31 Ocak 2025 Cuma

Psikiyatrik ilaçlar, insanları 'şiddete (cinayete) ve intihara' meyilli hale getirir.

                                               Psikiyatrik ilaçlar, insanları 'şiddete (cinayete) ve intihara' meyilli hale getirir.  Akıl hastalıkları bir efsanedir. Psikiyatrik bir ilaç alırsanız, beyninize (kimyasal) bir mermi almış gibi olursunuz. Psikiyatrik ilaçlar, akıl hastalıklarına sebep olur. Ve daha fazla iyatrojenik zarar da verir. (Psychiatric drugs make people be inclined to 'violence (murder) and suicide'. Mental illness is a myth. If you take a psychiatric drug, it's like taking (chemical) a bullet to your brain. Psychiatric drugs cause mental illness.. And it also causes more iatrogenic harm.) Temsili görseller.. Illustration.. (46-B) (47-B)

Psikiyatrik ilaçlar, insanları 'şiddete (cinayete) ve intihara' meyilli hale getirir ve daha fazla iyatrojenik zarara da sebep olur..

UYARI :  Lütfen unutmayın: Hiç kimse doktor kontrolü olmadan psikiyatrik ilaçlardan kurtulmaya çalışmamalıdır. En aşağıdaki UYARILAR kısmını okuyunuz.. Buradaki bilgilere dayanarak psikiyatrik ilaçlarınızı birdenbire kesmeyiniz, bırakmayınız.. İntihar, cinayet, şiddet vb gibi çok sayıda tehlikeli olan ve olmayan "ilaç yoksunluk belirtilerine (akıl hastalığı semptomlarına)" bir/birden fazlasına sahip olabilirsiniz. O yüzden mutlaka doktorunuza danışınız ve ilaç yoksunluk semptomları ile ilgili bilgileri doktorunuzdan öğreniniz. Ayrıca her zaman olduğu gibi eğer kalp rahatsızlığı, psikoloji rahatsızlığınız vs varsa, buradaki bilgiler sağlığınız açınızdan iyi olmayabilir ve bu nedenle bu araştırmayı okumamanızı tavsiye ederiz. Yok eğer "Kimse karışamaz lan benim okumama, illa da okuyacağım!" diyorsanız, o zaman bütün sorumluluk size aittir, bunu unutmayın. Yazımızı okumadan önce en aşağıdaki UYARILAR VE NOTLAR kısmını okuyunuz. Her şey gönlünüzce olsun ve nice mutlu yıllar, sağlıklar dileriz.. Teşekkürler..

KISA BİR GİRİŞ;

Bu araştırma,  8 bölümlük 'Psikiyatri, bir ölüm endüstrisidir' serisiyle birlikte devamı olan 5 bölümlük 'Akıl Hastalıkları bir efsanedir' serisinin bir parçasıdır. Bu araştırmada, (en azından bazı) psikiyatrik ilaçların, danışanlarını (yani bu ilaçları kullanan insanları), şiddete (ve onunla bağlantılı olabilen cinayetlere, silahlı saldırılara) ve intihara meyilli hale getirmesi ele alınmıştır.

Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de 'şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar' haberleri hiç eksik olmuyor. Özellikle de ABD'de bunların yaygın olduğunu ve hatta öyle ki ABD'deki bu silahlı saldırılardan birinibir Türk'ün gerçekleştirdiğini de öğreniyoruz. (Bunları aşağıda okuyabilirsiniz..)  'Kadına şiddet, çocuğa şiddet, hayvanlara şiddet, sağlıkçıya şiddet' vs vs.. Artı sadece şiddet değil, tecavüz, gasp, silahlı saldırılar vs ve hatta intiharlar da var..  İşin ilginç yanı, bu şiddet, cinayet ve intiharlar da en çok yardıma ihtiyaç duyulabilen emniyet teşkilatları içerisinde de (polisler arasında da), artan bir şiddet, cinayet ve intihar vakaları da bulunuyor. 

Devletler, sosyologlar, psikologlar, uzmanlar, politikacılar, toplumlar (kamuoyu), kolluk kuvvetleri, medya vs vs.. Dünyada artan (genellikle anlamsız olabilen) şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar olaylarının nedenlerini araştırıyorlar, tartışıyorlar.. Ama bir türlü gerçek nedenini /nedenlerini tam olarak bulamıyorlar.. Bazı kesimler hariç neredeyse hepsinin çıkardığı sonuçlar, neredeyse aynı; 'Ekonomik sıkıntılar, Ailevi ve Çevresel şartlar, Artan psikolojik sorunlar' vs vs.. Ama bunların hiçbiri, nedense, bu artan şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakalarına sebep olabilecek güçlü bir etken olan, psikiyatrik ilaçlara neredeyse hiç değinmemiş gibi görünüyor. 

Başta ABD olmak üzere, pek çok gelişmiş ülkeler de, artan şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakalarını araştıran, konuya duyarlı çok sayıda araştırmacı, uzman, sivil toplum örgütleri vb gibi araştırmacı psikiyatristler, doktorlar, kişiler, gruplar, örgütler... Bu şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakalarının (hepsi değil ama en azından büyük kısmının /bazılarının) perde arkasını araştırdıklarında, bu vakalara sebep olan kişilerin ortak özelliklerinin, 'psikiyatrik ilaç kullanmaları' olduğunu ortaya çıkartıyorlar. 

Aslında bu durum yeni olan birşey değil.. Bu tür olaylarda, yıllarca mahkemelerde bilirkişi olarak görevler yapan son derece DÜRÜST ve AHLAK sahibi psikiyatristler ve uzmanlar, araştırmacılar vs tarafından bu gerçekler, zaten yıllar önce ortaya çıkartılmıştı. Ve bu gerçekler ortaya çıkartılınca, bu gerçekleri saklayan ilaç firmaları, yüklü miktarlarda para cezalarına çarptırılmışlardı. Ve ayrıca, bu araştırmalar sayesinde de, ilaç firmaları, psikiyatrik ilaçların prospektüslerine (ilaçların şiddete, cinayete, silahlı saldırılara ve intihara vb sorunlara yol açabileceğine) vb gibi buna benzer açıklamaları eklemek zorunda kalmışlardır. 

Hatta şunu da söyleyelim.. Psikiyatrik ilaçların, şiddete, cinayete, silahlı saldırılara ve intiharlara sebep olduğunu ortaya çıkartan John Noveske gibi bazı araştırmacıların ve hatta ilaç firmalarındaki bazı çalışanların, başlarına gelmedik şeylerin kalmadığını da  (Bunların bazılarını 'Psikiyatri bir ölüm endüstrisidir' serisinde okuyabilirsiniz.) söylemek gerekir.. Örneğin psikiyatrik ilaçlarla bağlantılı şiddet ve cinayet olaylarını araştıran ve bu konuda uzman olan (/olduğu söylenilen), Amerika'daki en ünlü tüfek üreticilerinden birinde çalışan olan John Noveske'nin, psikiyatrik ilaçlarla bağlantılı '45 Toplu Cinayet ve Kullanıldıkları İlaçların Listesi'ni yayınladıktan kısa bir süre sonra, gizemli bir şekilde öldürülmüş halde bulunduğuna dair bilgiler bulunuyordu. (Bunu bu araştırmada okuyabilirsiniz..)

-- Devletler ve emniyet kuvvetleri, şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intiharları gerçekleştiren kişilerin, kullanmış oldukları psikiyatrik ilaçları neden kaydetmiyor ve/veya ele almıyor (sorgulamıyor)?

Az önce de dediğimiz gibi, dünyada olduğu gibi ülkemizde de artan çok sayıda şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakaları bulunuyor. Bunların hepsinin asıl nedeninin psikiyatrik ilaçlar olduğunu /olabileceğini pek söyleyemesek de... Ancak, yine de özellikle de gelişmiş batı dünyasında ortaya çıkartılan bu gerçekler ışığında, psikiyatrik ilaçların da, artık özellikle de şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intiharla ilişkisinin kabul edilmesi ve ona göre değerlendirilmesi ve bir an önce gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini ifade etmek isteriz..

Ülkemizde, dikkat ettiğimiz şey (konu) ise, hemen hemen bu yöndedir. Dikkat ettiğimiz şey ise, bu tür şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakalarında, emniyet teşkilatının (kolluk kuvvetlerinin) ve/veya savcıların, bunları gerçekleştiren (vakalara karışan) kişilerin, herhangi bir psikiyatrik ilaç kullanıp, kullanmadığı; eğer kullanıyorlar iseler, bu psikiyatrik ilaçların kaydedilip kaydedilmediği ve bu ilaçların, bunlara sebep olabileceğine dair herhangi bilgilerinin olup, olmadığı ve bunlar üzerinde ne tür çalışmalar yapıp yapmadıkları vs vs.. Yani bunları değerlendirilip, değerlendirilmedikleridir..

-- Medya'da asıl nedeni sorgulamıyor, işin kolayına kaçıyor hemen başka sebeplerin üzerine çöküyor..

Aynı soruları medya için de söyleyebiliriz.. Medya'da bu tür şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar haberleri verilince, bunlara karışan kişilerle ilgili ('...şiddet yapan /cinayet işleyen /intihar eden /silahlı saldırılar da bulunan şahıs, bir süredir psikiyatrik tedavi görüyordu...') gibi buna benzer ifadeleri kullandıklarını fark ettik. Yani, şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakalarının tek sorumlusunun,  (...şahıs, bir süredir psikiyatrik tedavi görüyordu!') gibi buna benzer ifadelerle, bunları gerçekleştiren kişiler olduğunu ileri sürüyorlar. Ondan sonra da, büyük ihtimalle, 'Ya, zaten bak, bu psikiyatrik tedavi görüyormuş. Herşey beklenir!' gibi buna benzer düşüncelerin halk arasında yayılmasına sebep olabiliyorlar, diyebiliriz.. Yada tam tersi, konuyla ilgili hiçbir haber bile verilmiyor; eğer şahıs tedavi görse bile bu tedavi olasılığı bile pas geçiliyor.. Bu kişilerin, psikiyatrik tedavi görüp-görmedikleri ve görüyorlarsa eğer, ne tür psikiyatrik ilaçlar kullandıkları bilinmiyor, öğrenilemiyor..

-- Psikiyatrik ilaçların haberinin verilmemesinin nedeni psikiyatrik tedavi gören ve psikiyatrik ilaç kullanan insanlar olabilir mi?

Eğer öyleyse, bu çok yanlış ve çok tehlikeli bir durumdur. Bu gerçekler saklanarak, onlara iyilikler yapılmıyor, tam tersi, onların daha çok zarar görmelerine neden olunmuş olunuyor. Psikiyatrik ilaçların, şiddete, cinayete, silahlı saldırılara ve intiharlara sebep olma olasılığının olması, (en azından hepsi olmasa da, bu ilaçları kullanan bazı kişilerin, bir sonraki hedefine ulaşamaması açısından), psikiyatrik ilaç gerçeğinin kamuoyuna verilmemesi mi yoksa verilmesi mi daha iyi olur? 

'Gerçeklerin bilinmesi, kimleri rahatsız eder ki?' Gerçeklerin bilinmesi, bu ilaçları kullanan insanların ve ailelerin, bu konuda tedbirler almalarına olanak tanır.. Sadece onlar değil.. Devletler, kolluk kuvvetleri, savcılar ve tüm kamuoyunun da aynı şekilde, bu konuda bir şeylerin yapılması gerektiği konusunda hemfikir olurlar ve gerekli tedbirleri alabilirler diye, tahminde bulunabiliriz.. Zaten psikiyatrik ilaçların, oldukça tehlikeli yan etkileri bulunmuyor muydu? Öyleyse....

-- Artan şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intiharların asıl suçlusu kim?

Herkesin kendine göre gerekçeleri olabilir. Tamam, bunların hepsinin psikiyatrik ilaçlar olduğunu iddia etmiyoruz ama (batıda ortaya çıkartılan gerçekler nedeniyle hele de ilaç prospektüslerine bile geçmiş olabilen en azından bazı) psikiyatrik ilaçların, bunlara sebep olabileceğini düşündüğümüzde.. Bu şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakalarına karışan kişiler hakkında, sadece ('psikiyatrik tedavi görüyordu') haberini değil, kullanmış oldukları psikiyatrik ilaçlarının isimlerinin de kamuoyuna haberinin verilmesi de gerektirir.. 

-- Psikiyatri ve ilaç sektörleri, devletleri, yargıları ve medyayı kontrol mü ediyor?

Suçları işleyen kişilerin 'psikiyatrik tedavi gördükleri' haberleri veriliyor ancak, bunların 'ne tür psikiyatrik ilaç kullandıkları' ise hep göz ardı ediliyor. Yada kasıtlı olarak mı yapılıyor, bu da tartışılır. Çünkü, gelişmiş batı dünyasında da, bu gerçekler ortaya çıkartılmasına rağmen, sadece ana akım medya da değil, kolluk kuvvetlerinde de, psikiyatrik ilaçlarla ilgili herhangi değerlendirmeleri pek bulunmuyor gibi görülüyor..

Bunları ortaya çıkartanlar ise, hep neredeyse ya DÜRÜST bağımsız gazeteciler, psikiyatristler, araştırmacılar, doktorlar vb gibi sivil toplum örgütleri oluyor.. Ana akım medya'da, bu tür şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakalarının perde arkası, maalesef pek araştırılmıyor, gibi görülüyor. Bu, ilaç firmalarının ana akım medyada da, ne kadar kuvvetli (medya da etkin) olduklarının da bir kanıtı olarak da karşımıza çıkabiliyor.. Emniyet teşkilatlarının ve/veya savcıların ise bu gerçeklere pek odaklanmamalarının asıl nedeni de bu gibi görülüyor. Yani, ilaç firmalarının özellikle de ABD kongresinde lobi faaliyetlerinde bulunması gibi olasılıklar nedeniyle, kolluk kuvvetleri ve /veya savcı kuvvetleri de, bu gibi artan şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intihar vakalarının arkasındaki psikiyatrik ilaç olma olasılığını göz ardı ediyor olabilirler, diye tahminlerde bulunabiliriz..

Herneyse, bizim amacımız, artık kamuoyunun da bu artan şiddet, cinayet, silahlı saldırılar ve intiharların arkasında, sadece ekonomik, ailevi ve çevresel vb sıkıntıları değil, diğer olasılıkların da (özellikle de eğer psikiyatrik tedavi görüyorlarsa, kişilerin kullanmış oldukları psikiyatrik ilaçların da) dikkate alınması ve ona göre gerekli tedbirlerin alınması gerektiği yönündedir.. Mutlaka bu konuda da bir şeyler yapılması gerekir, diye düşünüyoruz..

-- Psikiyatrik ilaçların, diğer ölümcül zararlarını öğrenin..

                 "Akıl hastalıklarını tedavi etmesi gereken psikiyatrik ilaçlar, gerçek akıl hastalıklarına sebep oluyor; 'var olan semptomları kötüleştiriyorvar olmayan semptomları yaratıyor ve daha fazla kötü yan etkilere de sebep oluyor.'"

Psikiyatrik ilaçların daha fazla ne tür ÖLÜMCÜL ZARARLARA yol açtığını öğrenmek istiyorsanız, bunların derlenip toplandığı çok sayıda araştırmaları (daha doğrusu bazı araştırmaların bir kısmını), BURADAKİ 'Psikiyatri bir ölüm endüstrisidir' serisi tanıtım sayfasında, hem bu seriye hem de 'Akıl hastalıkları bir efsanedir' serisine ait içeriklere ulaşarak okuyabilirsiniz.. 'Akıl hastalıklarının neden bir efsane' olduğunu, 'Psikiyatrinin neden bir ölüm endüstrisi' olduğunu ve 'Psikiyatri ve zararlı psikiyatrik tedaviler (psikiyatrik ilaçlar, Elektroşok (ECT) vb gibi uygulamaları içeren zararlı tedaviler) ile ilgili sizlere anlatılmayanları öğrenmek istiyorsanız, mutlaka okumanız gerekir diye düşünüyoruz.. Ve mutlaka UYARILARI da okumayı unutmayınız..  Teşekkürler..

***

Psikiyatrik ilaçlar, insanları 'şiddete (cinayete) ve intihara' meyilli hale getirir ve daha fazla iyatrojenik zarara da sebep olur..

                                      'Psikiyatrik İlaçlar: Şiddet ve İntihar Yaratır.. Okul Saldırıları ve Diğer Anlamsız Şiddet Eylemleri..' Temsili görseller.. (27-B)

NOT : Yabancı sitelerden alınan haber, makale gibi yabancı dillerin Türkçe çevirilerinde hatalar olabilir. Gerçek çevirileri öğrenmek için kaynaklarına gidip okuyabilirsiniz..

ARAŞTIRMALAR;

"Psikiyatrik ilaçlar: İnsanların ruh sağlığının kötüleşmesinde sorunun bir parçası mı?
Çok yakın bir zamanda, CBC tarafından Saskatchewan'da polisin karıştığı bir silahlı saldırıda ölen, akıl sağlığı ve bağımlılık sorunları olan genç bir adamla ilgili bir hikaye yayınlandı. Steven Rigby alkole bağımlıydı ve ayrıca alkol kaynaklı bir depresif bozukluktan muzdaripti. Birden fazla kez intihar girişiminde bulunmuş ve intihar eğilimini sürdürmüştü; bunu aile üyeleri, arkadaşları ve hatta bakımıyla görevli doktorlarla konuşmuştu. Buna rağmen, hastanenin psikiyatri bölümündeki -Irene ve Leslie Dubé Ruh Sağlığı Merkezi- yerini boşaltması istendi ve ardından taburcu edildi. Çok kısa bir süre sonra, polisin karıştığı bir silahlı saldırıda, intihar olup olmadığı belli olmayan bir olayda öldürüldü. Steven Rigby, 'akıl sağlığı sistemi tarafından, başarısızlığa uğratıldı' ve bu yüzden hayatını kaybetti. Ancak, kamuoyunda tartışılanın (yani, psikiyatri tesisinden taburcu edilmesi) dışında, daha birçok konuda başarısızlığa uğramış olması muhtemeldir.

Steven'ın annesi, oğlunun 'reçeteli anksiyete ve depresyon ilaçları kullandığını ve bunun da onun ruh sağlığını kötüleştirdiğini ve "intihar düşüncelerini artırdığını"' belirtti. Ona göre, "İlaçları onu daha da kötüleştirdi; nazik yapısı, ilaçlarından bazılarını aldıktan sonra şiddete başvurdu." Dikkat çekici bir şekilde, bu CBC'nin hikayesinin temel bir bileşeni değil. Ancak, belki de olmalı.

2010 yılında, ‘Bir Salgının Anatomisi: Sihirli Mermiler, Psikiyatrik İlaçlar ve Amerika'da Akıl Hastalığının Şaşırtıcı Yükselişi (Anatomy of an Epidemic: Magic Bullets, Psychiatric Drugs and the Astonishing Rise of Mental Illness in America)’ başlıklı bir kitap yayınlandı. Bu önemli kitap birçok kişiyi şok etti. Ayrıca birçok akıl sağlığı uzmanının çalışmalarına bakış açısını ve çalışmalarını yürütme biçimini değiştirdi. Bilimsel literatürü kapsamlı bir şekilde inceleyen yazar Robert Whitaker, tıpta ve özellikle psikiyatride psikofarmakolojik bir devrime rağmen, 'psikiyatrik ilaç kullanımının, akıl hastalığı teşhisi konan kişiler için uzun vadeli, olumlu sağlık sonuçlarına yol açmadığını' öne süren bol miktarda kanıt sunuyor.

Aslında, 'psikotropik ilaçlar akıl hastalığını tedavi etmek için ne kadar çok kullanılırsa, toplumlarımızda akıl hastalığı ve engellilik yükü o kadar artıyor' gibi görünüyor. Depresyon, anksiyete, şizofreni, bipolar bozukluk vb. gibi hemen hemen tüm akıl hastalıkları için, psikiyatrik ilaç verilen hastaların uzun vadeli sağlık sonuçları son yirmi yılda aslında kötüleşti. Whitaker, hem psikiyatri alanındaki bilimsel kanıtları hem de çocuklarla ve yetişkinlerle yaptığı görüşmelerden alınan tanıklıkları kullanarak, 'psikiyatrik ilaçların, yardım almak yerine onları alan kişilerin, zamanla kronik olarak hasta olma olasılığını artırdığını' açıkça göstermektedir. Whitaker ve onun gibi birçok yazar, psikiyatrik ilaç kullanımına bağlı muazzam sağlık risklerini de özetlemektedir.

Bunlardan bazıları şunlardır: intihar girişimlerinin riskini artırmak ve hatta iki katına çıkarmak; felç riskini yükseltmek; psikoz, karaciğer toksisitesi ve ölüm riskini artırmak; Alzheimer hastalığı teşhisi alma şansını artırmak; rahim içi maruziyetin ardından otizm spektrum bozukluklarına veya dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğuna katkıda bulunmak; çocuklarda beyin atrofisi; ek ruhsal hastalıklar ve teşhisler olasılığını artırmak ve çok sayıda bırakma sendromu..

Sonuç olarak, giderek artan sayıda hakemli çalışma ve giderek artan sayıda psikiyatrist, doktor ve araştırmacı, psikiyatrik bakıma yönelik standart yaklaşımların, özellikle psikotrop ilaçların kullanımının hem sınırlarını hem de tehlikelerini tartışmaktadır. Etkisizliğine ve bu ilaçlarla ilişkili birçok sağlık riskine rağmen, bu tür ilaçlar genellikle hem genel tıpta hem de psikiyatride birinci basamak tedavi olarak kalmaya devam eder. Yaygın tıbbi uygulama çoğunlukla semptom listelerine ve ardından bir veya birden fazla psikotropik ilacın uygulanmasına dayanan hızlı teşhislere dayanır.

Genellikle bir doktor veya psikiyatrist reçete yazarken "karanlıkta atış (shot-in-the-dark)" adı verilen bir yaklaşım benimser. Özellikle, bir doktor belirli bir teşhis için "önerilen ilaçlar" listesinin en üstünden başlayarak, yardımcı olup olmadıklarını görmek için bu ilaçları birbiri ardına reçete eder, dozajlarla oynar ve ayrıca reçete edilen orijinal ilacın yan etkileri ve ikincil semptomlarıyla başa çıkmak için yeni psikiyatrik ilaçlar ekler.

Özellikle, yaygın psikiyatrik ilaçların yan etkileri - yorgunluk, libido kaybı, bulanık görme, anksiyete, mani ve intihar eğilimleri - bir kişinin zihinsel acısını yoğunlaştırabilir ve bazı hastaların bunları almayı bırakmaya karar vermesinin başlıca nedeni olabilir.

Bir keresinde danışmanlık aldığım bir danışanım, arabası otoyoldan kaydıktan sonra uykusuzluk çektiği için bana gelmişti. Kazada yaralanmamıştı ancak başka bir araba, yüksek hızda aracına çarptığı için neredeyse ölebilirdi. Bana gelmeden önce aile hekimine gitmişti, doktor da hikayesini dinledikten sonra ona bir antidepresan yazmıştı. Bu ilacı aldıktan sonra, daha kaygılı hale geldiğinde, kendisine 'çok bağımlılık yapan, bir kaygı giderici ilaç olan benzodiazepin' verildi. Bir ay sonra kaygısı kötüleşti ve kendisine üçüncü bir ilaç, bir ruh hali dengeleyici reçete edildi. Daha sonra kendisine bir antipsikotik verildi. Danışmanlık yardımı için bana geldiğinde dört farklı psikiyatrik ilaç kullanıyordu, hepsi de sinir sistemini doğal olarak bozan travmatik bir olay yaşadığı içindi, bu da travmaya karşı normal bir tepkidir. Ruh sağlığı kazadan hemen sonra olduğundan çok daha kötüydü ve kendini kapana kısılmış hissediyordu, ilaçlarını almaya devam etmekten (kendini ne kadar kötü hissettiğinden dolayı) korkuyordu ama aynı zamanda onları almayı bırakmaktan da korkuyordu. Daha da önemlisi, bu adamın doktoru, bu ilaçlardan başka hiçbir seçeneği önermiyordu.

Anlaması daha da zor olan, yakın zamanda yayınlanan bir makalede, 31 farklı psikiyatrik ilaç reçete edilen genç bir kadından bahsediliyor. Eğer müvekkilim ve bu kadın, doktorlarına veya psikiyatristlerine görünmeden önce beyin kimyalarıyla ilgili sorunlar yaşamamışlarsa, kesinlikle bir kez gördüklerinde yaşamışlardır. Başka bir sorun da, hastalara psikiyatrik ilaçlar reçete edildikten sonra bunların takibinin yapılmamasıdır. Hastalara ilaçlarından birkaç hafta veya birkaç ay yetecek kadar verilebilir ancak çoğu zaman reçeteyi yazan doktor veya psikiyatrist tarafından yakından takip edilmezler. Bu nedenle, reaksiyonlarını veya yaşayabilecekleri herhangi bir yan etkiyi izlemek için kimse orada bulunmaz veya müsait olmaz. İlaçlarına karşı şiddetli anksiyete, mani veya intihar düşüncesi gibi olumsuz reaksiyonlar göstermeye başlarlarsa, bu tür randevular için uzun bekleme süreleri nedeniyle 'psikiyatristle zamanında bir takip görüşmesi' yapmak çok zor olabilir. 

Steven Rigby'nin durumunda, ilaçları anksiyete ve intihar düşüncesinde artışa neden olmaya başladığında, bu düşüncelerle başa çıkmak veya onları uyuşturmak için daha da fazla içti. Steven'ın annesine göre, reçeteyi yazan doktorlar 'kendisine verilen ilaçlara verdiği tepkiyi, asla izlemedi.' Mevcut tıbbi modelin bu unsuru oldukça sorunludur çünkü ruhsal hastalığı olan, çok savunmasız konumdaki kişiler uygun bakım ve destek almıyorlar. Çok sık zarar görüyorlar. Önemlisi, Kanadalıların 'güvenli ve uygun tıbbi yardıma ilişkin temel bir insan hakkı' vardır. Yine de, mevcut sosyal ve tıbbi politikalarımız yukarıda belirtilen bilimsel kanıtları görmezden gelme eğilimindedir, böylece savunmasız insanları dışlar, insan onurlarını ihlal eder ve çoğu zaman onlar için işleri daha da kötüleştirir.

Saskatchewan'daki NDP lideri Ryan Meili, Steven Rigby-Wilcox hikayesine hemen yanıt verdi ve eyalette daha fazla ruh sağlığı yatağına ihtiyacımız olduğunu öne sürdü. Yine de, psikiyatri koğuşlarında ve hastanelerde ruh sağlığı yatakları, giderek daha fazla zararlı psikiyatrik ilacın reçete edilmesi anlamına geliyor. Kriz anında, psikiyatri koğuşunda bir yatağa tek başınıza yatırılmaktan, arkadaşlarınızdan, ailenizden ve tanıdıklarınızdan uzak kalmaktan ve kullanımıyla ilişkili sağlık riskleri olan ve genellikle korkunç yan etkilere yol açabilen büyük miktarda beyin kimyasını değiştiren ilaçlara maruz kalmaktan daha az, iyileştirici birkaç şey düşünebiliyorum.

Araştırmacılardan, ruh sağlığı uzmanlarından ve hatta psikiyatristlerden oluşan gruplar, ruh sağlığına yönelik bu yaklaşıma yanıt olarak yakın zamanda hem Kritik Psikiyatri Ağı'nı hem de Ruh Sağlığı Bakımında Mükemmellik Vakfı'nı (Critical Psychiatry Network and the Foundation for Excellence in Mental Health Care) kurdular. Robert Whitaker gibi bu örgütler, psikiyatrik bilgi ve uygulamanın altında yatan varsayımları sorguluyor.

Ayrıca, akıl sağlığı sorunları ve acil durumu yaşayan ve kendilerini "psikiyatrik sağ kalanlar (psychiatric survivors)" olarak tanımlayan kişiler, 'tedavileriyle ilgili hayal kırıklıklarını' dile getirmek için hak onaylama hareketlerinde bir araya gelmeye başladılar. Bu farklı anlayışları dinlemenin önemli olduğuna inanıyorum. Ayrıca, hem beden hem de zihin ve ikisi arasındaki etkileşim hakkında daha fazla içgörü kazanmak için alçakgönüllülük ve açık fikirlilik uygulamamızın önemli olduğuna inanıyorum. Vermont Üniversitesi'nde Klinik Psikiyatri Doçenti olan Sandra Steingard'a göre, 'mevcut tıbbi bakış açımız, ruhsal acıyı anlamak için tek veya en iyi yol olmayabilir.'

Psikiyatrik ilaçlar, acil durumlarda ve özellikle de apaçık psikoz vakalarında gerekli olabilir, hatta bir nimet olabilir. Bununla birlikte,psikiyatrik ilaçlar, kısa süreli kullanımda etkili olabilirken ve bazı kişiler uzun süreler boyunca bunlardan fayda görebilirken, genellikle büyük ruh sağlığı bozuklukları olan kişilerde uzun vadeli sonuçları kötüleştirirler.  Sonuç olarak, zihinsel ve duygusal olarak acı çekenler için mevcut ilaç temelli tedavi paradigmasını ciddi şekilde yeniden düşünmenin ve bakım modellerimize diğer tıbbi sistemlerden farmakolojik olmayan yaklaşımları dahil etmeyi düşünmenin zamanı gelmiş olabilir.

 Psikotropik ilaçlar semptomları hafifletmeye yardımcı olmak için kullanılırken ve dolayısıyla ruhsal hastalıkları iyileştirmezken, diğer tıbbi sistemler öncelikle düzensiz bedensel deneyimin ve zihinsel işlev bozukluğunun "kök nedenleri" olarak algılanan şeyleri tedavi etmekle ilgilenir. Bu yaklaşımlar psikiyatrik ilaçlardan daha güvenli ve daha etkili olabilir.

Beslenme psikiyatrisi alanından gelen bilimsel kanıtlar da mikronutrient formülasyonlarının depresyon, anksiyete, DEHB (ADHD), PTSD, psikoz ve diğer birçok ruh sağlığı sorununu tedavi etmede etkili olduğunu öne sürüyor. Basitçe söylemek gerekirse, psikiyatrik ilaçlar artık zihinsel ve duygusal olarak acı çeken insanlar için birinci basamak tedavi yöntemimiz olmamalı. Başka, daha güvenli seçenekler de mevcut.. ...Ryan Ward bir aktivist ve psikoloji alanında doktora öğrencisidir. Mevcut araştırması, travma ve iyileşmeye yönelik Doğu ve Yerli kültürel yaklaşımlarına odaklanmaktadır." (1.B)

"Psikiyatrik İlaçlar ve Şiddet — Gerçekler
Psikiyatrik İlaçlar — Şiddet, Mani, Psikoz, Cinayet Konusunda Düzenleyici Uyarılar..
- Gerçek: Mani, düşmanlık, şiddet ve hatta cinayet düşüncesinin etkilerine atıfta bulunan 49 uluslararası ilaç düzenleyici uyarısına ve psikiyatrik ilaç kullanımına bağlı onlarca yüksek profilli silahlı saldırı/cinayete rağmen, psikiyatrik ilaçlar ile anlamsız şiddet eylemleri arasındaki bağlantı hakkında henüz federal bir soruşturma yapılmadı.

- Gerçek: En az 39 okul saldırısı ve/veya okul ile ilgili şiddet eylemi, psikiyatrik ilaç kullanan veya ilaçlarını bırakan kişiler tarafından gerçekleştirilmiş ve 200 kişi yaralanmış ve 100 kişi ölmüştür (diğer okul saldırılarında, ilaç kullanımları hakkında bilgi hiçbir zaman kamuoyuna açıklanmamıştır — reçeteli ilaçların etkisi altında olup olmadıkları ne doğrulanmış ne de çürütülmüştür).

- Gerçek: 2004 ile 2012 yılları arasında, ABD FDA'nın MedWatch sistemine psikiyatrik ilaçların şiddet içeren yan etkilere neden olduğu konusunda 14.773 rapor gönderildi. Bunlar arasında şunlar yer alıyor: 1.531 cinayet düşüncesi/cinayet vakası, 3.287 mani vakası ve 8.219 saldırganlık vakası.

Not: FDA, tüm ciddi olayların %1'inden daha azının kendisine bildirildiğini tahmin ediyor, bu nedenle meydana gelen gerçek yan etki sayısı kesinlikle daha yüksektir. Okulla ilgili şiddet eylemleri, psikiyatrik ilaçların etkisi altında olduğu yaygın olarak bulunan tek vakalar değildir. Psikiyatrik ilaç alan veya ilacı bırakan kişiler tarafından işlenen 64 anlamsız şiddet eylemi daha vardır ve bu da 432 kişinin ölümüne ve 773 kişinin yaralanmasına neden olmuştur. Psikiyatrik ilaçlarla ilgili tüm ilaç düzenleme kurumu uyarılarını ve çalışmalarını okumak için CCHR'nin Psikiyatrik İlaç Yan Etkileri Arama Motorunu (Psychiatric Drug Side Effects Search Engine) ziyaret edin. (a)

İlaç Düzenleme Kurumunun Psikiyatrik ilaçlar ve şiddet, mani, psikoz veya cinayetle ilgili uyarıları:
1) Amerika Birleşik Devletleri, 6 Ocak 2022: FDA, ilacın agresif davranış veya düşmanlığın ortaya çıkmasına veya kötüleşmesine neden olma olasılığı konusunda uyarmak için Strattera'nın (atomoksetin) güvenlik etiketini güncelledi. Ek olarak, bipolar bozukluk hastaları Strattera alırken mani veya karma ataklar geliştirme riski altında olabilir. Hastalara ve bakıcılara mani veya hipomani aktivasyonu belirtileri aramaları talimatı verilmelidir.

2) Amerika Birleşik Devletleri, 10 Kasım 2021: FDA, Effexor XR (venlafaksin) için güvenlik etiketini, dozu azaltırken veya ilacı keserken tamamlanmış intihar, intihar düşünceleri, saldırganlık ve şiddet içeren davranışlar dahil olmak üzere pazarlama sonrası ciddi kesilme semptomları raporlarını içerecek şekilde güncelledi.

3) Amerika Birleşik Devletleri, 10 Kasım 2021: FDA, Pristiq'in (desvenlafaksin) güvenlik etiketini, dozu azaltırken veya ilacı keserken tamamlanmış intihar, intihar düşünceleri ve saldırganlık (düşmanlık, öfke ve cinayet düşüncesi dahil) dahil olmak üzere ciddi kesilme semptomlarına ilişkin pazarlama sonrası raporlar olduğunu belirtmek için güncelledi.

4) Amerika Birleşik Devletleri, 4 Mart 2021: FDA, her bir ilaç için Pazarlama Sonrası Deneyim bölümünde Symbyax'ın (antipsikotik olanzapin ve antidepresan fluoksetinin bir kombinasyonu) güvenlik etiketini güncelledi. Fluoksetin altında bildirilen yan etkiler arasında şiddet içeren davranışlar da vardı.

5) Amerika Birleşik Devletleri, 1 Mart 2021: FDA, Xanax ve Xanax XR (alprazolam) için güvenlik etiketlerini, Uyarılar ve Önlemler bölümünde "Benzodiazepinler depresyonu kötüleştirebilir" notunu düşecek şekilde güncelledi. Depresyonu olan kişiler için uygun önlemler (örneğin, intihar düşüncesi için izleme) dikkate alınmalıdır. Olumsuz Reaksiyonlar altındaki Pazarlama Sonrası Deneyim alt bölümü hipomani ve maniyi içerecek şekilde güncellendi.

6) Amerika Birleşik Devletleri, 13 Kasım 2020: FDA, Trintellix'in (vortioksetin) güvenlik etiketini, Pazarlama Sonrası Deneyim'in Yan Etkiler bölümünde saldırganlık, ajitasyon, öfke, düşmanlık ve sinirlilik içerecek şekilde güncelledi.

7) Amerika Birleşik Devletleri, 5 Şubat 2019: FDA, Dyanavel XR (amfetamin) için güvenlik etiketini güncelledi. Yan Etkiler bölümüne şunlar eklendi: huzursuzluk, sinirlilik, öfori, diskinezi (kontrol edilemeyen, istemsiz kas hareketleri), disfori, depresyon, titreme, saldırganlık, öfke, logore (konuşurken aşırı ve genellikle tutarsız kelime dağarcığı) ve diğer yan etkiler.

8) Avustralya, 1 Haziran 2018: Terapötik Ürünler İdaresi, Champix (vareniklin), bupropion [Wellbutrin], sodyum valproat [Epilim], karbamazepin [Tegretol], levetirasetam [Keppra], fenitoin [Dilantin], lamotrigin [Lamictal], topiramat [Topamax], pregabalin [Lyrica], gabapentin [Neurontin] ve Strattera'nın (atomoksetin) nöropsikiyatrik yan etkilerle ilişkili olduğu konusunda bir İlaç Güvenliği Güncellemesi yayınladı. "Nöropsikiyatrik yan etkiler hafiften şiddetliye kadar değişebilir ve titreme, ajitasyon, agresif davranış veya düşmanlık, endişe, depresyon, rüya anormallikleri, halüsinasyonlar, uykusuzluk, sinirlilik, huzursuzluk, uyurgezerlik [uyurgezerlik], intihar düşüncesi ve davranışı gibi çok çeşitli semptomları kapsayabilir." ifadelerini kullandı.

9) Amerika Birleşik Devletleri, 25 Ekim 2017: FDA, Klonopin'in (klonazepam) güvenlik etiketini Önlemler altında "Benzodiazepinler kullanıldığında ajitasyon, sinirlilik, saldırganlık, kaygı, öfke, kabuslar, halüsinasyonlar ve psikozlar gibi paradoksal reaksiyonların meydana geldiği bilinmektedir. Bu meydana gelirse, ilacın kullanımı kademeli olarak kesilmelidir. Paradoksal reaksiyonların çocuklarda ve yaşlılarda meydana gelme olasılığı daha yüksektir. " şeklinde belirtecek şekilde güncelledi. Ayrıca Klonopin'in solunum depresyonuna neden olabileceği konusunda uyardı. Saldırganlık, dikkat bozukluğu ve öfke, Yan Etkiler bölümüne eklendi.

10) Amerika Birleşik Devletleri, 31 Temmuz 2017: FDA, Klinik Deney Deneyimi bölümünde bildirilen yan etkileri de içerecek şekilde Vyvanse (lisdexamfetamin) için güvenlik etiketini güncelledi. 6 ila 12 yaş arası için, diğer yan etkilerin yanı sıra öfke de rapor edildi. 13 ila 17 yaş arası için, diğer fiziksel yan etkilere ek olarak sinirlilik ve ruh hali değişimleri de rapor edildi. Yetişkinler için, ajitasyon, depresyon, paranoya ve huzursuzluk raporlarına dahil edildi.

11) İtalya, 18 Mayıs 2017: İtalyan İlaç Ajansı, sağlık çalışanlarına antidepresanların kullanımı, özellikle çocuklarda ve ergenlerde riskler konusunda bir hatırlatma gönderdi. Hatırlatmada, etkililik konusunda veri eksikliği ve intihar ve düşmanca davranış riskinin artması nedeniyle 18 yaş altındakilerde Paxil (paroksetin) kullanımına karşı uyarıda bulunuldu.

12) Amerika Birleşik Devletleri, 12 Mayıs 2017:
FDA, Dyanavel XR'nin (amfetamin) İlaç Rehberini, ilacın kötüye kullanım ve bağımlılık dahil olmak üzere ciddi yan etkilere neden olabileceği gerçeğini içerecek şekilde güncelledi; kalp sorunları veya kusurları olan çocuklarda ve ergenlerde ani ölüm; sesler duyma; yeni manik semptomlar; ve parmaklarda ve ayak parmaklarında dolaşım sorunları.

13) Amerika Birleşik Devletleri, 4 Mayıs 2017:
FDA, Forfivo XL'in (bupropion) güvenlik etiketini, ilacın sigarayı bırakma tedavisi olarak piyasaya sürülmesinden sonraki raporlarda saldırganlığı da içerecek şekilde güncelledi. Nöropsikiyatrik yan etkiler (örneğin mani, depresyon, psikoz, halüsinasyonlar, paranoya, sanrılar, cinayet düşüncesi, düşmanlık, ajitasyon, anksiyete, panik, intihar düşüncesi, intihar girişimi ve tamamlanmış intihar) önceden var olan ruhsal hastalığı olan ve olmayan kişilerde meydana gelmiştir. Bazı hastalarda ruhsal hastalık kötüleşmiştir.

14) Amerika Birleşik Devletleri, 4 Mayıs 2017: FDA, Zyban'ın (bupropion) güvenlik etiketini, Zyban'ın depresyon için endike olmamasına rağmen, Wellbutrin, Wellbutrin SR ve Wellbutrin XL antidepresanlarıyla aynı etken maddeye sahip olduğu şeklinde güncelledi. Antidepresanlar, kısa süreli ilaç denemelerinde çocuklarda, ergenlerde ve genç yetişkinlerde intihar düşünceleri ve davranışları riskini artırır. Nöropsikiyatrik yan etkiler (örneğin mani, depresyon, psikoz, halüsinasyonlar, paranoya, sanrılar, cinayet düşüncesi, düşmanlık, ajitasyon, anksiyete, panik, intihar düşüncesi, intihar girişimi ve tamamlanmış intihar) önceden var olan ruhsal hastalığı olan ve olmayan kişilerde meydana gelmiştir. Bazı hastalarda ruhsal hastalık kötüleşmiştir. Ruhsal hastalık geçmişi olan veya olmayan hastalar üzerinde yapılan bir klinik çalışmada, Zyban alan deneklerin %10'undan fazlasında bildirilen yan etkiler mide bulantısı, uykusuzluk ve anksiyete olmuştur.

15) Amerika Birleşik Devletleri, 4 Mayıs 2017: FDA, Wellbutrin ve Wellbutrin SR'nin (bupropion) güvenlik etiketlerini, sigarayı bırakma tedavisi olarak bupropion için pazar sonrası raporlarda bildirildiği gibi saldırganlık, düşmanlık, panik, intihar düşüncesi, intihar girişimi ve tamamlanmış intiharı içerecek şekilde güncelledi. Nöropsikiyatrik yan etkiler (örneğin mani, depresyon, psikoz, halüsinasyonlar, paranoya, sanrılar, cinayet düşüncesi, ajitasyon ve anksiyete) önceden var olan ruhsal hastalığı olan ve olmayan kişilerde meydana gelmiştir. Bazı hastalar ruhsal hastalıklarının kötüleştiğini deneyimlemiştir.

16) Amerika Birleşik Devletleri, 23 Aralık 2016: FDA, Zoloft (sertralin) için güvenlik etiketini 24 yaş ve altı hastalarda intihar düşünceleri veya eylemleri için bir uyarı içerecek şekilde güncelledi. Pediatrik hastalar, özellikle ilaca başlarken veya dozajı değiştirirken intihar düşünceleri, klinik kötüleşme veya alışılmadık davranışlar açısından izlenmelidir. Hastalara ve bakıcılarına mani/hipomani ortaya çıkıp çıkmadığını kontrol etmeleri önerilir.

17) Danimarka, Ekim 2016: Danimarka İlaç Ajansı, antipsikotik aripiprazol (Abilify) reçete edilen çocuklarda görülen advers ilaç reaksiyonları hakkında bir rapor yayınladı. Diğer şeylerin yanı sıra, aripiprazol ile tedavi edilen Otizm Spektrum Bozukluğu olan çocuklarda şiddetli kronik uyku bozuklukları, agresif davranışlar ve halüsinasyonlar gibi ciddi psikiyatrik advers reaksiyonlar gelişebileceğini buldular.

18) Amerika Birleşik Devletleri, Ekim 2015: FDA, Adderall (dekstroamfetamin ve amfetamin) için bir güvenlik uyarısı yayınladı. Adderall'ın güvenlik etiketinin aşağıdaki yan etkileri içerecek şekilde güncellendiğini belirtti: sinirlilik, tikler, saldırganlık, öfke, logore (aşırı ve genellikle tutarsız konuşkanlık veya kelime dağarcığı), dermatillomani (kendi cildini hasara yol açacak ölçüde tekrarlayan şekilde koparma), bulanık görme, midriyazis (genellikle aşırı veya uzun süreli göz bebeği genişlemesi) ve alopesi (saç dökülmesi).

19) Amerika Birleşik Devletleri, Mart 2015: FDA, Lamictal ve Lamictal XR (lamotrigin) için güvenlik etiketlerini Yan Etkiler altında saldırganlık olarak güncelledi.

20) Avustralya, Ekim 2013: Terapötik Ürünler İdaresi, atomoksetin (Strattera) ve çocuklarda ve ergenlerde intihar eğilimi hakkında bir uyarı yayınladı. Atomoksetin ile intihar düşüncesi ve davranışının risklerinin iyi bilindiğini belirtti, bu nedenle: “Ebeveynler ve bakıcılar riskler konusunda uyarılmalı ve kaygı, ajitasyon, panik ataklar, uykusuzluk, sinirlilik, düşmanlık, saldırganlık, dürtüsellik, akatizi [şiddetli huzursuzluk], hipomani [daha az şiddetli mani biçimi] veya mani gibi davranışta alışılmadık değişiklikler veya intihar eğiliminin öncülleri için izleme yapma ihtiyacı konusunda uyarılmalıdır. Ebeveynler ve bakıcılar ayrıca bu tür belirtiler tespit edilirse derhal tıbbi yardım almanın önemi konusunda bilgilendirilmelidir...”

21) Amerika Birleşik Devletleri, Ağustos 2013: FDA, Strattera'nın (atomoksetin) etiketine kan basıncı ve kalp atış hızı üzerinde etkileri olabileceğini, bu nedenle kan basıncı veya kalp atış hızındaki artışlarla altta yatan tıbbi rahatsızlıkları kötüleşebilecek hastalarda dikkatli kullanılması gerektiğini ekledi. Ek olarak, etikete şu eklendi: "DEHB tedavisine başlayan hastalar agresif davranış veya düşmanlığın ortaya çıkması veya kötüleşmesi açısından izlenmelidir..."

22) Amerika Birleşik Devletleri, Şubat 2013: FDA, Pristiq'in (desvenlafaksin) ilaç etiketindeki "Olumsuz Etkiler" bölümüne Ergenlerde ve Genç Yetişkinlerde İntihar Düşünceleri ve Davranışları ve Mani/Hipomani Aktivasyonu gibi yan etki güncellemelerini ekledi.

23) Amerika Birleşik Devletleri, Şubat 2012: FDA, Amfetamin, Adderall XR veya Adderall kullanımıyla oluşan daha fazla olumsuz reaksiyonu içerecek şekilde Adderall XR'nin (dekstroamfetamin ve amfetamin) etiketini güncelledi. Bunlara şunlar dahildir: Önerilen dozlarda psikotik ataklar, aşırı uyarılma, huzursuzluk, sinirlilik, öfori, diskinezi (istemli hareketleri yapmada zorluk), disfori (rahatsız olma hissi), depresyon, titreme, tikler, saldırganlık, öfke, logore (aşırı ve genellikle tutarsız konuşkanlık veya kelime dağarcığı).

24) Avustralya, Ekim 2011: Terapötik Ürünler İdaresi, kamuoyunu uyarıcı Modafinil'in (Modavigil) paket ekine birkaç güvenlik değişikliği ve önerisi yapıldığını bilgilendirmek için bir İlaç Güvenliği Güncellemesi yayınladı. Bu değişiklikler arasında Modafinil'in saldırgan ve düşmanca davranış, intihar düşüncesi, intiharla ilişkili davranış, psikoz, mani, depresyon, bağımlılık potansiyeli ve diğer fiziksel yan etkilerle ilişkilendirildiğine dair uyarılar yer alıyor. Modafinil, pediatrik hastalar için hiçbir endikasyon için onaylanmamıştır.

25) Amerika Birleşik Devletleri, 1 Ekim 2010: FDA, Provigil'in paket ekine uyarı bölümüne "saldırganlık (aggression)" ifadesini ekledi.

26) Yeni Zelanda, 1 Haziran 2010: Yeni Zelanda'nın ilaç düzenleme kurumu MedSafe, metilfenidat (Ritalin) için Avrupa ürün bilgilerindeki son değişiklikleri inceledi ve Yeni Zelanda veri sayfalarının bu değişiklikleri içerecek şekilde güncellenmesini önerdi. Değişiklikler, metilfenidat tedavisi için düşünülen hastaların kardiyovasküler risk, kalp hastalığı ve psikiyatrik bozukluklar, aile risk faktörleri dahil olmak üzere dikkatlice taranması gerektiğini özetlemektedir. Ayrıca, metilfenidat bazı psikiyatrik bozukluklara (depresyon, intihar düşünceleri, düşmanlık, anksiyete, ajitasyon, psikoz ve mani gibi) neden olabileceği veya bunları kötüleştirebileceği için hastaların "psikiyatrik refahı" izlenmelidir.

27) Amerika Birleşik Devletleri, 01 Temmuz 2009: FDA, sigarayı bırakma yardımcısı/antidepresan bupropion (Zyban, Wellbutrin) üreticilerinin bu ürünü kullanan hastalarda ciddi nöropsikiyatrik semptomlar riskini vurgulayan yeni Kutulu Uyarılar eklemelerini ve Hasta İlaç Kılavuzları geliştirmelerini zorunlu kılmıştır. Bu semptomlar arasında davranış değişiklikleri, düşmanlık, ajitasyon, depresif ruh hali, intihar düşünceleri ve davranışları ve intihar girişimi yer almaktadır.

28) Japonya, Mayıs 2009: Japonya Sağlık, Çalışma ve Refah Bakanlığı, "artan düşmanlık veya kaygı duyguları geliştiren ve hatta başkalarına karşı aniden şiddet eylemleri gerçekleştiren" antidepresan kullanıcılarına ilişkin haberleri araştırdı. Bakanlık, soruşturmasının ardından yeni antidepresanların üzerindeki etiket uyarılarını, "İlaçla nedensel bir ilişki [düşmanlık, kaygı ve ani şiddet eylemleri] olmadığını göz ardı edemeyeceğimiz durumlar var" ifadesiyle revize etmeye karar verdi.

29) Birleşik Krallık, Mart 2009: İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Ajansı (BK), İlaç Güvenliği Güncelleme bülteninde Atomoxetine (Strattera) hakkında yeni bilgiler yayınladı. Atomoxetine'in, bu tür bozukluklar geçmişi olmayan Çocuklarda tedaviyle ortaya çıkan psikotik veya manik semptomlarla ilişkili olduğu konusunda uyardılar. Olası sinir sistemi ve psikiyatrik yan etkilere ilişkin devam eden vaka raporları, tüm kaynaklardan gelen verilerin incelenmesini gerektirdi ve psikotik reaksiyonlar, halüsinasyonlar, mani ve ajitasyon dahil olmak üzere ciddi psikiyatrik bozuklukların yeni başlangıcı veya kötüleşmesi riski hakkında güncellenmiş bilgilerle sonuçlandı.

30) Avustralya, Şubat 2009:
Avustralya Terapötik Ürünler İdaresi, DEHB psikostimülan ilacı metilfenidat (Concerta ve Ritalin) için ilaç bağımlılığına yönelik kutulu uyarı (en güçlü uyarı) konulduğunu bildirdi. Metilfenidatın kronik kötüye kullanımının, farklı derecelerde anormal davranışla belirgin bir toleransa ve psikolojik bağımlılığa yol açabileceği ve ayrıca açık psikotik atakların da ortaya çıkabileceği konusunda uyarıyor.

31) Avustralya, Aralık 2008: Avustralya İlaç Yan Etkileri Bülteni, psikostimülan Modafinil (Modavigil) hakkında bir makale yayınladı. Bülten, bu ilacın ciddi olumsuz cilt ve psikiyatrik reaksiyonlara neden olduğunu bildirdi. Hem psikiyatrik geçmişi olan hem de olmayan Modafinil kullanan hastalarda psikiyatrik reaksiyonlar bildirilmiştir. Beş Avustralyalı vakada anksiyete, anormal davranış, suçluluk duygusu, depresyonun hızla tekrarlaması/başlaması, intihar düşüncesi, intihar davranışı, psikotik bozukluk ve sanrı belirtileri bildirilmiştir. İlaç kesildiğinde hepsi iyileşmiştir. Psikiyatrik reaksiyonlara ilişkin yurtdışı raporlarında ayrıca halüsinasyonlar, saldırganlık ve mani tanımlanmıştır.

32) Avrupa Birliği, 22 Ekim 2008: Eli Lilly, Strattera etiketini şunları içerecek şekilde güncelledi: “Psikotik veya manik semptomlar: Çocuklarda ve ergenlerde psikotik hastalık veya mani öyküsü olmayanlarda tedaviyle ortaya çıkan psikotik veya manik semptomlar, örneğin halüsinasyonlar, sanrılı düşünme, mani veya ajitasyon, atomoksetinin normal dozlarda kullanılmasıyla oluşabilir.”

33) Amerika Birleşik Devletleri, 24 Ekim 2007:
FDA ve Cephalon (ilaç şirketi), sağlık çalışanlarını şirketin uyarıcısı Provigil için ilaç etiketindeki Uyarılar bölümündeki güncellemeler hakkında bilgilendirdi. Etiket artık psikiyatrik semptomlarla ilgili uyarılar içeriyor. Provigil ile tedavi edilen hastalarda psikiyatrik olumsuz deneyimler (anksiyete, mani, halüsinasyonlar ve intihar düşünceleri dahil) bildirilmiştir. Diğer sağlık profesyonelleri, Provigil'in pediatrik hastalarda herhangi bir endikasyon için kullanımının onaylanmadığını bilmelidir.

34) Amerika Birleşik Devletleri, Mayıs 2007: FDA, Geodon'un ilaç güvenliği etiketini, ilacın piyasaya sürüldükten sonraki kullanımı sırasında gözlemlenen aşağıdaki olumsuz reaksiyonları ekleyerek güncelledi; bunlara mani/hipomani ve diğer fiziksel olumsuz etkiler de dahildir.

35) Amerika Birleşik Devletleri, Mayıs 2007: FDA, Desoxyn'in güvenlik etiketini, etiketin uyarılar bölümüne aşağıdaki alt bölümleri ekleyerek güncelledi: psikiyatrik olumsuz olaylar (saldırganlık, bipolar ve yeni psikotik veya manik semptomların ortaya çıkması dahil).

36) Amerika Birleşik Devletleri, 21 Şubat 2007: FDA, DEHB ilaç üreticilerine, daha önce psikiyatrik sorunları olmayan hastalarda bile sesler duyma, sebepsiz yere şüphelenme veya manik olma gibi psikiyatrik olumsuz olaylar konusunda uyarıda bulunan "hasta dostu" rehberler dağıtmalarını emretti.

37) Avustralya, 18 Ekim 2006: Terapötik Ürünler İdaresi (TGA "Therapeutic Goods Administration"), Strattera ve deksamfetamin üreticilerine, ilaçlarla ilgili şikayetler aldıktan sonra bilgi paketlerine daha güçlü uyarılar eklemelerini emretti. TGA, atomoksetinin (Strattera) saldırganlığa neden olduğu hakkında 23 rapor ve deksamfetaminin ajitasyona neden olduğu hakkında yedi rapor almıştı.

38) Amerika Birleşik Devletleri, 21 Ağustos 2006: FDA, DEHB ilacının reçete bilgilerinin, önceden kalp sorunları olan çocuklarda ve ergenlerde ani ölüm raporlarıyla ilgili bilgileri içerecek şekilde güncellendiğini söyledi. Ayrıca, daha önce psikiyatrik sorunları olmayan çocuklarda ve ergenlerde bile halüsinasyonlar, sanrılı düşünme veya mani gibi ilaçla ilişkili psikotik veya manik semptomlar bildirilmiştir.

39) Amerika Birleşik Devletleri, Kasım 2005: FDA'nın Güvenlik Bilgileri ve Olumsuz Olay Bildirim Programı, Effexor XR (uzatılmış salımlı) için güvenlik etiketi değişikliklerini bildirdi. Bunlara aşağıdaki Olumsuz Reaksiyonlar dahildir: tedavinin kesilmesiyle ilişkili olumsuz olaylar, panik bozukluğu ve cinayet düşüncesi.

40) İtalya, 26 Eylül 2005:
İtalyan İlaç Ajansı, trisiklik (eski) antidepresanların ilaç etiketlerinde aşağıdakilerin belirtilmesini gerektiren bir karar yayınladı: trisiklik antidepresanlar 18 yaşın altındaki çocuklarda tedavi için kullanılmamalıdır. Diğer antidepresanlarla ilgili çalışmalar, bu ilaçların kullanımıyla intihar, kendine zarar verme ve düşmanlık risklerinin ilişkili olduğunu göstermiştir. Bu tür riskler trisiklik antidepresanlarda da ortaya çıkabilir.

41) Avrupa Birliği, 19 Ağustos 2005: 25 Avrupa ülkesini temsil eden Avrupa Toplulukları Komisyonu, Avrupa İnsan Kullanımına Yönelik Tıbbi Ürünler Komitesi (CHMP "Committee for Medicinal Products for Human") tarafından önerilen çocuklarda antidepresan kullanımına karşı şimdiye kadarki en güçlü uyarıyı onayladı ve yayınladı. Klinik deneyler, ilaçların intihar girişimleri ve intihar düşüncesi, düşmanlık (çoğunlukla saldırganlık, muhalif davranış ve öfke) ve/veya ilgili davranış dahil olmak üzere intihar davranışına neden olduğunu göstermiştir.

42) Avustralya, Aralık 2004: Avustralyalı Olumsuz İlaç Reaksiyonları Danışma Komitesi (Australian Adverse Drug Reactions Advisory Committee), çocuklarda depresyon tedavisi için SSRI antidepresanlarının kullanımının güvenliği ve etkinliği hakkındaki verileri inceledi. Çocuklarda ve ergenlerde SSRI kullanımına ilişkin yayınlanmış ve yayınlanmamış verilerin değerlendirilmesi, her bir SSRI ile ilişkili intihar düşüncesi, intihar girişimleri ve kendine zarar verme olayları dahil olmak üzere intihar eğilimi riskinin arttığına dair kanıtlar olduğunu gösterdi. Ayrıca, fluoksetin (Prozac) ile ilgili yakın tarihli bir çalışmada, bazı olumsuz psikiyatrik olaylarda (intihar eylemleri ve düşünceleri, kendine zarar verme, saldırganlık ve şiddet) artış görüldü.

43) Birleşik Krallık, 21 Eylül 2004:
İngiliz Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu (British Healthcare Products Regulatory Authority), düşmanlık dahil olmak üzere zararlı sonuçların arttığını gösteren klinik deney verileri nedeniyle çocuklara çoğu SSRI antidepresanının verilmemesi gerektiğine dair yönergeler yayınladığını bildirdi.

44) Kanada, 03 Haziran 2004: Sağlık Kanada, antidepresanlar konusunda daha güçlü uyarılar yapıldığını belirten bir duyuru yayınladı. Bu uyarılar, bu ilaçları herhangi bir yaşta kullanan kişilerin kendine veya başkalarına zarar verme gibi davranışsal veya duygusal değişikliklere maruz kalma riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Duyuruda, “[B]u tür ilaçları kullanan az sayıda hasta, daha iyi hissetmek yerine daha kötü hissedebilir…. Örneğin, alışılmadık ajitasyon, düşmanlık veya kaygı duyguları yaşayabilir veya kendine veya başkalarına zarar vermeyi içerebilecek dürtüsel veya rahatsız edici düşüncelere sahip olabilirler.”

45) Avrupa Birliği, 22 Nisan 2004: Avrupa İlaç Değerlendirme Ajansı (Agency for the Evaluation of Medicinal Products), paroksetinin (Paxil) çocuklarda ve ergenlerde kullanılmaması gerektiğini bildiren bir basın bülteni yayınladı; çünkü klinik deneyler paroksetinin intihar davranışı ve düşmanlık riskinin artmasıyla ilişkili olduğunu ve etkili olmadığını buldu. Ayrıca, genç yetişkinlerde intiharla ilişkili davranış riskinin artması olasılığı da bulunmaktadır. Komite ayrıca, yaygın olan paroksetinin yoksunluk semptomları konusunda uyarıların güçlendirilmesini önerdi.

46) Amerika Birleşik Devletleri, 22 Mart 2004: FDA, ilaç şirketlerinden yaygın olarak kullanılan 10 antidepresan için yeni uyarılar eklemelerini istedi. Bu ilaçları alan hastaların, özellikle hasta ilaçları ilk almaya başladığında veya dozlarını değiştirdiğinde, kötüleşen depresyon veya intihar eğilimi açısından yakından izlenmesi gerektiğini söyledi. FDA o sırada semptomların kötüleşmesinin altta yatan bozukluktan mı yoksa ilaçtan mı kaynaklandığına karar vermemişti. Ayrıca, “Antidepresanlarla tedavi edilen yetişkin ve pediatrik hastalarda anksiyete, ajitasyon, panik ataklar, uykusuzluk, sinirlilik, düşmanlık, dürtüsellik, akatizi [şiddetli huzursuzluk], hipomani [anormal heyecan, hafif mani] ve mani bildirilmiştir…”

47) Kanada, 22 Ağustos 2003: Health Canada, sağlık çalışanlarına Effexor'un reçeteleme bilgilerindeki güncellemeler hakkında bir mektup gönderdi. Mektupta, pediatrik hastalarda (6 ila 17 yaş arası) yapılan klinik çalışmalarda majör depresif bozukluk veya yaygın anksiyete bozukluğu için etkinliğin belirlenmediği açıklanmıştır. Ayrıca, Effexor XR (plaseboya kıyasla) kullanan hastalarda, intihar düşüncesi ve kendine zarar verme gibi düşmanlık ve intiharla ilişkili olumsuz olaylara ilişkin raporlarda artış olmuştur.

48) Amerika Birleşik Devletleri, Ekim 1995: ABD Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi (DEA), metilfenidat (Ritalin) kullanımının bağımlılığa yol açabileceğini söyledi. Ayrıca, psikotik ataklar, şiddet içeren davranışlar, tuhaf tavırlar, paranoyak sanrılar ve halüsinasyonlar, kötüye kullanımıyla ilişkilendirilmiştir.

49) Amerika Birleşik Devletleri, Ocak 1993: FDA, çeşitli ilaçlara karşı oluşan olumsuz ilaç reaksiyonlarını analiz etti ve kaygı giderici ilaç Xanax'ın öfke ve düşmanlık nöbetlerine neden olabileceğini belirten bir dizi rapor buldu. Nadir olsa da, bu yan etkiler Xanax ile diğer kaygı giderici ilaçlara göre altı kat daha yaygındı.

BAZI YORUMLAR;
--------------
 "Psikiyatrik ilaçlar, sokak uyuşturucularının hepsiyle aynı cazibelere sahiptir; bağımlılık, reçeteli bir etkiye dönüşür; bu nedenle bağımlı, reçeteli ilacın sorun olmadığına inanır; antidepresanların, psikotropik ve anti-anksiyete ilaçlarının etkinliği, bağımlılık adı verilen uzun vadeli bir durum için en iyi ihtimalle sınırlı bir çözümdür; bir tedavisi yoktur ama belki umut vardır." -Veronica Steers,7y (b)

 "Emekli bir psikoloğum. Mesleki kariyerimin çoğunda Kuzey Karolina'nın bazı bölgelerinde Nörogelişimsel engelli bireylere davranış yönetimi hizmetleri sağlamaya çalıştım. İşimi tedavi planları yazmak oluşturuyordu. Her durumda, İlaç Uygulama Kayıtları olan MAR'ları incelemeyi kendime görev edindim. İncelemenin bir kısmı yan etkileri ve ilaç etkileşimlerini içeriyordu. Birçok durumda ilaçların şiddet de dahil olmak üzere sorunlu davranışlara neden olma olasılığının yüksek olduğunu belirledim. NC ajansına ilaç reçete uygulamaları hakkında şikayette bulundum ancak çok az sonuç aldım. Eğitimimde Davranışsal Psikofarmakoloji ve Biyolojik Psikoloji dersleri yer alıyor. Hedef kitlemle çalışan çoğu psikiyatristin ilaç etkileşimleri ve yan etkileri potansiyeline hiç dikkat etmediğini söylemeliyim." -Steven R. Edelman,5y (c)" (12.B)

"Psikiyatrik ilaçların etkisi altında olan kişiler tarafından işlenen 39 okul saldırısı ve diğer okul ile ilgili şiddet olayları
Okul saldırıları ve psikiyatrik ilaçlar: Sadece okul saldırganlarının psikiyatrik ilaçların etkisi altında olduğu veya ilaçlarını bıraktığı tespit edilmemiştir. Ayrıca failin psikoz, mani, düşmanlık, saldırganlık ve bazı durumlarda cinayet düşüncesi gibi yan etkilere neden olduğu belgelenen psikiyatrik ilaçların etkisi altında olduğu bıçaklama ve diğer anlamsız şiddet eylemleri de belgelenmiştir.

 "Okullarda toplu silahlı saldırılar da dahil olmak üzere en az 39 okul kaynaklı şiddet eylemi, 49 ilaç düzenleme kurumunun uyarılarında mani, psikoz, düşmanlık, saldırganlık ve cinayet düşüncelerine yol açtığı belgelenen psikiyatrik ilaçları kullanan veya bırakan kişiler tarafından işlendi."

Gerçek: En az 39 okul saldırısı ve/veya okul ile ilgili şiddet eylemi, psikiyatrik ilaç kullanan veya ilaçlarını bırakan kişiler tarafından gerçekleştirilmiş ve 200 kişi yaralanmış ve 100 kişi ölmüştür (diğer okul saldırılarında, ilaç kullanımına ilişkin bilgiler hiçbir zaman kamuoyuna açıklanmamıştır; reçeteli ilaçların etkisi altında olup olmadıklarını ne doğrulamış ne de çürütmüştür). Bu listeyle ilgili en önemli gerçek, bunların yalnızca psikiyatrik ilaç kullanımına ilişkin bilgilerin kamuoyuna açıklandığı durumlar olmasıdır. (Aşağıdaki tam listeye bakın)

Aşağıdaki liste, psikiyatrik ilaçların etkisi altında olduğu belgelenen kişileri içeriyor ve yalnızca toplu silahlı saldırıları değil, bıçak, kılıç ve bomba kullanımını da içeriyor. Uluslararası ilaç düzenleme ajansının 49 uyarısında mani, şiddet, psikoz ve hatta cinayet düşüncesi gibi yan etkilerden söz ediliyor.

1) 7 Mayıs 2019 – Denver, Colorado: 16 yaşındaki Alec McKinney ve 18 yaşındaki Devon Erickson, STEM (Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) Okulu Highland Ranch'te bir sınıf dolusu öğrenciye ateş açtılar ve birini öldürdüler, 8 kişiyi yaraladılar. Erickson'ın silahı sıkıştığında üç öğrencinin ona saldırmasıyla silahlı saldırılar sona erdi. McKinney, silahlı saldırıdan sonra intihar etmeye çalıştı ancak silah emniyetini nasıl çalıştıracağını çözemedi. McKinney, McKinney'e danışmanlık yapan psikiyatri hemşiresi Robert Benge'nin tanık ifadesine göre, daha önceki birkaç yıl içinde iki kez hastaneye kaldırılmıştı; bir kez kaygı giderici ilaç Xanax'ı (bir benzodiazepin) alkolle karıştırdığı ve tatildeyken kendini kestiği için. 2018'de, gencin zaten aldığı antidepresanlar ve ruh hali dengeleyicilere ek olarak McKinney'e DEHB (ADHD) ilacı yazdı.

2) 14 Mayıs 2018 – Parkland, Florida: 19 yaşındaki Nikolas Cruz, Florida, Parkland'daki mezun olduğu Marjory Stoneman Douglas Lisesi'nde ölümcül bir silahlı saldırı gerçekleştirerek 17 kişiyi öldürdü ve 17 kişiyi daha yaraladı. Psikotropik ilaçlar da dahil olmak üzere, başarısız psikiyatrik değerlendirmeler ve tedavilerle ilgili son derece uzun bir geçmişi vardı. İlk psikoloğunu 3 yaşında gördü ve 6 yaşından itibaren psikiyatrik ilaçlar reçete edildi ve hayatı boyunca ara ara kullanmaya devam etti. 5 Haziran 2014'te, bir okul psikiyatristi ve terapisti, Cruz'un o zamanki tedavi eden psikiyatristi Brett J. Negin'e Cruz'un "başkalarını öldürmeyi hayal ettiğini" söyleyen bir mektup yazdı. Negin, Cruz'un 2022'deki ceza davasında çapraz sorgu sırasında mektubu hiç almadığını söyledi ve şunları söyledi: "Kayıtlarda bunu ifade edecek hiçbir şey yok." Bu, bir psikiyatristin mektubu olmadan bile genci beş yıl boyunca nasıl tedavi edip uyarı işaretlerini gözden kaçırabildiği sorusunu akla getiriyor.

2012 ile 2017 yılları arasında Cruz'a "uyarıcı olmayan" bir DEHB ilacı olan klonidin, uyarıcı Focalin XR (uzatılmış salımlı) ve antipsikotik Risperdal reçete edildi. Tek başına uyarıcının kaygı ve zihinsel/ruh hali/davranış değişiklikleri (ajitasyon, saldırganlık, ruh hali değişimleri, anormal düşünceler ve intihar düşünceleri gibi) gibi yan etkileri vardır. Cruz ayrıca 7 yıl boyunca Henderson Davranışsal Sağlık'tan yüzlerce saatlik terapi seansı aldı. 24 Eylül 2017'de, Cruz'un Dr. Negin ile son görüşmesinden 6 hafta sonra, endişeli bir iş adamı Cruz'u YouTube kanalına bir mesaj bıraktığı için FBI'a bildirdi: "Profesyonel bir okul katili olacağım." Beş ay sonra, genç katliamını gerçekleştirdi. Cruz gözaltındayken bir polis karakolunda oturuyordu — artık meydan okumuyor ve kendi kendine mırıldanmıyordu: "Beni öldür. Sadece beni öldür" ve "Ölmek istiyorum." 16 yıllık ruh sağlığı "tedavisinin" nihai sonucu. Ceza davası sırasında uzmanlar Cruz'un cinayetlerden önceki 5 ay boyunca ilaçlarını almamış olabileceğini ifade ettiler, ancak bu hiçbir zaman kanıtlanmadı ve bazı ilaçlardan kaynaklanan agresif yoksunluk semptomları birkaç aydan birkaç yıla kadar sürebilir.

3) 1 Mayıs 2017 – Austin, Teksas: 21 yaşındaki Kendrex J. White, Teksas Üniversitesi'nde dört kişiyi pala benzeri bir av bıçağıyla bıçakladı, birini öldürdü ve üçünü yaraladı. Polis şefine göre bıçaklamalar, saldırganın "meydanda sakince dolaştığı" bir blokluk alanda gerçekleşti. Tutuklandıktan sonra White, polise saldırıyı hatırlamadığını söyledi. Polis departmanı, White'ın yakın zamanda başka bir şehirde istemsizce hapse atıldığını ve ilçe kayıtlarının 4 Nisan 2017'de tutuklandığını ve DWI (Sarhoşken Araba Kullanma) ile suçlandığını gösterdiğini söyledi. Bir memur onunla konuştuğunda, White antidepresan Zoloft olarak listelenen iki "mutluluk hapı" aldığını söyledi.

4) 20 Kasım 2014 – Tallahassee, Florida: Florida Eyalet Üniversitesi mezunu 31 yaşındaki Myron May, yüzlerce öğrencinin ders çalıştığı okulun kütüphanesinde ateş açtı ve polis tarafından vurularak öldürülmeden önce üç kişiyi yaraladı. May'in arkadaşlarına göre, konsantrasyon güçlüğü nedeniyle bir psikoloğa gittikten sonra kendisine antidepresan Wellbutrin ve DEHB ilacı Vyvanse reçete edilmişti; bu paranoyaya neden olabilen bir kombinasyondu. Garip davranmaya ve sesler duymaya başladı, casusluk yapıldığına ikna olmuştu. Daha sonra, Eylül 2014 civarında Mesilla Valley Hastanesi adlı bir ruh sağlığı merkezine yattı. Kısa bir süre sonra arkadaşları reçeteleri arasında yeni bir hap şişesi buldular, antipsikotik Seroquel. Ayrıca, ABC Action News, silahlı saldırıdan sonra dairesinde antianksiyete ilacı Hydroxyzine'in yarı dolu bir reçetesini buldu.

5) 5 Haziran 2014 – Seattle, Washington: 26 yaşındaki Aaron Ybarra, Seattle Pacific Üniversitesi'nde av tüfeğiyle ateş açtı, bir öğrenciyi öldürdü ve iki kişiyi yaraladı. Ybarra mümkün olduğunca çok insanı öldürmeyi ve ardından kendini öldürmeyi planlıyordu. Ybarra, 2012'de kendisine antidepresan Prozac ve antipsikotik Risperdal reçete edildiğini bildirdi. Danışmanından Aralık 2013'te gelen bir raporda, o sırada Prozac kullandığı ve gerektiğinde psikiyatristi ve terapistiyle görüşmeye devam etmeyi planladığı belirtiliyordu. Avukatı, Ybarra'nın uzun bir ruh sağlığı sorunları geçmişi olduğunu söyledi. İlçe savcısı, saldırıdan altı ay öncesine kadar Prozac ve Risperdal kullandığını ancak bunları almayı bıraktığını söyledi.

6) 25 Nisan 2014 – Milford, Connecticut: 16 yaşındaki Chris Plaskon, mezuniyet balosu davetini reddettikten sonra Jonathan Law Lisesi'nin merdiven boşluğunda yine 16 yaşındaki Maren Sanchez'i bıçaklayarak öldürdü. Sınıf arkadaşlarına ve eski yakın bir arkadaşına göre Chris, DEHB için ilaç kullanıyordu.

(7) 21 Ekim 2013 – Sparks, Nevada: 12 yaşındaki Jose Reyes, Sparks Ortaokulu'nda ateş açtı, bir öğretmeni öldürdü ve iki sınıf arkadaşını yaraladı ve ardından intihar etti. Soruşturma, saldırıdan 3 gün önce bir psikoterapiste gittiğini ve kendisine antidepresan reçete edildiğini ortaya koydu. Polis, ölüm anında sisteminde Prozac (fluoksetin) adlı antidepresanın jenerik bir formunun bulunduğunu söyledi.

(8) 15 Ocak 2013 – St. Louis, Missouri: 34 yaşındaki Sean Johnson, Stevens İşletme ve Sanat Enstitüsü kampüsüne girdi ve okulun mali yardım müdürünü göğsünden bir kez vurdu, ardından da kendini gövdesinden vurdu. Johnson, açıklanmayan bir akıl hastalığı için reçeteli ilaçlar alıyordu.

(9) 24 Ekim 2011 – Snohomish County, Washington: İsmi açıklanmayan 15 yaşındaki bir kız, polisin iddiasına göre okulun başlamasından hemen önce bir kızı 25 kez bıçakladığı ve ardından yaralı arkadaşına yardım etmeye çalışan başka bir kızı bıçakladığı Snohomish Lisesi'ne gitti. Saldırıdan önce kız "ilaç" alıyor ve bir psikiyatriste gidiyordu. Mahkeme belgelerinde kızın depresyon tedavisi gördüğü belirtiliyordu.

(10) 21 Eylül 2011 – Myrtle Beach, Güney Carolina: 14 yaşındaki Christian Helms, Socastee Lisesi'nin "kaynak" (polis) memurunu vurup yaraladığında sırt çantasında iki boru bombası vardı. Ancak memur, öğrenci daha fazla bir şey yapamadan onu durdurabildi. Deliller, Columbine Lisesi saldırısına benzer bir saldırı planladığını ve hatta kimi öldüreceğinin bir listesini yaptığını gösteriyordu. Helms, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ve depresyon için ilaç kullanıyordu.

(11) 13 Aralık 2010 – Planoise, Fransa: Adı açıklanmayan 17 yaşındaki bir genç, Charles Fourier anaokulunda yirmi okul öncesi çocuğu ve öğretmenlerini saatlerce iki kılıçla rehin tuttu. Gencin "depresyon ilacı" kullandığı bildirildi. Sonunda, tüm çocuklar ve öğretmen güvenli bir şekilde serbest bırakıldı.

(12) 5 Şubat 2010 – Huntsville, Alabama: 15 yaşındaki Hammad Memon, Discover Ortaokulu'ndan bir başka öğrenci olan Todd Brown'ı vurarak öldürdü. Memon'un DEHB ve depresyon tedavisi gördüğüne dair bir geçmişi vardı. Antidepresan Zoloft ve "bu rahatsızlıklar için başka ilaçlar" alıyordu. Ayrıca bir psikiyatrist ve psikolog da görüyordu.

(13) 23 Eylül 2008 – Finlandiya, Kauhajoki: 22 yaşındaki mutfak öğrencisi Matti Saari, intihar etmeden önce 9 öğrenciyi ve bir öğretmeni vurarak öldürdü ve bir öğrenciyi yaraladı. Saari bir SSRI ve alprazolam (Xanax) alıyordu. Ayrıca bir psikologa da gidiyordu.

(14) 24 Nisan 2008 – Kaliforniya, Fresno: 17 yaşındaki Jesus “Jesse” Carrizales, Fresno lisesinde bir memura saldırdı ve beyzbol sopasıyla kafasına vurdu. Memuru yere serdikten sonra, memur kendini savunmak için Carrizales'i vurdu ve onu öldürdü. Carrizales'e Lexapro ve Geodon reçete edilmişti ve otopsisi, adli tabibe göre kanında paranoyak olmasına neden olabilecek yüksek dozda antidepresan Lexapro olduğunu gösterdi.

(15) 14 Şubat 2008 – DeKalb, Illinois: 27 yaşındaki Steven Kazmierczak, Northern Illinois Üniversitesi'nin bir oditoryumunda intihar etmeden önce beş kişiyi vurarak öldürdü ve 21 kişiyi yaraladı. Kız arkadaşına göre, yakın zamanda reçeteli ilaçlar olan Prozac, Xanax ve Ambien kullanıyordu ancak silahlı saldırıdan üç hafta önce Prozac almayı bırakmıştı. Toksikoloji sonuçları sisteminde hala az miktarda Xanax olduğunu gösterdi. Bir psikiyatriste gidiyordu.

(16) 7 Kasım 2007 – Jokela, Finlandiya: 18 yaşındaki Finlandiyalı silahlı Pekka-Eric Auvinen, intihar etmeden önce güney Finlandiya'daki Jokela Lisesi'nde sekiz kişiyi vurarak öldürdü ve bir düzine kişiyi yaraladı. Antidepresan kullanıyordu.

(17) 7 Kasım 2007 –
Tyler, Teksas: 17 yaşındaki Felicia McMillan eski Robert E Lee Lisesi kampüsüne döndü ve bir erkek öğrenciyi bıçakladı ve müdürü bıçakla yaraladı. McMillan depresyon için ilaç kullanıyordu ve olaydan önceki gece ilaç almıştı.

(18) 10 Ekim 2007 –
Cleveland, Ohio: 14 yaşındaki Asa Coon, her iki elinde bir silahla okuluna daldı, dört kişiyi vurup yaraladıktan sonra kendi canına kıydı. Coon'a antidepresan Trazodone reçete edilmişti.

(19) 19 Ocak 2007 – Sudbury, Massachusetts: 16 yaşındaki John Odgren, Lincoln-Sudbury Bölge Lisesi'ndeki bir erkek tuvaletinde büyük bir mutfak bıçağıyla başka bir öğrenciyi bıçaklayarak öldürdü. Babası mahkemede Odgren'e Ritalin ilacı reçete edildiğini ifade etti.

(20) 4 Aralık 2006 – North Vernon, Indiana: 16 yaşındaki Travis Roberson, Jennings County Lisesi'nden başka bir öğrenciyi boynundan bıçaklayarak neredeyse bir atardamarını kopardı. Roberson, saldırıdan günler önce almayı bıraktığı Wellbutrin'den yoksunluk çekiyordu.

(21) 30 Ağustos 2006 – Hillsborough, Kuzey Karolina: 19 yaşındaki Alvaro Rafael Castillo babasını vurarak öldürdü, ardından Orange Lisesi'ne giderek ateş açtı. Okul personelinin kendisini yakalamasıyla sona eren silahlı saldırıda iki öğrenci yaralandı. Annesi, oğlunun depresyon için ilaç kullandığını söyledi.

(22) 24 Nisan 2006 – Chapel Hill, Kuzey Karolina: 17 yaşındaki William Barrett Foster, okula bir av tüfeğiyle geldi ve East Chapel Hill Lisesi'nde bir öğretmeni ve bir sınıf arkadaşını rehin aldı. Rehineleri vurmaktan vazgeçirdikten sonra Foster, okuldan yürüyerek kaçmadan önce sınıfın penceresinden iki el ateş etti. Foster'ın babası, oğlunun kendisine söylemeden antidepresan ve antipsikotik ilaçlarını almayı bıraktığını ifade etti.

(23) 8 Kasım 2005– Jacksboro, Tennessee: Campbell County Comprehensive School'da öğrenci olan 14 yaşındaki Kenneth Bartley, müdür yardımcısını vurarak öldürdü ve başka bir müdür yardımcısını ve müdürü yaraladı. Olay sırasında Xanax alıyordu. Olaydan hemen önce Bartley ayrıca ezilmiş bir Valium hapı çekmişti.

(24) 21 Mart 2005 – Red Lake, Minnesota: Prozac kullanan 16 yaşındaki Jeff Weise, büyükbabasını ve büyükbabasının kız arkadaşını vurarak öldürdü, ardından Red Lake Kızılderili Rezervasyonundaki okuluna gitti ve 5 öğrenciyi, bir güvenlik görevlisini ve bir öğretmeni vurarak öldürdü ve 7 kişiyi yaraladıktan sonra intihar etti.

(25) 9 Şubat 2004 –
Greenbush, New York: 16 yaşındaki Jon Romano, Doğu Greenbush'taki lisesine girdi ve bir av tüfeğiyle ateş açtı. Özel eğitim öğretmeni Michael Bennett bacağından yaralandı. Romano, kaygı giderici ilaç Xanax kullanıyordu. Daha önce bir psikiyatri bakım tesisinde zaman geçirmişti.

(26) 8 Haziran 2001 – Ikeda, Japonya: 37 yaşındaki Mamoru Takuma, 6 inçlik bir bıçak kullanarak bir ilkokula girdi ve en az 15 öğrenci ve öğretmeni yaralarken sekiz birinci ve ikinci sınıf öğrencisini bıçaklayarak öldürdü. Daha sonra bıçağı kendine çevirdi ancak sadece yüzeysel yaralar aldı. Daha sonra sorguculara saldırıdan önce normal antidepresan dozunun 10 katını aldığını söyledi. Polis, bir psikiyatristin gözetiminde olduğunu söyledi.

(27) 10 Nisan 2001 – Wahluke, Washington: 16 yaşındaki Cory Baadsgaard, lisesine bir tüfekle girdi ve 23 sınıf arkadaşını ve bir öğretmeni rehin aldı. Üç hafta önce, doktoru Baadsgaard'ın reçetesini Paxil'den Effexor'a çevirmişti. Olay sabahı, Effexor dozu artırılmıştı. Baadsgaard, olayla ilgili hiçbir şey hatırlamadığını söyledi.

(28) 22 Mart 2001 – El Cajon, Kaliforniya: Celexa ve Effexor antidepresanları kullanan 18 yaşındaki Jason Hoffman, Granite Hills Lisesi'nde sınıf arkadaşlarına ateş açarak üç öğrenciyi ve iki öğretmeni yaraladı. Saldırıdan önce bir psikiyatriste gidiyordu.

(29) 7 Mart 2001 –
Williamsport, Pensilvanya: 14 yaşındaki Elizabeth Bush, sınıf arkadaşlarına ateş ederek birini yaraladığında antidepresan Prozac kullanıyordu.

(30) 2 Şubat 2001 – Red Lion, Pensilvanya: 56 yaşındaki William Michael Stankewicz, North Hopewell-Winterstown İlkokuluna bir pala ile girdi ve üç yetişkin ile 11 çocuğu yaraladı. Stankewicz, saldırılardan haftalar önce depresyon ve anksiyete için dört farklı ilaç alıyordu.

(31) 10 Ocak 2001 – Oxnard, Kaliforniya: 17 yaşındaki Richard Lopez, Hueneme Lisesi'ne silahla gitti ve okulun otoparkındaki bir arabaya iki kez ateş ettikten sonra bir kız öğrenciyi rehin aldı. Bir SWAT görevlisi sonunda, kendisine Prozac, Paxil ve "uyumasına yardımcı olan ilaçlar" reçete edilen Lopez'i öldürdü.

(32) 20 Mayıs 1999 –
Conyers, Georgia: 15 yaşındaki T. J Solomon, uyarıcı Ritalin ile tedavi edilirken altı sınıf arkadaşına ateş açtı ve yaraladı.

(33) 20 Nisan 1999 – Columbine, Colorado: 18 yaşındaki Eric Harris ve suç ortağı Dylan Klebold, 12 öğrenciyi ve bir öğretmeni öldürdü ve 26 kişiyi yaraladıktan sonra intihar ettiler. Harris antidepresan Luvox kullanıyordu. Klebold'un tıbbi kayıtları hala gizli. Her iki tetikçi de öfke kontrolü dersleri almış ve danışmanlık almıştı. Harris, silahlı saldırıdan önce bir psikiyatriste gidiyordu.

(34) 16 Nisan 1999 –
Notus, Idaho: 15 yaşındaki Shawn Cooper, okulunda iki av tüfeği atışı yaptı ve bir öğrenciyi yaraladı. Reçeteli bir antidepresan ve Ritalin alıyordu.

(35) 21 Mayıs 1998 –
Springfield, Oregon: 15 yaşındaki Kip Kinkel, anne babasını öldürdü ve ardından kafeteryadaki öğrencilere ateş açarak iki kişiyi öldürdü ve 25 kişiyi yaraladı. Kinkel, antidepresan Prozac kullanıyordu. Kinkel, "öfke kontrol derslerine" katılmış ve daha önce bir psikologun bakımı altındaydı.

(36) 1 Ekim 1997 – Pearl, Mississippi: 16 yaşındaki Luke Woodham, annesini dövüp bıçakladıktan sonra Pearl Lisesi'nde iki öğrenciyi vurarak öldürdü ve yedi kişiyi yaraladı. Kamuoyuna yansıyan haberlere göre çocuk Prozac alıyordu. Haziran 1998'de Woodham iki cinayet ve yedi ağırlaştırılmış saldırı suçundan suçlu bulundu ve cinayet suçlamaları için iki kez müebbet hapis cezasına ve ağırlaştırılmış saldırı suçlamaları için yedi kez 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

(37) 12 Ekim 1995 – Blackville, Güney Carolina: 15 yaşındaki Toby R. Sincino, Blackville-Hilda Lisesi'nin arka girişinden içeri girdi ve iki Blackville-Hilda Lisesi öğretmenini vurarak birini öldürdü. Ardından Toby birkaç dakika sonra intihar etti. Teyzesi Carolyn McCreary, onun Ruh Sağlığı Departmanı'nda danışmanlık gördüğünü ve duygusal sorunları için Zoloft aldığını söyledi.

(38) 16 Aralık 1993 – Chelsea, Michigan: Chelsea Lisesi'nde disiplin soruşturmasıyla karşı karşıya olan 39 yaşındaki kimya öğretmeni Stephen Leith, Müdür Joseph Piasecki'yi vurarak öldürdü, Müdür Ron Mead'i bacağından vurdu ve gazetecilik öğretmeni Phil Jones'u hafif yaraladı. Leith Prozac kullanıyordu ve bir psikiyatriste gidiyordu.

(39) 18 Eylül 1992 – Houston, Teksas: Çocuğunun ikinci sınıf ilerleme raporundan rahatsız olduğu bildirilen 44 yaşındaki Calvin Charles Bell, Piney Point İlkokulu müdürünün ofisine geldi. Bell, teslim olmadan önce okulda bir silah ateşledi ve sonunda iki memuru yaraladı. Akrabaları polise Bell'in işsiz bir Vietnam gazisi olduğunu ve antidepresan kullandığını söyledi.

BAZI YORUMLAR;
--------------
 "PAXIL'in 'indüklediği' CEHENNEM'de 23 yıl geçirdikten sonra, bana bunun 'bazı' insanlar için nasıl işlediğini anlat. Hangi hastaların hayatlarının geri kalanını inzivada, KENDİLERİNİ ÖLDÜRME günlük dürtüleriyle savaşarak geçireceklerine kim karar veriyor, böylece çocuklarını mahvetmeyecekler? Benim hayatta kalmam tamamen bir kazaydı. Doktorum aniden emekli oldu ve 11,5 GÜNLÜK ÇEKİLİŞİ YAŞADIM. 1991-92'de VA Ruh Sağlığı'nda CEHENNEM'e bir gezi 'reçete edilen' diğer Vietnam Gazilerine ne oldu? #taxpayersforveterans @Facebook # için adalet çünkü GAZİLERİN YAŞAMLARI ÖNEMLİDİR" -Beverley Susan Melampy,3Y (a)
 
 "Mark MacPhail, bana 23 yıllık bir İNTİHAR SAPLANTISI reçete edildi. 1991-92 PTSD İlaç Araştırması'nda. Hayattayım ve aklım başımda, çünkü VA doktorum emekli oldu ve 11,5 günlük ölümden dönme sendromundan KURTULDUM. Son 7 yıldır GAZİ İNTİHARI üzerine araştırma yaptım ve size garanti edebilirim ki, bu ilaçlar ÖNLEDİKLERİNDEN daha fazla ŞİDDET ve İNTİHARA 'neden oluyor'! İnsan tüketimine uygun değiller! İNTİHARI ÖNLEMEK İÇİN İNTİHAR REÇETELEMEK DELİLİKTİR!" -Beverley Susan Melampy,3y (b)

 "Bu zihinsel/anksiyete önleyici ilaçların birçoğu ve sigarayı bırakmak için kullanılan Chantix gibi ilaçlar beynin zevk kısmını baskılayarak intihar ve şiddet içeren düşüncelere yol açar. 2013 yılında reçeteli ilaçlarla işlenen cinayetler/toplu cinayetler listesini araştırıp yayınlayan kişi, bir hafta sonra yol kenarında ölü bulundu: (d1)(d2)" -Elaine McFadden,6y (d)

 "Oğlumun 15 yılını aldı, oğlumun 15 yılını kaybetti! Bir arabada sarhoş bir kız ağaca çarptı ve onu orada bıraktı ve 20 mil ötede bir araba aldı. Clackamas İlçe Ruh Sağlığı, Devlet Hastanesi ona Antipsikotik verdi ve 14 yıl boyunca Antipsikotik kullandı. Diyabet hastalığına neden oldu ve 8 buçuk yıl daha devam ettiler. Psikotik oldu ve hiçbir dürtü kontrolü şansı kalmadı, bu da Frontal Lob hasarının neden olduğu enkazdan kaynaklanan dürtü kontrolünün kaybına eklendi! Daha önce hiç hapse girmemişti ama bir yıl daha Hapishanede yatıyor çünkü Beyin Hasarı var, Akıl Hastalığı değil! Mahkemeden önceki gün onu aldılar ve ertesi gün Hapishaneye gitti. Ağladım, yalvardım, Ruh Sağlığı Departmanına yalvardım. Sonunda ana alana gittim ve beyin hasarı doktorunu görmek istedim ve bir doktorları olmadığını söylediler! İlaçları almayı bıraktıktan 2 gün sonra kan şekeri normale döndü ve oğlum kendi içine döndü." -Missy Larson,7y (e)" (13.B)

               "Bir güvenlik kamerası Columbine katliamı sırasında Eric Harris ve Dylan Klebold'u görüntülüyor. Harris, şiddetle bağlantılı bir antidepresan kullanıyordu." (46-B)

"45 toplu cinayetin ve üzerlerinde bulunan ilaçların listesi.
45 Toplu Cinayet ve Kullanıldıkları İlaçların Listesi..
13 Şubat 2013. Bir ay önce ve Sandy Hook'taki trajik silahlı saldırıdan sadece üç hafta sonra, iki tanınmış 2. Değişiklik aktivisti ülkenin iki farklı yakasındaki iki farklı kırsal yolda gizemli bir şekilde öldürülmüş halde bulundu. Bunlardan biri olan ateşli silah üreticisi John Noveske, Facebook sayfasında son bir uyarı yayınlamıştı. Bu, son toplu silahlı saldırıların, sorumlu çocukların ve aldıkları Büyük İlaç İlaçlarının bir listesiydi. Birkaç gün içinde öldü. İşte listesi. Aşağıda John Noveske'nin geçen ay Oregon'daki kırsal bir yolda cesedi bulunmadan önce Facebook'ta paylaştığı son gönderi yer alıyor.

John Noveske.. John Noveske'nin şirketi Amerika'daki en ünlü tüfek üreticilerinden biridir. Ateşli silahları, sektördeki en iyi Amerikan yapımı donanım parçalarından bazıları olarak kabul edilir. CT, Newtown'daki korkunç trajedinin ve ülke çapında çılgınca silah kontrolü çağrısının ardından geçen günlerde ve haftalarda, birçok silah sahibi giderek daha fazla tehdit altında hissetmeye başladı. Ancak ülkenin önde gelen silah uzmanlarından biri olan Noveske, kısa sürede başka bir konuda uzman olmuştu:

Büyük İlaç Şirketlerinin ilaçları ve bunların toplu silahlı saldırılarla bağlantısı.. Amerika'nın kurumsal haber kuruluşları, kitlesel cinayetlerin hızla artmasından ateşli silahları sorumlu tutmak için yayın süresine yüzlerce milyon dolar yatırırken, Noveske ve milyonlarca kişi başka bir şeyi fark etti; Büyük İlaç Şirketleri tarafından finanse edilen medya kuruluşları, en büyük reklam verenlerini kızdırma korkusuyla açıklamayı reddettikleri bir şey: Kanlı katliamları gerçekleştiren tüm insanlar farmasötik ilaçların etkisi altındaydı. Noveske araştırmasının sonuçlarını Facebook'a taşıdı. Orada, gençler, genç yetişkinler ve hatta bazı küçük çocuklar tarafından gerçekleştirilen en son 45 toplu cinayetin ayrıntılı bir listesini yayınladı. Ayrıca her katilin o sırada aldığı tam farmasötik ilaçları da belgeledi. Kaderin bir cilvesi olarak, bu John Noveske'nin Facebook'ta yaptığı son paylaşım olacaktı. Bir hafta sonra, 4 Ocak 2013'te, cansız bedeni Oregon kırsalındaki bir yolun kenarında bulundu. Ayrıntılar için Whiteout Press'in 'Silah Grubu, Yerli Ölüm Mangalarının Geri Dönmesinden Korkuyor (Gun Group fears domestic Death Squads back)' başlıklı makalesini okuyun.

Liste.. İşte John Noveske'nin yayınladığı toplu katiller ve cinayetler sırasında reçete edilen farmasötik ilaçlar listesi. Birçok silah sahibi ve farmasötik endüstrisi eleştirmeni, Noveske'nin hayatına mal olan şeyin karanlık, dolambaçlı bir yol olmadığına inanıyor. Onlar, bu listenin yayınlanması olduğuna inanıyorlar. John Noveske'nin öldürülmeden önce Facebook sayfasında yaptığı son paylaşım. NaturalNews. com'dan: (a)

- Eric Harris, 17 yaşında (önce Zoloft, sonra Luvox) ve Dylan Klebold, 18 yaşında (Columbine'deki Littleton'daki okul saldırısı), 12 öğrenciyi ve 1 öğretmeni öldürdü ve 23 kişiyi yaraladı, ardından intihar ettiler. Klebold'un tıbbi kayıtları hiçbir zaman kamuoyuna açıklanmadı.

- Jeff Weise, 16 yaşında, büyükbabasını, büyükbabasının kız arkadaşını ve Minnesota, Red Lake'te birçok sınıf arkadaşını vurduğunda kendisine günde 60 mg Prozac (yetişkinler için ortalama başlangıç ??dozunun üç katı!) reçete edilmişti. Daha sonra kendini vurdu. 10 ölü, 12 yaralı.

- Cory Baadsgaard, 16 yaşında, Wahluke (Washington eyaleti) Lisesi, lisesine bir tüfekle gittiğinde halüsinasyonlar görmesine neden olan Paxil kullanıyordu ve 23 sınıf arkadaşını rehin aldı. Olayı hiç hatırlamıyor.

-Chris Fetters, 13 yaşında, Prozac kullanırken en sevdiği teyzesini öldürdü.
-Christopher Pittman, 12 yaşında, Zoloft kullanırken her iki büyükannesini de öldürdü.
-Mathew Miller, 13 yaşında, 6 gün boyunca Zoloft kullandıktan sonra kendini yatak odası dolabında astı.

- 15 yaşındaki Kip Kinkel (Prozac ve Ritalin kullanıyordu) uyurken anne ve babasını vurdu, sonra okula gitti ve ateş açtı, Prozac tedavisine başladıktan kısa bir süre sonra 2 sınıf arkadaşını öldürdü ve 22 kişiyi yaraladı.

- 16 yaşındaki Luke Woodham (Prozac kullanıyordu) annesini öldürdü ve ardından iki öğrenciyi öldürdü, altı kişiyi yaraladı.
- 1998'de Pocatello, Idaho'da (Zoloft) bir çocuk, okulunda silahlı çatışmaya neden olan Zoloft kaynaklı bir nöbet geçirdi.
- 14 yaşındaki Michael Carneal (Ritalin), Kentucky, West Paducah'daki bir lise dua toplantısında öğrencilere ateş açtı. Üç genç öldü, beş kişi yaralandı.

- Alabama, Huntsville'de (Ritalin) genç bir adam psikotik davranarak anne ve babasını baltayla doğradı ve ayrıca bir kardeşini öldürdü ve bir diğerini neredeyse öldürüyordu.

-Andrew Golden, 11 yaşında, (Ritalin) ve Mitchell Johnson, 14 yaşında, (Ritalin) 15 kişiyi vurarak dört öğrenciyi, bir öğretmeni öldürdü ve 10 kişiyi yaraladı.
-TJ Solomon, 15 yaşında, (Ritalin) Georgia, Conyers'daki lise öğrencisi, altı sınıf arkadaşına ateş açtı ve onları yaraladı.
-Rod Mathews, 14 yaşında, (Ritalin) bir sınıf arkadaşını sopayla döverek öldürdü.

- Güney Carolina, Breenwood'dan 19 yaşındaki James Wilson (çeşitli psikiyatrik ilaçlar), .22 kalibrelik bir tabancayla bir ilkokula girerek iki küçük kızı öldürdü ve yedi çocuğu ve iki öğretmeni yaraladı.

- 13 yaşındaki Elizabeth Bush (Paxil), Pensilvanya'daki bir okul saldırısından sorumluydu.
- Jason Hoffman (Effexor ve Celexa) – Kaliforniya, El Cajon'daki okul saldırısı.
- 15 yaşındaki Jarred Viktor (Paxil), beş gün Paxil kullandıktan sonra büyükannesini 61 kez bıçakladı.
- 15 yaşındaki Chris Shanahan (Paxil), Rigby, ID'de aniden bir kadını öldürdü.

- Jeff Franklin (Prozac ve Ritalin), Huntsville, AL, işten eve dönerken bir balyoz, balta, kasap bıçağı ve tamirci törpüsü kullanarak anne ve babasını öldürdü, ardından küçük kardeşlerine saldırdı.

-Los Angeles'taki Yahudi okulunda gerçekleşen silahlı saldırıda Neal Furrow'un (Prozac) mahkeme kararıyla Prozac'ın yanı sıra birkaç başka ilaç kullanmasının emredildiği bildirildi.

-14 yaşındaki Kevin Rider, Prozac'ı bırakırken kafasına isabet eden kurşunla hayatını kaybetti. Başlangıçta intihar olduğu hükmedildi. Ancak iki yıl sonra, ölümüyle ilgili soruşturma olası bir cinayet olarak açıldı. 14 yaşındaki baş şüpheli, Zoloft ve diğer SSRI antidepresanları kullanıyordu.

-13 yaşındaki Alex Kim, Lexapro reçetesi iki katına çıktıktan kısa bir süre sonra kendini astı.
- Diane Routhier'e safra kesesi taşı sorunları için Welbutrin reçete edildi. Altı gün sonra, ilacın birçok olumsuz etkisini yaşadıktan sonra kendini vurdu.

- Başarılı bir güreşçi ve Florida Üniversitesi öğrencisi olan Billy Willkomm'a 17 yaşındayken Prozac reçete edildi. Ailesi onu Temmuz 2002'de Gulf Shore Bulvarı'ndaki evlerinde uzun bir merdivenden asılı halde intihar ederek ölü buldu.

- Kara Jaye Anne Fuller- 12 yaşındaki Otter, dolabındaki bir kancaya kendini astığında Paxil kullanıyordu. Kara'nın ailesi "... lanet olası doktor onu bırakmadı ve ikinci ziyarete gittiğimizde ona bunu yapmasını söyledim. Ona Paxil'e bir tür tepki verdiğini düşündüğümü söyledim..." dedi.

- Vancouver'lı Gareth Christian, 18 yaşında, 2002'de intihar ettiğinde Paxil kullanıyordu
(Gareth'in babası oğlunun ölümünü kabullenemedi ve intihar etti).

- Julie Woodward, 17 yaşında, ailesinin müstakil garajında ??kendini astığında Zoloft kullanıyordu.

- Matthew Miller, okulda zorluk çektiği için psikiyatriste gittiğinde 13 yaşındaydı. Psikiyatrist ona Zoloft örnekleri verdi. Yedi gün sonra annesi onu dolabındaki bir çamaşır kancasına asılı bir kemerle ölü buldu.

-18 yaşındaki Kurt Danysh, Prozac kullanıyordu ve babasını av tüfeğiyle öldürdü. Şu anda hapishane parmaklıkları ardında ve SSRI ilaçlarının öldürebileceği konusunda dünyayı uyarmaya çalışan mektuplar yazıyor.

-Woody ...., 37 yaşında, Zoloft almaya başladıktan 5 hafta sonra intihar etti. Ölümünden kısa bir süre önce doktoru ilacın dozunu iki katına çıkarmayı önerdi. Doktorunu sadece uykusuzluk için görmüştü. Hiçbir zaman depresyona girmemişti ve herhangi bir ruhsal hastalık belirtisi öyküsü de yoktu.

-Houston'dan 10 yaşındaki bir çocuk, Prozac dozu artırıldıktan sonra babasını vurarak öldürdü.

-15 yaşındaki Hammad Memon, ortaokuldaki bir arkadaşını vurarak öldürdü. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ve depresyon teşhisi konmuştu ve Zoloft ve "bu rahatsızlıklar için başka ilaçlar" alıyordu.

-22 yaşındaki mutfak öğrencisi Matti Saari, 9 öğrenciyi ve bir öğretmeni vurarak öldürdü ve bir öğrenciyi yaraladıktan sonra kendini öldürdü. Saari bir SSRI ve benzodiazepin alıyordu.

-27 yaşındaki Steven Kazmierczak, Northern Illinois Üniversitesi'nin bir oditoryumunda kendini öldürmeden önce beş kişiyi vurarak öldürdü ve 21 kişiyi yaraladı. Kız arkadaşına göre, yakın zamanda Prozac, Xanax ve Ambien kullanıyordu. Toksikoloji sonuçları, sisteminde hala eser miktarda Xanax olduğunu gösterdi.

-Finlandiyalı silahlı Pekka-Eric Auvinen, 18 yaşında, Jokela Lisesi'nde sekiz kişiyi öldürüp bir düzine kişiyi yaralamadan önce antidepresan kullanıyordu - sonra intihar etti.

- Cleveland'lı Asa Coon, 14 yaşında, kendi canına kıymadan önce dört kişiyi vurup yaraladı. Mahkeme kayıtları Coon'un Trazodone kullandığını gösteriyor.

- Depresyon ilacı kullanan 16 yaşındaki Jon Romano, New York'taki lisesinde bir öğretmene av tüfeğiyle ateş etti.

 "Haberler sol veya sağ kanat, muhafazakar veya liberal olmamalı. Haber olmalı. Bağımsız olmalı" – Mark Wachtler, Whiteout Press kurucusu

Listede eksik... Aynı ilaçları aldığı bilinen 4 kişiden 3'ü:
-Jared Lee Loughner, 21 yaşında, Tuscon, Arizona'da 6 kişiyi öldürüp 14 kişiyi yaraladığında hangi ilaçları kullanıyordu?
-James Eagan Holmes, 24 yaşında, Aurora Colorado'da 12 kişiyi öldürüp 59 kişiyi yaraladığında hangi ilaçları kullanıyordu?
-Jacob Tyler Roberts, 22 yaşında, 2 kişiyi öldürüp 1 kişiyi yaraladığında, Clackamas, Or?
-Adam Peter Lanza, 20 yaşında, Newtown Ct'de 26 kişiyi öldürüp 2 kişiyi yaraladığında hangi ilaçları kullanıyordu?

*Roberts, herhangi bir şekilde ilaç kullandığını duymadığım tek kişi.
**Gönderi sonu**.. Bu John Noveske'nin son Facebook paylaşımıydı. Yine bir hafta içinde cansız bedeni kırsal bir yolda bulundu. Unutmayın, yukarıdaki bilgiler amatör bir araştırmacı tarafından derlendi. Gereksiz ilaçların Amerikan toplumuna gerçek maliyeti ve açıklanamayan ek cinayetlerin listesi şüphesiz çok daha uzundur.

İlgili Makaleler:
---------------
-Silah Grubu, Yurtiçi Ölüm Mangalarının Geri Dönmesinden Korkuyor
-Büyük İlaç Şirketleri ABD Savunma Bütçesiyle Zengin Oluyor
-'Zombi İlaç Bağımlısı Katil', Psikiyatrik İlaçları Bıraktığı İçin Öldürüldü
-Whitney Houston, Başka Bir Büyük İlaç Şirketi Kurbanı mı?"" (14.B)

"Mani
Columbine'den Virginia Tech'e kadar, her seferinde manşetlere çıkan bir seri katilin antidepresan veya diğer psikiyatrik ilaçlar aldığı keşfedildiğinde, ilaçlar ile şiddet arasındaki olası bağlantı hakkında söylentiler ve spekülasyonlar çoğalıyor. Şimdi, WND'nin seçkin aylık Whistleblower dergisinin Temmuz 2007 sayısında bildirildiğine göre, spekülasyon ve tahmin zamanı sona erdi. Whistleblower'ın çığır açan araştırma raporuna göre kanıtlar ezici ve çürütülemez: Her gün milyonlarca Amerikalı, milyonlarca çocuk dahil, tarafından alınan ruh halini değiştiren psikiyatrik ilaçlar, bazı kullanıcıları maniye, intihara ve korkunç şiddete sürükleyebilir.

- Öncelikle, yakın tarihin en kötü şöhretli seri katillerinin çoğu reçeteli ruh hali değiştirici ilaçlar kullanıyordu veya yeni bırakıyordu. Bu başlık isimlerini hatırlıyor musunuz? Andrea Yates, modern tarihin en yürek parçalayıcı suçlarından birinde, 7 yaşından 6 aylık olan beş çocuğunu küvette boğdu. İç seslerinin kendisine çocuklarını öldürmesini emrettiğinde ısrar ederek, birkaç yıl içinde giderek daha psikotik hale geldi.

Yates, antidepresan Effexor kullanıyordu. Kasım 2005'te, Yates'in çocuklarını boğmasından dört yıldan fazla bir süre sonra, Effexor üreticisi Wyeth Pharmaceuticals, ilacın "nadir görülen yan etkiler (rare adverse events)" listesine sessizce "cinayet düşüncesi (homicidal ideation)"ni ekledi. Ancak "nadir" terimi, FDA tarafından 1.000 kişide birinden az görülen durumlar olarak tanımlanıyor. Associated Press'in bir raporuna göre, sadece ABD'de 2005 yılında Effexor için yaklaşık 19,2 milyon reçete yazıldığına göre, bu istatistiksel olarak yaklaşık 20.000 Amerikalının sadece bu antidepresan ilacı almanın bir sonucu olarak "cinayet düşünceleri", yani cinayet düşünceleri yaşayabileceği anlamına geliyor.

- Columbine seri katili Eric Harris, 1999 yılında kendisi ve sınıf arkadaşı Dylan Klebold'un cehennem azabı niteliğinde bir okul saldırısına giriştiği sırada yaygın olarak reçete edilen antidepresan Luvox'u kullanıyordu. 12 öğrenciyi ve bir öğretmeni öldürüp 24 kişiyi yaraladıktan sonra silahlarını kendilerine doğrulttular. Luvox üreticisi Solvay Pharmaceuticals, Luvox kullanan çocukların ve gençlerin yüzde 4'ünün kısa süreli kontrollü klinik deneyler sırasında aşırı heyecan ve sanrı ile karakterize ciddi bir zihinsel bozukluk olan "mani" geliştirdiğini kabul ediyor.

- Nisan ayında Virginia Tech'te 32 kişiyi öldüren Cho Seung-Hui'yi soruşturan yetkililer, eşyaları arasında psikolojik sorunların tedavisi için "reçeteli ilaçlar (prescription drugs)" bulduklarını bildirdi. Cho'nun oda arkadaşı Joseph Aust, Richmond Times-Dispatch'e Cho'nun her sabahki rutininin reçeteli ilaçlar almak olduğunu söyledi. Peki Cho ne tür ilaçlar alıyordu? Garip bir şekilde, tıbbi kayıtları henüz kamuoyuna açıklanmadı - yetkililer bunun hala devam eden bir soruşturma nedeniyle olduğunu iddia ediyor, ancak eleştirmenler amacın ilaç şirketlerini sorumluluk iddialarından korumak olabileceğini öne sürüyor.

Bu arada, psikiyatrik ilaçlar alan katillerin listesi uzun ve ürkütücü. Bu başlık isimlerini hatırlıyor musunuz?

- Patrick Purdy'nin 1989'da Stockton, Kaliforniya'daki okul bahçesindeki silahlı saldırısı, Kaliforniya ve ülkede "yarı otomatik saldırı silahlarını" yasaklamak için yasama çılgınlığının katalizörüydü. Beş çocuğu öldüren ve 30 kişiyi yaralayan 25 yaşındaki Purdy, antidepresan olan Amitriptyline ve antipsikotik ilaç Thorazine kullanıyordu.

- 15 yaşındaki Kip Kinkel, 1998'de anne ve babasını öldürdü ve ertesi gün Oregon, Springfield'daki Thurston Lisesi'ne gidip sınıf arkadaşlarına ateş açtı, ikisini öldürdü ve 22 kişiyi yaraladı. Hem Prozac hem de Ritalin reçete edilmişti.

- 1988'de 31 yaşındaki Laurie Dann, Illinois, Winnetka'daki bir ikinci sınıf sınıfında silahlı saldırı düzenledi, bir çocuğu öldürdü ve altısını yaraladı. Uzun süredir mani tedavisinde kullanılan Lityum'un yanı sıra antidepresan Anafranil de alıyordu.

- Kentucky, Paducah'da, 1997'nin sonlarında, tanınmış bir avukatın oğlu olan 14 yaşındaki Michael Carneal, Heath Lisesi'ne gitti ve okulun lobisinde gerçekleşen bir dua toplantısında öğrencilere ateş etmeye başladı, üç kişiyi öldürdü ve birini felçli bıraktı. Carneal'ın Ritalin kullandığı bildirildi.

- 2005'te, Minnesota'nın Red Lake Kızılderili Rezervasyonunda yaşayan 16 yaşındaki Kızılderili Jeff Weise, intihar etmeden önce dokuz kişiyi vurup öldürdü ve beş kişiyi yaraladı. Weise, Prozac alıyordu.

- Başka bir ünlü davada, 47 yaşındaki Joseph T. Wesbecker, Prozac almaya başladıktan sadece bir ay sonra, Kentucky, Louisville'deki Standard Gravure Corp. 'da 20 işçiyi vurarak dokuzunu öldürdü. Prozac üreten Eli Lilly, daha sonra kurtulanların açtığı davayı çözdü.

Hepsi çok ilginç, diye düşünüyor olabilirsiniz, ancak ilaç şirketleri savunmalarında ne diyor? Günümüzde en yaygın olarak reçete edilen antidepresanlardan biri GlaxoSmithKline tarafından üretilen Paxil'dir.

Paxil'in bilinen "ters ilaç reaksiyonları" - ilacın kendi 2001 FDA onaylı etiketine göre - "mani", "uykusuzluk", "anksiyete", "ajitasyon", "kafa karışıklığı", "amnezi", "depresyon", "paranoyak reaksiyon", "psikoz", "düşmanlık", "deliryum", "halüsinasyonlar", "anormal düşünme", "duygusuzluk" ve "duygu eksikliği" gibi durumları içerir.

Böyle bir sabıka kaydıyla, ilaç şirketlerinin ilaçlarının "nadir görülen ters etkileri" nedeniyle tazminat davaları konusunda endişeli olmalarına şaşmamak gerek. Örneğin 1998 yılında GlaxoSmithKline, 60 yaşındaki Donald Schnell'in Paxil'i aldıktan sadece iki gün sonra öfke nöbeti sonucu karısını, kızını ve torununu öldürmesinin ardından, Schnell'in hayatta kalan aile üyelerine 6,4 milyon dolar ödemeye mahkûm edildi.

Ancak psikiyatrik ilaçlar ile seri katiller arasındaki ilişki hakkındaki gerçeği bildirmek sadece bir başlangıç. "MANİA" ayrıca psikiyatrik ilaçların çocuklara fiziksel olarak zarar verdiğine dair açık ve ikna edici kanıtlar ortaya koyuyor - beyinlerinin küçülmesine, kalplerinin hasar görmesine ve diğer önemli etkilere neden oluyor. Belki de daha da rahatsız edici olanı, "MANİA" federal hükümetin tüm Amerikan okul çocuklarını akıl hastası olup olmadıklarını görmek için tarama konusundaki tuhaf meşguliyetini ortaya koyuyor - bu süreç genellikle soruları doğru cevaplamayan çocuğa ruh halini değiştiren ilaçlar için doğrudan reçete yazılmasına yol açıyor.

WND ve Whistleblower'ın yönetici editörü David Kupelian, "Sorun şu ki, birçok Amerikalı federal hükümete 'akıl sağlığı'nın ne olduğunu belirleme konusunda tam olarak güvenmiyor." dedi. İnanılmaz bir şekilde, bu sayıda ortaya çıktığı gibi, hükümetin bebek ve yürümeye başlayan çocuklar için bir akıl sağlığı krizi ilan etme çabası bile var!

Reçeteli psikiyatrik ilaç kullanan insan sayısı on milyonlarca ve her geçen gün artıyor, bu sayı neredeyse her okuyucuyu derinden etkileyecek. "Bence bu, Whistleblower'ın şimdiye kadar ürettiğimiz en önemli ve açıkçası akıl almaz sayılarından biri" dedi Kupelian. "İçindeki bilgiler hayat değiştirici - hatta hayat kurtarıcı olabilir." (....)" (11.B)

"Büyük İlaç Şirketleri, Toplu Cinayetler ve Silah Kontrolü - Bağlantı Nedir?
İlk konumuz burada başlıyor - bu yüzden lütfen nazik olun! Columbine ile başlayan çoğu toplu silahlı saldırının (hepsi değil) silahlar veya kullanılan silah türleri dışında ortak bir faktörü vardır. Bu, silahlı saldırı yapanların çoğunun psikotrop ilaçlar almış olması (veya yakın zamanda almayı DURDURMUŞ olmasıdır). Bu ilaçların çoğunun yan etkileri tam olarak bilinmemektedir, ancak birçoğunda bu ilaçları almanın veya bırakmanın şiddet içeren, paranoyak veya intihara meyilli davranışlara yol açabileceği uyarısı vardır. (a)

Toplu silahlı saldırılar ve bağlantılı ilaçların listesi yayınlandı: (b) Bu bulmacanın en ilgi çekici parçası, 1998'den bu yana Büyük İlaç Şirketlerinin, en büyük ikinci lobi grubu olan Sigorta'dan neredeyse 2'ye 1 oranında daha fazla harcama yapmış olmasıdır: (c) Açık fikirli olanlar, kitlesel silahlı saldırıların gerçek "suçunu" analiz ederken bunu dikkate almalıdır. Gerçekten suçlu olan silahlar mı? Yoksa burada daha sinsi bir şeyler mi oluyor? Hangi Washington seçilmiş yetkililerinin Big Pharma'dan en fazla parayı aldığını araştırmadım ama silah kontrolü için kararlı savunuculuk ile Big Pharma lobisinin siyasi katkıları arasında bir bağlantı bulunabileceğinden şüpheleniyorum. Yüzlerce milyar dolar söz konusu olduğunda suçlamayı başkasına atma, duygusal kışkırtma ve dikkat dağıtma taktikleri duyulmamış bir şey değildir..

BAZI YORUMLAR;
----------------
 "Akıl hastalığını tedavi etmek için kullanılan ilaçların çoğu intihar veya şiddet eğilimlerinin yan etkilerini listelemiştir. Ve yüzde birin kesirlerinden bahsetmiyoruz, birkaç ila beş yüzdeden bahsediyoruz." -BillyBonds,Sep 18, 2013 (d)

 "Yakın arkadaş grubumdaki ve kız arkadaşlarımın çevresindeki kişileri tanıdığım için... Bugün piyasadaki ilaçların işleri ÇOK daha kötü hale getirdiğini kesinlikle söyleyebilirim. Son işimde yakından çalıştığım adamlardan biri, doktorlar ilaçlarını artırıp azaltırken ve bir markadan diğerine geçerken 6 ay boyunca işsizdi ve ÇOK intihara meyilliydi. Depresyon için kendisine reçete edilen ilaçların marka adını hatırlamaya çalışıyorum (celebrex veya celestra olduğunu düşünüyorum... C ile başlıyordu) ancak kimyasal yapısı kokaine benziyor ve yoksunluk belirtileri onu intihar etmek istemesine neden oluyordu. İlaç devlerinin ürünlerinin ne işe yaradığını çok iyi bildiklerinden hiç şüphem yok... sadece umursamıyorlar. Müşterilerinden ayda 70-90 dolar ve sigortadan milyonlarca dolar daha alırken neden sistemi değiştirsinler ki." -phillysteak527,Sep 18, 2013 (e)

 "Psikotropik ilaçlardan önce herkes bir delinin deli olduğunu bilir ve ona öyle davranırdı. Şimdi bu ilaçlar, bir şey delinin tamamen delirmesine neden olana kadar semptomları gizler. Çocuğuma DEHB "teşhisi" konduğunda nörolog Ritalin yazdı. Çocuğuma etkilerini görmeden bunu vermeyecektim. Ritalin kullanan herhangi bir çocuğun herhangi bir şekilde işlev görebilmesine şaşırdığımı söyleyeyim! Bir dozdan sonra gün boyunca kopuk bir sersemlik içinde yürüyormuşum gibi hissettim. Karım ısrar etti ve çocuğuma ilaca başladık. Birkaç gün sonra eve geldi ve bize "... artık Josh gibi hissetmiyorum... " dedi. Kendilerinden üçüncü şahıs olarak bahseden kim? Görünüşe göre ilaç kullanan insanlar! Hemen oracıkta ilacı lavaboya attım ve doktora gitmeyi bıraktım. Çocuk gayet iyi, doktorların ona teşhis ettiği her neyse onu aştı. FU BÜYÜK İLAÇ ŞİRKETİ!" -Mad Russian,Sep 18, 2013 (f)

 "Büyük ilaç şirketleri her iki büyük siyasi partiye de büyük bağışlarda bulunuyor, ancak geleneksel olarak GOP'a daha fazla bağışta bulunuyor. (Medicare'in D bölümünü düşünün...) Denge 2010'da Demokratlar lehine hafifçe değişti. Aptal değiller... parayı etrafa dağıtıyorlar. 2012 seçim döngüsünde geçen Eylül itibarıyla en çok bağış alanlar. "Barack Obama (D): 785.385$.. Mitt Romney (R): 622.986$.. Orrin Hatch (R-Utah): 327.627$ (Senato Finans Komitesi'nin kıdemli üyesi olduğu düşünüldüğünde bu pek de şaşırtıcı değil).. Fred Upton (R-Michigan): 253.615$ (Temsilciler Meclisi Enerji ve Ticaret Komitesi Başkanı).. Scott Brown (R-Massachusetts): 246.953$ (Gaziler İşleri Komitesi, Silahlı Hizmetler Komitesi ve İç Güvenlik Komitesi'nde görev yapıyor)" -micron26,Sep 18, 2013 (g) (g1)" (15.B)

"Büyük İlaç Şirketlerinin Politik Katkıları
Ülkedeki en büyük lobicileri tahmin etmeniz gerekseydi, kim derdiniz? Sigorta şirketleri? Petrol ve gaz? Büyük işletmeler? Hayır, hayır ve yine hayır. 1998-2012 yılları arasında, ilaç şirketleri ve sağlık ürünleri, bu dönemde 2 milyar doların üzerinde harcama yaparak ABD'deki siyasi lobicilik faaliyetlerine öncülük etti. Sadece 2011'deki toplam lobi harcamaları 241. 481.544 dolardı. Örneğin, esas olarak Demokratlara veya belki de güçlü Cumhuriyetçi eğilimleri olan petrol endüstrisine bağış yapan işçi sendikalarının aksine, Büyük İlaç Firmaları serveti dağıttı ve koridorun her iki tarafına da önemli katkılarda bulundu.

Ancak, son seçimlerde dengede bir değişiklik oldu. Geleneksel olarak ilaç şirketleri her ikisine de bağışta bulundu, ancak Cumhuriyetçilere daha fazla bağışta bulundu. 2000 seçimlerinde, ilaç bağışlarının %36'sı Demokratlara, %69'u Cumhuriyetçilere gitti ve 2004'te yalnızca %31'i Demokratlara gitti (karşılaştırma %67). Ancak 2008 başkanlık seçimleri yaklaşırken durum daha eşit hale geldi ve federal adaylara ve partilere bağışlanan 20 milyon doların %49'u Demokratlara, %51'i Cumhuriyetçilere gitti. O yıl genel olarak, ilaç şirketlerinin Demokratlara yaptığı bağışlar 2,9 milyon dolar artarken, GOP'a yaptıkları bağışlar 3,9 milyon dolar azaldı. Kongre Demokratları ise, ilaç şirketlerinden 11,3 milyon dolarlık bağış alarak öne geçti. Temsilciler Meclisi ve Senato'daki Cumhuriyetçilere ise 10,2 milyon dolar bağış yapıldı.

Barack Obama 2008'de 848.000 dolarla en büyük bağışı alan kişi oldu, onu 639.429 dolarla Hillary Clinton izledi ve bu da başkanlık yarışında güçlü Demokrat eğilimleri olduğunu gösteriyor. Cumhuriyetçi adaylar önemli ölçüde daha az bağış aldı - önce 410.411 dolar alan Mitt Romney ve ancak ondan sonra 347.375 dolar alan John McCain. Sektördeki en büyük bağışçı olan Pfizer, o yıl kampanya bağışlarını iki parti arasında eşit olarak paylaştırdı. Sektördeki bir sonraki iki büyük kampanya bağışçısı olan ve son 16 yıldır Cumhuriyetçileri güçlü bir şekilde destekleyen Amgen ve Johnson & Johnson da 50-50 oranına ulaştı. Ve sonra 2010'da ilk kez büyük ilaç parasının %54'lük çoğunluğu Demokratlara gitti. (Kronik olarak büyük harcamalar yapan Pfizer, seçim döneminde 1.100.814 dolar harcadı ve lobi harcamalarına ek olarak 13.330.000 dolar harcadı. )

Eylül 2012 itibarıyla Cumhuriyetçi sütununa geri döndü - ancak yalnızca %54 ile. Bu yüzdeler büyük paralara denk geliyor. İlaç şirketlerinin bağışları 2010 yılında 54 milyon doları aştı ve 2012 başkanlık ve kongre seçimleri için yazdan bu yana bu miktarı çoktan geçti. Ayrıca, sadece bu yılın ilk üç ayında endüstri lobiciliğe 69,6 milyon dolar harcadı. Federal kampanya bağışları, lobicilik verileri ve analizleri için bir kaynak olan Open Secrets'a göre en büyük bağışçılar muhtemelen kimseyi şaşırtmayacaktır. Pfizer, 2011-2012 federal kampanya bağışlarında 1.287.136 dolar ve Cumhuriyetçilerin lehine yaklaşık %55-45'lik bir bölünmeyle önde gidiyor.

Seçim zamanından önce sayılar artacak olsa da, bu, Pfizer'ın adaylara 1.581.836 dolar, Demokratlara 826.045 dolar ve Cumhuriyetçilere 738.791 dolar verdiği 2010'dan biraz daha düşük ve federal adaylara 50-50 bölüşümle 2.865.575 dolar verdiği 2008'den önemli ölçüde düşük. Abbott Laboratories, yaklaşık %65'i Cumhuriyetçilere olmak üzere 868.480 dolar bağışladı. Dört yıl önce 1.613.933 dolar, %45'i Demokratlara ve %55'i Cumhuriyetçilere bağışladı.

AstraZeneca, yaklaşık %55'i Cumhuriyetçilere olmak üzere 794.863 dolar dağıttı. 2008 seçim döneminde federal adaylara 1.497.944 dolar, %51'i Demokratlara ve %49'u Cumhuriyetçilere bağışladılar. 2010 yılında 1. 378.313 dolar bağışladılar, bunun %51'i Demokratlara, %48'i ise Cumhuriyetçilere verildi.

Merck and Co aslında bu yıl 763.935 dolarlık bağışlarını iki parti arasında eşit olarak paylaştırdı, Johnson and Johnson da 716. 541 dolarlık bağışıyla aynı şeyi yaptı. Merck 2008'de federal adaylara 1.497.944 dolar harcadı - %51'i Demokratlara ve %49'u Cumhuriyetçilere. İki yıl sonra, 2010'da Johnson and Johnson federal kampanya bağışlarına 1,1 milyon dolar harcadı. Kongre'de bağışlarının 266.500 doları Temsilciler Meclisi Demokratlarına ve 185.000 doları Temsilciler Meclisi Cumhuriyetçilerine gitti. Senato Demokratları 67.000 dolar ve Senato Cumhuriyetçileri daha az 36.000 dolar aldı. Eli Lilly bu yıl şimdiye kadar 571.179 dolar bağışladı, bunun yaklaşık %55'i Cumhuriyetçilere. 2010 seçim döneminde Eli Lilly federal adaylara 2.345.224 dolar, Demokratlara %58, Cumhuriyetçilere %41 bağışta bulundu.

Açık bağışların dışında, bu yıl büyük ilaç şirketlerinin en büyük lobicileri kimlerdir? 2012'nin en büyük lobi müşterileri şunlardır: "5.896.000 $ ile Eli Lilly; 5.890.000 $ ile hemen arkasında Merck and Co; 5.880.000 $ ile Pfizer; ardından 4.550.000 $ ile Amgen.."

Tüm bu —oldukça önemli— kampanya katkıları kime gidiyor? Hangi aday büyük ilaç şirketlerinin tercihi gibi görünüyor? 2012 seçim döngüsünde Cumhuriyetçileri genel olarak kayıran harcamalara rağmen, Başkan Barack Obama ilaç şirketlerinden diğer adaylardan daha fazla para aldı. Şimdiye kadar ilaç şirketlerinin cömertliğinden en çok yararlanan 5 kişi şunlardır:

-Barack Obama (D): 785.385$
-Mitt Romney (R): 622.986$
-Orrin Hatch (R-Utah): 327.627$ (Senato Finans Komitesi'nin kıdemli üyesi olduğu düşünüldüğünde burada pek de şaşırtıcı değil)
-Fred Upton (R-Michigan): 253.615$ (Temsilciler Meclisi Enerji ve Ticaret Komitesi Başkanı)
- Scott Brown (R-Massachusetts): 246.953$ (Gaziler İşleri Komitesi, Silahlı Hizmetler Komitesi ve İç Güvenlik Komitesi'nde görev yapıyor)

İlaç şirketlerinin büyük miktardaki paralarının kazanan adaya gidip gitmediğini öğrenmelerine sadece birkaç hafta kaldı. Ancak her iki tarafı da bu kadar önemli miktarda nakit akışıyla destekleyerek, büyük olasılıkla bahislerini korumuş ve Seçim Günü'nde kim kazanırsa kazansın onunla dost edinmişlerdir." (16.B)

"Askeri İntiharlarda ve Ani Ölümlerde Psikiyatrik İlaçların Rolü
Gaziler de dahil olmak üzere yüzlerce tutkulu protestocu, askeri personel, gaziler ve ailelerinin psikiyatrik tedavisi hakkında 65'ten fazla oturum düzenleyen Amerikan Psikiyatri Birliği'ne karşı yürüdü. İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu (CCHR "Citizens Commission on Human Rights), ABD Temsilciler Meclisi Gaziler İşleri Komitesi'nden, gazilerin intiharlarında, ani ölümlerinde ve Fort Hood ve Washington Donanma Tersanesi'ndeki son silahlı saldırılarda psikiyatrik ilaçların rolünü kamuoyuna açık duruşmalarla araştırmasını talep eden bir dilekçe başlattı. Uluslararası ruh sağlığı gözlemcisi İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu, Amerikan Psikiyatri Birliği'ni (APA "American Psychiatric Association") protesto etmek ve yüzlerce asker ve gazinin ani ölümünde psikotropik ilaç bağlantısını görmezden geldiğini bildirmek için New York sokaklarında bir yürüyüş düzenledi.

Bu, orduda psikiyatrik ilaç kullanımını ele alan ve şiddet ve intihar davranışlarına neden olduğu belgelenen psikiyatrik ilaç kokteylleri reçete edildikten sonra intiharın eşiğine gelen gazilerle yapılan röportajları içeren Gizli Düşman: Psikiyatrinin Gizli Gündeminde (The Hidden Enemy: Inside Psychiatry’s Covert Agenda) belgeseline odaklanan bir serginin açılışıyla sonuçlandı. (Belgeselin 7. Bölümü olan “Salgın: İntihar (Epidemic: Suicide)”ı buradan izleyebilirsiniz. ) 3 Mayıs'ta New York'taki 42. Cadde'deki Foxwoods Tiyatrosu'ndaki sergisinin açılışında bir dilekçe yayınlandı. Dilekçeyi imzalamak için buraya tıklayın.

1960'lı yıllarda ABD ordusunda 10. Özel Kuvvetler Grubu'nun "A" Takımı'nda Yeşil Bereli olarak görev yapan eski Çavuş Hannis Latham, serginin açılışında konuşma yaptı..

  "Psikiyatrik ilaçlar, modern savaşlarımızı, geri dönen askerlerimiz için geçmişteki herhangi bir savaştan çok daha ölümcül hale getiren tek şeydir..." -Hannis Latham, ABD Ordusunda Eski Çavuş

Serginin açılışında konuşan, 1960'larda 10. Özel Kuvvetler Grubu'nun "A" Takımı'nda Yeşil Bereli olarak ABD Ordusu'nda görev yapan eski çavuş Hannis Latham şunları söyledi: "Psikiyatrik ilaçlar, modern savaşlarımızı, geri dönen askerlerimiz için geçmiş savaşlardan çok daha ölümcül hale getiren tek şeydir... Geri dönen gaziler için, çok anormal bir deneyim yaşamış normal insanlar olarak kabul edildikleri iyileşme programları oluşturmak yerine, gazilerimize genellikle antipsikotikler, sakinleştiriciler ve antidepresanlar reçete ediliyor ve buna katlanıp toparlanmaları söyleniyor."

Pentagon ile çalışan, Ocak 1982'de emekli olana kadar Savunma Bakan Yardımcısı Muharebe Hazırlığı Çalışması'na atanan klinik psikolog ve çok sayıda madalya almış Hava Kuvvetleri pilotu emekli Albay John A. Henke, Latham'ın sözlerini tekrarlayarak şunları söyledi: "Gazilerin savaştan kurtulmalarına yardımcı olmak yerine, acıları güçlü ilaçlarla maskeleniyor. Bunlar arasında opioid ağrı kesiciler ve zihin değiştirici psikiyatrik ilaçlar da yer alıyor ve bağımlılıkları besliyor ve VA hastalarında ulusal ortalamanın neredeyse iki katı olan ölümcül aşırı doz oranına katkıda bulunuyor. ”

Emekli Albay John A. Henke de klinik psikolog ve emekli olana kadar Pentagon'da çalışan çok sayıda madalyaya sahip Hava Kuvvetleri pilotu olarak serginin açılışında konuşma yaptı.. Hem Latham hem de Henke şu anda gazilerle birlikte çalışarak onların daha iyi sağlık hizmeti ve diğer desteklere ulaşmalarına yardımcı oluyor. CCHR International, 30 Nisan'da Senato VA Komitesi'nin aşırı ilaç kullanımına ilişkin duruşmasına "Reçeteli Psikiyatrik İlaçların Silahlı Kuvvetler Üyelerini ve Gazileri Şiddet ve İntihar Eylemlerine Nasıl Sürükleyebileceğine Dair Bir İnceleme" başlıklı kapsamlı bir rapor sundu.

Rapor şunları kapsıyor:

• Bu ilaçların şiddet içeren davranışlara, maniye, psikoza ve cinayet düşüncelerine neden olduğu konusunda 22 uluslararası ilaç düzenleme kurumu uyarısı ve ilaçların intihar düşüncelerine neden olduğu konusunda 49 uyarı bulunmaktadır.

• 2005 ile 2011 yılları arasında ordu, psikoaktif ilaçların (antipsikotikler, sakinleştiriciler, uyarıcılar ve ruh hali dengeleyiciler) reçetelerini neredeyse %700 oranında artırdı. Aktif görevdeki askerler için özel olarak yazılan antipsikotik ilaçlar için yazılan reçeteler, sivil nüfusta sadece %22 artış gösteren reçetelerle karşılaştırıldığında, 2005'ten 2011'e %1.083 arttı.

• Kaliforniyalı nörolog Dr. Fred Baughman Jr., psikiyatrik ilaçların, özellikle antipsikotiklerin bir karışımının neden olduğu "muhtemelen ani kalp ölümleri" olduğunu söylediği 395 şüpheli asker ve gazi ölümünün bir listesini topladı.

• Dr. Audrey Uy-Evanado, 2013 yılında Kalp Ritmi Derneği'nin yıllık toplantısında, antipsikotik ilaçların ani kardiyak ölüm riskini üç kattan fazla artırdığını bildirdi.

• 2012 Savunma Bakanlığı İntihar Olayı Raporları (DoDSER'ler), Silahlı Kuvvetler Tıbbi Muayene Sistemi'nin (AFMES) 31 Mart 2013 itibarıyla Aktif bileşen Hizmet üyeleri arasında 319 ve Yedek bileşen Hizmet üyeleri arasında 203 intihar olduğunu; %39,6'sının 17 ila 24 yaşları arasında olduğunu bildirmiştir. Gıda ve İlaç Dairesi'nin "kara kutu" uyarısına göre, bu yaş grubu antidepresan kaynaklı intihar düşüncelerine sahip olma riski en yüksek olan yaş grubunun bir parçasıdır.

• DoDSER'ler, intihar edenlerin %29,2'sinin bir zamanlar psikotropik ilaçlar aldığını ve yaklaşık %20'sinin intihardan önceki 90 gün içinde bu ilaçları kullandığını belirtmiştir. Ancak, yeterli raporlamanın olmaması nedeniyle, intihar edenlerin potansiyel olarak %50'sine kadarı bir noktada psikiyatrik ilaçlar almış ve yaklaşık %41'i intihardan sonraki 90 gün içinde bunları almıştır.

• Araştırmacılar ayrıca fiziksel saldırı ve cinayet de dahil olmak üzere şiddetle orantısız bir şekilde ilişkili 25 psikiyatrik ilacı tespit ettiler. Hem Fort Hood hem de DC Navy Yard tetikçileri reçeteli psikiyatrik ilaçlar kullanıyordu.

Vatandaş İnsan Hakları Komisyonu (Citizens Commission on Human Rights) hakkında.. CCHR, 1969 yılında Scientology Kilisesi ve SUNY Sağlık Bilimleri Merkezi, Syracuse'da psikiyatri profesörü emeklisi olan merhum Dr. Thomas Szasz tarafından kurulan kar amacı gütmeyen bir ruh sağlığı gözlemcisidir. Misyonu, ruh sağlığı kisvesi altında işlenen suistimalleri ortadan kaldırmak ve hasta ve tüketici korumalarını yürürlüğe koymaktır. CCHR, bireyleri suistimal edici veya zorlayıcı ruh sağlığı uygulamalarından koruyan 150'den fazla yasanın yürürlüğe girmesine yardımcı olmuştur. Makalenin tamamını buradan okuyun: (a)" (2.B)

"Medya, Donanma Katili ile Psikiyatrik İlaç Bağlantısını Gömüyor
Ağlar, ilaç devlerinden 2,4 milyar dolarlık reklam geliri kaybetme riskine girmek istemiyor.. Navy Yard tetikçisi Aaron Alexis'in daha önce onlarca toplu silahlı saldırıyla bağlantısı olan SSRI ilaçları kullandığına dair her türlü belirtiye rağmen, ana akım medya bir kez daha konuyla ilgili tüm tartışmalardan kaçındı ve bunun yerine trajediyi silahlı adamın hiç kullanmadığı var olmayan bir AR-15'e yüklemeyi tercih etti. Artık Alexis'in "Ağustos ayından beri zihinsel sorunları nedeniyle Gaziler İdaresi tarafından tedavi edildiğini" biliyoruz. Mike Adams'ın da belirttiği gibi, "Bu, Aaron Alexis'in psikiyatrik ilaçlar kullandığının kanıtıdır, çünkü bu, şu anda Gaziler İdaresi tarafından zihinsel sorunlar için sunulan tek tedavidir. Alexis'in aile üyeleri de basına onun zihinsel sağlık sorunları nedeniyle "tedavi edildiğini" doğruladı. Tıp sektöründe "tedavi", psikiyatrik ilaçların kod adıdır."

Alexis ayrıca PTSD, bayılmalar ve öfke sorunları yaşadı - bunların hepsi SSRI ilaçlarıyla tedavi ediliyor. PTSD için en yaygın tedavi şekli, Güvenli İlaç Uygulamaları Enstitüsü (ISMP) tarafından şiddete neden olan ilaçlar arasında 3. sırada listelenen Paroxetine'dir. Navy Yard tetikçisi açıkça bir tür psikiyatrik ilaç kullanıyordu, ancak medya kimliğini ortaya çıkarmakla ilgilenmedi. Aurora katliamından günler sonra 'Batman' tetikçisi James Holmes'un dairesinde reçeteli ilaçların bulunduğu bildirilmesine rağmen, bu ilaçların tam olarak ne olduğunu bulmak dokuz ay sürdü. Columbine katili Eric Harris gibi Holmes da şiddetli patlamalarla ilişkilendirilen bir başka SSRI ilacı olan Zoloft kullanıyordu. Holmes'un Zoloft kullandığını öğrenmemizin uzun sürmesinin bir nedeni de medyanın antidepresanlar ile şiddet arasındaki bağlantıyı araştırmaya hiç ilgi göstermemesiydi.

SSRI Stories web sitesinin bolca belgelediği gibi, son otuz yıldır psikiyatrik ilaçlar kullanan kişiler tarafından işlenen yüzlerce toplu silahlı saldırı, cinayet ve diğer şiddet olayları örneği bulunmaktadır. Vaka sayısı şaşırtıcıdır. Kurumsal medya bu açık bağlantıyı takip etmekle neden bu kadar ilgisiz? Belki de bunun Zoloft, Prozac ve Paxil gibi ilaçları üreten ilaç devlerinin her yıl doğrudan tüketiciye yönelik televizyon reklamlarına yaklaşık 2,4 milyar dolar harcamasıyla ilgisi vardır.

Reçeteli ilaçlar hakkında olumsuz haberler yayınlayarak, ağlar reklam gelirlerinden on milyonlarca dolar kaybetme riskiyle karşı karşıyadır. Aaron Alexis'in saldırıdan önce hangi SSRI ilaçlarını kullandığını sormazken, medya bunun yerine katliam sırasında Alexis tarafından AR-15 kullanılmadığı doğrulandıktan sonra bile saldırıyı saldırı tüfeklerine bağladı. FBI yardımcı müdürü Victoria Parlave Salı günü düzenlediği basın toplantısında yetkililerin “şu anda [Alexis'in] elinde bir AR-15 olduğuna dair herhangi bir bilgiye sahip olmadıklarını” belirtti. Bir AR-15 kullanıldığına dair hiçbir kanıt olmamasına rağmen, New York Daily News dün sabah bir saldırı tüfeği resminin yanında “Aynı Silah Farklı Cinayet” başlıklı bir manşet attı. FBI'ın AR-15 kullanılmadığını açıklamasından saatler sonra, daha önce Boston bombalamalarını Alex Jones'un üzerine atan MSNBC'den Alex Wagner, katliam sırasında Alexis'in bir saldırı tüfeği taşıdığını gösteren animasyonlu bir grafik kullanmaya devam etti. İkinci Anayasa değişikliği karşıtı haçlı Piers Morgan da Pazartesi günü CNN programında, silahlı saldırıyı “yasal olarak satın alınmış bir AR-15'e sahip olan ve Sandy Hook ve Aurora'da gördüğümüz türden bir vahşeti gerçekleştiren bir adama” yükledi.

CNN'in canlı haber yayınında ayrıca Alexis'in "yakın zamanda bir AR-15 av tüfeği satın aldığı" bildirildi, ancak aslında bu satın alma reddedilmişti. Hem New York Times hem de Washington Post, katliamdan sonra Alexis'in üzerinde bir AR-15 bulunduğu yönünde yanlış bir haber yaptı. D. C. silah toplayıcıları Dianne Feinstein ve Dick Durbin de Alexis'in saldırı sırasında bir AR-15 kullandığı yönündeki yanlış iddiayı tekrarladı. ABD basını, Beyaz Saray'ın silah kontrol gündemini desteklemek için açıkça yanlış olmasına rağmen, Navy Yard saldırısının ardından bir kez daha saldırı tüfeği açısını takip ederek devlet medyası gibi davrandı. Bunu yaparken, ulusal bir konuşmanın parçası olarak vurgulanması gereken kitlesel silahlı saldırıların ayrılmaz bir yönünü de aynı anda gömdüler - şiddetli patlamalar ile SSRI ilaçları arasındaki açık bağlantı. (Tüm gömülü bağlantılar aşağıdaki (a) bağlantıda).. (Paul Joseph Watson.. Infowars. com.. 18 Eylül 2013)"" (17.B)

"Diğer tüm toplu katliam yapanlar gibi, eski Deniz Kuvvetleri katili Aaron Alexis de psikiyatrik ilaçlarla tedavi ediliyordu.
Associated Press, Donanma üssünde gerçekleşen son toplu silahlı saldırıdan sorumlu olduğuna inanılan Aaron Alexis'in "Ağustos ayından beri Gaziler İdaresi tarafından ruhsal sorunları nedeniyle tedavi edildiğini" doğrulayana kadar bu haberi yayınlamayı planlamıyorduk. Bu, Aaron Alexis'in psikiyatrik ilaçlar kullandığının kanıtıdır, çünkü bu, Gaziler İdaresi tarafından ruhsal sorunlar için şu anda sunulan tek tedavidir. Alexis'in aile üyeleri ayrıca basına onun ruhsal sağlık sorunları nedeniyle "tedavi edildiğini" doğruladılar. Tıp sektöründe "tedavi", psikiyatrik ilaç kullanımı için kullanılan bir kod sözcüğüdür.

Neredeyse her silahlı saldırganın psikiyatrik ilaç kullanma geçmişi vardır.. Natural News okuyucularının çok iyi bildiği gibi, ABD tarihindeki toplu silahlı saldırganların büyük çoğunluğu zihin değiştirici psikiyatrik ilaçlar kullanmıştır. Bu reçeteli ilaçlar insanlarda kopukluk hissi yaratır ve gerçek dünyada hareket etmekten ziyade "bir video oyunu oynuyormuş" gibi hissetmelerine neden olur. Bu Natural News makalesinde, faillerin psikiyatrik ilaçlar aldığı diğer bazı silahlı saldırıların listesini bulabilirsiniz. (a)

Tesadüfen değil, Aaron Alexis de "şiddet içerikli video oyunlarına takıntılıydı" diye bildiriyor The Telegraph. Şiddet içerikli video oyunları, potansiyel atıcıların birinci şahıs cinayet çılgınlığı eylemlerini "prova etmelerine" olanak tanır ve bu eylemleri beyin nörolojilerinde pekiştirir. Öldürme eylemini, alışkanlık olmasa bile normalmiş gibi gösterir. Bu kombinasyon, şiddetli toplu cinayetlerde tekrar tekrar tekrarlanır: "psikiyatrik ilaçlar + video oyunları = toplu ölüm."

Basın bir kez daha AR-15 hakkında yalan söylüyor.. Elbette, toplu bir silahlı saldırıda bir ateşli silahın da bulunması gerekir, ancak bu iddiaları çevreleyen gerçeklerin bile artık ana akım medya tarafından yaygın ve yanlış bir şekilde bildirildiği kanıtlandı -- hikayeyi yaymak için aceleyle gerçekleri kontrol etme kavramını tamamen terk etmiş bir kurum. Medya yalnızca saldırganın kimliğine ilişkin ilk iddiasını geri çekmek zorunda kalmadı, ayrıca silahlı saldırıda hiçbir AR-15 kullanılmadığı da ortaya çıktı.

"Federal kolluk kuvvetleri kaynakları Salı günü CNN'e yetkililerin toplu silahlı saldırının olduğu yerden üç silah ele geçirdiğini söyledi, bunlardan biri de araştırmacıların Alexis'in tesise getirdiğine inandığı bir av tüfeği" diye bildiriyor CNN. "Kaynakların tabanca olduğunu söylediği diğer iki silah, Donanma kompleksindeki muhafızlardan alınmış olabilir. Soruşturma hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olan kaynaklar, ilk olarak silahlı saldırılarda bir AR-15 kullanıldığına dair bilginin yanlış olabileceği konusunda uyardı. Alexis'in bir AR-15 kiraladığına ancak pazartesi sabahı silahlı saldırıdan önce geri verdiğine inanılıyor."

Atıcının tercih ettiği silah ne olursa olsun, bir kez daha suçunu işlemek için "silahsız bölge" seçtiği ortaya çıkıyor, sıradan vatandaşların karşılık veremeyeceğini çok iyi bilerek, bu da ona çılgınca öldürme planını uygulamak için bolca zaman kazandırıyor. Bu, son zamanlardaki toplu silahlı saldırıların bir diğer özelliğidir: hepsi silahsız bölgelerde gerçekleşmiştir. Bu tür bölgeler, karşılık ateşiyle öldürülme risklerini en aza indirmeye çalışan toplu katillerin tercih ettiği hedeflerdir. Son olarak, Aaron Alexis'i vurup öldüren SWAT ekibinin büyük ihtimalle bunu bir AR-15 tüfeğiyle yaptığını belirtmekte fayda var, bu da AR-15'lerin halkın çıkarlarını düşünen birinin elinde konuşlandırıldığında halkı korumada son derece yararlı olduğunu kanıtlıyor. Alexis'i öldürmek için kullanılan gerçek tüfek modeli henüz yayınlanmadığından başka bir şey de olabilir, ancak SWAT ekibi üyelerinin AR-15 tarzı taktik tüfeklerle iyi bir şekilde silahlanmış oldukları ve bu adamların elindeki bu tür tüfeklerin halkı korumada şüphesiz olumlu bir rol oynadığı konusunda hiçbir şüphe yok.

Medyanın size gerçek hikayeyi anlatacağına güvenemezsiniz.. Bütün bunların özü, silahlı saldırganlar, psikiyatrik ilaçlar ve ateşli silahlar söz konusu olduğunda, ana akım medyanın size gerçek hikayeyi anlatacağına güvenemezsiniz. Genellikle yarı gerçekleri bildirirler veya inanmanızı istedikleri tuhaf yeni "gerçekler" bile uydururlar, ancak gerçekte ne olduğunu ve bu hikayeyi kamuoyuna duyurma fikrine gerçek bir yatırımları yoktur.

Medya çoğunlukla bu saldırıyı daha fazla reklam satmanın başka bir yolu olarak kullanırken, ülkemizde psikiyatrik ilaçların yaygın olarak kullanılması nedeniyle gerçekleşen çok daha tehlikeli kimyasal soykırımı tamamen görmezden gelen belirli bir siyasi gündemi zorluyor. Aslında, 2012'de yaygın olarak paylaşılan "Silah kontrolü" başlıklı makalenin yazarıyım. İlaç kontrolüne ihtiyacımız var! Ve bugün bu argümanın arkasındayım. Masum yoldan geçenleri koruyan yetenekli ve etik bir kişinin elindeki bir ateşli silah bir lütuftur. Ancak aşırı öfke sorunları yaşayan şiddet yanlısı bir video oyunu bağımlısının elinde zihni değiştiren bir ilaç, başına gelebilecek bir felakettir.

Yazar hakkında: Mike Adams (diğer adıyla Sağlık Bekçisi "Health Ranger") en çok satan bir yazardır (#1 Amazon. com'da en çok satan bilim kitabı) ve temiz gıdalar konusunda küresel olarak tanınan bir bilimsel araştırmacıdır. NaturalNews. com'un kurucu editörü ve uluslararası akredite (ISO 17025) CWC Labs olarak bilinen bir analitik laboratuvarın laboratuvar bilim direktörü olarak görev yapmaktadır. Orada, ICP-MS enstrümantasyonu kullanarak bilinmeyen su örneklerindeki toksik elementlerin analizinde son derece yüksek doğruluk elde ettiği için Mükemmellik Sertifikası ile ödüllendirildi. Adams ayrıca sıvı kromatografisi, iyon kromatografisi ve kütle spektrometrisi uçuş zamanı analitik enstrümantasyonu çalıştırma konusunda oldukça yeteneklidir.(...)" (18.B)

                                      ('Kitlesel saldırganların %90'ı psikiyatrik ilaçlar kullanıyor.') (240)

"Son 20 yıldır gerçekleşen her toplu silahlı saldırının ortak bir noktası var... ve bu silahlar değil
Aşağıda, Dan Roberts'ın AmmoLand. com'dan yazdığı önemli bir makalenin yeniden yayımlanması yer almaktadır. Bürokratların ve kanun koyucuların halı altına süpürmeyi seçtiği kitlesel silahlı saldırılar hakkındaki gerçek gerçeği ortaya koymaktadır: psikiyatrik ilaçlar..

Kitlesel silahlı saldırıların gerçek nedenini bilmek istiyorsanız, medyanın ele almayacağı "rahatsız edici gerçek" budur. Gaspçılara ve zorbalara karşı Haklar Bildirgesi'ni savunmak için yapılan kolektif bir taban hareketinin parçası olarak, Natural News bu makaleyi önceden izin almadan yeniden yayınlıyor. Zorbalarla mücadele ve özgürlüğü savunma söz konusu olduğunda, özgürlüğü seven taban topluluğunun tamamında dile getirilmeyen anlaşma şudur: "Makalelerimizi kullanın; sözün yayılmasına yardımcı olun! " Örneğin, Natural News'da yazdığım her makale, kaynak gösterilerek ve NaturalNews. com'daki orijinal kaynak makaleye geri bağlantı verilerek yeniden basılabilir.

İşte Dan Roberts'ın tam makalesi: (Ammoland. com) Son yirmi yıldaki neredeyse her toplu silahlı saldırı olayı ve intihar ve izole silahlı saldırıların birden fazla örneği ortak bir noktaya sahip ve bu kullanılan silahlar değil. Bu ezici kanıtlar, tüm bu olaylardaki en büyük ortak faktörün, tüm faillerin ya aktif olarak güçlü psikotropik ilaçlar kullanıyor olması ya da suçlarını işlemeden hemen önce bir noktada kullanıyor olması olduğunu gösteriyor.

On yıldan daha eskiye dayanan birden fazla güvenilir bilimsel çalışma ve bilgileri gizleyen belirli ilaç şirketlerinin dahili belgeleri, SSRI ilaçlarının (Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri "Selective Serotonin Re-Uptake Inhibitors") iyi bilinen ancak bildirilmeyen yan etkileri olduğunu, intihar ve diğer şiddet içeren davranışlar dahil ancak bunlarla sınırlı olmadığını göstermektedir. Kendiniz görmek için yalnızca ilgili anahtar kelimeleri veya ifadeleri Google'da aramanız yeterlidir. "ssristories. com", bu güçlü ilaçları kullananların sapkın veya şiddet içeren davranışlarına dair Dünya çapında "Ana Akım Medya" tarafından bildirilen 4500'den fazla vakayı belgelemiş popüler bir sitedir.

Aşağıdaki toplu silahlı saldırı faillerinin ve korkunç eylemlerinden hemen önce aldıkları veya almakta oldukları ilaçların listesi, Noveske Rifleworks'ün kurucusu ve sahibi John Noveske tarafından derlendi ve Facebook'ta yayınlandı. Noveske, tek bir araba kazasında gizemli bir şekilde öldürülmeden sadece birkaç gün önce.

Noveske'nin ölümü ile çok sayıda farklı tarafın çeşitli nedenlerle gizlemeyi tercih edeceği bilgileri "ifşa etmesi" arasında bir bağlantı var mı? Bunu bireysel okuyucuların karar vermesine bırakıyorum. Ancak "çok fazla şey bilen" veya "tehdit" olarak görülen kişilerin son derece şüpheli koşullar altında öldüğüne dair belgelenmiş bir geçmiş kesinlikle var. "Tennessee'de bir DMV çalışanı olan ve 11 Eylül saldırılarında Tennessee sürücü belgelerini ele geçiren birkaç korsanla bir şekilde bağlantısı bulunan ve daha sonra arabasında yanarak ölmüş halde bulunan Katherine Smith'ten, 80'lerde Los Angeles sokaklarını crack kokainle dolduran bir CIA operasyonunu ifşa eden ve daha sonra kafasına aldığı iki kurşunla ölü bulunan ancak resmi olarak "intihar" olarak değerlendirilen Pulitzer ödüllü gazeteci Gary Webb'e, CIA'in zihin kontrolü araştırma programı MKULTRA üzerinde çalışan kıdemli araştırmacı mikrobiyolog Frank Olson'a kadar.."

Olson programdan ayrılma isteğini dile getirdikten sonra, New York'taki bir otel odasında bir CIA ajanıyla birlikteydi ve onuncu kattaki balkondan kendini atarak "intihar ettiği" iddia ediliyor. 1994'te Olson'un oğulları, babalarının cesedinin George Washington Üniversitesi Ulusal Hukuk Merkezi'nde Hukuk ve Adli Bilimler Profesörü olan James Starrs tarafından yapılan ikinci bir otopsiyle yeniden incelenmesi ve mezardan çıkarılması çabalarında başarılı oldular. Starr'ın ekibi, kafaya gelen künt travmanın ve göğüsteki yaralanmanın düşme sırasında değil, büyük olasılıkla düşmeden önceki odada meydana geldiği sonucuna vardı. Kanıtlar "açıkça ve açıkça cinayeti ima ediyor" olarak adlandırıldı. Bulgularına dayanarak, Manhattan Bölge Savcısı 1996'da Olson'un ölümüyle ilgili bir cinayet soruşturması başlattı, ancak suçlamada bulunmak için yeterli kanıt bulamadı.

Dediğim gibi, Noveske'nin de benzer bir kader yaşayıp yaşamadığına karar vermeyi bireysel okuyuculara bırakıyorum. Şimdi toplu katliam yapanların listesine ve psikotrop ilaçlarla olan çarpıcı bağlantısına geçelim..

• Eric Harris (önce Zoloft sonra Luvox) 17 yaşında ve Dylan Klebold (Columbine'deki Littleton'daki okul saldırısı) 12 öğrenciyi ve 1 öğretmeni öldürdü, 23 kişiyi yaraladı ve ardından intihar etti. Klebold'un tıbbi kayıtları hiçbir zaman kamuoyuna açıklanmadı.

• Jeff Weise,
16 yaşında, büyükbabasını, büyükbabasının kız arkadaşını ve Minnesota'daki Red Lake'te birçok sınıf arkadaşını vurduğunda günde 60 mg Prozac (yetişkinler için ortalama başlangıç ??dozunun üç katı!) reçete edilmişti. Daha sonra kendini vurdu. 10 ölü, 12 yaralı.

• Cory Baadsgaard, 16 yaşında, Wahluke (Washington eyaleti) Lisesi, lisesine bir tüfekle gittiğinde halüsinasyonlar görmesine neden olan Paxil kullanıyordu ve 23 sınıf arkadaşını rehin aldı. Olayı hiç hatırlamıyor.

• 13 yaşındaki Chris Fetters, Prozac kullanırken en sevdiği teyzesini öldürdü.
• 12 yaşındaki Christopher Pittman, Zoloft kullanırken her iki büyükannesini de öldürdü.
• 13 yaşındaki Mathew Miller, 6 gün boyunca Zoloft kullandıktan sonra yatak odası dolabında kendini astı.

• 15 yaşındaki Kip Kinkel (Prozac ve Ritalin kullanıyordu) uyurken anne ve babasını vurdu, sonra okula gitti ve ateş açtı, Prozac tedavisine başladıktan kısa bir süre sonra 2 sınıf arkadaşını öldürdü ve 22 kişiyi yaraladı.

• 16 yaşındaki Luke Woodham (Prozac kullanıyordu) annesini öldürdü ve ardından iki öğrenciyi öldürdü, altı kişiyi yaraladı.
• 1998'de Pocatello, Idaho'da (Zoloft) bir çocuk, okulunda silahlı çatışmaya neden olan Zoloft kaynaklı bir nöbet geçirdi.
• 14 yaşındaki Michael Carneal (Ritalin), Kentucky, West Paducah'daki bir lise dua toplantısında öğrencilere ateş açtı. Üç genç öldü, beş kişi yaralandı..
• Alabama, Huntsville'de (Ritalin) genç bir adam psikotik davranarak anne ve babasını baltayla doğradı ve ayrıca bir kardeşini öldürdü ve bir diğerini neredeyse öldürdü.
• Andrew Golden, 11 yaşında, (Ritalin) ve Mitchell Johnson, 14 yaşında, (Ritalin) 15 kişiyi vurarak dört öğrenciyi, bir öğretmeni öldürdü ve 10 kişiyi yaraladı.
• TJ Solomon, 15 yaşında, (Ritalin) Georgia, Conyers'daki lise öğrencisi, altı sınıf arkadaşına ateş açtı ve onları yaraladı.
• Rod Mathews, 14 yaşında, (Ritalin) bir sınıf arkadaşını sopayla döverek öldürdü.

• James Wilson, 19 yaşında, (çeşitli psikiyatrik ilaçlar) Güney Carolina, Breenwood'dan, .22 kalibrelik bir tabancayla bir ilkokula girerek iki küçük kızı öldürdü ve yedi çocuğu ve iki öğretmeni yaraladı.

• Elizabeth Bush,
13 yaşında, (Paxil) Pensilvanya'daki bir okul saldırısından sorumluydu.
• Jason Hoffman (Effexor ve Celexa) – El Cajon, Kaliforniya'daki okul saldırısı
• Jarred Viktor, 15 yaşında (Paxil), Paxil'i beş gün kullandıktan sonra büyükannesini 61 kez bıçakladı.
• Chris Shanahan, 15 yaşında (Paxil), Rigby, ID'de aniden bir kadını öldürdü.

• Jeff Franklin (Prozac ve Ritalin), Huntsville, AL, işten eve dönerken bir balyoz, balta, kasap bıçağı ve tamirci bıçağı kullanarak ailesini öldürdü, ardından küçük kardeşlerine saldırdı.

• Neal Furrow (Prozac), Los Angeles'taki Yahudi okulunda gerçekleşen saldırıda mahkeme kararıyla Prozac ve birkaç başka ilaç kullandığı bildirildi.

• Kevin Rider, 14 yaşında, Prozac'ı bırakırken kafasına isabet eden kurşunla öldü. Başlangıçta intihar olduğu hükmedildi, ancak iki yıl sonra ölümüyle ilgili soruşturma olası bir cinayet olarak açıldı. Baş şüpheli, yine 14 yaşındaydı ve Zoloft ve diğer SSRI antidepresanları alıyordu.

• 13 yaşındaki Alex Kim, Lexapro reçetesi iki katına çıkarıldıktan kısa bir süre sonra kendini astı.
• Diane Routhier'e safra kesesi taşı sorunları için Welbutrin reçete edildi. Altı gün sonra, ilacın birçok olumsuz etkisini yaşadıktan sonra kendini vurdu.

• Başarılı bir güreşçi ve Florida Üniversitesi öğrencisi olan Billy Willkomm'a 17 yaşındayken Prozac reçete edildi. Ailesi onu intihar ederek ölü buldu - Temmuz 2002'de Gulf Shore Bulvarı'ndaki evlerinde uzun bir merdivenden asılıydı.

• 12 yaşındaki Kara Jaye Anne Fuller-Otter, Paxil kullanırken dolabındaki bir kancaya kendini astı. Kara'nın ailesi "... lanet doktor onu bırakmadı ve ikinci ziyarete gittiğimizde ona bırakmasını söyledim. Ona Paxil'e bir tür tepki verdiğini düşündüğümü söyledim..." dedi.)

• Gareth Christian, Vancouver, 18 yaşında, 2002'de intihar ettiğinde Paxil kullanıyordu (Gareth'in babası oğlunun ölümünü kabullenemedi ve intihar etti.)
• Julie Woodward, 17 yaşında, Zoloft kullanırken ailesinin müstakil garajında ??kendini astı.

• Matthew Miller, okulda zorluk çektiği için 13 yaşında bir psikiyatriste gitti. Psikiyatrist ona Zoloft örnekleri verdi. Yedi gün sonra annesi onu dolabındaki bir çamaşır kancasına asılı bir kemerle ölü buldu.

• Kurt Danysh, 18 yaşında ve Prozac kullanıyordu, babasını bir av tüfeğiyle öldürdü. Şu anda hapishane parmaklıkları ardında ve SSRI ilaçlarının öldürebileceği konusunda dünyayı uyarmaya çalışan mektuplar yazıyor.

Woody ...., 37 yaşında, Zoloft almaya başladıktan 5 hafta sonra intihar etti. Ölümünden kısa bir süre önce doktoru ilacın dozunun iki katına çıkarılmasını önerdi. Doktorunu sadece uykusuzluk için görmüştü. Hiçbir zaman depresyona girmemişti ve herhangi bir ruhsal hastalık belirtisi öyküsü de yoktu.

• Houston'dan 10 yaşındaki bir çocuk, Prozac dozu artırıldıktan sonra babasını vurarak öldürdü.

• 15 yaşındaki Hammad Memon, ortaokuldaki bir arkadaşını vurarak öldürdü. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ve depresyon teşhisi konmuştu ve Zoloft ve "bu rahatsızlıklar için başka ilaçlar" alıyordu.

• 22 yaşındaki mutfak öğrencisi Matti Saari, 9 öğrenciyi ve bir öğretmeni vurarak öldürdü ve bir öğrenciyi yaraladıktan sonra kendini öldürdü. Saari bir SSRI ve benzodiazepin alıyordu.

• 27 yaşındaki Steven Kazmierczak, Northern Illinois Üniversitesi'nin bir oditoryumunda kendini öldürmeden önce beş kişiyi vurarak öldürdü ve 21 kişiyi yaraladı. Kız arkadaşına göre, yakın zamanda Prozac, Xanax ve Ambien kullanıyordu. Toksikoloji sonuçları, sisteminde hala eser miktarda Xanax olduğunu gösterdi.

• Finlandiyalı silahlı Pekka-Eric Auvinen, 18 yaşında, Jokela Lisesi'nde sekiz kişiyi öldürüp bir düzine kişiyi yaralamadan önce antidepresan kullanıyordu - sonra intihar etti.

• Cleveland'lı Asa Coon, 14 yaşında, kendi canına kıymadan önce dört kişiyi vurup yaraladı. Mahkeme kayıtları Coon'un Trazodone kullandığını gösteriyor.

• Depresyon ilacı kullanan 16 yaşındaki Jon Romano, New York'taki lisesinde bir öğretmene av tüfeğiyle ateş etti.

Listede eksik... Aynı ilaçları aldığı bilinen 4 kişiden 3'ü...
• Jared Lee Loughner, 21 yaşında, Tuscon, Arizona'da 6 kişiyi öldürüp 14 kişiyi yaralayarak hangi ilaçları kullanıyordu?
• James Eagan Holmes, 24 yaşında, Aurora Colorado'da 12 kişiyi öldürüp 59 kişiyi yaralayarak hangi ilaçları kullanıyordu?
• Jacob Tyler Roberts, 22 yaşında, 2 kişiyi öldürdü, 1 kişiyi yaraladı, Clackamas Or?
• Adam Peter Lanza, 20 yaşında, 26 kişiyi öldürdü ve 2 kişiyi yaraladı, Newtown Ct?

Daha fazla ateşli silah yasağına veya şarjör kısıtlamasına odaklananlar açıkça yanlış konuya odaklanıyor ve yanlış soruları soruyorlar, ya bu bağlantıları gizlemek için kasıtlı bir girişim olarak ya da tamamen ve mutlak cehaletten dolayı. Onlara izin vermeyin! Seçilmiş "temsilcilerimizi" ve medyayı bu konuya sert bir şekilde ışık tutmaya zorlayın. Bunu yapana kadar onları rahatsız etmeyi bırakmayın.

Dan Roberts, Silahlar ve Silah Sahibi Hakları hakkındaki açık sözlü, 'Jersey Attitude' dolu makaleleri için mükemmel bir çıkış noktası olarak AmmoLand Shooting Sports News'i seçen, silah haklarının tabandan destekçisidir. Baskıcı New Jersey eyaletinde yaşayan biri olarak, NJ'nin Silah Karşıtı demir perdesinin derinlerinden yazarken, silah bulundurma ve taşıma hakkımıza karşı hükümetin suistimallerini tartışabilecek konumdadır. Dan Roberts'tan daha fazlasını okuyun veya ona (a) adresinden e-posta gönderin. Ayrıca onu Facebook'ta da bulabilirsiniz: (b)"

Yazar hakkında: Mike Adams (diğer adıyla Sağlık Bekçisi "Health Ranger") en çok satan bir yazardır (#1 Amazon. com'da en çok satan bilim kitabı) ve temiz gıdalar konusunda küresel olarak tanınan bir bilimsel araştırmacıdır. NaturalNews. com'un kurucu editörü ve uluslararası akredite (ISO 17025) CWC Labs olarak bilinen bir analitik laboratuvarın laboratuvar bilim direktörü olarak görev yapmaktadır. Orada, ICP-MS enstrümantasyonu kullanarak bilinmeyen su örneklerindeki toksik elementlerin analizinde son derece yüksek doğruluk elde ettiği için Mükemmellik Sertifikası ile ödüllendirildi. Adams ayrıca sıvı kromatografisi, iyon kromatografisi ve kütle spektrometrisi uçuş zamanı analitik enstrümantasyonu çalıştırma konusunda oldukça yeteneklidir.(...)"" (19.B)

"Psikiyatrik İlaçlar ve Toplu Cinayetler
12 Haziran'da pharmabuse. com'da ilginç ve önemli bir makale (a) yayınlandı. Makalenin başlığı Ordu Raporu: Fort Hood Toplu Katili Ivan Lopez, Celexa, Wellbutrin, Ambien, Lunesta'dan Oluşan Psikotropik Kokteyl Üzerine (Army Report: Fort Hood Mass Shooter Ivan Lopez On Psychotropic Cocktail Of Celexa, Wellbutrin, Ambien, Lunesta.) Ivan Lopez-Lopez, 2 Nisan 2014'te üç kişiyi ve ardından kendisini öldüren ikinci Fort Hood katilidir.

İşte bazı alıntılar:
-"23 Ocak 2015'te Ordu, 2 Nisan 2014'te Fort Hood'da gerçekleşen ikinci ölümcül toplu silahlı saldırıyla ilgili uzun zamandır beklenen raporunu yayınladı. Ordu, raporu desteklemek için Uzman Ivan Lopez'in ölümcül silahlı saldırısıyla ilgili on dokuz diğer dosyada bulunan beş eki aynı anda yayınladı."

-“Ordu, bulgularında, ‘Herhangi bir ilacın veya ilaç kombinasyonunun SPC Lopez-Lopez'de intihar ve/veya cinayet düşüncelerine neden olduğuna dair bir kanıt bulunmadığı’ sonucuna vardı. Ordu devam etti: ‘SPC Lopez-Lopez'in polifarmasi pozitif durumunun, karakollar arasında iletilmiş veya komutalara gönderilmiş olsa bile yüksek riskli bir işaretlemeyi tetikleyeceğine dair bir kanıt yoktu. Polisiyeler arasında polifarmasi durumunun başarılı bir şekilde aktarılmasının 2 Nisan 14 olaylarını önleyeceğine dair bir kanıt yoktu′”

-“Çok gerçek anlamda, raporda polifarmasi olarak bilinen herhangi bir ilacın veya ilaç kombinasyonunun Spc Lopez'de intihar veya cinayet düşüncelerine neden olduğuna dair bir kanıt bulunmuyordu - çünkü Ordu bundan emin oldu ve böyle bir sonuca işaret edebilecek her türlü kanıtı raporundan sansürledi. Yoksa öyle mi yaptılar?”

Yazarlar daha sonra, kendilerinin (veya başka birinin) Ft. Hood tetikçisi Ivan Lopez-Lopes'un cinayetler sırasında hangi psikiyatrik ilaçları aldığına dair ipuçları aramak için yoğun şekilde sansürlenmiş raporları incelediği bir süreci anlatıyor. Şifre çözücünün/şifre çözücülerin kullandığı süreç basittir ve esasen askeri yetkililerin raporda yeterli ipucu bırakmış olmasına dayanır, böylece zaman harcamaya istekli bir kişi boşlukları doldurabilir. Bunların hepsi makalede ayrıntılı olarak anlatılmıştır. Yazarlar, cinayetler sırasında Ivan Lopez-Lopez'e Celexa, Wellbutrin, Ambien ve Lunesta'dan oluşan bir "kokteyl" reçete edildiği sonucuna varmıştır.

Birkaç alıntı daha:
-“Önemli miktarda kara mürekkep harcanmasına rağmen, Spc Lopez'e kaç tane ve hangi psikotropik ilaçların reçete edildiğini ve alındığını istemeden ifşa etmenin yanı sıra (toksikoloji sonuçlarının normal/beklenen, yani anormal olmayan, çoğul ilaçların varlığını ortaya koyduğunu hatırlayın), Ordu belki de Ek 5'te yine istemeden Spc Lopez'in ruh sağlığı tedavisinin aslında ne kadar kapsamlı olduğunu ve Spc Lopez'i muayene eden ve/veya tedavi eden sayısız Ordu ruh sağlığı sağlayıcısını ifşa etti.”

-“14 Haziran 2013'ten 10 Mart 2014'e kadar geçen on aylık bir süre boyunca, Spc Lopez en az on kez yarım düzine ruh sağlığı sağlayıcısıyla görüşmüş gibi görünüyor, muhtemelen bu görüşmelerden ikisinde aynı tarihte iki sağlayıcıyla görüşmüş. Kayıtlar, Spc Lopez'in bir Sosyal Hizmet Uzmanı terapist, dört psikiyatrist ve reçeteleri yenileyen bir hemşire uygulayıcısıyla görüştüğünü gösteriyor.”

-“Ordu kayıtları, Spc Lopez'in kendi isteğiyle ruh sağlığı bakımı aradığını, reçete edildiği şekilde ruh sağlığı tedavisi gördüğünü (hem planlı hem de randevusuz) ve reçeteli ilaçlarının yenilenmesini talep ettiğini gösteriyor. Bu gerçekler, Pharma tarafından finanse edilen politikacılar tarafından sıklıkla öne sürülen, toplu silahlı saldırı trajedilerinin önlenebilir olduğu söylemine aykırıdır; yeter ki tetikçiler ruh sağlığı bakımına erişebilsin, tedavilerine işbirliği yapsın ve reçeteli ilaçları kullansın.”

-“Ordunun binlerce sayfalık delile dayanan bulguları, Amerika'daki tıbbi psikiyatrinin başarısızlıklarına dair acı bir suçlamadır; buna alternatif olarak kimyasal ruh hali/davranış yönetimi de denebilir. Ordunun, Spc Ivan Lopez'in mümkün olan en iyi ruh sağlığı bakımını aldığına dair sonucu kesindir: 'SPC Lopez-Lopez'e sağlanan tıbbi ve davranışsal sağlık bakımı ve tedavisinin bağımsız bir incelemesinden sonra, tıbbi tedavi sürecinin hiçbir bileşeninde standart bakımdan sapma meydana gelmedi.'”

Ve yazar bu son alıntıdan mantıksal sonucu çıkarıyor:
-"Eğer bağımsız psikiyatristlerin Spc Lopez vakasında bakım standardından sapma olmadığı yönündeki tespiti doğruysa, o zaman mantıksal olarak psikiyatrinin bakım standardının toplu silahlı saldırı trajedilerini önleyemeyeceği de çıkarımı yapılmalıdır." Ve:

-“Amerikan psikiyatrisinin – kimyasal ruh hali/davranış yönetimine neredeyse tek başına güvenmesiyle – toplu silahlı saldırıları önleyememesi, Temsilci Tim Murphy'yi (R-PA) ve diğer İlaç tarafından finanse edilen politikacıları, Amerikan vergi mükelleflerini böylesi sahte bir vaatle milyarlarca dolardan vazgeçmeye zorlamaktan alıkoyamadı. İlaç lobisinin artık ABD'deki en büyüğü olması ve geçen yıl gündemlerini Kongre'ye sunmak için 230 milyon dolardan fazla harcama yapmasıyla, bazıları artık İlaç Birleşik Devletleri'nde yaşayıp yaşamadığımızı sorgulamaya başladı.”

Yazar daha sonra Ivan Lopez-Lopez'i tanıyan kişilerden rapordan birkaç alıntı sunuyor. Tüm bu kişiler onu sakin, sessiz, arkadaş canlısı bir insan olarak tanımlıyor. Kullanılan sıfatlardan bazıları şunlardı: sakin; sessiz; çatışmacı olmayan; şiddet yanlısı olmayan; mütevazı; nazik; dürüst; iyi baba; sevgi dolu; mutlu.

"Peki sakin bir bireyi ölümcül bir silahlı saldırıya zorlayan şey ne olabilir? Ivan Lopez'in ecza dolabına bir göz atmak hikayeyi anlatıyor..." Yazarlar daha sonra Ivan Lopez'e reçete edilen dört psikiyatrik ilacın bazı yan etkileri de dahil olmak üzere bir tanımını sunuyorlar.

-"Wellbutrin etiketi, intihar düşüncesi ve intihar davranışı riskinin arttığına dair bir kara kutu uyarısı içeriyor, ajitasyon ve düşmanlığı en yaygın yan etkiler arasında sıralıyor ve aileleri ve bakıcıları ortaya çıkan ajitasyon veya sinirliliği derhal sağlık hizmeti sağlayıcılarına bildirmeleri konusunda uyarıyor. Bupropion hidroklorür [Wellbutrin], daha az bilinen Zyban marka adıyla sigarayı bırakma amacıyla reçete edildiğinde, FDA tarafından zorunlu tutulan bir cinayet düşüncesi uyarısı da taşır.

Eski Yardımcı Bölge Savcısı Myron May'e, 20 Kasım 2014'te Florida Eyalet Üniversitesi kampüsünde gerçekleştirdiği toplu silahlı saldırıdan önce, antidepresan Wellbutrin de dahil olmak üzere bir psikotropik ilaç kokteyli reçete edildiği bildirildi. Andrea Yates de, 20 Haziran 2001'de beş çocuğunu -John, Paul, Luke, Mary ve Noah- boğduğunda, antidepresan Wellbutrin de dahil olmak üzere bir psikotropik ilaç kokteyli kullanıyordu. Cinayet, FDA'ya Wellbutrin ve bupropion hidroklorürün bir yan etkisi olarak on yedi kez bildirildi.”

-“Benzer şekilde, Spc Lopez'e reçete edilen, Celexa marka adıyla daha iyi bilinen citalopram hidrobromür [bir SSRI] etiketi, intihar düşüncesi ve intihar davranışı, ajitasyon, saldırganlık, düşmanlık ve dürtüsellik riskinin arttığına dair kara kutu uyarısı taşıyor. FDA'ya cinayet, Celexa ve citalopramın bir yan etkisi olarak elli sekiz kez bildirildi. Ayrıca, kimyasal kuzeni olan esitalopram oksalatın, daha iyi bilinen adıyla Lexapro'nun bir yan etkisi olarak cinayet hakkında FDA'ya kırk üç rapor gönderildi.”

-“Spc Lopez'e ayrıca uykusuzluğu tedavi etmek için Ambien olarak bilinen zolpidem tartrat reçete edildi. Ambien etiketi, 'depresyonun kötüleşmesi ve intihar düşüncesinin meydana gelebileceğini' belirtiyor. Ambien etiketine göre, bildirilen diğer yan etkiler arasında ajitasyon, halüsinasyon, anormal düşünme ve saldırganlık yer alıyor. Ambien ve zolpidem tartratın yan etkisi olarak FDA'ya yüzlerce kez cinayet bildirildi.”

“Ambien'e ek olarak, Spc Lopez'e Lunesta olarak da bilinen uyku ilacı eszopiklon da reçete edildi. Ambien gibi, Lunesta etiketi de ‘depresyonun ve intihar düşüncelerinin kötüleşmesinin meydana gelebileceği’ konusunda uyarıyor. Lunesta etiketi ayrıca şu ürkütücü uyarıyı içeriyor: ‘Sedatif/hipnotiklerin kullanımıyla ilişkili olarak çeşitli anormal düşünce ve davranış değişiklikleri meydana geldiği bildirilmiştir. Bu değişikliklerden bazıları, azalmış inhibisyonla (örneğin, karakter dışı görünen saldırganlık ve dışa dönüklük) karakterize edilebilir… Bildirilen diğer davranış değişiklikleri arasında tuhaf davranış, ajitasyon, halüsinasyonlar ve duyarsızlaşma yer almaktadır.’ Lunesta ve zopiklonun yan etkisi olarak FDA'ya beş kez cinayet bildirildi."

İşte bu kadar. Pharmabuse makalesinde burada alıntıladığımdan çok daha fazla ayrıntı var ve okuyucuları bir göz atmaya teşvik ediyorum. Benim için iki zorlayıcı soru var:

1. Ordu neden Ivan Lopez-Lopez'e hangi psikiyatrik ilaçların reçete edildiğini gizlemeye çalıştı? Connecticut Başsavcı Yardımcısı Patrick B. Kwanashie'nin 22 Ağustos 2013'te, Adam Lanza'nın Newtown okul cinayetlerinden önce hangi psikiyatrik ilaçları aldığını açıklamayı, "...birçok insanın ilaçlarını almayı bırakmasına neden olabileceği" gerekçesiyle reddettiğini hatırlıyorum.

Ancak ilaçlar bu toplu katliamlarda yer alıyorsa, ki ben öyle düşünüyorum, halkın bunu bilmeye hakkı yok mu?

2. Psikiyatri-ilaç endüstrisi bu konuyu ne kadar daha gizli tutabilir? Gerçek şu ki, bu ilaçlar nispeten az sayıda insanda güçlü cinayet/intihar duygularına neden oluyor ve bazı durumlarda bireyler bu duygulara göre hareket ediyor. İlgili sayılar az, ancak - ve kritik nokta bu - hiç kimse hangi bireylerin etkileneceğini tahmin etmenin bir yolunu bulamadı. Yani psikiyatrinin yaptığı şey biraz Rus ruleti oynamaya benziyor - tek farkı silahın başka birinin kafasına doğrultulmuş olması!

Joseph Glenmullen, MD'nin Prozac Backlash'i (Simon ve Schuster, 2000) yazmasının üzerinden on beş yıl geçti. Kitap bu tür ilaç kaynaklı olaylarla ilgili. İşte iki alıntı:

-"Her durumda, hikayeler dikkat çekici derecede benzer: İlacın kullanımına başladıktan kısa bir süre sonra bir bireyde dramatik ve fark edilir bir değişim meydana geldi. 'Son derece kaygılı ve tedirgin', 'derisinden fırlayacakmış gibi hissetti' ve 'uyuyamadım, bütün gece volta attım' gibi ifadeler tekrar eden temalardı. Başkalarına yönelik intihar girişimleri ve şiddet 'şok edici', 'tamamen karakter dışı' olarak tanımlandı." (s. 138)

-"Ancak bu hikayelerdeki temel unsurlar, bu kişilerde Prozac'a başladıktan sonra gözlemlenen 'dramatik değişim', ilacın etkisiyle davranışlarının ne kadar 'karakter dışı' olduğu ve yalnızca kendilerine değil, başkalarına karşı da sıklıkla gösterdikleri olağanüstü şiddet derecesi gibi görünüyordu." (s. 138)

O zamandan beri, SSRI'lar veya diğer psikiyatrik ilaçların etkisi altında olan kişiler tarafından işlenen çok sayıda toplu cinayet vakası yaşadık. Medya bu hikayeyi yayınlamaya ve politikacılar harekete geçmeye başlamadan önce kaç tane daha olay yaşanması gerekiyor? Kaç editör, bir ilaç reklam hesabını kaybetme korkusuyla bu hikayeleri öldürüyor? İlaç parası ne kadar sessizlik satın alabilir?

Ve unutmayın - Aralık 2012'de, psikiyatrik ilaçlar ile toplu cinayet vakaları arasındaki bağlantıyı araştırmak için bir dilekçe Beyaz Saray dilekçe web sitesine konuldu. Dilekçe, gerekli imza sayısına ulaşma yolunda olmasına rağmen, açıklama yapılmadan erken kapatıldı.

Phil Hickey Hakkında.. Ben lisanslı bir psikoloğum, şu anda emekliyim. Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere'de ruh sağlığı, düzeltme ve bağımlılık alanlarında klinik ve yönetici pozisyonlarında çalıştım. Eşim Nancy ve ben 1970'ten beri evliyiz ve dört yetişkin çocuğumuz var." (20.B)

"SSRI İLAÇLARI İLE TOPLU SİLAHLI SİLAHLI SİLAHLAMALAR ARASINDA BİR BAĞLANTI OLABİLİR Mİ?
Dr. Peter Breggin, MD - Psikiyatrik İlaçlar, Ruh Sağlığı Hastalıkları ve Toplu Silahla Saldırılar - SSRI'ların Olumsuz Yan Etkileri Listesi İntihar, Şiddet, Mani, Saldırganlık, Kaygı, Dürtüsel Davranışı İçerir - Holistik Psikiyatrist Hastalarına Hiçbir Toksik, Olumsuz Yan Etki Dolu İlaç Yazmaz

SSRI ilaçları ve toplu silahlı saldırıların rolünü daha derinlemesine inceleyelim ve orada bir şey olup olmadığına bakalım. SSRI ilaçları insanları daha saldırgan, şiddet yanlısı, intihar eğilimli ve manik yapıyor mu? Toplu silahlı saldırılar SSRI ilaçlarıyla ilişkili mi veya bağlantılı mı? SSRI ilaçlarının olumsuz yan etkileri nelerdir? SSRI ilaçlarının olumsuz yan etkisi nedeniyle kaç genç intihar ediyor? Amerika'nın 1960'lardan beri içinde olduğu tüm savaşlarla karşılaştırıldığında, ABD içinde silahlarla öldürülen toplam insan sayısı nedir? SSRI ilaçları ve toplu silahlı saldırıların rolünü daha derinlemesine inceleyelim ve orada bir şey olup olmadığına bakalım.

PSİKİYATRİK İLAÇLAR, DOZ AŞIMI, ZEHİRLENMELER VE TOPLU SİLAHLARLA SİLAHLI SALDIRILAR..

Psikiyatrik İlaçlar ve Toplu Silahla Saldırılar..
Gerçek: Son zamanlarda en az on dört okul silahlı saldırısı, psikiyatrik ilaç kullanan veya ilaçlarını bırakan kişiler tarafından gerçekleştirilmiş ve 109 kişi yaralanmış, 58 kişi ölmüştür. (Diğer okul silahlı saldırılarında, ilaç kullanımına ilişkin bilgiler hiçbir zaman kamuoyuna açıklanmamıştır; reçeteli ilaçların etkisi altında olup olmadıkları ne doğrulanmış ne de çürütülmüştür.)

Gerçek: 2004 ile 2011 yılları arasında, ABD FDA'nın MedWatch sistemine şiddetle ilgili psikiyatrik ilaç yan etkilerine ilişkin 11. 000'den fazla rapor gönderilmiştir. Bunlara 300 cinayet vakası, yaklaşık 3.000 mani vakası ve 7.000'den fazla saldırganlık vakası dahildir. Not: FDA'nın kendi itirafına göre, yan etkilerin yalnızca %1-10'u FDA'ya bildirilmektedir, bu nedenle meydana gelen gerçek yan etki sayısı kesinlikle daha yüksektir.

SSRI aşırı dozundan sonra en sık bildirilen ciddi etki serotonin sendromudur; serotonin toksisitesi genellikle çok yüksek aşırı dozlar veya çoklu ilaç alımıyla ilişkilidir. Bildirilen diğer önemli etkiler arasında koma, nöbetler ve kardiyak toksisite bulunur. (a) İnsanlar zehirlendikçe ve beyinleri olumsuz şekilde etkilendikçe, toplu silahlı saldırı planlamak ve gerçekleştirmek gibi 'normal' olmayan şeyler yapmaları mantıklı olmaz mıydı?

DR.Peter Breggin ile psikiyatrik ilaçlar ve toplu cinayet arasındaki bağlantıyı keşfetmek.. VIDEO; "Kitlesel Silah Saldırılarında Psikiyatrik İlaçların Rolü, Dr. Peter Breggin, MD" (b)/(c)

Psikiyatrik İlaçlar ve Toplu Cinayet: Bağlantıyı Keşfetmek.. Ülke, Colorado, Aurora'daki daha da ölümcül katliamın hemen ardından gelen Milwaukee banliyösünde bir başka anlamsız toplu cinayet haberiyle sarsılırken, Amerikalılar bu kanlı delilik ve cinayet patlamasından neyin sorumlu olabileceğini merak ediyor. Ancak bu iki olay ne kadar korkunç olsa da, yadsınamaz bir aşinalık da taşıyorlar - 2000 yılından bu yana, Amerika Birleşik Devletleri'nde yirmi altı toplu cinayet vakası (dört veya daha fazla kurban) yaşandı, 1980'ler ve 1990'larda ise bu sayı toplam yirmiydi. Ve 1980'lerden önce, bu ülkede toplu cinayet çılgınlıkları aslında oldukça nadirdi, genellikle on yılda bir veya ikiden fazla olmuyordu. Yani, yaklaşık otuz yıl önce başlayan ve o zamandan beri ivme kazanan bir delilik eğilimine baktığımız anlaşılıyor. Son yıllarda ABD topraklarında işlenen en rezil kitlesel vahşet vakalarının şaşırtıcı derecede yüksek bir kısmında failler, psikiyatrik bozukluklar nedeniyle tedavi gören ve ölümcül şiddet patlamalarından önceki haftalarda ve aylarda güçlü, zihin değiştirici psikiyatrik ilaçların etkisi altında kalmış kişilerdi. (....)" (21.B)

"Psikiyatrik İlaçlar ve Toplu Cinayetler: Bağlantıyı Keşfetmek
Ülke, Colorado, Aurora'daki daha da ölümcül katliamın hemen ardından Milwaukee banliyölerinde gerçekleşen bir başka anlamsız toplu cinayet haberiyle sarsılırken, Amerikalılar bu kanlı delilik ve cinayet patlamasının sorumlusunun ne olabileceğini merak ediyor. Ancak bu iki olay ne kadar korkunç olsa da, yadsınamaz bir aşinalık taşıyorlar - 2000 yılından bu yana, Amerika Birleşik Devletleri'nde yirmi altı toplu cinayet vakası (dört veya daha fazla kurban) yaşandı, 1980'ler ve 1990'larda ise bu sayı toplam yirmiydi. Ve 1980'lerden önce, bu ülkede toplu cinayet çılgınlıkları aslında oldukça nadirdi, genellikle on yılda bir veya ikiden fazla olmuyordu. (.....)

Son yıllarda ABD topraklarında işlenen en rezil kitlesel vahşet vakalarının şaşırtıcı derecede yüksek bir kısmında failler, psikiyatrik bozukluklar nedeniyle tedavi gören ve ölümcül şiddet patlamalarından önceki haftalarda ve aylarda güçlü, zihin değiştirici psikiyatrik ilaçların etkisi altında kalmış kişilerdi.

Hastalık Üretmek ve Karları Toplamak.. Amerikan halkının sağlığı kötüleştikçe ilaç şirketlerinin kâr marjları kaçınılmaz olarak artacaktır. Bu nedenle, mümkün olduğunca çok sayıda sağlık sorunu ve kronik rahatsızlık teşhisi konulması ilaç endüstrisinin çıkarınadır, böylece doktorlar ve psikiyatristler yasal ilaç işini bu kadar kazançlı kılan reçeteleri bize vermek için iyi bir bahaneye sahip olacaklardır. Bu hastalıkların gerçekten var olup olmadığı ve bunlardan gerçekten muzdarip olup olmadığımız esasen önemsizdir; önemli olan, ilaç devlerinin bize vermesini istedikleri ilaçları alabilmemiz için bunların teşhisinin konulmasıdır.

Son yıllarda, depresyon ve anksiyete bozukluklarının ABD'deki ilaç endüstrisi için özellikle karlı olduğu kanıtlandı. Depresyon endeksinde, Fransa nüfusunun yüzde 21'inin bu durumdan muzdarip olduğu tahmin edilerek artık bir numaralı konuma yükseldi, ancak ABD hala rekabetçi bir yüzde 19,2 ile ikinci sırada güçlü bir şekilde yer alıyor. Bu arada, Amerika Anksiyete ve Depresyon Derneği'nin istatistiklerine göre, yetişkin nüfusun yüzde 25,8'ine kadar veya yaklaşık 58 milyon kişi bir tür anksiyete bozukluğundan muzdarip. Bu rahatsızlıklardan muzdarip olan kişilerin çoğu çift daldırmadır, yani hem depresyon hem de anksiyete bozukluğu teşhisi konmuştur.

Özellikle bu kişiler, beyin kimyasını değiştirmenin psikolojik bozuklukları tedavi etmenin tek mantıklı yolu olduğuna ikna olmuş psikiyatristler tarafından genellikle farmasötik harika ilaçlarla ıslatılırlar. Genel olarak, tüm Amerikalıların yaklaşık yüzde 11'i şu anda depresyon ve anksiyete bozukluğu için reçeteli ilaçlar kullanıyor ve bu sayı sürekli olarak artmaya devam ediyor.

Tehlikeli Yan Etkiler Olmadan Güçlü Bitkisel İlaçlar Nasıl Yapabileceğinizi Öğrenin.. (a)

Ancak depresyon ve anksiyete bozukluğu gibi "rahatsızlıklar (illnesses)" gerçekten rahatsızlık (illness) mıdır? Tıp bilimi, rahatsız edici zihinsel durumlara "hastalık (disease)" ve "bozukluk (disorder)" gibi etiketler koyarak, bir zamanlar psikolojik durumlar olarak kabul edilen şeyler için temelde biyolojik açıklamalar uydurmaktadır. Bu yaklaşım ilaç şirketlerinin cüzdanlarını şişirmiş ve psikiyatri mesleği için bir nimet olmuştur, ancak kronik üzüntü, hayal kırıklığı ve umutsuzluk çekenlere gerçekten fayda sağlayıp sağlamadığı uzun ve hararetli tartışmalara açıktır. Depresyon ve anksiyete bozukluğu kesinlikle vardır, ancak bunlar insanların en temel ihtiyaçları karşılanmadığında ortaya çıkan sorunlardır - yani sevgi, arkadaşlık, kişisel ve finansal güvenlik, anlamlı iş, ilginç hobiler ve eğlenceler vb. ihtiyacı. Bu bakış açısından bakıldığında, depresyon ve kaygının hastalıklardan çok, hayatlarının zorlu ve sıkıntılı koşullarıyla hayal kırıklığına uğramış zihinlerin başa çıkma mekanizmaları olduğu açıktır. Bu gibi durumlarda, bu koşulları değiştirmek, depresyon veya kaygının üstesinden gelmeye çalışan birinin temel yaşam gerçekliklerini değiştirmek için hiçbir şey yapmayacak bir tür ilaç almaktan çok daha iyi sonuçlar üretme olasılığı daha yüksek görünüyor. Ancak, sağlam psikolojik sağlığı geri kazanmanın en iyi yolu olarak dünyayla ve diğer insanlarla olan ilişkimizi değiştirmenin önemine odaklanmak yerine, psikiyatri bunun yerine kolay (ve karlı) yolu seçmeye karar verdi ve depresyon ve kaygıyı, beyin kimyasını derin ve rahatsız edici şekillerde değiştiren ilaçlar alarak tedavi edilebilen "hastalıklar (diseases)" olarak etiketledi.

SSRI'lar ve Diğer Antidepresanlar: Daha Yakından Bir Bakış.. En sık yetişkinlere ve giderek artan bir şekilde ergenlere ve çocuklara reçete edilen antidepresan türleri, seçici serotonin geri alım inhibitörleri veya SSRI'lar adı verilen bir ilaç sınıfındandır. Serotonin ve norepinefrin geri alım inhibitörleri veya SNRI'lar olarak bilinen bir başka ilaç sınıfı da, tıp uzmanlarının depresyonu ilaçlarla tedavi etmeye çalışmasının çoğunun, bu ruh sağlığı bozukluğundan muzdarip olanların beyinlerinde ve ayrıca anksiyete rahatsızlıkları teşhisi konanların beyinlerinde eksik görünen nörotransmitter serotonin seviyelerini düzenlemenin yollarını bulmaya odaklanmasıyla, popülerlik kazanmaya başlıyor. Bu tür ilaçlar, serotoninin mesaj iletiminde kullanıldıktan sonra beyin hücreleri tarafından yeniden emildiği doğal süreci engeller ve sonuç olarak beyin, ruh hali ve davranış üzerinde etkisi olduğu kanıtlanmış bir kimyasalın yeni kaynaklarıyla aniden dolar. Günümüzde psikiyatrinin beyin kimyasında istenen değişiklikleri yaratmak için serotonin seviyelerini değiştirmeye olan tam bağımlılığı göz önüne alındığında, serotonin ile depresyon arasındaki bağlantının henüz kesinleşmemiş olması şaşırtıcıdır. Aslında, birçok araştırmacı bu fikrin tamamen değersiz olduğu sonucuna varmıştır ve SSRI'ların etkinliği üzerine yürütülen tarafsız araştırmalar bu noktayı doğrular gibi görünmektedir. 1997'de Harvard Tıp Fakültesi'nde yapılan önemli bir çalışmada, SSRI'ların depresyonu tedavi etmedeki varsayılan etkinliğinin %82'sinin plasebo etkisi olarak reddedilebileceği bulunmuştur - başka bir deyişle, bu ilaçlar temelde vakaların küçük bir yüzdesi dışında hiç işe yaramamıştır ve orada bile yaşam tarzı değişikliklerinin veya antidepresanlarla birlikte kullanılan davranış terapisinin belirleyici farkı yaratma olasılığı göz ardı edilemez.

Aslında hiç de rahatsızlık olmayabilecek tıbbi rahatsızlıklar için ilaç yazmak yeterince kötüdür. Ancak bu ilaçlar vakaların çoğunda muhtemelen işe yaramasa da, bu beyin değiştirici kimyasalları milyonlarca yetişkine - ve beyinleri hala gelişme sürecinde olan on sekiz yaş altı milyonlarcasına - vermek, çirkin bir skandalın alanına girer. Ancak inanın ya da inanmayın, serotonini inhibe eden ilaçlarla ilgili durum aslında daha da kötüleşiyor çünkü bunlar beynin depresyon ve kaygıyı yenmesine gerçekten yardımcı olmasa da, beyni korkutucu, iğrenç ve inanılmaz derecede tehlikeli başka şekillerde etkileyebilir.

SSRI'ların Kanıtlanmış Yan Etkileri.. Elbette, antidepresanların etkinliğini sorgulayan araştırmaları herkes kabul etmiyor. Denklemde çok fazla para ve güç var, bu yüzden ilaç endüstrisi veya psikiyatri mesleği mücadele etmeden pes etmeyecek ve her ikisi de yapılan çalışmaların çoğunun depresyondaki ve stresli kişilerin beyinlerindeki serotonin seviyelerini değiştiren ilaçların faydasını desteklediği konusunda ısrar ediyor. Ancak bu ilaçlar bir süredir piyasada olduğu için (ilk SSRI, Prozac, 1988'de piyasaya sürüldü), bu ilaçları klinik ortamlarda kullanan gerçek hastalarda toksik yan etkilerinin gözlemlenmesi için bolca zaman oldu ve dahil olan aktörlerin hiçbiri keşfedilenler hakkındaki gerçeği bastırmanın bir yolu yok. Bunu en aza indirebilirler, ancak tamamen bastıramazlar.

“En güvenilir ve yaygın olarak kullanılan ilaç bilgisi referansı” olarak anılan Doktorlar Masa Referansı (Physicians Desk Reference)’a göre, Prozac, Luvox ve Paxil dahil olmak üzere SSRI olarak bilinen tüm ilaç sınıfının, bunları kullananların istatistiksel olarak dikkate değer bir yüzdesinde aşağıdaki yan etkilere neden olduğu gösterilmiştir: "Manik reaksiyon (kleptomani, piromani, dipsomani, nimfomani), Hipomani (kötü muhakeme, aşırı harcama, dürtüsellik, vb. ), Anormal düşünme, Halüsinasyonlar, Kişilik bozukluğu, Amnezi, Ajitasyon, Psikoz, Anormal rüyalar, Alkol kötüye kullanımı ve/veya isteği, Düşmanlık, Paranoyak reaksiyonlar, Kafa karışıklığı, Sanrılar, Uyku bozuklukları, Akatizi (intihara yol açabilen şiddetli içsel huzursuzluk), Çekilme sendromu, Dürtüsellik.."

Bu yan etkiler listesi her durumda rahatsız edicidir. Ancak toplu katliamlara karışanların çoğunun (Columbine tetikçileri, kampüste düzenlediği saldırıda otuz iki kişiyi öldüren Virginia Tech silahlısı, Standard Gravure Company'de dokuz kişiyi vurarak öldüren Louisville'li bir adam, Minnesota'daki Red Lake Kızılderili Rezervasyonunda dokuz kişiyi vurarak öldüren on altı yaşında bir Kızılderili çocuk, sadece birkaç örnek vermek gerekirse) katliamlar sırasında SSRI kullandığını keşfettiğimizde, herkesin alarm zilleri yüksek sesle çalmalı. Tekrar belirtmek gerekir ki burada sadece birkaç izole olaydan bahsetmiyoruz - son on beş ila yirmi yıldaki toplu cinayet faillerinin çoğu, cinayetleri sırasında reçeteli ilaçlar alıyordu ve aldıkları ilaçlar genellikle SSRI'lar veya depresyon ve/veya anksiyete bozukluklarını tedavi etmek için yaygın olarak kullanılan diğer ilaçlardı.

Ve bu ilişki sadece toplu cinayetle sınırlı değil. “Prozac, Panacea mı Pandora mı? (Prozac, Panacea or Pandora?)” adlı kitabın yazarı olan Dr. Ann Blake Tracy, anneler ve çocuklarının karıştığı otuz iki cinayet-intihar vakasını inceledi ve bu vakaların yirmi dördünde kadınların cinayetler sırasında Prozac kullandığını buldu. Elbette, psikiyatrik ilaçların savunucularının burada bariz bir itirazı var.

Bu ilaçlar reçete edilen kişiler akıl hastalığı nedeniyle tedavi gördüğünden, suçlarının gerçek nedeninin psikolojik sorunları olduğu her zaman iddia edilebilir. Ancak bu fikir, herhangi bir devlet kurumu veya ilaç şirketiyle bağlantısı olmayan bağımsız bir kuruluş olan Güvenli İlaç Uygulamaları Enstitüsü tarafından yürütülen bir çalışma sayesinde artık çürütüldü. ISMP araştırmacıları, FDA'nın Olumsuz Olay Bildirim Sistemi'nden aldıkları bilgileri kullanarak şiddet içeren davranışlarda en sık görülen on ilacın bir listesini derlediler ve bu ilaçları alan psikiyatrik hastalardaki şiddet patlamalarını açıklayabilecek diğer faktörleri hesaba katmak için istatistikleri dikkatlice ayarladılar.

Bu zamana kadar, antidepresanların bu listeye hakim olduğunu ve "en şiddetli ilaç" listesindeki ilk on noktadan beşini kilitlediğini okumak kimseyi şaşırtmamalı. Ve bu beş ilacın hepsinin, her yerdeki psikiyatristlerin tercih ettiği antidepresanlar haline gelen iki serotonin geri alım inhibitörü sınıfından gelmesi son derece aydınlatıcıdır. Ölümcül beş ilaç arasında SNRI'ler Pristiq ve Effexor ile SSRI'ler Luvox, Paxil ve Prozac yer alıyor. Bunlardan ikincisi, listede ikinci sırada yer alıyor ve onu tüketenlerde ortalama bir farmasötik ilaçtan neredeyse on bir kat daha fazla bir sıklıkta şiddetli reaksiyonlara neden oluyor.

Kimyasal Delilik Çağında Yaşamak.. Antidepresanların belgelenen yan etkileri korkutucudur ve en azından bazı durumlarda ölümcül görünmektedir. İnsan zihni gezegenin herhangi bir yerinde bulunan en ince ayarlı araçtır ve insanları dikkatlice oluşturulmuş dengesini bozabilecek ilaçlara sokmak en iyi ihtimalle riskli ve öngörülemez bir girişimdir. Aşırı şiddet ile antidepresan tüketimi arasındaki bağlantının şüpheye yer bırakmayacak şekilde kanıtlandığı söylenemezken, özellikle serotonin inhibitörlerinin etkisi altında olanlar tarafından çok sayıda tuhaf ve korkunç suçun işlenmiş olması.. Kongre, Beyaz Saray, FDA, ana akım medya ve Amerikan halkının refahı konusunda gerçekten endişe duyan herhangi bir özel sağlık kuruluşunun soruşturma başlatması için kesinlikle yeterli olmalıdır. Bunun olmaması, ilaç şirketlerinin ne kadar güçlü hale geldiğinin ve ilaç yanlısı propagandalarının ne kadar etkili olmaya devam ettiğinin bir kanıtıdır.

ABD topraklarında gerçekleşen son iki toplu cinayet olayına gelince, tüm erken kanıtlar, Wisconsin'deki Sih tapınağına yapılan saldırıda ölen tetikçinin, farklı ırk ve dinlerden insanlara karşı öfke ve nefretle dolu fanatik bir beyaz üstünlükçüsü olduğunu gösteriyor. Page, bir psikiyatriste gidecek tipte biri gibi görünmüyor, bu yüzden saldırı sırasında herhangi bir reçeteli ilaç kullanıyor olması pek olası değil. Ancak Colorado, Aurora'daki katliamdan sorumlu deli James Holmes'un hikayesi oldukça farklı görünüyor. Holmes'un son birkaç aydır bir psikiyatriste gittiği ve doktorunun seanslarda duyduklarından o kadar endişelendiği ki, doktor-hasta gizliliği kurallarını ihlal ettiği ve Colorado Üniversitesi'ndeki yetkilileri Holmes'un kendisi veya başkaları için bir tehdit olabileceği konusunda uyardığı artık doğrulandı. Bu noktada, bu psikiyatristin Holmes'la birlikte oldukları süre boyunca ona herhangi bir ilaç yazıp yazmadığı bilinmiyor. Ancak sonunda Holmes'un saldırı sırasında antidepresan kullandığı ortaya çıkarsa, toplumumuzda son on beş ila yirmi yıldır olup bitenlere dikkat eden hiç kimse en ufak bir şekilde şaşırmayacaktır." (22.B)

"İlaç kaynaklı katillerin büyük listesi
Charleston kilisesi katili sadece sonuncusu olabilir.. WND'nin bildirdiğine göre, Charleston kilisesi tetikçisi Dylann Roof, 28 Şubat'ta polis tarafından bir olay sırasında yakalandığında güçlü zihin değiştirici narkotik Suboxone ile yakalanan bilinen bir ilaç kullanıcısıydı. Suboxone, eroin gibi opioid uyuşturuculara olan bağımlılığı tedavi etmek için kullanılır. Olumsuz etkileri arasında kaygı, sinirlilik, duyarsızlaşma, kafa karışıklığı, intihar düşünceleri ve mantıksız, bazen şiddet içeren davranışlar bulunur. Kitlesel katillerle bağlantılı diğer ilaçlar daha çok akıl hastalıklarını tedavi etmeye yönelik olmuştur. Mother Jones dergisi tarafından hazırlanan 1982-2012 yılları arasında ABD'de gerçekleşen toplu silahlı saldırılara ilişkin bir veri setine göre, 64 tetikçi tarafından gerçekleştirilen 62 toplu silahlı saldırıda, tetikçilerin çoğunluğunun (41) olası akıl hastalığı belirtileri gösterdiği kaydedildi - psikotropik ilaçların reçete edildiği tam olarak bu tür akıl hastalıkları..

1980'lerde akıl hastalarının tedavisi yönünde bir değişim yaşandığı iyi belgelenmiş bir gerçektir. Onları kurumsallaştırmak yerine, tercih edilen yöntem onları "ana akıma" sokmak, ilaç endüstrisi tarafından geliştirilen zihin uyuşturan bir dizi yeni antidepresanla tedavi edilirken toplumda işlev görmeye teşvik etmekti. WND, suçları sırasında zihin değiştirici ilaçlar kullanan veya yakın zamanda bunları bırakan kişiler tarafından işlenen cinayetlerin bir listesini derledi:

- Philadelphia banliyösünde eski bir Deniz Piyadesi olan Bradley Stone, eski karısı Nicole Stone'u, annesini ve büyükannesini vurarak öldürdü ve Nicole'ün kız kardeşini, kocasını ve 14 yaşındaki kızlarını bir baltayla 'doğrayarak' öldürdü. Nicole Stone'un 17 yaşındaki yeğeni, üç ev katliamından kurtulan tek kişiydi. Stone, akıl sağlığı sorunları nedeniyle tedavi görüyordu. Altı cinayetten sonra, otopsi sonuçlarına göre, depresan, antidepresan ve şizofreni ilaçlarından oluşan ölümcül bir karışımla intihar etti. Polis, Bradley Stone'un cesedini, altı kurbanını öldürdükten bir gün sonra, 2014 Noel'inden bir hafta önce ormanda buldu, New York Daily News'e söyledi.

- Washington, Mountlake Terrace'tan 26 yaşındaki Aaron Ray Ybarra'nın Haziran 2014'te Seattle Pacific Üniversitesi'nde pompalı tüfekle ateş açtığı, bir öğrenciyi öldürdüğü ve iki kişiyi yaraladığı iddia edildi. Ybarra daha sonra danışman Deldene J. Garner'ın Edmonds Belediye Mahkemesi'nde sunulan kimyasal bağımlılık değerlendirmesinde yazdığına göre, "Columbine katillerinden biri olan Eric Harris ile özdeşleştiğini hissediyorum" dedi. Ybarra, Temmuz 2012'de Edmonds kaldırımında sarhoş araba kullandığı için tutuklanmasının ardından danışmana sevk edilmişti. Raporda, "Psikoz ve Obsesif Kompulsif Bozukluk (Psychosis and Obsessive Compulsive Disorder) teşhisi konduğunu" bildirdi. Ybarra, danışmana bazen "seslerin onu korkuttuğunu" söyledi. Sorunlarına yardımcı olması için kendisine Prozac ve Risperdal reçete edildiğini söyledi.

-  Associated Press'in haberine göre, Ekim 2013'te okulunda silahlı saldırı düzenleyen Nevada'lı yedinci sınıf öğrencisi Jose Reyes, o sırada reçeteli bir antidepresan kullanıyordu ve bir psikoterapiste okulda alay konusu olduğunu söylemişti. 12 yaşındaki Reyes, 21 Ekim'de Sparks Ortaokulu'nda ateş açarak bir öğretmeni öldürdü ve iki sınıf arkadaşını yaraladı, ardından intihar etti. Polis raporlarına göre, doktoru günde bir kez 10 mg Prozac reçete etmişti. Toksikoloji raporları, otopsi sırasında şüphelinin sisteminde verilen reçeteyle tutarlı bir Prozac jenerik formu olan Fluoksetin bulunduğunu gösterdi.

- 14 Aralık'ta Connecticut, Newtown'daki Sandy Hook İlkokulu'nda 20 öğrenci ve altı yetişkini öldüren 20 yaşındaki tetikçi Adam Lanza'ya, Business Insider'ın bildirdiğine göre, tartışmalı bir anti-psikotik ilaç olan Fanapt da dahil olmak üzere çeşitli psikiyatrik ilaçlar reçete edilmişti. Business Insider, "Fanapt, FDA'nın insanlarda tam tersi istenen etkiyi yaratma yeteneğine sahip birçok ilaçtan biridir: yani, psikoz ve saldırgan davranışları engellemek yerine tetikler" diye bildirdi.

- Reno Hastanesi tetikçisi 51 yaşındaki Alan Oliver Frazier, Aralık 2013'te Nevada, Reno'da intihar etmeden önce doktorunu öldürdü ve bir kişiyi daha yaraladı. Frazier, Prozac kullanıyordu ancak ilaca bağımlı olmaktan hoşlanmıyordu ve bazen kullanmayı bırakıyordu, eski kız arkadaşı Associated Press'e söyledi.

- Navy Yard tetikçisi Aaron Alexis, 16 Eylül 2013'te ofis çalışanlarına ve bir kafeteryaya kurşun yağdırdı ve kendisi de dahil olmak üzere 13 kişiyi öldürdü. Alexis'e Gaziler İşleri doktoru tarafından Trazodone reçete edilmişti. Uzmanlar, Washington Post'a Trazodone'un depresyonu tedavi etmek için artık nadiren kullanılan ancak uykusuzluk için yaygın olarak reçete edilen jenerik bir antidepresan olduğunu söyledi.

- Aurora sinema salonu tetikçisi James Holmes, 20 Temmuz 2012'de Colorado, Aurora'da meydana gelen trajedide 12 kişiyi öldürdü ve 58 kişiyi yaraladı. Nisan 2013'te açığa çıkarılan ve Denver Post tarafından bildirilen mahkeme belgelerine göre, saldırıdan otuz sekiz gün önce şüpheli James Holmes'u tedavi eden psikiyatrist bir polis memuruna hastasının cinayet düşüncelerini itiraf ettiğini ve halk için bir tehlike oluşturduğunu söyledi. Psikiyatrist Dr. Lynne Fenton da memura Holmes'un kendisiyle görüşmeyi bıraktığını ve kısa mesaj ve e-postalarla onu tehdit ettiğini söyledi, belgelerde belirtiliyor. Arama emri yeminli ifadelerine göre memur Lynn Whitten, Holmes'un Colorado Üniversitesi tıp kampüsü binalarının güvenli alanlarına erişim anahtar kartını devre dışı bırakarak yanıt verdi. Polis, dairesinde sakinleştiriciler ve anti-anksiyete ilacı klonazepam dahil olmak üzere ilaçlar buldu. Ayrıca antidepresan Zoloft'un jenerik versiyonu olan sertralin adlı antidepresanı da buldular.

- Washington, Gig Harbor'daki bir markette ateş açıp üç kişiyi vurmakla suçlanan 20 yaşındaki bir kadın, kurbanlardan birinin ölmesinin ardından Ekim 2012'de cinayetle suçlandı. Laura Sorenson, 40 yaşındaki David Long'un ölümünden iki ay sonra savcıların kendisine karşı birinci derece cinayet suçlaması yönelttiği Pierce County Yüksek Mahkemesi'nde göründü. Sorenson, 11 Ağustos 2012'de saat 13:00'ten hemen önce Peninsula Market'e girmekle ve yere yatırılıncaya kadar müşterilere ateş etmekle suçlanıyor. Tanıklar polise, Sorenson'un çantasından bir tabanca çıkarıp dört ila beş el ateş etmeden önce insanları "öldürmekle" ilgili bir şeyler söylediğini söyledi. Mahkeme belgelerine göre, Sorenson, olaydan sonra dedektiflere akıl sağlığının yerinde olmadığını ve ilaç kullandığını söyledi ve kendini öldürmek istediğini ve önce başkasını öldürmenin nasıl bir his olduğunu bilmek istediğini ekledi, Komo News bildirdi.

- Mart 2012'de Pittsburgh Tıp Merkezi psikiyatri hastanesinde bir işçiyi öldüren ve birkaç kişiyi yaralayan akıl hastası silahlı saldırgan, daha önce bağlı bir hastanenin personelini beyzbol sopasıyla tehdit etmişti. Allegheny İlçe Bölge Savcısı Stephen Zappala Jr.'ın söylediğine göre, tıbbi kayıtlar ve diğer bilgiler, 30 yaşındaki John Shick'in, kötü bir ayak bileğinden pankreatite ve erektil disfonksiyona kadar çeşitli hastalıkları yanlış teşhis ettiğine inanarak kin beslediğini gösteriyor. Shick, Şubat ayında iki kez sopayla UPMC Shadyside hastanesine gitti ve personeli tehdit etti, ancak Pittsburgh polisi çağrılmadı, dedi Zappala Associated Press'e.

Zappala, araştırmacıların Shick'in, Duquesne Üniversitesi kampüsünden kadın öğrencileri tekrar tekrar randevu talep ederek taciz ettiği için atıldıktan sonra iki kez tedavi gördüğü UPMC'nin Batı Psikiyatri Enstitüsü ve Kliniği'ni neden hedef aldığını henüz belirlemediklerini söyledi. İkinci ziyarette, bir klinik doktoru Shick'e şizofreni için ilaç almaya devam etmesi konusunda ısrar etti - annesi doktorlara aylar önce ilacı almayı bıraktığını söyledikten sonra. Shick dışarı çıktı ve Aralık ayında bir takip randevusunu kaçırdı." UPMC'deki temasları bundan sonra daha ciddi ve rahatsız edici olmaya başladı" dedi Zappala için cinayet davalarını ele alan Bölge Yardımcısı Mark Tranquilli. Shick'in dairesinde, araştırmacılar antidepresanlardan bağırsak kurtlarına kadar 20 rahatsızlığı tedavi etmek için kullanılan 43 ilaç buldular.

- Fransız gazetesi Journal du Dimanche'ın bildirdiğine göre, Mohamed Merah, Fransa'nın Toulouse kentindeki bir Yahudi okulunda yedi kişiyi vurduktan sonra 22 Mart 2012'de düzenlenen bir baskında kurşun yağmuruna tutuldu. Polise teslim olmaya çalışan polise, daha fazla çocuğu öldürmesine olanak sağlayacak olan "Yahudi okuluna geri dönmediği" için pişman olduğunu söyledi. Bir doktor, Merah'a "stresini azaltmak için" psikotrop ilaçlar ve uyku yardımcıları verildiğini söyledi.

- Mart 2012'de, Kıdemli Çavuş Robert Bales'in Afganistan'da 15 masum sivili öldürdüğü bildirildi. Bu korkunç suç, birliğindeki adamlar tarafından, PTSD'den muzdarip biri için bile kabul edilemez olarak nitelendirildi. Daha sonra karısı, Bales'in antidepresanlarla tedavi edildiğini açıkladı. Kendisi ve kocası antidepresan kullanıyordu, "ordu nüfusunun geri kalanı gibi. . . tamam belki herkes değil. Sadece birkaç yıldır içeride olanlar, işler gerçekten berbat olduğunda bunu kabul edecek olanlar" dedi Daily Beast'e.

 "Norveçli Anders Breivik bir yılını "WarCraft'ın Dünyası (World of War Craft)" oynayarak geçirdi ve kendisine bir ilaç kokteyli verildi.."

- Norveç'in "gülen silahlı adamı" olarak bilinen Anders Breivik, 2011 yılında çoğu çocuk olmak üzere 77 kişiyi öldürdü. Daily Mail'in haberine göre Norveç yetkilileri korkunç suç hakkında sayfalarca analiz topladılar ancak neredeyse hiç kimse sırıtan Breivik'in büyük miktarda zihin değiştirici kimyasallar aldığını fark etmedi. Bu durumda maddeler stanozolol adı verilen bir anabolik steroid ve efedrin adı verilen amfetamin benzeri bir ilaç ile kafein karışımı. Mail'in haberine göre yetkililer ve medyanın çoğu, onun köktendinci Hristiyanlığa olan inancının olmamasıyla daha çok ilgileniyordu.

- Anabolik steroidler ayrıca 2003 yılında İngiltere'nin Leeds kentinde bir polisi öldüren ve iki kişiyi daha öldürmeye çalışan David Bieber ve geçen yaz Northumberland'da üç kişiyi vurarak birini öldüren ve diğerini kör eden Raoul Moat tarafından da yoğun bir şekilde kullanıldı. Steroidler ruh hali değişimleri, kontrol edilemeyen öfke ve diğer birçok sorunla güçlü bir şekilde ilişkilidir.

- 2005 Red Lake Lisesi saldırısının suçlusu Jeff Weise "antidepresanlar" alıyordu.

-  Columbine seri katili Eric Harris, Prozac, Paxil, Zoloft, Effexor ve diğerleri gibi, seçici serotonin geri alım inhibitörleri veya SSRI'lar adı verilen modern ve yaygın olarak reçete edilen bir antidepresan ilaç türü olan Luvox alıyordu. Harris ve sınıf arkadaşı Dylan Klebold, 1999'da 12 öğrenciyi ve bir öğretmeni öldürüp 24 kişiyi yaraladıkları ve ardından silahlarını kendilerine doğrulttukları cehennemvari bir okul saldırısı düzenlediler. Luvox üreticisi Solvay Pharmaceuticals, kısa süreli kontrollü klinik deneyler sırasında Luvox kullanan çocukların ve gençlerin yüzde 4'ünün -yani 25'te 1'inin- aşırı heyecan ve sanrılarla karakterize tehlikeli ve şiddete eğilimli bir zihinsel bozukluk olan mani geliştirdiğini kabul ediyor.

- Patrick Purdy, 1989'da Kaliforniya'nın Stockton kentinde bir okul bahçesinde silahlı saldırı düzenledi ve bu, Kaliforniya ve ülkede "yarı otomatik saldırı silahlarını" yasaklamak için başlatılan ilk yasama çılgınlığının katalizörü oldu. Beş çocuğu öldüren ve 30 kişiyi yaralayan 25 yaşındaki Purdy, antidepresan olan Amitriptyline ve antipsikotik ilaç Thorazine kullanıyordu.

- 15 yaşındaki Kip Kinkel, 1998'de anne ve babasını öldürdü ve ertesi gün Oregon'un Springfield kentindeki Thurston Lisesi'ne gidip sınıf arkadaşlarına ateş açtı, ikisini öldürdü ve 22 kişiyi yaraladı. Kendisine hem Prozac hem de Ritalin reçete edilmişti.

- 1988'de, 31 yaşındaki Laurie Dann, Illinois, Winnetka'daki bir ikinci sınıf sınıfında silahlı saldırı düzenledi, bir çocuğu öldürdü ve altısını yaraladı. Uzun süredir mani tedavisinde kullanılan Lityum'un yanı sıra antidepresan Anafranil de alıyordu.

- Kentucky, Paducah'da, 1997'nin sonlarında, tanınmış bir avukatın oğlu olan 14 yaşındaki Michael Carneal, Heath Lisesi'ne gitti ve okulun lobisinde gerçekleşen bir dua toplantısında öğrencilere ateş etmeye başladı, üç kişiyi öldürdü ve birini felçli bıraktı. Carneal'ın Ritalin kullandığı bildirildi.

- 2005'te, Minnesota'nın Red Lake Kızılderili Rezervasyonunda yaşayan 16 yaşındaki Jeff Weise, intihar etmeden önce dokuz kişiyi vurup öldürdü ve beş kişiyi yaraladı. Weise, Prozac alıyordu.

- 47 yaşındaki Joseph T. Wesbecker, 1989'da Prozac almaya başladıktan sadece bir ay sonra, Kentucky, Louisville'deki Standard Gravure Corp'ta 20 işçiyi vurarak dokuzunu öldürdü. Prozac üreticisi Eli Lilly, daha sonra mağdurların açtığı davayı çözerek anlaşmaya vardı.

- 18 yaşındaki Kurt Danysh, Prozac'a başladıktan iki haftadan biraz fazla bir süre sonra 1996'da kendi babasını vurarak öldürdü. Danysh'in cinayet anındaki zihinsel-duygusal durumunun tanımı ürpertici: "Bunu yaptıktan sonra yaptığımı fark ettim" dedi Danysh. "Bu kulağa tuhaf gelebilir ama yaptığım şeyin kontrolünün bende olmadığını hissettim, sanki orada sadece bir silah tutuyormuşum gibi."

- O zamanlar 25 yaşında olan John Hinckley, 1981'de Başkan Ronald Reagan'ı vurarak neredeyse öldürmeden iki saat önce dört tane Valium aldı. Suikast girişiminde Hinckley ayrıca basın sekreteri James Brady, Gizli Servis ajanı Timothy McCarthy ve polis memuru Thomas Delahanty'yi de yaraladı.

- Andrea Yates, modern tarihin en yürek parçalayıcı suçlarından birinde, 7 yaşından 6 aylık olan beş çocuğunu Houston yakınlarındaki aile küvetinde boğdu. İç seslerinin kendisine çocuklarını öldürmesini emrettiğini iddia ederek, birkaç yıl içinde giderek daha psikotik hale gelmişti. 2006'daki cinayet yeniden yargılamasında (2002'deki suçlu kararı temyizde bozulduktan sonra), Yates'in uzun zamandır arkadaşı olan Debbie Holmes ifade verdi: "Bana Şeytan'ın aklını okuyabildiğini ve cinlerin ele geçirildiğine inanıp inanmadığımı sordu." Ve Dr. George Ringholz, Yates'i iki gün boyunca değerlendirdikten sonra, ilk çocuğunun doğumundan sonra yaşadığı bir deneyimi anlattı: "Anlattığı şey, bir varlığın... Şeytan'ın... ona bir bıçak alıp oğlu Noah'ı bıçaklamasını söylemesiydi" dedi Ringholz; Yates'in küvet cinayetleri sırasındaki sanrısının sadece çocuklarını kurtarmak için onları öldürmesi gerektiği değil, aynı zamanda Şeytan'ın içine girdiği ve Şeytan'ı öldürmek için idam edilmesi gerektiği olduğunu da ekledi. Yates antidepresan Effexor kullanıyordu. Kasım 2005'te, Yates'in çocuklarını boğmasından dört yıldan fazla bir süre sonra, Effexor üreticisi Wyeth Pharmaceuticals sessizce ilacın "nadir görülen yan etkiler (rare adverse events)" listesine "cinayet düşüncesi (homicidal ideation)"ni ekledi.

 "Christopher Pittman, 12 yaşındayken büyükanne ve büyükbabasını öldürmüş ve 30 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Savunucuları, bu cezanın, cinayet öncesinde kendisine yüksek dozda antidepresan verilen yaşındaki biri için aşırı olduğunu söyledi."

- 12 yaşındaki Christopher Pittman, çalkantılı hayatında kendisine tek sevgi ve istikrarı sağlayan büyükanne ve büyükbabasını neden öldürdüğünü mahkemede açıklamakta zorlandı. "O gece yatağımda yatarken" diye ifade verdi, "kafamın içindeki ses sürekli olarak onları öldürmemi söylediği için uyuyamadım. " Christopher, o gün daha erken saatlerde okul otobüsünde bir kavga sırasında başka bir öğrenciyi yaraladığı için kendisini cezalandıran büyükbabasına öfkelenmişti. Bu yüzden o gece, 28 Kasım 2001'de, uyurken her iki büyükanne ve büyükbabasını da 410'luk bir av tüfeğiyle başından vurdu, ardından onlarla birlikte yaşadığı Güney Carolina'daki evlerini yaktı. "Kalktım, silahı aldım, yukarı çıktım ve tetiği çektim" diye hatırladı. "Bütün bunlar boyunca, en sevdiğiniz TV programını izliyormuşsunuz gibiydi. Ne olacağını biliyorsunuz, ancak bunu durdurmak için hiçbir şey yapamıyorsunuz. " Pittman'ın avukatları daha sonra çocuğun "istemsiz zehirlenme" kurbanı olduğunu ileri süreceklerdi. 30 yıllık cezasının onun yaşındaki biri için aşırı olduğunu ve "aldığı yüksek dozdaki antidepresanların zihnini kontrolden çıkardığını" iddia ettiler. Doktorlar cinayetlerden hemen önce ona Paxil ve Zoloft vermişti. Paxil'in bilinen "ters ilaç reaksiyonları" - ilacın FDA onaylı etiketine göre - "mani", "uykusuzluk", "anksiyete", "ajitasyon", "kafa karışıklığı", "amnezi", "depresyon", "paranoyak reaksiyon", "psikoz", "düşmanlık", "deliryum", "halüsinasyonlar", "anormal düşünme", "duygu eksikliği" ve diğerleri arasında yer alıyor.

Önceki örnekler, şiddet suçlarını işlemeden önce reçeteli psikiyatrik ilaçlar kullanan en bilinen suçlulardan bazılarıdır - SSRI Stories: Anti-Depresan Kabusları'nda (a) kayıtlı birçok başka örnek daha vardır. WND'nin Charleston, Güney Carolina'daki kilise katliamına ilişkin kapsamlı haberine bakın:(...)

Leo Hohmann, WND'de ve Atlanta ve Charlotte, Kuzey Carolina bölgelerindeki birkaç banliyö gazetesinde muhabir ve haber editörü olarak çalıştı. Ayrıca, Raleigh, Kuzey Carolina'daki Triangle Business Journal'ın yönetici editörü olarak görev yaptı. En son kitabı "Gizli İşgal: Göç ve Yerleşim Cihadıyla Müslüman Fethi (Stealth Invasion: Muslim Conquest Through Immigration And Resettlement Jihad)"dir. Leo Hohmann'ın diğer makalelerini burada okuyun." (23.B)

"Amerika'da Kitlesel Silahlı Saldırıların Dramatik Artışı: Reçeteli Psikiyatrik İlaçların Rolü?
Psikiyatrik İlaç Kullanımındaki Artışla Birlikte Kitlesel Silahlı Saldırılarda Üç Kat Artış.. İlk olarak 21 Kasım 2013'te yayınlanan bu makale, yakın zamanda Florida'da gerçekleşen toplu silahlı saldırıyla ilgilidir. ABD'deki bu dramatik silahlı saldırı artışının altında yatan neden ne olabilir?

"Sürekli artan rastgele silahlı saldırılarla ilgili veriler önemli olsa da, güç sahibi biri şiddet içeren davranışa neyin sebep olduğunu ciddi şekilde sorgulamaya istekli olmadığı sürece bu önemli değildir. Başlangıç ​​noktası, silahlı saldırganlar arasında ortak bir payda olup olmadığını sormak olabilir. " -Kelly Patricia O'Meara

ABD Başsavcısı Eric Holder, yakın zamanda ABD'deki toplu silahlı saldırı oranının arttığını duyurdu. Bu bilgi çoğu Amerikalı için pek de sürpriz olmasa da, ilginç olan, ülkenin en üst düzey polisinin ölümcül şiddet eylemlerindeki bu ciddi artışa neyin sebep olabileceğine dair hiçbir ipucu vermemiş olması. Holder'ın bildirdiğine göre, ABD'deki toplu silahlı saldırı olaylarının yıllık sayısı 2009'dan bu yana üç katına çıktı ve dikkat çekici bir şekilde, ortalama silahlı saldırı sayısı 2009'dan önce yılda 5'ten o zamandan bu yana yılda 15'e çıktı. Sürekli artan rastgele silahlı saldırılarla ilgili veriler önemli olsa da, güç sahibi biri şiddet içeren davranışa neyin sebep olduğunu ciddi şekilde sorgulamaya istekli olmadığı sürece bu önemli değil. Başlangıç ​​noktası, silahlı saldırganlar arasında ortak bir payda olup olmadığını sormak olabilir.

Örneğin, ABD'de toplu silahlı saldırılar artarken, reçeteli psikiyatrik ilaçların kullanımı da arttı. 1999 ile 2013 yılları arasında çokça duyurulan silahlı saldırıların listesine bakıldığında, bu silahlı saldırıları gerçekleştirenlerin çoğunun ya zihin değiştirici psikiyatrik ilaçlar kullandığı ya da aldığından şüphelenildiği açıkça görülüyor. Psikiyatrik ilaçlar ve şiddet arasındaki bağlantıyı destekleyen veriler ezici..

- 2004-2012 yılları arasında, psikiyatrik ilaçların şiddet içeren yan etkilere neden olduğu konusunda ABD FDA'nın MedWatch sistemine 14.773 rapor gönderildi; bunlara 1.531 cinayet düşüncesi/cinayet vakası, 3.287 mani vakası ve 8.219 saldırganlık vakası dahildir. FDA, tüm ciddi olumsuz olayların %1'inden daha azının bildirildiğini tahmin ediyor.

- Thomas J Moore, Joseph Glenmullen ve Curt D Furberg tarafından yazılan, FDA'nın olumsuz olay ilaç verilerine dayanan bir PLOS One çalışması, "başkalarına yönelik şiddet eylemlerinin nispeten küçük bir ilaç grubuyla ilişkili gerçek ve ciddi bir olumsuz ilaç olayı" olduğunu buldu. Verenicline (Chantix) ve serotonerjik etkilere sahip antidepresanlar en güçlü ve tutarlı şekilde suçlanan ilaçlardı.

- Psikiyatrik ilaçlarla ilgili 22 adet uluslararası ilaç düzenleme uyarısı, mani, düşmanlık, saldırganlık, şiddet ve hatta cinayet düşüncesi gibi etkilere işaret ediyor.

- Psikiyatristler tüm ziyaretlerin üçte birinde çocuklara antipsikotik ilaçlar reçete ediyor, bu 1990'lara göre üç kat daha fazla ve 2005 ile 2009 arasında yazılan reçetelerin yaklaşık yüzde 90'ı Gıda ve İlaç Dairesi'nin onayladığı şey dışında bir şey için reçete edildi. Antipsikotikler normal beyin fonksiyonlarını devre dışı bırakma yetenekleri nedeniyle kimyasal lobotomi olarak tanımlanıyor.

- 18-34 yaş aralığındaki yetişkinler arasında Merkezi Sinir Sistemi Uyarıcılarının (MSS /CNS "Central Nervous System Stimulants") tıbbi olmayan kullanımını içeren Acil Servis ziyaretleri 2005'te 5. 605'ten 2011'de 22. 949'a yükseldi. MSS ilaçları arasında reçeteli DEHB ilaçları da yer alıyor.

- IMS Health'e göre, 2002'den bu yana psikiyatrik ilaç kullanan Amerikalıların sayısında %22'lik bir artış oldu ve şu anda 77 milyondan fazla kişi bu ilaçları kullanıyor; bu da dört Amerikalıdan biri demek.

- ABD'de 18 yaş altı toplam 8,2 milyon çocuk psikiyatrik ilaç kullanıyor.
- 40 milyondan fazla Amerikalı antidepresan kullanıyor - 2002'den bu yana %15 artış. Bunların 2 milyonu 18 yaş altı çocuklar.
- 2002'den bu yana, DEHB ilaçları kullanan Amerikalıların sayısı %94 arttı ve şu anda 10 milyondan fazla kişi bu ilaçları kullanıyor.
- CDC'ye göre, okul çağındaki çocukların %11'ine DEHB teşhisi konuldu ve IMS Health'e göre ABD'de şu anda 18 yaş altı 4,7 milyon çocuk DEHB ilaçları kullanıyor.
- 2002'den bu yana antipsikotik kullanan Amerikalıların toplam sayısı %40 arttı.

- Tüm antidepresanlar, FDA'nın "Kara Kutu" uyarısını taşır ve halkı antidepresanların çocuklarda ve genç yetişkinlerde intihar düşüncesi ve davranışı riskini artırabileceği konusunda uyarır. "Kara Kutu" uyarısı, FDA'nın en ciddi reçeteli ilaç uyarısıdır.

- Son olarak, ABD ordusunda intihar sayısında artış görüldü ve 2012'de rekor seviye olan 349 intihar oldu ve bu, Amerikan savaş ölümlerinin sayısını çok aştı. Military Times'a göre, askerlerin en az altıda biri (%17) bir tür psikiyatrik ilaç kullanıyor.

- Savunma Lojistik Ajansı (Defense Logistics Agency)'ye göre, 2001 ile 2009 yılları arasında psikiyatrik ilaçların genel kullanımı %76 arttı. Aynı dönemde antidepresan kullanımında ise yüzde 40 artış görüldü.

Elbette, bu veriler kolluk kuvvetleri ve kanun koyucuların artan silahlı saldırı sayısının nedenini anlamak için kullanabilecekleri kamuya açık bilgilerin sadece küçük bir örneğidir.

 "Silahlar ve İlaçlar Birbirine Karışmaz: Psikiyatrik İlaçlar ve Şiddet İçeren Davranış (Guns and Drugs Don’t Mix: Psychiatric Medications and Violent Behavior).. (a)

Ancak bu ezici verilere rağmen, bugüne kadar, eyalet veya federal kanun koyucular veya kolluk kuvvetleri tarafından, zihin değiştirici psikiyatrik ilaçların artan kullanımının artan şiddet içeren davranışlardaki ortak nokta olabileceği olasılığına ilişkin bir soruşturma yapılmadı. Bu sorun ele alınana kadar toplu silahlı saldırılar artmaya devam edecek, katliam devam edecek ve bir fark yaratma gücüne sahip olan ancak sadece bir soru sorma cesaretine sahip olmayanların ağzından ikiyüzlü ve içi boş sempati ve başsağlığı sözcükleri dökülecek.. Makale kaynağı (c)

Kelly Patricia O’Meara, Washington Times, Insight Magazine için ödüllü eski bir araştırmacı gazetecidir ve psikiyatrik teşhisin sahtekarlığını ve psikiyatrik ilaçların tehlikelerini ifşa eden düzinelerce makale yazmıştır. Ayrıca, büyük beğeni toplayan Psyched Out: Psikiyatri Akıl Hastalığını Nasıl Satıyor ve Öldüren Hapları Nasıl Yaygınlaştırıyor (Psyched Out: How Psychiatry Sells Mental Illness and Pushes Pills that Kill) adlı kitabın yazarıdır. O’Meara, araştırmacı gazeteci olarak çalışmaya başlamadan önce, dört Kongre Üyesinin kongre personeli olarak Capitol Hill'de on altı yıl geçirdi." (24.B)

"Silahlar ve İlaçlar Birbirine Karışmaz: Psikiyatrik İlaçlar ve Şiddet İçeren Davranışlar
"Kurumsal medya, psikiyatri ilaçları ve şiddet içeren davranışlar arasındaki bağlantıyı gösteren bilimsel kanıtları görmezden geliyor çünkü psikiyatri ana akım medyanın dini ve psikiyatrik olarak reçete edilen ilaçların tehlikelerinden bahsetmemeyi seçiyor." — Peter R. Breggin, MD (breggin. org)

"Bazı Avrupa ülkelerinde doktorların çocuklara ve ergenlere SSRI antidepresan ilaçları reçete etmesi 1) uzun vadeli güvenlik çalışmalarının eksikliği ve 2) şiddet ve intihar vakalarının bilinen artışı nedeniyle yasaktır." — Şuna bakın (a)... İlk olarak 26 Temmuz 2012'de yayınlandı, 29 Mart 2021'de revize edildi.. (...)" (25.B)

"Psikiyatrik İlaçlar: Okul Saldırıları ve Diğer Anlamsız Şiddet Eylemleri
CCHR'nin tam olarak belgelenmiş Psikiyatrik İlaçlar: Şiddet ve İntihar Yaratır — Okul Saldırıları ve Diğer Anlamsız Şiddet Eylemleri (a) raporunu okuyun..

Psikiyatrik ilaçlar okul saldırılarında ve diğer anlamsız şiddet eylemlerinde rol oynuyor mu? Toplu cinayet, şiddet suçu ve intihar için sayısız neden olabilse de, bunları engellemek için önerilen çözümler ve önlenmesi için harcanan fonlar aynı şekilde devam etse de, anlamsız şiddet eylemleri azalmadan devam ediyor.  Hiçbir zaman bir hükümet soruşturmasının konusu olmamış bir husus, okul saldırıları gibi bu tür iğrenç anlamsız şiddet eylemleri ile şiddete, maniye, psikoza, duyarsızlaşmaya ve hatta cinayet düşüncelerine neden olduğu belgelenen zihin değiştirici psikiyatrik ilaçların etkisi altındakiler arasındaki bağlantıdır.  Milyonlarca kişiye psikiyatrik ilaç reçete edildiğine göre, bunları alan (veya yoksunluk çeken) herkesin şiddet, mani, psikoz veya cinayet düşünceleri yaşamayacağı açıktır. Ancak, Uluslararası İlaç Düzenleme Ajansı'nın uyarılarına göre, bunların bir yüzdesi yaşayacak. Ve bir sonrakinin kim olacağını kimse bilmiyor.

Okul Saldırıları ve Okul Şiddeti.. En az 39 okul saldırısı ve/veya okul ile ilgili şiddet eylemi, psikiyatrik ilaç kullanan veya ilaçlarını bırakan kişiler tarafından gerçekleştirilmiş ve 200 kişi yaralanmış ve 100 kişi ölmüştür. (Diğer okul saldırılarında, ilaç kullanımına ilişkin bilgiler hiçbir zaman kamuoyuna açıklanmamıştır; reçeteli ilaçların etkisi altında olup olmadıkları ne doğrulanmış ne de çürütülmüştür). Bu liste yalnızca silah kullananları değil, bıçak, kılıç ve bomba kullananları da içerir. Dahası, bu liste yalnızca failin toksikoloji raporlarının ve/veya psikiyatrik ilaç kullanımının ifşa edildiği vakalardan oluşmaktadır. Failin psikiyatrik ilaç kullanımı veya toksikoloji raporu çoğu zaman kamuoyuna açıklanmaz.

Psikiyatrik ilaçlar ile şiddet arasındaki bağlantıyı araştıran tam belgeli rapor.. Ruh sağlığı gözlemci grubu, İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu (CCHR) International, psikotropik ilaçların etkisi altında olan veya bunlardan ciddi şekilde yoksunluk çeken kişiler tarafından işlenen okul ve toplu silahlı saldırılar, bıçaklamalar ve anlamsız şiddet eylemlerine dair 60'tan fazla örneği ayrıntılarıyla anlatan tam belgeli 64 sayfalık bir rapor hazırladı. Ayrıca antidepresanlar, antipsikotikler, psikostimülanlar, ruh hali dengeleyiciler ve sakinleştirici-hipnotiklerin düşmanlık, mani, saldırganlık, kendine zarar verme, intihar ve cinayet düşünceleri gibi olumsuz etkilere yol açtığını gösteren 30'dan fazla çalışma da sunuyor.

Akıl Hastalığını "Neden" Olarak Göstermek.. Medya, uzmanların bu tür bireylerin "zihinsel olarak rahatsız" olduğunu veya "tedavi edilmemiş akıl hastalığı" olduğunu söylediğini aktarıyor ancak bu, gördüğümüz şiddet seviyesini veya bir kişiyi tetiği çekmeye veya kasıtlı olarak bir uçağı düşürerek uçaktaki 150 kişiyi öldürmeye iten şeyi açıklamıyor. Etik İnsan Psikolojisi ve Psikiyatri (Ethical Human Psychology and Psychiatry)'de yayınlanan ve son 50 yılda akıl hastalığının "şaşırtıcı oranı" ile ilgili bilimsel literatürün incelenmesi, soruna "akıl hastalığının" neden olmadığını; bunun yerine, onu tedavi etmek için reçete edilen psikiyatrik ilaçların neden olduğunu ortaya koydu. Bu nedenle, bir akıl hastalığına atıfta bulunmak saldırgan davranışın bir göstergesi değildir; ancak, onu tedavi etmek için reçete edilen ilaçların bu tür davranışlara neden olduğu belgelenmiştir.

Soruşturmalarda Psikiyatrik İlaç Kullanımının Açıklanması Gerekir.. İlaç savunucuları, psikiyatrik (psikotropik) ilaçlarla ilişkilendirilmemiş birçok silahlı saldırı ve şiddet eylemi olduğunu savunuyorlar, ancak asıl mesele tam da bu. Ne doğrulandı ne de çürütüldü, çünkü kolluk kuvvetlerinin şiddetle bağlantılı reçeteli ilaçları soruşturması veya raporlaması gerekmiyor ve medya nadiren bu soruyu soruyor. Toksikoloji raporları durumunda, Adli Tabip, fail ölmüş olsa bile, tam toksikoloji raporunu kamuoyuna açıklamamaya karar verebilir. CCHR, her şiddet yanlısı katilin suç işlerken psikotropik bir ilacın etkisi altında olduğu veya ilacı bıraktığı belgelenmediğini, ancak birçok durumda bu tür ilaçların yalnızca araştırmacı gazeteciler katilin geçmişini araştırdığında ortaya çıktığını açıkça belirtmektedir. Ve medya her zaman doğru soruları sormaz. Bu nedenle, rapordaki önerilerden bazıları şunlardır:

- Psikiyatrik tedavi ile şiddet ve intihar arasındaki ilişkiyi tam olarak araştırmak için yasama duruşmaları yapılmalıdır.

- Birinin toplu silahlı saldırı veya başka ciddi bir şiddet suçu işlemesi durumunda psikiyatrik ilaçlar için toksikoloji testi zorunlu olmalı ve bu bilgiler, kolluk kuvvetlerinin tüm şubelerinin ve seviyelerinin erişebileceği ulusal bir veritabanının parçası haline gelmelidir. Raporun tamamını buradan (a) okuyabilirsiniz.." (26.B)

                           "Psikiyatrik ilaçlar, anlamsız şiddet ve intihar yaratır." (Bazı ş
iddet ve silahlı saldırıları sergileyen 'Psikiyatri bir ölüm endüstrisidir' müzesinden bir görüntü..) (256)

"Psikiyatrik İlaçlar: Şiddet ve İntihar Yaratır
Okul Saldırıları ve Diğer Anlamsız Şiddet Eylemleri.. Şiddet olayları arttıkça kolluk kuvvetlerinin ortak bir paydaya bakması gerekiyor.. Psikiyatrik İlaçlar Şiddet ve İntihar Yaratıyor: Toplumu Riske Atmak..

 "Tecrübeli bir polis memuru olarak, bu raporu kolluk kuvvetlerindeki herkes için hayati bir kaynak olarak buldum. Bu rapordaki istatistikler şaşırtıcı ve çalışmalar ve uzman görüşleri göz ardı edilemez. Bu, kolluk kuvvetleri topluluğumuza, askeriyemize ve hükümet yetkililerimize geniş çapta sunulması gereken önemli bir kaynaktır." - 29 yıllık ABD Kolluk Kuvvetleri Uzmanı

 “Küresel terörizm konusunda uluslararası alanda tanınmış bir uzman ve deneyimli bir federal kolluk kuvvetleri görevlisi olarak, bunun olağanüstü bir rapor olduğunu düşünüyorum ve soruşturma araştırmasının kalitesinden çok etkilendim. Kolluk kuvvetleri ve hükümet için mutlaka saklanması gereken bir kaynak olarak şiddetle tavsiye ediyorum.” - Yerleşik Özel Temsilci Sorumlusu (R) İlaçla Mücadele Dairesi

Şiddet: Psikotropik İlaçların En İyi Saklanan Sırrı.. Toplu cinayet, şiddet suçu ve intihar için sayısız neden olabilirken, bunları engellemek için önerilen çözümler ve önlenmesi için harcanan fonlar da aynı olsa da, anlamsız şiddet eylemleri hız kesmeden devam ediyor ve sadece 1 Ekim 2017'deki Las Vegas konser saldırısı ile 5 Kasım 2017'deki Teksas kilise saldırısı arasında 80'den fazla ölü ve 500 yaralı var. Ardından 14 Şubat 2018'de Florida, Parkland'da meydana gelen şok edici okul saldırısı 17 ölü ve yaklaşık 15 yaralı bıraktı. Medya, uzmanların bu kişilerin "zihinsel olarak rahatsız" olduğunu veya "tedavi edilmemiş zihinsel hastalıkları" olduğunu söylediğini aktarıyor ancak bu, gördüğümüz şiddet seviyesini veya bir kişiyi tetiği çekmeye veya kasıtlı olarak bir uçağı düşürerek uçaktaki 150 kişiyi öldürmeye iten şeyi açıklamıyor. Gerçekler rahatsız edici bir tablo çiziyor.

  "Etik İnsan Psikolojisi ve Psikiyatri (Ethical Human Psychology and Psychiatry) dergisinde yayınlanan ve son 50 yılda akıl hastalığının "şaşırtıcı oranı" ile ilgili bilimsel literatürün incelenmesi, soruna "akıl hastalığının" neden olmadığını; bunun yerine, onu tedavi etmek için reçete edilen psikiyatrik ilaçların neden olduğunu ortaya koydu. Akıl hastalığı saldırgan davranışın bir göstergesi değildir; ancak, onu tedavi etmek için reçete edilen ilaçların bu tür davranışlara neden olduğu belgelenmiştir."

Parkland okul katliamıyla suçlanan gence verildiği bildirilen ilaçlar da dahil olmak üzere, hangi psikiyatrik değerlendirme yapılırsa yapılsın, "tedavi" cinayet sonucunu tahmin etmeyi veya engellemeyi başaramadı ve potansiyel olarak sorunlu ruh halini daha da kötüleştirdi. 1955'te antipsikotik ilaçların ve 1987'de Prozac gibi daha yeni Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri (SSRI "Selective Serotonin Reuptake Inhibitors") antidepresanlarının piyasaya sürülmesinden bu yana, her ikisinin de onları alan kişilerin bir yüzdesinde şiddet etkileriyle bağlantılı olduğu belgelenmiştir.

 "[Antidepresanlardan kaynaklanan] sinirlilik ve dürtüsellik insanları intihara veya cinayete meyilli hale getirebilir." - Joseph Glenmullen Harvard Tıp Fakültesi Psikiyatristi

 "Reçeteli ilaçların neden olduğu şiddet ve diğer potansiyel olarak suç teşkil eden davranışlar, tıbbın en iyi saklanan sırrıdır." - Profesör David Healy, Galler'de Önde Gelen Psikofarmakoloji Uzmanı ve Psikiyatri Profesörü

 "Antidepresanlar ile intihar ve cinayet de dahil olmak üzere şiddet arasındaki bağlantı iyi bilinmektedir." - Patrick D. Hahn, Loyola Üniversitesi Maryland, Biyoloji Bölümü Yardımcı Profesörü

İlaç savunucuları, psikiyatrik (psikotropik) ilaçlarla ilişkilendirilmemiş birçok silahlı saldırı ve şiddet eylemi olduğunu savunuyorlar, ancak asıl mesele tam da bu. Ne doğrulandı ne de çürütüldü, çünkü kolluk kuvvetlerinin şiddetle bağlantılı reçeteli ilaçları soruşturması veya raporlaması gerekmiyor ve medya nadiren bu soruyu soruyor.

Psikotropik İlaçlarla Rus Ruleti.. Milyonlarca insan psikotropik ilaçlar aldığından, açıkça herkes bunları aldığında şiddetli tepkiler yaşamayacak. Ancak ilaç düzenleme kurumunun uyarıları, nüfusun bir yüzdesinin bunu yaşayacağını doğruluyor. Yaklaşık 410 psikiyatrik ilaç uyarısından 27'si şiddet, saldırganlık, düşmanlık, mani, psikoz veya cinayet düşüncesi konusunda uyarıda bulunuyordu; 49'u kendine zarar verme veya intihar/intihar düşüncesi konusunda uyarıda bulunuyordu; 17'si bağımlılık veya yoksunluk etkileri içindi; ve 27'si antidepresan kullanımında bulunan ve ajitasyon, huzursuzluk ve kafa karışıklığı gibi semptomlarla işaretlenen Serotonin Sendromu ile bağlantılıydı.

  "Antidepresan Klinik Deneyi Konuları Ajitasyon Nedeniyle Ayrılıyor.. 41 milyon Amerikalı antidepresan kullanıyor.. %5 veya 2,05 milyon kişi "artmış ajitasyon" yaşayabilir.. "Artan zihinsel ve/veya fiziksel ajitasyon, antidepresan kullanan deneklerin yaklaşık %5'inin klinik deneylerden çekilmesine yol açmıştır. Bu yüzde, ABD'de antidepresan kullanan 41 milyon kişiye uygulansaydı, bu 2,05 milyondan kaçı potansiyel olarak şiddet eylemlerinde bulunacak kadar ajitasyona uğrayabilirdi? Bu, onların hayatları ve olası kurbanlarıyla Rus ruleti oynamaktır."

Profesör Healy, antidepresan alırken intihar ve şiddetin arkasındaki ana nedensel faktörün, ilaçları alan deneklerin yaklaşık yüzde beşinin klinik çalışmalardan çekilmesine yol açan artan zihinsel ve/veya fiziksel ajitasyon olduğundan şüpheleniyor, buna karşın plasebo alan kişilerde bu oran sadece yüzde 0,5.

Antidepresan kullanan 41 milyon Amerikalının yüzde beşi "artan zihinsel ve/veya fiziksel ajitasyon" yaşarsa, bu 2,05 milyon insanı temsil eder. Kaç tanesi potansiyel olarak şiddet eylemlerinde bulunacak kadar ajitasyona uğrayabilir?

Bu onların hayatlarıyla Rus ruleti oynamaktır. Dahası, toplu silahlı saldırılar veya şiddet eylemleri gerçekleştirenlerin kaç tanesi, kendilerine zihin değiştirici bir ilaç reçete edilene kadar hiçbir zaman şiddet geçmişi veya suç geçmişi yaşamamıştı?

- Örneğin, David Hawkins'i ele alalım. 25 Mayıs 2001'de Avustralyalı bir yargıç, bu barışçıl, kanunlara uyan adamı şiddet yanlısı bir katile dönüştürdüğü için antidepresan Zoloft'u (sertralin) suçladı. Hawkins'in şiddet veya intihar geçmişi yoktu ve hayatı boyunca kazançlı bir işte çalıştı. Yargıç Barry O’Keefe, Bay Hawkins antidepresanı almamış olsaydı, “Bayan Hawkins’in öldürülmesinin çok muhtemel olduğunu…” söyledi. Ayrıca, “Öldürme tamamen karakterine aykırıydı” ve “kendisi ile karısı arasındaki sevgi dolu, şefkatli ilişkiyle ve 50 yıllık mutlu evlilikleriyle uyuşmuyordu.” Hawkins’e göre, hiçbir tartışma veya uyarı yoktu; sadece karısını boğmuştu. Hawkins üç yıl hapis cezasına çarptırıldı.. (....)" [(syf 1-7)]

Reçeteli Zoloft'a Kadar Şiddet Geçmişi Yok.. ABD Psikotropik İlaç Satışları ve Kullanımı Arttı: İntihar Artışı 25 Mayıs 2001'de Yargıç Barry O'Keefe, barışçıl, kanunlara uyan bir adam olan David Hawkins'i şiddet yanlısı bir katile dönüştüren şeyin antidepresan Zoloft (sertralin) olduğunu söyledi. Hawkins'in şiddet geçmişi yoktu ve hayatı boyunca kazançlı bir işte çalıştı. Yargıç O'Keefe, Hawkins antidepresanı almamış olsaydı, karısının "öldürülmesinin çok muhtemel" olduğunu söyledi...” Bu, "kendisi ve karısı arasındaki sevgi dolu, şefkatli ilişkiyle ve 50 yıllık mutlu evlilikleriyle uyuşmuyordu." Hawkins üç yıl hapis cezasına çarptırıldı." [(syf9)]

 ""Meşru bilim insanlarının [psikotropik ilaçlar ve şiddet hakkında] yeterli tesadüfleri ve yeterli profesyonel görüşleri var; bu da bizi bu konuyu gündeme getirmeye ve daha fazla soru sormaya yöneltiyor." -Penn Pfifner, 1999, Eski Colorado Eyalet Temsilcisi.. [(syf10)]

 “Hukuk sistemlerinin psikotropik ilaçların kullanımıyla ilişkili şiddet vakalarıyla karşılaşmaya devam etmesi muhtemeldir ve mahkemelerin şu anda erişilemeyen verilere erişim talebinde bulunması gerekebilir. Sorun uluslararasıdır ve uluslararası bir yanıt gerektirir." -Profesör David Healy, 2006, Psikiyatrist ve Psikofarmakolog.. [(syf10)]

 "Genellikle hastalara zorla verilen antipsikotikler, ilaç kaynaklı akatizi nedeniyle saldırgan davranışlar da dahil olmak üzere rahatsız edici etkilere sahiptir..

-Akatizi "Akathisia" (hareketsiz oturamama) "Huzursuzluk.. Hareketsiz durmakta zorluk.. Yerde volta atar.. Ayaklar sürekli hareket halindedir.. ileri geri sallanır.."

-Akut Distoni "Acute Dystonia" (kas spazmı) "Yüz buruşturma.. İstemsiz yukarı doğru göz hareketi.. Dil, yüz, boyun ve sırt kas spazmları (sırt kas spazmları gövdenin öne doğru eğilmesine neden olur).. Larenks spazmları.."

- Tardif Diskinezi "Tardive Dyskinesia" (anormal hareket) "Dilin dışarı çıkması ve yuvarlanması.. Dudakların emme ve şapırdatma hareketleri.. Çiğneme hareketi.. Yüzde istemsiz hareketler.. Vücudun ve ekstremitelerin istemsiz hareketleri.."

Bu akatizi hislerinin şiddeti değişse de, dayanılmaz hale gelebilir ve şiddet ve intiharla ilişkilendirilir. Akatizi, tedaviden birkaç gün sonra başlayabilir ancak genellikle tedavi süresiyle birlikte artar, vakaların %50'sine kadarında bir ay içinde ve vakaların %90'ında üç ay içinde ortaya çıkar. Antipsikotik kullanan kişilerin %20 ila %75'i akatizi yaşar - potansiyel olarak 5,1 milyon Amerikalı.." [(syf14)]"

Şiddetli (/yetişkin) Katiller: İlaç Bağlantıları..


-Joseph Wesbecker (47) ; İlaç: Prozac ; 8 ölü, 12 yaralı (kurbanlar) ; İntihar (ölüm nedeni)
-Aaron Alexis (34) ; İlaç: Trazodone ; 13 ölü, 8 yaralı ; İntihar
-Ivan Lopez (34) ; İlaçlar: Ambien, antidepresanlar ; 4 ölü, 16 yaralı ; İntihar
-Troy Bellar (34) ; İlaç: Tegretol ; 5 aylık bir bebek de dahil olmak üzere 4 ölü ; İntihar
-Bradley Stone (35) ; İlaçlar: Trazodon, risperidon ; 7 ölü ; İntihar
-Andreas Lubitz (27) ; İlaçlar: antidepresan ve lorazepam ; Germanwings pilotu 150 ölü ; İntihar
-Arcan Cetin (20) ; İlaç: Prozac ; 5 ölü (Cezaevinde asılı olarak bulundu (d))
-Robert Stewart (45) ; İlaçlar: Lexapro, Xanax, Ambien ; 8 ölü, 3 yaralı
-Elliot Rodger (22) ; İlaçlar: Xanax ve Vicodin ; 6 ölü, 13 yaralı ; İntihar
-Matt Saari (22) ; İlaçlar: Xanax ve SSRI antidepresan ; 11 ölü, 1 yaralı ; İntihar
-James Holmes (24) ; İlaçlar: sertralin ve klonazepam ; 12 ölü, 70 yaralı
-Scott DeKraai (41) ; İlaçlar: antidepresan ve ruh hali dengeleyici ; 8 ölü, 1 yaralı

Genç Katiller ve Şiddet..


-Jose Reyes (12) ; İlaç: Prozac ; 1 ölü, 2 yaralı (kurbanlar) ; İntihar (ölüm nedeni)
-John Odgren (16) ; İlaç: Ritalin ; 1 ölü
-Oliver Funes Machada (18) ; İlaçlar: 4 psikiyatrik ; Başı kesilmiş anne
-Robert Hawkins (19) ; İlaç: Valium ; 9 ölü, 5 yaralı ; İntihar
-Jef Weise (16) ; İlaç: Prozac ; 10 ölü, 7 yaralı ; İntihar
-Cory Baadsgaard (16) ; İlaç: antidepresan ; 23 sınıf arkadaşı rehin tutuldu ; İntihar girişimi
-Eric Harris (18) ; İlaç: Luvox ; 15 ölü, 23 yaralı ; İntihar
-Asa Coon (14) ; İlaç: Trazodone ; 4 yaralı ; İntihar
-Kip Kinkel (15) ; İlaçlar: Ritalin ve Prozac ; 4 ölü, 25 yaralı
-Elizabeth Bush (14) ; İlaç: Prozac ; 1 yaralı
-T.J. Solomon (15) ; İlaç: Ritalin ; 6 yaralı
-Ali David Sonboly (18) ; İlaçlar: “Sosyal Kaygı Bozukluğu” ve depresyon için ; 9 ölü, 35 yaralı ; İntihar  [(syf 30-31)]

 "Bu raporun amacı kolluk kuvvetlerinin ve politika yapıcıların toplumdaki şiddet ve intiharın yaygınlığıyla ilgili gizli bir bağlantıyı keşfetmelerine ve tanımlamalarına yardımcı olmaktır: psikotropik ilaçlar. Gerçekler, istatistikler, çalışmalar ve uzman görüşleri, anlamsız şiddet eylemlerinin artışıyla ilgili tıbbi endişelerin psikotropik ilaç reçetelerinin ve kullanımının artışıyla aynı zamana denk geldiğini göstermektedir. Psikiyatrik ilaçlar, bunları kullanan bireylerin bir yüzdesinde bağımlılık, intihar ve şiddete neden olmaktadır. Bu belgelenmiş bir gerçektir. Felaket sonuçları herkes tarafından hissedilmektedir. Çok sayıda hayat tehlikede olduğundan, harekete geçme pozisyonunda olan her kişinin topluluklarımızı korumaya yardımcı olmak için bu bilgilerden yararlanması hayati önem taşımaktadır." -Jan Eastgate, Uluslararası İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu Başkanı [(syf 62)] Uluslararası İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu (Citizens Commission on Human Rights International) tarafından yayınlanan bir kamu yararı raporu, Akıl Sağlığı Endüstrisi Gözlemcisi (Mental Health Industry Watchdog),Mart 2018" (27-B -PDF) 

Google Search ; ("2016: Arcan Cetin, yirmi yaşındayken Cascade Mall'da dört kadını ve bir erkeği öldürdü. Cetin bir psikiyatriste gidiyordu ve DEHB ve depresyon için ilaç yazıyordu. Aldığı ilaçlardan biri de Prozac'tı (SSRI).")  -(a),(b) "Çetin Türkiye'de doğdu ama altı yaşından beri ABD'de yaşıyordu." (c)" "17 Nisan 2017'de medya, Cetin'in önceki gece Snohomish İlçe Hapishanesinde kendini astığını bildirdi. Snohomish İlçe Şerif Ofisi tarafından yapılan bir soruşturma, Cetin'in kendini öldürdüğü sonucuna vardı." (d) (27.B)

"Şiddet İçin Reçete: Antidepresanların, SSRI'ların ve Toplu Silahla Saldırıların Karşılıklı Yükselişi
Eli Lily, Kentucky'deki korkunç bir toplu silahlı saldırının kurbanlarına sessizce 20 milyon dolar ödedi. Ödeme, bir aydır Prozac kullanan Joseph Wesbecker'ın ofis binasına girip sekiz kişiyi öldürmesinden (on ikisini yaraladı) ve iş arkadaşlarına ayrım gözetmeksizin ateş etmesinden otuz yıl sonra yapıldı. Bu toplu silahlı saldırı, FDA'nın Prozac'ı depresyon için onaylamasından iki yıl sonra gerçekleşti. Reçeteli ilaç kullanımıyla ilişkilendirilen ilk olay olsa da ne yazık ki sonuncusu olmadı. ABD'deki toplu silahlı saldırılardaki artışla reçeteli ilaçlar arasında bir ilişki olup olmadığını merak ettiyseniz, yalnız değilsiniz. Bu makale sizi toplu silahlı saldırı propagandasının derinliklerine, doğrulanabilir gerçeklere ve reçeteli ilaçların ve toplu silahlı saldırıların tarihine götürecek.

Raporun Önemli Noktaları:

-2021 itibarıyla ABD'de 57,8 milyon yetişkin bir tür ruhsal hastalık yaşarken, 14,1 milyon yetişkin ciddi bir ruhsal hastalıktan muzdaripti.
-2018'de 34 milyondan fazla Amerikalının antidepresan kullandığı bildirildi.
-2023'e kadar 3 milyondan fazla Amerikalı çocuk davranış sorunları için ilaç alıyordu.
-Tüm toplu silahlı saldırıların yarısından fazlası 2000 yılından bu yana gerçekleşti ve %20'si 2014'ten bu yana gerçekleşti.
- Finlandiya ve İsveç'ten yapılan çalışmalar, reçeteli ilaç kullanımı ile şiddet içeren davranış arasında olası bir bağlantı olduğunu öne sürüyor.
-2000 ile 2013 yılları arasında toplu silahlı saldırı düzenleyenlerin %22'sinin reçeteli veya yasadışı ilaç kullandığı bildirildi.
-2008 ile 2018 yılları arasında okul saldırılarından sorumlu kişilerin %40'ında resmi ruh sağlığı teşhisleri bulundu.
- Prozac ve Effexor, 2000 ile 2018 yılları arasında okul saldırganlarını içeren vakalarda en sık tespit edilen antidepresanlar arasındaydı.

Metodoloji Dünya genelindeki diğer ülkelerin aksine, HIPAA yasaları akıl hastalığı, reçeteli ilaçlar ve şiddet arasındaki ilişkiyi araştırmayı zorlaştırmaktadır. Bu makale, küresel yayınlardan alınan bilgilerin kapsamlı bir incelemesini sunmaktadır. Reçeteli ilaçların suç, şiddet ve toplu silahlı saldırılar üzerindeki etkilerine dair doğru bir değerlendirme sunmak için haber raporlarından, hakemli çalışmalardan ve diğer ülkelerdeki yayınlardan veri derledik. Çeşitli kaynaklardan bilgi almak, tarafsız bir rapor sunmamızı ve tüm olası temel faktörleri vurgulamamızı sağlar. Ammo. com, gerçeğe dayalı bilgi sağlamaya çalışmaktadır. Kaynaklarımızı BURADAN görüntüleyebilirsiniz.

ABD'de Reçeteli İlaçların ve Akıl Hastalıklarının Tarihi.. 21. yüzyılda, neredeyse her şey için ilaç varmış gibi görünüyor. İster Karşı Gelme Bozukluğu, ister DEHB veya klinik depresyon olsun, beyin kimyasını ayarlamak ve daha iyi davranışsal sonuçlar elde etmek için tasarlanmış bir hap var. Yıllar boyunca, birçok kişi bu ilaçların hem bireyler hem de toplum üzerindeki etkisini sorguladı ve bunlara aşırı mı güvendiğimizi merak etti. Aşağıdaki bölümler, Amerika'da reçeteli ilaçların kullanımına ilişkin temel bilgiler sağlayacaktır.  (....)

Reçeteli İlaçlarla Bağlantılı Şiddet Vakaları.. Yıllar boyunca, bazı önemli silahlı saldırılar ve korkunç cinayetler reçeteli ilaç kullanımına atfedildi. Bu bölümde bunlardan birçoğunu ele alacağız.

1989: Joseph T. Wesbecker yirmi iş arkadaşını vurarak sekizini öldürdü. Wesbecker, silahlı saldırıdan bir ay önce Prozac (SSRI) kullanmaya başladı.

1995: Jarred Viktor, Paxil (SSRI) almaya başladığında 15 yaşındaydı. İlacı almaya başladıktan on gün sonra büyükannesini 61 kez bıçakladı.

1996: Kurt Danysh, Paxil (SSRI) almaya başladıktan on yedi gün sonra babasını öldürdü. Henüz on sekiz yaşındaydı ve doktoru hiçbir psikolojik değerlendirme yapmadı. Danysh, polise ilacın kendisini garip hissettirdiğini ve "Sadece farklı davranıyorum. Eskiden sahip olduğum enerjiye veya kişiliğe sahip değilim. Zamanımın yarısını trans halinde geçiriyorum." dedi.

1997: Luke Woodham annesini bıçakladı ve Pearl Lisesi'ne gitti, burada iki öğrenciyi öldürdü ve 30-06 ile altı kişiyi yaraladı. Müdür yardımcısı Woodham'ı kendi .45 ACP'siyle vurdu. Woodham Prozac (SSRI) alıyordu.

1998: On beş yaşındaki Kip Kinkel her iki ebeveynini de vurdu ve iki sınıf arkadaşını öldürdü, 22 kişiyi yaraladı. Kinkel, silahlı saldırı sırasında Prozac alıyordu (SSRI).

1999: Eric Harris ve Dylan Klebold, Columbine okulundaki silahlı saldırı sırasında 12 sınıf arkadaşını ve bir öğretmeni öldürdü, 23 kişiyi yaraladı. Harris'e silahlı saldırıdan önce Zoloft (SSRI) ve Luvox (SSRI) reçete edildi.

2001: Christopher Pittman, 12 yaşındayken .410'luk bir av tüfeğiyle büyükanne ve büyükbabasını öldürdü. Pittman'a Zoloft (SSRI) reçete edildi ve psikiyatristi Dr. Lanette Atkins'e kendisine "Öldür, öldür, yap, yap" diyen sesler duyduğunu söyledi.

2001: Andrea Yates, Effexor (SSRI) kullanırken beş çocuğunu da öldürdü. Korkunç trajediden sonra, Effexor yan etkileri listesine cinayet düşüncelerini de ekledi. 2005'e kadar Effexor reçete edilen 19 milyon kişiden 19.000'inin cinayet düşünceleri yaşadığı tahmin ediliyor.

2001: Cory Baadsgaard, yirmi üç sınıf arkadaşını rehin alarak lisesine bir tüfekle girdi. Neyse ki kimse yaralanmadı, ancak Baadsgaard'ın doktoru yakın zamanda olaydan önce onu Paxil'den (SSRI) Effexor'a (SSRI) geçirdi. Popüler onur öğrencisi olayla ilgili hiçbir şey hatırlamıyor.

2005: Jeff Weise büyükbabasını, büyükbabasının kız arkadaşını vurdu ve Red Lake Okulu'nda 10 öğrenciyi öldürdü. On iki kişiyi daha yaraladı ve sonunda kendini vurdu. Weise yetişkin dozunda Prozac (SSRI) alıyordu.

2008: Steven Kazmierczack Northern Illinois Üniversitesi'nde altı kişiyi öldürdü ve yirmi bir kişiyi yaraladı. Kazmierczack'e toplu silahlı saldırıdan üç hafta önce Prozac (SSRI), Xanax (Benzodiazepin) ve Ambien (Sedatif) reçete edildi.

2009: Robert Stewart ayrı yaşadığı karısının iş yerinde (Pinelake Health and Rehab) sekiz yaşlı hastayı öldürdü ve üç kişiyi yaraladı. Cinayetler Stewart'ın Lexapro (SSRI) almaya başlamasından iki hafta sonra gerçekleşti.

2012: James Holmes, Karanlık Gece (The Dark Night) filminin gösterimi sırasında on iki kişiyi öldürdü ve yetmiş kişiyi yaraladı. Holmes Sertraline (SSRI) alıyordu. Holmes, psikiyatristine bir not defteri göndererek ilacın kaygısını azalttığını ve sonuçlardan korkmadığını iddia etti. Doz arttıkça düşünceleri daha takıntılı hale geldi.

2012: Adam Lanza, annesinin çalıştığı okulda yirmi genç öğrenciyi ve altı öğretmeni öldürmeden önce annesini öldürdü. Lanza'nın amcası, tartışmalı bir antipsikotik olan Fanapt kullandığını doğruladı.

2014: Ivan Lopez, on beş asker arkadaşını vurdu ve üçünü Fort Hood'da öldürdü. VA'de (askerlere aşırı ilaç vermesiyle ünlü) tedavi görüyordu. VA, Lopez'in silahlı saldırı sırasında antidepresan (SSRI) aldığını doğruladı.

2015: Dylann Roof, Charleston Kilisesi Saldırısında dokuz kilise cemaatini öldürdü ve birini daha yaraladı. Büyük ölçüde ırkçılığa atfedilse de Roof, katliamı gerçekleştirdiğinde antidepresan kullanıyordu.

2016: Arcan Cetin, yirmi yaşındayken Cascade Alışveriş Merkezi'nde dört kadını ve bir adamı öldürdü. Çetin bir psikiyatriste gidiyordu ve DEHB ve depresyon için ilaç yazıyordu. Aldığı ilaçlardan biri de Prozac (SSRI) idi.

2017: Nikolas Cruz eski lisesinde on yedi kişiyi öldürdü. Cruz'un annesi, Cruz'un DEHB ve Otizm olduğunu söyledi. Florida DCF, Cruz'un davranışsal sorunlar için ilaç aldığını doğruladı ancak reçeteyi doğrulamadı.

2017: Stephen Paddock, Las Vegas'taki bir müzik festivalinde elli sekiz kişiyi öldürdü ve çok daha fazlasını yaraladı. Paddock'a Valium (Benzodiazepin) reçete edildi ve otopsi sırasında sisteminde vardı.

2019: Patrick Crucius, El Paso'daki bir Walmart'ta yirmi üç kişiyi öldürdü. Crucius'un avukatları, tetikçinin ateş etme sırasında antipsikotik ilaç aldığını doğruladı ancak hangi ilacı kullandığını açıklamadı.

Ne yazık ki, bu kapsamlı bir liste değil çünkü reçeteli ilaç kullanım verileri diğer pek çok kişi için büyük ölçüde mevcut değil. Ancak, diğer seri katillerin reçeteli ilaç almadıkları, ancak çoğunun saldırılarını gerçekleştirmeden önce bir tür endişe verici davranış sergiledikleri unutulmamalıdır.

Şiddet ve Reçeteli İlaçlar Arasındaki Korelasyon.. Reçeteli ilaçlardaki kara kutu etiketleri, hastalara ve sağlık hizmeti sağlayıcılarına olası ciddi yan etkiler konusunda kritik uyarılar olarak hizmet eder. Bu uyarılar genellikle klinik denemelerden veya ilaçla ilgili sorunlar yaşayan hastalardan gelen olumsuz reaksiyon raporlarından sonra eklenir. SSRI'lar, benzodiazepinler ve antipsikotikler, artan intihar düşünceleri ve davranışları riski de dahil olmak üzere birden fazla uyarı etiketi taşır. Ancak, yukarıda belirtilen kanıtlara rağmen, ilaç şirketleri genellikle bu etiketlere şiddetle ilgili uyarılar ekleme konusunda daha isteksizdir. (....) Toplu Silah Saldırıları ve Reçeteli İlaçlar Arasındaki Korelasyon (2024 Çalışması).." (28.B)

"Göz Ardı Edilemeyecek Bir Uyarı: Psikiyatrik İlaçlar Şiddet Yaratıyor
Son zamanlardaki kitlesel silahlı saldırılar, ruh sağlığı gözlemcisi Uluslararası İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu'nu (CCHR "Citizens Commission Human Rights"), psikotropik ilaçlar ile şiddet arasındaki tartışılmaz bağlantının Devlet ve Federal hükümet tarafından araştırılmasının acil ihtiyacını yinelemeye yöneltti. Grup, psikotropik ilaçların cinayet ve intihar tepkileri yarattığını gösteren 16 çalışmaya atıfta bulunan "Psikiyatrik İlaçlar Şiddet ve İntihar Yaratır" adlı raporunu yasa koyuculara sunuyor. CCHR, psikiyatrik ilaç kullanan veya ilaçlarını bırakan kişiler tarafından onlarca yıl boyunca işlenen en az 78 anlamsız şiddet eylemini belgeledi ve 464 ölüm ve 926 yaralı bıraktı. Raporda, psikotropik ilaçların mani, psikoz, düşmanlık, saldırganlık veya cinayet düşüncesi gibi yan etkilerini belirten 27 ilaç düzenleme kurumu uyarısı ve yaklaşık 50 uyarıda kendine zarar verme veya intihar/intihar düşüncesi konusunda uyarıda bulunuluyor.

Üç mevcut tetikçi arasında 34 kişi öldü ve 63 kişi yaralandı veya yaralandı. Polis, bir tetikçinin odasında başka bir kişinin adına sakinleştirici hipnotik haplar buldu ve bunları kötüye kullanıp kullanmadığını sorguladı. Başka bir tetikçi, bir zamanlar kendisinin birkaç zihinsel bozukluğu olduğunu ve "ilaçlarından" bahsettiğini söyleyen bir psikoloji öğrencisiydi. Bu üç tetikçiyle ilgili daha fazla ayrıntı için buraya tıklayın. Başka bir tetikçinin babası, bir zamanlar psikiyatri kliniğine yatırılan kişileri "kendileri veya başkaları için tehlike" oluşturup oluşturmadıklarına göre değerlendiren lisanslı bir ruh sağlığı danışmanıdır. CCHR, bunun ayrıca, genel olarak şiddet içeren davranışları tespit etme veya önleme aracı olarak ruh sağlığı taramalarının tam bir başarısızlığı hakkında sorular gündeme getirdiğini söylüyor. CCHR, bu davranışsal taramaların genellikle önlemeleri gereken şiddet içeren veya intiharcı davranışlara neden olan psikotropik ilaçların reçete edilmesine yol açtığını söylüyor. Maryland Loyola Üniversitesi'nde Biyoloji alanında yardımcı doçent olan Patrick D. Hahn uyardı:

  "Antidepresanlar ile şiddet, intihar ve cinayet arasındaki bağlantı iyi bilinmektedir."

Milyonlarca çocuk ve ergen de bu risk altında.. 2017'de IQVia'nın istatistikleri, FDA'nın intiharlara yol açabileceği yönündeki Kara Kutu uyarısına rağmen 2,1 milyondan fazla 0-17 yaşındaki kişiye antidepresan reçete edildiğini kaydetti. Bunlardan 38.534'ü 0-5 yaş aralığındaydı ve 574.090'ı 6-12 yaş aralığındaydı. Reçeteli ilaçların neden olduğu şiddetin rolünü inceleyen önde gelen bir ABD hukuk firması, web sitesinde şunları bildirdi:

  “Psikiyatrik ilaçların insanları manik, psikotik, agresif, intihara ve cinayete meyilli yapabileceğini gösteren çok sayıda araştırma var. Bunlar kanıtlanmış ilaç reaksiyonlarıdır, bir akıl hastalığının belirtileri değildir. Bir bozukluğun belirtilerinden farklı olarak, bu reaksiyonlar genellikle ilaç kesildiğinde veya doz düşürüldüğünde kaybolur ve ilaca tekrar başlandığında tekrar ortaya çıkar.”

Birçok toplu katliamcı,  psikiyatrik ilaçlar alıyordu veya bırakıyordu. “Antidepresanlardan sonra oluşan yoksunluk belirtileri birkaç aydan birkaç yıla kadar sürebilir ve bozuk ruh hali, duygusal dengesizlik (aşırı duygusal tepkiler ve sık ruh hali değişimleri) ve sinirlilik içerir. Benzodiazepin yoksunluk belirtileri arasında algısal bozulmalar, duyarsızlaşma, paranoyak düşünceler, öfke ve saldırganlık bulunur” diye belirtiyor hukuk firmasının sitesi.

Yakın zamanda Teksas'ta yakalanan, 19 yaşında ve muhtemelen antidepresan kullanan katil, planladığı şiddetli saldırı sırasında polis tarafından öldürülmesini planlıyordu - "polis tarafından intihar (suicide by cop)" olarak bilinir. İngiliz Tıp Dergisi'nde (British Medical Journal) yayınlanan Nordic Cochrane Merkezi ve Kopenhag Üniversitesi'nden bir çalışma, "çocukların ve gençlerin antidepresan alırken intiharı düşünme veya intihara teşebbüs etme olasılıklarının daha yüksek olduğu" sonucuna vardı. 2018'de araştırmacılar, son on yılda "antidepresan oranlarının artan intihar oranlarıyla ilişkili olduğunu" tespit etti.

Florida yasama organı üyeleri, Marjory Stoneman Douglas saldırısının ardından okul bölgelerine ruh sağlığı için 69 milyon dolardan fazla bağışta bulundu. Ancak CCHR Florida Başkanı Diane Stein, "Görünüşe göre fonlar, diğerlerini engellemek için psikiyatrik ilaçların ve/veya başarısız davranışsal tedavilerin bu silahlı saldırıda bir rol oynayıp oynamadığını araştırmak için kullanılmadı. Ancak katliamla suçlanan kişinin uzun bir ruh sağlığı değerlendirmeleri ve tedavisi geçmişi vardı."

New York'ta 30 genç ve yetişkin katili değerlendiren adli psikolog Dr. David Kirschner, çoğunun "tedavi" gördüğünü ve cinayet olaylarından önce ve sırasında reçeteli uyarıcı/amfetamin türü ilaçlar kullandığını buldu. Bu ilaçlar şiddeti önlemedi, aksine şiddete katkıda bulundu…"

CCHR International Başkanı Jan Eastgate ve Stein, psikiyatrik ilaçların şiddetle bağlantısına ilişkin Kongre ve Eyalet soruşturmaları ve şiddeti önlemek ve ele almak için verilen milyarlarca doların sorumluluğunun verilmesini istiyor; bu durum muhtemelen durumu daha da kötüleştiriyor. Aralık 2018'de yayınlanan ve psikotropik ilaç kaynaklı şiddet ve intihar kanıtlarını incelemeyen Federal Okul Güvenliği Komisyonu'nun Son Raporuna işaret ediyorlar. Aksine, rapor Sağlık ve İnsan Hizmetleri Bakanı'nı Beyaz Saray'a şu tavsiyede bulunmaya yöneltti:

 "Çocukları tedavi etmek için psikososyal ve psikotropik ilaçlara başlamamız gerekiyor." Sekreter, şirketteki görevi sırasında beş önemli cinayetle bağlantılı olan ve 21 kişinin ölümüne ve 30 kişinin yaralanmasına neden olan bir antidepresanın üreticisinin eski başkanıdır. Katillerden üçü 12, 16 ve 20 yaşındaydı ve ikisi intihar etti.

Eastgate ekliyor, "Psikotropik ilaçların yaygın kullanımı yalnızca bireylere değil, aynı zamanda artan intiharlar ve şiddet eylemleriyle toplumlarımıza da zarar veriyor. Bu tehlikeli kimyasalların üreticileri ve reçete edenler için, hasara, bağımlılığa, intihara ve şiddet eylemlerine yol açtıklarında hesap verebilirlik ve cezalar olmalı. İlaç düzenleyici kurumlar, hayatları tehlikeye atan psikotropik ilaçları piyasadan çekmelidir." CCHR, insanlara çevrimiçi raporunu okumalarını ve psikiyatrik ilaçlardan veya tedavilerden kaynaklanan herhangi bir yan etki olayını buraya (a) bildirmelerini öneriyor." (3.B)

"ABD'de Psikiyatrik İlaçların Artışı İntiharların Artışıyla Bağlantılı
CCHR'nin Psikotropik İlaç Farkındalık Kampanyası İntihar Uyarısına Kadar Uzanıyor.. Ünlüler Anthony Bourdain ve Kate Spade'in son trajik intiharlarıyla aynı zamana denk gelen ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC "Centers for Disease Control and Prevention"), ABD'deki intihar oranının 2000'den 2016'ya %30 arttığını bildirdi. Bu kadar yüksek profilli intiharlar ışığında, doğal olarak depresyon için "daha etkili tedaviler" çağrıları var. Ancak, akıl sağlığı endüstrisinin gözlemcisi olan Uluslararası Vatandaşlar Komisyonu (CCHR "Citizens Commission on Human Rights"), bu çağrıların, bu ve diğer tedavilerin intiharların potansiyel bir nedeni veya katkıda bulunan faktörü olup olmadığını araştırmadan daha fazla antidepresan talebini içerebileceği konusunda uyarıyor.

CCHR, sakinleştiriciler, antidepresanlar, psiko-uyarıcılar ve antipsikotikler de dahil olmak üzere psikiyatrik ilaç reçetelerinin 1999'dan 2013'e %117 arttığını ve aynı zaman diliminde CDC'nin intihar oranının %24 arttığını bildirdiğini belirtti. Üç yıl içinde bu rakam artık yüzde 30. CDC'nin yaptığı bir ankette, 1999 ile 2014 yılları arasında, kendine zarar verme, intihar veya intihar düşüncelerinin olumsuz etkilerine dair 49 resmi psikiyatrik ilaç uyarısına rağmen, son bir ayda antidepresan kullanan Amerikalıların sayısının yüzde 65 oranında arttığı bulundu.

Moda tasarımcısı Bayan Spade depresyonu için ilaç alıyordu, ancak şeflikten televizyona dönüşen Bay Bourdain'in herhangi bir psikotropik ilaç alıp almadığı bilinmiyor, ancak 2016'da "Parts Unknown" adlı şovunun sahnelerinde yer alan bir terapiste gidiyordu. CCHR, psikotropik bir ilaç olup olmadığına bakılmaksızın, trajedileri ve herhangi bir intihar durumunda sağlık yetkililerinin, uygulanıp uygulanmadığını ve hangi tedavilerin uygulandığını araştırması gerektiğini söylüyor. Örneğin, bir kişi psikotropik ilaçları almayı bırakırsa olumsuz yoksunluk etkilerinin ortaya çıkma olasılığı da buna dahildir. CCHR, 43 milyon Amerikalının antidepresan kullanmasına rağmen intihar oranlarının tırmanmaya devam etmesi nedeniyle böyle bir soruşturmanın gerekli olduğunu söylüyor.

İntiharın ilac doz aşımından kaynaklanması gerekmez; CCHR, bir kişinin kendine zarar vermesine kimyasal olarak neyin katkıda bulunabileceğini araştırıyor. Genellikle depresyonu tedavi etmek için reçete edilen, Frontiers in Psychiatry'de yayınlanan 2018 tarihli bir çalışma, "antidepresanların büyük ölçüde etkisiz ve potansiyel olarak zararlı" olduğu sonucuna vardı.

İsviçre'deki Zürih Uygulamalı Bilimler Üniversitesi'ndeki baş araştırmacı Michael P. Hengartner, kanıta dayalı tavsiyenin altın standardı olan randomize, kontrollü çalışmalara odaklanan kapsamlı bir literatür taraması gerçekleştirdi. Hengartner, nüksetme olasılığının tedavi süresiyle de ilişkili olduğuna dair kanıtlara atıfta bulundu. Yani, kişi ne kadar çok antidepresan alırsa, bir başka depresyon atağı geçirme olasılığı da o kadar artar.

24 yaşın altındaki antidepresan kullananlar için, antidepresanların kullanımından kaynaklanan intihar yan etkilerine ilişkin bir kara kutu FDA etiketi uyarısı eklenmiştir. Ancak Kraliyet Tıp Derneği (Royal Society of Medicine) tarafından yayınlanan klinik deney verilerinin 2016 tarihli bir incelemesi, "antidepresanlar yetişkin sağlıklı gönüllülerde intihar ve şiddete yol açabilecek olayların iki katına çıkmasını" belirledi.

Çalışmalar ayrıca psikiyatrik ilaç yoksunluk etkilerini intiharla ilişkilendiriyor. 2012'de Psikoterapi ve Psikosomatik'te (Psychotherapy and Psychosomatics) yayınlanan bir çalışmaya göre antidepresanlardan yoksunluk sonrası semptomlar "birkaç aydan yıla kadar sürebilir" ve bozuk ruh hali, duygusal dengesizlik [aşırı duygusal tepkiler ve sık ruh hali değişimleri] ve sinirlilik içerir.

İngiliz psikiyatrist Joanna Moncrieff ve diğerleri Psikoaktif İlaçlar Dergisi'nde (The Journal of Psychoactive Drugs) şunları bildirdi: "Artık tüm ana psikiyatrik ilaç sınıflarının çoğunlukla farmakolojik aktivitelerini yansıtan belirgin yoksunluk etkileri ürettiği kabul edilmektedir."

Yeni "mucize" SSRI antidepresanların 30 yıllık kullanımından sonra, psikiyatristler artık bunları alanların en az üçte biri için ilaçların "işe yaramadığını" söylüyor. Bir çalışmada, psikiyatristler başarısızlık oranının %46 kadar yüksek olduğunu kabul ettiler. Araştırmalar antidepresanların hiç etkili olmayabileceğini doğruluyor.

Harvard Tıp Fakültesi'ndeki Plasebo Çalışmaları Programı'nın yardımcı direktörü Irving Kirsh, 2014 tarihli bir çalışmada, "yayınlanmış verilerin ve ilaç şirketleri tarafından gizlenen yayınlanmamış verilerin analizleri, [antidepresanların] faydalarının çoğunun (hepsinin değilse bile) plasebo etkisinden kaynaklandığını ortaya koyuyor." dedi.

CCHR'nin bildirdiğine göre, Şubat 2018'de Lancet'te yayınlanan ve tam tersini iddia eden bir çalışma, ilaç endüstrisiyle güçlü finansal bağları olan araştırmacılar tarafından yürütülmüştü. Analizlerindeki 522 denemeden 409'u ilaç şirketleri tarafından finanse edildi. Antidepresanların etkisiz olması nedeniyle, bugün, normalde şiddetli psikoz veya "şizofreni"yi tedavi etmekle sınırlı olan bir antipsikotik, herhangi bir olumsuz kimyasal reaksiyona neden olabileceğinden bağımsız olarak, antidepresana bir "ek" olarak reçete edilebilir. St. Paul'daki Metropolitan State Üniversitesi'nde araştırmacı ve psikoloji doçenti olan Glen Spielmans, Ph. D. , bir antidepresan ve bir antipsikotiğin kombine kullanımının bir antidepresanın bir plasebo ile kullanımıyla karşılaştırıldığı 14 önceki randomize klinik denemenin bir incelemesini yürüttü.

Spielmans, "Yaşam kalitesi ve insanların ne kadar iyi işlev gördüğü açısından, bu ilaçların herhangi bir işe yaradığına dair pek fazla kanıt yoktu" dedi. 2017 Journal of Clinical Psychiatry çalışmasında birinci ve ikinci basamak antipsikotiklerde yanıtsızlık oranlarının sırasıyla %25 ve %83 kadar yüksek olduğu bulundu. CCHR'de makalenin tamamını (a) okuyun." (4.B)

"Toplumlarımızda Kitlesel Şiddet Eylemleri Var, Doğru Soruları Soruyor muyuz?
30'dan fazla çalışma, ilaç düzenleme kurumu uyarıları ve uzman görüşleri psikotropik ilaçları şiddet ve intihar davranışıyla ilişkilendiriyor.. Florida, Parkland'daki kitlesel silahlı saldırının ardından Vatandaşlar İnsan Hakları Komisyonu (CCHR) tarafından yazılıp yayınlanan "Psikiyatrik İlaçlar: Şiddet ve İntihar Yaratıyor (Psychiatric Drugs: Create Violence & Suicide)" adlı rapora göre, 30'dan fazla çalışma, ilaç düzenleme kurumu uyarıları ve uzman görüşleri psikotropik ilaçları şiddet ve intihar davranışıyla ilişkilendiriyor..

Elbette, milyonlarca insan bu tür ilaçları kullandığından, açıkça herkes bu reaksiyonları deneyimlemeyecektir. Ancak ilaç düzenleme kurumu uyarılarının doğruladığı şey, nüfusun bir yüzdesinin bunu deneyimleyeceğidir. Önde gelen bir uluslararası psikofarmakoloji uzmanı ve psikiyatri profesörü olan Profesör David Healy'nin dediği gibi, "Reçeteli ilaçların neden olduğu şiddet ve diğer potansiyel olarak suç teşkil eden davranışlar, tıbbın en iyi saklanan sırrıdır."

1980'lerde Prozac'ın piyasaya sürülmesinden ve 1999'da Columbine okul saldırısından bu yana, bir ruh sağlığı gözlemcisi kuruluşu olan CCHR, psikiyatrik ilaçları şiddet, mani, psikoz veya cinayetin olumsuz etkileriyle ilişkilendiren 27 uluslararası ilaç kurumu uyarısını belgelemiştir; 51'i kendine zarar verme veya intihar/intihar düşüncesi konusunda uyarıda bulunurken 22'si saldırganlık ve düşmanlık bildirmektedir.

Bunu desteklemek için, New York'lu bir adli psikolog olan Dr. David Kirschner, kişisel olarak incelediği genç katillerin çoğunun "tedavi" altında olduğunu ve öldürme olaylarından önce ve sırasında reçeteli uyarıcı/amfetamin türü ilaçlar kullandığını söylüyor. Bu ilaçlar şiddeti önlemedi, aksine şiddete katkıda bulundu…”

Ek olarak, psikiyatri onlarca yıldır Adderall (DEHB'yi tedavi etmek için reçete edilir) gibi uyarıcıların neden olduğu amfetamin kaynaklı psikoz hakkında bilgi sahibidir ve hatta "Amfetamin Kaynaklı Psikotik Bozukluk (Amphetamine-Induced Psychotic Disorder)" olarak adlandırdıkları şey hakkında tanıklık bile yapmışlardır.

2018'de Marjory Stoneman Douglas Lisesi'nde yaşanan trajedinin ardından, CCHR'nin Florida şubesi eyalet milletvekillerinden psikiyatrik tedavi ile şiddet ve intihar arasındaki ilişkiyi tam olarak araştırmalarını istedi. Ancak bu yapılmadı ve bunun yerine 100 sayfadan fazla mevzuat çıkarıldı ve bu "çözümlerin" çoğu, Teksas da dahil olmak üzere benzer bir trajediyi önlemeyi uman diğer eyaletler tarafından benimsendi.

Florida'daki CCHR başkanı Diane Stein, "Psikiyatrik ilaç kullanan veya ilaçlarını bırakan kişilerin en az 65 yüksek profilli anlamsız şiddet (senseless violence) eylemi gerçekleştirdiği ve bunun sonucunda 357 kişinin öldüğü ve 336 kişinin yaralandığı biliniyor" diyor. "Ayrıca bu rakamların en az 37 okul ile ilgili şiddet eylemini içerdiği biliniyor ancak gelecekteki şiddeti önlemeye yardımcı olma konumunda olanlar bu olası nedeni araştırmayı reddediyor ve bunun yerine daha fazla ruh sağlığı programı ve fonu talep ediyor." CCHR, yasa koyucuları psikiyatrik tedavi ile şiddet ve intihar arasındaki ilişkiyi tam olarak araştırmak için yasama duruşmaları düzenlemeye çağırıyor; bir kişinin toplu silahlı saldırı veya başka ciddi bir şiddet suçu işlediği durumlarda psikiyatrik ve hatta yasadışı ilaçlar için zorunlu toksikoloji testi yapılmasını zorunlu kılmaya ve kolluk kuvvetlerine, okul güvenliğine ve öğretmenlere psikotropik ilaçların olumsuz etkileri konusunda eğitim vererek, bu ilaçların karşılaşabilecekleri kişilerdeki mantıksız, şiddet içeren ve intihara meyilli davranışları etkileyebileceğini fark etmelerini sağlamaya çağırıyor.

BİR YORUM;
----------
 "Ne yazık ki, bu "haber" bir kenara itiliyor veya bastırılıyor. Geriye dönüp tarihe bakarsanız, bu korkunç olayların çoğunda SSRI'ların yer aldığını göreceksiniz. Bu psikotropik maddeler, psikiyatristler tarafından "etiket dışı" olarak, genellikle bir şarlatanın kaprisine göre karıştırılan test edilmemiş bir "kokteyl" içinde, depresyondan şizofreniye kadar her şeyi tedavi etmek için kullanılıyor! Biraz özen gösterilirse bulunabilecek çok fazla bilgi var. Yüz binlerce çocuğa, sınıfta uysal olmaları için bu "ilaçların" (tekrar ediyorum, test edilmemiş, etiket dışı "reçeteler") verilmesi suç teşkil edecek derecede akıl dışı. Evet, aramızda daha fazla çılgına güvenebilirsiniz, bu yüzden koruyucu cihazsız asla kalmıyorum." - Mani Malagón,April 13, 2023" (5.B)

"Psikiyatrik İlaçlar ve Yan Etkileri – Amerika'daki Şiddetin Arkasındaki Görünmeyen El
Amerikalıların yaklaşık %17'si saldırgan davranma, öfkeli olma veya şiddete başvurma ve tehlikeli dürtülerle hareket etme gibi yan etkileri olan psikiyatrik ilaçlar kullanıyor. United Health Foundation'a göre 2018'de 1,2 milyondan fazla şiddet suçu işlendi ve bunların 16.214'ü cinayet, yani 100.000 kişide beş cinayet oldu. Ayrıca, "cinayet 15-34 yaş arası genç yetişkinler arasında üçüncü önde gelen ölüm nedeni ve 10-14 yaş arası çocuklar arasında beşinci önde gelen ölüm nedeniydi." Aynı rapor, şiddet suçlarının hastanelere ve sağlık sistemlerine yüklediği mali yükü ayrıntılı olarak açıklıyor. “Maliyetler — şiddete hazırlık, önleme ve sağlık tesislerindeki güvenlik ve emniyet dahil — 2016 yılında 2,7 milyar dolar olarak tahmin edildi. Şiddet suçunun genel tahmini ekonomik yükü, 2007 yılında kaybedilen üretkenlik olarak 65 milyar dolar ve doğrudan tıbbi maliyetler olarak 6 milyar dolardı. Araştırmacılar suç başına toplam maliyetleri şu şekilde tahmin ediyor: Cinayet başına 9 milyon dolar, tecavüz/cinsel saldırı başına 241.000 dolar, ağırlaştırılmış saldırı başına 107.000 dolar ve soygun başına 42.000 dolar (2008 doları).” Amerikan nüfusunun yaklaşık %17'sine eşlik eden şiddet yan etkileri olan bir tür psikiyatrik ilaç reçete edildiğinden, Vatandaşlar İnsan Hakları Komisyonu (CCHR), bu şiddetin arkasında bağnazlık ve önyargıdan daha fazlası olduğuna inanmaktadır.

Psikotropik İlaçlar.. Psikotropik, davranışı, ruh halini, düşünceleri veya algıyı etkileyen herhangi bir ilacı tanımlar. Altı Amerikalıdan neredeyse biri psikotropik ilaçlar kullanıyor ve bu ilaçları kullanan kadınların yüzdesi %23 ile daha da yüksek. Ve kadınların antidepresan kullanma olasılığı erkeklerden 2½ kat daha fazladır. Bir toplumu çökertmenin yardım kisvesi altında olmaktan daha iyi bir yolu yoktur. Yardım, basitçe bir görevi yerine getirmek veya bir ihtiyacı karşılamak için gerekeni vermek veya sağlamak; güç veya araç sağlamak; yardım sağlamak; etkili bir şekilde işbirliği yapmak; yardım etmek; desteklemek ve ayrıca kurtarmak veya kurtarmak anlamına gelir. Peki bu zihin değiştirici ilaçlar yardım etmekten başka bir şey yaptığında nasıl yardım olabilir. Psikotrop ilaçlar yan etkileri arasında kötüleşen depresyon, yeni veya kötüleşen kaygı, ajitasyon veya huzursuzluk, panik ataklar, yeni veya kötüleşen sinirlilik, saldırgan davranma, öfkeli veya şiddet yanlısı olma, tehlikeli dürtülerle hareket etme, aktivite ve konuşmada aşırı artış (mani) ve davranış veya ruh halinde diğer alışılmadık değişiklikler bulunduğunda pek de yardımcı olmazlar.

CCHR Florida şubesi başkanı Diane Stein, “Psikotropikler bireye yardım etmek yerine onu yabancılaştırır ve giderek daha tehlikeli davranışlara iter” diyor. Bu durum o kadar vahimdi ki, 2004 yılında Federal İlaç Dairesi, ergenlerde majör depresif bozukluğu tedavi etmek için belirli antidepresanların kullanılmasının intihar, cinayet ve diğer şiddet eylemlerinin riskini artırabileceğini belirten bir “kara kutu (black-box)” etiketi uyarısı yayınladı. Thomas J Moore (Güvenli İlaç Uygulamaları Enstitüsü), Joseph Glenmullen (Psikiyatri Bölümü-Cambridge Hastanesi, Harvard Tıp Fakültesi) ve Curt D. Furberg (Halk Sağlığı Bilimleri Bölümü, Wake Forest Üniversitesi Tıp Fakültesi) tarafından yazılan Şiddet Raporlarıyla İlişkili Reçeteli İlaçlar (Prescription Drugs Associated with Reports of Violence) başlıklı bir çalışmada; “Başkalarına yönelik şiddet, nadiren incelenen bir olumsuz ilaç olayıdır ve yaralanma riskinin başkalarına da uzanması nedeniyle atipiktir… 69 aylık raporlama döneminde, her türden 780.169 ciddi olumsuz olay raporuna neden olan 484 değerlendirilebilir ilaç belirledik. Bu toplam, şiddet kriterlerini karşılayan 1.937 (%0,25) vakayı içeriyordu. Şiddet vakaları arasında 387 cinayet raporu, 404 fiziksel saldırı, fiziksel istismarı gösteren 27 vaka, 896 cinayet düşüncesi raporu ve şiddetle ilişkili semptomlar olarak tanımlanan 223 vaka yer alıyordu.”

Çok sayıda ilaç, doktorlara veya hastalara yönelik agresif veya şiddet içeren eylemler riski konusunda FDA tarafından zorunlu kılınan uyarılar içerir. Saldırgan davranışlar hakkında uyarılar içeren ilaçlar arasında vareniklin ((ticari adı Chantix ve Champix, nikotin bağımlılığını tedavi etmek için kullanılan reçeteli bir ilaçtır), zolpidem, montelukast ve tüm antidepresan ilaçlar yer almaktadır. Vareniklin daha fazla araştırma altına alınmış ve şu sonuca varılmıştır: “…Vareniklin saldırganlık/şiddet düşünceleri ve eylemleriyle ilişkilidir. Hekimlerin ve eczacıların, tüm hastaların vareniklinin olası psikiyatrik semptomları, şiddet ve saldırgan düşünceler dahil olmak üzere, hakkında bilgilendirilmesini sağlamalarını öneriyoruz. ”

DEHB İlaçları ve Şiddeti.. Çocuklar da dahil olmak üzere, DEHB (ADHD) etiketi taşıyan bireylere reçete edilen psikotropikler de incelemeye alınmıştır. 2006 yılı kadar erken bir tarihte, Federal İlaç Dairesi'nden bir psikiyatri inceleme ekibi, bu ilaçları almaktan kaynaklanan psikoz ve mani vakaları konusunda Adderall, Concerta, Ritalin ve Strattera ambalajlarında daha güçlü uyarılar yapılmasını talep etmiştir. “Hastalar ve hekimler, psikoz veya Dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğunun ilaç tedavisi sırasında ortaya çıkan mani, olumsuz ilaç reaksiyonlarını temsil edebilir.” Ruh sağlığı sektöründeki suistimali ortaya çıkaran bir gözlemci kuruluş olarak CCHR, psikiyatrik ilaç reçetelerindeki artışın, ilişkili yan etkilerin ve bunun sonucunda ortaya çıkan şiddet ve saldırgan davranışların araştırılması gerektiğini güçlü bir şekilde düşünüyor.

Haklarınızı Bilin.. “Bireyler, ebeveynler ve aileler bu tehlikeli ilaçların olası yan etkilerini bilme hakkına sahiptir. Bunları almanın birçok ilişkili riski vardır ve hiç kimse bunları almaya zorlanmamalı veya mecbur bırakılmamalıdır” dedi Diane Stein. “FDA'nın harekete geçmesi ve psikiyatrik ilaçlar ile şiddet arasındaki ilişki hakkında daha fazla araştırma yapması gerekiyor.”

CCHR, kendisine veya sevdiklerine psikiyatrik ilaçlar alması tavsiye edilen herkesi, doktorun ayrıntılı bir öykü aldığı ve tam bir fiziksel muayene yaptığı, bir dizi semptoma neden olabilecek tüm olası sorunları elediği ve önerilen tedavilerin olası yan etkilerini açıkladığı bir “ayırıcı tanı” talep etmeye teşvik ediyor. Daha fazla bilgi edinmek veya psikiyatrik istismarı bildirmek için lütfen 1-800-782-2878 numaralı telefonu arayın." (6.B)

"Amerika'nın Gizli Salgını: Psikiyatrik İlaçlar, Bağımlılık ve İntihar
Aşırı ruh sağlığı harcamalarıyla beslenen psikiyatrik ilaçların aşırı reçete edildiği ve kamuoyuna duyurulandan daha fazla zarara yol açtığı yönündeki endişeler artıyor. İlaç şirketleri ve psikiyatri topluluğu, 225 milyar doların üzerindeki ruh sağlığı harcamasının bir parçası olarak psikiyatrik ilaçlara yaklaşık 62 milyar dolar harcıyor. Sürekli artan intihar oranları ve bağımlılıkla birlikte bu, yeterince bildirilmeyen bir salgın. Federal İlaç Dairesi (FDA "Federal Drug Administration"), 2004 yılında ergenlerde majör depresif bozukluğu (MDD "major depressive disorder") tedavi etmek için belirli antidepresanların kullanılmasının intihar düşünceleri ve davranışları riskini artırabileceğini belirten bir "kara kutu (black-box)" etiketi uyarısı yayınladı. Frontiers in Psychiatry'ye göre bu tamamen haklıydı.

Bu ilaçların yan etkileri arasında hayal edilebilecek en endişe verici ve korkunç semptomlar yer alır: İntihar veya ölme düşünceleri, intihar girişimleri, yeni veya kötüleşen depresyon, yeni veya kötüleşen kaygı, aşırı tedirgin veya huzursuz hissetme, panik ataklar, uyku sorunu (uykusuzluk), yeni veya kötüleşen sinirlilik, saldırgan davranma, öfkeli veya şiddet yanlısı olma, tehlikeli dürtülerle hareket etme, aktivite ve konuşmada aşırı artış (mani) ve davranış veya ruh halinde diğer alışılmadık değişiklikler.

İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu'na (CCHR "Citizens Commission on Human Rights") göre, ruh sağlığı sektöründeki suistimalleri ortaya çıkaran bir gözlemci kuruluş, psikiyatrik ilaç reçetelerindeki artış, ilişkili yan etkiler ve artan intihar oranları araştırılmalıdır. CCHR Florida Başkanı Diane Stein, "Antidepresanlar gibi tehlikeli ilaçları tam olarak anlamadan körü körüne alan ilaç bağımlısı bir toplumda yaşıyoruz" dedi.

"FDA'nın harekete geçip psikiyatrik ilaçlar ile intihar arasındaki ilişkiyi araştırması gerekiyor." ABD Psikiyatrik İlaçlara Bağımlı mı? Bu psikiyatrik salgının, ABD'nin psikotropik ilaçlara bağımlı hale geldiğinin bir başka göstergesi olduğu yönünde kanıtlar birikiyor ve her 6 Amerikalıdan 1'i bu ilaçları kullanıyor. Tıbbi Yardım (Medicaid) ilaç harcamalarında, en yüksek yüzdeye sahip olan psikiyatrik ilaçlarla harcamalarda çift haneli bir artış görüldü. Ek olarak, 2019 yılında 3,4 milyondan fazla Amerikalı depresyon, anksiyete veya uykusuzluk yönetimi için en az bir reçete doldurdu. Bu, Medicare veya Medicaid yararlanıcılarını içermez. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'ne (CDC "Centers for Disease Control") göre Amerikalılar, işe yaramayabilecek veya ruh sağlığı sorunları için uygun olmayabilecek ilaçlar alıyorlar. Bu bağımlılık New York Times tarafından bildirildi. Times, araştırmasını "Antidepresan Kullanan Çoğu Kişi Bırakamadıklarını Keşfediyor" başlıklı bir makalede yayınladı. Bu hikayedeki bilgiler, yalnızca kısa süreli periyodik kullanım için araştırılan ve pazarlanan bu ilaçların uzun süreli kullanım oranlarının artmasının nedeninin antidepresanların bağımlılık yapıcı olması olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

Times, bu özel rapor için Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Anketi'nden son yirmi yılda derlenen verilere erişti. Times, "Genel olarak, 2013-4'te 34,4 milyondan fazla yetişkin antidepresan kullandı, bu sayı 1999-2000 anketindeki 13,4 milyondan fazlaydı" diye bildiriyor. Times araştırmacıları, "Bırakmaya çalışan birçok kişi, kendilerine hiç uyarıda bulunulmayan yoksunluk belirtileri nedeniyle bırakamadıklarını söylüyor" sonucuna varıyor. Yan Hasar.. Bu psikiyatrik kaynaklı salgının çok fazla yan hasarı var. "Amerika benzeri görülmemiş bir intihar salgınıyla karşı karşıya."

CDC tarafından yürütülen bir araştırmaya göre, ulusal intihar oranı 1999 ile 2016 arasında %25'ten fazla arttı ve ABD eyaletlerinin yarısından fazlasında %30'dan fazla arttı. Sadece 2016'da yaklaşık 45.000 kişi kendi canına kıydı. Ünlü ünlüler Kate Spade ve Anthony Bourdain'in son intiharlarıyla birlikte, ABD'deki intihar salgını bir kez daha kamuoyunun gözünde ön plana çıktı."

 "Yüzleşmesi zor olsa da, psikiyatrik ilaçlar Heroinden! daha fazla Amerikalıyı öldürüyor! 2014 yılında, 10.574 kişi eroin aşırı dozundan, 15.778 kişi ise psikiyatrik ilaçların aşırı dozundan öldü, bu da yaklaşık %50 daha fazla."

CCHR, kendisine veya sevdiklerine psikiyatrik ilaç almaları tavsiye edilen herkesi, doktorun ayrıntılı bir öykü aldığı ve tam bir fiziksel muayene yaptığı, bir dizi semptoma neden olabilecek tüm olası sorunları elediği ve önerilen tedavilerin olası yan etkilerini açıkladığı bir "ayırıcı tanı" talep etmeye teşvik ediyor. Daha fazla bilgi edinmek veya psikiyatrik istismarı bildirmek için lütfen www. cchrflorida. org adresini ziyaret edin veya 1-800-782-2878 numaralı telefonu arayın.." (7.B)

"40 Yıllık Araştırma, Değerlendirmelerin İntihar Riskini Artırabileceğini Önermektedir
Uluslararası İntihar Kaybı Kurtulanları Günü (International Survivors of Suicide Loss Day) yaklaşırken, Vatandaşlar İnsan Hakları Komisyonu'nun (CCHR "Citizens Commission on Human Rights") Florida şubesi intihar riski değerlendirmelerine olan güveni sorguluyor. Bu yıl 21 Kasım'da kutlanan Uluslararası İntihar Kaybı Kurtulanları Günü, "intihar kaybından kurtulanların ortak deneyimleri aracılığıyla bağlantı, anlayış ve umut bulmak için bir araya geldiği bir etkinliktir."

İntihar, Amerikalılar için 10. önde gelen ölüm nedenidir.. İntihar, 2018'de 48.344 kişinin intihar etmesiyle Amerikalılar için 10.önde gelen ölüm nedenidir. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'ne (CDC) göre, 2015'te intihar ölümleri cinayetlere bağlı ölümlerin iki katından fazlaydı, bu da haberlerde bildirilen her cinayet için en az 2 başka ölümün intihar nedeniyle gerçekleştiği anlamına geliyor. Aynı şekilde rahatsız edici olan şey ise intiharın Amerika Birleşik Devletleri'ndeki gençler arasında ikinci önde gelen ölüm nedeni olmasıdır. Bir kez daha intihar riski değerlendirmesi sıklıkla çözüm olarak tanıtılıyor ancak alandaki uzmanlar, kimin intihar edeceğini herhangi bir yararlı derecede tahmin edebilecek tek bir ölçek olmadığı sonucuna tekrar tekrar vardı. Bu yıl, özellikle çocuklarda daha fazla tarama çağrısı, büyük ölçüde COVID-19 ve ruh sağlığı savunucularının "pandemi yayıldıkça intiharın daha acil bir endişe haline gelmesi ve genel nüfus, ekonomi ve savunmasız gruplar üzerinde daha uzun vadeli etkilere sahip olması muhtemeldir" öngörüleri nedeniyle daha da yüksek sesle duyuluyor. Ancak, bu çözüm intihar oranlarındaki artışa katkıda bulunan bir faktör olabilir. Scientific American'da yayınlanan bir makaleye atıfta bulunan CCHR, taramalara, değerlendirmelere ve psikiyatrik ilaçlara yanlış yönlendirilmiş güvenin gerçek yanıtlar arayışını gölgelediğine inanıyor. Makaleye göre, son 40 yıllık intihar riski değerlendirme araştırmasına dair bir çalışma, bu değerlendirmelerin sadece yardımcı olmadığını değil, aynı zamanda intihar riskini artırarak zarara da yol açabileceğini öne sürüyor.

“İntihar bilimindeki tahmin modelleri pek mantıklı değil. Uygulayıcılar ve yöneticiler yanlış yapmaya devam ediyorsa, neden hala kötü işleri sürdürmek için istihdam ediliyorlar? Emekli psikiyatrist Russell Copelan, “bu aşınmış yoldan” ve bu korkunç kalp kırıklıklarından topluca ve kanıtlanabilir şekilde sorumlular” diye soruyor.

Ruh sağlığı değerlendirmelerinin meşruiyetine daha da fazla şüphe düşüren, bu yılın başlarında Kamu Yararına Psikoloji Bilimi (Psychology Science in the Public Interest) dergisinde bir grup avukat ve psikolog tarafından yayınlanan bir çalışma, mahkeme salonlarında kullanılan birçok testin bilimsel olarak güvenilir olmadığını buldu; dergi, başlıkta bunlara "çöp bilim (junk science)" adını verdi. Çalışmaya göre, avukat ve psikologlardan oluşan bir ekip hukuk sisteminde kullanılan 364 sınavı inceledi ve bunların üçte birinin adli ruh sağlığı uzmanları tarafından onaylanmadığını buldu. "Ulusal Sağlık ve Bakım Mükemmelliği Enstitüsü'nün (National Institute for Health and Care Excellence) 'değerlendirme araçlarının' kullanılmamasını tavsiye etmesinden yaklaşık 10 yıl sonra, sözde uzmanlar intihar riski değerlendirmelerinin daha fazla kullanılması çağrısında bulunmaya devam ediyor. Bunun hiçbir mantığı yok." diyor CCHR Florida başkanı Diane Stein. CCHR, zorluklara verilen normal tepkilerin ruhsal hastalık olarak etiketlendiğine ve yardım almak yerine insanlara intihar düşüncesi ve intiharı içeren yan etkileri olan tehlikeli ilaçlar verildiğine inanıyor. Bu inanç asılsız değil.

Alison Escalante bu ay "Araştırmacılar Bazı Zihinsel Bozuklukların Aslında Bozukluk Olduğundan Şüphe Ediyor (Researchers Doubt That Certain Mental Disorders Are Disorders At All)" başlıklı bir makalede, "ikna edici yeni bir makalede, biyolojik antropologlar bilim camiasını zihinsel hastalıkları yeniden düşünmeye çağırıyor." şeklinde bildirdi. Escalante ayrıca, "kanıtların kapsamlı bir incelemesiyle, depresyon veya PTSD'nin kimyasal dengesizlikler yerine olumsuzluklara verilen tepkiler olarak düşünülmesi için iyi nedenler gösterdiklerini" bildiriyor. Ve DEHB, atalarımızdan kalma bir ortamda evrimleşmiş bir işlev biçimi olabilir, ancak bugün yaşadığımız şekilde uyuşmuyor."

CCHR, işe yaramaz değerlendirmeler ve taramalar kullanarak intiharı değerlendirmenin risklerine ek olarak, ebeveynleri bir çocuk zihinsel olarak hasta olarak etiketlendiğinde yaygın olarak reçete edilen ilaçların yan etkileri konusunda da uyarıyor; yan etkiler arasında intihar düşünceleri de var. Diane Stein, “Bu ülkede DEHB için psikiyatrik ilaç kullanan yaklaşık 3,4 milyon çocuk var ve bu çocukların yaklaşık 70.000'i 5 yaş ve altı” dedi. “DEHB etiketi taşıyan çocukların intihar riskinin daha yüksek olduğu biliniyor ancak DEHB'yi 'tedavi etmek' için reçete edilen psikiyatrik ilaçların yan etki olarak intihar düşüncesi içerdiği gerçeği göz ardı ediliyor.” Stein, “Ebeveynlerin yalnızca bu ilaçlarla ilişkili riskleri değil, aynı zamanda Florida'da çocuklarının psikolojik taramasını ve ilaçlanmasını reddetme hakkına sahip olduklarını da bilmeleri gerekiyor” dedi. Ebeveyn hakları, intihar ve psikiyatrik ilaçların yan etkileri hakkında daha fazla bilgi edinmek için lütfen CCHR ile 800-782-2878 numaralı telefondan iletişime geçin veya www. cchrflorida. org adresini ziyaret edin." (8.B)

"CCHR, DEHB Farkındalık Ayı'nın Ardından Milyonlarca Çocuğun İlaçlanmasına Dikkat Çekiyor
6,7 milyondan fazla ABD çocuğuna psikiyatrik ilaçlar reçete ediliyor ve bu çocukların 3,3 milyondan fazlasına DEHB için ilaç reçete ediliyor.. Çocukların korunmasına adanmış kar amacı gütmeyen bir ruh sağlığı gözlemcisi olan İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu (CCHR "Citizens Commission on Human Rights"), Dikkat Eksikliği Bozukluğu (DEHB /ADHD "Attention Deficit Disorder") etiketlemesindeki önemli artışa ilişkin yakın tarihli bir raporun ardından, Federal İlaç Dairesi'nden (FDA "Federal Drug Administration") çocuklara aşırı ilaç verilmesinin ardındaki gerçekleri incelemesini istiyor. DEHB Farkındalık Ayı'nın belirtilen misyonu, bilimsel ve akran denetimli araştırmalardan elde edilen kanıtlara dayalı olarak kamuoyuna bilgi sağlamaktır, ancak DEHB'yi tanımlamak için kesin bir test yoktur. Bunun yerine sağlık uzmanları, birinin DEHB'si olup olmadığına karar vermek için bir dizi semptomu kılavuz olarak kullanır ve nihai sonuç genellikle bir psikiyatrik ilaç için reçete edilmesidir.

Amerika Birleşik Devletleri'nde çocukları etiketleme eğiliminin artması, 6,7 milyondan fazla çocuğa psikiyatrik ilaçlar reçete edilmesine ve bu çocukların 3,3 milyondan fazlasına DEHB için ilaç reçete edilmesine neden oldu.. 

CCHR Florida Başkanı Diane Stein, "Ebeveynlere çocuklarının bir 'zihinsel bozukluğu' olduğu söyleniyor ancak gerçekte DEHB için bağımsız, geçerli bir test yok ve DEHB'nin bir beyin arızasından kaynaklandığını gösteren hiçbir veri yok, ancak 'beyin bozukluğu' olarak etiketlenen çocukların sayısı artmaya devam ediyor" dedi. "Bu nedenle FDA'yı bu ülkedeki çocukların ağır şekilde uyuşturulmasını araştırmaya çağırıyoruz."

CDC'ye göre, 2016'da yapılan ulusal bir ebeveyn anketine göre, DEHB teşhisi konan tahmini çocuk sayısı 6,1 milyondur. Pediatrik ergoterapist Angela Hanscom, çocuklara giderek daha fazla DEHB teşhisi konulmasının nedeninin saatlerce dik pozisyonda kalmaya zorlanmaları ve gerektiği kadar hareket etmemeleri olduğuna inanıyor. Çocukların tepelerden aşağı yuvarlandığı, ağaçlara tırmandığı, daireler çizdiği ve artan akademik talepler nedeniyle teneffüslerin kısaltıldığı günler geride kaldı. Bayan Hanscom birkaç sınıfı test etti ve çoğu çocuğun çok zayıf bir gövde gücüne ve dengeye sahip olduğunu keşfetti. Aslında, on iki çocuktan yalnızca birinin bu konuda normal olduğunu keşfetti.

Ancak daha fazla fiziksel aktivite reçete etmek yerine psikiyatrik çözüm tehlikeli ilaçlar reçete etmektir. DEHB için sıklıkla reçete edilen iki ilaç olan Ritalin ve Adderall, Kara kutu Uyarıları (Black box Warnings) taşır ve yan etkiler şunları içerebilir: "Huzursuzluk, Saldırganlık, ruh hali değişimleri, depresyon, intihar düşünceleri, hızlı/güçlü/düzensiz kalp atışı, nöbetler, peltek konuşma, kafa karışıklığı"

Diane Stein, "Bildirilen ölüm, cinayet ve intihar gibi yan etkilerine rağmen çocuklara tehlikeli psikiyatrik ilaçlar veriliyor" dedi. "Bilinen risklere rağmen neden bu yapılıyor? Çünkü ilaç yazan bir psikiyatrist, yazmayan bir psikiyatristin dört katına kadar para kazanabiliyor ve sadece DEHB için yazılan ilaçlar her yıl milyarlarca dolar kazandırıyor."" (9.B)

"Bağımlılığın Dehşeti – Psikotropiklere Özlem
  "Şimdiye kadarki en sinsi bağımlılıklardan biri, bir doktorun reçete defteriyle başlayanlardır; örneğin opioidler ve psikotropikler.." Psikotropik ilaçların sayısız olumsuz yan etkisi sıklıkla bildirilmiştir. Hak ettiği eleştirel ilgiyi görmeyen bir yönü vardır ve o da bağımlılıktır (addiction). Bağımlılık birçok biçimde olabilir; bireyler aslında o maddeye bağımlı hale gelerek belirli bir ilacı, alkolü hatta tütünü almaya zorlanırlar. Ancak en sinsi bağımlılıklardan biri, örneğin opioidler ve psikotropikler ve bunların zayıflatıcı yan etkileri gibi bir doktor reçetesiyle başlayanlardır.

Bağımlılık Nedir.. Bağımlılık, psikolojik ve fiziksel zarara neden olmasına rağmen bir kimyasal, ilaç, aktivite veya maddeyi tüketmeyi bırakma konusundaki psikolojik ve fiziksel yetersizliktir. Bağımlılık yalnızca eroin veya kokain gibi yasadışı maddelere bağımlılığı ifade etmez. Bağımlılık aslında psikotropik ilaçlar gibi belirli ilaçları almaktan da kaynaklanabilen kronik bir hastalık olarak tanımlanır.

Bağımlılık Ölüme Yol Açar.. Alkol, uyuşturucu veya ilaç sorunları her yıl binlerce Amerikalının ölümüne yol açıyor. Ulusal İlac Bağımlılığı Enstitüsü'ne (National Institute on Drug Abuse) göre, ilaçla ilişkili ölümler 2000 yılından bu yana üç kattan fazla arttı. Gerçekte, madde bağımlılığına (psikotropikler dahil) atfedilen ölüm sayısı, diğer önlenebilir sağlık durumlarından daha fazladır. Dört ölümden biri alkol, tütün ve yasadışı veya reçeteli ilaç bağımlılığından kaynaklanmaktadır.

İlaç bağımlılığının sonuçları, psikotropik ilaçlarda şiddet ve intiharın zararlı yan etkilerinde daha da artmaktadır. Aslında, psikiyatrik ilaçlar Heroinden daha fazla Amerikalıyı öldürmektedir. 2014 yılında, 10. 574 kişi eroin aşırı dozundan ölürken, 15.778 kişi psikiyatrik ilaçların aşırı dozundan öldü, neredeyse %50 daha fazla.

Psikiyatrik ilaç kullanıcıları için yüksek aşırı doz oranına ilişkin istatistikler daha da ikna edicidir. Üstel ölüm oranı artışına katkıda bulunan birkaç faktör vardır; bunlar arasında artan psikotropik reçeteler ve daha fazla polifarmasi (aynı kişiye aynı anda birden fazla ilaç reçete edilmesi) bulunur. Yüksek oranın bir diğer nedeni de pratisyen hekimler, hemşireler vb. gibi ruh sağlığı dışındaki uygulayıcıların psikiyatrik ilaçlar reçete etmesidir.

Psikiyatrik İlaçlar: Faydadan Çok Zarar.. Danimarka'daki Nordic Cochrane Merkezi'nin profesörü ve yöneticisi Peter Gøtzsche'ye göre, psikiyatrik ilaçlar faydadan çok zarar veriyor. "Faydalarının az olması göz önüne alındığında, tüm antidepresanları, DEHB ilaçlarını ve bunama ilaçlarını bırakarak neredeyse tüm psikotropik ilaçları zarar vermeden bırakabileceğimizi tahmin ediyorum... Bu, daha sağlıklı ve daha uzun ömürlü nüfuslara yol açacaktır. Çünkü psikotropik ilaçlar uzun vadede kullanıldığında son derece zararlıdır."

Bugün Psikoloji (Psychology Today), psikiyatrik ilaçların aşırı ilaçlanmasıyla ilgili bazı ilginç noktalara değindi. "İlaç şirketlerinin hayatta kalmak için ilaç satması gerekiyor, bu nedenle yeni ilaçlar için bir pazar yaratmak üzere yeni bozukluklar icat etme teşviki olacak. Bu, çoğu zaman yas gibi tamamen normal duygusal süreçlerin tıbbileştirilmesine yol açabilir. Normal psikolojik süreçlerin gizlice tıbbileştirilerek ve pazar yaratmak amacıyla nasıl "anormal" gibi gösterilebileceğinin iyi bir örneği kadın menopozudur.

Öldüren Bir Bağımlılık.. Psychology Today'deki aynı makalede Dr. Graham C. L. Davey birçok psikotropik ilacın en ciddi dezavantajlarından bahsetti. "Ruh sağlığı sorunlarını tedavi etmek için kullanılan birçok ilacın bariz -ama önemli- dezavantajlarından biri, genellikle önemli ve rahatsız edici yan etkilere sahip olmalarıdır. Bu yan etkiler fiziksel olabilir ve yorgunluk, bulanık görme, mide rahatsızlıkları, baş ağrıları, baş dönmesi, cinsel işlev bozukluğu, kalp rahatsızlığı riski ve kilo alımı gibi yan etkileri içerebilir. Birçok durumda (antipsikotikler gibi) bu yan etkiler, ilaç kullananların yüzde 50'sinin ilaç almayı bırakmasına neden olacak kadar önemlidir.

Ancak tıbbi semptomların yanı sıra, bazı farmakolojik tedaviler kaygı, intihar düşüncesi ve hatta intihar girişimlerini (özellikle genç yetişkinlerde) artırabilir. Psikotropik ilaçların onları kullanan kişiler için açık ve mevcut bir tehlike haline geldiği istatistiksel olarak kanıtlanmıştır. Yine de reçete edilmelerini ve aşırı reçetelenmelerini durdurmak için çok az şey yapılmaktadır. Birisi bu ilaçları bir kez aldığında, bırakmak son derece zordur. "Psikiyatrik ilaçlardan çekilmek sakatlayıcı olabilir ve genellikle aylarca ve bazen yıllarca süren bir dizi şiddetli fiziksel ve psikolojik etkiye neden olabilir; bazı durumlarda, çekilme yardım kuruluşlarının bildirdiğine göre, intiharla sonuçlanabilir."

Akıl sağlığı sektöründeki suistimali ortaya çıkaran bir gözlemci kuruluş olan İnsan Hakları Vatandaş Komisyonu'na (CCHR) göre, psikiyatrik ilaç reçetelerindeki artış, bağımlılık yaratan özellikler ve bunun sonucunda ortaya çıkan şiddet ve saldırgan davranışlar araştırılmalıdır.

Haklarınızı Bilin.. CCHR Florida Başkanı Diane Stein, "Halkın, kendilerine veya sevdiklerine verilen ilaçların son derece bağımlılık yapıcı özelliklere sahip olduğunu bilme hakkı vardır" dedi. "FDA'nın psikiyatrik ilaçların bağımlılık yapıcı özellikleri hakkında daha fazla araştırma yapması gerekiyor. " CCHR, kendilerine veya sevdiklerine psikiyatrik ilaçlar almaları tavsiye edilen herkesi, doktorun ayrıntılı bir öykü aldığı ve tam bir fiziksel muayene yaptığı, bir dizi semptoma neden olabilecek tüm olası sorunları elediği ve önerilen tedavilerin olası yan etkilerini açıkladığı bir "ayırıcı tanı" talep etmeye teşvik eder. Daha fazla bilgi edinmek veya psikiyatrik istismarı bildirmek için lütfen 1-800-782-2878 numaralı telefonu arayın." (10.B)

"SSRI'lar: Toplu katliama geçiş ilacı
Toplumun bazı kesimleri, tohum taşıyan bitkinin bir şekilde ahlaksızlık ve suç dolu bir hayata yol açan bir "geçit kapısı /geçiş ilacı (gateway drug)" olduğu yönündeki asılsız korkuları nedeniyle esrar yasağının sona erdirilmesi konusuna hala takılıp kalmış durumda. Ancak hepimizin endişelenmesi gereken ve belki de toplum üzerinde en olumsuz etkiye sahip olan gerçek giriş maddeleri, özellikle aşırı depresyona, intihar ve hatta toplu cinayete yol açtığı kanıtlanmış olan SSRI'lar (seçici serotonin geri alım inhibitörleri "selective serotonin reuptake inhibitors") gibi ilaçlar ve antidepresanlardır. Corbett Raporu'ndan (The Corbett Report) James Corbett'in yakın zamanda yayınladığı bir rapor, Amerika'da SSRI kaynaklı intihar ve cinayetlerin kapsamlı geçmişini ortaya çıkarıyor ve bu ilaçların bir sonucu olarak meydana gelen bir dizi toplu silahlı saldırıya özel olarak dikkat çekiyor. Örneğin, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB /ADHD "attention deficit hyperactivity disorder ") tedavisinde sıklıkla reçete edilen Prozac, 1990'lı ve 2000'li yıllarda okullarda gerçekleşen çok sayıda toplu silahlı saldırıya neden olmuştu; diğer SSRI'ların da benzer silahlı saldırılarla bağlantısı olduğu biliniyor. (....)" (29.B)

"Elliot Rodger, hemen hemen tüm genç katiller gibi psikiyatrik ilaçlar alıyordu (Xanax)
Neredeyse tüm seri katiller ve psikopat katiller gibi, Elliot Rodger'ın da büyük dozlarda psikiyatrik ilaç aldığı doğrulandı. Kolluk kuvvetleri yetkilileri, Kaliforniya, Isla Vista'daki "kız kardeşlik kızı" katili Elliot Rodger'ın, benzodiazepinler adı verilen bir kimyasal sınıfına ait psikiyatrik bir ilaç olan Xanax'tan büyük dozlarda aldığını doğruladı. "Ebeveynlerine göre Elliot bir süredir Xanax alıyordu... bağımlı olabileceği veya reçete edilenden fazlasını aldığından endişe ediliyordu" dedi bir kolluk kuvveti kaynağı, ilk olarak haberi duyuran RadarOnline'a (1). Hikaye, "Xanax, Elliot'a bir aile doktoru tarafından reçete edilmişti" şeklinde devam ediyor. RadarOnline'daki (2) ikinci bir haber, "toplum koleji öğrencisinin Xanax'a bağımlılığı hakkında rahatsız edici ayrıntıları" araştırıyor.. (....)" (30.B)

"Tıbbi soykırım: Psikiyatrik ilaçlar son 10 yılda 5 milyondan fazla insanı öldürdü
Şu anda psikotropik ilaçlar veya antidepresanlar kullanan her bir kişi bu ölümcül ilaçlardan çekilip yerine yeni, daha güvenli bir rejim verilseydi, toplum çok daha iyi durumda olurdu. Bu, The BMJ'de (British Medical Journal) yayınlanan yeni bir incelemenin daha büyük bir çıkarımıdır. Bu incelemede, Batı'da her yıl yarım milyondan fazla insanın, yazarların "asgari" faydaları ve çok sayıda zararlı yan etkisi olduğunu bulduğu psikiyatrik ilaçlardan öldüğü bulunmuştur.

Danimarka merkezli bağımsız bir ilaç güvenliği analiz grubu olan Nordic Cochrane Merkezi'ndeki araştırmacılar, antidepresan ve bunama ilaçları hakkındaki verilere baktılar ve çoğu durumda, hastalara herhangi bir zarar vermeden genel olarak uygulanmalarının durdurulabileceğini buldular. Araştırmacılar, yaygın olarak uygulanan bu ilaçların kanıtlanmış faydalarının eksik olduğunu ve birçok hastanın bunları gereksiz yere aldığını buldular.. (....)" (31.B)

"Ana akım medya, psikiyatrik ilaçlar ile şiddet içeren silahlı saldırılar arasındaki bağlantıya dair herhangi bir söz söylemekten kaçınıyor
Bunun nedeni ana akım medyanın çoğu üyesinin psikotropik ilaçların etkilerinden habersiz olması, taraflı bir siyasi gündem, tembellik veya tüm bu unsurların bir kombinasyonu olması olabilir; bu ilaçların tehlikelerini son yıllarda endişe verici bir sıklıkla gerçekleşen artan sayıdaki korkunç toplu cinayetle ilişkilendirmeye cesaret eden pek çok gazeteci bulmakta zorlanacaksınız. (...) Bu korkunç istatistiklere rağmen, ana akım medyada bu ilaçların kullanımının incelenmesi, hatta yasaklanması yönünde hiçbir çağrı yapılmadı - silahların aksine. Bunun büyük bir kısmı, Büyük İlaç Şirketlerinin kurumsal medyada reklam vermek için yılda onlarca milyon harcamasından kaynaklanıyor olabilir mi?" (32.B)

"Robin Williams'ın ölümünde psikiyatrik ilaçların rolü oldu mu?
Komedyen ve aktör Robin Williams'ın zamansız intiharının yarattığı şok etkisi yatışmaya başlarken, Williams'ın neden bu kadar ani bir şekilde hayatına son vermeyi seçtiğine dair sorular ortaya çıkmaya başladı. Aile hekimi ve ruh sağlığı uzmanı Dr. Gary Kohls ve diğerleri, psikiyatrik ilaçların Williams'ı uçuruma sürüklemede oynadığı rolü tartışmaya başladılar; bu ilaçların daha önceki yüksek profilli intihar ve toplu cinayet vakalarında da oynamış gibi görünüyorlar. Dr.Kohls, Williams'ın intiharının gerçek etyolojisini belirlemek için bir soruşturmaya ihtiyaç olduğunu, basit bir otopsi'nin Williams'a Minnesota'daki Hazelden ruh sağlığı tesisinde kaldığı süre boyunca verilen psikiyatrik ilaç kokteylinin beynini nasıl etkilediğini değerlendirmek için yeterli olmadığını söylüyor. Ana akım medya bu konuda büyük ölçüde sessiz kalsa da, Williams intiharından sadece birkaç hafta önce kilo vermesine, sevdiklerinden uzaklaşmasına ve günde 20 saate kadar uyumasına neden olan ilaçlarla doluydu. Başka bir deyişle, Williams, görünüşe göre hiçbir yerden çıkıp insanlıktan kalıcı olarak çekilmeye karar verdiğinde açıkça aklı başında değildi. 

Dr. Kohls, Williams'ın intiharına yol açan davranışlarının ilaç kaynaklı psikozun karakteristik özelliği olduğunu ve Williams'a Hazelden'da iken hangi ilaçların verildiğini ve bu ilaçların Williams'ın beyin kimyasında zaten büyük bir sorun olan durumu nasıl daha da kötüleştirmiş olabileceğini değerlendirmek için daha fazla şey yapılması gerektiğini söylüyor. Psikiyatrik ilaçları birleştirmenin ve bunları bilgilendirilmiş onay olmadan hastalara vermenin tehlikeleri hakkında yakın zamanda yazdığı bir makalede Dr. Kohls, "Williams'ın hayatının son altı haftasını psikiyatristlerin bakımı altında geçirdiğini bilerek, bazı tabu soruların sorulması ve cevaplanması gerekiyor" diye yazdı; "Hazelden'da olanların gizli ayrıntılarını, [Williams]'ın hangi beyin değiştirici ilaçları kullandığını da içeren bilgileri almadığımız sürece hiçbir cevap olmayacak."

Psikiyatrik ilaçların intihar riskini artırdığı kabul ediliyor, peki neden psikiyatrik ilaç satıcıları sorumlu tutulmuyor? Dr. Kohls'un aklındaki en büyük sorular Williams'a Hazelden'da iken hangi ilaçlar verildi ve neden kimse bu ilaçların Williams'ın davranışlarını nasıl etkilemiş olabileceğini araştırmıyor? Tüm odak noktası Williams'ın on yıllar öncesine dayanan önceden var olan ruh sağlığı sorunları üzerinde gibi görünüyor. Ancak Williams'ın bilinmeyen bir zihin değiştirici ilaç kombinasyonu aldıktan sadece birkaç hafta sonra aniden hayatına son vermesi görmezden geliniyor. Dr. Kohls, "Robin Williams, FDA tarafından güvenli veya etkili olarak asla onaylanmamış, kanıtlanmamış bir ilaç kokteyli reçete edildikten kısa bir süre sonra hayatına son verdi" diye yazdı.

"Robin Williams davasının, özellikle reçeteli psikiyatrik ilaç ölümleri ve intiharlarının (her yıl on binlercesi) Amerika'daki salgını göz önünde bulundurulduğunda, [ani] ve yalnızca kısmen açıklanan ölümünün gerçek temel nedenlerini belirlemek için tarafsız bir yargı soruşturmasına ihtiyacı var. " SSRI (seçici serotonin geri alım inhibitörü) sınıfındaki her bir psikiyatrik ilacın intihar riskini iki katına çıkardığına dair bir kara kutu uyarısı taşımasına rağmen, kurumsal medya Williams vakasındaki bunun ima ettiği şeyleri görmezden gelmekten memnun görünüyor. Belki de bu, ilk etapta bu psikotropikleri dağıtan ilaç satıcılarını korumak içindir, bunları üreten şirketlerden bahsetmiyorum bile..

Dr. Kohls, "Kendisine denenen ilaç kokteylindeki bileşenlerin adlarını (ve bunların dozajlarını ve ne kadar süreyle alındığını) bilmek istiyoruz" diye ekledi. "İlaçlardan ne gibi yan etkiler yaşadığını ve tepkilerinin ne olduğunu bilmek istiyoruz. Beyni, potansiyel olarak beyne zarar veren ilaçların geçmişte kullanımından olumsuz etkilenmiş birine kanıtlanmamış ilaç kokteylleri reçete etme kararının ardındaki mantığın ne olduğunu bilmek istiyoruz."

BAZI YORUMLAR;
--------------
 "Lütfen, daha fazlasını yazmama izin verin. Bay Robin Williams uzun zamandır Mirtazapin ve ölümünden bir hafta önce Seroquel kullanıyorsa, kanında Seroquel'e rastlanmadığına inanıyorum çünkü bu ürün uzun zamandır kullanılmıyor. Hastalığım hakkında biraz araştırma yaptım ve neden bu kadar delirdiğimi anlamaya çalıştım. İki ilacın da beyinde serotoninerjik etki yaptığını buldum. Bence dopaminerjik etkiler iyidir çünkü tüm nöroleptiklerin beyinde bir miktar dopaminerjik etkisi vardır. Ancak tüm nöroleptikler beyinde serotoninerjik etki yapmaz. Benim sorum şu: Birisi beyinde serotoninerjik etki gösteren iki ilacı birlikte kullanırsa vücuda ve beyne nörolojik olarak ne olur? Sanırım ilacım da serotoninerjik etkilerinden dolayı beni delirtti. Sorun şu ki, hiçbir doktor iki nöroleptiği karıştırdığınızda ne olacağını, hangi yan etkilerin ortaya çıkabileceğini söyleyemez. Size şu bağlantıyı da göstereyim. (a1) "Rutin olarak iki veya daha fazla antipsikotik ilacı aynı anda reçete etmeyin" denir. Antidepresan aynı zamanda antipsikotik, yani nöroleptik değil midir? Bence Bay Robin Williams'ın doktorları büyücünün çırağı rolünü oynamışlar ve iki nöroleptiği karıştırdığınızda hangi yan etkilerin ortaya çıkacağını düşünmemişler. Mirtazapin kötü ve tehlikeli bir ilaçtı. Başka bir kötü ve tehlikeli ilaca eklendiğinde Bay Robin Williams için nörolojik bir bomba oldu. Umarım sorumu anlamışsınızdır. İngilizcem kötüyse özür dilerim. Fransızca konuşan bir adamım. Saygılarımla!" -Hydrocarbonic, 10y (a)

 "Psikiyatrik ilaçların Bay Robin Williams'ı gerçekten delirten veya hasta eden bir unsur olduğundan eminim. Benim tarafımda, yaklaşık on yıldır Penfluridol ve Ketiapin'i birlikte alıyordum. Bir gün, Penfluridol ülkemdeki pazardan aniden kayboldu. Sonra ekstrapiramidal bozukluklar yaşadım, öleceğimi hissettim, o kadar çok nörolojik bozukluk vardı ki ancak iki veya üç gün uyandıktan sonra uyuyabiliyordum. İntihar düşüncelerim, öfkem vardı. Sokakta bağırıyordum ve o zamanlar polisle birçok sorun yaşadım çünkü gerçekten aklımı kaçırmıştım. İyileşmem ve tekrar normal hissetmem en az 4 yılımı aldı. Kendimi delirmeye başladığımda, bu ilacın beni deli hissettirdiğini anladığım için birkaç yıl boyunca tüm nöroleptikleri almayı bırakmaya karar verdim. Bugün hala bir psikiyatriste gidiyorum ama aynı zamanda kendi doktorum olmaya ve nöroleptiklerle nasıl davranacağıma kendim karar vermeye karar verdim. Bu günlerde kendi tedavime başlıyorum. Görünüşe göre sözde "şizofrenim" birkaç yıldır devam ediyor ve şimdi... ya geçmiş olacak ya da şizofrenim olmayacak. Hala sesler duyuyorum ama değiştiler ve çok azaldılar. Ayrıca zihnim de değişti. Her zamankinden daha Zen'im, meditasyon yapıyorum ve duygularımın daha fazla farkında olmaya çalışıyorum. Psikiyatristler şizofreni ömür boyu sürdüğü için hayatım boyunca nöroleptik kullanmam gerektiğini söylediler ama bu doğru değil. Kendimi iyi beslenerek, gece gündüz meditasyon "uygulayarak", davranışlarımı değiştirerek vb. kontrol edebiliyorum. Son aylarda kendimi tekrar normal hissediyorum. Hala sesler duyuyorum ama artık üzerimde hiçbir etkileri yok. Bu nöroleptiklerden nefret ediyorum, özellikle de Ketiapin'den çünkü deli bir adamı, ancak zorlukla kontrol edebildiğim farklı bir adamı yaptı. Kanıtı polis ve adaletle yaşadığım tüm sıkıntılar. Bu ilaçlar o kadar tehlikeli ki, bunu kesinlikle doğrulayabilirim. Saygılarımla!" -Hydrocarbonic, 10y (b)

 "Merhaba, Şizofreni Çölyak ve halüsinasyonlara neden olabilen yüksek bakırdan kaynaklanıyor olabilir. Saç testleri mineral seviyelerini ve ağır metalleri gösterir. Çinko Bakırı düşürebilir ve yardımcı olabilir. EDTA/DMPS IV şelasyonları gerektiğinde ağır metalleri uzaklaştırmaya yardımcı olabilir. Çölyak ile. . . glüten bağırsaklarda emilen besinleri düşürebilir, böylece hücreler doğru şekilde çalışmak için uygun hale getirilemez. Oksijeni düşük hücreler depresyona/anksiyeteye/takıntılı olmaya/uykusuzluğa/paniklemeye/intihar düşüncelerine neden olabilir. Robin Çölyak hastası olabilir. Testler Çölyak teşhisi için işe yaramayabilir. Nature's plus - Yaşam Kaynağı çoklu Gluten/süt ürünleri/soya/şeker/GDO'suz beslenmek. . . vitaminler/iyi yağlar almak, LDN, detoks, Vit D3 5000IU, Vit C, çinko, balık yağı 200mg, Mg sitrat, Nature's plus- Yaşam Kaynağı çoklu, yemeklerle birlikte HCl ve enzimler, süt içermeyen probiyotik, Vit B12 metilkobalamin iğnesi/spreyi/dil altına sürülen türü vb. , MTHF, rhodiola, koenzim Q10, B vitaminleri ve daha fazlası bağırsaklarda daha fazla besinin emilmesine ve oksijeni yakmak ve beyne/vücuda yardımcı olmak için hücreleri yeniden inşa etmeye yardımcı olabilir. Gluten buğday/arpa/çavdardır. . yulaf avenin ile glüten gibi davranabilir. GDO mısır/soya/kanola yağı olabilir. GDO mısır bağırsak astarına zarar verebilir. Bir kişinin beyin/vücut sağlık sorunlarını önlemek için %100 glütensiz beslenmesi gerekir. Mikroskobik glüten bana zarar veriyor. LDN gizli glüteni engellemeye yardımcı olur. Kabukta/et sosunda/bazı baharatlarda/losyonlarda/makyaj ürünlerinde/ilaçlarda/kutu/torba/etikette satılan yiyeceklerde gluten olabilir. . . sertifikalı glutensiz ürünler 20ppm gluten içerebilir (ölçebildikleri en düşük değer). En iyi dileklerimle."-Wendy Allen, 9y (c)

 "Uygarlığı İlaçlamak (Uyuşturmak) ve Aptallaştırmak İçin Psikiyatrik Komplo (The Psychiatric Conspiracy To Drug And Dumb Down The Civilization).. Günümüzün en sinsi ve potansiyel olarak en kötü "komplolarından" biri, Amerika'yı ve toplumu ilaçlayıp (uyuşturup) aptallaştırmak için psikiyatrik kararlılıktır. Metodolojileri - yaptıkları, yaptıkları şey - her yıl psikiyatrik bir hastalığın ne olduğu konusunda OY KULLANDIKLARI bir kongre düzenlemektir!

Uygulayıcıların çiçek hastalığı, tüberküloz, zatürre, AIDS vb. konusunda oy kullandığı bir tıbbi toplantı hayal edin! Yani, siz veya ben ateşi ve titremesi, öksürüğü ve burnu akan birini görsek ve yaklaşık 10 arkadaşımız ve tanıdığımız bir araya gelsek - VE HİÇBİR UYGUN ARAŞTIRMA, DOĞRU NEDEN-SONUÇ TEŞHİSİ OLMADAN - bu kötü fenomene "grip" adını vermeye karar versek. Adımızın arkasına "phd", "md" gibi 3 harfli süslü ekler ekleyerek yetkiliymiş gibi davranabilirdik. Sonra bulgularımızı, hakkında konuştuğumuz şeyi bildiğimizden emin olmak için bolca Latince başlıkla uydurma süslü bilimsel sesli sözcükler kullanarak yayınlayabilirdik.

Sonra Eli Lilly gibi büyük bir ilaç şirketiyle anlaşabilir ve onları, ilacı çok az veya hiç tedavi etmese bile, hastalığımız için bir ilaç yaratıp pazarlayarak MUAZZAM kar elde edebileceklerine ikna edebilirdik. FDA'yı satın aldıklarından emin olurlardı. Son olarak bunu internette yayınlardık ve Time ve Newsweek'in hastalığımız ve tedavimiz hakkında makaleler yazmasını sağlardık. Hükümetler, sağlık kuruluşlarıyla birlikte, hastalığımız ve tedavisi hakkında kamuoyuna "sağduyulu" bildiriler yayınlamayı garantilerdi. Eh, eğer herhangi biri veya bir grup sıradan insan bunu yapmaya kalkışırsa, kapatılırlardı! Tıp bilimi, birkaç yüz yıl boyunca hastalıkları gözlemledi, kategorilere ayırdı, etiketledi ve bedensel hastalıklar için tedaviler üretmeye çalıştı.

AMA AKIL HASTALIĞI?!! Akıl hastalığının, işlevsiz bir beyin veya bedenle bir ilgisi var mıdır? İnsan toplumları var olduğundan beri, insanın bir bedenden daha fazlası olduğu, doğasının ve faaliyetlerinin yalnızca moleküler ve atomik kimyasal reaksiyonların sonucu olmadığı her zaman kabul edilmiş ve spekülasyon yapılmıştır. Bu, insanın BEDENİNİ gayet iyi tanımlıyor olabilir ancak filozoflar, din adamları, ruhani liderler ve sokaktaki kadın ve erkek, insanın RUHSAL bir doğası olduğunu bilir. Ve ZİHİNSEL faaliyetin ve zihnin beyinden tamamen bağımsız olabileceği. Aslında beden, zihin ve ruh arasındaki kesin ilişkinin belirlenmesi, binlerce yıldır büyük bir felsefi arayış olmuştur.

Psikiyatri, keyfi olarak zihnin olmadığına ve insanın ruhunun, ruhsal doğasının alakasız olduğuna ve davranışlarıyla hiçbir ilgisi olmadığına karar vererek asırlardır süregelen sorunu kolayca çözdü. Erkekler ve kadınlar, beyin ve sinir sistemi kimyasal reaksiyonları tarafından tetiklenen dürtülere ve tepkilere sahiptir, bu nedenle insanın faaliyetleri, özellikle de mantıksız anormal psikotik davranışlar SADECE FİZİKSEL bir olgudur.

Bu YANLIŞ ilkeyle, 1950'lerden başlayarak, mantıksız davranışları etiketlediler ve etiketlediler, bu tür zihinsel hastalık rahatsızlıkları için ilaç üretmek üzere ilaçlar tedarik ettiler ve herkesi bu tür "hastalıkların" gerçek olduğuna ve "tedavi edilmesi" gerektiğine ikna etmek için pazarlama kampanyaları oluşturdular. Bilim, olguların kesin neden-sonuç ilişkisini belirlemeye dayanır. Bilgili erkekler ve kadınlar, beden, zihin ve ruh hakkındaki asırlardır süregelen bilmeceyi çözmeye çalıştılar.

Ancak psikiyatri, sizin adınıza zihinsel hastalığın zihin veya ruhla hiçbir ilgisi olmadığına karar verdi. Samimiyetsiz mi? Bilimsel değil mi? SUÇLU. "Klinik depresyon", "bipolar hastalık", "dikkat eksikliği bozukluğu". Bunlar daha iyi bilinen "hastalıkları"dır. Ve bu rahatsızlıkların tedavisi olarak yutulan ilaçlar: Ritalin, Prozac, Zoloft, artık piyasadaki en çok reçete edilen "ilaçlar"dır.

Yine de bu ilaçlarla doğrudan ilişkili intiharlar ve cinayetler o kadar yaygın ve haber değeri taşıyor ki, FDA bunlar hakkında uyarılar yayınlamak zorunda kaldı ve etiketlerde yutulmalarının intihar düşüncelerine neden olabileceğini belirtmesini zorunlu kıldı.

İnanılmaz bir şekilde, intihar düşüncelerine neden olabilecek bu tehlikeli ilaçlar, psikiyatristlerin depresyonun neden olduğu olası intihar dürtülerini "tedavi etmek" için dağıttığı ilaçlardır!!! Neden intihar düşünceleriyle başa çıkması gereken ve önlemeye çalıştığı şeyi TETİKLEYEBİLECEK onaylı bir tıbbi ilaç var? BU RESİMDE NE YANLIŞ VAR?!!! Açıkça ve net bir şekilde gösteriyor ki, TÜM SÜREÇ, akıl hastalığı üretimi, suç teşkil eden bir girişimdir. Grip için antibiyotik alan hiç kimse intihar veya cinayet dürtüsü hissetmez.

Hiç kimse herhangi bir psikiyatrik ilaç aldığında intihara veya şiddete meyilli olmamalı. Psikiyatri ve suç faaliyetlerinin varlığı, hükümetlerin ve halkın nasıl ALDANDIĞINI gösteriyor! Psikiyatri ve "akıl hastalığı" konusunda alacakaranlık kuşağı toplumunda yaşıyoruz. Psikiyatri ve toplum arasındaki ilişki, sahtekâr bir adamın bir Çin imparatorunu, hiç de giysi olmayan çok pahalı giysilerinin, tüm gardırobunun en görkemli giysileri olduğuna ikna edebildiği imparatorun yeni giysileri masalı gibidir.

Dolayısıyla bugün, psikiyatrik "yeni giysiler"in, akıl hastalıklarının farkında olmadan yaratıldığı, farmasötik "tedavilerinin" cahil ve kandırılmış bir halk ve hükümetleri için pazarlandığı ve reçete edildiği büyük suç yanılsamasına sahibiz. Halkla ilişkiler kampanyaları, ilerlemelerini, psikiyatrik hastalıkları nasıl tedavi ettiklerini ve halkı bu hastalıklardan nasıl kurtardıklarını duyuruyor, oysa aslında ilaçlarına karşı şiddet içeren ve zararlı davranışların artışı SUÇTAN başka bir şey değil! Bu nedenle, psikiyatri kurumlarının ve büyük ilaç şirketlerinin Amerika'yı ve toplumu uyuşturup aptallaştırdığı hiçbir çekince olmaksızın söylenebilir.

Halk, sinsi suç faaliyetlerinden haberdar OLMALI ve hükümetler, akıl hastalığı ile ilgili psikiyatrik yanlış iddiaları ve tehlikeli ilaçlarının üretimini ve dağıtımını YASAKLAMAK için harekete geçmelidir.

Guguk Kuşu (One Flew Over The Cuckoos Nest) kitabında ve filminde psikiyatrik istismarın olumsuz ama doğru tasvirine benzer şekilde, 1981'de bu sorun hakkında bir roman yazdım (Kalkış Noktası "Point Of Departure" by G. B. Randolph, Amazon Books). Şu anda toplumdaki psikiyatrik suçluluk durumu on kat daha kötü. Zihin Özgürlüğü (MindFreedom) ve Vatandaş İnsan Hakları Komisyonu (Citizens Commission On Human Rights) gibi savunuculuk grupları size psikiyatri gündemi hakkında benim veremediğim tüm detayları verebilir. Sorun gerçek. Durum acil. Yasama organları tehlikeli psikiyatrik ilaçları kısıtlamak ve yasaklamak için hızlı hareket etmeli ve halk onların suç gündemi hakkında eğitilmeli ve zihinsel hastalıklara alternatif GERÇEK çözümler aramalıdır." G.B. Randolph (diğer adıyla Randy Gomberg),Yazar,Aktivist" - Randolph Gomberg, 10y (d)

 "Antidepresyon ilaçları, tiroidi bloke eden ve daha fazla depresyon/intihar düşüncelerine neden olan Florin nedeniyle beyindeki oksijeni düşürebilir. İlaçlar insanları zombi gibi yapar/duygusuzlaştırır. İlaçları hemen bırakmak, beyindeki reseptör bölgelerinin yeterince hızlı çalışmasına izin vermeyebilir. Çölyak hastalığı bağırsaklarda emilen besinlerin azalmasına neden olabilir... sonra hücreler doğru şekilde çalışmak için uygun hale getirilmez ve oksijen seviyeleri düşüktür. Çölyak hastalığı intiharları önleyebilir ve beyni/vücudu hızlı bir şekilde iyileştirebilir." - Wendy Allen, 9y (e)" (33.B)

"Marlon Wayans: Antidepresanlar Robin Williams'ın intiharına neden olmuş olabilir
            "İnsanların depresyon için aldıkları bu ilaçlarda onları depresif hale getiren ve intihar etmelerine neden olan bir şey olduğunu düşünüyorum." — Marlon Wayans

Marlon Wayans, Fusion Live sunucusu Yannis Pappas ile Robin Williams'ın ölümü hakkında konuştu. Wayans'ı Williams'ın çalışmalarında en çok etkileyen şeylerden biri de bir aktör olarak yeteneğiydi. Wayans, "Robin hem harika bir dram oyuncusu hem de bir komedyendi" dedi. "Doğaçlamada harikaydı, karakterde inanılmazdı, fizikselleştirmede harikaydı. Adamın hiçbir eksiği yoktu." Wayans ayrıca Williams'ın ölüm şekli hakkında da bazı düşüncelere sahipti. Wayans, "İnsanların depresyon için aldıkları bu ilaçlarda onları depresyona sokan ve intihar etmelerine neden olan bir şey olduğunu düşünüyorum" dedi. "Bunun depresyon olduğunu düşünmüyorum. Kimyasal olduğunu düşünüyorum... Çok neşeli bir adamdı."

Tam Metin: Marlon Wayans: Robin harika bir dramatik aktör olduğu kadar parlak bir komedyendi, doğaçlamada harikaydı, karakterde inanılmazdı, harika bir fizikselliğe sahipti, adamın hiçbir eksiği yoktu. Ve nasıl sakin olunacağını biliyordu, ne zaman uygun olacağını biliyordu, ne zaman sizi ağlatacağını biliyordu. Robin Williams-Robin, Eddie Murphy gibi çok az sayıda oyuncu var ve komiklik, üzüntü ve karakterler açısından gidebilecekleri uç noktalar var, bilirsiniz, bu — sadece bir kalp kırıklığı dostum. Biliyorsunuz biz — dünya bir gülümsemeyi kaybetti, ne demek istediğimi biliyorsunuz — Özellikle intihara karşı, bu — Bence insanların depresyon için aldıkları bu ilaçlarda onları depresif hale getiren ve intihar etmelerine neden olan bir şey var. Yemin ederim, depresyon olduğunu düşünmüyorum, kimyasal olduğunu düşünüyorum, vizyon görmelerine ve kendilerini öldürmelerine neden olan bir tür antidepresan ilaç aldıklarını düşünüyorum. Eğer alırsanız ve belirli bir kökeniniz varsa sizi biraz delirtecek ilaçlar var. Bazı alerji ilaçları gibi. Ben - sadece bunun kimyasal olduğunu hissediyorum ve değil - bence sadece onun, hey, bileğimi keseceğim ve aşağı atlayacağım - ve kendimi boğacağım demesi değil. Yani sadece orada başka bir şeyin olduğunu düşünüyorum - o var. Yani çok neşeli bir adamdı, dostum, kalbim kırıldı. Kalbim onun çocuklarına ve tüm arkadaşlarına gidiyor." (34.B)

"Şiddetle Bağlantılı İlk On Yasal İlaç
İnsanlar ilaç ve şiddet arasındaki bağlantıları düşündüklerinde, akıllarına genellikle crack kokain gibi yasadışı uyuşturucular gelir. Ancak, bazı ilaçlar — en önemlisi Prozac gibi bazı antidepresanlar — şiddet içeren, hatta cinayet içeren davranış riskini artırmakla da ilişkilendirilmiştir. PloS One dergisinde yayınlanan ve FDA'nın Olumsuz Olay Raporlama Sistemi'nden alınan verilere dayanan Güvenli İlaç Uygulamaları Enstitüsünün (Institute for Safe Medication Practices) yeni bir çalışması, başkalarına yönelik şiddet içeren davranış raporlarıyla orantısız bir şekilde bağlantılı olan 31 ilacı belirlemiştir. Lütfen bunun bu ilaçların şiddet içeren davranışlara neden olduğu anlamına gelmediğini unutmayın. Örneğin, Oxycontin gibi opioid ağrı kesiciler söz konusu olduğunda, daha önce şiddet içeren davranış geçmişi olan kişiler, yırtıcı suç yoluyla destekledikleri bir bağımlılığı sürdürmek için ilaç arayabilir. Antipsikotikler söz konusu olduğunda, ilaçlar şizofreni ve diğer psikotik bozukluklardan muzdarip kişilerin şiddetini azaltma girişimi olarak verilebilir; bu nedenle buradaki ilaçlar şiddete neden olmayabilir, ancak durdurmak için kullanıldıkları için şiddet ile bağlantılı olabilir. Yine de, aynı sorunu tedavi etmek için kullanılan bağımlılık yapmayan ilaçlar sınıfındaki belirli bir ilaç öne çıktığında, bu dikkatli olunması gerektiğini gösterir: ilaç kökten farklı insan gruplarını tedavi etmek için kullanılmıyorsa, bu ilaç aslında sorun olabilir. Araştırmacılar, veritabanındaki diğerlerine kıyasla her ilaç için bir risk oranı hesapladılar ve yanıltıcı karşılaştırmalar yaratabilecek çeşitli ilgili faktörleri ayarladılar. İşte ilk on suçlu:

10. Desvenlafaksin (Pristiq) Hem serotonin hem de noradrenalini etkileyen bir antidepresan olan bu ilacın şiddetle ilişkilendirilme olasılığı diğer ilaçlara göre 7,9 kat daha fazladır.

9. Venlafaksin (Effexor) Aynı antidepresan sınıfında Pristiq ile ilişkili bir ilaç olan her ikisi de anksiyete bozukluklarını tedavi etmek için kullanılır. Effexor'un şiddet içeren davranışlarla ilişkili olma olasılığı diğer ilaçlara göre 8,3 kat daha fazladır. (Time. com'da daha fazlası: Adderall Sizi Daha Zeki Yapmayabilir, Ancak Öyle Olduğunuzu Düşünmenizi Sağlar)

8. Fluvoksamin (Luvox) Serotonini (SSRI) etkileyen bir antidepresan olan Luvox'un şiddetle ilişkilendirilme olasılığı diğer ilaçlara göre 8,4 kat daha fazladır.

7. Triazolam (Halcion) Bağımlılık yapabilen bir benzodiazepindir, uykusuzluğu tedavi etmek için kullanılır. Çalışmaya göre Halcion'un diğer ilaçlara göre şiddetle ilişkilendirilme olasılığı 8,7 kat daha fazladır.

6) Atomoxetine (Strattera) Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunu (DEHB) tedavi etmek için kullanılan Strattera, nörotransmitter noradrenalini etkiler ve ortalama bir ilaca kıyasla şiddetle ilişkilendirilme olasılığı 9 kat daha fazladır.

5) Mefoquine (Lariam) Sıtma tedavisi için kullanılan Lariam, uzun zamandır tuhaf davranışlarla ilişkilendirilmiştir. Diğer ilaçlara kıyasla şiddetle ilişkilendirilme olasılığı 9,5 kat daha fazladır.

4) Amfetaminler: (Çeşitli) Amfetaminler DEHB'yi tedavi etmek için kullanılır ve beynin dopamin ve noradrenalin sistemlerini etkiler. Diğer ilaçlara kıyasla şiddetle ilişkilendirilme olasılığı 9,6 kat daha fazladır.

3) Paroxetine (Paxil) Bir SSRI antidepresanı olan Paxil, aynı sınıftaki diğer ilaçlara kıyasla daha şiddetli yoksunluk semptomları ve daha yüksek doğum kusuru riski ile bağlantılıdır. Diğer ilaçlara kıyasla şiddetle bağlantılı olma olasılığı 10,3 kat daha fazladır. (Time. com'da daha fazlası: Healthland's Guide to Life 2011)

2) Fluoxetine (Prozac) İlk iyi bilinen SSRI antidepresanı olan Prozac, diğer ilaçlara kıyasla şiddetle bağlantılı olma olasılığı 10,9 kat daha fazladır.

1) Vareniklin (Chantix) Sigara karşıtı ilaç Chantix, sigara içme isteğini azaltmaya yardımcı olan nikotinik asetilkolin reseptörünü etkiler. Ne yazık ki, diğer ilaçlara kıyasla şiddetle bağlantılı olma olasılığı 18 kat daha fazladır — karşılaştırma yapmak gerekirse, Xyban için bu sayı 3,9 ve nikotin replasmanında yalnızca 1,9'dur. Ancak Chantix'in bırakma oranları diğer ilaçlara göre biraz daha üstün olduğu için, bırakmaya çalışanlar için bir seçenek olarak mutlaka göz ardı edilmemesi gerekir." (43.B)

"8 Milyon ABD'li Çocuk Psikiyatrik İlaçlar Kullanıyor: Ebeveynler Ölümcül Risklerin Farkında Değil
18 Ağustos 2015'te, 1 Ekim'de Oregon'daki Umpqua Community College'da 9 kişinin öldürülmesinden sorumlu silahlı adam Chris Harper Mercer, Facebook sayfasında şunları yazdı: 'İçinde beş tür hapın karıştırıldığı bir hap şişem var. Hangilerinin uyku ilacı olduğunu bilmediğim için her birinden dört tane aldım.' Okul saldırıları ve diğer yaygın şiddetin katliamının bir nedeni topluca burnumuzun dibinde olabilir mi? Bir sonraki en iyi umudumuza ne yapıyoruz?

"Çocuklar dünyanın en değerli kaynağı ve gelecek için en iyi umududur." ~John F. Kennedy.. [Çocuklarının hayatına dahil olan (dua ederek ve çokça arayarak) ve en iyi senaryo olarak bir ilaç kullanan ebeveynler için bir istisna.] Columbine'den yakın zamanda gerçekleşen Parkland okul saldırısına kadar, her seferinde manşetlere çıkan bir seri katilin antidepresan veya diğer psikiyatrik ilaçlar aldığı keşfedildiğinde, ilaçlar ile şiddet arasındaki olası bağlantı hakkında söylentiler ve spekülasyonlar çoğalıyor. Herkes "Neden?" diye soruyor. Şimdi, spekülasyon zamanı sona erdi. Whistleblower'ın çığır açan araştırma raporuna göre kanıtlar ezici ve çürütülemez: "Her gün milyonlarca Amerikalı, milyonlarca çocuk dahil, tarafından alınan ruh halini değiştiren psikiyatrik ilaçlar aslında bazı kullanıcıları korkunç şiddete, maniye ve intihara sürüklüyor."

Columbine ve Virginia Tech tetikçileri ve kullandıkları ilaç(lar) dahil olmak üzere yadsınamaz gerçek için resme (a) tıklayın! Yakın tarihin en kötü şöhretli seri katillerinin çoğu reçeteli ruh halini değiştiren ilaçlar kullanıyordu veya yeni bırakıyordu. Bir çocuğun okulu, çocuğun sınıftaki davranışları hakkında ebeveynleri bilgilendiriyor olsun veya bir ebeveyn duygusal veya eğitimsel zorluklar görüyor olsun, birçok ebeveynin çocukları için yardıma ihtiyaç duyduğu açıktır, ancak ilaçlar doğru yol değildir. Vatandaş İnsan Hakları Komisyonu (CCHR "Citizen’s Commission on Human Rights"), "ebeveynlere çocuklarının bir "zihinsel bozukluğu (mental disorder)" olduğu ve "ilaç" alması gerektiği söyleniyor, ancak bu psikiyatrik etiketler (zihinsel bozukluklar) veya çocuklarını "tedavi (treat)" için reçete edilen ilaçlar hakkında tüm gerçekler verilmiyor" diyor.

Son 15 yıldır araştırmacılar, artık salgın boyutlarına ulaşan çocuklarda akıl hastalıklarındaki keskin ve istikrarlı artışa dair endişe verici istatistikler yayınlıyor: "5 çocuktan 1'inde akıl sağlığı sorunları var.. DEHB'de %43 artış.. Gençlerde depresyonda %37 artış.. 10-14 yaş arası çocuklarda intihar oranında %200 artış.."

Bu İstatistikler 90'lardan Beri Psikiyatrik İlaç Kullanımını Yansıtıyor Olabilir mi? Tüm bu nesil çocuklar ilaçla tedavi edilmeden önce çocuklarımızın hayatlarında değişiklikler yapmalıyız! Henüz çok geç değil, ama yakında olacak... Gerçek: En az 35 okul saldırısı ve/veya okulla ilgili şiddet eylemi, psikiyatrik ilaç kullanan veya ilaçlarını bırakan kişiler tarafından gerçekleştirildi ve 169 kişi yaralandı ve 79 kişi öldü (diğer okul saldırılarında, ilaç kullanımlarıyla ilgili bilgiler hiçbir zaman kamuoyuna açıklanmadı - reçeteli ilaçların etkisi altında olup olmadıklarını ne doğruladı ne de yalanladı).

19 yaşındaki Florida toplu katliamcısı Nikolas Cruz'un durumunda, annesinin kız kardeşi Barbara Kumbatovic, Miami Herald'a Cruz'un duygusal kırılganlığıyla başa çıkmak için ilaç kullandığına inandığını söyledi.

Gerçek: 2004 ile 2012 yılları arasında, ABD FDA'nın MedWatch sistemine psikiyatrik ilaçların şiddet yan etkilerine neden olduğu konusunda 14.773 rapor gönderildi. Bunlar arasında şunlar yer alıyor: "1.531 cinayet düşüncesi veya cinayet vakası, 3.287 mani vakası ve 8.219 saldırganlık vakası."

Not: FDA, tüm ciddi olayların %1'inden daha azının bildirildiğini tahmin ediyor, bu nedenle meydana gelen gerçek yan etki sayısı kesinlikle daha yüksektir. Yalnızca ABD'de, 8,4 milyon çocuğa şu anda psikiyatrik ilaçlar reçete ediliyor. Yalnızca ABD'de, aşağıda resmedilen 4 psikiyatrik ilaç sınıfının hepsini kullanan çocuklar:

0-5 Yaş - 1.080.168

Ayrıntı:
0-1 Yas - 274,804
2-3 Yas - 370,778
4-5 Yas - 500,948
6-12 Yas - 4,130,340
13-17 Yas - 3,617,593

Genel Toplam: 0-17 Yaş Arası = 8.389.034 psikiyatrik ilaç kullanan çocuk.. Ne Kullanıyorlar? Ne yazık ki, eminim çoğunuz bu "ev/hane halkı (household)" isimlerini biliyorsunuzdur:

- Yaygın markalı antidepresanlar şunlardır: "Paxil, Prozac, Zoloft, Celexa, Luvox, Wellbutrin, Cymbalta, Effexor, Lexapro, Elavil, Remeron, Strattera ve Sarafem."
- Yaygın markalı Antipsikotikler arasında "Abilify, Clozaril, Geodon, Invega, Risperdal, Seroquel, Zyprexa, Fanapt" bulunur.
- Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ilaçları olarak da bilinen markalı uyarıcılar arasında "Ritalin, Concerta, Adderall, Metadate, Vyvanse, Provigil" yer almaktadır.
- Yaygın markalı kaygı giderici ilaçlar arasında "Xanax, Valium, Halcion, Klonopin, Ambien, Ativan" bulunur.

Psikiyatrik İlaç Reçete Etmek Pervasız Tehlikeye Dönüştüğünde.. Çocuk Koruma Servisi'nin (CPS "Child Protective Service") veya diğer bir kurumun, çocuklarına tehlikeli ve potansiyel olarak yaşamı tehdit eden bir psikiyatrik ilaç vermeyi reddeden ebeveynleri "Tıbbi İhmal (Medical Neglect)" ile suçlayabilmesi trajiktir. Psikiyatristler, psikiyatrik ilaçların kimseyi "iyileştirmediğini (do not cure)" ve herhangi bir psikiyatrik tanıyı tıbbi bir durum olarak doğrulayacak tıbbi testlerin olmadığını açıkça kabul ederler. Tanı tamamen ve tümüyle özneldir - yalnızca bir davranış kontrol listesine dayanır. Çocuğa yönelik tek tıbbi risk, psikiyatrik ilaç reçete edildiğinde ortaya çıkar. Ruh sağlığı alanında bilgilendirilmiş onam sorunu neredeyse yok denecek kadar azdır. Ebeveynler ve hastalara çok sayıda, ilaçsız, zararsız alternatifler olduğu bildirilmemektedir. Ya da sayfanın en altına gidin.

Çocuklara Doz Vermenin Parası Var.. Bu yazının kapsamı dışındadır, ancak yalnızca "bozukluk (disorder)" hakkında konuşan sosyal medya ön gruplarını finanse ederek ilaç şirketleri, ilaç reklamcılığını yöneten FDA düzenlemelerine aykırı davranma korkularının üstesinden gelebilirler. "Tüketiciler ve uygulayıcılar nezdinde şirketlerini olumlu bir şekilde markalaştırmak ve konumlandırmak için sosyal ağları benimsiyorlar." Sosyal medyayı kullanan ilk 10 ilaç şirketi şunlardır: Pfizer, Johnson and Johnson, Novartis, Boehringer Ingelheim, AstraZeneca US, Bayer, GSK, Sanofi-Aventis, Roche ve Merck. Dr. Peter Breggin, ilaç şirketlerine karşı açılan en büyük davalardan bazılarında yer aldı ve herkesin (özellikle ebeveynlerin) duyması gereken bir uyarısı var!

Bu YILLARDIR devam ediyor! Hızlı bir aramada, ADDitude web sitesinin şu tür gönderiler yayınladığı bu FB sayfasını buldum: “Ebeveynler, öğretmenler ve hatta tıp uzmanları, dikkatsiz DEHB'nin bu kritik belirtilerini sıklıkla gözden kaçırırlar. Bu, birçok insanın ihtiyaç duyduğu ve hak ettiği tedaviyi almadan hayatlarını sürdürmesi anlamına gelir. ” Sayfanın en üstünde, “DEHB tedavisi hakkında doktorunuzla konuşun. ” yazan bir reklam var. ] Bu etik dışılığın ötesinde! Bu saf kötülük!

- Lütfen unutmayın: Kimse doktor gözetimi olmadan psikiyatrik ilaçları bırakmaya çalışmamalıdır. Bölgenizdeki tıp uygulayıcılarını bulmanıza yardımcı olmak için buraya tıklayın ve aşağı kaydırın.

- Uyarı: Psikiyatrik ilaçlar kullanan birçok kişi, ilaçların yoksunluk etkilerinin, ilaçları almayı bıraktıktan aylar, hatta yıllar sonra bile devam edebildiğini fark etmiştir. Hastalar sıklıkla bu konuda uyarılmaz ve genellikle bunun sadece 'zihinsel bozukluklarının' geri dönmesinin belirtileri olduğu söylenir. Dikkatimizi dağıtacak şeylerle oyalanmamalıyız! Bu sorun, biz ebeveynler uyanmadığımız sürece ortadan kalkmayacak! Çocuklarımız için ilacın her şeyin cevabı olduğunu düşünerek kandırılmayı reddedin. Onlar değil!

Ek:
Hepsi korkunç bir şekilde çığ gibi büyüyebilen birden fazla faktör var. Bozuk sistem; MTHFR; Fetal alkol sendromu; çocuklar toksinleri zayıf bir şekilde metabolize eder; kan beyin bariyerinin hasarı/ölümü; hızlandırılmış aşı programları (alüminyum, yenidoğanlarda HepB'de alüminyum, ensefalopatik iltihap ve grip aşılarından kaynaklanan psikiyatrik olaylar); Çin'de üretilen aşılar; genellikle, ancak her zaman değil, ilgisiz ebeveynler; biçimlendirici bir yürümeye başlayan çocuk ve çocuk olarak oyun zamanının olmaması - tutunabilen bazılarının olması şaşırtıcı.

Çocuklarda ve genç yaşamda Tanrı'nın amaçladığı gibi gördüğümüz normallikten kesinlikle daha düşük bir kalite var. Kalbim onlar ve aileleri için kırılıyor. Başlamak için bir yer (mükemmel bir yer) şurada. Ücretsiz "Hayati Aşı Bilgileri" yazdırılabilir e-kitabımı buradan edinin! "İçinizden herhangi birinin bilgeliği yoksa, herkese cömertçe ve sitem etmeden veren Tanrı'dan istesin ve ona verilecektir. " ~Yakup (James)1:5 *** “V”den bulaşmayı önlemek ve “V” alan kişilere yardım etmek için Tam Spike Protein Protokolü (NAC dahil) için buraya gidin. (....)

BAZI YORUMLAR;

-------------
 "Yıllardır eczanelerin reçeteli ilaçlarla birlikte dağıttığı broşürlerde, ergenlere ve genç yetişkinlere antidepresan ilaç vermenin tehlikeleri açıkça belirtilmiş ve ayrıca 12 yaş altı çocukların tam yaştan biraz farklı olabileceği düşünüldüğünde, bunların kullanımının onaylanmadığı da açıkça belirtilmiştir. Ve yine de çocuklara aynı ilaçların giderek daha fazla reçete edildiğini ve tam olarak uyardıkları şeyin, artan cinayet veya intihar düşüncesi veya aktivitesinin daha fazla görüldüğünü görüyoruz ve insanlar noktaları birleştirmiyor gibi görünüyor. Sizin değinmediğiniz bir diğer konu da, bu ilaçların karaciğer yoluyla metabolize edilmesi gerektiğidir. Bir arkadaşım doktorunun kendisine aldığı psikiyatrik ilaçların karaciğerini tamamen metabolize edemeyecek kadar sert oldukları için onu öldüreceğini ve sonunda karaciğeri ciddi karaciğer yetmezliği noktasına getireceğini söylediğini söyledi. Daha fazla tıbbi eğitime sahip biri muhtemelen bunu benden çok daha iyi açıklayabilir. Beyin küçülmesinden bahsettiniz, doktoru da beyin hasarından bahsetmişti ancak karaciğer ve bazı durumlarda böbrek hasarını da dahil etmişti. İnsanların bu ilacın çoğunun asla yeterli şekilde test edilmediğini anlamaları gerekiyor. İlaç endüstrisi, tıp endüstrisiyle birlikte, psikiyatri hastalarını ve özellikle çocuk psikiyatri hastalarını insan kobayları olarak kullanıyor." - gena, February 19, 2018 (b)" (35.B)

** Okul saldırılarına neden olan psikiyatrik ilaçların reçete edilmesi..

"Silahlar ve Dozlar - Okul Saldırıları (VIDEO)
Okul saldırıları/psikiyatrik ilaçlar hakkında gerçekleri buradan öğrenin. 22 Uluslararası ilaç düzenleme ajansı uyarısı, psikiyatrik ilaçların mani, psikoz, saldırganlık, şiddet, intihar ve cinayet düşüncesi gibi yan etkilerini gösteriyor. 31 okul ile ilgili şiddet eylemi, psikiyatrik ilaçların etkisi altındaki kişiler tarafından işlendi. Gerçeklerin geri kalanını buradan öğrenin.." (36.B)


"8 Milyondan Fazla ABD'li Çocuk Şu Anda Psikiyatrik İlaç Kullanıyor
Sadece ABD değil, Batı Dünyası'nın geri kalanında da endişe verici bir şekilde, son 15 yılda çocuklarda görülen ruhsal bozukluklardaki sürekli keskin artışlar artık salgın seviyelere ulaştı. 5 çocuktan 1'ine ruhsal sağlık sorunu teşhisi konuldu. Buna karşılık, her zamankinden daha fazla çocuk psikiyatrik ilaç kullanıyor.  Ruhsal Bozukluklar - Bazı Rahatsız Edici İstatistikler.. Ruhsal bozukluklardaki artış, 1990'larda ve civarında başlayan, psikiyatrik ilaçların artırılması için yapılan gündemleştirilmiş baskının sonucu olabilir mi? Daha önce de belirtildiği gibi, 5 çocuktan 1'ine artık ruhsal sağlık sorunu teşhisi konuldu: DEHB (Dikkat Hiperaktivite Bozukluğu) artık %40'ın çok üzerinde 10-14 yaş arası çocuklarda intihar oranları %200 arttı Gençlerde depresyon – %37'ye çıktı… Psikiyatrik ilaçlar – rakamların dökümü.. (....)" (37.B)

"Psikiyatrist, ateist, İslam'dan nefret ediyordu, Almanya'yı İslamlaşmadan kurtaracağı düşünülüyordu" - Magdeburg saldırısının şüphelisinin profili
Psikiyatrist, ateist, İslam'dan nefret ediyordu, Suudi Arabistan doğumluydu, Almanya'yı İslamlaşmadan kurtaracağı düşünülüyordu. . . İşte saldırıyı gerçekleştiren araç - dün Magdeburg'daki Noel pazarına düzenlenen saldırının şüphelisi kim? İlk bilgilere göre, Magdeburg'daki saldırıdan tutuklanan şüpheli Taleb A. , Bernburg'da psikiyatri ve psikoterapi alanında 50 yaşında bir doktordu. Suudi Arabistan'ın Hufuf kentinde doğdu, 2006 yılında eğitim için Almanya'ya geldi. 2016 yılında siyasi sığınma hakkı aldı. Yıllardır aktivistlik yapıyor, Almanya'daki sığınma hakkında bilgi verdiği ve Suudi Arabistanlı kadınlara ülkeyi nasıl terk edecekleri konusunda tavsiyelerde bulunduğu bir web sitesi var. X platformunda İslam'a karşı açıkça nefretini dile getirdi ve kendisini "tarihin en saldırgan İslam eleştirmeni" olarak adlandırdı. Şüpheli, Almanya'daki AfD partisine sempati duyduğunu ifade etti, bu partinin de aşırı sağcı olduğu kanıtlandı. Taleb A. , AfD ile eski Müslümanlar için bir akademi kurmak üzere ortak bir proje hayal etti ve X platformunda şunları yazdı: "Almanya'da İslam'la başka kim savaşıyor? ". Evet, X platformunda "Almanya Avrupa'yı İslamlaştıracak" diye yazdı. İslam düşmanı bir Amerikan blogunda 8 gün önce verdiği bir röportajda komplo teorileri yaydı. Alman devleti, eski Suudi Müslümanları zulüm etmek ve hayatlarını mahvetmek için "gizli bir örtülü operasyon" yürütüyor. Taleb A. 'ya göre aynı zamanda Suriyeli cihatçılar Almanya'da sığınma hakkı aldı. DW, yetkililer tarafından aşırılıkçı olarak tanınmıyordu." (44.B)

* VE DİĞERLERİ KISA KISA;

"Büyük ilaç şirketleri, antidepresanların toplu cinayetle ilişkilendirilmesinin ardından gizli anlaşmalarla milyonlarca dolar ödedi.
Büyük ilaç şirketleri, popüler antidepresanların yol açtığı intiharlar ve toplu cinayetlerle ilgili davaları örtbas etmek için yüz milyonlarca dolar harcadılar.. Her kitlesel silahlı saldırı raporu duyulduğunda, şüphelinin akıl sağlığı sorunları olup olmadığını veya antidepresanlar gibi reçeteli ilaçlar kullanıp kullanmadığını otomatik olarak sorgulayan çok sayıda insan oluyor. Tarih, bu yüzyılın en kötü şöhretli kitlesel silahlı saldırganlarının ölümcül saldırıları gerçekleştirmeden önce antidepresanlar veya Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri (SSRI'ler) kullandığını gösterse de, doğrudan tehlikeli ilaçlarla bağlantılı olan çok sayıda cinayet var. Aslında, en popüler SSRI'lerin arkasındaki ilaç şirketleri yüz milyonlarca dolar tazminat ödedi: (....)" (38.B)

"Pharma'nın 1,7 Milyar Dolarlık İnternet Pazarlama Boru Hattı
13 Kasım 2009'da, ilaç şirketleri internetteki sosyal medya kullanımlarını etkileyebilecek çevrimiçi ilaç reklamcılığıyla ilgili iki günlük bir FDA duruşmasına akın etti. Zaten, çevrimiçi reklamcılıktaki patlayıcı büyüme kamuoyunun endişelerini yoğunlaştırdı: Doğrudan Pazarlama Derneği'ne (Direct Marketing Association) göre, ilaç endüstrisi geçen yıl İnternet reklamlarına 1 milyar dolardan fazla harcadı ve 2012'de bu tür pazarlama çabalarına 1,7 milyar dolar harcaması bekleniyor. Hem Eli Lilly hem de Merck, bu yıl FDA'dan çevrimiçi reklamlarda yanıltıcı oldukları suçlamasıyla uyarı mektupları aldı. Ancak FDA çevrimiçi reklamları denetlemek için çabalarken, psikiyatri-ilaç endüstrisinin ürünlerini dolaylı olarak pazarlamak için ön gruplar kullanmasını kim denetliyor? (....)" (39.B)

"Tatil İntiharları Efsanesi: CDC, İntihar Oranının Aralık Ayında En Düşük Olduğunu Bildiriyor
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), tatil intiharı efsanesinin intihar hakkında yanlış bilgileri desteklediğini ve aslında önleme çabalarını engelleyebileceğini belirtiyor. İntihar, Amerika Birleşik Devletleri'nde bilinen bir sorundur ve akıl sağlığına harcanan milyarlara rağmen iyileşme göstermiyor gibi görünüyor. Son bir analize göre, "akıl sağlığı harcamaları 2019'da 225 milyar dolara yükseldi - son on yılda %52'lik bir artış." (....)" (40.B)

"Psikiyatrik İlaçlar: İnsanlar Üzerinde Kimyasal Savaş - Robert Whitaker ile röportaj
Çığır açan Amerika'da Deli (Mad In America) kitabının yazarı araştırmacı gazeteci Robert Whitaker, şu anda devasa psikiyatrik ilaç endüstrisinin, en yaygın olarak reçete edilen antidepresanlar ve antipsikotik ilaçların neden olduğu anlatılmamış acı, ızdırap ve hastalık vakalarını örtbas ederek Amerikan halkını nasıl tehlikeye attığına dair büyüleyici bir araştırma hattını takip ediyor. Whitaker, Gıda ve İlaç Dairesi'nin ilaç inceleme sürecini bozan ve ilaç testlerinin sonuçlarını çarpıtmak ve Prozac, Zoloft, Paxil ve Zyprexa gibi markalı ilaçların ciddi tehlikelerini ve hatta ölümcül yan etkilerini gizlemek için araştırma denemelerini ele geçiren büyük yalanları ve örtbasları ifşa ediyor. Bu dev ilaç şirketlerinin, basında onları karalayarak ve paralarını ve güçlerini kullanarak, bu ilaçların neden olduğu intihar ve erken ölüm tehlikelerini ve risklerini belirtmeye cesaret ettikleri için geniş çapta saygı duyulan bilim insanlarını ve seçkin tıp araştırmacılarını kovdurarak önde gelen eleştirmenleri susturmak için kullandıkları agresif taktiklere baktığımızda hikaye daha da korkutucu hale geliyor. (....)" (41.B)

"Psikotropik İlaçlar ve Yan Etkileri Listesi
Alprazolam
---------
-Yaygın – Uyuşukluk, baş dönmesi, artan tükürük üretimi, cinsel istekte veya yetenekte değişiklik.
-Ciddi ama Nadir – Zihinsel veya ruh hali değişiklikleri (halüsinasyonlar, intihar düşünceleri), peltek konuşma, konuşma zorluğu, koordinasyon kaybı, yürümede zorluk, hafıza sorunları.
-Çok Ciddi ama Çok Nadir – Ciltte sararma, nöbetler, alerjik reaksiyon belirtileri (kızarıklık, kaşıntı, yüz, dil veya boğazda şişme, şiddetli baş dönmesi, nefes almada zorluk).

Risperidone
-----------
-Yaygın – Baş dönmesi, uyuşukluk, yorgunluk, mide bulantısı, kabızlık, burun akıntısı, iştah artışı, kilo alımı, sinirlilik, akne, kuru cilt, konsantrasyon zorluğu, cinsel yetenek veya istek azalması ve uyku zorluğu.
-Ciddi ancak Nadir – Şiddetli baş dönmesi, hızlı, çarpıntı veya düzensiz kalp atışı, zihinsel veya ruh hali değişiklikleri, ateş, kas sertliği, spazm veya seğirme, terleme, kontrol edilemeyen kas hareketleri, salya akması, yutma zorluğu, nöbetler, sık
düşmeler.
-Çok Ciddi ancak Çok Nadir – Göğüs ağrısı, bayılma, yüzde veya uzuvlarda uyuşma, göğüste kitleler, idrar miktarında değişiklik, dişilerde istenmeyen anne sütü, diyabet belirtileri (artan susama ve idrara çıkma), önemli kilo alımı veya kolesterol veya trigliseritlerde artış.

Olanzapine
----------
-Yaygın – Baş dönmesi, mide ağrısı, ağız kuruluğu, kabızlık, kilo alımı, uyuşukluk.
-Ciddi ama Nadir – Hızlı kalp atışı, ayak bileği veya bacak şişmesi, ajitasyon, kafa karışıklığı, huzursuzluk, güçsüzlük, konuşma zorluğu,
ellerde veya ayaklarda uyuşma veya karıncalanma, yürüme zorluğu, ağrılı adet dönemleri, pembe idrar veya titreme.
-Çok Ciddi ama Çok Nadir – Gözlerde veya ciltte sararma, ağrılı idrara çıkma, nöbetler, yutma zorluğu, enfeksiyon belirtileri (ateş, sürekli boğaz ağrısı), göğüs ağrısı, baş ağrısı, alışılmadık şekilde artan susama veya idrara çıkma, alışılmadık veya kontrol edilemeyen yüz veya dil hareketleri. (.....)" (42.B)

SOURCES+CONTENTS (Kaynaklar & İçindekiler)

***

** NE YAPIYORUZ? ANA KONUMUZ NE?

İLAÇSIZ TEDAVİ VE BAKIM YÖNTEMLERİNE NEDEN ACİLEN GEÇMELİYİZ?

TIP sektörünü bize hiç böyle anlatmamışlardı. Tıp sektörünün ÖTEKİ yüzü..

- "İlaçsız Tedavi ve Bakım Yöntemlerine Neden Acilen Geçmeliyiz? ve Tıp sektörünün ÖTEKİ yüzü" ile ilgili çok sayıda detayları öğrenebilmek için aşağıdaki (DİĞER BÖLÜMLER) altındaki diğer sayfalarda bulunan bölümler ve konulara gidip-okuyabilirsiniz.. Ne demek istediğimizi daha iyi anlayabilmek ve bilgi sahibi olabilmek için, bu bölümlerdeki konuları da mutlaka okumanızı tavsiye ederiz..(Bu bölümler, bu sayfada değil başka sayfalardadır. Bu sayfadaki konuyu bitirdikten sonra en sondaki BÖLÜM'lere tıklayıp-konulara gidebilirsiniz..)

   "Psikiyatriye neden bir 'ÖLÜM ENDÜSTRİSİ' diyorlar? Akıl hastalıkları neden bir efsanedir? Psikiyatrik ilaçlar, akıl hastalıklarına ve diğer iyatrojenik hasarlara nasıl sebep oluyor? A'DAN Z'YE PSİKİYATRİ HAKKINDA BİZLERE ANLATILMAYAN GİZLİ GERÇEKLER NE?"

** KENDİNİZİ VE SEVDİKLERİNİZİ, PSİKİYATRİ'NİN 'PSİKİYATRİK İSTİSMAR'INDAN KORUYUN..

"Psikiyatrinin, sizinle bir ilgisi olmadığını mı düşünüyorsunuz) Tekrar düşünün.."(219; 1021)
"Herkese psikiyatrik tanı koymak her zaman mümkündür." (219; 162)

Yukarıdaki alıntıları hafife almayın. Dünyada yürüyen her sağlıklı insanınyüzlerce (hatta belki de binlerce /on/yüz binlerce olabilen) hayali (sahte) psikiyatrik hastalıktan muaf olmadığını biliyor musunuz? Kendinizi bir anda "akıl hastası" olarak bulabilir (fişlenerek etiketlenebilir), "hem de bazen polis zoruyla, mahkeme kararı ile" bir/birden fazla psikiyatrik ilaç kullanmak zorunda kalabilir ve hatta bir akıl hastanesine dahi yatırılabilirsiniz. Akıl hastası değilsiniz ama ilaç kullanarak bir "akıl hastası" haline dönüştürülebilirsiniz.. Bilerek/bilmeden yada zorla.. Nasıl mı? Daha fazla bilgi için daha detaylı olan diğer sayfalardaki bölümlerin içeriklerini de okumanızda fayda vardır..

Psikiyatrinin bir ölüm endüstrisi olup-olmadığını, psikiyatrik teşhislerin hayali (sahte) olup-olmadığını vb gibi "psikiyatri" hakkında yazılıp-çizilen hemen her türlü bilgi ve belgelerle birlikte, belgeselleri de uluslararası insan hakları komisyonu olan CCHR verilerini 5.bölümde okuyabilirsiniz.. Ve aklınıza hayalinize gelmeyen Psikiyatri hakkında sizlere anlatılmayanları hem bu bölüm de hem de diğer sayfa bölümlerinde de okuyabilirsiniz.. Psikiyatri hakkında yazılıp-çizilenler, ortaya çıkarılan olumsuz veriler ışığında,  bazı öneri, çözüm, tahmin, olasılık ve şüphelerden vb oluşan fikir ve düşüncelerimizi de, tüm bölümlere ait "kısa kısa alıntılar"dan sonra 7.bölümde okuyabilirsiniz..  Eğer tüm bölümleri okumaya fırsatınız yoksa, bu bölümdeki "kısa kısa alıntıları" okuyarak da belki bir fikir edinebilirsiniz..

Psikiyatriden /psikiyatristlerden, çeşitli türlerdeki "psikiyatrik istismarlar"dan bir/birden fazlasına maruz kaldıysanız, faydalı siteler (6.) bölümünde "CCHR -İnsan hakları komisyonu"nun sayfasına giderek, "psikiyatrik tanı bildirim istismar form" başvurusu yapabilirsiniz.. Yanlış/yanıltıcı bilgi vermemek adına, başvuru yapmadan önce CCHR'nin ne olduğunu, ne işe yaradığını ve Form başvurusunun nasıl yapılması gerektiğini öğrenmenizde fayda vardır. Ve CCHR ve form başvurusu için daha fazla geniş bilgi için faydalı Siteler kısmına bakınız.. Ve yönergedeki linke tıklayarak, form başvurusu yapmadan önce bilgi sahibi olabilirsiniz..  İngilizce bilmiyorsanız ve/veya bu konuda yeterince deneyimli değilseniz, kendinize bu konuda deneyim sahibi olabilecek birini örneğin İngilizcesi olan ve başvuru şartlarını iyice öğrenebilen yakınlarınızdan birinden yardım alabilirsiniz.. Veya konu hakkında uzman olan birisinden yardım alabilirsiniz, örneğin varsa eğer avukatınızdan.. Kolay gelsin..

NOT : Bu araştırmaların (8 bölümlük 'Psikiyatri bir ölüm endüstrisidir' ve  5 bölümlük 'Akıl hastalıkları bir efsanedir. Psikiyatrik ilaçlar, kalıcı akıl hastalıklarına sebep oluyor' serilerinin) tamamı yaklaşık 2 sene (belki de daha fazla) falan sürmüştür.. Bu serilere ait  tüm bölümlerine BURADAKİ tanıtım sayfasından da gidebilirsiniz..  Teşekkürler..😊

***

UYARILAR VE NOTLAR 

UYARILAR :  Lütfen unutmayın: Hiç kimse doktor kontrolü olmadan psikiyatrik ilaçlardan kurtulmaya çalışmamalıdır. Buradaki bilgilere dayanarak psikiyatrik ilaçlarınızı birdenbire kesmeyiniz, bırakmayınız.. İntihar, cinayet, şiddet vb gibi çok sayıda tehlikeli olan ve olmayan "ilaç yoksunluk belirtilerine (akıl hastalığı semptomlarına)" bir/birden fazlasına sahip olabilirsiniz.  O yüzden mutlaka doktorunuza danışınız ve ilaç yoksunluk semptomları ile ilgili bilgileri doktorunuzdan öğreniniz.  Zaten bölümlerde de "ilaçların birdenbire bırakılması" diye birşey yoktur. İlaçların birdenbire bırakılması hastalarda tehlikeli olabilecek çeşitli yoksunluk belirtilerine sebep olabilir. Bu belirtiler hastalara (ve çevresindekilere) zarar verici olabilir. Hayati tehlikelerle karşı karşıya kalınabilir. O yüzden, ilaç bırakma girişimi daima doktor gözetiminde birlikte gerçekleştirilmelidir.. Kendi başınıza bu işi yapmamalısınız.. Kendinize ve/veya başkalarına faydadan çok zarar verebilirsiniz.. Ayrıca buradaki GENEL UYARILAR kısmını da okuyunuz. Her şey gönlünüzce olsun ve nice mutlu yıllar, sağlıklar dileriz..😊

UYARI :  Yukarıda bölümlere kadar olan içeriklerin sadece fikir ve düşüncelerden ibaret olan sadece bilgi vermek amaçlı bilgiler, düşünceler olduğunu ve bölümlerde geçen haber, makale, araştırma vb gibi içeriklerin de doğruluğu /yanlışlığı ile ilgili fikrimizin olmadığını ve sadece bilgi vermek amaçlı olduğunu unutmayın. . Bu içeriklerin (veriler, bilgiler, fikir ve düşünceler vs) hemen hepsi, bilgi vermek amaçlıdır. Tıbbi tavsiye /sağlık yönlendirmesi şeklinde verilmemiştir. Buradaki veriler, içerikler, fikir ve düşünceler, size teşhis, tanı koymaz, tedavi seçeneği sunmaz, sizi tedavi etmez. Eğer kendinizi rahatsız hissediyor ve/veya hasta iseniz, kendi doktorunuza /yakınınızdaki sağlık birimine başvurunuz. Daha geniş bilgi ve genel uyarılar için BURADAKİ bilgileri okuyunuz.. Teşekkürler..😊

UYARI: Bu sitede bulunan hastalıklar ve tedavilerle ilgili her türlü bilgi yalnızca bilgilendirme amaçlıdır ve asla doktorunuzun veya diğer nitelikli sağlık profesyonellerinin vereceği tavsiyelerin yerine geçmemelidir. Tıbbi durumunuzla ilgili sorularınız için daima doktorunuzun veya diğer nitelikli sağlık uzmanının tavsiyesine başvurun. Ayrıca kendi başınıza bitkisel ilaçlar /tedaviler hazırlayıp-kullanmayınız. Bu işi, işin uzmanları olan uzaman fitoterapistler ile birlikte yapınız.. Fitoterapi (bitkilerle tedavi) anlamına gelir, fitoterapist ise, bu işin eğitimini görmüş fitoterapi hekimleridir.. Fitoterapistler, sizin vücudunuz, bünyeniz, hastalığınız vb gibi kriterleri değerlendirdikten sonra, size uygun bitkisel tedavi seçeneklerini sunacaktır..

NOT : Unutmayın, tekrar edelim ki, bu sayfadaki (ve blogdaki) bilgiler, yaptığımız araştırmalardaki kanıtlara ve bilgilere dayalı olarak, "tahminler, öneriler, olasılıklar, şüpheler" vb gibi bilgilerden oluşarak ortaya koyduğumuz fikir ve düşüncelerimizden oluşmaktadır.. Gerçeklerle tam anlamıyla herhangi bir ilişkisi yoktur /olmayabilir. Ancak 'bu olasılıkların, olabileceğine' dair bize önemli fikirler verebilmektedir. Kanıtlarla yola çıkılarak hazırlanıldığından dolayı, fikir ve düşünceler, kafa karşıkılığı yaratabilir. Bu fikir ve düşünceleri, sadece 'bu olasılıkların, bu şekilde olabileceğine' dair, bizlere bir fikir verebilmesi ve bu gibi konular da araştırmalar yapan araştırmacılara ilhamlar verebilmesi açısından değerlendirebilmek daha doğru olur, diye düşünüyoruz..

NOT : Maalesef Google Çeviride İngilizce'den Türkçe'ye özellikle de "Tıbbi terimler" ile ilgili çevirilerde çok büyük yanlışlıklar ve eksiklikler var.  Google Çevirilerin İngilizce'den Türkçe'ye özellikle de "Tıbbi terimlerin" çevirilerinde çok büyük yanlışlıklar ve eksikliklerin olduğunu görüyoruz.  Çeviriler düzeltilmeye çalışılmasına rağmen yine de İngilizce'de farklı anlamları olan kelimelerin çoğu çevirilerinde yine alakası olmayan farklı anlamlarda da kullanılmış olunabilir.  Daha fazla bilgi için SÖZLÜK kısmına bakınız ve çevirilerin gerçeğini öğrenmek isteniliyorsa, yazıların kaynağına gidilebilir, oradan gerçeği öğrenilebilir..

NOT: Bununla birlikte, konuyu daha iyi anlayabilmeniz için, "psikiyatri bir ölüm endüstrisidir" serisine ait bölümleri de okumanız da fayda vardır.. Serinin bölümlerine, BURADAKİ tanıtım sayfasından gidebilirsiniz.  Sağlıklı günler, mutlu yıllar dileriz..😊

** Doğrusunu (gerçeğini) sadece Yüce Allah'ü Teala Hazretleri bilir, diyelim..

✔Researchs and Reviews Author by Ertuğrul Yıldırım 🙂💓

14 yorum:

  1. Sadece psikiyatrik ilaçlar mı?
    Geçenlerde sosyal medyada gördüm ama ne kadar doğru bilemiyorum... Par*l olarak bildiğimiz ve en ufak bir ağrıda yazılan bu ilacın insanda korkuyu azalttığını anlatan bir yazıya denk gelmiştim. Sonrasında dedim ki acaba millet bü yüzden mi bu kadar şiddete meyilli... Özellikle trafikte olan tartışmalar... Bir anlık sinirle korkusuzca kavga başlıyor ve sonrasında "o adam öyle biri değil - karıncayı incitmez - hiç beklemezdim" kelimelerini kullanıyoruz... Acaba ilaçlar mı bu bizi bu duruma getirdi...

    Paylaşımınız için teşekkür ederim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Psikiyatrik ilaçlarla ilgili araştırmaları yaparken, bazı psikiyatrik olmayan ilaçların (örneğin bazı dahiliye ilaçların) insanları psikolojik rahatsızlıklara ittiğini okumuştum. (konuyla ilgili bilgiyi araştırmalarda yazmıştım..) Sizin anlattığınız da buna benziyor.. Mideye götürdüğümüz hemen her yiyecek ve içecek hatta soluduğumuz hava vb gazlar bile, beyin kimyası üzerinde etkileri vardır. Psikiyatrik ilaçların bunlardan farkı, direkt olarak beyni hedef alacak şekilde üretilmesi ve çalışmasıdır, diyebiliriz.. Sağolun, teşekkür ederim.. 😊

      Sil
    2. Açıklamanız için ben teşekkür ederim. :)

      Sil
  2. It's a very serious problem...

    YanıtlaSil
  3. Ertugrul bey nasılsınız? Gene harika bi iş çıkarmışsınız, bence bunlar önemli şeyler.. Ben psikoljik olmayan başka ilaçların da psikolojik sorunlara neden olduğunu duymuştum bu dugrimi bilmiyom. İlaçların şiddete neden olduğunu daha önce duymuştum ama bu kadarını beklemiyordum çok detaylı araştırma.. İnsanlar maalesef bunuda okumıcaklardır, işleri güçleri eğlence...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet öyle bazen psikiyatrik olmayan bazı ilaçlarda bazı psikolojik sorunlara neden olabilir, bunu bende okumuştum.. "İnsanların ileri güçleri eğlence.." 🙂 Eee hayat bu, başa gelmeden bilinmez.. Teşekkürler... 😊

      Sil
  4. Belki de son yıllarda artan intihar ve cinayet vakalarının sebebi bu ilaçlar. Ne dersiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Olabilir, herşey olabilir.. Savsaklamadan araştırılması gerekiyor.. Teşekkürler... 😊

      Sil
  5. This is a very contentious topic with strong views on both sides. It’s important to approach the discussion of psychiatric medications, mental health, and their potential side effects with care and an open mind. While there are legitimate concerns about the impact of psychiatric drugs on some individuals, including potential side effects like increased aggression or suicidal thoughts, many medical professionals emphasize that psychiatric treatment is crucial for managing certain conditions and can be life-saving. The complexity of mental health means that treatment should be tailored to each person, and it's essential to involve healthcare professionals in making these decisions. It’s always beneficial to continue researching, staying open to diverse perspectives, and considering the latest evidence on these topics.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. You need more research on the harms of psychiatric drugs. You can read some of them on my blog. Thank you for the comment. 🙂

      Sil

YORUM UYARISI : Yorumlara link ve telefon numarası bırakmak,küfür,hakaret vb gibi suç unsuru olabilecek ve herhangi bir sorunda yasal soruşturma sözkonusu olabilecek bir isim vermek vb gibi yazılar yazmak yasaktır.Özellikle de bunları Unknow olarak yayınlayan yorumlar dikkate alınmayacaktır.Tespit edilirse yayınlanmaz yada silinir..