THE COVID-19 GAMEOVER? (Covid-19 oyunu bitti mi?)
Covid-19 aşılarının içeriğinde gerçekte neler var?
* Küresel sermayenin Covid-19 salgını üzerinden yeni dünya düzeni planının detayları neler?
* Covid-19 salgınının hedefinde din ve çocuklar mı var? : Aşıların içinde neler var?
GİRİŞ
Evet,komposto teorisyenleri için uzun bir araştırma yazısı ile yine karşınızdayız..Kapak resmi çok ilgi çekici öyle değil mi? ; "Covid-19 ve aşıları, kısa/uzun dönemde insanların maneviyata (dine) inanmasını engeller mi?" Ne kadar ilginç bir soru.. Hiç aklımıza gelmezdi böyle birşey?! Şimdiye kadar hangi bulaşıcı virüsler,hastalıklar buna sebep olabilmiş ki? Bileniniz var mı? Biz bilmiyoruz.. Belki vardır,şimdi bu konuyu derinlemesine pek araştırmadık. Belki bazı virüsler,hastalıkler insan beynini olumlu/ olumsuz etkileyebilir.. Şimdi bunların hangileri olduğunu tam olarak bilmiyoruz ama bu covid-19 virüsünün buna sebep olabildiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Tabii insanların "maneviyata yani dine inanmasını engelleyebilecek" bir olumsuzluktan bahsetmiyoruz,sadece "beyni olumsuz etkilemesi"nden bahsediyoruz..Bununla ilgili bazı bilgiler vardı medyada. Covid-19 ile beyin arasındaki problemler irdeleniyordu. Şimdi de covid--19 aşılarının "insanları eşcinsel yapabileceği"ne dair bilgiler de çıkmaya başladı. Covid-19 ve aşılarının beyinde yaratabileceği problemler sadece bunlar değil. Medya da covid-19 aşılarının "yüz felci"ne de sebep olabildiği bilgileri de vardı. Bir de eğer yanlış anlamadıysak "HIV virüsünü artırdığı" yönünde de bir bilgidde vardı. Tabii ne kadar doğru,ne kadar bilimsel orasını pek bilemiceğiz. Yanlış da anlamış olabiliriz. Haber ve kaynağına gidip okuyabilirsiniz.. Böyle daha beyinle ilgili haberler,bilgiler var mıdır bilemiyoruz ama bu saydıklarımızı aşağıdaki bölümlerde okuyabilirsiniz..
Şimdi Covid-19 ve/veya aşılarının, böyle "insan beynine olumsuz etkileri" olunca, insanın aklına ister istemez "Acaba bu Covid-19 virüsü ve/veya aşıları, insanların beyindeki inanç merkezini kontrol eden geni de olumsuz etkiler mi?" diye bir şüphe de geliyor. En azından aşılar için bunu söyleyebilir miyiz? Eğer Covid-19 virüsü, insan beynini böyle olumsuz etkiliyorsa, covid-19 aşılarının da aynı işlevi /daha başka olumsuz işlevleri kısa /uzun dönemde yapma olasılıkları olabilir mi? Uzun dönemden kastımız, gelecek nesillerimiz de bunun içinde.. İlla da "şimdi aşı olanlarda bunlar olabilir" demiyoruz ama gelecek nesiller için de aynı şeyi söyleyebilir miyiz? Aşılar, kalıtsal olarak gelecek nesillere geçer mi? Geçerse nasıl ve ne oranda geçebilir? Tabii ki bunları da bilemiyoruz. Bunlar varsayımlara dayalı öngörüler. Şu an itibari ile dünya genelinde Covid-19 aşısı olan on/yüz binlerce insanın olduğu söyleniliyor. Bakalım kısa /uzun dönemde bunların ve/veya gelecek nesillerinin "inanç merkezleri"nde nasıl bir gelişme olabilecek? Bekleyip-göreceğiz..Tabii o zamana kadar yaşarsak görebiliriz ama yaşayanlar kesin göreceklerdir..Bu kesin..🙂
Yazımıza bununla başladık ama aslında konumuz tam olarak bu değil ama bunu da yakından ilgilendiren bir konuyu ele almıştık; "Mevcut covid-19 aşılarınının içeriğinde (içinde) gerçekte neler var? Bilmediğimiz yabancı tanımadığımız,farkedilmeyen maddeler,cisimler olabilir mi?" Biz bu sorunun cevabını bilmiyoruz. Bu sorunun cevabını doğru ve hakkaniyetli bir şekilde verebilecek babayiğit bir bilimadamının dünyada olduğunu söyleyebilmek de oldukça zor gibi gözüküyor. Malum "küresel sermaye",buna izin vermiyor gibi gözüküyor.. Artık bunu herkes biliyor.
ÖRNEĞİN : "Özellikle de Covid-19 salgınının gerçekliği konusunda gerçekleri konuşanların "başlarına neler geldiğini ve nasıl ortadan kaybolduklarını" artık herhalde biliyorsunuzdur.. Susanlar,susturulanlar,ortadan kaybolanlar ve garip bir şekilde ölenler.. Fazla söze gerek yok herhalde,herşey ortada. Gerçi küresel sermeyaye hizmet ettiği iddia edilen medya, bunları pek göstermiyor. Bu nedenle de halkın büyük çoğunluğunun bu gelişmelerden haberi dahi yok ve medya, sürekli olarak bu gelişmeleri "komplo teorisi" olarak lanse ediyor ve insanları yanlış/yanıltıcı şekilde yönlendirebiliyor.Tabii küresel sermayeye hizmet ettiği düşünülen sadece medya değil DSÖ'ye bağlı dünyadaki hekimler ve bilimadamları da aynı şeyleri yapabiliyor. Gerçekleri açıklayan diğer hekimler ve bilimadamlarını ise hep görmezden geliyorlar ve onları "komplocu" olarak fişleyebiliyorlar..Yeni dünya düzenini bu şekilde şekillendirmeye çalışıyorlar,gibi gözüküyor..Ve zaten istediklerini de yavaş yavaş almaya başladılar. Aşı şirketleri dünyaya aşı satarak kasalarını doldurdular. Küresel sermaye de büyük ihtimalle bu kasayı, yeni dünya düzeninin oluşturulması için kullanacak gibi gözüküyor..Bunların ilk işaratleri "aşı pasaportu,dijital diktatörlük" vb gibi gelişmelerle alınmaya başladığını görebiliyoruz. Protestolar boşuna yapılmıyor. Bu gelişmeleri bu yazımızda bölümlerde okuyabilirsiniz.."
İnternet alemi boş değil, herşeyi görüyor ve gerçekleri açıklıyor. İçlerinde gerçekten de komplo teorisi olarak görülenlerde var ama gerçek olanlar da..Tabii hangilerinin gerçek hangilerinin de komplo teorisi olduğunu bilemek de oldukça zor gibi gözüküyor.. Burada önemli olan insanların mantıklı hareket etmeleridir. Neyin gerçek neyin komplo teorisi olup-olmadığını , insanların bunları süzgeçten geçirerek ayıklamasıyla olur. Bilgileri süzgeçten geçirme,ayıklama işlemi ayrı birşeydir, bilimsel olan verilere,açıklamalara inanmak ve onlara uymak ise çok ayrı birşeydir. Bunlara inanıp-inanmamakta öyle. ( Tabii bunları yaparken daima "devletin ve hekimlerin" sağlık yönlendirmelerine ve koymuş oldukları kurallara da tamamen riayet ederek yapmalıdır. Yani öncelik daima "bilime inanmak ve kurallara uymak" olmalıdır. )
BİR TAVSİYE; "Tabii bunun dışında komplo teorilerini de es geçmemek lazım. Yani bunlara inanmak /inanmamak ayrı birşeydir, uymamazlık ayrıdır..Size tavsiyemiz bunlara "inanmak ve uymak" üzerinde değil, "sorgulamak ve öğrenmek" üzerinde olmalıdır.. Yani nerede görürsek görelim gördüğümüz her bilgiye hemen inanıp-o bilgiye uymamak lazım, araştırıp,sorgulayıp ve gerçek bilgileri öğrenmek gerekir. Bir istisna sadece devletin ve kendi hekimlerimizin vermiş olduğu "sağlıkla" ilgili "sağlık yönlendirmelerine" ait bilgileri "doğru" olarak kabul edebiliriz. Kendi devletimiz ve hekimlerimizin ,bizlerin sağlığımızı tehlikeye atabilecek bir yönde olmayabileceğini de bilmemiz lazım. Çünkü, başka çaremiz yok. Sağdan soldan derme çatma bilgilere inanacağımıza, devletimize ve kendi hekimlerimize inanıp-güvenmek en doğrusu..Öyle değil mi?"
Neyse aslında bundan sonra covid-19 ile ilgili yazı paylaşmayacağımızı daha önce söylemiştik ama daha önce de dediğimiz gibi bu "covid-19 aşılamalarının tüm halk kesimine yapılması" olasılığı nedeniyle , bu covid-19 ve aşıları hakkında daha detaylı bilgileri öğrenmemiz gerektiğini düşündük. Biz "covid-19 aşısı olmayacağımızı" daha önce söylemiştik..Ama zorunlu olursa /şartlar ona göre zorunlu oluşursa o zaman yapacak birşey kalmayabilir..Eminiz sizler de buna yakın bir düşünce içerisindesinizdir..Hatta şimdiden covid-19 aşısı olanlarınız dahi olmuş olabilir..Umarız aşılar konusundaki tüm iddialar,teoriler boş çıkar da hem sizler hem de bizler de bir rahat nefes almış oluruk..Hayırlara vesile olsun bu aşılar ne diyelim..
İÇİNDEKİLER
GİRİŞ
SORULAR VE DÜŞÜNCELER
BÖLÜMLER
BÖLÜM 1 (GO) ; AŞILAR NEDİR, NASIL ÇALIŞIR?
- Aşılar,İnaktive aşı vs vs nedir,ne değildir? Aşılar nasıl çalışır?
BÖLÜM 2 (GO) ; BAZI COVİD-19 AŞILARININ İÇERİKLERİ HAKKINDA..
- Covid-19 aşılarının içerikleri nelerdir? Covid-19 aşılarının içerisinde koronavirüs (covid-19 virüsü) var mıdır? Ve diğer olası maddeler neler olabilir? İşte bazı bilgiler..
BÖLÜM 3 (GO) ; COVİD-19 İLE YARASALAR ARASINDAKİ BAĞLANTI NE?
- Covid-19 virüsünün asıl sebebi yarasalar mı pangolin mi?
- Covid-19 virüsünün ortaya çıktığı iddia edilen laboratuvarda görevli Çinli efsane "yarasa kadın" Prof Shi Zhengli'ye ne oldu?
BÖLÜM 4 (GO) ; COVİD-19 AŞILARI HAKKINDA ÇIKAN ENDİŞE,ŞÜPHE VE ELEŞTİRİLER..
- Covid-19 aşıları hakkında neler biliyoruz? Endişeler eleştiriler neler? Aşı içerisinde neler var?
- Ülkeler arasındaki aşı savaşları gerçek mi yoksa insanlık bir aldatmacanın içerisinde mi?
BÖLÜM 5 (GO) ; DSÖ İLE ÇİN ARASINDA NE GİBİ İLİŞKİLER VAR? WHO'NUN AKILALMAZ SİYASETİ.
- DSÖ patronu Dr.Tedros ile Çin arasında ne gibi ilişkiler olabilir? Çin,neden Tedros'u DSÖ'nün başına getirmesine yardımcı oldu? Tedros,hangi soykırımdan sorumlu tutuluyor? Uluslararası Ceza (bir nevi savaş suçları) Mahkemesine ne zaman çıkarılacak?
- Covid-19 salgını başlamadan önceki tarihlerde aşı üreticileri ülkelerin liderleri neden sık sık toplantılar yapmışlardı? Yeni dünya düzeni için mi? Olabilir mi?
BÖLÜM 6 (GO) ; COVİD-19 AŞILARI ve MUTASYONLAR..
- Covid-19 mutasyonları, labaratuvar ortamlarında üretilip-etrafa bilinçli olarak mı yaydırılıyor?
- Mutasyonlu/mutasyonsuz olarak Covid-19 virüsü/aşılar, antikorları ve T-hücrelerini, virüs özelliğine dönüştürebilir mi? Mümkün mü? Dönüşürse ne olur?
BÖLÜM 7 (GO) ; COVİD-19 AŞILARI, "SÜPER YAYICI(BULAŞTIRICI)" OLABİLİR Mİ?
- Covid-19 aşıları, süper virüs yayıcılar (bulaştırıcılar) olabilir mi? Böyle bir özellikleri var mıdır?
BÖLÜM 8 (GO) ; AŞI OLMAYANLARA SOSYAL YAŞAMDA KISITLAMALARIN VE AŞILARIN ZORUNLU OLMASI VE AŞI PASAPORTU..
- Hayatımıza "AŞI POLİSİ" diye bir kavram girecek mi? Aşı olmayanlara ,aşı polisi ne yapabilir?
- Aşılamalar zorunlu mu olacak? Zorunlu olmayacaksa insanlara kısıtlamalar getirilerek zorla aşı mı yaptırılacak? İnsanlar çok kızgın. Protestolar dünya genelinde hızla devam ediyor..
BÖLÜM 9 (GO) ; AŞILARIN DURDURULMASINA YÖNELİK DAVALAR VE AŞI ŞİRKETLERİNE AÇILAMAYAN DAVALARLA İLGİLİ..
- Aşı olurken neden insanlara, "aşı şirketlerine dava açılmaması" için zorunlu (onay formları) imzalar attırılıyor? Davalar neden açılamıyor? Kobay faresi mi olduk?
BÖLÜM 10 (GO); COVID-19 VIRÜSÜNÜN INSAN BEYNINI ETKILEMESI.. İNSANLARIN İNANÇ SİSTEMİ YOK MU OLACAK?
- Covid-19 virüsü insanların beyninde olumsuz etkiler bırakıyorsa, covid-19 aşıları insan beyninde ne tür etkiler bırakabilir?
- İnsanların beynindeki inanç merkezini kontrol ettiği iddia edilen "Tanrı Geni" denilen WMAT2 genine olumsuz etki edip-insanların inançsız olmasını sağlayabilir mi?
- Covid-19 aşılarının yüz felcine ve covid virüsünün kısırlığa sebep olması..
- Peki covid-19 aşıları, insanlarda ve/veya gelecek nesillerde kısırlığa sebep olabilir mi?
BÖLÜM 11 (GO); ÖLÜ VİRÜSLER YENİDEN CANLANDIRILABİLİNİR Mİ?
- Covid-19 aşılarındaki ölü virüsler, yeniden canlandırılabilinir mi?
- Covid-19 aşıları helal mi haram mı tartışması..
BÖLÜM 13 (GO) ; COVID-19 DİJİTAL FİŞLEME SİSTEMİ BAŞLADI MI?
- Covid-19 bahane, insanları fişleme şahane mi? Fişleme gerçekten de başladı mı?
BÖLÜM 14 (GO); KOMPLO TEORİSİ DEYİP GEÇMEYİN. KOMPLO TEORİLERİNİ HERKES ÜRETİR VE ASLINDA ÇOK FAYDALI OLABİLİR..
- Gerçekleşen komplo teorileri neler?
- Covid-19 aşıları ile ilgili bazı komplo teorileri..
BÖLÜM 15 ; COVID-19 : KÜRESEL SERMAYENİN KİRLİ HEDEFİNDE ÇOCUKLAR MI VAR?
- Yeni Dünya Düzeninde "Yeni Nesil Çocuk Profili" nasıl şekillenecek? Korkunç detaylar ne?
NOT :(Bu (15.)bölüm araştırması çok uzun olduğu için,bunu başka bir yazıda vermeyi uygun gördük..)
SORULAR VE DÜŞÜNCELER
Şimdi covid-19 aşısı olanların, çok yakında bir uzaylıya dönüşeceği iddiaları etrafta dönedursun,(şaka tabii ki) 😁 biz çok daha derin konularla kafamızı meşgul ederek sizlere sadece ve sadece gevrekleri anlatmayı tercih ettik.. Ama tabii ki merak etmeyin aşı olduktan sonra hemencecik uzaylıya dönüşmeyebilirsiniz.. Belki çocuklarınız,torunlarınız gelecek nesilleriniz olabilir.. O da belki,bakalım nasip işte! 🙄 Neyse daha yeni bir haber, ABD başkanı BİDEN ve yardımcıları, coronadan ölenler için saygı duruşunda bulunmuşlar. Ardından da tvlerde sipikerler tv ekranlarında coronadan ölenler için gözyaşı dökmeye başlamış. Bunlar güzel davranışlar aslında,virüsü ciddiye aldıklarını gösteriyorlar. Ama açıkçası hiç de inandırıcı olmuyorlar.. Evet,belki ağlayan spikeler samimi olabilir ama siyasiler için aynı şeyi söyleyebilmek çok zor. Artık insanlar bu tür numaraları yemiyor.. "Gene neyi planlıyorlar?" diye düşünmeye başlıyor insanlar..Bakın WHO teknik direktörü Dr.Hans Kluge de ne demiş; (2022 yılı başlarında salgının bitebileceğini) sölemiş. Aslında güzel bir haber, böyle sütlüminal sürprizli mesajlar, insanı hep mutlu edebilir.. Tabii herkes uzaylıya dönüşme aşısı olduktan sonra... Pardon yada şöle diyelim küresel aşı şirketleri ceplerini doldurduktan sonra, böylece istenilen elde edilmiş oluyor! Ohh!,ne güzel, şimdi gönül rahatlığı ile 2022 başlarında hoplayıp zıplayacağız inşallah! Ama tabii şaka bir yana yine de hiç inandırıcı gelmiyor bu tür açıklamalar.. Yine ne oyunlar oynuyorlar kimbilir?" Acaba 2022 yılında covid-19 aşısı olan insanlığı ne gibi sütlüminal sürprizler bekliyor,olabilir?" Bilemiyoruz,bunu yakında öğreniriz...Yani herşeyi zaman gösterecek.."
Neyse, şimdi biraz ciddi olalım ve çok ciddi möhüm araştırmamıza başlayalım..
- Acaba bu covid-19 aşılarının içeriğinde gerçekte neler var?
Şimdiye kadar hiç bu soruyu düşünmüş müydünüz? Bu yönde aklınıza bir düşünce,soru,şüphe gelmiş miydi? Neden uluslararası medya kuruluşları bu aşıların gerçek içerikleri konusunda yeterince bir bilgi paylaşmıyor ve bu içerikler konusunda endişelenen insanların sorgulamalarını "hep komplo teorisi" olarak geçiştirmeye çalışıyor? Hiç aklınıza gelmiyor mu?
Uluslararası medya,sosyal medya devleri, küresel şirketler ve küresel sermaye, insanlardan neyi saklıyor olabilir? İşte,bizler de bu araştırmalarımız da uluslararası medyanın garip bir şekilde yeterince üzerinde durmadığı ve çok şüpheli olarak görülen "covid-19 aşılarının gerçek içeriklerinin ne/neler olabileceği" yönündeki sorgulamaları vurgulamaya çalıştık..
- Dünya genelinde Covid-19 aşısı olanlar ile olmayanlar arasında bir soğuk savaş başlar mı? 🙄😁
Ne kadar saçma bir soru,öyle değil mi? Ne demek,"Covid-19 aşısı olanlar ile olmayanlar arasında bir soğuk savaş başlar mı?" Böyle bir soru mu olur? Nereden çıktı şimdi bu? Anlatalım..
- Covid-19 aşısı olan insanlar, etraflarında aşı olmayan insanlara karşı "aşı olmadıysanız insanlara yaklaşmayın,etrafınıza virüs bulaştırabilirsiniz!" gibi bir yaklaşım içerisinde olabilir mi? Böyle davranış sergileyen, aşı olan insanlar var mıdır?
- Aşı olan halk kesimleri, çevrelerinde aşı olmak istemeyen insanlara karşı "aşı olmaları" konusunda üstü kapalı bir şekilde baskı yapabilirler mi?
- Eğer böyle bir durum söz konusu olursa ne olur? Olursa şu olasılık olabilir mi? ; "Aşılamalar zorunlu değil ama böyle aşı olan halk kesimleri kullanılarak, aşı olmak istemeyen insanlar üzerinde bir baskı oluşturarak, insanların zorla aşı olmaları sağlanılıyor.." gibi bir durum olunabilir mi? Yani, böyle böyle aşı olan kesimler üzerinden "korku paranoyası" kullanılarak bu zorba aşılamalar tüm halk kesimlerine yapılması sağlanıyor olunabilir mi?..Bilemiyoruz ama böyle bir olasılık da mümkün gibi gözüküyor.. Bizler de aşı olur muyuz bu gidişle,bu aşı olan kesimler bize de böyle baskı kurarlar mı,bilemiyoruz, bunu zaman gösterecek.."
Yüzlerce sorudan kritik öneme sahip ilk üçü;
----------------------------------------------
- Covid-19 aşılarının içerisinde koronavirüsün kedisi mi var?
- Covid-19 aşılarında etkisizleştirilmiş (ölü) virüs de olsa, aşıyı olanların "virüs kapma ve etrafa virüs bulaştırma" ihtimali var mı? Eğer öyleyse durup-dururken milyarlarca sağlıklı bireylere de bu virüsü bulaştırmanın manası ne?
- Covid-19 aşıları, süper yayıcı(hızlı virüs bulaştırıcı) özelliğine sahip olabilir mi? Yani covid-19 aşısı olanlar, etraflarına corona virüs bulaştırıyorlar mı?
Bunları da bilemiyoruz ama "covid-19 aşısı olanların, etraflarına virüs bulaştırabildiğine" dair bazı bilgiler vardı sosyal medyada.. Gerçi bu virüs bulaştırma özelliğinin sebebi olarak "aşıların etkisiz kalması,virüslerin sürekli mutasyona uğraması" vb gibi etkenler gösteriliyor ve bu nedenle de sosyal medyada "Aşı olsanız dahi virüs bulaştırabilirsiniz." vb gibi açıklamalar garip bir şekilde sürekli söylenmeye devam ediyor.
Durum böyle olunca insan düşünemeden de edemiyor; "Ya covid-19 aşıları bu virüsü yaydırıyorsa?" diye.. Covid-19 aşılarının "süper virüs yayıcı" özelliğine sahip olup-olmaması ile ilgili endişe ve şüpheler ise geçmişte bazı aşıların süper yayıcı özelliğine sahip olmasıyla yakından ilgilidir..Araştırmalarımızda bunları da irdeledik..
Bunlar da diğer bazı ilginç sorular;
-------------------------------------
- Covid-19 aşılarındaki ölü virüs hücreleri, insan bedenindeyken canlandırılabilinir mi?
- Covid-19 virüsünün mutasyona uğraması, covid-19 aşılarından mı kaynaklanıyor?
- Covid-19 aşılarındaki ölü virüsler, mutasyonlu ölü virüsler olabilir mi?
- Yada covid-19 aşılarındaki ölü virüsler, insan vücudundayken (kısa/uzun dönemde) mutasyona uğrayabilir mi?
Bilemiyoruz ama "bazı ölü virüslerin yeniden canlandırılabildiğine" dair bazı bilimsel lab. çalışmaları vardı. Bunların bir kısmını daha önceki yazımızda vermiştik. Şimdi de bazı yeni bilgileri de verdik,buradan okuyabilirsiniz.. "Virüsün mutasyona uğraması, aşılardan mı kaynaklanıyor? Ölü virüsler mutasyonlu virüsler mi?" vb gibi sorularını da tam olarak bilemiyoruz ama yapılan açıklamalara bakılırsa, virüsün sürekli mutasyona uğraması biraz kafaları karıştırıyor.. Tüm bunlarla ilgili araştırmaları da yazımızda irdeledik..
OLASILIK; "Bir virüsün mutasyona uğrayabilmesi için, herhalde kendisine karşı bir direnç gösterilmesi gerekebilir. Bu direnç de, kendisiyle savaşan antikorlar nedeniyle olabilir. Antikorlar güçlüyse (varolan güçlü antikorlar /aşılamalar yoluyla güçlendirilen antikorlar nedeniyle) belki bundan kaynaklı (dirençli) mutasyon olabilir /tam tersi de olabilir. Zayıf antikorları öldüren(/yiyerek yok eden) virüs hücreleri, kendini daha da dirençli bir mutasyon virüs olarak geliştirebilir.. Buna "mutasyonlu zombi virüs" de denebilir herhalde.." Tabii buradaki olasılıklar sadece tahmini olarak verildi. Gerçekte bir virüsün mutasyona uğraması çok farklı da olabilir.."
- "Ya aşı olanlar, etraflarına virüs bulaştırıyorsa?" 🤔🙂
Gülsek mi şaşırsak mı bilemedik? Geçenlerde tanıdığımız birisiyle karşılaşmıştık, o da covid-19 aşısını olmuş, bize söylüyodu. Bize "aşı olup-olmayacağımızı" sorduğunda, biz de "covid-19 aşıları hakkında çok belirsizlik var,olmayacağız" dedik. O da şaka ile karışık, "İyi madem, insanlardan uzak durun da etrafa virüs bulaştırmayın!" diye gülerek, "şaka yaptığını" söledi ve oradan ayrıldı.. 🤔
Gerçekten covid aşısı olmuş muydu yoksa bizimle dalgasını mı geçiyordu, tam bilemiyoruz ama şimdi O öyle diyince, aklımıza "Peki ya aşı olanlar, etraflarına virüs bulaştırıyorsa?" diye bir soru geldi.. Bunu biraz araştırdık ve gerçekten de eskiden "aşı olan bazı kişilerin etraflarına bilmeden virüs bulaştırdıkları"na dair bazı bilgilere rastlamıştık. Yani aslında bazı aşıların böyle "süper virüs yayıcı" özelliği olabiliyormuş. Gerçi bunlar aşılardaki "canlı virüslerden" dolayımış ama insan düşünemeden de edemiyor; "Ya covid-19 aşılarındaki ölü virüslerden dolayı da aşı olan insanlar virüs kapmış ve etraflarına da virüs bulaştırabiliyor ise?" diye..
Yada insanın aklına şöyle bir şey de gelebilir? ; "Milyonlarca hatta milyarlarca aşıların içindeki ölü virüslerden bazıları ölü virüs değilde canlı virüs ise?" Hadi öyle olduğunu varsayalım.. Nereden bilebileceksiniz ki? Milyarlarca aşıyı, hangi devlet kendi labaratuvarlarında tek tek test edebiliyor ki? İçlerinden rastgele aldıkları aşıların sayısı parmakla sayılabilecek türden. Geri kalan on,yüz milyonlarca hatta milyarlarca aşılar ne olacak? Ya içlerinden bazıları "canlı virüs" taşıyor ise? Ee hadi bakalım,şimdi işin içinden çık çıkabilirsen? Bakalım bu canlı virüslü covid-19 aşıları kimlere denk gelecek? Şans,kader,kısmet işi herhalde..🙂 Aşıların süper virüs yayıcı özelliği vb ile ilgili bilgileri de bölümde verdik,okuyabilirsiniz..
- Salgın ve aşılar konusunda devletlere ve hekimlere olan güven azalıyor..Kim doğruyu söylüyor?
Her ne kadar bizler "kendi devletimize ve hekimlerimize güvenelim" desek de, dünya da tam tersi bir gidişat var gibi gözüküyor.. Aslında tüm bu endişe,şüphe ve korkuların olmasının en büyük sebeplerinden biri, varolan "covid-19 aşılarının içeriğinde gerçekte nelerin olup-olmadığı" konusunda kamuoyunda yeterince bir bilginin olmamasından dolayıdır.diyebiliriz.. Bu konuda kamuoyunda tam doğruyu gösterebilecek herhangi bir kanıtlı bilgi yok gibi gözüküyor.. Varolan bilgilerin doğruluğuna ise kimse pek inanmıyor.. Yani bu bilgiler "insanlara aşı olunması" yönünde yanıltıcı bilgiler de olabilir.. Malum aşı şirketlerinin kasalarının dolması lazım.. Özellikle de büyük medya şirketleri bu nedenle etrafa sürekli hep "korku pompalayabiliyor".. Dünyadaki hekimler de öyle maalşef..
Gerçi hekimlerin bu konuda yapabileceği birşey yok.. Onlar da emir kulu.. DSÖ ne derse artık ona uymak zorundalar.. Tabii adeta DSÖ'ye zimmetli devletler de öyle.. DSÖ hazretleri ne derse o? Zaten hekimlerin bu gidişata devam etmesinin en büyük sebeplerinden biri bağlı bulundukları devlet yönetimleridir. Devlet yönetimleri de DSÖ hazretlerinden gelecek emirlerle hareket ettikleri için, mecburen hekimler de bağlı bulundukları devlet yönetimlerine uymak zorunda kalabiliyorlar. Yoksa "bilime karşı geldikleri!" için kıçlarına tekmeyi vurabilirler.."Sen ne biçim hekimsin? Nasıl bir bilimadamısın?" diye mesleklerinden men dahi edilebilirler..Artık bir daha doktorluk mesleği dahi yapamayabilirler..
Tabii ki sadece devlet emri altında bulunan hekimler değil,muhalefete (/DSÖ'ye /herhangi bir kişi/birime/ülkelere vs) hizmet edebilen hekimler de olabilir. Örneğin, normalde bir ülkenin siyasal hükümet (devlet) yönetimi, covid-19 tedbirlerini almasına rağmen, muhalefet sanki almıyor gibi bunu gösterebilir. Ve bunu yaparken de kendilerine bağlı olan muhalefet hekimleri kullanabilir. Mesela,bahsedilen muhalefet hekimlerinin,olur-olmaz kişileri "covid vakası" diye raporlayarak, vaka sayılarını düzensiz bir şekilde artırarak, mevcut hükümeti zora düşürecek politik manevralar dahi yapabilirler.. Ve bu olmayacak birşey de değil. Neden olmasın ki? Sanmıyorsak buna benzer aynı şeyler, eskiden borsada da yaşanmıştı. Döviz/borsanın düzensiz yükselmesi,manipülasyon yapılması gibi durumlarda bazı kişilerin zengin olmasına sebep olabileceğine dair bilgiler,tahminler vardı.. Özellikle de "borsada manipülasyaonları"n olabilmesine karşın çeşitli hukuksal operasyonlar yapılmıştı;
"Borsa manipülatörlerine baskın
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası`nda işlem gören bazı hisse senetlerindeki dikkat çekici fiyat oynamaları, borsa manüplatörlerini ele verdi. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) uzmanlarının uyarısıyla harekete geçen mali polis, İstanbul`da 20 kişiyi, manüpülasyon gerekçesiyle gözaltına aldı.(.....)" (260)
"25 milyonluk manipülasyonda 6 hisse senedi kullanıldı
Borsa tarihinin en büyük vurgununda 25 milyon TL kazanç sağlayan manipülatörlerin işlem yaptığı iddia edilen 6 hisse adeta çöktü. 4 hissede 2 günde meydana gelen kayıp yüzde 30’ları aştı. 54 kişinin gözaltına alınmasıyla sonuçlanan borsa tarihinin en büyük operesyonuna yol açan manipülasyonla, 2 yılda 6 hissede yapılan işlemler sonucu 25 milyon TL kazanç sağlandığı tahmin ediliyor.(.....)" (261)
"Borsa'da manipülasyon operasyonu
İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nce, 3 ayrı ilde operasyon düzenlendi. İstanbul, İzmir ve Ankara'da "borsada manipülasyon yapıldığı" gerekçesiyle gerçekleştirilen operasyonlarda 54 kişi gözaltına alındı.(.....)" (262)
"Borsa'da manipülasyon baskını: 30 gözaltı
Borsada manipülasyon soruşturması kapsamında gözaltına alınan şüphelilerin lüks otomobillerine el konuldu. Birbirinden lüks otomobiller arasında Ferrari ve Porsche'nin bulunması dikkat çekti.(.....)" (263)
"FETÖ'nün borsa yapılanmasına operasyon
İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, FETÖ/PDY ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle işten çıkartılan Borsa İstanbul çalışanı 102 kişiye yönelik İstanbul merkezli 6 ilde sabah saatlerinde eş zamanlı operasyon düzenledi.(....)" (264)
Daha bunlar gibi çok dikkat çekici şeyler de olabilir..Burada vurgulamak istediğimiz şey,aynı şeylerin sağlık sektöründe de olabileceği ihtimalinin olmasıdır..Neden olmasın ki? Araştırılması lazım..
- Çin, neden maskesiz normal bir hayat yaşıyor da,dünya ülkeleri bunun tam tersini yapıyor?
Bunu söylediğiniz de hemen sanki bunu çok iyi biliyorlarmış gibi "Çin,başardı da o yüzden!" diye cevap veriliyor. Gerçekten bunlar çok mu aptal yoksa çok mu saf ? Hiç akıllarına gelmez mi bunların "Acaba Çin ile DSÖ arasında bilmediğimiz gizli anlaşmalar,işbirlikleri falan olabilir mi?" diye? Anlaşmalar vs var mıdır bilemiyoruz ancak WHO'nun garip siyasi hareketleri, dünyanın ilgisini çekmiş gibi görünüyor.. Gerçekten çok garip.. Çin'in neden maskesiz bir hayata bu kadar kısa sürede geçtiğini şimdi daha iyi anlayabiliyoruz..Tüm dünya maskeli hayatı halen bile devam ettirirken ve virüsle mücadeleye devam ediyorken, Çin'in tam tersi bir yaklaşım için de olması gerçekten çok ilginç.."Dünyayı aptal yerine koymak!" deyimine yakışır bir yaklaşım gibi görünüyor.. Ve tabii ki WHO'da bu işin içinde gibi gözüküyor. Dünyadaki bazı ülkeler, virüsle mücadelede başarılı olduklarını /maskesiz hayata geçiş yapmak istediklerini vb söylediklerinde, WHO ne gariptir ki, bu ülkeleri uyarırken ,öte yandan Çin'in maskesiz hayata çoktan geçmesine bile ise hiç ses çıkarmış gibi görünmüyor..WHO sadece bunda değil, Çin'în sorun çıkartmış olduğu diğer bazı sorunlarda da ,Çin'e karşı hep sessiz kaldığı görülüyor.. Peki neden? İşte tüm bunları 5.bölümde okuyabilirsiniz..
"Covid-19'dan ölen insanların gerçekten de covid-19'dan ölüp-ölmedikleri" de büyük şüpheler arasında yerini koruyor.. Bu konuda başta Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ/WHO) olmak üzere tüm dünya devletlerindeki sağlık birimlerinin başta "covid-19 ölüm vakası" bilgileri olmak üzere, "virüsün hızla yayılması,sürekli mutasyona uğraması" vs gibi bilgilerine de artık pek inanılmadığı ve bu kurumlara artık güven duyulmadığı görülüyor.Bunu tüm dünyadaki covid-19 ve aşıları konusunda düzenlenen "büyük protestolar"dan anlayabilmek de mümkündür..
Medyadan sürekli etrafa korku pompalanması, insanların hem devletlerine hem de sağlık çalışanlarına olan güvenlerinin daha da azalmasına neden olabiliyor..Sanki covid-19 hakkında çok bilgiliymiş gibi etraflarına sürekli korku pompalayan hekimlere, hekim denebilir mi? İnsanlar artık gerçekleri görmeye başladılar.. Artık bu tür etraflarına korku pompalayan hekimlere prim verilmiyor.. Sürekli yalan/yanlış/yanıltıcı bilgiler olması muhtemel olan bilgiler verilerek, hem insanlara olmadık paranoyak korkular pompalanıyor hem de insanlar virüs ve aşılamalar konudunda ciddi boyutlarda yanlış yönlendiriliyor gibi bir durum var ortada sanki..Bunu nereden anlıyoruz?
Tabii ki tüm dünyadaki covid-19 ve aşıları konusunda düzenlenen büyük protestolardan, artık insanların kendi devletlerine ve sağlık çalışanlarına güven duymadıkları ve bu "salgın ve aşılar" konusunda kamuoyuna "tam doğruyu söylemediklerine, gerçekleri çarpıttıklarına" inanmaya başladıklarını anlayabiliyoruz.. Tabii bunun böyle olmasının en büyük nedenlerinden diğer ilk ikisi de, "covid-19 kısıtlamaları ve insanlara aşı olmaları konusunda ısrarcı olmalarıdır",diyebiliriz.. Tabii bunlar tek başına yeterli değil.. (Sağlık çalışanlarının "yarı ilah" yerine konmaları, tıbbi hataların görülmemesi, aşı olan insanların ne aşı şirketlerine ne de hekimlere,devletlerine dava falan açamamaları) gibi çok sayıda sebepler de, insanların covid-19 aşıları konusunda ısrarcı olan devletlerine ve hekimlerine artık güven duymamasına neden olabiliyor..Tabii bunları sölediğinizde hemen "Huuuuv! bunların hepsi komplo teorisii!" diye ortalığı velveleye verebiliyorlar..Maalişef..
Neyse,şimdi biz gerçeklere bakalım.. Şimdiye kadar hiç irdelemediğimiz ve hiçbir yerel,ulusal ve uluslararası medya tarafından dahi çok garip bir şekilde gündeme getirilmeyen "Covid-19 aşılarının içeriklerinin aslında gerçekte neler içerdiği" ile ilgili bilgiler halen sıcak gündemini koruyor.. Şimdiye kadar biz bu konu üzerinde hiç durmamıştık ve olayların hep dış taraflarına (yani covid-19 virüs,salgın ve aşıların, toplumlara nasıl bir yön verebileceği vb gibi yönlerine) odaklanmıştık.
Örneğin bizler halen virüs ve salgınla ilgili "bir takım teoriler,tıbbi bilgiler ve maske,mesafe ve temizlik" gibi saçmalıklarla uğraşırken ve bunlara odaklanırken, dünya tam tersine bu "covid-19 aşılarının içeriklerinin içinde aslında neler olabileceği" yönünde ciddi bir şekilde hummalı bir tartışma içerisine girmiş gibi görünüyor..
Ve dünyadaki tartışmalara,protestolara bakılırsa, covid-19 aşılarına olan güven iyice zayıflamış durumda ve hatta bununla ilgili ileriki dönemlerde çok ciddi gösterilerin ve yasaklamaların olabileceğini de tahmin edebiliriz. Bu durum sadece Avrupa,ABD ve Amerika ülkelerinde değil Asya ve Afrika ülkelerinde de çok ciddi boyutlarda.
Özellikle de Asya'daki İslam ülkelerinde, "covid-19 aşılarının içeriklerinin tam olarak belli olmadığı ve hatta domuz etine bağlı jelatin gibi ürünlerin, aşılara eklenmiş olabileceği" vb gibi endişelerden dolayı herhalde "bu aşıların helal mi haram mı" olup-olmayacağı yönünde ciddi tartışmalar da başlamış durumda..
Tabii durum böyle olunca, yukarıda da belirttiğimiz gibi "covid-19 virüsünün beyni olumsuz etkilemesi üzerine, yapılan covid-19 aşılarının, insanların bir şeye, bir tanrıya inanmasını sağlayan beynindeki inanç merkezini kontrol ettiği iddia edilen ve adına "Tanrı geni"de denilen WMAT2 genini de olumsuz etkileyerek, insanların özellikle de Tanrıya olan inancını yok edip-etmeyeceği yönünde de şüpheler de oluşmaya başlayabiliyor. Bu durum başka şüpheleri de beraberinde getirebiliyor; Örneğin Covid-19 aşılarının insanları eşcinsel (/sübyancı) yapabileceiği endişeleri de bulunuyordu..Durum böyle olunca "Acaba bunlarda da wmat2 geni etkili mi?" sorusu da akıllara gelebiliyor..
Tabii bu tür tartışmalar kamuoyunda her ne kadar birer komplo teorileri olarak gözükse de, sadece Müslümanlar arasında değil muhafazakar Hristiyan ve Yahudi toplumlarında da sürüyor ve covid-19 aşılarına pek güvenmediklerini söyleyebiliriz.. Covid-19 virüs,salgın ve aşıları ile ilgili çok sayıda bilgi,haber ve teoriler duyduk.. Bunların bir kısmını daha önceki yazılarımızda vermiştik..Diğer araştırma,haber,bilgi,makale ve teorileri sizler için araştırdık,yazımız da bunları okuyabilirsiniz..
SORULARLA COVİD-19 (Sars-Cov-2) VİRÜSÜ VE AŞILARI HAKKINDAKİ BAZI ENDİŞELER..
- AŞILARIN İÇERİĞİNDE GERÇEKTE NELER VAR?
- Covid-19 aşılarının içerisinde yarasalardaki korona virüs hücresi var mı?
- Covid-19 aşılarının içerisinde bilinmeyen kimyasal ve/veya organik maddeler var mı?
- Çin aşısında kullanılan inaktive (öldürülmüş/etkisizleştirilmiş) patojen, hangi virüse (mikroorganizmaya) aittir? Korona virüs mü?
- Çin aşısı olarak da bilinen Covid-19 (CoronaVac) aşısı, gerçekten de bilinen basit bir yöntem olan inactive edilmiş virüs yöntemi tekniği ile mi hazırlandı? Yoksa kandırılıyor muyuz?
- Çin hükümeti (/Sinovac şirketi) Covid-19 aşısının içeriğini (aşının diğer hammaddeleri ile birlikte ,virüs hücresinin nasıl (hastadan mı yoksa hayvandan mı yoksa labaratuvar ortamında mı) hazırlanıp-kullanıldığı yönündeki içerik bilgilerini) şimdiye kadar neden tam olarak açıklamamıştır? Yoksa açıkladıysa biz mi bilmiyoruz?
- Tüm farklı corona aşılarının içeriğinde aslında gerçekte neler var? İnsanlardan saklanılan bazı hammaddeler, aşılara eklenmiş olunabilir mi?
- Vs vs.. (......)
Neden bu tür sorular,endişeler var?
-----------------------------------
- Covid-19 aşıları, insanların hem kendilerinde hem de gelecek nesillere aktarılması açısından "kalıtsal" olarak "genetik yapılarında" nasıl etkiler bırakabilir? Böyle çalışmalar var mı?
- Örneğin, Covid-19 aşıları, insanların genetiğini değiştirir mi yada kısırlık yapar mı? Aşı olanlarda kısa vadede belki bu durum oluşmayabilir ama uzun vadede gelecek nesiller için bu tehlikeler söz konusu olabilir mi? Var mı bunlar üzerinde yıllar boyunca yapılan bilimsel çalışmalar?
- Covid-19 aşılamalarından sonra ölen insanlar oldu mu? Olduysa eğer bu aşılamalardan dolayı ölen insanların sayısı kaçtır? Aşılamalardan dolayı ölen insanlar,kamuoyundan saklanılıyor,olunabilinir mi?
- Ve dahası... (....)
Bu tür sorular size çok uçuk hatta "paronayak sorular" olarak gelebilir ama sorulardaki bu tür olasılıkların gerçekleşebilme durumları da olabildiğinden dolayı bu tür soruları sormak ve cevap alabilmek, herhalde aşı olmak zorunda olan hepimiz için bir haktır,diyebiliriz..Herşeye komplo teorisi olarak bakmamak gerekir.. "Olabilir" düşüncesiyle yaklaşarak bunlar üzerinde "şüphe" içerisinde olmak daha mantıklı. Tabii fazla şüphelerle paranoyak içerisine girmeden ve daima devletin ve sağlık birimlerinin sağlık yönlendirmelerine uymamazlık yapmadan bunları değerlendirmek daha idealdir..
Şimdi sorumuzdaki "covid-19 aşılarının içerisinde coronavirüs hücresi mi var?" sorusu için, yabancı medyaya göre özellikle de Çin aşılarında "ölü koronavirüs" hücreleri bulunduğu bilgileri yer alıyor. İnactive (virüslerin öldürülerek(etkisiz hale getirilerek elde edilen) yöntemle hazırlanmış. Tabii sadece bu da değil. Reuters'in verdiği bir bilgide,Çin (CoronaVac) aşısında kullanılan patojenin, "Çin'deki bir hastadan izole edilmiş bir koronavirüs suşunun pasifleştirilmiş veya ölü bir versiyonunu kullandığı" (17) yönünde bir bilgi de vardı. Hatta bu bilgi ,""CoronaVac COVID-19 Aşı adayı, tüm virüsün bir laboratuvarda büyütülmesi ve ardından öldürülmesiyle yapılan inaktive edilmiş bir patojene dayanmaktadır." (16) gibi diğer haber bilgileri ile de doğrulanmıştı. Dolayısıyla, bu koronavirüs şusuna ait patojenin hangi virüse ait patojen/suşunun olduğunun bilinmesi gerekiyor..
Olayı,şöyle açıklayalım.. (Anladığımız kadarı ile)
NOT: Bilgiler tam doğru bilgiler olmayabilir..Örnek olması amacıyla temsili şekilde verilmiştir..
------------------------
1) Çindeki koronavirüs hastası bir hastadan (büyük olasılıkla hastada bulunan koronavirüs hücresine (suşuna) ait) bir patojen, izole edilmiş (/sonradan izole edilmiş) haldeyken alınarak, pasifleştiriliyor /öldürülüyor.
2) Pasif hale getirilen virüs hücresi büyük olasılıkla halen canlıdır ancak virüsün vücut içinde yayılmasını sağlayabilecek şekilde tam etkili değildir..Yani etkisizleştirilmiş bir virüs hücresidir.. Öldürülen virüs hücresi ise "ölü bir virüs hücresi"idir ki, bu da etkisizleştirilmiş bir başka versiyonudur..
3) Koronavirüs hastası Çinli bir hastadan, önceden (yani hastanın içindeyken) /sonradan (labarotuvar yöntemleriyle) pasifleştirilen /öldürülen virüs hücrelerine ait suşlar (/patojenler), böylece covid-19 aşılarına ekleniyor..
4) Aşıların çalışma prensibini, aşağıdaki bazı bilgilerde verdik..Bu daha çok, "virüs hücrelerini yok etmek/bastırmak (etkinliğini azaltmak) amacıyla" yapılan bir yöntemdir,diyebiliriz..
-------------------
Çin hükümeti, bu covid-19 aşısının içeriği ile ilgili şimdiye kadar henüz kamuoyu ile TAM bir bilgi paylaşmadığı görülüyor. Kamuoyuna verilen bilgiler de hep "eski yöntem olarak kullanılan inaktif virüs tekniği"nden bahsediliyor. Ancak bu inaktive virüs yönteminde kullanılan mikroorganizma patojenine ait olan ölü virüs hücresinin ve diğer hammaddelerin ne olduğu konusunda herhangi bir bilgi bulunmuyor..Yada var da biz mi görmedik,bilmiyoruz? Bilen varsa,söylesin..
Ama anladığımız dakarıyla bu inactive edilmiş virüsün kendisi hakkında, "insanlar üzerinde nasıl etkiler" bırakabileceğine dair yeterince bir bilgi sahibi olunamadığı gibi bunun dışında, aşıların içerisine eklenen diğer hammaddeler konusunda da yeterince bilgiler bulunmamaktadır..
Bildiğimiz kadarı ile şimdiye kadar aşıların içerikleri ile ilgili kamuoyunda sadece Pfizer'in aşısı ile ilgili "içerik bilgisi" paylaşılmış. Ancak bu içerik bilgisinin de gerçekte ne kadar doğru olabileceği yönünde şüpheler bulunuyor. Diğer aşı üreticilerinin özellikle de ülkemize getirtilen Çin aşılarının "içerik bilgileri" konusunda ise ne Türkiye'de ne de dünya kamuoyunda yeterince bir bilgi olabildiğini söyleyebilmek çok zordur. Bunlarla ilgili bilgileri aşağıda yer yer vermeye çalıştık..
Sinovac şirketinin kendi resmi sitesinde bile bu covid-19 aşısı konusunda yeterince bir bilgi olmadığı gibi, tam tersine. bu "covid-19 aşısının diğer aşılarla birlikte halen geliştirilmekte olduğu" (34) bilgisi bulunuyor..Bu da Çin aşısı olan insanların nasıl birer "canlı denek" olarak kullanıldıklarını bizlere gösterebiliyor. Tabii bu "canlı denek" olayı diğer farklı covid-19 aşılarına maruz kalan diğer dünya ülkelerinin vatandaşları için de geçerlidir..Ama hiç değilse özellikle de Pfizerin aşı içeriği konusunda az da olsa bir bilgi de bulunuyor..Bunları aşağıda okuyabilirsiniz..
** Çin devletinin bu aşı konusunda dünyaya söylemediği birşey olabilir mi?
Hadi, gelin bunun üzerinden bir tahmin yürütelim;
DİYELİM Kİ;
----------
Herkesin bildiği birşey A ise, bilinmeyen birşey de B olsun.. Çin, bu bilinmeyen B'yi gizli bir şekilde A'nın yanına ekliyor ve bunu, dünyaya "İŞTE A" diye yutturmaya çalışıyor.. Halbuki bu aşı "A ve B"'den oluşan "karma bir aşı"dır..
BİLİNEN BİRŞEY A (Inactive virüs tekniği);
-------------------------------------------
Bilindiği gibi "Inactive virüs tekniği, geleneksel çok basit bir yönteme" dayanıyor. Bunu herkes biliyor. Çin devleti de biliyor Sinovac şirketi de. Çin, covid-19 aşısını üretirken, şimdi bu herkesin bildiği "inactive virüs tekniği"ni kullanıyor, olabilir. (Olabilir çünkü herkes bunu tam olarak bilmeden,sorgulamadan, bu şekilde söylüyor..)
BİLİNMEYEN BİRŞEY B (Bilinmeyen virüs(ler) ve/veya bilinmeyen hammadde(ler))
--------------------------------------------------------------------------
Ama diyelim ki bu virüs tekniğini kullanırken, bilinmeyen bazı maddeleride buna ekliyor; (diyelim ki insanların hastalanmasına sebep olan yarasalardaki korona virüs hücrelerini de ekliyor. Tabii bu virüsü öldürerek (yani etkisizleştirerek) ekliyor. Ve diğer bilinmeyen hammaddeler,kimyasallar vs bunlarda ekleniyor..) Ama bundan kimseye bahsetmiyor. (Neden bahsetmiyor? Bilemiyoruz? Nedenleri üzerinde çok şeyler anlatılabilir.. Unutmuş olabilirler,insanlar endişelenmesin,şüphelenmesin vs vs diye olabilir..)
- Ya Çin'in covid-19 aşısı, inactive yöntemi ile yapılmadıysa? Kandırılıyor olabilir miyiz?
Şimdi bu tahminlerden yola çıkarsak, bunda herkes sanıyor ki, ""Çin aşıları inactive virüs tekniği ile bildiğimiz geleneksel aşı yöntemi ile yapıldı. O yüzden başarı oranı çok yüksek" diye düşünmeye başlıyor..
Ama bakalım gerçekten de bu Çin'in covid-19 aşısı, bu geleneksel yöntemle mi yapıldı? Bilinen A'nın yanına bilinmeyen B'ye ait etkenler de eklenmiş olunabilir mi? İşte kimse bunu bilmiyor ve adam gibi sorgulamıyor.
Neden bu şekilde şüpheli tahminler,öngörüler,kurgular yaptık? İşte alın size en basit bir cevap..
Sinovac : " "Sars-Cov-2 aşı geliştirme çalışmaları halen devam etmektedir.." (34)
Çin, kendi covid-19 aşılarını tüm dünyaya sipariş ederken, bu covid-19 aşılarının içeriği konusunda hiç bir yerde adam gibi bir bilgiye rastlanılamıyor.. Dahası Sinovac şirketinin kendi resmi sitesinde bile, bu üretmiş olduğu iddia edilen CoronaVac (covid-19) aşısı ile ilgili ONAYLANMIŞ herhangi bir bilgi de bulunmuyor.. Sitede sadece koronavirüs olarak da bilinen ve resmi adı "Sars-Cov-2" olan Covid-19 ile ilgili, "Sars-Cov-2 aşı geliştirme çalışmalarının (diğer aşı çalışmaları ile birlikte) halen devam ettiği" (34) yönünde bir bilgi bulunuyordu. Aşının içeriği ve orjinal hammaddeleri ile ilgili ne kendi sitesinde ne de herhangi başka bir yerde, herhangi bir bilgi bulunmuyor..Bu da insanların ciddi bir şekilde şüphelenmesine yol açıyor..
* "İnactive virüs teknik yöntemi" o kadar çok basitse eğer..
Medyada uzman olsun-olmasın herkese, "Çin aşılarının içeriğinde neler var?" diye sorduğunuz da, size hemen bilindik bir cevap veriyorlar.. Yani kamuoyuna yapılan açıklamalarda, özellikle de Çin aşısı konusunda hep bilindik bir taktik söyleniyor;
"Çin'in covid-19 aşılarında geleneksel aşı yöntemleri uygulanıyor. İnaktive virüs yöntemi dediğimiz çok basit bir yöntem. Çin'in Covid-19 aşısı da bu yönteme dayanıyor.."
Herkesin ağzında bu sözler var. Ama nedense hiç kimse bu yöntemlerde kullanılan "asıl hammaddelerin" ne olduğu /olabileceği yönünde bir fikir beyan etmiyor/edemiyor..Çünkü, Çin devleti (/Sinovac şirketi)nin kendisi bile üretmiş olduğu Covid-19 aşılarının TAM İÇERİĞİ ile ilgili, kamuoyuna şimdiye kadar herhangi bir bilgi vermiş değil..(Yada vermiş olabilir mi? Öyleyse, nerede bu bilgiler? Biz bulamadık,bulan varsa,bize söyleyiversin bir zahmet..) Yani,kimse bu konuda yeterince bir bilgi sahibi değil. Ağızlarında hep "inactive virüs yöntemi" var,başka birşey yok! Diğer olasılıklar ise hiç akıllarına gelmiyor..
Ne zaman "Çin aşıları" hakkında bişi söyleseniz;
"Yahu, ne dangalak herifsiniz,bişi bilmiyorsunuz.. "Çin aşıları bildiğimiz inactive virüs tekniği dediğimiz geleneksel çok basit yöntemler ile üretiliyor,işte!" Daha kaç sefer söyleyeceğiz?" 🙂 diye size cevap veriyorlar.. (Tabii böyle değil,biz şakayla karışık söledik,işi biraz gırgıra aldık..)
Peki, o zaman insanlar demez mi;
"Madem o kadar çok basit bir yöntem ile üretiliyor,siz niye yapmıyorsunuz da, elalemin Çinlisinden Avrupalısından bilmem nesinden bu aşıları tedarik ediyorsunuz? Hiç akıl, mantık alıyor mu?" diye söylemez mi?
"Ee acil durum onayı gerekliydi, o yüzden almak zorunda kaldık!" diye söylediğinizi duyar gibi olduk..
- Gerçekten bu nedenle mi? Gerçekten acil bir durum olsaydı ve size göre bu geleneksel aşı yöntemi çok basit ise eğer, sizler de haydi haydi bunu hızlı bir şekilde üretemez miydiniz?
- Bunu yapmaya gücünüz yok muydu? Yeterli malzeme ve teknik imkanlara sahip değil miydiniz?
- Ee hadi madem inactive virüs yöntemi geleneksel çok basit bir yöntem,yapın da görelim? Neden yapmıyorsunuz?
Ama işte bunun bir benzerini yapmanız pek olası değil,öyle değil mi? Çünkü,covid-19 aşılarına hangi "ham maddelerin" ve hangi "virüslerin" ekleneceğini büyük ihtimalle tam olarak bilmiyorsunuz? Yoksa biliyor muydunuz? Öyleyse neden yapmadınız? Çok mu zor? O kadar kolay birşey değil mi? Ee hani, çok basit bir yöntemdi bu?
* Bu arada, ülkemizde yerli aşı çalışmaları da yapılmaya başlanmış. "Memlekete hayırlı uğurlu olsun efenim" de, bu aşıların da içerikleri tam olarak neler,bir zahmet açıklansa da bilsek.. Çin aşıları gibi belirsizlikler olmasın..
- Türkiye'ye gönderilen Çin aşılarının kutularında, aşıların içeriği ile ilgili bilgiler var mıydı?
Bu bilgi, aslında "Çin aşısı" olarak da bilinen CoronaVac aşılarının içeriğinin ne olduğu yönünde olan bir bilgidir. Aşılarda kullanılan "orjinal hammaddelerin ve ölü virüslerin" neler olduğu ile ilgili bilgilerin, ilaç prospektüsünde de olması gerekir. Bu nedenle ülkelere gönderilen Çin aşılarına ait aşı kutularında bulunan ilaç prospektüsünde, aşıda kullanılan "orjinal hammaddeleri ile ölü virüsler" (in hangi virüsler olduğu) ile ilgili bilgilerin olması gerekir,diye düşünüyoruz.. Gerçi, hiç bir aşı şirketi, şimdiye kadar bu tür "virüs adlarını" reçetelerdeki prospektüslere eklememiştir herhalde ve bundan sonra da ekleyeceklerini de pek sanmıyoruz..
Bizim merak ettiğimiz şey, Çin'den getirilen CoronaVac aşılarının kutularında bulunan reçetelerdeki prospektüs bilgilerinde bu aşıların içerikleri (orjinal hammaddeleri) ile ilgili bilgilerin olması gerekir ki bunun da kamuoyuna açıklanması gerekir,diye düşünüyoruz.. Ziraa bu konu, ülkemizdeki tüm insanları ilgilendiriyor.. Çünkü hemen hemen tüm insanlarımız bizlerde dahil (bu ne idüğü güdüğü belli olmayan Çin aşısını) eninde sonunda vurulacağız gibi gözüküyor. Eğer öyleyse bu aşılarının ASIL İÇERKLERİNİN ne olduğunu öğrenmek ve bilmek de bizim hakkımız olmalı.. Eğer bu aşının asıl hammadeleri ile ilgili yeterince detaylı bilgiler yoksa o zaman biz niye bu aşıları vuruluyoruz? Yada bu içeriklerle ilgili sadece ülke devletlerinin mi bilgisi var? Yani aşı bilgilerinin sırlarının güvenliği vs nedeniyle, bu bilgiler sadece devletler ile paylaşılmış olunabilir mi?
Tabii bir de bu "covid-19 aşılarının içerikleri gerçekte ne kadar doğru", orası da ayrı bir tartışma konusu..Günümüzde küresel sermayenin kontrolü altında olan dünya devletlerine ve aşı şirketlerine güvenmek çok aptalca olabilir..
- Aşıların çalışma prensibi nasıldır?
Şimdi covid-19 virüsünün garip bir şekilde "hızla yayılması ve sürekli mutasyona uğraması" üzerine,insanlar da ister istemez yukarıda da belirttiğimiz endişeler gibi Covid-19 aşıları hakkında (yeterince bir bilgiye sahip olunamadığı için),olası endişeler ve şüphelerde oluşmaya başlamış gibi görünüyor.
Normal de aşıların çalışma prensipleri, uzmanların da dediği gibi "virüs bulaşma ve yaydırma (süper yayıcı)" üzerine değil, tam tersi (virüsleri yok etme,etkisiz hale getirme vb) üzerinedir. Peki, bu aşıların çalışma prensiplerini, normal covid-19 aşıları için de söyleyebilir miyiz? Bilemiyoruz, bunu zaman gösterecek. Çünkü bununla ilgili uzun yıllar yapılabilen ciddi bilimsel araştırmalar henüz yapılmış değil..Bekleyip göreceğiz..
Normalde aşıların çalışma sistemi nasıl,ona bir bakalım..Eğer, covid-19 aşılarıda bu özelliklerde ise, o zaman korkulacak birşey yok demektir..Ama işte bunu zaman gösterecektir.. Şimdi aşıların çalışma prensibi nasıldır? Ona bir bakalım.. Bildiğimiz diğer tüm aşılarda olduğu gibi "aşıların görevlerini ve nasıl çalıştığını" bir irdeleyelim.. Bakalım,anlatabilecek miyiz?
- Çin'in Covid-19 aşılarındaki ölü koronavirüs hücrelerinin başlıca görevi ne olabilir?
Bunu bilebilmek için önce "normal aşıların" ne işe yaradığını ve nasıl çalıştığını bilmemiz gerekir..
NOT: Tabii unutmadan, bu aşıların çalışma sistemi gerçek ve yasal olan bilimsel verilerin yerini almaz. Bu sadece bir örnek olsun diye verilmiştir.. Burada yanlışlıklar,eksiklikler falan olabilir.. Aşıların çalışma prensibleriyle ilgili uzman bilgilerini de araştırmamızda yazımız içinde bölümlerde yayınladık,oradan okuyabilirsiniz.. Şimdi kısaca basitçe nasıl çalıştığını izah edelim....
Aşıların çalışma prensibi..Basitçe..
------------------------------
"Şimdi,insanların vücutlarına enjekte edilen inactive denilen aşıların içinde ölü virüs hücreleri bulunuyor. Bu ölü virüs hücreleri, aşılamalar yoluyla insanların vücuduna girdiğinde, vücudun doğal savunma mekanizmasının (bağışıklık sistemimizin) askerleri (T-hücreleri ile antikor hücreleri) harekete geçiyor ve bu askerler, bu virüslerle (yani düşmanla) savaşıp-düşmanı etkisiz hale getiriyorlar. Ve bu düşmanı yendiklerini ve bu düşmanla nasıl mücadele edeceklerini öğrendiklerini bir yere kayıt ediyorlar. (Bu yer büyük olasılıkla bağışıklık sistemini koruyan savaşçı hücrelerin DNA /RNA'ları olabilir. DNA /RNA'ların herşeyi kaydetme özelliği olduğu bilniyor.) Yani vücudumuzun bağışıklık sistemi (nin askerleri) ,bu şekilde düşmanı tanımış ve kendini buna hazırlamış oluyor.. Ve bu ini cinsi aynı olan bu düşman tekrar geldiğinde, bu savaşçı hücreler, kiminle ve nasıl mücadele edeceğini çok iyi biliyor ve yine aynı şekilde savunma ve saldırı taktikleri uygulamaya başlıyor. Bu şekilde aynı özelliklere sahip olası düşmanlar, vücuda girdiğinde böyle bertaraf ediliyor..
Tabii bu düşman mutasyona uğramadıysa yani kendini geliştirmediyse...Eğer virüsler mutasyona uğradıysa o zaman bu savaşçı hücrelerin ,yapabilecekleri hiçbir şey bulunmayabiliyor. Bu savaşçı hücrelerin, kendini geliştiren bu farklı düşmanla savaşabilmek ve bu savaşı kazanabilmek için, bu düşmanın "nasıl bir yapıya ve saldırı ve savunma mekanizma özelliklerine" sahip olduğunu bilip-öğrenmesi ve kendini, bu yeni düşmana karşı geliştirmesi gerekiyor. Aksi taktirde, bu yeni düşmanla başa çıkabilmesi son derece zor olabiliyor.."
--------------------------
Diğer olasılıklar..
- Mutasyonlu virüs hücreleri, sağlıklı hücreleri birer zombi hücrelerine dönüştürebilir mi?
-----------------
"Tabii bir de eğer virüsler ciddi mutasyonlara uğradıysa, o zaman insan vücudunun savunma mekanizmasının (bağışıklık sisteminin) bu askerleri, büyük olasılıkla sadece etkisiz hale gelmeyebilirler.. Hücrelerin solması (yani kaybolması) gibi problemler de söz konusu olabilir. Yani bir nevi bu askerlerin, bu mutasyonlu virüslerle temas ettikleri (yani onları bir nevi yiyerek yok ettikleri) için de, adeta birer zombiye dönüşme olasılıkları da olabilir..
Tabii bu olasılıkla ilgili bir araştırma var mı bilmiyoruz ancak özellikle de kanser hücrelerin oluşmasına etki eden "hücrelerin solması,kaybolması" vb gibi ile ilgili çalışmalar bulunuyordu.. Bu olasılık bu şekildeyse eğer, bu hücreler savunma mekanizmasının askerlerinden çok, adeta birer virüs gibi davranmalarına sebep olabilir.. (kanser hücrelerinin oluşması gibi)
Tabii bu biraz şüpheli ve tartışmaya açık bir durum ancak "hücrelerin solması,kaybolması" durumu varsa eğer, "Acaba mutasyonlu virüsler, sağlıklı savaşçı hücrelerin "zombi hücrelere dönüşme" olasılığını da oluşturabilir mi?" Böyle bir endişe de söz konusu olabilir mi? Mümkün mü? Bilemiyoruz,araştırılması lazım.."
-------------------
Evet, aşıların çalışma prensibi kısaca böyle. Eksik/yanlışlıklar olabilir,aşağı yukarı bu şekilde diyebiliriz.. Olasılıkları da irdeledik,"belki olabilir mi,bu mümkün müdür",dye? Normalde aşıların görevi, bir nevi "vücudumuzun bağışıklık sistemimizin kendisine (virüse) karşı savaşabilecek ve kazanabilecek seviyeye getirmesini sağlamak,ona yardımcı olmaktır" da diyebiliriz.. Her ne kadar, aşılarda ölü virüsler de olsa.. Büyük olasılıkla covid-19 aşılarının çalışma prensibleri de bu yönde olacaktır.
Ama tabii, bu covid-19 aşıları hakkında kimse yeterince bir bilgi sahibi olmadığı için, bu covid-19 aşılarının çalışma prensibinin de gerçekten normal aşılarda olduğu gibi midir,orasını pek bilemiyoruz?! Ve bu covid-19 aşılarının içerisinde tam olarak ne var,onu da doğru dürüst bilindiğini söyleyebilmek çok zor..
Aklımıza gelen bir soru;
------------------------
- "Bu covid-19 mutasyonları, laboratuvar ortamlarında üretilen ve etrafa bilinçli olarak yaydırılan mutasyonlar mıdır? Yeni dünya düzenine hazırlığın önemli bir parçası mı?"
Bilemiyoruz.. Virüsün sürekli mutasyonlara uğraması konusunda da çok kafa karışıklıkları var. Ziraa kimse inanmıyor.. Virüsün böyle kendi kendine doğal yollarla mutasyona uğraması, kimse buna ihtimal vermiyor.. En azından bizler pek inanmıyoruz.. Çünkü, bu işte bir gariplik var gibi gözüküyor. Sanki birileri bu virüsün özellikle "bitmesini istemiyor" gibi bir durum var ortada. Özellikle de şüpheler "DSÖ ve aşı şirketleri" üzerinde yoğunlaşıyor.. Tabii bunları kontrol eden "küresel sermaye"de var..
Şimdi devam edersek, "covid-19 salgının ortaya çıkışı ve bu salgının çıkış bilmecesi" halen bile devam ederken; "salgın,virüs,mutasyon ve aşı" bahane edilerek başta Çin ve AB ülkeleri olmak üzere, hemen hemen tüm ülkelerde artan sayıdaki çeşitli "kısıtlamalar,dünyanın kilitlenmesi,insanların çeşitli şekildeki fişlenme ve dijital para sistemlerine geçiş" gibi "yeni dünya düzeni"ne geçiş çalışmaları, bize bu salgının "sahte" olabileceği ve/veya sahte olmasa bile bu salgının "planlı bir salgın" olabileceği yönünde ciddi işaretler verebilmektedir..
Durum böyle olunca insan ister istemez, bu "virüs mutasyonları"nın da sahte olabileceği ve/veya "laboratuvar mutasyonları" olup-etrafa bilinçli olarak yaydırılıyor olabileceğine dair şüpheler içerisine de girebiliyor.. Zaten sosyal medya da "bazı virüs mutasyonlarının, bazı labarotuvar ortamlarında üretilip,üzerlerinde çalışıldıkları" haberleri vardı. Gerçi bu laboratuvar ortamlarında üretilen bu mutasyonların amacı olarak, "virüsün nasıl mutasyona uğradığı" vb gibi sorulara cevap aramak olarak belirtiliyor ama işte yukarıda saydığımız vb nedenlerden dolayı kimsenin bunlara pek inanası gelmiyor..
Şimdi doğal olarak içinizden "Sizin inanmanız önemli mi? Dünya inanmış,mücadele veriyor. Siz de inanacaksınız ve kurallara uyacaksınız!" vb diye geçirebilirsiniz. Biz zaten "Kurallara uymayacağız!" demiyoruz ki, "uyuyoruz" da zaten, Biz sadece "Bu virüse,salgına inanmıyoruz!" diyoruz. "Kurallara uymak" ile bir şeye "inanmak/inanmamak" arasında dağlar gibi fark var. İnsanlar, buna inanmak zorunda değil. Ama tabii devletin koymuş olduğu kurallara da "istemeseler de" uymak zorundadır. Biz de bunu yapıyor ve kurallara uyuyoruz ve herkese de "devletin koymuş olduğu "salgın/karantina kurallarına" uymalarını tavsiye ediyoruz..
Bunlar ayrı birşeydir. Salgına inanıp-inanmamak ise çok ayrı bir şeydir.. Biz inanmıyoruz ve neden inanmadığımızı da hem bu yazımız da hem de daha önceki yazılarımız da açık açık belirttik. Ve bu salgına inanmayıp da "salgın,virüs" vb hakkında "bunların arka planlarında neler olabileceğine" dair araştırmalar yapıp,kamuoyuna bilgi veren araştırmacı yazarlar,uzmanlar bulunuyor sosyal medyada.. Yani,tüm bunlar öyle basite alınabilecek şeyler de değil..
Bu covid-19 ve aşıları ile ilgili bilinmeyen çok şey olduğu için, aşıların özellikle de "gelecek nesiller" üzerinde nasıl bir "kalıtsal etki" bırakabileceğine dair şüphe ve endişeler de yerini almaya başladı..Örneğin;
- Covid-19 aşılarını olanların kendilerinde yada gelecek nesillerinde kısırlığa sebep olur mu?
Bunuda bilemiyoruz,bunu da zaman gösterecektir.. Çünkü covid-19 aşıları henüz daha yeni aşılar olduğu ve üzerinde uzun yıllar çalışılmadığı için, bu ve benzeri soruların cevaplarını henüz kimse veremiyor.. Cevap veren/vermeye çalışan uzman kesimlerin de doğruyu söylediklerine (covid-19 aşılarının daha yeni aşılar olduklarından dolayı onlara) inanmak çok zor.. Buna kendilerinin de indandıklarından pek emin değiliz.. Çinliler bile sars-cov-2(covid-19) üzerinde aşağı yukarı 15-18 yıllık bir çalışması oldukları halde, bu tür sorulara akıllıca bir cevap verebilmiş değiller.. Kaldı ki, ülkemizdeki uzman kişilerin bu sorulara sanki çok şey biliyorlarmış gibi cevap verebilmeleri de garip bir durum..
** Maddi tazminat davalarının açılabilmesinin engellenmesi..
- Tüm insanlık, neden (ne idüğü güdüğü belli olmayan) covid-19 aşısına bu şekilde maruz bırakılmaktadır? Aslında yapılmak istenen şey nedir?
- Covid-19 aşılarında insanlar, birer canlı denek (kobay faresi) olarak mı kullanılmaktadır?
- Covid-19 aşılarına maruz kalıp-zarar gören insanlar, aşı şirketlerine karşı maddi tazminat davaları açabilecek midir? Böyle hakları var mıdır?
- Covid-19 aşılamalarında, insanlara neden "onay formu" imzalattırılıyor?
- Acaba DSÖ (WHO), dünyadaki tüm devletlere, hekimlerin "covid-19 aşıları konusunda "olumsuz raporlar yazmamaları" konusunda talimatlar vermiş olabilir mi?
Neden böyle yapsın ki? ; Bu şekilde davranılarak, özellikle de "aşı şirketleri"ne karşı tüm insanların yüklü miktarlarda maddi tazminat davaları açmalarının önüne geçilebilmesi (yani engellenmesi) sağlanıyor olunabilir (mi?)
"Aşıların güvenli ve güvenilir olmadığını gösteren en önemli kanıt, aşı şirketlerine,devlete ve hekimlere yüklü miktarlarda tazminat davalarının açılamaması için, aşı olacak adaylara zorunlu olarak "aşı onay formlarının imzalattırılması" gösterilebilir.. Aşılar güvenli ve güvenilir ise bu imzalara ne gerek var?"😬
Yani bu şu demektir; Aşı olsanız dahi bu formu imzaladığınızdan dolayı ne aşı şirketlerini ne devletleri ve ne de hekimleri dava dahi edemeyecek ve onlara karşı yüklü miktarlarda maddi tazminat davaları dahi açamayacaksınız.. Çünkü, sizlere ("covid aşısınıı rızanız ile olduğunuzu beyan eden "aşı onay formu"nu imzalattırılarak), sizin elinizi kolunuzu bir şekilde böylece bağlamış oluyorlar..
Dahası eğer aşılamadan sonra size /sevdiklerinize herhangi birşey (yan etki ve benzerilerden dolayı zarar /ölüm) olursa, büyük olasılıkla hekimler, ("bunun aşılamalardan dolayı olmadığını ve altta yatan bir sebepten (hastalık,rahatsızlık vbden dolayı) olduğunu/olabileceğine") dair kasıtlı/kasıtsız bir "sağlık raporu" hazırlayabilme durumu da olabileceği için, aşı şirketlerini,hekimleri ve devletleri dava etme hakkınızın aranması da böylece tamamen elinizden alınması da sözkonusu olabilir.. Alın size yüce adalet?! Bu nasıl yüce bir adalet? 😬
Sonuç olarak; Covid-19 aşılamalarından dolayı oluşabilecek zararlardan dolayı aşı şirketlerine,hekimlere ve devletlere karşı maddi tazminat davalarının açılmasının engellenmesi, yukarıda A ve B şıklarında belirtildiği gibi 2 yol ile gerçekleştiriliyor gibi gözüküyor;
1) Aşılamalarda "onay formu"nun aşı olacak kişilere imzalattırılması..
2) Hekimlerin aşılamalardan dolayı zarar görenlerle ilgili kasıtlı/kasıtsız "yanlış/yanıltıcı sağlık raporu" düzenlemesi..
Gerçekten bunlar çok ciddi önemli şeyler. Hem insanlara ne idüğü güdüğü belli olmayan covid-19 aşılarını zorla,zorbalık yollarıyla (bir takım kısıtlamalarla insanları aşı olmaya ve aşı onay formunu istemeyerek imzalamaya zorlamayla) aşı olmalarını sağlayacaksınız hem de insanlar, bu aşılamalardan dolayı zarar gördüğünde ise insanların ne aşı şirketlerine, ne hekimlere ne de devletlere karşı maddi tazminat davaları açmalarını izin vermeyecek /çeşitli bahanelerle engelleyeceksiniz..Haklarını bu şekilde şeytani düşücelerle,yollarla gasp edeceksiniz,engelleyeceksiniz.. Oh ne ala dünya?!
Hemen hemen dünyadaki tüm devletlerin bu sorulara açık bir şekilde cevap vermesi gerekiyor. Ziraa aşı yapıldıktan sonra bir şekilde zarar gören ve hatta hayatını dahi kaybeden insanlar bulunuyor,olabilir.. Dünya Sağlık Örgütü'nün "Kovid-19 aşılarıyla bağlantılı belgelenmiş ölüm yok" (194) açıklaması tamamen aldatmacaya yönelik gibi gözüküyor.. Çünkü bu konuda üzücü bir gerçek var ki o da,hemen hemen tüm dünyadaki hekimlerin aşılamalardan sonra zarar gören ve hayatını kaybeden insanların "bu zararlarının, aşılardan olmadığı" yönünde "tıbbi yalanlar/yanıltıcı tıbbi bilgiler" diyebileceğimiz kafa karıştırıcı tıbbi rapor bilgilerini kamuoyu ile paylaşabiliyor olma ihtimalleride var. Bunun nedenlerini ise 2 şekilde açıklayabiliriz;
1) Aşı şirketlerinin bu şekilde aklanmaları sağlanılıyor ve insanların bu nedenle aşı şirketlerine yüklü miktarlarda tazminat davaları açmalarının önüne geçilmiş olunuyor,olunabilir..
2) Bu yüklü miktarlardaki tazminat davaları sadece aşı şirketlerine değil hekimlere ve devletlere de açılabilmesi olasılığı olması nedeniyle de hekimler, bu aşılar konusundaki "yalan/yanıltıcı tıbbi rapor bilgileri" paylaşmak zorunda kalabiliyor,olabilirler..
- Sizce dünyadaki hekimler, bu konuda doğruyu söylüyorlar mı?
** Devletlerin aşılara "acil kullanım onayı" vermesi,aşı şirketlerini korumak için mi?
"Aşı şirketlerinin trilyonlarca dolarlık maddi tazminat davaları ile karşı karşıya kalması ve DSÖ tarafından koruma altına alınmaları olasılıkları.."
Bu bilgiyi yukarıda kısaca vermiştik. Aşı şirketleri, bu Covid-19 aşıları ile ilgili henüz TAM ONAY aşamasına geçmediği için, belki bu bilgiler açıklanmıyor da olunabilir.. Malum, aşıların "yan etkileri ve oluşabilecek ölümler" vb gibi sebeplerden dolayı trilyonlarca dolarlık maddi tazminat davaları ile karşı karşıya kalmak istemeyebilirler de.. İşte bu nedenle olmalı herhalde, ülke devletlerinin "ACİL KULLANIM ONAYLARI"nı alarak, bu aşıları alelacele piyasaya sürmüş olmalılar..Ancak yine de bu aşıların "hammaddeleri" ile ilgili içerik bilgileri, kamuoyu ile paylaşmaları gerekirdi,diye düşünüyoruz..
"Devletlerin covid-19 aşılarına "acil kullanım onayı" vermesi..(Sanki devletlere karşı bir tuzak hazırlanmış gibi..)"
Dünyanın her tarafında bir virüs var. Bu virüsden insanların öldüğü söyleniyor. Ve ülkeler, aşıların etkili olup-olmayacağını dahi tam olarak bilmeden öyle gelişigüzel ve alelacele bir kararla, bu virüs için geliştirilen aşılara "acil kullanım onayı" veriyorlar. Ve tüm insanlık bu nedenle birer "canlı kobay,canlı denek" haline getiriliyor. İnsanların bu aşılardan dolayı kötü etkilenmemesi,zarar görmemesi ve hatta ölmemesi hiç mümkün müdür?
"Bu aşıları vurulan insan "yaşarsa eğer aşılar onu kurtarmış oluyor. Ölürse altta yatan bir hastalıktan dolayı ölmüştür." damgasını insanlara yapıştırıveriyorlar. Ve insanların ne aşı şirketlerine ne de devletlere karşı maddi tazminat davası açmalarına dahi izin verilmiyor.. Trajikomik ama korkunç bir hadise.."😬
** 3.faz klinik çalışmaları hangi ülkelerde yapılıyor? Türkiye'de de yapılıyor mu?
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de "aşı denemeleri" yapılmaya başlanmış durumda.. Medyadaki haberlere göre, (eğer tabii yanlış anlamadıysak) "Sinovac şirketinin, Çin aşılarının 3.faz klinik çalışmalarının Çin dışındaki ülkelerdeki şirketlerle de anlaşma yaptıklarını ve bu 3.faz klinik çalışmalarının bu ülkelerde devam ettiği" yönünde bilgiler vardı..Örneğin bu Çin dışındaki ülkelerden biri ise Türkiye olmalı.. Çünkü 3.faz kilinik çalışmalarının Türkiye'de 22 Eylül 2020 yılında başladığı bildiriliyordu;
"22 Eylül 2020 - Sinovac Biotech, Türkiye'de Sinovac Life Sciences veya "CoronaVac" tarafından geliştirilen inaktive COVID-19 aşısı adayı için faz III klinik çalışmalara başladığını duyurdu." (16)
-Covid-19 aşıları için dünya genelinde milyarlarca canlı denek olduk..Nasıl olsa denemesi bedava..
Covid-19 aşıları özellikle de CoronaVac aşısının deneme çalışmalarının Türkiye'de dahil tüm dünyada kullanımı hakkındaki bilgileri okuduğumuzda gerçekten de "bu aşılar için canlı birer denek olduğumuzu" anladık.. Resmen insanları "canlı denek" olarak kullanıyorlar..Sadece Çin aşıları için değil diğer aşılar için de aynı şeyi söyleyebiliriz.. Tüm insanlık sanki birer "kobay faresi"ne dönmüş durumda..Deneme tahtası olduk..Nasıl olsa denemesi bedava?
ASLINDA DURUM ŞU;
-------------------
"Yaşarsan seni aşı kurtardı. Ölürsen altta yatan bir hastalıktan ölmüşsündür. Suç,sen de. Aşıların günahı yok! " 😕
Böyle harbi bir şekilde düşünenlere cevabı herhalde en iyi rahmetli Kemal Sunal verirdi; "Hassittir eşş......!"😊
** Aşılamalar zorunlu hale gelebilir mi?
Bu konuda sesler yükselmeye başladı bile.. Aşı olmak istemeyenlere (aşı olmamış kişilere), sosyal yaşamda bir takım ciddi yaptırımlar (örneğin mesela halihazırda kullanılan HES kodu olmadan otobüslere binilemediği,kamu kurumlarına,bankalara vs girilemediği gibi hava-deniz-kara yolculuklarının yapılamaması,restoruntlara,marketlere vb yerlere girilememesi vs gibi çok sayıda yaptırımlar) getirilebilir olduğundan dolayı, insanlar mecburen aşı olmak zorunda kalabilir.. Eğer bu da olmazsa, aşılamalar zorunlu hale gelebilir.. Peki, bu durumlar size çok garip gelmiyor mu?
- Covid-19 salgını, "yeni nesil modern köleliğe" geçiş için birer bahane mi?
İşte, bu tür kısıtlamaların başlaması, insanlarda aslında bu virüs ve aşılamaların (covid-19 salgınının) "gerçek olmayabileceği ve modern köleliğe" geçiş için birer bahane olarak ortaya atılmış "sahte salgın" olabileceğine dair görüş ve tartışmalar başlamış durumda.. Bu tür kısıtlamalar sanmıyorsak, bazı AB ülkelerinde de başlamış olmalı. Tabii, bir de Çin var. Çin, bu işi daha da ileriye götürmüş gibi görünüyor.
"Dijital Puanlama Vatandaşlık Sistemi" denilen bir sistemi hayata geçirdiler ve bu sistemle insanları "iyi vatandaş", "kötü vatandaş" diye ikiye ayırıp bir güzel fişliyorlar.. Puanınız yüksekse "iyi vatandaş", düşükse "kötü vatandaş" oluyorsunuz. Puanınız düşerse ve "kötü vatandaş" durumuna düşerseniz, sosyal yaşamda pek çok kısıtlamalara maruz kalıyorsunuz. Mesela işinizi kaybetmeden hapse girmeye kadar, her türlü kısıtlamalar söz konusu olabiliyor. Ve bunlar hayata geçmiş durumda. Şimdiye kadar 50 milyona yakın yada daha fazla Çinli vatandaşın, "kötü vatandaş" durumuna düştüğü ve sosyal yaşamda çeşitli ksıtlamalara maruz kaldıkları iddia ediliyor..Tüm bunlarla ilgili detaylı araştırmaları, yazımızda okuyabilirsiniz..
MERAK EDİLEN DİĞER İLGİNÇ COVİD-19 SORULARI
En önemli soru..Dünyadaki tartışmaların odağında bu var gibi gözüküyor;
* "Covid-19 aşılarında, insanların genetiğini değiştirebilecek ve bir takım olumsuz etkiler yapabilecek, (öldürülmüş yani etkisizleştirilmiş de olsa yarasalarda bulunan) corona virüs hücreleri ile bilinmeyen kimyasal ve/veya organik maddeler var mı?"
Bilemiyoruz ama dünya genelinde yapılan tartışmalar ve protestolara bakılırsa, bunlarla ilgili çok sayıda ciddi endişe ve şüphelenmelerin olabildiğini anlayabiliyoruz.. Bunlardan bazılarını daha önceki araştırmalarımızda ve şimdi de yukarıda vermiştik ve diğerlerini de aşağıda verdik,okuyabilirsiniz..
* Covid-19 aşısı ile HIV(aids) ve HBV(hepatit) arasında bir bağlantı var mıdır?
Bunu da bilemiyoruz ama "covid-19 aşısı olanların eşcinsel olabileceğine" dair haberler vardı sosyal medyada.. Hatta "bazı ilaçların da insanları eşcinsel yapabileceğine" dair bilgiler de vardı.. Biliyorsunuz eşcinsellik denince akıllara HIV virüsü de geliyor. Bunun yanında Hepatit hastalarına sürekli HIV (elisa) testlerinin yapılması da,akıllara aşıların HIV ile birlikte hepatit virüsünü (HBV) bulaştırıp-bulaştırmayacağı endişeleride getirebiliyor.. Bununla birlikte bazı ilaçların da insanların "cinsel tercihlerini değiştirebildiği, eşcinsel yapabildiği" gibi konusunda da bazı bilgiler vardı..Bu tür bilgiler de aşılar konusundaki endişeleri, daha da artırabiliyor..
Dünyada yaklaşık on/yüz milyonlarca insanın aids ve hepatit hastası olduğu tahmin ediliyor. HBV virüsünün her ne kadar "kan ve cinsel yollarla" da bulaştığı yönünde bilgiler olsa da, yiyecek,içecek gibi doğal yollardan da bulaşabileceğini bilinmesi gerekir. Durum böyle olunca, aşılamalar yoluyla da insanlara HIV ve HBV virüsünün bulaşıp-bulaşmayacağı da akıllarda soru işareti bırakıyor.. Örneğin bir araştırma da "bazı covid-19 aşılarının, hastalara HIV bulaşmasına daha duyarlı olabileceği" dile getirilmiş.. HBV konusunda ise herhangi bir veri bulunmamasına rağmen, hepatitli hastalara HIV testlerinin yapılması nedeniyle, bu konuda endişeler olabiliyor.. Covid-19 virüs ve/veya aşısının "beyni etkilemesi,eşcinsellik,HIV olma" vb gibi risklerinin ihtimalleri üzerine, akıllarda aşılamaların özellikle de "çocuk istismarı (pedofili) ve hayvan tecavüzleri" vb gibi adi suçları artırıp-artırmayacağı konusunda çok sayıda şüphelerin oluşmasına da neden olabiliyor..
** Covid-19 ile WMAT2 (Tanrı) Geni arasında bir bağlantı var mı?
- Deccalin son hamlesi mi? : Covid-19 dünyanın sonu mu?
- Covid-19 aşıları, Deccal'in son hamlesi mi? Neler oluyor? Kıyamet gerçekten de yaklaştı mı?
- Covid-19 aşıları, "Tanrı geni" olarak da bilinen VMAT2 genini mi hedef alıyor?
- Covid-19 virüsü "beyni etkiliyor" bahanesi ile aslında aşılarla insanların beyinleri mi hedefleniyor?
- Covid-19 ile Tanrı geni (WMAT2) arasındaki bağlantı ne olabilir?
Tabii ki bunları da tam olarak bilemiyoruz ama insan beynini yakından ilgilendiren bazı gelişmeler var.. Örneğin "covid-19'un insan beynini etkilediği, bazı covid-19 aşı denemelerinde ise bazı insanlarda "yüz felci"nin oluştuğu ve tabii ki "aşıların insanları eşcinsel yapabileceği" gibi sıradışı haberlerdeki gelişmeler hep "insan beyni" ile yakından ilgilidir.. Tabii böyle durumlar söz konusu olunca, "covid-19 aşılarının,insan beyninde olduğu iddia edilen inanç merkezinide etkileyip-etkilemeyeceği" sorularının da oluşmasına neden olabiliyor..
"VMAT2 genine, inanç merkezini kontrol ettiği için buna "Tanrı Geni"de deniyor.."Covid-19 ile beyin" arasındaki bağlantıyı incelediğimizde, Covid-19 virüsünün beyni olumsuz etkilediğini görüyoruz ve covid-19 aşılarının ise beyni nasıl etkileyebildiğine dair henüz bu konuda bir bilgi yok. Ancak virüs ve/veya aşıların gelecekte, beyin ile bağlantısı olan (ve bir nevi insanların inanç sistemlerini kontrol ettiği iddia edilen), WMAT2 genine nasıl bir etki bırakabileceği konusunda da bir bilimsel bir bilginin olduğunu söyleyebilmek de zordur.. Covid-19 virüs ve/veya aşılarının wmat2 geni ile arasındaki bağlantının ortaya çıkabilmesi, zamana kalmış birşeydir. Zamanla bekleyip göreceğiz..
Olasılıklar üzerinden hareket edersek;
--------------------------------------
- Covid-19 virüsü insanların beynini olumsuz etkiliyorsa, covid-19 aşıları da aynı etkilere sahip olabilir ve insanların inanç sistemlerini hedef alabilir mi? (İnsanların dini inançlarını yok eder mi? Yani covid-19 aşıları, WMAT2 genini hedef alarak, insanların inanç sistemlerini yok eder mi?)
Eğer yok ederse,
-----------------
- Bu ne zaman olur? Kalıtımsal olarak gelecek kuşaklara geçer mi ve günümüzde ve/veya gelecekte/gelecek kuşaklarda nasıl bir tablo ortaya çıkabilir?
- İnsanlar artık hiçbir şeye inanmayacak mıdır?
- Eşcinsel hatta sübyancı olma ihtimalleri olabilir mi?
- Örneğin, artık hiç bir çocuk (hatta ebeveynlerin kendi çocukları bile ebeveynlerinin (anne ve babalarının) yanında dahi) güvende olmayacak mıdır?
- Peki ya hayvan tecavüzlerinde bir artış olur mu? Vs vs.. Daha bunlar gibi çok sayıda sorular sorulabilir..
Aslına bakarsanız, bu tür sorular özellikle de "dini inançlı" kesimleri çok yakından ilgilendiriyor. Özellikle de covid-19 aşılarının "helal mi haram mı" olup-olmadığı tartışmaları şu sıralar tüm dünyada tartışma konusu..Bunların bazılarını aşağıda verdik.. Covid-19 aşılarının olumsuz etkilerine karşı sadece Müslüman dünyasında değil, Hristiyan ve Yahudi dünyasında hatta Budizm inancında bile bu yönde tartışmalar söz konusu olabiliyor..Özellikle de Asya ve Afrika ülkelerinde..
Eğer covid-19 aşılarının "insanların inanç sistemlerini yok etme" ihtimali varsa, doğal olarak bu aşıların "insanları eşcinsel ve sübyancı yapabilme" ihtimali de olabilir. Eğer durum böyle olursa, bu aşılarla ilgili tartışmalar sadece dini inançlı kesimleri değil, özellikle de çocuk sahibi olabilen (ataist vb) inançsız ebeveynleri de yakından ilgilendirebilir. Çünkü,bu ebeveynlerin, inançsız olsalar da kendi çocuklarına cinsel saldırıda bulunma olasılıklarını hiç bir zaman düşünmeyeceklerini tahmin edebiliriz. Doğal olarak, onlar da bu duruma tepki gösterebilirler..
- Peki,gerçekten de covid-19 aşılarının böyle bir etkisi olabilir mi?
Bilemiyoruz..Bunu yakında hepimiz göreceğiz..Umarız bunlar birer teori/komplo teorileri vs olarak kalır..Yoksa işimiz gerçekten çok zor demektir..
- Covid-19 aşıları müslümanlara haram mıdır helal midir?
- Covid-19 aşılarında domuz etinden yapılan jelatin vb gibi ürünler var mıdır?
- Covid-19 aşılarında yarasada bulunan corona virüsü varsa, bu aşılar müslümanlara helal midir?
- Eğer bunlar doğruysa, müslümanlar, bu covid-19 aşılarını olursa, onlara ne olabilir?
- Covid-19 aşısı, insanların inanç sistemlerini etkilediği ve kontrol ettiği iddia edilen genlerin (wmat2 geninin) genetik kodlarını değiştirebilir mi?
Müslümanlar bu aşıları alınca ne olabilir? Dini inançları zayıflayabilir mi? Ataist bir anlayışın içine girebilirler mi? Eşcinselliğe (ve sübyancılığa) karşı bir sempati duymaya başlayabilirler mi? Daha sonra da inançlı insanlar, şeytana tapmaya başlayabilirler mi?" 🙂 Şaka bir yana, bu tür şüpheler yavaş yavaş müslüman,yahudi,hristiyan ve budizm gibi dinlerdeki insanlarda da oluşmaya başlamış gibi görünüyor..
- Covid-19 salgını başlamadan önce küresel güçler ABD,ÇİN ve RUSYA peş peşe a)rdı ardına çeşitli gizli toplantılar yapmışlar mıydı? (Yoksa covid-19 salgını, bilerek bu küresel güçler tarafından mı üretildi?"
Bilemiyoruz ama öyle görülüyor ki tüm dünya mecburi olarak bu planlı oyunun birer parçası olmuş durumda.. Tabii ki bizler de öyle.. Mecburen dünyanın bu planlı oyununa adapte ve birer parçası olmak zorunda kalabiliyoruz. Başka yapacak birşey yok gibi gözüküyor Tabii bir yere kadar. Gerçekleri öğrenmeye ve bunları birbirlerimizle paylaşmaya devam etmeliyiz. Tamamen teslimiyet bayraklarını çekmemek lazım. Tabii devletimizi koruyabilmek,destekleyebilmek için, devletimizin vermiş olduğu kurallara uyarak bunları yapmalıyız. İsyan bayrağını çekmeden, insanlara bildiğimiz,öğrendiğimiz doğruları paylaşmaya devam etmeliyiz. Biz de zaten bunu yapıyoruz. Sizler de öyle yapmalısınız..🙂
Kaldığımız yerden devam edersek..Kasalarını dolduran aşı şirketlerinin arkasında da yine bu küresel sermayelerin olduğu çok açık. Peki bu küresel sermaye kimlerden oluşuyor? Akıllara aşı şirketlerini kontrol eden ülke devletleri geliyor.. En başta, ABD,ÇİN ve RUSYA.. AB ülkelerini de pas geçmemek lazım. Özellikle de Almanya ve İngiltere..
- İnsanlık covid-19 salgınındaki bu planlı oyuna teslim olacak mı?
Bilemiyoruz, bunu zaman gösterecek. Ama dünya genelinde yapılan "protestolara ve tartışmalara" bakılırsa, insanlık bu planlı oyuna teslim olmayacak gibi gözüküyor..
- Herkesin covid-19 virüs,salgın ve aşılamaları hakkındaki öngörüleri ve şüphelenmelerine "paranoyak düşünceler,komplo teorileri" diyenler, neden Bill Gates'in öngörüleri ve şüphelenmeleri için aynı şeyi söyleyemiyor?
Onun hem salgın öncesinde hem de salgın sonrasındaki "salgın,virüs ve aşılar" hakkındaki öngörüleri ve şüphelenmeleri, nedense bu medyatik şovmenler tarafından adeta baş tacı olmuş gibi..Özellikle de uzman! diye ekrana çıkarılan ve covid konusunda iyice saçmalayan apoletli medyatik hekimler.. Tabii bir de kendini uzman yerine koyan ve sürekli saçmalayan medya spikerleride var..Özellikle de haber spikerleri.. Kimse de Bill Gates üzerine olumsuz konuşabilecek bir tık ses yok..Ama Covid-19 gerçekleri hakkında araştırmalar yapıp-gerçekleri ortaya çıkaran araştrımacı insanlar bu konularda öngörülerini ve şüphelerini açıklayınca, bunlar hemencecik "çok tehlikeli! paranoyak komplo teorileri" olarak damgalanmaya başlanıyor.. Hatta iyice saçmalayan medyatik şovmenlerin bazıları var ki sokaktaki vatandaşların maske takmama/takılmama nedenlerini anlattıklarında bile bunları"tipik bir bahane üretme!"şeklinde değerlendirerek, insanlara tepeden bakabiliyor ve onları küçük görebiliyorlar..Halbuki ekranlarda bunları söyleyen bu medyatik şovmenlerin suratlarında ne maske var ne de mesafe kuralına uyma.. Bir de kalkıyorlar vatandaşlara akıl vermeye ve onları küçük görmeye çalışıyorlar..Vatandaşların covid tedbirlerinden dolayı "ceza yemelerini" dahi "oh! olsun iyi oluyo sizlere!" gibi buna yakın yüz ifadeleriyle neredeyse kahkaha atabilecek seviyede karşılayabiliyorlar..Galiba vatandaşların ceza yemeleri hoşlarına gidiyor.. Bill Gate'sin aşı işine girmesi ve ekranlarda, çok profesyonel bir sağlıkçı hekim edasıyla konuşmalar yapması ve dünyadaki çok ünlü medya platformlarının bunu manşetlere taşımasına ise hiç ses çıkarmıyorlar. Ses çıkarsalar bile bu ses adeta onun tarafındaymış gibi bir havada olabiliyor.. . Yazık medya, medyatik palyaçolardan geçilmiyor.. Liyakatsiz kimselerin uzman,hekim,spiker vb diye medyada boy göstermesi, medyanın güvenirliliğini de sarsabiliyor ve bu nedenle "palyaço medya"ya dönüşmesine de neden olabiliyor..
"Olaylara tek taraflı bakan bir medya, birilerinin soytarısı olan bir medyadan öteye gitmez ve hiçbir zaman gerçekçi bir medya olarak da gözükmez.." Aynı şey diğer meslek grupları için de geçerlidir. Özellikle de bilimadamları,hekimler,gazeteciler,yazarlar,polisler,savcı ve hakimler,politikacılar vs vs..
- Birisinin covid-19 aşısı olup-olmadığı, DNA ve kan testleri ile tespit edilebilir mi?
- Peki dünya liderleri ve politikacılar acaba kendileri gerçekten de bu covid-19 aşılarını oldular mı? Ya covid-19 aşısı olmadılarsa?
- Kan testleriyle, kişilerin aşı olup-olmadıkları tespit edilebilir mi?
- "Netanyahu, aşı olurken neden gülmüştü?" 🙄 Gıcık olduk,şüphelendik lan! 😁
Dünya liderlerinin ve politikacılarının, covid-19 aşılarını olurken vermiş oldukları pozlar, sosyal medyada çok tartışıldı. Bunların gerçek olup-olmadığı yönünde de şüpheler oluşmuş durumda. Peki, bu liderlerin gerçekten de covid-19 aşısı olup-olmadıkları nasıl tespit edilebilir? Bağımsız sivil labaorutuvarda liderlerin,politikacıların, DNA,kan testleri gibi testlerle covid aşısı olup-olmadıkları tespit edilebilir mi?
-Covid-19 aslında bilinen bir grip versiyonuna verilmiş başka bir isimden ibaret olabilir mi? Yoksa kandırılıyor muyuz?
- Yıllardan beri bildiğimiz ve her yıl çok canlar alan bilinen grip virüsünün başka bir versiyonunu, "ÇOK TEHLİKELİ!" diye bir covid-19 virüsü olarak insanlara yutturulmaya çalışılmış olunabilir mi?
Bunu da tam olarak bilemiyoruz ancak bu konuda dünyanınn çok ciddi şüphelerinin olabildiğini, dünya genelinde yapılan protestolardan anlayabiliyoruz.. "Bilinen girip virisünün bir versiyonu, Covid-19 virüsü diye dünyaya servis edilmiş olunabilir mi?" Aslına bakarsanız bu çok mümkün bir olasılık olabilir. Çünkü, bir grip virüsü düşünün ki Covid-19'dan önce hemen her yıl dünya genelinde, on/yüzbinlerce (belki de milyonlarca) insanı öldürüyor ve yine milyonlarca insanı perişan hale getirebiliyor. Ve yine bir grip virüsü düşünün ki o da çeşitli şekillerde mutasyonlara uğrayabiliyor. Burada garip olan şey, "mutasyonlara uğrayan grip virüsleri ile insanlığın, yüzyıllardır yaşamış olmasıdır.."diyebiliriz.. Grip virüsleri de mutasyona uğrayabilen virüslerdir. Ve mutasyona uğrayan grip virüslerinin ise tehlikesini, grip virüslerinden her yıl on/yüz binlerce hatta milyonlarca insanın ölümlerinden anlayabiliyoruz.. "..influenza virüslerindeki mutasyonların büyük çoğunluğu öldürücü veya zararlıdır." (195)
Ve girip virüsleri de oldukça bulaşıcıdır. (196.197) Mutasyona uğrayan ve öldüren girip virüslerinin bulaşıcı olmaması çok garip gelebilirdi herhalde..Aslına bakarsanız girip virüslerinden hemen herkes ve her insan bir şekilde nasibini almıştır,diyebiliriz.. Hemen her aile mutlaka girip virüsüne muhatap olabilmiştir. Grip virüsüne yakalanmayan bir insan var mıdır? Belki çok az. Belki de aslında kişi yakalanmış da olabilir ama bunun farkında da olmayabilir..
"Bir aile de bir kişi grip virüsüne yakalanmışsa, yaklaşık bir/birkaç gün sonra diğer aile üyelerinden biri/bazıları /hepsinin de aynı grip virüsüne yakalanma olasılığı çok yüksektir..Çünkü girip virüslerinin çoğu bulaşıcıdır.."
Bunu, mesela (hiç aramaya,uzağa gitmeye gerek yok),kendi aile örneğimizden biliyoruz. Aile üyelerinden biri girip virüsüne yakalandığında, (mecburen temas zorunlulukları olabildiği için), bir/birkaç gün için de diğer aile bireyleri olarak bizler de aynı grip virüsüne yakalanabiliyorduk. Aynı olasılıklara sizlerinde karşılaşmış olabileceğinizi tahmin ediyoruz..Çünkü,girip virüslerinin bulaşıcılık olasılıkları genelde hep aynıdır..Aileler /kişiler arasında ayrımcılık yapmaz..Bulaşırsa her kişiye ve her aile bireyine bulaşabilir..
Bu durum bile girip virüslerinin aslında ne kadar bulaşıcı olabildiğini bizlere en yakın bir örneği olarak açıklayabiliyor. Aslına bakarsanız, girip virüsü kapan aile üyesinin, diğer aile üyelerine bu virüsü bulaştırma nedenleri sadece "virüslü bireyle yakın temas" değil, virüslü bireyin dokunduğu hemen herşeye de o virüsün bulaşma ihtimali de sebep olabilir. Bunu da mesela yakın gözlemlerle bizler yaşamıştık. Hiç yakın temas olmamasına rağmen, girip olan aile üyesinin dokunduğu şeylere de dokununca, bir/birkaç gün içinde bizlerinde girip virüsüne yakalandığımız olabiliyordu.. Örneğin tabak,bardak,çatal,kaşık gibi mutfak; tuvalet,banyo,havlu,sabun gibi banyo-temizlik vb gibi mecburi dokunma ihtiyacı olunan yerlerden girip virüslerinin bulaşma olasılığı olabiliyor..Bunlar hemen hemen tüm ailede yaşanabilen durumlardır..Varsayımlar,olasılıklar değil, bizzat yaşanılan gerçeklerdir..
Tüm bu sonuç ve sebeplerden, aslında covid-19 diye tabir edilen virüsün, aslında bilinen girip virüsünün bir versiyonuna verilmiş bir addan ibaret olabilir olabileceğini anlayabiliyoruz..Aslına bakarsanız, covid-19'un "sahte bir salgın" olabileceğini gösteren en güzel örneklerden biri, sadece bu sebep-sonuçlar, değil, covid-19'dan önce her yıl girip virüsünden ölen on/yüz binlerce hatta milyonlarca insan sayısının azalması /garip bir şekilde ortadan kaybolmasıdır,diyebiliriz..
"Neden covid-19'dan önce bilinen girip virüsünden hemen her yıl on/yüz binlerce hatta milyonlarca insan hayatını kaybediyorken, covid-19 döneminde bu oranlar niçin ciddi anlamda hiç yok denecek kadar azalmıştır?" (Hatta bazı ülkelerde hiç yok seviyeye dahi indiği de söyleniyor..)
Bu soruyu sorduğunuzda, "tedbir alındığından dolayı,girip virüslerinden ölümler azaldı!" yada "covid-19 ağır bir virüs, bilinen girip virüsü ise hafif. Ağır virüs ,hafif virüsü bastırdı. O yüzden covid ölümleri arttı.." vb gibi bilimsellikle hiç alakası olmayan yaklaşımlarla çeşitli bahaneler üretebiliyorlar..Bunu yapan da başta Dünya Sağlık Örgütü (WHO), CDC gibi dünyaca ünlü sağlık kuruluşları, medyatik hekimler ve devletler..Medya ise adeta onların sözcüsü gibi bu bilgileri sürekli dolaştırıp duruyor. Ne sorguladıkları var ne de araştırdıkları..Robot gibiler..Ne emir alırlarsa onu yapıyorlar..
- "Covid-19 virüsü, bilinen girip virüsünün başka bir versiyonuna verilmiş bir isim ise, neden bu virüs "çok tehlikeli covid-19 virüsü" diye dünyaya servis ediliyor? " (Ve dünyadaki konuyla ilgili uzman hekimler,bilimadamları, neden bu konuda tek taraflı konuşuyor /sessiz kalabiliyor?)
Bilinen girip virüsleri hakkında uzmanlaşmış bilimadamlarının dahi, neden covid-19 virüsü hakkında "sanki bu covid-19 salgını gerçekten varmış!" gibi tek taraflı davranış sergilediklerini tam olarak bilemiyoruz. Belki de bilinen girip virüslerinden biri olan covid-19 virüsünü, WHO'nun yanıltıcı bilgi olma olasılığı çok yüksek olabilen "sağlık yönlendirme ve talimatları" doğrultusunda, bu haliyle kabul etmişler de olabilirler..Peki, neden bu şekilde davranmış olabilirler? Bilemiyoruz ama bu konuda (bilinen girip virüsleri hakkında) onların da yeterince bir bilgiye sahip olmadıklarını şimdi çok iyi anlayabiliyoruz..Yada en azından belki de korkuyorlar da olunabilir..İşte ne bilelim, meslekten men edilme,karalanma,kovulma,öldürülme vb gibi olumsuzluklar yaşayabilmeleri de sözkonusu olabilir olduğundan dolayı bir psikolojik bir baskı sonucunda da girip ve covid hakkında bu bazı gerçekler açıklanmıyor da olunabilir... Tabii burası tartışılması gereken ayrı bir mesele..
Yeterince bir bilgiye sahip olmadıklarını varsayarak yola çıkarsak..Eğer yeterince bir bilgiye sahip olsalardı, bu şekilde WHO'nun birer oyuncağı haline gelmezlerdi,herhalde.. Dünyadaki hekimlerin ve bilimadamlarının bilinen girip virüsleri ve/veya covid hakkında yeterince bir bilgiye sahip olmadığını, WHO'nun dünyaya servis etmiş olduğu ve "yanıltıcı bilgi" olma olasılığı çok yüksek olabilen "covid-19 sağlık yönlendirmelerine" körü körüne bağlı kalmalarından anlayabiliyoruz.. (Tabii psikolojik baskı sonuçları hariç olabilir..)
-Bilimadamlarının yapmış oldukları bilimsel çalışmalar, ne kadar bilimsel?
Ayrıca dünya geneline baktığınızda, özellikle de bilinen girip virüsleri hakkında yeterince ciddi bilimsel labaratuvar araştırmalarının , hiç yok denecek kadar az olabildiğini görebiliyorsunuz.. Yada varolan bilimsel çalışmaların doğruluğu konusunda kimse pek emin değil herhalde..Bilimadamlarının yapmış oldukları bilimsel çalışmalar, ne kadar bilimsel? Burası da ayrıca tartışılması gereken bir konu.. Büyük olasılıkla dünya sağlık örgütü (WHO) (ve ona destek veren küresel sermaye), bu gerçeği bildiği için herhalde, bulaşıcılık oranı çok yüksek olan girip virüsünü ,kendi çıkarları için kullanarak ,bunu bir çeşit kazanca dönüştürmüş gibi görünüyor..
Bilinen grip virüsleri de "bulaşıcılık oranı yüksek, öldürücü,tehlikeli ve mutasyonlara uğrayabilen" virüsler olmasına rağmen, dünyadaki bilimadamlarının WHO'nun "covid-19 sağlık yönlendirmeleri"ne saplantılı bir şekilde takılıp-kalmaları da, bilinen girip virüsleri hakkında gerçekten de ciddi anlamda teyerince bir bilgiye sahip olmayabileceklerini de anlayabiliyorsunuz..
- "Dünya insanlığı için kirli planlarınız olsaydı ve bir virüsü bu iş için kimse şüphelenmeden kullansaydınız, hangi virüsü kullanırdınız?"
Covid-19'dan önce de, bulaşıcılık oranı yüksek,öldürücü,tehlikeli ve mutasyona uğrayan bir virüs düşünün ki,bu virüsle hemen hemen her yıl döneminde karşı karşıya kalabiliyorsunuz..Dünya insanlığı için büyük bir plan yapmak için bir virüsü kullandığınızı bir düşünün.. Kullansaydınız siz hangi virüsü kullanırdınız? Tabii ki, "bulaşıcılık oranı çok yüksek,öldürücü,tehlikeli ve mutasyona uğrayabilen" ve tüm insanlığın muzdarip olduğu ve bilinen girip virüsünü çok rahat bir şekilde kullanabilirdiniz..Çünkü,insanlığı kandırabilmenin en kolay yollarından biri, varolan bilinen bir virüsü, çok tehlikeliymiş gibi başka bir isim adı altında dünyaya servis etmek,olabilirdi...Bu sayede sizden ve yapmak istediklerinizden kimse şüphelenmeyecektir..Çünkü zaten böyle bir virüs var ve böyle bir virüsten insanlar zaten ölüyordu..Girip virüsünün ismini değştirmek, şüphelenmelerden kurtulabilmek ve planların doğru işlenebilmesi için gerekli bir araç olabilirdi..Ve zatende bu olmuş gibi görünüyor..Görünen köy kılavuz istemez misali..
VE DİĞERLERİ
------------""
- Çin,ABD,Rusya ve AB ülkeleri, (DSÖ'yü ve sağlıkçıları kullanarak), Covid-19 salgınını yeni dünya düzenine geçiş için kullanıyor olabilirler mi?
- Aşı olsak dahi virüs bulaşabilir ve bu aşılar işe yaramayabilir mi?
- Aşıların işe yaramaması, virüsün doğal halinden mi yoksa mutasyona uğmasından mı kaynaklanıyor?
- Virüsün mutasyona uğraması, aşı olan insanların vücutlarında mı gerçekleşiyor?
- Aşılardaki ölü virüsler, sonrdan insan vücudunda canlandırılabilinir mi?
- Aşılardaki ölü virüsler, mutasyonlu virüsler mi?
- Aşılardaki ölü virüsler, sonradan insan vücudundayken mutasyona uğrayabilir mi?
- Aşılardaki ölü virüsler, mutasyonlu virüsler ise, bağışıklı sisteminin askerleri olarak bilinen "T-hücreleri ile antikorlar"ı da mutasyona uğratırlar mı?
- Covid-19 aşılarını olan insanların vücudunda, bu virüsler ölü de (yani etkisizleşitrilmiş dahi) olsalar, bir şekilde hayatları boyunca vücutlarında kalıcı olarak kalmakta mıdır?
- Ve en önemlisi de bu virüsler, nesilden nesile aktarılır mı? Yani bir nevi yeni nesiller nasıl bir kalıtsal özelliğe sahip olabilecektir?
- Ve bu aşılar, uzun vadede insanlarda nasıl olumsuzluklar yaşanmasına sebep olabilir? Kısırlık,ani kalp krizleri,astım,kanser vb gibi..
- Şimdiye kadar Çin'in covid-19 aşılarından dolayı ölen insanlar oldu mu?
- Bu virüs varsa eğer insanlara ne tür etkiler yapabilir?
- İnsanlar, aşılamalar yoluyla durup-dururken corona virüslü olabilir mi?
- Aşılarda bilinmeyen kimyasal ve/veya organik maddeler var mı?
- Bu virüs ve maddeler varsa eğer, bunlar insanlarda nasıl bir olumsuz etki bırakabilir? Örneğin, insanları "inançsız,eşcinsel ve/veya sübyancı bir birey" yapabilir mi?
- Virüsün sürekli mutasyona uğraması ne anlama geliyor? Mutasyon dünyadaki tüm insanların aşılanması için sadece bir hikayeden mi ibaret?
- Acaba Covid-19 aşıları, bu virüsle mücadele ederken "insan beynine" nasıl bir etki yapabilir?
AÇIKLAMALAR
- Peki,bu tür düşünceler, "paranoyak hasta düşünceler" midir?
Bazılarına öyle gelebilir ama biz öyle sanmıyoruz, daha öncede dediğimiz gibi Covid-19 virüsü ve aşılar hakkında bilinmeyen kafa karıştırıcı çok detaylar var. Başta WHO olmak üzere,ilgili-ilgisiz (ülkelerin sağlık uzmanlarının,hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının hatta gazetecilerin,aydın kesimlerin vs vs) her kafadan her kesimin, salgın (virüs ve aşılar) hakkında sanki bu salgın hakkında çok şey biliyorlarmış gibi medyada yalan-yanlış/yanıltıcı olması muhtemel sağlık yönlendirmeleri vermeleri, ahkam kesmeleri, insanların doğal olarak kafalarının karışmasına ve doğal olarak da bu virüs ve aşılar hakkında çok ciddi bir şekilde şüphelere düşmesine neden olabilmekedir..
Günümüzde bu tür düşünceler insana "çok uçuk,paranoyak ve hasta düşünceli komplo teorileri" olarak gelebilir. Ama bu olasılıkların gerçekleşebilmesini gösteren bazı işaretler de olabiliyor sosyal medyada.. Covid-19 salgını da bununla çok yakından ilgili gibi gözüküyor.. Birazdan bunların detaylarını bölüm bölüm yavaş yavaş vermeye çalışacağız, zaten daha önceleri de vermiştik bunları,bunlarda yenileri..
İnsanoğlu, sadece yaşamında görmüş olduğu eğitim ile kendi yaşamındaki gerçekliklere odaklandığı için, böyle olasılıkların gerçekleşebileceği hayaline hiçbir şekilde girmemektedir. Çünkü,insanın kendi psikolojisi sadece "yaşamış olduğu ve gördüğü gerçeklikleri" algılamaya ayarlıdır ve bu algı ayarının dışında kalan gerçekliklerin (olasılıkların) hiçbir zaman /en azından sadece mümkün olmayabileceği yönündedir. Bu tür olasılıklara (yani olasılık dışındaki hayallere değil kaynakları olan olasılıklara) her ne kadar inanmasanız da, geçmişte bu tür olasılıkların yaşanmış olduğunu da bilmeniz de fayda vardır. Yani bu tür olasılıkların "geçmişte gerçekleşmiş ve gelecekte de gerçekleşme" olasılığı çok yüksek olabilir,düzeydedir.. Özellikle de "kaynaklı olasılıklar".. "Kaynaklı olasılıklar" nedir, bunu yazı boyunca özellikle de bölümlerde irdeledik,okuyabilirsiniz..
Bu tür tartışmaları okuyabilmek ve bunlar üzerinde "ileride olabilecekler" üzerinde tahminler de bulunmak pek kolay birşey değil ama her insanın da yapabilmesi de mümkündür.. Tüm bu sorular,tahminler ve tartışmalar, biraz kafa karıştırıcı olsa da üzerinde düşünülmesi ve tartışılması gereken önemli hadiseler de olabilir aslında.
Evet,ortada ciddi bir virüs var ve insanlar ölüyor. Artık insanlar gerçekten de covid-19 virüsden mi ölüyor yoksa başka etkenlerden mi ölüyor orasını bilemiyoruz.. Biz açıkçası inanmıyoruz ama bizim inanıp-inanmamız önemli değil. Tüm dünya buna inanmış (/inanmış gibi gözüküyor olabilir) ve yine de (bu bir "planlı bir oyun" da olsa), artık bu salgın (/planlı bir salgın oyunu) üzerinde birşeyler yapılmaya çalışılıyor.
Tüm dünyada "salgının bitmesi için uğraşılıyor" gibi bir algı var gibi gözüküyor ama aslında öyle olmayabilir..Yani aslında küresel sermaye/küresel güçler, bu salgının bitmesini istemiyor da olabilir..Bunu küresel sermayenin oyuncağı haline gelen kısa DSÖ (WHO) olan Dünya Sağlık Örgütünün şüpheli açıklamalarından,davranışlarından çok kolay bir şekilde anlayabiliriz.. DSÖ'nün, "salgının bitmeyeceği.." vb gibi açıklamaları halen sıcak gündemini koruyor.. Tabii ara ara "şu şu yılda salgın bitebilir" diye yapmış olduğu kafa karıştırıcı açıklamaları saymazsak.. Neyse yukarıda da dediğimiz gibi tüm bunlar, yaşanan gelişmelerden,haber,araştırma,makale vb gibi bilgilerden çıkardığımız şimdilik birer olasılık üzerine kurulu tahminler,varsayımlar..İlerde gerçekten de ne olur,orasını tahmin edebilmek çok zor..
NOT : Unutmayın, bu sayfadaki tüm bilgiler sizlere sadece bilgi vermek amacıyladır..Sağlık yönlendirmeleri konusunda sağlık çalışanlarınızn,hekimlerinin ve devletinizin tavsiyelerinize uymanız,sizin ve ailenizin iyiliği içindir.. Konu hakkında daha detaylı uyarılarımızı aşağıdaki UYARILAR kısmından ve BURADAKİ genel uyarılar kısmından okuyabilirsiniz..
NOT : Yabancı sitelerden alınan haber,makale gibi yabancı dillerin Türkçe çevirilerinde hatalar olabilir. Gerçek çevirileri öğrenmek için kaynaklarına gidip okuyabilirsiniz..
* Aşılar,İnaktive aşı vs vs nedir,ne değildir?
* Aşılar nasıl çalışır?
---------------------
"İnaktif aşı ne demek? İnaktif aşı örnekleri neler? İşte, inaktif aşısı özellikleri...
Sağlık Bakanlığı'nın Çin'den temin ettiği ve koronavirüse karşı geliştirilen inaktif aşı, çeşitli yöntemlerle öldürülmüş mikroorganizmalardan oluşan aşılardır. Canlı aşı değildir. Hücredışı bakterilerin neden olduğu enfeksiyonlarda etkili olan inaktif aşıların canlı aşılara kıyasla bağışıklık süresi kısa olan aşı türü olarak bilinirler. İşte, inaktif aşı hakkında ayrıntılar. (....)" (3)
"İnaktif (etkisizleştirilmiş) aşı
İnaktive edilmiş bir aşı (veya öldürülmüş aşı), kültürde büyütülen ve daha sonra hastalık üretme kapasitesini yok etmek için öldürülen virüs partikülleri, bakteriler veya diğer patojenlerden oluşan bir aşıdır. Bunun aksine, canlı aşılar hala canlı olan (ancak neredeyse her zaman zayıflatılmış, zayıflamış) patojenleri kullanır. Etkisizleştirilmiş aşılar için patojenler, kontrollü koşullar altında büyütülür ve enfeksiyonu azaltmak ve böylece aşı kaynaklı enfeksiyonu önlemek için bir araç olarak öldürülür. Virüs, ısı veya formaldehit gibi bir yöntem kullanılarak öldürülür. Etkisizleştirilmiş aşılar ayrıca virüsü etkisiz hale getirmek için kullanılan yönteme bağlı olarak sınıflandırılır. Bütün virüs aşıları, ısı, kimyasallar veya radyasyon kullanılarak tamamen yok edilmiş virüs partikülünün tamamını kullanır.
Split virüs aşıları, virüsü bozmak için bir deterjan kullanılarak üretilir. Alt birim aşılar, virüsün kopyalanması veya hayatta kalması için gerekli olan veya ters reaksiyonlara neden olabilen diğer bileşenleri ortadan kaldırırken, bağışıklık sistemini virüse bir yanıt oluşturması için en iyi uyaran antijenlerin saflaştırılmasıyla üretilir. Etkisiz hale getirilmiş virüsler, bağışıklık sistemi tarafından canlı virüsler immünolojik yardımcı maddelerinden daha zayıf bir yanıt üretme eğiliminde olduğundan ve patojene karşı etkili bir bağışıklık tepkisi sağlamak için çoklu "güçlendirici" enjeksiyonlar gerekebilir.
Zayıflatılmış aşılar genellikle sağlıklı insanlar için tercih edilir çünkü tek bir doz genellikle güvenli ve çok etkilidir. Bununla birlikte, bazı insanlar zayıflatılmış aşıları alamazlar çünkü patojen kendileri için çok fazla risk oluşturur (örneğin, yaşlılar veya bağışıklık yetersizliği olan kişiler). Bu hastalar için etkisizleştirilmiş bir aşı koruma sağlayabilir.
Örnekler
Türler şunları içerir:
Viral:
-----
Enjekte edilen çocuk felci aşısı (Salk aşısı)
Hepatit A aşısı
Kuduz aşısı
Çoğu grip aşısı
Kene kaynaklı ensefalit aşısı
Bakteriyel:
----------
Enjekte edilen tifo aşısı
Kolera aşısı
Veba aşısı
Boğmaca aşısı
Mekanizma
----------
Patojen partikülleri yok edilir ve bölünemez, ancak patojenler, bağışıklık sistemi tarafından tanınmak üzere bütünlüklerinin bir kısmını korur ve uyarlanabilir bir bağışıklık tepkisi uyandırır. Doğru üretildiğinde aşı bulaşıcı değildir, ancak uygun olmayan inaktivasyon bozulmamış ve bulaşıcı partiküllere neden olabilir. Düzgün üretilmiş bir aşıda öldürülen patojenler üremediğinden, bağışıklık tepkisini güçlendirmek için periyodik olarak takviye aşıları gerekir." (4;119)
"Viral aşılar
Aşılar, insan ve hayvanlarda humoral ve sellüler karakterde oluşan aktif bağışıklığı uyararak infeksiyonlara karşı koruma sağlayan biyolojik maddelerdir. Ancak, vücudun mikroorganizmalara karşı korunmasında, pasif bağışıklığın da rolü fazladır ve her ikisi (aktif ve pasif bağışıklık) birden etkin olurlar. Sadece biri yeterli değildir.
Aktif bağışıklık için kullanılan aşılar başlıca iki gruba ayrılırlar.
1) Klasik (konvansiyonel) aşılar (aktif ve inaktif)
2) Biyoteknolojik aşılar (.....)" (33)
"Covid 19 aşıları: Farkları neler, nasıl dağıtılacaklar?
(....) Geniş kitlelerde (üçüncü faz) denenen 11 aşıdan dördü öne çıktı. Sırasıyla Biontech, Gamaleya Enstitüsü, Moderna ve son olarak Oxford üçüncü faz çalışmalarında alınan ilk sonuçların yüksek oranlarda etkili olduğunu duyurdular. Bu dört aşının ortak özelliği, geleneksel aşılara göre nispeten daha yeni teknolojilerle geliştirilmiş olmaları. Özellikle BioNTech ve Moderna aşıları, onaylanması durumunda tarihte RNA teknolojisi kullanılan ilk aşılar olacak.
Bu aşıların birbirinden farkları neler?
Geleneksel aşılarda enfeksiyona sebep olan virüsler, zayıflatılarak ya da etkisizleştirilerek vücuda enjekte ediliyor, böylelikle vücut, kendisine zarar veremeyecek hale gelen virüse karşı bağışıklık kazanmayı öğreniyor.
RNA tabanlı aşılarda ise virüsün tamamı yerine, genetik bilgisini taşıyan RNA zincirinden kritik bir kısım vücuda enjekte ediliyor.
Viral vektör aşılarında da yine gen teknolojisi kullanılarak, virüsün taşıdığı genetik materyalin bir kısmı, başka bir virüs içine yerleştiriliyor ve vücuda enjekte ediliyor.
BioNtech ve Moderna aşıları RNA tabanlı, Sputnik V ve Oxford/Astrazeneca aşıları da viral vektör tabanlı aşılar.
Bu dört aşı arasında öne çıkan farklılıklardan ilki üretim aşaması. Viral vektör aşıları, geleneksel aşılarda olduğu gibi üretim aşamasında canlı bir hücreye ihtiyaç duyduğu için hammadde gereksinimi iki katına çıkıyor. RNA aşıları ise kısa zamanda daha fazla üretim yapılabilmesine olanak sağlayacak bir teknolojiye sahip. (....)" (5)
"İnaktif, Viral Vektör, mRNA...Covid-19 aşılarında firmalar hangi teknikleri kullandı? Farkları neler
Aşılar nasıl çalışıyor? Aşıların nasıl çalıştığını anlamak için önce virüslerin vücuda nasıl etki ettiğini ve vücudun bu virüslere nasıl tepki verdiğini anlamak gerekiyor. Diğer tüm virüsler gibi Covid-19 hastalığına neden olan yeni tip koronavirüs ya da tam adıyla SARS-CoV-2 vücuda girince kendini kopyalayarak çoğalmaya başlıyor ve vücutta bunları fark ederek savaşmak için bağışıklık sistemini harekete geçiriyor.
Aşı olmadığı durumlarda virüsü yabancı bir obje olarak tanımlayan vücut bağışıklık hücreleri ile virüsün etrafını sararak zarar vermesini engellemeye çalışıyor. Sonrada bu virüsleri etkisiz hale getirecek antikorları üretiyor ve üretilen antikorlar kıskaçları ileri virüsün üzerine kilitlenerek başka hücrelere girmesini ve çoğalmasını engelliyor. Vücudun verdiği bu ilk bağışıklık tepkisi zaman alabildiği gibi bu süreçte ateş, öksürük, nefes darlığı gibi semptomlarda görülebiliyor. Bu sırada üretilen antikorların bir kısmını saklayarak gelecekteki hastalıklar için bir anlamda hafıza hücreleri saklıyor.
İşte aşılar bu semptomlar görülmeden hafıza hücrelerinin oluşturulmasını amaçlıyor.
Aşılarda kullanılan teknikler hangileri?
Koronavirüs aşılarında 5 temel teknik üzerinde çalışılıyor. Covid-19 aşıları üreten firmaların kullandığı teknikler
Ülke=Firma= Kullanılan teknik= Açıklanan etkinlik oranı
------------------------------------------------------
- ABD/Almanya = Pfizer/Biontech = mRNA = %95
- ABD = Moderna = mRNA = %94,1
- Çin = Sinovac = İnaktif = %91,25
- İngiltere = Oxford Üniversitesi/AstraZeneca = Viral Vektör = %70-90
- Rusya = Gamaleya(Sputnik V) = Viral Vektör = %91,4
1. DNA/RNA-bazlı aşılar
DNA ve RNA bazlı aşılar laboratuvar ortamında üretilen genetik materyal parçacıklarını kullanıyor. Bu parçacıklar virüsün dış yüzeyindeki protein kılıfın kodlarını içeriyor. Aşı yapıldıktan sonra vücudun bu DNA ve RNA kodlarındaki talimatları kullanarak virüs ya da antijenin kılıfını üretmesini sağlıyor. Daha sonra da bağışıklık sistemi bu parçacıklara uygun antikorlar üreterek gerçek virüs vücuda girdiğinde savunmaya hazır hale geliyor. Bu aşıların en büyük avantajı virüslerin sadece genetik sekansı kullanılarak geliştirildiği için çok hızlı bir şekilde üretilebiliyor olması. Yani bu aşılar düşük maliyetlerle koronavirüsün DNA ve RNA parçacıklarını kullanarak Covid-19'a sebep olmadan vücuda bağışıklık kazandırabilecek. Ya da en azından üretici firmaların iddiası bu yönde. DNA ve RNA bazlı aşıların en büyük dezavantajı ise daha önce insanlarda tıbbi anlamda kullanılmamış olması. Ayrıca sadece virüsün tamamı yerine bir parçası kullanılmış olduğu için etkinliği de soru işaretlerini getiriyor. Öte yandan haberci RNA da denilen mRNA teknolojisini kullanarak kullanıma hazır ilk aşı adaylarını üreten Pfizer/Biontech ve Moderna Faz-3 deneylerinin ilk sonuçlarına göre aşıların yüzde 90 ve yüzde 94 etki gösterdiğini açıkladı.
2. Viral vektörler
Viral vektör aşıları ağırlıklı olarak virüslerin zayıflatılarak hastalığa yol açma kabiliyeti ortadan kaldırılarak bağışıklık kazanılmasını sağlıyor. Vücuda giren virüs hastalığa neden olmasa da bağışıklık sistemini tetikleyerek antikor üretilmesini sağlıyor. Aşılarda kullanılan en eski metotlardan biri olan bu teknik çiçek aşısında kullanıldı ve etkinliği hala en yüksek aşılardan biri olma özelliğini sürdürüyor. Viral vektör aşılarının en büyük avantajı vücuda çok spesifik antijenler enjekte edilebildiği için vücudun verdiği tepkide hedefe çok yakın oluyor ve çoğu zaman tek doz aşı uzun süreli bağışıklık için yeterli olabiliyor. Bu aşıların dezavantajı ise halihazırdaki bağışıklık sisteminin bu vektörleri tanıyabilmesi. Yani vücudun antijene değil de doğrudan vektöre tepki vermesiyle sonuçlanabiliyor. Bu da aşının etkinliğini düşürebiliyor. Oxford AstraZeneca işbirliğinde üretilen Covid-19 aşısı bu tekniği kullanan aşılardan biri. Rus Gamaleya'nın ürettiği Sputnik V aşısı da viral vektör tekniğine dayanıyor.
3. İnaktif aşılar
İnaktif aşılar da uzun süredir kullanılan ve güvenilir bir metot. Çocuk felci ve bazı tip grip aşıları bu teknik kullanılarak üretildi. İnaktif aşılar ısı, kimyasallar ve radyasyon kullanılarak virüslerin kendilerini kopyalarak çoğalmalarını engellenmesi ile üretiliyor. Bu virüsler çoğalamasa da bağışıklık sistemini tetikleyebiliyor. Bu aşının en büyük avantajları denenmiş ve güvenli olarak bilinen bir teknik olması ve bağışıklık sistemi zayıf insanlarda bile kullanılabiliyor olması. En büyük dezanavtajı ise etkinliğinin düşük olması nedeniyle birden fazla doz kullanılmasının gerekliliği. Çinli Sinovac tarafından geliştirilen ve Türkiye'de de ilk olarak kullanılacak aşı bu tekniğe dayanılarak üretildi.
4. Canlı-zayıflatılmış aşılar
Canlı-zayıflatılmış aşı tekniği halihazırda kullanılan ve en başarılı sonuçlar elde edilmiş tekniklerden biri. Kızamık ve çocuk felci gibi aşılar bu metot kullanılarak üretildi. Laboratuvar ortamında zayıflatılan virüs canlılığını korusa da hastalığa yol açamıyor. Aşı yapıldıktan sonra bu virüsler çoğalabiliyor ve vücudun tam bir bağışıklık tepkisi geliştirmesini sağlıyor. Bu aşının en büyük avantajı gerçek hastalığı taklit ettiği için güçlü bir koruma sağlaması. Ayrıca bilinen bir yöntem olması da maliyetleri düşüren bir faktör. Tek dozla sağlanan koruma sayesinde bağışıklığı tetikleyici ilave moleküllere ihtiyaç duyulmuyor. Dezavantajı ise düşük ihtimalle de olsa hastalığa yol açabildiği için bağışıklık sistemi zayıf kişilerde güvenlik gerekçesi ile kullanılamaması. Ayrıca saklama koşullarının zorluğu da yaygın bir şekilde dağıtımını zorlaştıran bir etken.
5. Alt ünite aşılar
Alt ünite aşılar virüslerin canlı kısımları yerine tamamen protein kılıftan oluşuyor ve bu protein antijenin bağışıklık sistemini tetiklemesi hedefleniyor. Daha önce Hepatit B için kullanılan bu aşılar da güvenli ve denenmiş bir teknik olarak kabul ediliyor. Bu aşıların en büyük avantajı herhangi bir canlı kısım içermediği için güvenli olması ve haliyle bağışıklık sistemi zayıf insanlarda kullanılabilmesi. Dezavantajı ise bağışıklık sistemini tetikleyecek en doğru protein kılıfın tespiti için uzun çalışmalar gerekmesi ve etkinliği artırmak için birden fazla doza ihtiyaç duyulabilmesi. (....)" (6)
"SARS-CoV-2 aşıları geliştirilmekte
(.....) Geleneksel aşı geliştirme, aşıların tasarlandığı ve keşif amaçlı klinik öncesi deneylerin yürütüldüğü uzun bir keşif aşamasından başlayarak 15 yıl veya daha uzun sürebilir. Bunu genellikle daha resmi klinik öncesi deneylerin ve toksikoloji çalışmalarının yapıldığı ve üretim süreçlerinin geliştirildiği bir aşama izler. Bu süreç sırasında yeni bir araştırma ilacı (IND) başvurusu yapılır ve aşı adayı daha sonra aşama I, II ve III denemelerine girer. Faz III denemeleri tamamlandığında, önceden belirlenmiş son noktalar karşılanırsa, bir biyolojik lisans başvurusu (BLA) düzenleyici kurumlar tarafından incelenir ve son olarak aşı lisanslanır. Bu noktadan sonra büyük ölçekli üretim başlar. SARS-CoV-2 için aşı geliştirme, hızlandırılmış bir zaman çizelgesini takip ediyor. SARS-CoV ve MERS-CoV için aşıların ilk geliştirilmesinden elde edilen bilgiler nedeniyle keşif aşaması ihmal edildi. Mevcut süreçler benimsendi ve aşama I / II denemeleri başlatıldı. Faz III denemeleri, faz I / II sonuçlarının ara analizinden sonra, paralel olarak çalışan birkaç klinik çalışma aşamasıyla başlatılmıştır. Bu arada, aşı üreticileri risk altında birkaç aşı adayının büyük ölçekli üretimine başladılar. Bu aşı adaylarının ruhsatlandırılmasının kesin yolu, örneğin ilk acil durum kullanım yetkisi henüz net değildir. (......) Geliştirilmekte olan aşı türleri... Birkaç farklı platforma dayanan 180'den fazla aşı adayı şu anda SARS-CoV-232'ye karşı geliştirilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), geliştirilmekte olan aşıların çoğunu içeren ve şu adresten temin edilebilen bir çalışma belgesi32 tutar; "who.int/publications/m/item/draft-landscape-of-covid-19-candidate-vaccines". Platformlar, 'geleneksel' yaklaşımlara (inaktive edilmiş veya canlı virüs aşıları), son zamanlarda lisanslı aşılarla sonuçlanan platformlara (rekombinant protein aşıları ve vektörlü aşılar) ve henüz lisanslı bir aşı ile sonuçlanmamış platformlara (RNA ve DNA aşıları).
Şekil 3: SARS-CoV-2 aşı geliştirme için kullanılan aşı platformları..... a, SARS-CoV-2 virionunun yapısal proteinlerinin bir şematiği, lipid membranı, iç taraftaki nükleoprotein tarafından kaplanan genomik RNA, membran içindeki zarf ve matris proteinleri ve yüzeyindeki spike proteini dahil virüs. b, Spike proteininin yapısı; bir monomer koyu kahverengi ile vurgulanır ve RBD kırmızı ile gösterilir. c – l, Mevcut SARS-CoV-2 aşı adayları arasında inaktive edilmiş virüs aşıları (c), canlı zayıflatılmış aşılar (d), spike protein (e), RBD (f) veya virüs benzeri partiküllere dayalı rekombinant protein aşıları bulunur. (g), replikasyon-yetersiz vektör aşıları (h), replikasyona-yetkin vektör aşıları (i), yüzeylerinde (j) başak proteinini gösteren inaktive edilmiş virüs vektör aşıları, DNA aşıları (k) ve RNA aşıları (I). (......) İnaktif aşılar... Hareketsizleştirilmiş aşılar, SARS-CoV-2'nin hücre kültüründe, genellikle Vero hücrelerinde büyütülmesi ve ardından virüsün kimyasal olarak etkisizleştirilmesiyle üretilir. Nispeten kolay üretilebilirler; bununla birlikte, bunların verimi, hücre kültüründeki virüsün üretkenliği ve biyogüvenlik düzeyi 3'teki üretim tesislerine duyulan gereksinim nedeniyle sınırlanabilir. Etkisizleştirilmiş aşı adaylarının örnekleri arasında, Çin'de Sinovac Biotech tarafından geliştirilmekte olan ve aşağıda daha ayrıntılı tartışılan CoronaVac (başlangıçta PiCoVacc olarak bilinir) ve ayrıca Hindistan'daki Bharat Biotech ve Hindistan'daki Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilmekte olan diğer bazı adaylar bulunmaktadır Kazakistan'da Biyolojik Güvenlik Sorunları. Bu aşılar genellikle kas içinden uygulanır ve şap (alüminyum hidroksit) veya başka yardımcı maddeler içerebilir. Virüsün tamamı bağışıklık sistemine sunulduğundan, bağışıklık tepkilerinin sadece SARS-CoV-2'nin başak proteinini değil aynı zamanda matriks zarfı ve nükleoproteini de hedeflemesi muhtemeldir. Birkaç etkisizleştirilmiş aşı adayı, faz III denemelerde Çin'den üç ve Hindistan'dan, biri Kazakistan'dan ve ikisi de Çin'den faz I veya II klinik denemelerde klinik denemelere girdi. (.....)" (7)
"Aşıların nasıl çalıştığını anlamak
Aşılar, tehlikeli ve hatta ölümcül olabilecek hastalıkları önler. Aşılar, hastalığa karşı güvenli bir şekilde bağışıklık geliştirmek için vücudun doğal savunmalarıyla çalışarak enfeksiyon riskini büyük ölçüde azaltır. Bu bilgi formu, vücudun enfeksiyonla nasıl savaştığını ve aşıların bağışıklık üreterek insanları korumak için nasıl çalıştığını açıklıyor.
Bağışıklık Sistemi — Vücudun Savunması
Enfeksiyona Karşı
Aşıların nasıl çalıştığını anlamak için önce vücudun hastalıklarla nasıl savaştığına bakmak yardımcı olur. Bakteriler veya virüsler gibi mikroplar vücuda girdiğinde saldırır ve çoğalırlar. Enfeksiyon adı verilen bu istila, hastalığa neden olan şeydir. Bağışıklık sistemi enfeksiyonla savaşmak için çeşitli araçlar kullanır. Kan, dokulara ve organlara oksijen taşımak için kırmızı kan hücreleri ve enfeksiyonla savaşmak için beyaz veya bağışıklık hücreleri içerir. Bu beyaz hücreler öncelikle makrofajlar, B lenfositler ve T lenfositlerden oluşur:
• Makrofajlar, mikropları yutan ve sindiren beyaz kan hücreleriyle birlikte ölü veya ölmekte olan hücrelerdir. Makrofajlar, istilacı mikropların antijen adı verilen kısımlarını geride bırakır. Vücut, antijenleri tehlikeli olarak tanımlar ve antikorları onlara saldırmaları için uyarır.
• B lenfositleri, savunma beyaz kan hücreleridir. Makrofajların geride bıraktığı antijenlere saldıran antikorlar üretirler.
• T lenfositleri, başka bir tür savunmacı beyaz kan hücresidir. Zaten enfekte olmuş vücuttaki hücrelere saldırırlar.
Vücut bir mikropla ilk kez karşılaştığında, enfeksiyonun üstesinden gelmek için gerekli olan tüm mikropla mücadele araçlarını yapmak ve kullanmak birkaç gün sürebilir. Enfeksiyondan sonra bağışıklık sistemi vücudu bu hastalığa karşı nasıl koruyacağı hakkında öğrendiklerini hatırlar. Vücut, aynı mikropla tekrar karşılaşırsa hızla harekete geçen hafıza hücreleri adı verilen birkaç T lenfositi tutar. Tanıdık antijenler tespit edildiğinde, B lenfositleri onlara saldırmak için antikorlar üretir.
Aşılar Nasıl Çalışır?
Aşılar, bir enfeksiyonu taklit ederek bağışıklık geliştirmeye yardımcı olur. Bununla birlikte, bu tür enfeksiyonlar neredeyse hiçbir zaman hastalığa neden olmaz, ancak bağışıklık sisteminin T lenfositleri ve antikorları üretmesine neden olur. Bazen aşı olduktan sonra taklit enfeksiyon, ateş gibi küçük semptomlara neden olabilir. Bu tür küçük semptomlar normaldir ve vücut bağışıklık kazandıkça beklenmelidir. Taklit enfeksiyon ortadan kalktığında, vücut, gelecekte bu hastalıkla nasıl savaşılacağını hatırlayacak olan "hafıza" T-lenfositleri ve B-lenfositleri ile kalır. Bununla birlikte, vücudun aşılamadan sonra T lenfositleri ve B lenfositleri üretmesi tipik olarak birkaç hafta sürer. Bu nedenle, aşıdan hemen önce veya hemen sonra bir hastalıkla enfekte olan bir kişinin, aşının koruma sağlamak için yeterli zamanı olmadığı için semptomlar geliştirmesi ve bir hastalığa yakalanması mümkündür.(....)" (95)
"Aşılar nasıl etki eder?
Mikroplar hem çevremizde hem de vücudumuzda her yerdedir. Bir kişi duyarlı olduğunda ve zararlı bir organizma ile karşılaştığında, hastalığa ve ölüme yol açabilir. Vücudun kendisini patojenlere (hastalığa neden olan organizmalara) karşı savunmanın birçok yolu vardır. Deri, mukus ve kirpikler (döküntüleri akciğerlerden uzaklaştıran mikroskobik tüyler), patojenlerin vücuda girmesini ilk etapta önlemek için fiziksel bariyer görevi görür. Bir patojen vücuda bulaştığında, vücudumuzun bağışıklık sistemi adı verilen savunması tetiklenir ve patojen saldırıya uğrar ve yok edilir veya yenilir.
Vücudun doğal tepkisi.
Patojen, vücutta hastalığa neden olabilen bir bakteri, virüs, parazit veya mantardır. Her patojen, genellikle o spesifik patojene ve neden olduğu hastalığa özgü birkaç alt bölümden oluşur. Antikor oluşumuna neden olan bir patojenin alt parçasına antijen denir. Patojenin antijenine yanıt olarak üretilen antikorlar, bağışıklık sisteminin önemli bir parçasıdır. Antikorları vücudunuzun savunma sistemindeki askerler olarak düşünebilirsiniz. Sistemimizdeki her antikor veya asker, belirli bir antijeni tanımak üzere eğitilmiştir. Vücudumuzda binlerce farklı antikor var. İnsan vücudu bir antijene ilk kez maruz kaldığında, bağışıklık sisteminin yanıt vermesi ve o antijene özgü antikorları üretmesi zaman alır.
Bu arada kişi hastalanmaya yatkındır. Antijene özgü antikorlar üretildikten sonra, patojeni yok etmek ve hastalığı durdurmak için bağışıklık sisteminin geri kalanıyla birlikte çalışırlar. Bir patojene karşı antikorlar, kuzenler gibi, iki patojenin birbirine çok benzediği durumlar dışında genellikle başka bir patojene karşı koruma sağlamaz.
Vücut, bir antijene birincil tepkisinde antikor ürettikten sonra, aynı zamanda, patojen antikorlar tarafından yenildikten sonra bile canlı kalan antikor üreten hafıza hücreleri oluşturur. Vücut aynı patojene birden fazla kez maruz kalırsa, antikor tepkisi ilk seferden çok daha hızlı ve etkilidir çünkü hafıza hücreleri bu antijene karşı antikorları pompalamaya hazırdır. Bu, eğer kişi gelecekte tehlikeli patojene maruz kalırsa, bağışıklık sisteminin hastalığa karşı korunarak anında tepki verebileceği anlamına gelir.
Aşılar nasıl yardımcı olur.
Aşılar, vücutta bir bağışıklık tepkisini tetikleyen belirli bir organizmanın (antijen) zayıflamış veya aktif olmayan kısımlarını içerir. Daha yeni aşılar, antijenin kendisinden çok antijen üretme planını içerir. Aşının antijenin kendisinden mi yoksa planından mı oluştuğuna bakılmaksızın vücudun antijeni üretmesi için bu zayıflatılmış versiyon aşıyı alan kişide hastalığa neden olmaz; ancak bağışıklık sistemlerini, gerçek patojene ilk tepkisinde olduğu gibi yanıt vermeye sevk edecektir.
Bazı aşılar, haftalar veya aylar arayla verilen birden çok doz gerektirir. Bu bazen uzun ömürlü antikorların üretimine ve hafıza hücrelerinin gelişimine izin vermek için gereklidir. Bu şekilde vücut, hastalığa neden olan belirli organizma ile savaşmak için eğitilir ve gelecekte ortaya çıkarsa ve maruz kaldığında hızla onunla savaşmak için patojenin hafızasını oluşturur.
Sürü bağışıklığı
Birisi aşı olduğunda, hedeflenen hastalığa karşı korunma olasılığı çok yüksektir. Ancak herkese aşı yapılamaz. Bağışıklık sistemlerini zayıflatan (kanser veya HIV gibi) temel sağlık sorunları olan veya bazı aşı bileşenlerine karşı şiddetli alerjisi olan kişiler, belirli aşılarla aşı olamayabilir. Bu insanlar, aşılananların içinde ve içinde yaşıyorlarsa korunmaya devam edebilirler. Bir toplumdaki birçok insan aşılandığında, patojen dolaşımda zorlanır çünkü karşılaştığı insanların çoğu bağışıktır. Yani başkaları ne kadar çok aşılanırsa, aşılarla korunamayan kişilerin zararlı patojenlere maruz kalma riski o kadar azdır. Buna sürü bağışıklığı denir.
Bu, özellikle aşı yapılamayan kişiler için değil, aynı zamanda aşı yaptığımız hastalıklara karşı da daha duyarlı olan kişiler için önemlidir. Tek bir aşı% 100 koruma sağlamaz ve sürü bağışıklığı, güvenli bir şekilde aşılanamayanlara tam koruma sağlamaz. Ancak sürü bağışıklığıyla bu insanlar, çevrelerindeki aşılanma sayesinde önemli bir korumaya sahip olacaklar. Aşı yapmak sadece kendinizi korumakla kalmaz, aynı zamanda toplum içinde aşı olamayan kişileri de korur. Aşı olabiliyorsan.
Tarih boyunca insanlar, menenjit, tetanoz, kızamık ve vahşi çocuk felci gibi yaşamı tehdit eden bir dizi hastalık için başarılı bir şekilde aşılar geliştirdiler. 1900'lerin başında çocuk felci dünya çapında bir hastalıktı ve her yıl yüz binlerce insanı felç ediyordu. 1950'ye gelindiğinde, hastalığa karşı iki etkili aşı geliştirilmiştir. Ancak dünyanın bazı bölgelerinde aşılama, özellikle Afrika'da çocuk felcinin yayılmasını durduracak kadar yaygın değildi. 1980'lerde, çocuk felcini gezegenden yok etmek için dünya çapında birleşik bir çaba başladı.
Uzun yıllar ve on yıllar boyunca, tüm kıtalarda rutin aşılama ziyaretleri ve toplu aşılama kampanyaları kullanılarak çocuk felci aşısı yapılmıştır. Çoğunluğu çocuklar olmak üzere milyonlarca insan aşılandı ve Ağustos 2020'de Afrika kıtası, çocuk felcinin henüz ortadan kaldırılmadığı Pakistan ve Afganistan dışında dünyanın diğer tüm bölgelerine katılarak vahşi poliovirüs içermediği onaylandı." (96)
* DİGER BAZI BİLGİLER
"Suş (biyoloji)
Biyolojide bir suş(tür), genetik bir varyant, bir alt tip veya bir biyolojik tür içindeki bir kültürdür. Suşlar, genellikle genetik izolasyon için özel bir niyetle karakterize edilen doğal olarak yapay kavramlar olarak görülür. Bu, suşların tek bir hücre kolonisinden türetildiği ve tipik olarak bir Petri kabının fiziksel kısıtlamaları tarafından karantinaya alındığı mikrobiyolojide en kolay şekilde gözlemlenir. Suşlar ayrıca viroloji, botanik ve deneysel çalışmalarda kullanılan kemirgenlerde de yaygın olarak anılır.
Mikrobiyoloji ve viroloji
Viroloji topluluğunda "suş", "varyant" ve "izole" terimlerinin evrensel olarak kabul edilmiş bir tanımının olmadığı ve çoğu virologun, terimlerin kullanımını diğerlerinden kopyaladığı söylenmiştir. " Bir suş, bir mikroorganizmanın (örn., Bir virüs, bakteri veya mantar) genetik bir varyantı veya alt tipidir. Örneğin, bir "grip türü", grip veya "grip" virüsünün belirli bir biyolojik şeklidir.
Bu grip suşları, yüzey proteinlerinin farklı izoformları ile karakterize edilir. İki veya daha fazla virüs doğada aynı hücreyi enfekte ettiğinde genetik bileşenlerin mutasyonu veya değiş tokuşu nedeniyle yeni viral suşlar oluşturulabilir. Bu fenomenler sırasıyla antijenik sürüklenme ve antijenik kayma olarak bilinir. Mikrobiyal suşlar, türler içindeki çözünürlüğü en üst düzeye çıkarmak için metagenomik yöntemler kullanılarak genetik yapılarına göre de ayırt edilebilir. Bu, mikrobiyomu analiz etmek için değerli bir araç haline geldi." (1)
"İnfluenza(grip) Virüsü Evriminde Mutasyon ve Epistaz
Öz..İnfluenza, kalıcı bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir, çünkü influenza virüslerinin hızlı gelişimi, marjinal aşı etkinliğine, antiviral dirence ve yeni suşların her yıl ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu evrimleşebilirlik, kısmen, virüsün mutasyon ve yeniden sınıflandırma yoluyla çeşitlilik yaratma kapasitesinden kaynaklanmaktadır. Pek çok yeni özellik birden fazla mutasyon gerektirdiğinden ve mutasyonlar sıklıkla yeniden sınıflandırmayla birleştirildiğinden, mutasyonlar arasındaki epistatik etkileşimler influenza virüsü evriminde önemli bir rol oynar.(....) Genel olarak, influenza virüslerindeki mutasyonların büyük çoğunluğu öldürücü veya zararlıdır. Virüsün replike edilen genom başına 2-3 gibi yüksek mutasyon oranı göz önüne alındığında, yeni kopyalanan genomların büyük bir kısmı ölümcül bir mutasyon içerecek ve daha pek çoğu, bir veya daha fazla zararlı mutasyonu barındıracaktır. (....)" (195)
"Grip Nasıl Yayılır?
İnsan insana.. Grip olan insanlar, yaklaşık 6 fit uzaklığa kadar başkalarına bulaştırabilir. Uzmanların çoğu, grip virüslerinin esas olarak grip olan insanlar öksürdüğünde, hapşırdığında veya konuştuğunda oluşan damlacıklar yoluyla yayıldığını düşünüyor. (....) Grip Yayıldığında.. Grip olan kişiler, hastalıklarının başlamasından sonraki ilk üç ila dört gün içinde en bulaşıcıdır. (....) Semptomlar, virüs vücuda girdikten yaklaşık 2 gün sonra başlayabilir (ancak 1 ila 4 gün arasında değişebilir)." (....)" (196)
"Gribin Sebepleri Nedir?
Grip olmaktan kaçınmak ister misiniz? İyi bir başlangıç, buna neyin sebep olduğunu bilmektir. Bu hastalık soğuk algınlığından farklıdır. 100'den fazla farklı virüs nezleye neden olabilirken, yalnızca influenza virüsü türleri A, B ve C gribe neden olur.(....) Nasıl Yayılır? Grip oldukça bulaşıcı bir hastalıktır. Başka birinin hapşırdığı veya öksürdüğü şeylerle temas ettiğinizde yayılır. (....) " (197)
BÖLÜM 2İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
BAZI COVİD-19 AŞILARININ İÇERİKLERİ HAKKINDA..
- Covid-19 aşılarının içerikleri nelerdir? Covid-19 aşılarının içerisinde koronavirüs (covid-19 virüsü) var mıdır? Ve diğer olası maddeler neler olabilir? İşte bazı bilgiler..
"Aşı: Türkiye'de kullanılan Çin aşısı CoronaVac hakkında neler biliniyor?
CoronaVac nasıl bir teknoloji ile üretildi?
Pekin merkezli Sinovac ilaç şirketi tarafından üretilen CoronaVac eski bir aşı üretim tekniği olan inaktif virus yöntemi ile üretildi.Eski bir yöntem olan inaktif virüs tekniğinde, enfekte etme özelliğini yitirmiş virüsün enjekte edilmesi suretiyle, vücudun hastalığa bağışıklık kazanması hedefleniyor.Bu teknik şu anda dünyada yaygın olarak kullanılan su çiçeği gibi bir çok aşının üretiminde kullanılıyor.
Öne çıkan diğer koronavirüs aşıları Moderna ve BioNTech ise yeni bir yöntem olan mRNA tekniğiyle üretildi. Bu aşılar koronavirüsün laboratuvarda üretilen genetik kodunun kısmen vücuda enjekte edilmesi yoluyla bağışıklık yaratılıyor. Bu aşılar kolaylıkla yüksek sayılarda üretilebilirken, eski teknoloji kullanılan CoronaVac'ın üretimi için tavuk yumurtası kullanılması gerekiyor. (....)" (2)
"Pfizer’ın covid-19 aşısının içerikleri nelerdir?
Uzmanlardan içeriği çözmemize yardımcı olmalarını istedik. Facebook, 3 Aralık'ta herkesin güvendiği covid-19 aşılarında neler olduğuna dair yanlış iddialar veya komplo teorileri içeren gönderileri kaldıracağını söyledi.
Bill Gates'in çekimlere izleme mikroçipleri yerleştirdiği yönündeki söylentiler karşısında; veya aşıların lusiferaz içermesi, adı bazı insanlara şirketin önerdiği şeytanı "resmi aşı içeriği listesine" atıfta bulunarak bu tür iddiaları denetleyeceğini düşündüren ateş böceklerinden gelen parlayan bir kimyasal içerir. Aslında resmi içerik listesinde neler var? Bu hafta yaşlı bir İngiliz kadın, Pfizer ve BioNTech tarafından geliştirilen yeni onaylanmış aşıyı deneme dışında alan ilk kişi oldu ve ABD, 10 Aralık Perşembe günü aynı aşıya yeşil ışık yakabilir. Geçen haftadaki düzenleyici eylemlerin yanı sıra, yeni aşının yapısı hakkında şimdiye kadarki en ayrıntılı açıklamalar geldi.
Örneğin, ABD Gıda ve İlaç İdaresi Pfizer'in aşısında şöyle diyor:
/////////////////////////////////////////
Aktif bileşen (Active Ingredient)
-------------
SARS-CoV-2'nin viral sivri glikoproteinini (S) kodlayan nükleosit-modifiye haberci RNA (modRNA)
Lipidler (Lipids)
-----------
(4-hidroksibutil) azandiil) bis (heksan-6,1-diyl) bis (ALC-3015)
(2-heksildekanoat), 2 - [(polietilen glikol) -2000] -N, N-ditetradesilasetamid (ALC-0159)
1,2-distearoil-snglisero-3-fosfokolin (DPSC)
kolesterol
Tuzlar (Salts)
----------
Potasyum klorür
monobazik potasyum fosfat
sodyum klorit
bazik sodyum fosfat dihidrat
Diğer(Other)
------
sakaroz
/////////////////////////////////////////
İçerik listesini okumak, anlamak için organik kimya alanında bir dereceye ihtiyacınız olması dışında, bir tahıl kutusunun yan tarafına bakmak gibidir. Her bir bileşenin ne yaptığını anlamak ve diğerleri hakkında eğitimli tahminler yapmak için çeşitli bilim adamları ve biyoteknoloji girişimcilerinden yardım aldık.
mRNA
Pfizer'in aşısı, mesajcı RNA veya mRNA biçimindeki bir virüsten gerçek genetik bilgilerden oluşan, genel görevi proteinlerin birleşimine rehberlik etmek için bir hücre etrafında genetik talimatların kopyalarını taşımak olan bir molekül türü olan ilk üründür. . Bir mRNA'yı talimatlar taşıyan uzun bir şeritli bant olarak hayal edin. Oldukça hassas bir şey ve bu nedenle Pfizer'in aşısının, kullanılıncaya kadar -100 ° F (-73 ° C) civarında tutulması gerekiyor.
Kol kasına atış olarak verilen yeni aşı, virüsün kendisinden alınan bir RNA sekansı içerir; bu, hücrelerin, patojenin bir kişinin hücrelerine kaymak ve içeri girmek için kullandığı, koronavirüsün büyük "sivri uçlu" proteinini üretmesine neden olur. Virüsün geri kalanı olmadan kendi başına, sivri uç oldukça zararsızdır. Ama vücudun buna hala tepki veriyor. Bu sizi aşılamaya ve ortaya çıkarsa gerçek virüsü püskürtmeye hazır hale getiren şeydir.
Aşıdaki mRNA, elbette vücudunuzdaki maddelerle tamamen aynı değildir. Bu iyi, çünkü bir hücre, özellikle oraya ait olmayanlar olmak üzere, RNA'yı parçalamaya hazır savunmalarla dolu. Bundan kaçınmak için, "modifiye edilmiş nükleositler" olarak bilinen şey, bazı mRNA yapı bloklarının yerini almıştır.
Ancak Pfizer biraz geride kalıyor. Başak gen dizisi, harfleri değiştirerek daha iyi performans için küçük şekillerde değiştirilebilir. Pfizer'in tam olarak hangi diziyi kullandığını veya hangi modifiye edilmiş nükleositleri söylediğini sanmıyoruz. Bu, çekimin içeriğinin% 100 herkese açık olmayabileceği anlamına gelir. (....)" (11)
** Sınovac aşısı (Sars-cov2 vaccine, (vero cell) Inactivated) bilgi ve içerik hakkında..
- Sinovac sitesinden halen devam ettiği bildirilen aşı geliştirme çalışmaları ile ilgili..
"Araştırma & Geliştirme Ar-Ge Boru Hattı
Sinovac, SARS-CoV-2 Aşısı, Sabin türü etkisizleştirilmiş çocuk felci aşısı (sIPV), pnömokok polisakkarit aşısı ve dört değerlikli grip aşısı dahil olmak üzere bir dizi yeni ürün geliştirmektedir." (34)
"Çin Hareketsizleştirilmiş Aşı İki Doz
Ürün Açıklaması
Dünya Salgını İçin Sinovac İnaktive Aşısı (...)
Özellikler: 0.5ml / adet
aşılama süresi: 2 adet /
Nntigen 600 SU bileşimi ve cinsel ekipman
Ürün inaktive edilmiş, alüminyum hidroksit, disolyum hidrojen fosfatlı vb. İçerir.
Özellikleri: Miilky beyaz Suspensiionliquid
Uygulama: İlk enjeksiyondan 14 gün sonra. ikinci ulaşım
Depolama: 2-8 derece santigrat nakliye ve depolamayı kaldırabilir (....)" (35)
"Açıklayıcı: COVID-19 aşıları yapmak ve malzemeleri artırmak neden zor?
COVID-19 aşısı üreticileri, üretimi artırırken her şeyin doğru gitmesi gerekiyor. COVID-19 aşılarına olan talebin dünyadaki tedarikini geride bırakmasıyla, hayal kırıklığına uğramış bir halk ve politika yapıcılar bilmek istiyor: Nasıl daha fazlasını elde edebiliriz? Çok daha fazla. Derhal. Sorun şu: Baylor Tıp Fakültesi'nden aşı uzmanı Maria Elena Bottazzi "Bu çorbaya daha fazla su eklemek gibi değil" dedi. (...) ABD hükümetine aşı danışmanı olan Philadelphia Çocuk Hastanesi'nden Dr. Paul Offit, "Tamam, erkek gömlekleri gibi düşünüyoruz, değil mi? Bu o kadar kolay değil. ''
Farklı aşılar, farklı tarifler.
Farklı ülkelerde kullanılan çok sayıda COVID-19 aşısı türü, vücudu yeni koronavirüsü çoğunlukla onu kaplayan başak proteini tanıması için eğitiyor. Ancak bunu yapmak için farklı teknolojiler hammadde ekipmanı ve uzmanlığı gerektirirler.
ABD'de Pfizer ve Moderna'dan şu ana kadar izin verilen iki aşı, mRNA adı verilen bir genetik kod parçasının, küçük bir yağ topunun içine o başak proteinin talimatlarının yerleştirilmesiyle yapılır. Öncü mRNA teknolojisine yardım eden Pennsylvania Üniversitesi'nden Dr. Drew Weissman, bir araştırma laboratuarında küçük miktarlarda mRNA yapmak kolaydır, ancak "bundan önce kimse bir milyar doz veya 100 milyon hatta bir milyon doz mRNA yapmadı" dedi.
Ölçek büyütmek, yalnızca malzemeleri daha büyük bir fıçıya sığacak şekilde çoğaltmak anlamına gelmez. MRNA oluşturmak, genetik yapı taşları ve enzimler arasındaki kimyasal reaksiyonu içerir ve Weissman, enzimlerin daha büyük hacimlerde o kadar verimli çalışmadığını söyledi. AstraZeneca'nın İngiltere'de ve diğer bazı ülkelerde halihazırda kullanılan ve yakın zamanda Johnson & Johnson'dan beklenen aşısı, spike protein genini vücuda gizlice sokan soğuk bir virüsle yapıldı. Bu çok farklı bir üretim şekli: Dev biyoreaktörlerdeki canlı hücreler, çıkarılan ve saflaştırılan soğuk virüsü büyütür. Weissman, "Hücreler yaşlanır veya yorulursa veya değişmeye başlarsa, daha az alabilirsiniz '' dedi ve" Çok daha fazla değişkenlik ve kontrol etmeniz gereken daha çok şey var. ''
Çin'in Sinovac'ının yaptığı gibi eski moda çeşitlilikteki "etkisizleştirilmiş" aşılar, öldürülmüş koronavirüs ile yapıldığından daha fazla adım ve daha sert biyogüvenlik gerektirir. Tüm aşıların ortak bir özelliği vardır: Özel olarak denetlenen tesisler ve her adımın sık sık test edilmesini gerektiren katı kurallar altında yapılmaları, her partinin kalitesine güvenmek için zaman alıcı bir gerekliliktir. (.....)" (91)
** Covid-19 aşı çalışmalarında başka yöntemlerin kullanılması..
"Kuduz virüsü bazlı COVID-19 aşısı CORAVAX ™, SARS-CoV-2'ye karşı yüksek düzeyde nötralize edici antikorları indükler
Öz.. Kısa süre önce ortaya çıkan, COVID-19'un etken maddesi olan SARS-CoV-2 koronavirüs, dünyada hızla yayılıyor. SARS-CoV-2'nin küresel sağlığa yönelik katlanarak genişleyen tehdidi, acil bir aşı ihtiyacını vurgulamaktadır. Burada, ortaya çıkan çeşitli bulaşıcı hastalıklara karşı etkili bir aşı olduğu kanıtlanmış olan kuduz virüsü bazlı bir vektör kullanan yeni, yüksek verimli ve güvenli bir COVID-19 aşısının hızlı gelişimini gösteriyoruz. Bu çalışma, SARS-CoV-2 spike S1 proteinini içeren hem canlı hem de inaktive edilmiş kuduz virüsünün, iyileşme dönemindeki hastaların serumlarında görülenden çok daha yüksek seviyelerde güçlü virüs nötralize edici antikorları indüklediğini bildirmektedir. Özetle, burada sağlanan sonuçlar, COVID-19'a karşı bu güvenli ve yerleşik aşı platformunun daha da geliştirilmesini garanti ediyor. (...)" (8)
BÖLÜM 3İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
COVİD-19 İLE YARASALAR ARASINDAKİ BAĞLANTI NE?
- Covid-19 virüsünün asıl sebebi yarasalar mı pangolin mi?
- Covid-19 virüsünün ortaya çıktığı iddia edilen laboratuvarda görevli Çinli efsane "yarasa kadın" Prof Shi Zhengli'ye ne oldu?
"Yarasalar, Covid-19'a karşı bağışıklık geliştirme konusunda bize ne öğretebilir?
Etkili ilaçlar veya aşılar geliştirme çabaları, virüsün bağışıklık sistemini nasıl geride bıraktığını anlamaya bağlıdır. Virüsler yarasaları sever. Uçan gece memelileri olağanüstü konakçılar yapar çünkü tıpkı büyük, yoğun gruplar halinde yaşadıkları insanlar gibi, hava yolculukları popülasyonlar arasında mikropları yayar ve uzun ömürleri bir virüsün tek bir hayvanda yıllarca kalmasını sağlar. En büyük fark, yarasaların olağanüstü bağışıklık sisteminin, Covid-19'dan sorumlu koronavirüs dahil olmak üzere insanlara yayıldıklarında hasara neden olan birçok virüsü evcilleştirmesi ve tolere etmesi. Kanada'daki Simon Fraser Üniversitesi'nde evrimsel biyoloji profesörü olan Bernard Crespi, "Yarasaların virüsü kontrol etmek için neler yaptıklarına bakmalıyız ve bir şekilde bunu taklit etmeliyiz," diyor, yarasa yoluyla salgına dair ipuçları bulan ve büyüyen bir bilim insanı grubundan biri. immünoloji. İmmünoloji, Covid-19'un bilimsel ve tıbbi araştırmasının merkezinde yer alır. Hastalığın olağanüstü çeşitlilikteki seyrini açıklamaya, onu ilaçlarla tedavi etmeye ve aşılarla önlemeye yönelik her çaba, virüsün insan bağışıklık sistemini nasıl alt ettiğini veya bunun tersini anlamaya bağlıdır. (.....)" (9)
"Koronavirüs ve Yarasalar: Ölümcül Bir Kombinasyon mu?
Sürekli ve güçlü uçuşa sahip tek memeliler olan yarasalar, yakın tarihte hayvanlardan insanlara bulaşan, ortaya çıkan en kötü viral zoonoz virüslerinin bazılarının merkezinde yer almıştır. Yarasalar kuduz, Nipah, Ebola, Marburg, SARS, MERS ve muhtemelen Çin'in Wuhan kentinden gelen mevcut salgından sorumlu yeni koronavirüsün (2019-nCoV) yayılmasından sorumluydu. Geçen ay bir bioRxiv ön baskısı, yarasaların 2019-nCoV'un ev sahibi olduğu hipotezini destekleyen genomik analizi sundu. Ama yarasaları bu virüslerin barınması ve yayılması için konukçu yapan nedir? Ve tüm bunları enfeksiyona yenilmeden nasıl yapıyorlar?
Şu anda, "California Üniversitesi (UC), Berkeley, Albert Einstein Tıp Fakültesi, Princeton Üniversitesi, Almanya'daki Charité Universitätsmedizin, Singapur Duke Ulusal Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Hollanda Kraliyet Deniz Araştırmaları Enstitüsü" arasında çok kurumlu bir ekip yarasa virüsü barındırma kapasitelerinin etkisine dair mekanik bir anlayış keşfetti.
Çalışmaları, "Yarasa hücresi hatlarında zoonotik ortaya çıkış için çıkarımlarla birlikte hızlandırılmış viral dinamikler" başlıklı eLife makalesinde yayınlandı. Çalışma, yarasaların virüslere karşı şiddetli bağışıklık tepkisinin, virüsleri daha hızlı çoğalmaya sevk edebileceğini ve böylece insanlar gibi ortalama bağışıklık sistemine sahip memelilere atladıklarında virüslerin hasara yol açtığını buldu.
Bazı yarasaların, virüslere karşı savunma yapmak için sürekli olarak hazırlanmış bağışıklık sistemlerine ev sahipliği yaptığı gösterilmiştir. Bu yarasalardaki viral enfeksiyon, virüsü hücrelerin dışında tutan hızlı bir tepkiye yol açar. Bu, yarasaların yüksek viral yüklerle enfekte olmasını önlese de, bu virüslerin bir savunma yapılmadan önce bir konakçı içinde daha hızlı çoğalmasını teşvik eder. Bu, yarasaları hızla çoğalan ve yüksek oranda bulaşabilen virüsler için eşsiz bir rezervuar yapar. Yarasalar bu tür virüsleri tolere edebilirken, bu yarasa virüsleri daha sonra hızlı yanıt veren bağışıklık sistemi olmayan hayvanlara taşındığında, virüsler yeni konakçılarını çabucak yenerek yüksek ölüm oranlarına yol açar. (....)" (10)
"Koronavirüs için yarasalar sorumlu değil. İnsanlar
Münzevi gece çok sayıda yarasa koronavirüsün olası bir kaynağıdır. Yine de bazı bilim adamları, insanların günlük hayatını değiştiren hastalığın transferinden sorumlu olmadıkları konusunda hemfikir. Zooloji uzmanları ve hastalık uzmanları CNN'e, insan davranışındaki değişikliklerin, doğal yaşam alanlarının yok edilmesinin ve şu anda Dünya'da hızla hareket eden çok sayıda insanın bir araya getirilmesinin, bir zamanlar doğada kilitli kalmış hastalıkların hızla insanlara geçmesini sağladığını söyledi. Bilim adamları hala virüsün nereden kaynaklandığından emin değiller ve ancak şüpheli bir türdeki canlı bir virüsü zor bir görev olarak izole ederlerse kaynağını kanıtlayabilecekler. Ancak Çin at nalı yarasalarında Covid-19'a neden olana son derece benzer virüsler görülmüştür. Bu, hastalığın genellikle insanlar tarafından dokunulmayan yarasa topluluklarından Dünya'ya nasıl yayıldığına dair acil sorulara yol açtı. Cevaplar, gezegene nasıl davrandığımızın tamamen yeniden düşünülmesi gerektiğini gösteriyor. (....)" " (81)
"Koronavirüs salgınının sorumlusu yarasalar mı?
Yarasalar, Texas Tech Üniversitesi'nden Nijeryalı doktora öğrencisi Iroro Tanshi'nin hayattaki en büyük tutkusu. Yarasalar için "Bu hayvanlar birer başyapıt" diyor. Salgının tüm dünya geneline yayılmasıyla Avustralya'dan Endonezya'ya yarasaların toplu şekilde itlaf edildiği ya da başka yerlere sürüldüğü yönündeki haberler, hayvan hakları savunucularını harekete geçirdi. Peki ama bu salgının yayılmasından ve koronavirüsün insanlara taşınmasından gerçekten de yarasalar mı sorumlu?
Neden bazı insanlar yarasaları suçluyor?
Tanshi, SARS-CoV-2 olarak adlandırılan ve bugüne kadar dünyada 9 milyona yakın insanı etkileyen yeni tür koronavirüsün daha önce "at nalı" olarak adlandırılan vahşi bir yarasa türünde tespit edilen virüsle yüzde 96 oranında benzerlik taşıdığını söylüyor. Bu nedenle de son dönemdeki salgından birçok kişi yarasaları sorumlu tutuyor. Ancak bilim, bu varsayımdan daha farklı düşünüyor. "Son dönemde evrimle ilgili yapılan araştırmalar, yaklaşık 40-70 yıl önce SARS-CoV-2virüsünün, at nalı yarasalarda görülen virüsten ayrışmaya başladığını gösteriyor" diyen Tanshi, elde dilen bulguların "yarasaların SARS-CoV-2 virüsünü insanlara doğrudan taşımış olmayabileceğine dair yeni kanıtlar sunduğunu" belirtiyor.
Kenya'daki Maasai Mara Üniversitesi Doğal Yaşam Biyolojisi Bölümü'nden Kıdemli Öğretim Görevlisi Dr. Paul W. Webala da Tanshi ile aynı görüşleri paylaşıyor. "Evrim açısından yarasalar ve insanlar birbirlerinden çok farklı iki tür ve dolayısıyla eğer SARS-CoV-2 yarasalardan geldiyse, bazı ara taşıyıcılardan geçmiş olabileceğini düşünüyorum." Bilim insanlarının büyük bir kısmı, virüsün kaynağı yarasalar olsa bile bunu insanlara taşıyanın bu hayvan türü olamayacağını düşünüyor. Bu aracı canlının kim olduğu henüz kesin olarak bilinmiyor ancak şüpheler pangolinde yoğunlaşıyor. (....)" (82)
"Yarasaların insan kullanımı
Yarasaların insan kullanımları, yaban eti veya geleneksel tıp gibi ekonomik kullanımları içerir. Yarasalar ayrıca din mitolojisinde, batıl inançlarda ve sanatlarda sembolik olarak kullanılmaktadır. Yarasaların algılanan tıbbi kullanımları arasında Güney Amerika'da epilepsi tedavisi, Çin'de romatizma gece körlüğü, Güney Asya'da astım, göğüs ağrısı ve ateş sayılabilir. Yarasa eti, Okyanusya, Avustralya, Asya ve Afrika'da yemek için avlanan tüm türlerin yaklaşık% 13'ü ile tüketilmektedir. Yarasaların diğer ekonomik kullanımları arasında dişlerini Makira adasında para birimi olarak kullanmak sayılabilir. Yarasalar, epik şiirlere, oyunlara, masallara ve çizgi romanlara dahil edilerek sanatta geniş bir şekilde temsil edilmektedir. Batı sanat yarasalarında sık sık kötü niyetle ilişkilendirilse de, Çin'de mutluluğun sembolleri.
Ekonomik kullanımlar
Geleneksel tıp
Bolivya'da tıbbi amaçlar için canlı yarasalar satılıyor. Özellikle yarasaların kanını tüketmenin epilepsiyi tedavi ettiğine inanılıyor. 2010 yılında yapılan bir araştırma, dört Bolivya kentindeki pazarlarda ayda 3.000 yarasanın satıldığını belgeledi. Bu pazarlarda satılan türler arasında Seba'nın kısa kuyruklu yarasaları, fare kulaklı yarasaları ve sıradan vampir yarasaları bulunmaktadır. Yarasa dışkısı (guano), geleneksel Çin tıbbında gece körlüğünün tedavisi olarak kullanılmaktadır. Romalılar, yarasa kanının yılan zehiri için bir panzehir olduğuna inanıyorlardı. Uçan tilkiler geleneksel tıpta kullanılmak üzere öldürülüyor. Örneğin Kızılderili uçan tilki, algılanan birçok tıbbi kullanıma sahiptir. Bazıları yağının romatizma tedavisi olduğuna inanıyor. Hindistan'ın Attappadi bölgesindeki kabileler, astım ve göğüs ağrısını tedavi etmek için Kızılderili uçan tilkinin pişmiş etini yerler. Bangladeş Kanda Kabilesinin şifacıları, "titreyen ateş" tedavisi için Hint uçan tilkilerden saç kullanıyor.
Et
Okyanusya, Avustralya, Güneydoğu Asya, Çin, Batı ve Orta Afrika dahil olmak üzere birçok bölgede yarasalar eti için tüketilmektedir. Yarasalar binlerce yıldır insanlar için besin kaynağı olarak kullanılmaktadır] Dünyada en az 167 yarasa türü veya tüm yarasa türlerinin yaklaşık% 13'ü avlanmaktadır.
Malzemeler
Okyanusya'daki yerli toplumlar, işlevsel ve törensel silahlar için uçan tilki parçalarını kullandılar. Solomon Adaları'nda insanlar mızrakta kullanmak için kemiklerinden dikenler yarattılar ve hala uçurtma yapmak için kuru derilerini kullanıyorlar. Yeni Kaledonya'da yeşimden yapılmış tören baltaları uçan tilki kürkü örgülerle süslendi. Para birimi olarak kullanılan uçan tilki yan ürünlerine modern ve tarihsel referanslar var. Yeni Kaledonya'da örgülü uçan tilki kürkü bir zamanlar para birimi olarak kullanılıyordu. Yerli halklar Solomon Adaları'nın bir parçası olan Makira adasında, hala dişleri için olduğu kadar çalı eti için de uçan tilki avlıyorlar. Para birimi olarak kullanılan kolyelerde köpek dişleri birbirine bağlanır. Adüler uçan tilkinin dişleri, genellikle delik açmaya yetecek kadar büyük oldukları için özellikle değerlidir. Makira uçan tilki de daha küçük dişlerine rağmen avlanır.
Sembolik kullanımlar
Mitoloji, din ve batıl inanç
Maya mitolojisinde, tanrı Camazotz bir yarasa tanrısıydı. "Camazotz", "ölüm yarasası" veya "koparma yarasası" anlamına gelir. Yarasalarla ilgili birçok batıl inanç olumsuz olsa da bazıları olumludur. Eski Makedonya'da insanlar yarasa kemiklerinden yapılmış muskalar taşıyorlardı. Yarasalar tüm hayvanların en şanslısı olarak kabul edildi, bu nedenle kemiklerinin iyi şans getireceği kesindi. Çin'deki Fu kelimesi hem "yarasa" hem de "mutluluk" için bir sesteş olduğundan, Çin'de yarasalar da iyi şans veya mutluluk getiriciler olarak kabul edilir. Endonezya'daki Asmat halkının savaş kalkanlarında uçan tilki kanatları tasvir edildi; kanatların savaşçılarına koruma sağladığına inanıyorlardı.
10. yüzyıl Geoponica, bir güvercin kafasına yarasa başının takılmasının evcil güvercinlerin başıboş kalmasını önleyeceğini belirtti ve Pliny the Elder's Natural History, yarasayı bir odanın etrafında üç kez taşımanın ve ardından baş aşağı çivilemenin koyun ağıllarını sihirli bir şekilde koruyacağını iddia etti. Yarasalar birçok kültürde olumsuz kullanımlarla veya varlıklarla ilişkilendirilir. Örneğin Nijerya'da yarasalar cadı olarak düşünülür; Fildişi Sahili'nde hayalet veya ruh olduklarına inanılıyor. Mukaddes Kitabın Levililer Kitabı'nda yarasalar "sizin kirli olarak kabul edeceğiniz kuşlar" olarak anılır ve bu nedenle tüketilmemeleri gerekir. (.....)" (67)
"Pangolin
Pangolin (Malayca pang goling), monotipik pangolinler ya da pullu memeliler (Pholidota) takımının pangolingiller (Manidae) adlı tek familyasının Manis adlı tek cinsinde toplanan memeli hayvanlardır. (....) Pangolin, çoğunlukla Uzak Doğu’da görülen pullu memeli bir hayvandır. Gececil olan bu hayvanlar, gündüzleri kazdıkları çukurlarda, ağaç ve kaya kovuklarında saklanırlar. Pangolinler “canlı çam kozalakları” olarak adlandırılırlar. Pangolin, baş, sırt, kuyruk ve bacakları kaplayan, birbirinin üstüne binen iri, kahverengi pullardan oluşur. Uzun ve yapışkan dokulu dil yapısı vardır. Genellikle termit, karınca, pupa, larva, yumurta, kısacası yuvada ne varsa diliyle zorlanmadan toplayarak yer. Yavrular anne tarafından vücut üzerinde taşınırlar. Tehlike anında tostoparlak olurlar. Karınca ve termitlerin bünyelerinde bulunan asitler, midesinin kalın kaslı çeperli olması nedeniyle zarar veremezler. Nesli tükenmekte olan pangolinler, kendilerini korumak için top haline geldikleri anda yakalanıp poşetlere koyulup, vakumlanarak öldürülüyorlar.(....) Güney Çin Tarım Üniversitesi uzmanları, dünyayı etkisi altına alan COVID-19 pandemisine neden olan virüsün pangolinlerden yayıldığını öne sürmüştür.(....)" (83)
"Corona virüsü salgınının asıl sebebi bulundu! Yarasa değil pangolinden yayılmış
Dünyayı etkisi altına alan corona virüsü salgınıyla ilgili flaş bir gelişme yaşandı. Güney Çin Tarım Üniversitesi uzmanları, virüsün pangolin denilen bir memeliden yayıldığını öne sürdü." (84)
"Coronavirüs, yeni zoonotik enfeksiyonların 'hızlanmasının' ortasında yarasalardan veya muhtemelen pangolinlerden geldi.
Çin'in merkezinde yeni bir tür koronavirüs salgını gizemlerle doludur ve en büyüğü virüsün bir hayvan konakçıdan insanlara nasıl sıçradığıdır. Bu küresel sağlık krizi, zoonoz tehlikesinin, bakteri ve virüsler de dahil olmak üzere patojenlerin bir hayvan konakçıdan insan popülasyonuna girme yeteneğini hatırlatıyor. Koronavirüs, yarasalarda dolaşan iki virüse benzer, ancak insanlara bulaşmadan önce başka bir türe atlamış olabilir.
Şüphe, bir karıncayiyen ile bir armadillo arasında bir geçişe benzeyen, nesli tükenmekte olan, yüksek ticareti yapılan bir yaratık olan pangolinin üzerine düştü. Terazileri, tıpkı tırnaklar gibi keratinden yapılmasına rağmen geleneksel Çin tıbbında değerlidir. Son günlerde bazı araştırmacılar, daha önce pangolinlerde tanımlanan bir koronavirüsün yeni koronavirüs ile şimdiye kadar tanımlanan herhangi bir virüsten daha yakından ilişkili olduğunu kaydetti.(.....)" (85)
Canlı bir Top: Pangolin | Animalojik (87)
"Coronavirus: Efsane, Çinli 'Yarasa Kadını' ile tanışın.
Yıllarca yarasalar üzerinde çalışmış olan Prof Shi Zhengli, şimdi COVID-19 fırtınasının merkezinde. Prof. Shi Zhengli, Çin "Yarasa Kadını" (ek, at nalı yarasa) sıfatını aldı. SARS'ın keşfindeki öncü çalışmaları için kredilendirildi (2005'te).
Çin’in "Yarasa Kadını" Shi Zhengli için sinir bozucu bir zaman oldu. Son beş aydır küresel COVID-19 fırtınasına yakalandı. Prof. Zhengli'nin kesinlikle büyüleyici bir kişiliği var; lakabını yıllar önce SARS-COV ve yarasalar arasındaki bağlantıyı keşfettiğinde kazandı. Dünyanın önde gelen yarasa virüsü uzmanlarından biri olarak, yarasa virolojisine yaptığı katkılarla tanınmaktadır. Kimlik bilgileri bilimsel çabaları sitemin ötesinde. Şimdi, Prof. Zhengli kendi ülkesinde eşit ölçüde kutlanıyor ve nefret ediliyor. Koronavirüs ipliklerini toplayan ve karşılaştıran bir bilim adamları ekibindeydi. Bu örnekler, 2019'un sonlarında yeni koronavirüsün ilk enfeksiyonlarının "sıfır noktası" olan Wuhan Çin'deki Wuhan Viroloji Enstitüsü (WIV) olan bir laboratuvarda tutuldu. Zhengli, diğer klinik araştırmacılarla birlikte, antiviral remdesivir ve anti-sıtma ilacı olan klorokininin, yeni ortaya çıkan yeni koronavirüsü in vitro etkili bir şekilde inhibe ettiğini öne sürdü.(.....) Mevcut (2019-20) koronavirüs salgını sırasında Zhengli Shi ve diğer WIV bilim adamları, SARS-CoV 2 (SARS-CoV-2) araştırması üzerine bir uzman grubu oluşturdu. Şubat 2020'de Zhengli liderliğindeki araştırmacılar, Nature dergisinde "Olası yarasa kaynaklı yeni bir koronavirüs ile ilişkili bir zatürre salgını" başlıklı bir makale yayınladı. (Zhengli, WIV'de (3 Şubat 2020) 29 araştırmacıdan oluşan bir ekibe liderlik etti.(....)" (86)
"Wuhan Viroloji Enstitüsü'nde Çin'in "Yarasa Kadını" Koronavirüs uzmanı ile tanışın.(88)
"Shi Zhengli
Shi Zhengli (26 May 1964), yarasa kökenli SARS benzeri koronavirüsleri araştıran Çinli bir virologdur. Shi, Wuhan, Jiangxia Bölgesi'nde bulunan bir biyogüvenlik seviyesi 4 (BSL-4) laboratuvarı olan Vuhan Viroloji Enstitüsü'nde (WIV) Yeni Ortaya Çıkan Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi'ni yönetmektedir. 2017'de Shi ve meslektaşı Cui Jie, SARS koronavirüsünün Yünnan'ın ücra bir bölgesindeki yarasa popülasyonundan kaynaklandığını keşfetti. Yarasa koronavirüsleri ile yaptığı çalışmalar nedeniyle COVID-19 salgını sırasında popüler basında "Yarasa Kadın" adıyla öne çıktı. Shi, Time dergisinin 2020'nin En Etkili 100 Kişisi listesine dahil edildi.(.....)" (89)
** Çin, SARS virüsü ile yaklaşık 2003 yılından beri uğraşıyor..Covid-19 ise bu virüsün devamı gibi gözüküyor...
"Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS)
Şiddetli akut solunum sendromu (SARS), SARS ile ilişkili bir koronavirüsün neden olduğu viral bir solunum hastalığıdır. İlk olarak 2003 yılının Şubat ayının sonunda Çin'de ortaya çıkan ve diğer 4 ülkeye yayılan bir salgın sırasında tespit edildi. DSÖ, uluslararası araştırmayı Küresel Salgın Uyarı ve Müdahale Ağı'nın (GOARN) yardımıyla koordine etti ve epidemiyolojik, klinik ve lojistik destek sağlamak ve salgını kontrol altına almak için etkilenen ülkelerdeki sağlık yetkilileriyle yakın bir şekilde çalıştı. SARS hava yoluyla bulaşan bir virüstür ve soğuk algınlığı ve influenzaya benzer şekilde küçük tükürük damlacıkları yoluyla yayılabilir. 21. yüzyılda ortaya çıkan ilk şiddetli ve kolayca bulaşabilen yeni hastalıktı ve uluslararası hava yolculuğu rotalarında yayılma kapasitesi açıktı. SARS, virüs bulaşmış birinin dokunduğu yüzeyler yoluyla da dolaylı olarak yayılabilir. SARS ile tanımlanan hastaların çoğu, önceden 25-70 yaş arası sağlıklı yetişkinlerdi. 15 yaşın altındaki çocuklar arasında birkaç şüpheli SARS vakası rapor edilmiştir. Muhtemel ve şüpheli SARS vakaları için mevcut DSÖ vaka tanımını karşılayan hastalığı olan kişiler arasındaki vaka ölüm oranı yaklaşık% 3'tür." (53)
"Ölümcül koronavirüsler: 2003 SARS salgını ve Çin'deki 2020 yeni koronavirüs salgını.
Öz.. 2019-nCoV resmi olarak SARS-CoV-2 olarak adlandırılır ve hastalığa COVID-19 adı verilir. Çin'deki bu viral salgın, çoğu yaşlı veya altta yatan bir kronik hastalığı veya bağışıklığı baskılanmış durumda olan 1800'den fazla kişinin ölümüne yol açtı. Bu, 2002-2003'te SARS'ı ve 2012'de MERS'i takiben 20 yıldan daha kısa bir sürede üçüncü ciddi Koronavirüs salgınıdır. Koronavirüsün insan türleri, soğuk algınlığı vakalarının yaklaşık% 15'iyle ilişkilendirilirken, SARS-CoV-2 ortaya çıkabilir. grip benzeri semptomlardan ölüme kadar değişen derecelerde şiddette. Şu anda bu ölümcül Coronavirüs türünün, Hubei eyaletindeki bir şehir olan Wuhan'daki Huanan pazarındaki vahşi hayvanlardan kaynaklandığına inanılıyor. Yarasalar, yılanlar ve pangolinler, bu hayvanlardan izole edilen CoV'nin sekans homolojisine ve SARS-CoV-2 ile enfekte olmuş hastalardan izole edilen virüsün viral nükleik asitlerine dayalı olarak potansiyel taşıyıcılar olarak belirtilmiştir. Virüsün yayılmasını önlemek için Ocak 2020'de büyük şehirleri kapatmak, sınırları kapatmak ve insanları evlerine hapsetmek gibi aşırı karantina önlemleri başlatıldı, ancak o zamana kadar insan-insan bulaşması belirginleştikçe hasarın çoğu yapıldı. .(.....)" (54)
"SARS-CoV-2'nin Kökeni - Dünya Sağlık Örgütü
Arka fon.. Mevcut COVID-19 salgını, SARS-CoV-2 adlı bir koronavirüsten kaynaklanıyor. Koronavirüsler (CoV'ler), soğuk algınlığından Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS) ve Orta Doğu solunum sendromu (MERS) gibi daha nadir ve ciddi hastalıklara kadar, birçoğu insanlarda solunum yolu hastalıklarına neden olan geniş bir virüs ailesidir. her ikisi de yüksek ölüm oranlarına sahip olup ilk kez sırasıyla 2003 ve 2012 yıllarında tespit edilmiştir. CoV'ler dört cinse ayrılır: alfa-, beta-, gama- ve delta-CoV. Şu anda insanlarda hastalığa neden olduğu bilinen tüm CoV'ler, alfa veya beta-CoV'ye aittir. Bu CoV'lerin çoğu birkaç hayvan türünü de enfekte edebilir. 2002'de SARS-CoV ile enfekte misk kedileri ve enfekte insanlar ve MERS-CoV 2012'de tek hörgüçlü develerde ve enfekte insanlarda bulunur. Bir hayvandan insana düzenli olarak bulaşan bir virüse zoonotik virüs denir. Bir virüs hayvanlardan insanlara ilk kez geçtiğinde buna yayılma olayı denir.(.....)" (55)
BÖLÜM 4İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** COVİD-19 AŞILARI HAKKINDA ÇIKAN ENDİŞE,ŞÜPHE VE ELEŞTİRİLER..
- Covid-19 aşıları hakkında neler biliyoruz? Endişeler eleştiriler neler? Aşı içerisinde neler var? Ülkeler arasındaki aşı savaşları gerçek mi yoksa insanlık bir aldatmacanın içerisinde mi?
Bu bölümde daha çok aşıların üretildiği ülkelerle ilgili endişeler,eleştiriler bulunuyor.. Aşı içerisindeki hammaddelerin neler olabileceğine dair bilgiler de bulunuyor. Özellikle de Çin aşıları hakkında.. Ve ülkeler arasındaki aşı savaşları hakkında da bazı bilgiler..
"Covid: Çin'in koronavirüs aşıları hakkında ne biliyoruz?
Küresel bir Covid-19 aşısı üretme yarışı devam ederken, Çin, önde gelen iki lider olan Sinovac ve Sinopharm'ın aşılarının yurtdışına çıkmasıyla büyük adımlar atmış gibi görünüyor. Ama Çin'in aşıları hakkında ne biliyoruz ve başka yerlerde geliştirilen aşılar ile nasıl karşılaştırılırlar?
Sinovac aşısı nasıl çalışır?
Pekin merkezli biyofarmasötik şirketi Sinovac, inaktive edilmiş bir aşı olan CoronaVac'ın arkasında. Ciddi bir hastalık tepkisi riski olmadan vücudun bağışıklık sistemini virüse maruz bırakmak için öldürülmüş viral partikülleri kullanarak çalışır.
Karşılaştırıldığında, Batı'da geliştirilen Moderna ve Pfizer aşıları mRNA aşılarıdır. Bu, koronavirüs genetik kodunun bir kısmının vücuda enjekte edildiği ve vücudu viral proteinler yapmaya başlaması için tetiklediği, ancak bağışıklık sistemini saldırmak için eğitmek için yeterli olan tüm virüsü değil anlamına gelir.
Nanyang Teknoloji Üniversitesi'nden Doç. Dr. Luo Dahai BBC'ye verdiği demeçte "CoronaVac, kuduz gibi birçok iyi bilinen aşıda başarıyla kullanılan daha geleneksel bir aşı yöntemidir" dedi. Prof Luo, "mRNA aşıları yeni bir aşı türüdür ve [şu anda] popülasyonda kullanılmakta olan başarılı bir örnek yoktur" diye ekliyor. (.....)" (14)
"5 Soruda Çin Aşısı CoronaVac
CoronaVac nasıl bağışıklık sağlıyor?
CoronaVac, Batı ülkelerinde kullanıma sunulan Pfizer/BioNTech ve Moderna aşılarının kullandığı elçi RNA teknolojisini değil, eski ve bilinen, grip ve kızamık gibi hastalıklara karşı aşı çalışmalarında kullanılan inaktif yani cansız hücre tekniği ile geliştirildi. Bu yöntemde cansız virüsün verildiği bünyenin hastalığa karşı bağışıklık kazanması hedefleniyor. Elçi RNA teknolojisi ise insan hücrelerine Corona virüsü proteinleri üretmesi komutu veriyor ve bu komut vücudu virüse karşı bir bağışıklık yanıtı geliştirmeye yöneltiyor. Bazı uzmanlar cansız hücre teknolojisini, daha bilinen bir yöntem olduğundan daha güvenilir kabul ediyor. (....)
Aşıyla ilgili şüphe var mı?
Washington Post’a göre üretici firma Sinovac’la ilgili rüşvet iddiaları, CoronaVac’ın güvenilirliğinin sorgulanmasına neden oluyor. Sinovac, 2003 yılında SARS aşısı için ilk klinik testlere başlayan ve 2009'daki kuş gribi aşısını dağıtan ilk şirketti. Ancak Washington Post gazetesi, Sinovac İcra Kurulu Başkanı Yin Weidong’ın, geçmişte Çin'in ilaç düzenleme kurumuna aşı onaylarını hızlandırmak için rüşvet verdiğini öne sürdü. Mahkeme kayıtlarını araştıran Washington Post’taki habere göre Yin, aşı denetçisi bir yetkiliye rüşvet verdiğini itiraf etti. Suçunu itiraf eden denetçi yetkili 2017’de 10 yıl hapis cezası aldı; ancak Yin Weidong ceza almadı ve hala Sinovac'ın Corona virüsü aşısını denetlemeye devam ediyor.
Ancak bu skandal, Sinovac’ın adının karıştığı tek olay değildi. En az 20 Çin hükümeti yetkilisi ve hastane yöneticisi 2008 ile 2016 yılları arasında Sinovac çalışanlarından rüşvet aldığını itiraf etti. Rüşvet skandallarına konu olan aşılarda bir hataya rastlanmadı. Sinovac’ın aşılarında bir güvenlik sorunu ile de karşılaşılmadı ancak tıp uzmanları bu geçmişi nedeniyle Sinovac’ın açıklamalarının daha sıkı incelenmesi gerektiği görüşünde.(....)" (15)
"CoronaVac COVID-19 Aşısı
CoronaVac COVID-19 Aşısı Açıklaması
Sinovac Biotech Ltd.'ye göre CoronaVac COVID-19 Aşı adayı, tüm virüsün bir laboratuvarda büyütülmesi ve ardından öldürülmesiyle yapılan inaktive edilmiş bir patojene dayanmaktadır.
Sinovac'ın stratejisi, aşı adayları DNA veya RNA'yı içeren diğer birçok COVID-19 aşısı geliştirme çabasıyla çelişiyor. Sinovac, aşı adayının güvenliğini, toleransını, dozajını ve aşılama programını belirlemek için 13 Nisan 2020'de Çin'de Faz I / II klinik deneyleri yürütmek üzere Çin Ulusal Tıbbi Ürünler İdaresi'nden (NMPA) onay aldı. (.....) Şirket, kısa süre içinde Çin Ulusal Tıbbi Ürünler İdaresine bir faz II klinik çalışma raporu ve bir faz III klinik çalışma protokolü sunmayı ve Çin dışında faz III klinik denemeleri uygulamaya başlamayı beklediğini söyledi. Sinovac, ikinci üretim hattını tamamladıktan sonra CoronaVac'ın yıllık üretim kapasitesini Şubat 2021'e kadar 1 milyar doza çıkarmayı hedeflediğini söyledi.
Sinovac’ın misyonu, "İnsan Hastalıklarını Ortadan Kaldırmak için Aşı Sağlamaktır. Çinli Çocuklara En Kaliteli Aşı Sağlayın; Dünyadaki Çocuklara Çin'de Üretilen Aşılar Sağlayın."
Bu hedeflere ulaşmak için Sinovac, insan kullanımı ve hayvan kullanımı aşılarının araştırma geliştirme üretimine ve pazarlamasına odaklanmaktadır. Şirket ayrıca ulusal, eyalet ve yerel düzeylerde Çin hükümetleriyle işbirliği yaparak hastalık kontrolü ve önleme hizmetleri sunmaktadır.
CoronaVac COVID-19 Aşı Geçmişi
22 Mayıs 2020'de Sinovac, Advantech Capital ve Vivo Capital'in Sinovac Research and Development Co. Ltd.'ye (“Sinovac R&D”) 15 milyon dolar yatırım yaptığı bir işlemi duyurdu; CoronaVac adlı COVID-19'a karşı inaktive edilmiş bir aşının geliştirilmesini ilerletmek için yüzde yüz Sinovac'a ait bir yan kuruluş. Şirket, 2020'nin ikinci yarısında başlaması beklenen faz III etkinlik çalışmaları için Çin dışındaki birkaç şirketle ortaklık kurdu.
Şirket şimdiye kadar biri 21 Temmuz 2020'de Brezilya'da, diğeri ise 11 Ağustos 2020'de Endonezya'da başlayan iki faz III klinik denemeye başladı. Brezilyalı yetkililer, Sinovac ve Brezilya'nın önde gelen immünobiyolojik ürünler üreticisi Instituto Butantan'ın, CoronaVac Sinovac’ın COVID-19'a karşı inaktive edilmiş aşı adayının klinik denemelerini Aşama III'e ilerletmek için bir klinik geliştirme işbirliği anlaşması imzaladığını duyurdu.(....)
CoronaVac COVID-19 Aşı Haberleri (Türkiye ile ilgili kısımlar)
20 Ocak 2021 - Yerel basında yer alan haberlere göre Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye'nin ilerlemesini "dünyanın en hızlılarından biri" olarak nitelendirdi. Türkiye, toplu aşılamadaki ilk seçeneği olarak CoronaVac'a yöneldi. Aşı, geçen ay 3 milyon dozluk ilk sevkiyattan sonra acil onay almıştı.
13 Ocak 2021 - AP, Türk sağlık yetkililerinin Çin Sinovac aşısının acil kullanımını duyurdu. Reuters'in haberine göre, Türkiye 50 milyon doz Sinovac'ın CoronaVac aşısı satın almayı kabul etti ve ilk 3 milyon dozu teslim aldı.
25 Aralık 2020 - AP, Sinovac tarafından geliştirilen deneysel COVID-19 aşısının %91,25 etkili olduğunu bildirdi. Dr. Serhat Ünal, bulgunun ülkedeki son aşama çalışmaların erken sonuçlarına dayandığını belirterek, CoronavVac aşısının güvenli olduğunu da sözlerine ekledi.
1 Aralık 2020 - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ilk coronavirus aşılama tarihini doğrulayarak, 11 Aralık 2020'den sonra ilk aşıyı çalıştıran ların sağlık çalışanları olacağını söyledi. "Aralık ayında aşının en az 10 milyon dozu teslim edilecek ve bu 20 milyona kadar çıkabilir." Türkiye, Çin ile 50 milyon aşı dozu satın alma konusunda anlaştı. Çin aşısı Türkiye'deki herkes için ücretsiz olacak.
22 Eylül 2020 - Sinovac Biotech, Türkiye'de Sinovac Life Sciences veya "CoronaVac" tarafından geliştirilen inaktive COVID-19 aşısı adayı için faz III klinik çalışmalara başladığını duyurdu.
CoronaVac COVID-19 Aşı Klinik Çalışmalar (Türkiye ile ilgili kısımlar)
Klinik Çalışma NCT04582344: Randomize, Çift Kör, Plasebo Kontrollü Faz III Klinik Deneme SARS-CoV-2 Aşısının Etkinliğinin ve Güvenliğinin Değerlendirilmesi için (Vero Hücre), Türkiye'de Inaktive - 9 Ekim 2020 tarihinde son Güncelleme Sonrası.
Bu çalışma 18~59 yaş arası erişkinlerde randomize, çift kör, çok merkezli, plasebo kontrollü faz III klinik bir çalışmadır. Bu çalışmanın amacı deneysel SARS-CoV-2 inaktive aşısının etkinliğini, güvenliğini ve immünojenitesini değerlendirmektir. Deneysel aşı ve plasebo her ikisi de Sinovac Araştırma ve Geliştirme A.Ş. tarafından üretildi. Toplam 13.000 denek kayıt yaptıracak.
Tahmini Bitiş Tarihi: 15 Nisan 2021 (....)" (16)
"Bilgi Kutusu: Sinovac'ın potansiyel koronavirüs aşısının geliştirilmesi
(.....) Sinovac aşısının ana detayları aşağıdadır.
TÜR
* CoronaVac, Çin'deki bir hastadan izole edilmiş bir koronavirüs suşunun pasifleştirilmiş veya ölü bir versiyonunu kullanır. İnsan hücrelerinde kopyalanması kimyasal olarak engellenir, ancak bir bağışıklık tepkisini tetikleyecektir. (....)
YAN ETKİLER
* Denemelerin erken aşamasında ilk aşıyı aldıktan sonraki 48 saat içinde aşı ile ilgili olabilecek bir ciddi alerjik reaksiyon vakası vardı. Denek, üç gün içinde iyileşti ve ikinci dozdan sonra benzer bir reaksiyon yaşamadı.
* İlk denemelerde bildirilen en yaygın semptom, enjeksiyon bölgesinde ağrıdır.
* Uzmanlar, inaktive edilmiş koronavirüs aşı adaylarının güvenliğinin daha uzun süreler boyunca gözlemlenmesi gerektiği konusunda uyarıyor; çünkü diğer bazı inaktive edilmiş aşılar, koruma sağlamak yerine aşı ile tetiklenen antikorların, insanlar aşılamadan sonra virüslere maruz kaldıklarında enfeksiyonları kötüleştirdiği durumlarda hastalığı artırma etkisine yol açtı. (....)" (17)
"Çin'in Sinovac aşısının Hong Kong'da piyasaya sürülmesi tehdit altında
Hong Kong, Çin anakarasındaki üretici Sinovac’ın Covid-19 aşısının dağıtımını deneme verilerinin eksikliğinden dolayı erteleyecek ve Pekin'in gelişmekte olan dünyada satmak istediği bir atışla ilgili şeffaflık endişelerini artıracak. Sinovac aşılamasıyla ilgili herhangi bir şüphe, hükümetin ücretsiz aşı stratejisi nedeniyle Hong Kong'da siyasi gerginliği artırma riskini taşıyor. Bölgenin lideri Carrie Lam, bazı vatandaşları anakara Çin'de geliştirilen aşıları kabul etmeye ikna etme mücadelesiyle karşı karşıya. (....)" (18)
"Çin'in 'aşı diplomasisi': Küresel bir cazibe saldırısı.
Pekin'de bir Sinovac Biotech kalite kontrol laboratuvarı. Çin, pandeminin zedelediği uluslararası bir imajı onarmak amacıyla daha yoksul ülkelerin koronavirüs aşılarına öncelikli erişim vaat eden küresel bir cazibe saldırısı başlattı. Zengin ülkeler, sınırlı miktarda büyük koronavirüs aşılarını satın almak için çabalarken, Çin kendi içinde yetişen aşılarını daha fakir ülkelere sunmak için devreye giriyor. Ancak Pekin uzun vadeli bir diplomatik dönüş umuduyla cömertlik tamamen fedakar değil. Stratejinin birçok olası faydası vardır: Çin’in pandemiyi erken ele almasına yönelik öfkeyi ve eleştiriyi saptırmak, biyoteknoloji firmalarının profilini yükseltmek ve Asya ve ötesinde etkiyi güçlendirmek ve genişletmek. Dış İlişkiler Konseyi'nde (CFR) küresel sağlıktan sorumlu kıdemli bir kişi Huang Yanzhong, "Çin'in lekelenmiş imajını onarmak için aşı diplomasisi uyguladığına şüphe yok" dedi. "Ayrıca Çin’in küresel etkisini artırmak ve jeopolitik sorunları ortadan kaldırmak için bir araç haline geldi." (....)" (21)
"ABD medyası Pfizer aşı ölümlerine neden sessiz kaldı ?: Global Times başyazısı
Pfizer aşıları yapıldıktan sonra yirmi üç Norveçli yaşlı öldü. Norveç İlaç Ajansı'na göre, bunlardan on üçü değerlendirildi ve yaygın yan etkiler bunlarda şiddetli reaksiyonlara katkıda bulunmuş olabilir. Norveç küçük bir Kuzey Avrupa ülkesidir ve sadece 25.000 kişi Pfizer aşıları ile aşılanmıştır. Yirmi üç ölüm çok büyük bir sayı.
Ancak şaşırtıcı bir şekilde ana akım İngilizce medyası, olayı sanki zaten bir fikir birliğine varmış gibi hemen bildirmedi. Büyük ABD ve İngiltere medyası açıkça onların ölümlerini küçümsüyordu. Buna karşılık, bu büyük Batı medyası Çin aşıları hakkında herhangi bir olumsuz bilgiyi derhal abartacak ve halk psikolojisi üzerindeki etkilerini artırmaya çalışacaktır.
Örneğin, Çin'in Sinovac aşısının verileri Brezilya'da beklenenden düşüktü ve Batı medyasında her yerde rapor edildi. Denemelere katılan Brezilyalı bir gönüllünün ölümü de Batı medyasında önemli bir olay oldu. Ancak daha sonra ölümün aşı ile hiçbir ilgisi olmadığı kanıtlandı ve Batı medyası ilgisini kaybetti.
COVID-19 aşısı ciddi bilimsel bir konudur. Mevcut pandemi durumu son derece kritiktir. COVID-19 ile savaşmak için daha fazla aşıya sahip olmak tüm insanlığın temel çıkarlarıdır. Bununla birlikte, bazı ana akım ABD ve İngiliz medyası, aşılara jeopolitik etiket koymada başı çekiyor. Pfizer aşılarını tanıtmak ve Çin aşılarını yaymak için propagandalarını kullanarak aşılara karşı bilimsel tavırla siyasi duruşlara karışıyorlar. (....)" (92)
"Çin devlet medyası, Çin bunu yaymaya hazırlanırken bile BioNTech-Pfizer aşısına saldırıyor.
Geçtiğimiz haftalarda Çin devleti medya kuruluşları, Alman aşı üreticisi BioNTech tarafından Amerikan ilaç devi Pfizer ve Çin'deki Fosun Pharma ile ortaklaşa geliştirilen COVID-19 aşısına saldıran bir dizi hikaye yayınladı ve insanların aşı konusunda şüpheci olması gerektiği şeklinde bir anlatı yarattı. ülke bunu kendi nüfusuna yaymaya hazırlanıyor. Çin Komünist Partisi'nin sahibi olduğu Çin'in en büyük gazetesi Halkın Günlüğü Pazartesi günü İngilizce medyanın Çin aşılarına karşı haksız eleştiriler alırken Pfizer'inki gibi Batılıları teşvik ettiğini yazdı. Hikaye 18 Ocak'ta "Ana akım İngilizce medyası, sanki bu medya kuruluşları olayı küçümsemek için çoktan bir fikir birliğine varmış gibi, 23 yaşlı Norveçlinin Pfizer aşıları ile aşılandıktan sonra ölümlerinden çok az bahsetti" şeklinde söylendi. (....)" (93)
"'Onlar şeytandır': Çin'in ebeveynleri aşı skandalı üzerine yanıt istiyor.
Protesto grupları yüzbinlerce hatalı aşının nasıl kullanıldığını bilmek istiyor. Pazar günü, 27 yaşındaki Mo Li, haberi görünce Weibo'ya göz atıyordu: Kendisinin ve kocasının tek çocuklarını büyüttüğü eyaletteki çocuklara 250.000 kusurlu aşı yapıldı.
Çin: 250.000 hatalı aşının satışına yönelik protestolar soruşturmayı gerektiriyor.
Shandong eyaletindeki doğu liman kenti Weihai'de yaşayan Mo, "Kafamda bir patlama gibiydi" diyor. 17 aylık çocuğunun sağlık kayıtlarını ararken düşüncelerini anlatırken, "Tek düşüncem lütfen oğlum değil oğlum değil" dedi. Aşılama kaydındaki seri numarası, Çin'in en büyük aşı üreticilerinden biri olan Changsheng Biotechnology tarafından yapılan söz konusu partininkiyle eşleşiyordu. Mo uyurken oğlu Congcong'a baktı ve kendini berbat hissetti ve sonra kızdı. "Aşı şirketinden düzenleyicilere kadar dahil olan tüm insanları düşündüm. İnsan denemezler. Onlar cehennemdeki şeytanlar ”dedi. (.....)" (94)
"Çin’in krizini anlattı. Şimdi yalan yaymakla suçlanıyor.
Bir videoda, Çin'in Wuhan kentindeki kilitlenme sırasında, tekerlekli yataklarla kaplı bir hastane koridorunu filme aldı, hastalar mavi oksijen tanklarına bağlandı. Bir başkasında, bir halk sağlığı merkezini gezdirdi ve bir adamın, sakinler testlerin ücretsiz olacağına inansa da koronavirüs testi için suçlandığını söylediğini belirtti. O zamanlar, vatandaş gazeteciliğe dönüşen 37 yaşındaki eski bir avukat olan Zhang Zhan, Çin halkının salgın hakkında filtrelenmemiş bilgilere duyduğu açlığı somutlaştırıyordu. Şimdi, hükümetin krizdeki erken başarısızlıklarını reddetme ve bunun yerine muzaffer bir anlatıyı teşvik etme çabalarının bir sembolü haline geldi. Zhang, birkaç ay süren gönderilerden sonra, Mayıs ayında aniden postayı bıraktı. Polis daha sonra yalan söylemekle suçlandığını açıkladı. Pazartesi günü, Çin'deki koronavirüs krizinin bir kronikleştiricisinin bilinen ilk davasında mahkemeye gidecek. Zhang, yetkililere hapisten meydan okumaya devam etti. Avukatlarına göre, tutuklanmasından kısa bir süre sonra Zhang, açlık grevine başladı. Avukatlar, grevinin onun haksız tutukluluğuna karşı bir protesto biçimi olduğunu iddia ederek, kadının zayıf ve bitkin olduğunu ancak yemek yemeyi reddettiğini söyledi. Duruşmaya katılmayı reddettiğini söyledi. Avukatlardan Ren Quanniu, Aralık ayı ortasında, tutulduğu Şangay'daki Zhang'ı ziyaret ettikten sonra, bunun bir hakaret olduğunu söylüyor.(...)" (22)
""Olumsuz" haber yok: Çin koronavirüsü nasıl sansürledi.
7 Şubat'ın erken saatlerinde, Çin'in güçlü internet sansürleri, alışılmadık ve son derece rahatsız edici bir his yaşadı. Kontrolü kaybettiklerini hissettiler. Yeni garip bir virüs salgını konusunda uyarıda bulunan ve sadece polis tarafından tehdit edilen ve dedikodularla ticaret yapmakla suçlanan doktor Li Wenliang'ın COVID-19'dan öldüğü haberi hızla yayılıyordu. Keder ve öfke sosyal medya aracılığıyla yayıldı. Li'nin ölümü, yurtiçi ve yurtdışındaki insanlara, Çin hükümetinin uygunsuz bilgileri bastırma içgüdüsünün korkunç maliyetini gösterdi. Yine de Çin’in sansürü ikiye katlamaya karar verdi. Yerel propaganda çalışanlarına ve haber kuruluşlarına gönderilen gizli direktiflere göre, Li’nin ölümünün ortaya çıkardığı "benzeri görülmemiş meydan okuma" ve başlatmış olabileceği "kelebek etkisi" konusunda uyarıda bulunan yetkililer, uygunsuz haberleri bastırmak ve anlatıyı geri almak için çalışmak zorunda kaldı. (.....) " (20)
""Kabul etmeyeceğim": Çin, dünyanın aşılarına güvenmesini sağlamak için mücadele ediyor.
Çin’in COVID-19 aşılarını test eden tüm gelişmekte olan ülkeler arasında, pek azı Pekin’e Pakistan’dan daha dosttur. Pandemiye giden yıllarda Çin, Güney Asya ülkesi genelinde karayollarında, demiryollarında ve elektrik santrallerinde yaklaşık 70 milyar dolarlık finansman sağladı ve Pakistan'ın şu anda iki Çin klinik denemesi var ve üst düzey hükümet yetkilileri bile aşılanıyor. Yine de ülkenin en büyük şehri olan Karaçi'deki insanlarla ve Endonezya'dan Brezilya'ya diğer gelişmekte olan ülkelerdeki insanlarla anketler ve resmi yorumlarla birlikte yapılan görüşmeler, Çin'in aşılarına güvenmek zorunda kalabilecek milyonlarca insanı temin edemediğini gösteriyor. .
Yerel dükkanlar 20: 00'de virüs kaynaklı sokağa çıkma yasağının erken saatlerinde kapandığı için, Karaçi'de yerel araç çağırma uygulaması Bykea için bir motosiklet sürücüsü olan Farman Ali Shah, "Bunu almayacağım" dedi. "Buna güvenmiyorum. " Bu güvensizlik ve düzinelerce fakir ülkenin halklarını aşılamak için Çin'e bel bağlaması, vatandaşlara Çin aşısının kendilerine daha düşük bir ürün verildiğini düşünmeleri halinde büyük bir küresel siyasi baş ağrısına zemin hazırlayabilir. (....)" (19)
BÖLÜM 5İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** DSÖ İLE ÇİN ARASINDA NE GİBİ İLİŞKİLER VAR? WHO'NUN AKILALMAZ SİYASETİ..
- DSÖ patronu Dr.Tedros ile Çin arasında ne gibi ilişkiler olabilir? Çin,neden Tedros'u DSÖ'nün başına getirmesine yardımcı oldu? Tedros,hangi soykırımdan sorumlu tutuluyor? Uluslararası Ceza (bir nevi savaş suçları) Mahkemesine ne zaman çıkarılacak?
- Covid-19 salginindan önce aşi üretİcİlerİ ABD,RUSYA,ÇİN VE ALMANYA toplantilar yapmış mıydı?
WHO ile ÇİN'in garip siyasi ilişkileri..
"Mike Pompeo, ABD istihbaratının DSÖ başkanının 'Çin hükümeti tarafından satın alındığını' gösterdiğini söyledi.
Mike Pompeo, Dünya Sağlık Örgütü genel direktörünün "Çin hükümeti tarafından satın alındığını" söyledi. ABD Dışişleri Bakanı bu iddiayı Salı günü İngiltere Parlamento üyeleriyle yaptığı özel bir toplantıda dile getirdi. Pompeo, iki rapora göre WHO'nun "siyasi değil, bilim temelli bir örgüt" olduğunu söyledi. Bu sözde anlaşmanın COVID-19 krizinde "ölü İngilizlere" yol açtığını da sözlerine ekledi. Bir DSÖ sözcüsü iddiaları "temelsiz" olarak nitelendirdi. (.....) Pompeo, Ghebreyesus'un işi güvence altına almak için yapılan bir anlaşmada "Çin hükümeti tarafından satın alındığını" gösteren ABD istihbaratını gördüğünü söyledi. Pompeo'nun söylediği gibi: "Çin'de bir pandemi olduğunda bizim için gerçekten önemliyken, Çin hükümeti tarafından kancalı halat ve platin satın alan Dr. Tedros ve daha fazlasını söyleyemem ama size söyleyebilirim ki ' Bunu bilinçli istihbarat üzerine söylüyorum. "Seçimde bir anlaşma yapıldı ve zorlama geldiğinde, yapılan anlaşma yüzünden İngilizler ölmüş oldu." Sydney Morning Herald'ın bildirdiğine göre, WHO'nun "bilim temelli değil siyasi bir örgüt" olduğunu, ancak Çin'in şu anki genel müdürü Doktor Ghebreyesus'u "satın aldığı" iddiasını destekleyecek kanıt sunmadığını söyledi. Örgütün bir sözcüsü Business Insider'a şunları söyledi: "DSÖ böyle bir ifadenin farkında değil, ancak herhangi bir hominem saldırısını ve asılsız iddiaları şiddetle reddediyoruz. DSÖ ülkeleri trajik can kaybına ve ıstıraba neden olan pandemiyle mücadele etmeye odaklanmaya devam etmeye çağırıyor. " (....)" (198)
"Özel: Trump'ın "tuhaf", "yıkıcı" çıkışından sonra DSÖ'den çekilmeye yönelik gizli plan.
Belgeler, sağlık görevlilerinin çocuk felcinden Ebola'ya kadar her şeyle mücadele etmek için küresel programlarla birlikte ilişkiyi kurtarmak için haftalarca uğraştığını gösteriyor.29 Mayıs Cuma günü öğleden sonra, sözde konusu Çin olan "Gül Bahçesi" basın toplantısında, Başkan Donald Trump, görünüşte konu dışı bir bomba attı: ABD hükümeti, Dünya Sağlık Örgütü ile bağları kesttiğini açıklıyordu. Trump, COVID-19 krizinden sorumlu tuttuğu ülkeyle birlikte dünyanın en önde gelen halk sağlığı kurumunu bir araya getirerek, "Çin'in Dünya Sağlık Örgütü üzerinde tam kontrole sahip olduğunu" iddia etti. DSÖ, "çok ihtiyaç duyulan reformlar konusunda harekete geçmeyi reddettiği" için, bugün Dünya Sağlık Örgütü ile ilişkimizi sonlandırıp bu fonları dünya çapındaki diğer ülkelere yönlendireceğiz ve acil küresel halk sağlığı ihtiyaçlarını hak edeceğiz "dedi.(.....) Doğrama bloğunda bulunma potansiyeli taşıyan düzinelerce program arasında, Georgia, Atlanta'daki Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinde çiçek hastalığı araştırmaları ve türleri için DSÖ tarafından yetkilendirilmiş bir veri havuzu yer alıyor, diğeri Sibirya'da bulunan dünyadaki iki yetkili tesisten biri. Ayrıca risk altında: Amerika Birleşik Devletleri'nde, şarbondan sıçan ısırığına kadar tehlikeli patojenleri araştıran CDC'nin Yüksek Sonuçlu Patojenler ve Patoloji Bölümü'nde bulunan üçü de dahil olmak üzere 82 DSÖ işbirliği merkezi.(....)" (199)
"DSÖ başkanı, Trump'a yanıt verdi: 'İşleri gizli veya gizli tutmak tehlikelidir':
Dünya Sağlık Örgütü, ABD Başkanı Donald Trump'ın koronavirüs pandemisini ele almasıyla ilgili eleştirilerine karşı kendisini savundu. Genel Müdür Tedros Adhanom Ghebreyesus, üye ülkelerden hiçbir şeyin "gizli" olmadığını söyledi ve sağlık krizinin siyasallaştırılmasına karşı uyarıda bulundu. Genel Müdür Tedros Adhanom Ghebreyesus Pazartesi günü, Dünya Sağlık Örgütü'nün Covid-19 salgınına tepkisi üzerine Washington'dan gelen eleştirileri etkisiz hale getirmeye çalışırken, "Birinci günden itibaren ABD'den hiçbir şey gizlenmedi" diye ısrar etti. Tedros, günlük basın brifinginde gazetecilere verdiği demeçte, ABD sağlık yetkililerinin salgının başlangıcından beri DSÖ'nün Cenevre genel merkezinde çalıştığını ve vücudun şeffaflığının bir kanıtı olduğunu söyledi. "WHO'da sır yoktur çünkü işleri gizli veya sır saklamak tehlikelidir. Bu bir sağlık sorunudur." (.....)" (200)
"Çin hatalı testleri şirketlerle yapılan gizli anlaşmalardan kaynaklanıyor
WUHAN, Çin — Associated Press araştırmasına göre, Çin’in en önemli hastalık kontrol kurumundaki gizlilik ve kronizmin, koronavirüs salgınına erken müdahaleyi engelleyen yaygın test kıtlıklarına ve kusurlarına yol açtığı ortaya çıktı. Soruşturmaya göre, Çin’in Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, yetkililerin kişisel bağlarının olduğu, o zamanlar anlaşılması güç olan üç Şangay şirketine özel olarak test kiti tasarımları ve dağıtım hakları verdi. Yüzlerce dahili belge, sözleşme, mesaj ve e-postanın yanı sıra 40'tan fazla doktor, CDC çalışanı, sağlık uzmanı ve sektör içerisindeki kişilerle yapılan görüşmelere dayanıyordu. (....)" (201)
"Çin hatalı testleri firmalarla yapılan gizli anlaşmalardan kaynaklanıyor
Wuhan'ın ilk günlerinde virüsün vurduğu ilk şehir COVID testi yaptırmak o kadar zordu ki, sakinler bunu piyangoyu kazanmakla karşılaştırdılar. Ocak ayında Çin şehri boyunca binlerce insan hastaneler için saatlerce kuyrukta bekledi, bazen koridorlarda yatan cesetlerin yanında. Ancak çoğu hasta olarak kabul edilmek için ihtiyaç duydukları testi alamadı. Ve bunu yapan birkaç kişi için, testler genellikle hatalıydı ve yanlış negatiflere neden oluyordu. Associated Press araştırmasına göre, virüsün yavaşlatılabildiği bir zamanda yaygın test kıtlıkları ve sorunları, büyük ölçüde, Çin’in en önemli hastalık kontrol ajansındaki gizlilik ve ahbaplıktan kaynaklanıyordu. Hatalı test sistemi, bilim adamlarının ve yetkililerin, virüsün Çin'in virüse erken tepkisini bozduğu başka bir yoldan ne kadar hızlı yayıldığını görmelerini engelledi. Daha önceki AP raporları, üst düzey Çinli liderlerin halkı uyarmayı nasıl ertelediğini ve Dünya Sağlık Örgütü'nden Çin’in ilk yanlış adımlarının şimdiye kadarki en kapsamlı resmini sağlayan bilgileri sakladığını gösterdi. Ocak ayında bu hatalar birlikte ele alındığında, virüsün Wuhan üzerinden ve dünyanın dört bir yanına, şu anda 64 milyondan fazla insanı hasta eden ve neredeyse 1,5 milyonu öldüren bir pandemide fark edilmeden yayılmasını kolaylaştırdı.
Çin’in Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, yetkililerin raporda kişisel bağlarının olduğu, o zamanlar anlaşılması güç olan üç Şangay şirketine özel olarak test kiti tasarımları ve dağıtım hakları verdi. 40'tan fazla doktor, CDC çalışanı, sağlık uzmanı ve sektör içerisindeki kişilerle yapılan görüşmelerin yanı sıra yüzlerce dahili belgeye dayanan araştırmaya göre, anlaşmalar yetersiz finanse edilen bir halk sağlığı sisteminde sessizce gelişen bir arka kapı bağlantıları kültürü içinde gerçekleşti, AP tarafından alınan sözleşmeler, mesajlar ve e-postalar. Şangay şirketleri GeneoDx Biotech, Huirui Biotechnology ve BioGerm Medical Technology, misillemeden kaçınmak için anonim kalmayı isteyen işlem hakkında bilgi sahibi olan iki kaynağa göre bilgi ve dağıtım hakları için Çin CDC'ye ödeme yaptı. Fiyat: Kaynakların her biri bir milyon RMB (146.600 $) dedi. Paranın belirli kişilere gidip gitmediği belirsiz. (.....)" (202)
"Koronavirüs Salgınıyla Mücadele: Çin'in Dünya Sağlık Örgütü'ndeki Etkisi.
DSÖ'nün 12 Şubat'taki bir göreve kadar çok sınırlı doğrudan erişimi var. Çin’in resmi iddialarını o zaman veya şimdi sorgulamıyor. /DSÖ, koronavirüsün insandan insana bulaşmasını yalnızca 24 Ocak'ta tanıdı ve acil durum ilanını geciktirdi. /DSÖ yalnızca 11 Mart'ta küresel bir salgın ilan etti. /DSÖ, bütçesi için çok küçük bir gönüllü katkı sağlayan Çin'e bağlı değildir ve uluslararası sağlık yardımı politikasını (Ebola krizi sırasında veya şu anda) DSÖ kanalları dışında uygulamaktadır. /Tedros Adhanom Ghebreyesus, başlangıçta bir epidemiyolog olarak eğitilmiş, Afrika'dan ilk DSÖ Genel Direktörüdür ve Çin'e yönelik her türlü eleştiriden (diğer üye devletlerin aksine) kaçınmaktadır. /Çin’in dönüşünün ve politikalarının kökten değiştiği 23 Ocak’tan itibaren, DSÖ hükümetlere sürekli olarak yararlı bilgi, koordinasyon ve tavsiyeler akışı oldu. /Bu, DG Tedros'un dünyanın geri kalanı için bir "fırsat penceresi" olarak adlandırdığı Çin’in sıkı çevreleme önlemlerinin yararlılığı konusunda neredeyse bir fikir birliği ile daha kolay hale getirildi. /DSÖ, Tayvan’ı ısrarla görmezden gelse de, Güney Kore politikalarını benimsemiştir. /Sorun şu anda büyük ölçüde üye devletlerin - en gelişmişleri bile - özellikle test etme, koruyucu ekipman, izleme ve izolasyon konularında tavsiyelerini takip etme kapasitesiyle ilgilidir.
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Çin'in beyanlarını ve inkârlarını görünen değerde kabul etme yönünde açık bir önyargı gösterdi, bu uluslararası tepkilerde bir gecikme yarattı. Bu, Çin'in DSÖ'ye çok sınırlı katkısına rağmen, ancak diğerlerinin Çin'in güçlü kampanyası karşısında BM örgütleri. Çin'in kendisi salgınla ilgili rotayı tersine çevirirken, DSÖ bir kez daha sağlıkla ilgili acil durumlarda yeri doldurulamaz bir araç haline geldi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), nihayetinde operasyonları üzerinde hatırı sayılır bir söz hakkına sahip olan Birleşmiş Milletler üye devletlerinden daha iyi olabilir mi?
Bu, Birleşmiş Milletler sistemi içinde yükselen Çin etkisinin tesadüfen ve tüm makul hesaplara göre Çin'de başlamış olan bir pandeminin ortaya çıkmasıyla zirveye çıkan bir sorudur. Bu sorular, DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus'un Çin'in davranışına büyük övgüleriyle daha da keskinleşti. DSÖ, 2020 yılında 3,8 milyar $ 'lık tahmini taban bütçesi (çocuk felci ve diğer bazı özel programlar hariç) ve önemli sağlık sorunlarının hem önlenmesi hem de tedavisinin koordine edilmesinde ve desteklenmesinde önemli bir role sahip olan kilit bir BM kuruluşudur. Aynı zamanda, salgın dönemlerde sıkça karşılaşılan bir potansiyel tartışma konusudur çünkü rolü, başarısı ve başarısızlıkları daha sonra incelenecek ve bazen günah keçisi ilan edilecektir. Afrika'daki Ebola salgını nedeniyle salgın ilan etmede çok geç olmakla ve daha önce SARS'ı tanımada yavaş olmakla suçlandı. DG Tedros’un kriz boyunca Çin’in eylemlerini kalıcı ve güçlü bir şekilde desteklemesi elbette bir karşı tepki yarattı: örgütün kendisi artık küresel bir pandemiyi önleme fırsatını kaçırmakla suçlanıyor.
Bu iki kararın sonucudur. Birincisi, DSÖ'nün güçlü olmasına rağmen insandan insana bulaşmayı 23 Ocak'a kadar tanımadaki başarısızlığı (ve 14 Ocak'ta Çin’in insandan insana bulaşmayı reddetmesiyle birlikte); ve aksi yöndeki ısrarlı göstergeler ve Tayvanlı sağlık görevlilerinin uyarıları doğrudan DSÖ'ye iletildi. İkincisi, örgütün 11 Mart'a kadar, 114 ülkenin 118.000 vaka bildirdiği bir salgın ilan etmeyi reddetmesidir. Bu kararların küresel sonuçları olmuştur, çünkü DSÖ yönergeleri daha iyisi ya da daha kötüsü için ülkeler ve hatta eylemlerini bu yönergelere dayandırabilecek ve daha sonra gerekçelendirebilecek özel aktörler tarafından takip edilmektedir. Örneğin, Fransa'da kamu yetkililerinin 20 Ocak'ta insandan insana bulaşma olduğuna dair hiçbir kanıt olmadığını söylediği durum böyleydi. DSÖ'nün salgın zamanlarında neler yapabileceği meselesinin ötesinde, açıklamalarından bir dalgalanma etkisi var.
Mevcut koronavirüs vakasında, Aralık 2019'un son haftasından itibaren alarmı veren Wuhan'daki cesur doktorlar da dahil olmak üzere, ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere, Çin'deki resmi olmayan kaynaklardan herhangi bir hızlı bilgi araması, Çin'in insanı tanımadaki başarısızlığını ortaya koyacaktır. -insan bulaşma ve bir salgın ilan etme. İronik bir şekilde, Tayvan’ın "Çin eyaleti" statüsü, kendi bilgilerinin resmi olarak göz ardı edildiği anlamına geliyor. Bu nedenle, büyük bölge ofislerine sahip 3,8 milyar dolarlık bir BM ajansının ve dünyanın en kapsamlı salgın hastalık ve acil durum müdahalelerinin bazılarının bu tuzağa düşmesinin nedenleri hakkında açıklamalar aramalıyız. Cevaplar kolay değildir ve insan kişilikleri ile gerçek ya da algılanan yapısal kısıtlamalar arasındaki etkileşime bağlıdır.
En sondan başlayalım. DSÖ, mali olarak kesinlikle Çin’in katkılarına bağlı değil çünkü bu noktada çok küçükler: 2019'da 86 milyon dolar, bunun 10,4 milyon dolarlık gönüllü katkısı 2017'de. Bu, aynı yıl Amerika Birleşik Devletleri'nin toplam katkısının% 10'undan azı ve Amerikan gönüllü katkılarının% 2,5'idir (Gates Vakfı, DSÖ'nün tüm gönüllü fonlarının% 8'ini tek başına oluşturuyordu). Aslında, böylesine büyük bir tutarsızlık, yalnızca DSÖ'nün BM üye devletlerinden düşük düzeyde zorunlu fon sağlamasıyla açıklanabilir: bütçesinin% 80'i gönüllü kaynaklardan gelir ve 2020-2021 bütçe planı şablonu, bir bağış toplama sahasından çok bir bütçe sunumu. Çin’in son yıllardaki uluslararası krize yanıt konusundaki girişimleri genellikle WHO’dan geçmiyor: örneğin Afrika’daki Ebola krizine verdiği tepkiler iki taraflı olarak verildi. Tedros, 8 Şubat'ta mevcut krizde bağışçılara teşekkür ettiğinde, “ABD, İngiltere, Bill & Melinda Gates Vakfı, Hollanda, Çek Cumhuriyeti, Japonya ve Wellcome Trust” ı listeledi ve Çin bundan söz etmedi. Hong Kong ÖİB'nin eski sağlık müdürü ve bir BM ajansını yöneten ilk ÇHC vatandaşı olan Bayan Margaret Chan (2006'dan 2017'ye kadar) ve Çin'in insan refahı konusundaki kamu diplomasisinin ısrarı nedeniyle sık sık DSÖ doğrudan Çin etkisi altındaydı:
Bu sadece Çin'in Tayvan'ın katılımını kısıtlama kampanyasının başarısını gösteriyor. Bayan Chan’ın iki görevi, Ebola zamanında bazı polemiklerle, Kuzey Kore’nin sağlık sistemine tuhaf bir övgüle ve "Tek Çin" ilkesine "tam olarak" saygı göstermediği "için Tayvan'a karşı çıkan birkaç duruşla işaretlendi. Bayan Chan’ın 2006’daki seçimi, DSÖ’nin Yürütme Kurulu’nun tek bir adayın ön seçimiyle yönetilecek son seçim oldu. Daha sonra örgütün üyelerinden bu seçimi onaylamaları istendi. Bunun aksine, 2017'de DSÖ üyeleri önceden seçilmiş 3 adaydan oluşan bir panel arasından seçim yaptılar; ve Tedros 186 üzerinden 133 oyla öne geçti, Çin'in etkisinin bile açıklayamayacağı bir fark vardı, ancak bunun "küresel Güney" i temsil etme statüsüyle ilgisi var.
Tedros, Etiyopya Kurtuluş Cephesi'ne bağlandıktan sonra, enfeksiyon bilimi ve sıtma önleme konusunda eğitim aldı. Dışişleri bakanı ve sağlık bakanıydı ve Bayan Chan'dan çok daha gösterişli bir figür kesiyor. Gerçekten de Batılı aktörleri kolayca eleştiren bir ülkeden ve bir kıtadan geliyor, ancak birçok özel sağlık bağışçısı ile iyi anlaştı. Mevcut kriz sırasında, işbirliği sağlama ihtiyacından dolayı Pekin'e övgülerini savundu. Yine de, DSÖ'nün Çin'in DSÖ'ye sunduğu ilk "bilinmeyen hastalık" raporu ile 13 Şubat arasında Çin'deki sahada ve Wuhan'a çok sınırlı erişime sahip tam bir uzman DSÖ misyonu göndermesi bir buçuk ay sürdü. Fakat bu kişisel bir başarısızlık mı, yoksa Birleşmiş Milletlerde ve aslında birçok uluslararası kuruluşta işlerin daha genel olarak nereye gittiğinin bir yansıması mı? Bunların teslim etmeyen bir Çin'e kur yapmanın başka örnekleri de var. Buna bir örnek, her yıl Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi'ne (BRI) resmi övgüler yağdıran BM Mülteci Ajansı'dır (UNHCR). Diğer tüm hususların üzerinde, BRI'nin mülteci meseleleriyle hiçbir ilişkisi yoktur. 2018'de Çin, BMMYK'ye 1,3 milyon dolarlık özel gönüllü katkı sağlarken, ABD aynı sınıfta 1,6 milyar dolar ve Avrupalıların tamamı 1,2 milyar dolar katkıda bulundu.
Pek çok uluslararası örgütün Çin'e eğiliminin başka nedenleri de var: onun jeopolitik ağırlığı ve her şeyden önce hayır deme kapasitesi ve bazı durumlarda oy verme koalisyonları kazanma kapasitesi; BM sisteminde zorunlu bütçe katkısının önemi (yakında bu sınıfın% 10'una ulaşacak) ve Çin'in artık bütçe komitelerindeki (sözde 5. Komite) yüksek profili aracılığıyla uyguladığı kontrol. Ve Pekin'in gelecekte daha fazla katkıda bulunacağına ve daha esnek olacağına dair asla tükenmeyen bir umut var. Kısacası, Birleşik Devletler yüksek sesle konuşurken ama küçük bir sopa taşırken, Çin artık yumuşak bir şekilde konuşuyor ama BM sisteminde büyük bir sopa taşıyor. Bu nedenle soru şu hale geliyor: Çin'de büyük salgınlar ortaya çıktığında DSÖ gerçekte ne kadar güvenilirdir? DSÖ, bu durumda, resmi kaynaklarını sorgulamayan gerçek ve denenmiş hükümetler arası bir kuruluş olarak davranmakta ve bu nedenle bilgi misyonu konusunda bu konuda başarısız olmaktadır. Mevcut acil durumda daha da kötüsü: Bazı hükümet ve kuruluşlar ya safça bu iddialara ve bunun sonucunda bir salgın ve daha sonra bir salgın ilan etme konusundaki isteksizliğe inandılar ya da zor önlemleri ertelemek için bu sahte rahatlığa güvenmeyi seçtiler. Çin'in salgına dönmesinden üç gün sonra ilk kez 23 Ocak'ta toplanan DSÖ Acil Durum Komitesi'nin görüşmelerinden haberdar değiliz. Ancak, bilim camiasından gelen üyelerinin, Çin'e meydan okumak diplomatik olarak yararlı olmasa bile, kalan beyan boşluğu üzerinde düşünmemiş olmaları imkansız görünüyor. Aynı şekilde, DSÖ o sırada genel seyahat ve ticaret kısıtlamalarına karşı tavsiyede bulundu. 31 Aralık ve 23 Ocak arasındaki gecikme hakkında hiçbir zaman Çin Yeni Yılı seyahatlerini yurtiçi ve yurtdışında durdurmadaki feci başarısızlık da dahil olmak üzere tek kelime edilmedi.
23 Ocak'tan bu yana, DSÖ ve Tedros temel işlevlerinin çoğunu yerine getirdiler: defalarca hükümet politikasında tüm dünya için “yüksek bir riski” tanımlayan değişiklik çağrısında bulundular. Çin’in çevreleme tedbirlerini dünyaya verilen bir “fırsat penceresi” olarak övdü ve bu sefer haklı olduğu açık. DSÖ, 23 Ocak'ta havalimanından çıkış taramasını tavsiye etti. Daha sonra, hükümetlerle bilgi paylaşmak istedi (4 Şubat). 7 Şubat'ta Küresel Kişisel Koruyucu Ekipman (KKD) sıkıntısının altını çizdi. Ülkeler için operasyonel planlama yönergeleri 12 Şubat'ta yayınlandı. DSÖ, 20 Şubat'ta fırsat penceresinin "kapanabileceği" ve 24 Şubat'ta "salgın potansiyeli" fark ettiği konusunda uyardı. 27 Şubat'ta sağlık bakanları için "hayati sorular" listeledi. Çin misyon raporunun yayınlanması, esasen Çin'deki tüm devlet ve tüm toplum yaklaşımından alınan tavsiyelere yol açtı: aynı zamanda en kötü hatayı da yapan ülkenin kaydettiği net ilerleme göz önüne alındığında, yanlış bir bakış açısı değil. başlangıç! 5 Mart'tan itibaren kapsamlı testler önerildi ve daha sonra Tedros'un itirazı ile özetlendi: "test, test, test!". DSÖ, Tayvan'ın organizasyonun dışında bırakıldığına dair herhangi bir şekilde titizlikle kaçınmasına rağmen, Güney Kore'nin politika tercihlerini vurgulamıştır. DSÖ şu anda Jack Ma Vakfı ile Çin'de üretilen maskeleri dağıtmak için işbirliği yapıyor ve burada üretimin günde 115 milyona çıktığı ve hızlı bir şekilde 200 milyona ulaşması hedeflendi.
Zaman çizelgesine ve Tedros'un konuşmalarına bakıldığında, Çin'i herhangi bir biçimde eleştirme konusundaki isteksizlik açıkça görülmektedir. "Sahte haberlerin" yayılmasını önlemeye ve krizin aşırı nitelendirilmesinden kaçınmaya da bir vurgu var: Açıkça görülüyor ki, panikten kaçınma isteği ve belki de Afrika kökenli, aynı derecede zorlu diğer krizler, bölgesel kalsa bile geçmişte yaşanmıştı. Ancak en genel medya iletişimlerinde bile uyarı ve yönergelerde eksiklik yoktur. Sorumlulukların değerlendirilmesi gerekecek ve suçlama oyunu kaçınılmazdır. Bu aşamada, DSÖ'nün performansı hakkında çıkarılabilecek şey, Çin'in 20 Ocak'a kadar sınırlı iletişimi ve resmi retleri ve örgütün tepesinde bu ülkeye seslenmekten kaçınmak için açık bir siyasi irade tarafından büyük ölçüde engellenmiş olmasıdır. Ders uluslararası kuruluşlar için açıktır ve aslında BM sistemiyle sınırlı değildir. Ancak, Çin'in Wuhan şehri ve Hubei vilayetinden bulaşmaya karşı güçlü tedbirler uygulamaya başladıktan sonra, DSÖ'nün 194 üyesi arasında bilgiyi koordine etmede ve yanıtları teşvik etmede giderek daha fazla önemli bir rol oynayabildiği de aynı derecede açıktır. Kulakları ve gözleri olmayanlar, Tedros'un açıkça DSÖ'nün iletişim sürecine getirdiği siyasallaşmayı takip etmekte ve bunu gecikmiş yanıtlar için bir bahane olarak kullanmakta özgürdü. Mazeret, daha küçük daha az gelişmiş ve daha az deneyimli ülkeler için geçerli olabilir. DSÖ sürecine güçlü katılımı olan daha büyük üye devletler için geçerli değildir. DSÖ'nün bunu kendi başına başaramasa bile izin verdiği çabaların karşılıklılaştırılması ve bilginin, en iyi uygulamaların ve kılavuzların yayılması yeri doldurulamaz. Acımasız otoriter bir rejimin etkisinin nasıl azaltılacağı bir sorun olmaya devam ediyor. Belki de, öncelikli teslimiyetten kaçınmak ve resmi gerçekleri önemsiyormuş gibi yapmak yerine sorgulamak bir başlangıç olabilir." (203)
"WHO'nun Siyaseti
Çin'in yatıştırılması, yaşam tarzı girişimleri ve sosyal adalet, BM sağlık ajansının tıbbi bir misyon olarak siyasi bir gündemi nasıl devre dışı bıraktığı. Çin büyükelçisi Sha Zukang geçen Mayıs ayında gazetecilere "Teklif reddedildi" diye bağırdı ve "Tayvan'ınız kimin umurunda?" Yedinci yıldır Çin Halk Cumhuriyeti, grubun Cenevre'deki yıllık Dünya Sağlık Meclisi toplantısında Tayvan'ın Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) üyelik başvurusunu engellemeyi başardı. Tayvan, yalnızca bağımsız bir devlet olarak değil, Pekin'i yatıştırmak için tasarlanmış bir neolojizm olarak, sapkın bir vilayet olarak gördüğü bir ülke için herhangi bir tanınma ipucuna karşı çıkan bir "sağlık birimi" olarak gözlemci statüsü için başvurmuştu.
DSÖ, Birleşmiş Milletlerin sağlık kuruluşudur. 1948'de kurulan, 192 uluslu Dünya Sağlık Meclisi tarafından yönetilmektedir ve diğer şeylerin yanı sıra, beklenmedik hastalık salgınlarına karşı uluslararası müdahale çabalarını koordine etmekle görevlidir. Geçtiğimiz yıl, Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS) Doğu Asya'yı kasıp kavururken, beklenmedik bir salgın gördü. Taipei, SARS'ın yayılmasının, Tayvan'ın DSÖ hastalık kontrol çabalarının dışında bırakılmasının, Tayvanlı bir yetkilinin bu ve gelecekteki salgınları kontrol altına almak için küresel çabalarda belirttiği gibi “ciddi bir boşluk” bıraktığına dair meclisi ikna edeceğini umuyordu. Dahası, Çin'in salgınla yüzleşmedeki aşikâr ihmali ve aslında DSÖ'nün hastalıkla mücadele çabalarını olumlu şekilde engellemesi, Pekin'in Tayvan'ın sağlık hizmetlerine ihtiyaç duyduğu fikrini Çin sağlık bakanı Wu Yi'nin konferansta yinelediği bir fikre yalanladı. "Tayvan vatandaşlarımız Çin ulusunun büyük ailesinin üyeleridir" diye ısrar etti. Dünya Sağlık Örgütü de aynı fikirde. Grubun pozisyonu, sadece Tayvan'ın egemen bir ülke olarak var olmadığı değil, aynı zamanda adanın fiili sağlık idaresinin de Pekin'den geldiği ve bilimsel bir organizasyon için dikkate değer bir gerçekliğin iki katı reddi gibi görünüyor. Elbette, WHO gibi bir siyasi örgüt, siyasi hayata özgü bazı kurgularla (Birleşmiş Milletler'in "tek Çin" politikası gibi) her zaman kısıtlanacaktır. Ancak DSÖ’nün faydası tam olarak, sahadaki gerçekleri gözden kaçıran siyasi tartışmalarda bilimsel kanıtlar getirme becerisinde yatmaktadır. Ancak grubun yakın tarihi, gerçek dünyadan giderek daha fazla kopan bir bürokrasiyi ortaya koyuyor.(.....)" (204)
"Çin Sağlık Örgütü mü?
Dünya Sağlık Örgütü, uluslararası sağlık politikasına öncülük edecek ve hastalık salgınlarına etkili bir şekilde yanıt verecekse, yetki alanını ve yetkisini genişletmeyi amaçlayan derin reformlar izlemelidir. DSÖ, yeni liderlikten başlayarak güvenilirliğini yeniden inşa etmedikçe ve inşa edene kadar bu gerçekleşmeyecek. COVID-19 salgını, tıpkı büyük bir savaş gibi, dünya için belirleyici bir andır - uluslararası kurumlarda büyük reformlar talep eden bir an. Güvenilirliği son zamanlarda ağır bir darbe almış olan Dünya Sağlık Örgütü, başlamak için iyi bir yerdir. Dünya Sağlık Örgütü, küresel sağlık liderliği sağlayabilen tek kurumdur. Ancak, böyle bir liderliğe acilen ihtiyaç duyulduğu bir zamanda, vücut sefil bir şekilde başarısız oldu. Geç COVID-19 salgınını 11 Mart'ta salgın ilan etmeden önce, WHO çelişkili ve kafa karıştırıcı bir rehberlik sağladı. Daha da kötüsü, krizin çıktığı yer olan Çin'in izlerini örtmesine yardımcı oldu. Çin’in siyasi gizlilik kültürünün, yerel bir viral salgını zamanımızın en büyük küresel felaketine dönüştürmesine yardımcı olduğu artık herkes tarafından kabul edilmektedir. Wuhan'da yeni koronavirüs tespit edildiğinde alarm çalmaktan çok uzak olan Çin Komünist Partisi (CPC), salgını gizleyerek uzaklara yayılmasına izin verdi. Aylar sonra Çin, pandeminin kökenleri hakkında şüphe uyandırmaya ve potansiyel olarak hayat kurtarıcı verileri saklamaya devam ediyor. (.....)" (205)
""Çin’in şartlarına göre uyarlandı": Fauci’nin yardımcısı, Çin’i ziyaret etmeden önce pekin onaylı gizlilik formunu imzalamak zorunda kaldı.
Daily Caller News Foundation tarafından alınan bir e-postaya göre, yeni koronavirüs hakkında veri toplamak için geçen yılın başlarında Çin'deki bir Dünya Sağlık Örgütü ekibine katılmadan önce Anthony Fauci'nin yardımcısının "Çin şartlarına uygun" bir gizlilik anlaşması imzalaması gerekiyordu. 15 Şubat 2020 tarihli bir e-postaya göre, bir DSÖ teknik memuru Dr. Cliff Lane'e Fauci vekilinin bir gizlilik formu ve Çinli yetkililer tarafından onaylanan bir menfaat beyanı imzalaması gerektiğini bildirdi. DSÖ'nün İsviçre'deki genel merkezinde teknik görevli Mansuk Daniel Han, Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüleri'nde klinik araştırma müdür yardımcısı olarak hizmet veren Lane'e, "Bu sefer formlar Çin'in şartlarına uygun hale getirildi, bu yüzden öncekileri kullanamayız" dedi . (......)" (206)
"Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'yle savaşan Etiyopya yönetimi, DSÖ Başkanı Tedros'u isyancı örgütü desteklemekle suçladı
Kovid-19 pandemisiyle mücadelenin anahtar isimlerinden DSÖ Başkanı Tedros, ABD Başkanı Trump'ın şimşeklerini çekmesinin ardından, Etiyopya yönetimi tarafından kanlı bir savaşa tutuştuğu Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'ne aktif destek vermekle suçlandı. Örgüt hakkında savaş suçu ithamları da var. Etnisiteye göre ayrılmış geniş yetkilere sahip 10 özerk bölgeye dayanan Etiyopya Federal Demokratik Cumhuriyeti'nde Abiy Ahmed'in başbakanlığındaki hükümet ile Tigray bölgesini yöneten Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'nin (TPLF) tutuştuğu savaşa, BM'ye bağlı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) de karıştı. Etiyopya ordusu, koronavirüs pandemisiyle mücadelede önemli rol oynayan DSÖ Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus'u TPLF'ye destek sunmak ve silah ile diplomatik destek verilmesini sağlamaya çalışmakla suçladı. 'Bu adam, o grubun bir üyesi'.. Genelkurmay Başkanı General Birhanu Jula, televizyonda yayımlanan açıklamasında, DSÖ Başkanı Tedros için "Bu adam, o grubun bir üyesi" dedi. (....)" (207)
"DSÖ patronu Dr.Tedros, Tigray liderlerini desteklediğini reddediyor.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) başkanı Dr.Tedros Adhanom Ghebreyesus, Etiyopya genelkurmay başkanı tarafından Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF) için silah teminine yardım ettiği yönündeki suçlamaları reddetti. TPLF, federal birliklerle savaşıyor. Tedros, Tigrayan'dır ve TPLF tarafından yönetilen bir önceki Etiyopya hükümetinde sağlık bakanıydı. Twitter'da "Bu durumda taraf olduğumu gösteren raporlar var. Bu doğru değil" diye yazdı. "Ben sadece bir tarafta olduğumu ve bu barışın tarafı olduğunu söylemek istiyorum" dedi. Onun yorumları, General Berhanu Jula'nın düzenlediği basın toplantısında, Dr. Tedros'un TPLF'yi desteklemek ve onlara silah temin etmek için "çevrilmemiş taş bırakmadığını" söylemesinin ardından geldi. İddialarını destekleyecek herhangi bir kanıt sunmadı. Kasım ayının başından bu yana Tigray'deki çatışmada yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Dr. Tedros, "Evim Etiyopya için kalbim kırılıyor ve tüm tarafları barış için çalışmaya, sivillerin güvenliğini sağlamaya ve sağlık ve insani yardıma erişimi sağlamaya çağırıyorum."
Gen Berhanu daha önce şunları söyledi: "Etiyopyalıların yanında durmasını ve bu insanları kınamasını beklemiyoruz. Onları desteklemek için her şeyi yapıyor, komşu ülkelere savaşı kınamak için kampanya yürüttü" dedi. "Silah almaları için çalıştı." 2017'de DSÖ başkanı olarak seçildikten sonra Dr.Tedros, koronavirüs salgınının başlangıcında iyi tanındı ve şu anda tartışmasız yurtdışındaki en yüksek profilli Tigrayan'dır. (.....)" (208)
"Tedros Adhanom Ghebreyesus: Koronavirüs savaşının merkezinde Etiyopyalı.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) başkanı Dr.Tedros Adhanom Ghebreyesus bugünlerde bir süperstar gibi. Cenevre'deki DSÖ merkezindeki düzenli basın toplantılarında Covid-19 salgınının şu anda ne kadar yaygın olduğunu ve bunu yenmek için ülkelerin ne yapması gerektiğini açıklarken tüm gezegen onun her sözüne bağlı.(....) Dr. Tedros, 1991'de Etiyopya'nın Marksist diktatörü Mengistu Haile Mariam'ın devrilmesinin öncüsü olan Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'nin (TPLF) üyesi oldu. 2005'ten beri bir hükümet bakanı olarak, bazı daha katı TPLF yoldaşlarından daha cana yakın ve dostça görülüyordu. Afrika'nın Nijerya'dan sonra en kalabalık eyaleti olan Etiyopya'da sağlık sektöründe reform yaptığı ve sağlık hizmetlerine erişimi iyileştirdiği için övgü aldı. Ancak görevdeyken, bakanlığının gazetecileri ülkedeki şüpheli kolera vakaları hakkında haber yapmaktan caydırdığı biliniyordu. 'Çin'i şeffaflığa ikna etmek'.. DSÖ'nü yönetmek için son derece verimli ve nihayetinde başarılı olan kampanyası sırasında, Dr. Tedros'un destekçileri kolera salgınlarını örtbas ettiği iddialarını reddetti.(.....)" (209)
"Tedros Adhanom: DSÖ başkanı soykırım suçlamasıyla karşı karşıya kalabilir.
Nobel barış ödülüne aday gösterilen Amerikalı bir ekonomist, Dünya Sağlık Örgütü başkanının Etiyopya’nın güvenlik güçlerini yönetmeye karıştığı iddiasıyla soykırımdan yargılanması çağrısında bulundu. David Steinman, üç yıl önce Dünya Sağlık Örgütü'nü devralan 55 yaşındaki Tedros Adhanom Ghebreyesus'u 2013'ten 2015'e kadar Etiyopya güvenlik hizmetlerini kontrol eden üç yetkiliden biri olmakla suçladı. Dr. Tedros, 2005'ten 2012'ye kadar ülkenin sağlık bakanıydı ve Tigray Halk Kurtuluş Cephesi partisinin iktidar koalisyonunun ana üyesi olduğu 2016'ya kadar da dışişleri bakanıydı.(.....)" (210)
"DSÖ başkanı Tedros Ghebreyesus, Etiyopya'da soykırıma yardım etmekle suçlanıyor: Nobel barış ödülü adayı Uluslararası Ceza Mahkemesine şikayette bulunuyor.
Amerikalı ekonomist David Steinman, DSÖ başkanını 2013'ten 2015'e kadar Etopya'nın güvenlik güçlerini yöneten üç yetkiliden biri olmakla suçladı. /İddiaları reddeden Tedros, 2016 yılına kadar Etiyopya dışişleri bakanıydı. /Şikayet, Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne yapıldı.... Bir Nobel barış ödülü adayı, Dünya Sağlık Örgütü genel direktörünü Etiyopya'daki soykırıma yardım etmekle suçladı. Amerikalı ekonomist David Steinman, 55 yaşındaki DSÖ başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus'u Etiyopya'nın güvenlik güçlerinin eylemlerini 2013-2015 yılları arasında yöneten 'önemli bir karar verici' olmakla suçladı. Tedros'u Etiyopyalılara 'öldürme' ve 'işkence' olaylarının yaşandığı o dönemde güvenlik servislerinden sorumlu üç memurdan biri olmakla suçladı. Tedros, Tigray Halk Kurtuluş Cephesi partisinin iktidarda olduğu 2016 yılına kadar ülkenin dışişleri bakanıydı.(.....)" (211)
"W.H.O.’nun Şefi Tedros Adhanom, mahpusların özel bölümlerinin kesilmesini kolaylaştırdı.
"Nobel barış ödülüne [2019'da] aday gösterilen Amerikalı bir ekonomist [David Steinman], Etiyopya'nın güvenlik güçlerini yönetmeye karıştığı iddiasıyla Dünya Sağlık Örgütü başkanının [Tedros Adhanom Ghebreyesus (PhD)] soykırımdan yargılanması çağrısında bulundu. [2013'ten 2015'e]. " Öncelikle Tedros'u Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesine (ICC) götürmek için dünyaya başvurduğum için Steinman'a en derin şükranlarımı ve şükranlarımı sunmak istiyorum. Zamanı ve enerjisi için kendisine içtenlikle teşekkür ederim. Ne yazık ki ICC’nin Savcılık Bürosu, Etiyopya ICC’nin Roma Statüsünü onaylamadığı için Tedros gibi bir Etiyopyalıya karşı soruşturma ve kovuşturma yürütme yetkisine sahip değil gibi görünüyor. Etiyopya'nın ICC'nin Roma Heykeli'ne taraf olmamasının bir sonucu olarak, bu makaleyi Etiyopya hükümetine, Steinman’ın Tedros’un ICC’de soykırım ve insanlığa karşı suçlarla suçlanması yönündeki çağrısını desteklemesi için yazıyorum. (.....) Tedros, TPLF'nin şeytanlarının kişileştirilmiş halidir.... Tedros'u soykırım ve insanlığa karşı suçlardan suçlamak için, ICC'nin Savcılık Bürosu kesinlikle bir tanık denizi ve ona karşı bir yığın kanıt bulacaktır. Öyleyse, şahsen evet diyorum, Tedros, TPLF’nin güvenlik güçleri ve suç ortaklarının soykırım ve insanlığa karşı suç işlemelerini sağlamak için ICC’de adalet önüne çıkarılmalı. Çünkü 2005'ten 2012'ye kadar Etiyopya'nın sağlık bakanı iken, önemli sayıda Amhara kadını onu "[Amhara Kadınları] grubu içinde doğumları önlemeye yönelik tedbirler uygulayarak" kendilerine karşı soykırım yapmakla suçladı. Dahası, "2013'ten 2015'e kadar Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'nin (Woyane's) güvenlik hizmetlerini kontrol eden üç memurdan biri" iken, Etiyopya'da toplu hapis, işkence, kaybolma ve cinayetler yaygındı. Örneğin, bir DW Belgeseli "2015 ve 2016'da [Tedors liderliğindeki] güvenlik güçleri binden fazla kişiyi öldürdü ve on binlerce kişiyi hapse attı…” dedi.(.....)" (212)
"BM'nin dünya sağlık örgütü genel müdürü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus'a açık mektup.
Dr.Tedros Adhanom Ghebreyesus: BM’nin Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) yetki alanı pek net olamazdı; Organizasyonun sözleriyle: Birincil rolümüz, Birleşmiş Milletler sistemi içinde uluslararası sağlığı yönlendirmek ve koordine etmektir. Amacımız, dünyanın her yerindeki insanlar için daha iyi, daha sağlıklı bir gelecek inşa etmektir. 150'den fazla ülkede ofisler aracılığıyla çalışan DSÖ personeli, tüm insanlar için ulaşılabilir en yüksek sağlık seviyesini sağlamak için hükümetler ve diğer ortaklarla yan yana çalışır. Yine de bu etkileyici görev, DSÖ'nün Sudan'daki kolera salgınına adıyla atıfta bulunmayı reddetmesiyle her gün alay konusu oluyor. Ne kuruluşunuz ne de BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi, "Akut Sulu İshal" olarak adlandırmaya devam ettiğiniz şeyin aslında kolera, Vibrio kolera olduğu gerçeğine açıkça atıfta bulunmayacaktır - bu, Sudan'daki laboratuvar testleriyle ortaya konan bir gerçektir. Mevcut krizde en rahatsız edici olan şey, DSÖ’nin Cenevre’deki Sudanlı laboratuar testlerinin bulgularını, Sudan’dan uygun şekilde aktarılan dışkı örneklerini kullanarak doğrulayamamasıdır. Sizin de iyi bildiğiniz gibi, bu tamamen uygulanabilir; Bu tür laboratuar testlerini gerçekleştirememekle, görevinizi yerine getirmekte büyük ölçüde başarısız oluyorsunuz. Daha acil bir sonuç olarak, mevcut rejimin elinde çok fazla acı çeken Sudan halkını başarısızlığa uğratıyorsunuz. (.....) Hartum rejiminin tehdidine boyun eğmekle, şu anda yüzbinlerce Sudanlı sivili tehdit eden ve şu anda on iki Sudan eyaletinde faal olan bir hastalığa yanıt vermekteki başarısızlığın suç ortağı oluyorsunuz. (.....) Sudan'da açıkça görülen büyük kolera salgını hakkındaki sessizliğiniz kınanacak. Koleranın resmi olarak doğrulanması için Sudan'daki kurbanlardan Cenevre'ye dışkı örneklerini nakletmedeki başarısızlığınız, kontrolden çıkarak yayılmaya devam eden korkunç ıstırap ve ölüme tamamen ortak oluyor ve bunun gerçekten bir kolera salgını olduğunu doğrulayan günlük yeni raporlarla. Bu salgının kaçınılmaz tarihi sizi kesinlikle affetmeyen bir ışığa tutacaktır. İçtenlikle, Eric Reeves.." (213)
"DSÖ’nün Başında Bir Terörist Var
Etno-faşist terör örgütü üyeliği, diktatör yardımcılığı, üç kere salgın karartma ve muhalif siyasetçi kaçırılmasını organize etme…DSÖ Başkanı Tedros Adhanom’un CV’sinde yazmayan karanlık geçmişi, Çin-DSÖ ortaklığını çok daha anlaşılır hâle getiyor. Tüm dünyayı saran pandemi korkusu, bir suçlu arayışını da beraberinde getirdi ve gözler Çin’le birlikte Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom’a çevrildi. Tedros, Çin’in salgındaki rolünü gizlemek, hatta teşvik etmekle suçlanıyor. Bu iddialar aslında beni hiç şaşırtmadı. Birleşmiş Milletler çatısı altındaki Dünya Sağlık Örgütü’nün Çin’le gösterdiği bu yakınlığı anlamak için, örgütün başındaki isme, Tedros’a yakından bakmamız gerek.(.....)" (214)
"DSÖ: Medikal Sahtekarlık Çetesi
Tüm insanlık epidemiyolojik oranlar ile hipnoz edildi. Modern çağın gördüğü en büyük psikolojik saldırı Dünya Sağlık Örgütü, medya ve ilaç kartelleri eliyle gerçekleşiyor. Medikal bir tavsiyede bulunmuyorum, zaten böyle bir tavsiye verecek statüde de değilim. Araştırdığımı, gördüğümü söylüyorum. Bu aralar bu sakıncalı, hatta devrimci bir eylem olsa da… Biri sizi defalarca kez aynı hikaye ile dolandırmış olsa ve bir gün yine aynı hikaye ile karşınıza çıksa bu kişiye tepkiniz ne olurdu? En azından bi’ durup düşünmez miydiniz? “Kimmiş bu dolandırıcı?” diyorsanız tarihe bir göz atalım derim. Bugünü analiz etmenin en doğru yoluna… Çok değil, 4 sene öncesine gidelim.İnsanlığı yok edecek olan salgını hatırlıyor musunuz? 2016 yılında ortaya çıkan Zika Salgını.(.....)" (215)
"Coronavirus: WHO Şefi Tedros Ghebreyesus doğrama bloğunda mı?
Dr.Tedros Adhanom Ghebreyesus, 24 Mayıs 2016'da Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü adaylığını resmen açıkladığında, kesinlikle karışık bir ilgi ve beklenti çantası aldı. Ve 23 Mayıs 2017'de nihayet Dünya Sağlık Örgütü 8. Genel Direktörü seçildiğinde, o anın coşkusuna kapılmıştı. Bununla birlikte, 1 Temmuz 2017'de Dünya Sağlık Örgütü'nü yöneten ilk Afrikalı olarak göreve başladığında, çiğneyebileceğinden çok daha fazlasını ısırdığı anlaşıldı. Parkta sakin bir yürüyüş olmayacağını biliyordu. (.....) 28 Mart 2020'de, ABD merkezli Fox News, küresel COVID-19 müdahalesinin ardından Tedros'un 'sorgulanabilir geçmişine' odaklanmaya çalışan bir rapor yayınladı. Habere göre, Etiyopya'dan Tedros kolera salgınını örtbas etmiş, bir terör örgütüne destek vermiş ve sıtma ve HIV'i fethettiğini iddia ederek özgeçmişini şişirmişti. O da Çin yanlısı ve Avrupa karşıtı ve Amerika karşıtı kesinti ile romantizm yapmakla suçlandı. Raporun son analizinde, bazı batı ülkeleri şimdi Tedros'un koronavirüs pandemisinde WHO'ya liderlik edecek doğru adam olup olmadığını merak ediyor. Bunlar çok güçlü suçlamalar ve terörizm açısı işleri daha da ilginç hale getiriyor.(......) " (216)
"Tıp doktoru olmayan Dünya Sağlık Örgütü Direktörü Tedros Adhanom...
Tıp doktoru olmayan Dünya Sağlık Örgütü Direktörü Tedros Adhanom, göreve gelmeden önce Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF) olarak bilinen katil komünist örgütte önemli görevlerde yer almış, aynı zamanda Etiyopya’da Sağlık Bakanlığı görevinde bulunmuştu." (217)
"Tigray Halk Kurtuluş Cephesi
Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF) (Tigrinya: ህዝባዊ ወያነ ሓርነት ትግራይ, ḥəzbawi wäyanä ḥarənnät təgray, "Tigray Özgürlüğü için Popüler Mücadele"; Woyane, Wayana (Amharca: ወያነ) veya Wayane (ወያኔ) isimleriyle yaygın olarak bilinir. metinler ve Amharca yayınlar), resmi kayıtlara göre Tigray'ın kuzeybatısındaki Dedebit'te 18 Şubat 1975'te kurulan Etiyopya'da bir siyasi partidir. 16 yıl içinde, yaklaşık bir düzine erkekten Etiyopya'daki en güçlü silahlı kurtuluş hareketine dönüştü. 1989'dan 2018'e kadar Etiyopya Halkının Devrimci Demokratik Cephesi (EPRDF) adlı hareketler koalisyonuna liderlik etti. Eski müttefiki Eritre Halk Kurtuluş Cephesi'nin (EPLF) yardımıyla EPRDF, Halk Demokratik Etiyopya Cumhuriyeti'nin (PDRE) diktatörlüğünü devirdi. ; ve 28 Mayıs 1991'de Etiyopya'yı 2019'da Refah Partisi ile birleşmeyi reddedene kadar yöneten yeni bir hükümet kurdu. 18 Ocak 2021'de Etiyopya Ulusal Seçim Kurulu, partinin 2020'de Federal hükümete karşı yürüttüğü şiddet ve isyan eylemlerini ve temsil eksikliğini gerekçe göstererek partinin kaydını sonlandırdı.(....)
Terörizmle İlgili Şüpheli Bağlantılar.. Amerika Birleşik Devletleri hükümeti, bir Agence France-Presse gerçek kontrol girişimi uyarınca, TPLF'yi terörist bir varlık olarak tanımlamadı. Bununla birlikte, TRAC olarak da bilinen Terörizm Araştırma ve Analiz Konsorsiyumu tarafından yapılan bir analiz, onları Küresel Terörizm Veritabanında 1976 yılına kadar terörist bir grup olarak listeledi. TRAC raporu: "Tigrayan Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF), Etiyopya'nın Tigray kentinde, 1976 ile 1990 arasında meydana gelen on olay temelinde Küresel Terörizm Veritabanında fail olarak listelenmiş bir siyasi partidir (bkz. GTD bağlantısı)."" (218)
Terörizm İzleme..
"Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF)
ÖZET: Tigrayan Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF), Etiyopya'nın Tigray kentinde, 1976 ile 1990 yılları arasında meydana gelen on olay temelinde Küresel Terörizm Veritabanında fail olarak listelenmiş bir siyasi partidir (bkz. GTD bağlantısı). Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF) olarak da bilinen Tigray özgürlüğü için Popüler devrim, Woyane, Weyane c kurduğu aktif bir gruptur. 1975." (219)
"RE_UrgentDebatePG - Avrupa Parlamentosu
ÇÖZÜM İÇİN HAREKET.. İnsan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü ihlalleri vakalarına ilişkin bir görüşme için gündeme dahil edilme talebi ile... İçtüzüğün 144. kuralı uyarınca (....) G. TPLF, 5 Ekim 2020 tarihinde görev süresi sona erdikten sonra federal idarenin hiçbir yasal yetkisinin olmadığını belirttiğinden; Etiyopya parlamentosu sonuçları geçersiz kılar ve Tigray bölgesel hükümetine bütçe desteğinde önemli kesintiler ilan ederek bu fonları yerel yönetimlere yönlendirirken; Tigray’ın liderliği artık federal yönetimi veya yasalarını tanımadığını duyururken; 3 Kasım 2020'de ise federal parlamento, TPLF'yi “terörist grup” olarak ilan etti. (.....)" (220)
" TPLF Etiyopya'yı Nasıl Yağmalamaktadır:Kendi Kararını ve Demokrasiyi Kötüye Kullanma
Etiyopya, sessiz bir krizle karşı karşıya olan bir ülkedir. Eritre ve Tigrayan isyancılarının 1991'de Etiyopya'nın sosyalist-askeri hükümetini devirmesinin ardından, Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (veya "TPLF") üyeleri, Etiyopya Halkının Devrimci Demokratik Cephesi (veya "EPRDF") olarak bilinen yeni bir siyasi parti olarak yeniden örgütlendi ve kontrolü ele aldı Etiyopya'nın merkezi hükümeti. ' Amhara kabilesinin 100 yıllık hakimiyetinin ardından, Etiyopya'nın Başbakan Meles Zenawi liderliğindeki yeni hükümeti, yeni bir siyasi açıklık çağına girdiğini iddia etti. TPLF'nin eski bir Genel Sekreteri olan Zenawi, Etiyopya'nın birçok bölgesel ve kültürel azınlıktan temsilcilerini Etiyopya'nın Geçiş Şartı ve yeni Anayasanın hazırlanmasına katılmaya davet etti.(.....)" (221)
- COVID-19 SALGININDAN ÖNCE AŞI ÜRETİCİLERİ ABD,RUSYA,ÇİN VE ALMANYA'NIN TOPLANTILAR YAPMASI..
- Covid-19 salgınından (1 Aralık 2019) önce, ABD,Rusya ve Çin'in toplantıları ve Virüsü kimin yaydığı bilmecesi..
- Olabilir mi? Covid-19 salgını başlamadan önceki tarihlerde aşı üreticileri ülkelerin liderleri sık sık toplantılar yapmışlar mıydı? Yaptılarsa bu yeni dünya düzeni için olabilir mi? Yoksa covid-19 salgınını biliyorlar mıydı? Planlı bir salgın olabilir mi? Yoksa dünya "covid virüsü" diye aldatılmaya mı çalışılıyor? Bilemiyoruz ama salgından önce sık sık toplantılar yapmaları normal toplantılar olarak görülebilir mi? Bildiğimiz sıradan toplantılar işte.. :)
"Trump, ABD, Çin ve Rusya etrafında inşa edilen yeni bir dünya düzeninin temellerini atıyor.
- Washington, geçtiğimiz hafta Japonya'nın Osaka kentinde düzenlenen G-20 toplantısında Rusya ve Çin ile yeni bir dünya düzeni yaratabilecek bir süreç başlattı.
- Çin, Amerika’nın zeytin dalını kavramayı reddederek önemli bir hata yapacaktı.
- ABD, büyük ticaret fazlası olan ülkeleri küresel iş döngüsünün yükselişini sürdürmeye zorlayamamasına rağmen, dünya ekonomisi şimdi daha parlak beklentilerle karşı karşıya. (.... ) Yatırım düşünceleri- Trump, geçen haftaki G-20 toplantısında Rusya ve Çin ile dünyaya kalıcı barış ve ekonomik refah getirebilecek bir süreç başlattı. Jeopolitik hamleleri esas olarak yeniden seçim stratejisi tarafından motive edilmiş olabilir, ancak Amerika’nın ilham almış ve yazılı Birleşmiş Milletler tüzüğünde yer alan temellere dayalı yeni bir dünya düzeni yaratma konusunda muazzam bir potansiyele sahiptir. Çin, geçen hafta ABD'nin sunduğu zeytin dalını kavramayı reddederek büyük bir hata yapacaktı. Çin resmi medyasında zafer kazanan ipuçları pek iyi geçmiyor, ancak daha gerçekçi ve yapıcı bir düşüncenin galip geleceğini umalım. ABD, büyük ve sistematik ticaret fazlası veren ülkeleri küresel iş döngüsünde bir yükselişi tetiklemeye zorlamasa da, dünya ekonomisi şimdi daha parlak beklentilerle karşı karşıya. Her zaman olduğu gibi, Washington bu komşu ülkeler için ağır işi yapmak zorunda kalacak - sadece çok taraflı ticaret sistemini ihlal ettiği için sapkın bir şekilde eleştirilecek." (68)
"Rusya'dan Çin'e: Birlikte dünyaya hükmedebiliriz
Doğu bloğunu yalnızca Avrupa engelleyebilir. Avrupa'nın Rusya'ya olan takıntısı karşılıksız. Moskova artık Kıta ile ilgilenmiyor. Avrupa entegrasyonunu veya Avrupa'ya doğru ilerlemeyi umursamıyor. Ancak ne Avrupa'nın öngörülen parçalanması ile ne de ülkeleri Batı'dan uzaklaştırıp kendi düşünce tarzına yaklaştırmakla ilgilenmiyor. Bugünlerde Kremlin'in salonlarında her şey Çin ile ilgili - ve Moskova'nın Pekin'i Batı'ya karşı bir ittifak oluşturmaya ikna edip edemeyeceği. Rusya’nın Çin ile olası bir ittifak takıntısı, 2017’de Rusya’nın en büyük dış politika beyinlerinin yıllık toplantısı olan Valdai Tartışma Kulübü’nde zaten açıktı. Geçen yılın sonlarında yaptıkları bir sonraki toplantıda, fikir spekülatif olmaktan Rusya'nın gerçekleştirmek istediği bir şeye doğru hareket ediyor gibiydi. Ve benzeri. (.....)" (69)
"Rus ve Çinli Liderler Kremlin Toplantısında 'Yeni Çağı' Selamladı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve konuk Çinli mevkidaşı Xi Jinping, Çin liderinin Rusya'ya üç günlük bir ziyaret başlatmasıyla ikili ilişkileri "daha yüksek bir seviyeye" çıkarma sözü verdiler. Putin, 5 Haziran'da Moskova'da Xi'ye, ziyaretin iki komşu arasındaki ilişkilerde "kilit bir olay" olduğunu söylerken, Moskova'nın Vnukovo havaalanında tam devlet onuruyla karşılanan Xi, ilişkinin yıllar boyunca "duruşmalara ve sıkıntılara" dayandığını kaydetti. Xi, "Rusya'yı ziyaret etme nazik davetiniz için tekrar teşekkür ederiz," dedi. "Rusya ile Çin arasındaki ilişkiler istikrarlı bir şekilde gelişiyor ve şu anda zirvede. Her iki taraf da birbirini destekliyor."(.....)" (70)
"ABD casusları, koronavirüsün Çin, Kuzey Kore ve Rusya'ya yayıldığını bulmakta zorlanıyor.
ABD casus ajansları dünyadaki koronavirüs salgınlarının kesin bir resmini oluşturmaya çalışırken, istihbarat raporlamasına aşina beş ABD hükümeti kaynağına göre Çin, Rusya ve Kuzey Kore'deki durumu değerlendirme becerilerinde ciddi boşluklar buluyorlar. .(.....)" (71)
"Çin için "ABD Virüsü" jeopolitik bir hile..
Folyo şapka diplomasisinin yeni bir çağında, resmi kaynaklar komplo teorilerini internetten meşrulaştırıyor. Küresel bir salgın haline gelen koronavirüs, geçen yılın sonlarında Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıktı. Ancak Çin mesajlaşma uygulamalarında dolaşan yaygın bir anlatıya göre, bir Amerikan askeri hasta sıfırdı. "Çinli netizenler ve uzmanlar", ABD'yi Wuhan'daki Askeri Dünya Oyunlarına katılan bir ABD delegesi hakkındaki sağlık bilgilerini yayınlamaya çağırıyor ve Global Times'ın 25 Mart tarihli bir haberini ileri sürdü.
Çin Komünist Partisi organı People’s Daily'nin bir şubesi olan yayın, bir ABD askeri bisikletçisinin hastalığı Maryland'deki Fort Detrick'ten getirmiş olabileceğini ima etti. Hastalığın Amerikan kökenleri hakkında sohbetler bir ay önce, Çin'in sohbet hizmetlerinin doğasında ve küçük YouTube kanallarında başlamıştı. Bu tek başına fazla bir şey olmazdı; Komplolar sosyal medyada piknikteki karıncalar kadar yaygındır ve "biyolojik silahlar" ve "ABD virüsü" hakkında spekülasyon yapan küçük hesaplar çok az ilgi gördü. (.....)" (72)
BÖLÜM 6İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** COVİD-19 AŞILARI ve MUTASYONLAR..
- Covid-19 mutasyonları, Laboratuvar mutasyonları mı?
- Covid-19 Virüs mutasyonları, labaratuvarlarda mı üretiliyor? Eğer öyleyse, bu lab. mutasyonlar etrafa bilinçli olarak mı yaydırılıyor?
Böyle bir kanıya varılmasının nedeni, "virüsün sürekli mutasyona uğraması ve medyada bazı mutasyonların lab. ortamlarında üretildikleri/incelendikleri" üzerine verilen bilgilerden dolayı olmuştur.. Böyle bir şey mümkün müdür?
- Mutasyonlu/mutasyonsuz olarak Covid-19 virüsü/aşılar, antikorları ve T-hücrelerini, virüs özelliğine dönüştürebilir mi? Mümkün mü? Dönüşürse ne olur?
Bilemiyoruz, bu konuda medyada herhangi bir bilgi yok. Bu virüs ve aşılar daha yeni oldukları için, kimse de böyle bir şey söyleyemiyor..En azından şimdilik.. Ama inşallah olmaz diyelim çünkü olursa işimiz var demektir..
"Koronavirüs varyantları, viral mutasyon ve COVID-19 aşıları: Anlamanız gereken bilim.
SARS-CoV-2 virüsü hızlı bir şekilde mutasyona uğruyor. Bu bir endişe çünkü SARS-CoV-2'nin daha bulaşıcı varyantları şu anda ABD, İngiltere ve Güney Afrika'da ve diğer ülkelerde mevcut ve birçok insan mevcut aşıların alıcıları virüsten koruyup korumayacağını merak ediyor. Dahası, birçok kişi SARS-CoV-2'nin kesinlikle ortaya çıkacak olan gelecekteki varyantlarının önüne geçip geçemeyeceğimizi sorguluyor. Laboratuvarımda, COVID-19'a neden olan gibi RNA virüslerinin moleküler yapısını ve konakta nasıl tekrarladığını(kopyaladığını) ve çoğaldığını inceliyorum. Virüs daha fazla insanı enfekte ettikçe ve salgın yayıldıkça SARS-CoV-2 gelişmeye devam ediyor. Bu evrim süreci sabittir ve virüsün ortamını örneklemesine ve daha verimli büyümesini sağlayan değişiklikleri seçmesine izin verir. Bu nedenle, virüsleri daha ölümcül, daha bulaşıcı veya her ikisini birden yapabilecek bu tür yeni mutasyonlar için izlemek önemlidir.
RNA virüsleri hızla gelişir...Tüm virüslerin genetik materyali, DNA veya RNA'da kodlanmıştır; RNA virüslerinin ilginç bir özelliği, DNA virüslerinden çok daha hızlı değişmeleridir. Genlerinin bir kopyasını her çıkardıklarında bir veya birkaç hata yaparlar. Bunun, COVID-19 ile enfekte olan bir bireyin vücudunda birçok kez meydana gelmesi bekleniyor. Genetik bilgilerinizde bir hata yapmanın kötü olduğunu düşünebilirsiniz, sonuçta insanlarda genetik hastalıkların temeli budur. Bir RNA virüsü için genomundaki tek bir değişiklik onu "ölü" hale getirebilir. Virüs bulaşmış bir insan hücresinin içinde binlerce kopya yapıyorsanız ve birkaçı artık işe yaramazsa, bu çok da kötü değildir. (.....)" (97)
"Çalışma bulgularına göre Pfizer'in Covid-19 aşısı, yeni koronavirüs suşlarında mutasyona karşı çalışıyor gibi görünüyor.
Yeni bir çalışma, bir Covid-19 aşısının, ilgili bir mutasyona rağmen ilk olarak Güney Afrika ve Birleşik Krallık'ta tanımlanan iki yeni koronavirüs suşuna karşı etkili olabileceğine dair erken kanıt sağlıyor. İki tür, bilim adamlarının virüsün bir aşının oluşturduğu bağışıklık korumasından kaçmasına izin verebileceğinden endişe duyduğu N501Y olarak bilinen bir mutasyonu paylaşıyor. Perşembe günü internette yayınlanan araştırmada bilim adamları, Pfizer /BioNTech aşısı almış kişilerden alınan antikorların, laboratuvarda oluşturdukları N501Y mutasyonunu taşıyan virüs versiyonuna karşı "nötrleştirme aktivitesinde hiçbir azalma" göstermediğini buldular.
Bunu yapmak için araştırmacılar, virüsü bir klinik denemenin parçası olarak iki doz aşı almış 20 kişinin kanına karşı test ettiler. N501Y mutasyonu, koronavirüsün başak proteininde, aşıların hedeflediği yapıyla aynı yapıdadır. Virüs, saldırdığı hücrelere girmek için bu proteini kullanır. Bu özel mutasyon, virüsün insan hücrelerine bağlanmasına yardımcı oluyor gibi görünmektedir; bu, bu yeni türlerin neden daha bulaşıcı göründüğünü kısmen açıklayabilir. Ancak, bilim adamlarının virüsü aşılara veya tedavilere daha az duyarlı hale getirebileceğinden endişe ettikleri her iki suştaki birçok mutasyondan sadece biri. Pfizer ve Teksas Üniversitesi Tıp Şubesi'ndeki araştırmacılar tarafından yürütülen çalışma, bu mutasyonların tüm dizisini test etmediği gibi hakem tarafından da incelenmedi. (.....)" (98)
"SARS-CoV-2 Mutasyonları, Bulaşabilirliği Artırıyor Görünmüyor.
Araştırmacılar, şu ana kadar COVID-19'a neden olan virüs olan SARS-CoV-2'de 12.706 mutasyon tespit ettiler. University College London (UCL) araştırmacıları tarafından yürütülen bir araştırmaya göre, SARS-CoV-2 virüsünde şu anda belgelenen mutasyonların hiçbiri, insanlarda bulaşabilirliğini artırıyor gibi görünmüyor. 99 ülkeden 46.000'den fazla COVID-19 hastasından virüs genomlarının analizi 25 Kasım'da Nature Communications'da yayınlandı. İlk ve ilgili yazar Dr. Lucy van Dorp (UCL Genetik Enstitüsü) şunları söyledi: "Bilimsel araştırmalar için üretilen SARS-CoV-2 genomlarının sayısı şaşırtıcı. Salgının başlarında, virüsteki bulaşma veya semptom şiddetini etkileyebilecek yeni mutasyonları işaretlemek için muazzam miktarda veriyi gerçek zamana yakın analiz etmek için yeni yaklaşımlara ihtiyacımız olduğunu fark ettik. Neyse ki, bu mutasyonların hiçbirinin COVID-19'u daha hızlı yaymadığını gördük, ancak tetikte kalmamız ve özellikle aşılar piyasaya sürülürken yeni mutasyonları izlemeye devam etmemiz gerekiyor. " (.....)" (99)
"COVID araştırma güncellemeleri: Bir kişinin COVID tedavisi, endişe verici viral mutasyonlara neden olur.
Doğa, yeni koronavirüs hakkındaki literatürde geziniyor ve önemli belgeleri göründükleri gibi özetliyor. Bir kişinin COVID tedavisi endişe verici viral mutasyonlara neden oluyor. COVID-19 için antikor tedavisi, bağışıklık sistemi zayıflamış bir adamı enfekte eden SARS-CoV-2'de mutasyonlara neden olmuş gibi görünüyor. 2020'nin ortalarında, bir adam COVID-19 ile hastaneye kaldırıldı. 2012'de kanser teşhisi konmuştu; hastalık ve tedavisi muhtemelen bağışıklık sistemini zayıflatmıştı. Adamın COVID-19'u, iki kür antiviral ilaç remdesivir ve daha sonra COVID-19'dan iyileşen insanlardan iki kür iyileşme gösteren plazma antikor yüklü kan ile tedavi edildi. Kabulden 102 gün sonra öldü. (.....)" (100)
"Çin çalışması: COVID-19 hastalarında antikorlar hızla soluyor.
Çin'den yapılan yeni bir çalışma, antikorların hem asemptomatik hem de semptomatik COVID-19 hastalarında iyileşme sırasında hızla solduğunu ve hastalığın daha sonra virüse karşı herhangi bir kalıcı bağışıklığa yol açıp açmadığına dair soruları gündeme getirdiğini gösterdi. Nature Medicine'de dün yayınlanan bir rapora göre, 37 asemptomatik ve 37 semptomatik hastaya odaklanan çalışma, enfeksiyonun başlangıcından 2 ila 3 ay sonra her iki grubun% 90'ından fazlasının SARS-COV-2'ye özgü immünoglobulin G (IgG) antikorlarının düzeylerinde keskin düşüşler gösterdiğini gösterdi. Ayrıca, asemptomatik grubun% 40'ı, izolasyondan serbest bırakıldıktan 8 hafta sonra IgG antikorları için negatif test yaptı. (....)" (101)
"Yeni bir çalışma, koronavirüs antikorlarının zamanla solduğunu öne sürüyor - ancak ne kadar endişelenmeliyiz?
Yeni yayınlanan araştırma, koronavirüse karşı antikor seviyelerinin, test başladığından beri İngiltere nüfusu genelinde düştüğünü gösteriyor. Ülke genelinde 365.000 kişiyi rastgele örnekleyen React2 çalışması, henüz hakem değerlendirmesi yapılmayan React2 çalışması, Haziran ayı sonunda Birleşik Krallık nüfusunun% 6'sının virüse karşı antikorlara sahip olduğunu, ancak bunun Eylül ayında% 4,4'e düştüğünü tahmin ediyor. Antikorlar zamanla kaybolursa (solursa), ne kadar endişelenmeliyiz? Bu, COVID-19'a bağışık olamayacağımız anlamına mı geliyor? Bu soruyu cevaplamak için önce antikorların ne olduğunu ve bağışıklık hakkında bize ne söyleyebileceklerini düşünmemiz gerekir. (....)" (102)
"Bazı Covid Hayatta Kalanlar Virüse Değil Vücuda Saldıran Antikorlara Sahiptir.
Yeni araştırma, lupus ve romatoid artrit hastalarında bulunanlara benzer "otoantikorlar" buldu. Ancak hastalar, bu otoimmün hastalıkların tedavilerinden de yararlanabilir. Yeni bir araştırmaya göre, Covid-19'dan kurtulanların bazıları, bağışıklık sistemlerinin vücuda döndüğüne dair endişe verici işaretler taşıyor ve bu, lupus ve romatoid artrit gibi potansiyel olarak zayıflatıcı hastalıkları anımsatıyor.
Bir noktada, bu hastalardaki vücudun savunma sistemi, çalışmanın önerdiği virüsten ziyade kendisine saldırmaya başladı. Hastalar, virüs yerine insan hücrelerinden genetik materyali hedef alan “otoantikor” adı verilen moleküller üretiyor. Bu yanlış yönlendirilmiş bağışıklık tepkisi şiddetli Covid-19'u şiddetlendirebilir. Aynı zamanda, sözde "uzun nakliyecilerin" ilk hastalıkları düzeldikten ve virüs vücutlarından gittikten aylar sonra neden kalıcı problemler yaşadıklarını da açıklayabilir. (.....)" (103)
"Doğal öldürücü hücreler, antiviral T hücrelerini modüle eden reostat görevi görür.
Öz.. Antiviral T hücrelerinin, hepatit C virüsü (HCV) ve insan immün yetmezlik virüsü (HIV) enfeksiyonlarının viral kontrolde asemptomatik kalıcılığa veya şiddetli hastalığa yol açıp açmayacağını düzenlediği düşünülmektedir, ancak bu farklı sonuçların nedenleri belirsiz kalmıştır. Bununla birlikte, son genetik kanıtlar, bazı doğal öldürücü (NK) hücre reseptörleri ile hem HIV hem de HCV enfeksiyonunun ilerlemesi arasında bir korelasyon olduğunu göstermiştir; bu, NK hücrelerinin bu T-hücresi ile ilişkili hastalıklarda bir role sahip olduğuna işaret etmektedir. Virüsle enfekte olmuş hücrelerin doğrudan NK-hücresi aracılı lizisi, bazı virüs enfeksiyonları sırasında, özellikle farelerde murin sitomegalovirüs (MCMV) enfeksiyonları ve belki de insanlarda HIV, antiviral savunmaya katkıda bulunabilmesine rağmen, NK hücrelerinin de immünoregülatör fonksiyonlara sahip olduğundan şüphelenilmiştir. Örneğin, NK hücreleri, MCMV ile enfekte olmuş antijen sunan hücreleri parçalayarak T hücre tepkilerini dolaylı olarak düzenleyebilir. (......) Bu sonuçlar, NK hücrelerinin antiviral T hücresi tepkilerinin reostatları veya ana düzenleyicileri olarak hizmet edebileceğini göstermektedir. Birçok virüs enfeksiyonunun, NK hücrelerini güçlü bir şekilde aktive eden sitokinleri indüklediği gerçeğiyle tutarlı olarak, aktif CD4 T hücrelerinin NK hücre lizizinin, interferonu indükleyen ve NK hücrelerini aktive eden poliI: C ile aşılamanın yanı sıra birkaç virüs tarafından tetiklendiğini bulduk. . Önceki bir çalışma, NK hücre tükenmesinin, LCMV29'un Armstrong suşu ile enfeksiyon sırasında antiviral T hücre yanıtlarının büyüklüğünü değiştirmediğini bulmasına rağmen, enfeksiyondan sonraki erken zaman noktalarında artmış antiviral T hücre yanıtları ve gelişmiş viral kontrol gözlemledik. Hem LCMV Armstrong hem de Pichinde virüsüne sahip NK hücresi tükenmiş fareler (SNW, yayınlanmamış gözlemler). Bu nedenle, zamanlama ve değerlendirme türü, NK hücrelerinin daha iyi huylu viral enfeksiyonlar sırasında T hücreleri üzerindeki zararlı etkilerini tespit etmek için önemli olabilir. (......)" (104)
"COVID-19 hastalarında bulunan T hücreleri, uzun süreli bağışıklık için "iyiye işaret ediyor".
T hücreleri olarak bilinen bağışıklık savaşçılar, bazı virüslerle savaşmamıza yardımcı olur, ancak COVID-19'a neden olan virüs olan SARS-CoV-2 ile savaşmadaki önemi belirsizdir. Şimdi, iki çalışma, enfekte insanların virüsü hedef alan ve iyileşmelerine yardımcı olabilecek T hücrelerini barındırdığını ortaya koyuyor. Her iki çalışma da, SARS-CoV-2 ile enfekte olmayan bazı kişilerin bu hücresel savunmalara sahip olduklarını büyük olasılıkla daha önce başka koronavirüslerle enfekte olduklarından buldu. Columbia Üniversitesi'nden virolog Angela Rasmussen, "Bu cesaret verici veriler" diyor. Araştırmalar, SARS-CoV-2 enfeksiyonunu temizleyen kişilerin gelecekte virüsü önleyip önleyemeyeceğini açıklığa kavuşturmasa da, her ikisi de ona "uzun vadeli koruyucu bağışıklığın gelişmesi için işaret eden" güçlü T hücresi tepkileri belirledi. . Bulgular ayrıca araştırmacıların daha iyi aşılar oluşturmasına yardımcı olabilir. (......)" (105)
"Yeni COVID varyantları aşılara zarar verebilir mi? Laboratuvarlar öğrenmek için çabalıyor.
Araştırmacılar, İngiltere ve Güney Afrika'da tespit edilen soyların neden bu kadar hızlı yayıldığını ve aşılardan ödün verip vermeyeceğini belirlemek için yarışıyor. SARS-CoV-2 koronavirüs laboratuvarlarının daha hızlı yayılan varyantları konusundaki endişeler arttıkça, bu virüslerin biyolojisini çözmek için yarışıyor. Bilim adamları, Birleşik Krallık ve Güney Afrika'da tanımlanan varyantların neden bu kadar hızlı yayıldığını ve aşıların gücünü azaltıp azaltamayacağını veya doğal bağışıklığın üstesinden gelip yeniden enfeksiyonlara yol açıp açmayacağını anlamak istiyorlar. Jeremy Luban, Worcester'daki Massachusetts Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde virolog "Çoğumuz yeni varyantları anlamaya çabalıyoruz ve milyon dolarlık soru, bunun şu anda uygulanmakta olan aşıların etkinliği için ne kadar önemli olacağıdır" olduğunu söylüyor.(....)" (106)
"COVID-19 aşıları, ortaya çıkan varyantlar için düzenli güncellemelere ihtiyaç duyabilir.
Dünyanın ilk COVID-19 aşılama kampanyalarının başlamasından kısa bir süre sonra, gezegeni çaprazlayan yeni, daha bulaşıcı SARS-CoV-2 çeşitleri hakkında haberler ortaya çıktı. Britanya, Brezilya ve Güney Afrika'da bu tür türlerin keşfi acil bir endişeye yol açtı: Mevcut aşılar onlara karşı etkili olacak mı? Paul Bieniasz ve Michel C. Nussenzweig'in laboratuvarlarındaki Rockefeller bilim adamları, Moderna veya Pfizer'in COVID-19 aşısı ile aşılanmış insanlardan alınan kan örneklerini incelerken incelikli bir cevaba ulaştılar. Bulguları, aşıların bu yeni varyantları orijinal Wuhan türünden daha az etkisiz hale getirme gücüne sahip olduğunu, ancak yine de çok önemli koruma sağlayabileceğini gösteriyor. "Nötrleşmenin azalması, bağışıklık olmadığı anlamına gelmez. Zanvil A. Cohn ve Profesör Ralph M. Steinman ve Rockefeller Moleküler İmmünoloji Laboratuvarı başkanı Nussenzweig, aşılar muhtemelen ciddi hastalığı önlemeye devam edecek ”diyor. "Ancak bu sonuçlar, virüsün evrimine ayak uydurmak için yeni ortaya çıkan varyantları izlememiz gerektiği ve aşıların periyodik olarak güncellenmesi gerekebileceği anlamına geliyor."(....)" (107)
BÖLÜM 7İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** COVİD-19 AŞILARI, "SÜPER YAYICI (BULAŞTIRICI)" OLABİLİR Mİ?
- Covid-19 aşıları, süper virüs yayıcılar (bulaştırıcılar) olabilir mi? Böyle bir özellikleri var mıdır?
"Aşılamadan sonra hala Covid-19 bulaştırabilir misiniz?
Mevcut Covid-19 aşılarından herhangi birinin, insanları enfekte olmaktan tamamen alıkoyabileceğine dair hiçbir kanıt yok ve bunun, sürü bağışıklığına ulaşma umutlarımız üzerinde etkileri var.
Tarih 17 Haziran 2009'du. 11 yaşındaki bir çocuk Birleşik Krallık'tan ABD'ye döndü ve istemeden yanında bir şey getirdi. O hafta daha sonra, New York, Sullivan ilçesinde bir din eğitimi programına katılırken, tükürük bezlerinde gizemli bir şişlik geliştirdi. Havadaki damlacıklarla temas sonucu yayılan bir solunum yolu enfeksiyonu olan kabakulak geçirdi. Bu arada dinsel seyir devam etti. Katılan 400 çocuk, her gün saatlerini uzun süreli yüz yüze temasa geçerek, özellikle bir çalışma ortağı ile dar bir masanın karşısında bir chavrusa ile Talmud'dan gelen metni analiz edip tartışmayı içeren bir tür Ortodoks Yahudi eğitimi geçirdi. Program sona erdiğinde, üç yetişkinle birlikte 22 kişi daha enfekte olmuştu.
Öğrenciler evlerine döndüklerinde, virüs Brooklyn ve Rockland County'ye, ardından Ocean County ve Orange County'ye yayıldı. Tüm salgın bir yıl sürdü ve en az 3.502 kişi hastalığı geliştirdi. Bilim adamları ne olduğunu analiz ettiklerinde, chavrusa öğrenme tarzının "kabakulak virüsünün özellikle etkili bir şekilde bulaşmasına" izin vermiş olabileceğini öne sürdüler. Bu vakada en şaşırtıcı görünen şey, kazara süper-yayıcının tam bir MMR (kızamık kabakulak ve kızamıkçık) aşısı almış olmasıdır. Muhtemelen, diğer aşılanmış çocuklar gibi, herhangi bir komplikasyon olmaksızın nispeten hafif semptomlar geliştirdiği gibi bir bağışıklığa sahipti, ancak yine de virüsü taşıyıp başkalarına bulaştırabildi. Aslında çoğu aşı, semptomların ortaya çıkmasını engelleyebilse bile enfeksiyona karşı tam koruma sağlamaz. Sonuç olarak aşılanmış kişiler farkında olmadan patojen taşıyabilir ve yayabilir. Bazen salgın hastalıklara bile başlayabilirler. (.....)" (108)
"Aşılar virüsleri daha tehlikeli hale getiriyor mu?
Aşılamanın faydalarının neredeyse evrensel olarak kabul edilmesine rağmen, bazı insanlar hala kullanımlarıyla ilgili riskler konusunda endişeleniyor. Neyse ki bilim adamları, olası riskleri belirleme konusunda ihtiyatlı davranıyorlar, böylece sorunlar ortaya çıkmadan önce ele alınabilirler. Yine de insanlar bazen çözümlere vardığımız süreç bilim olduğunu unuturlar. Ve genellikle bu çözümlerin zayıflığını ortaya çıkaran artımlı bilimsel adımlar konusunda endişelenirler. Örneğin PLOS Biology dergisinde yayınlanan yakın tarihli bir çalışma, bazı medyalar tarafından bazı aşıların virüsleri daha tehlikeli hale getirdiğini iddia ederek sunuldu. Araştırma, aşısıyla tedavi edilen tavukların, kümes hayvanlarını etkileyen bir durum olan yüksek derecede öldürücü olan Marek hastalığı virüsü yayma olasılığının daha yüksek olduğunu gösterdi. Nedeni basitti: Çalışmada kullanılan aşı, ona neden olan virüsü değil, Marek hastalığını hedefliyordu. Bu tür aşılar, virüsün üreme ve başkalarına yayılma yeteneğini etkilemedikleri için "sızdıran aşılar" olarak bilinir; virüsün hastalığa neden olmasını önlerler. Marek hastalığı aşıları, hücreleri enfekte etmek için hastalığa neden olmayan bir virüs kullanır. Bu önleyici enfeksiyon, bu hücrelere Marek hastalığı virüsü bulaştığında tümör oluşumunu ve ölümü durdurur. Ancak virüs kopyalanabilir ve yine de diğer tavukları enfekte edebilecek daha fazla virüs parçacığı üretebilir. 1970'lerde piyasaya sürüldüklerinden beri tüm Marek hastalığı aşıları sızdırmıştır; tavukların hastalığa yakalanmadan virüsü taşımasına ve yaymasına izin verir.(....)" (117)
"Aşı dökülmesi
Aşı dökülmesi, bir canlı virüs aşısının uygulanmasını takiben virüsün salınması için kullanılan bir terimdir. Dökülme, popüler bir aşı karşıtı mecazdır, ancak 1950'lerde oral çocuk felci aşısı (OPV) dışında, aşılanmış bir kişinin temaslarını enfekte eden çok az sayıda belgelenmiş aşı türü virüs vakası olmuştur. Viral bulaşma, normal virüs bulaşma mekanizmasının bir parçasıdır. Ölü aşılarla veya yalnızca izole edilmiş proteinler kullanılarak yapılanlarda (çoğu aşı bu iki sınıftan birine girer) saçılma imkansızdır, ancak az sayıda aşı teorik olarak başkalarına bulaşabilen canlı zayıflatılmış virüs içerir. Tüm patojenler bulaşmaz; dökülme, aktarımla aynı değildir; ve bulaşma her zaman hastalığa neden olmaz. Önemli sayıda enfeksiyona neden olan tek aşı, 1950'lerde oral çocuk felci aşısıdır (OPV) ve bu aşı artık kullanılmamaktadır. Enfeksiyon yolu dışkı ile temastaydı ve önledikleri virüsler gibi bazı aşılar 28 güne kadar dışkıda dökülür. Normal hijyen, enfeksiyonu önlemek için yeterlidir, ancak bağışıklığı zayıflamış kişilerin özellikle gayretli olmaları gerekir. Diğer zayıflatılmış aşılar, önemli ölçüde saçılma göstermez, kasıtsız enfeksiyon nadirdir (örneğin, yaklaşık 50 milyon dozdan aşılanmış kişiler tarafından bulaşmış olabilen 11 suçiçeği vakası vardır); ve sadece tek bir grip virüsü bulaşma vakası belgelenmiş ve bu kişi semptomsuz kalmıştır. Aşılardan gelen zayıflatılmış virüs, vahşi virüse göre çok daha zayıftır ve bulaşma olasılığı daha düşüktür.
ABD ve AB'deki düzenleyici makamlar, hem yeni bir ürünün geliştirme aşamasında hem de klinik araştırmalar sırasında veri atmanın toplanmasını önermektedir. Daha sonra, Biyolojik lisans başvurusuna tam bir dökülme raporu dahil edilmelidir. Canlı influenza virüsü aşısı LAIV3 alan ve saç dökülmesinin viral kültür yoluyla değerlendirildiği 5-49 yaş arası 345 katılımcının yer aldığı bir çalışma (aşılamadan sonra 1-7. Günlerde, 9-25. Günlerde her gün ve 28. günde),% 30'unun nazal sürüntüleme ile elde edilen nazal sekresyonlarda saptanabilir virüse sahip olduğunu gösterdi. Tek doz LAIV3 alan 6-59 aylık 200 çocuk üzerinde yapılan açık etiketli bir çalışmada, çocukların% 79'unda kültürde en az bir aşı virüsünün düşük titrelerinde saçılma saptandı ve daha genç alıcılar arasında daha yaygındı. İstemeden aşı virüsleri ile enfekte olmuş, aşılanmamış kişiler arasında ciddi hastalıklar bildirilmemiştir. Bu popülasyonda tek bir LAIV alıcısı ile bir temas grubu içinde aşı virüsünün tahmini bulaşma olasılığı% 0,58 idi. " (109)
"Aşılanan insanlar, virüsü yaymaktan bağışık olduklarına inanarak ve sosyal mesafeden vazgeçerek Covid-19 süper yayıcıları haline gelebilir.
- Sağlık öğrencisi, Covid-19'a karşı aşılanan kişileri virüs yayabileceği konusunda uyardı.
- Aşılanan kişilerin virüsü bulaştırıp bulaştırmayacağı hakkında çok az şey bilinmektedir.
- Aşıların yaygınlaşmasına rağmen sosyal mesafe ve maskeler önemini koruyor.
Covid-19 aşılarından birini alan kişiler bir sonraki süper yayıcılar olabilir çünkü virüsü bulaştırmaktan güvende olduklarına inanabilirler. Harvard Üniversitesi halk sağlığı öğrencisi Rushabh Doshi, doktorların görüşlerini paylaşmaları için Dr Kevin Pho tarafından kurulan bir platform olan KevinMD ile ilgili uyarıda bulundu. Covid-19'a karşı çeşitli aşılar ve varyantları çoğu kişinin ciddi semptomlar geliştirmesini engellerken, ana ürünlerin ölmesi virüsün yayılmaya devam etmesini engelleyemeyebilir. Doshi, 'Covid-19 aşıları hastalığı önlüyor, ancak yeniden enfeksiyonu ve daha fazla viral bulaşmayı önleyip önlemediğine dair çok az şey biliyoruz' diye yazdı.(....)" (110)
"Aşılar hastalıklara neden olabilir veya yayabilir mi?
Aşılar “dökülmeye” neden olabilir mi? (sizi korumaları gereken hastalıklara neden olabilir veya yayabilirler mi?) Kısa cevap: Hayır, son derece nadir istisnalar dışında.. Uzun cevap: Bir hastalığın yayılması için;
-bir kişi bir mikrop ile enfekte olmalıdır
-mikrop dökülmeli
-dökülen mikrop iletilmeli
-mikrop hastalığa neden olacak kadar öldürücü olmalıdır
Sadece bazı aşıların içinde tam mikroplar bile vardır, çoğu mikroorganizmaların basit küçük parçalarından veya inaktive edilmiş toksinlerden oluşur ve bu nedenle aşılanan kişide hastalığa başka birine daha az geçmesi mümkün değildir. MMR gibi canlı kontrollü aşıların vücut sıvılarında (dökülme olarak bilinir) bulunabileceğine dair teorik bir risk vardır, ancak bu, aşılanan kişide hastalığa çok daha az bulaşma veya başka herhangi bir kişide hastalığa neden olma kapasitesine sahip oldukları anlamına gelmez. . En şiddetli bağışıklığı baskılanmış kişiler bile yakın zamanda tüm aşıları olan kişilerin çevresinde olabilir, YALNIZCA canlı çocuk felci aşısı (Avustralya'da kullanılmamaktadır) ve su çiçeği veya rotavirüs aşısı veya grip burun spreyi için çok basit birkaç önlem gereklidir ( Avustralya'da da mevcut değildir). (.....)" (111)
"DOĞRULA: Aşı olduktan sonra yine de COVID-19'u yayabilir miyim?
Seattle'daki dünyaca ünlü bir epidemiyolog, virüsün aşılandıktan sonra yayılmasının hala mümkün olduğunu, bu nedenle maskeleme ve sosyal mesafenin kritik olduğunu söylüyor. Aşı olduktan sonra bile koronavirüsü yayabilir misiniz? Ne yazık ki, cevap - evet. Doğrulamak için, dünyaca ünlü bir epidemiyolog olan ve Washington Üniversitesi Pandemik Hazırlık İttifakı eş yöneticisi olan Dr. Peter Rabinowitz'e sorduk. Rabinowitz, KING 5'e "Aşıyı alarak, hem kendi kendinize yaptırma hem de başkalarına iletme riskinizi azaltmak için büyük bir yatırım yapıyorsunuz. Ama bu, riskten kurtulduğunuz anlamına gelmez. . " (....)" (112)
"Aşı olana bulaşır mı? Uzmanlar kafa karıştırıyor...
Covid-19'a karşı aşı geliştiren Rusya'dan "Sputnik V" ile ilgili açıklama geldi. Uzmanlar, korona aşısı uygulanan kişiye Covid-19 bulaşabileceği uyarısında bulundu ve gribi örnek gösterdi.(.....)" (113)
"Bilim yanıtını arıyor: Aşılandıktan sonra da virüsü yayabilir miyiz?
(....) Bilim insanları aşının salgını atlatma konusunda hayati derecede önemli olduğunu vurgularken şu an en çok merak edilen konulardan biri ise aşının virüsün başka insanlara bulaşmasını engelleyip engellemeyeceği. Ve bu sorunun henüz geçerli bir bilimsel yanıtı yok… Diyelim ki corona virüsü aşısı oldunuz ve virüse bir şekilde tekrar maruz kaldınız. Bağışıklık sisteminiz artık virüs ile savaşmayı bildiği için semptom göstermemeniz (veya hafif semptom göstermeniz) normal fakat yine de vücudunuzda bir miktar Covid-19 virüsü barındırma riskiniz var. Bu virüs ağız ve burun yolu ile başkalarına bulaşabilir. “AŞI OLANLAR VİRÜSÜ YAYABİLİR” SÖZCÜ’ye konuşan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, tüm faz çalışmalarında yapılan gözlemlere göre, aşı olanların virüsü kapabileceklerini ve yayabileceklerini söylüyor. (....)" (114)
"Corona virüs aşısı yaptıran kişiden virüs bulaşır mı?
Dicle Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve İl Pandemi Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kemal Çelen, corona virüs aşısı olan kişilerin taşıyıcı olamayacağını açıkladı. (....) Prof. Dr. Çelen, "Aşılamayı yaptıktan sonra bağışıklık gelişse bile o kişinin taşıyıcılığı olmaz. Bu çok mümkün değil. Çünkü virüsler hücre içi zorunlu mikroorganizmalardır. Eğer aşıyla korunuyorsa virüs hücre içine giremeyeceği için çoğalamayacaktır, çoğalamadığı için de taşıyıcılık vasfı olmayacaktır. Bu konuda son derece rahat olmamız gerekiyor. Tabi ki mevcut kurallar eşliğinde yine sosyal mesafe ve maske kullanımına dikkat etmemiz lazım. Fakat aşılandıktan sonra bağışıklık geliştiyse hiçbir sıkıntı olmayacaktır" diye konuştu. (...)" (115)
"COVID SSS: Aşıyı Aldım. Hayat Tekrar Normal mi?
(....) COVID-19 Aşısının Gerçek Dünyadaki Etkileri.. Doktorlar, iyi haberin, aşının ikinci dozunu (Pfizer veya Moderna versiyonu) aldıktan 2 hafta sonra insanların% 95'inin virüse karşı korunduğunu ve% 100'ünün ciddi hastalıklardan korunduğunu söylüyor. Ancak Polonya, bazı nedenlerden ötürü vücutları aşıya koruyucu bir yanıt vermediği için, insanların% 5'inin virüsten hastalanabileceği anlamına geldiğini belirtiyor. Risk düşük olsa da, insanlar aşılanırlarsa yine de COVID alabilir. “Semptomlarının daha hafif olmasını bekliyoruz, ancak yine de virüsü bulaştırabilirler. Yeni tür, karışıma bazı bilinmeyenler de ekliyor ve biz henüz aşılanan kişilerin virüsü başkalarına da bulaştırabileceklerinden tam olarak emin değiliz. Yani aşı olduktan sonra bile işler karmaşık olmaya devam edebilir ”diye açıklıyor Polonya. (....)"" (116)
"Aşı efsaneleri: Gerçekler ve kurgu
COVID-19 aşıları hakkındaki gerçeği öğrenin. COVID-19 aşısı DNA'nızı değiştirir mi? Güvenlik söz konusu olduğunda, onaylanarak aceleye getirildi mi? Aşı söylentileri çoktur. Bunları Ned Amcanızdan duyarsınız, sosyal medyada görürsünüz ve dedikodulardan duyarsınız. Burada, en yaygın söylentilerden bazılarına yanıt veriyoruz.
Efsane: Aşı oluşturma aceleye getirildi, bu nedenle aşılar güvenli olmayabilir. (....)
Efsane: mRNA aşıları DNA'nızı değiştirecek. (....)
Efsane: mRNA aşıları fetal doku ile yapılır. (....)
Efsane: COVID-19 aşıları sizi takip edebilen bir mikroçip içerir. (....)
Efsane: Aşılardan COVID-19 alabilirsiniz.
Şimdiye kadar FDA tarafından onaylanan aşılar, bağışıklık sisteminize COVID-19'a neden olan SARS-CoV-2 virüsünü nasıl tanıyacağını ve onunla nasıl savaşacağını öğreterek çalışan mRNA aşılarıdır. Aşılar canlı virüs içermez ve virüsün zayıflatılmış veya inaktive edilmiş bir formunu içermezler. Sisteminize giren herhangi bir virüs, aşıdan çok farklıydı. Aşılamadan sonra bağışıklık (koruma) geliştirmek tipik olarak birkaç hafta sürdüğünden, muhtemelen aşı olmadan hemen önce veya korunmadan hemen sonra virüs bulaşmış olabilirsiniz. Aşının sizi hasta ettiğini düşünebilirsiniz ama olmadı. Bağışıklığı geliştirecek vaktiniz olmadı.
Efsane: Aşıya karşı ölümcül veya şiddetli bir alerjik reaksiyon yaşayabilirsiniz. (....)
Efsane: Aşı, bağışıklık sisteminizi değiştirecek. (....)
Efsane: Zaten COVID-19'unuz varsa aşı olmanıza gerek yoktur. (....)
Efsane: Aşılar çocuklarda otizme neden olur. (....)
Efsane: Grip aşısı zaten sizi COVID-19'dan korumaya yardımcı oluyor. (....)
Efsane: Aşı kadınlarda kısırlığa neden olur. (....)
Efsane: Aşı çalışmasına katılan bir kadın doktor öldü. (....)
Efsane: Bağışıklık kazanmak için COVID-19'u yakalamak daha iyidir. (....)
Efsane: Virüs mutasyona uğradı, bu nedenle aşılarımız işe yaramayacak. (....)
Efsane: Aşı, Guillain-Barre sendromuna (GBS) neden olur. (....)
Efsane: Nakil hastaları aşı olmamalıdır. (....)" (118)
- DSÖ'DEN KAFA KARIŞTIRICI AÇIKLAMALAR..
- DSÖ'nün sürekli "aşı olsanız bile,rahata kapılmayın!" gibi açıklamalar yapması, "aşılar "konusundaki şüpheleri de artırmasına neden olabiliyor.. Örneğin DSÖ "aşıların bir an önce tüm dünyaya yaydırılmasını"da istiyor.. NEDEN? Gerçekten de fakir ülkeleri düşündüğü için mi istiyor yoksa bu aşılar hakkında bilmediğimiz birşeyleri mi biliyor? Neler saklanıyor olabilir?
"WHO: Dünya Covid-19 aşısında feci bir ahlaki çöküşün eşiğinde
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, Coid aşılarının eşitsiz dağıtımı yüzünden dünyanın "feci bir ahlaki çöküşün eşiğinde olduğu" uyarısında bulundu. Ghebreyesus, zengin ülkelerdeki genç, sağlıklı insanların, daha yoksul ülkelerdeki tehdit altındaki insanlara göre daha önce aşıya ulaşmasının adil olmadığını söyledi. WHO Başkanı, 49 görece zengin ülkelede 39 milyon doz aşının yapıldığını belirtti ve düşük gelirli bir ülkede sadece 25 doz aşı yapılabildiğini ifade etti.(.....)" (122)
"DSÖ'den aşı uyarısı: Rahatlığa kapılmayın
Dünya Sağlık Örgütü, koronavirüs aşısının pandeminin sonunun geldiği şeklinde algılanmaması uyarısı yaptı. Bazı ülkelerde sağlık sistemlerinin çöküşün eşiğine geldiğine dikkat çekildi. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), koronavirüse karşı aşının pandemiye karşı tek başına yeterli olmayacağı uyarısı yaptı. DSÖ acil durum direktörü Michael Ryan, aşılamaların yaklaşmasıyla krizin sona erdiği şeklinde yanlış bir kanı ve rahatlama oluşmaması gerektiğini belirterek "aşının Covid-19'u sıfırlamayacağını" vurguladı. (.....)" (120)
"DSÖ'den kafa karıştıran açıklama
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Tarik Jasarevic'ten kafa karıştıran aşı açıklaması...(....) Aşıların şimdiye kadar hastalık gelişimine kadar etkili olduğunu söyleyen Jasarevic, "Kişinin enfekte olmasını engelleyip engellemeyeceğini bilmiyoruz. Bu aşıların enfeksiyona karşı koruduğunu gösteren kanıtımız yok. Bu nedenle aşı olan herkesin, toplumun genelini korumaya ve toplumsal bağışıklığın kazanılmasını sağlayana kadar gerekli önlemleri almaya devam etmesi, fiziksel mesafe kuralına uyması, maske kullanması, ellerini temizlemesi ve kalabalık yerlerden kaçınması gerçekten önemli" ifadesini kullandı.(.....)" (121)
"Aşı olan kişi koronavirüse yakalanıyorsa..
"Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova, halk arasında 'aşının tutmadığı' söylemine açıklık getirdi. Vücudun düşük yanıt verdiği bir grupta görülebileceğini belirterek aşı olan kişilerin korunmaya devam etmesi gerektiği yönünde uyaran Taşova, 'Aşı olan kişi koronavirüse yakalanıyorsa bu mutasyonlu virüs olabilir' dedi. " (73)
"DSÖ: COVID-19 aşılarıyla bağlantılı belgelenmiş ölüm yok
Dünya Sağlık Örgütü, küresel çapta farklı firmaların geliştirdiği 300 milyon dozdan fazla COVID-19 aşısının uygulandığını ve aşıdan kaynaklanan bir ölümün tespit edilmediğini açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, örgütün İsviçre'de, video konferans yöntemiyle düzenlenen basın toplantısında konuştu." (194)
BÖLÜM 8İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** AŞI OLMAYANLARA SOSYAL YAŞAMDA KISITLAMALARIN VE AŞILARIN ZORUNLU OLMASI VE AŞI PASAPORTU..
- Hayatımıza "AŞI POLİSİ" diye bir kavram girecek mi? Aşı olmayanlara ,aşı polisi ne yapabilir?
- Covid-19 aşılamalarının zorunlu olması,aşı pasaportu ve aşı olmayanlarla ilgili sosyal yaşamda kısıtlamaların olması ile ilgili tartışmalar ve protestolar..
Aşı Polisi..🙄🙂
- Hayatımıza "Aşı Polisi" diye bir terim girebilir mi? Nationalgeographic'in bir haberinde "aşı polisi" diye böyle bir benzetme yapılmıştı. Benzetme de olsa, bu akıllara "Acaba aşı polisi mi geliyor?" sorusunu getirdi.."Aşı polisi" diye bir birim gelirse, görevleri herhalde şöyle olabilir; Covid-19 aşılarının ileride zorunlu olması halinde, evlerimize "aşı polisleri"nin gelip, aşı olup-olmadığımızı kontrol etmek ve/veya aşı olmak istemediğimiz de, "aşı polisleri"nin bizleri gözaltına alma ve tutuklama yetkilerinin verilmesine hatta mecbur kalındığı taktirde öldürülmemize kadar varan sınırsız yetkiler, aşı polislerine verilebilir.. Henüz "aşı polisleri" hakkında medyada böyle bir bilgi yok ama bu ileride olmayacağı anlamına da gelmiyor.. Bakalım,bekleyip göreceğiz..
"COVID-19 aşıları zorunlu hale gelebilir. Nasıl çalıştığı aşağıda açıklanmıştır.
Bir COVID-19 aşısı hazır olduktan sonra, ofise gitmek, bir spor etkinliğine katılmak veya hatta bir restoranda oturmak için aşı olmanız gerekebilir. Büyük bir maça hazır, elinizde biletlerle arenaya DOĞRU YÜRÜYORSUNUZ. Ancak gördüğünüz şey, binanın köşesini saran uzun bir çizgi ve insanlar küçük bir kağıt parçası için ceplerinde ve cüzdanlarında arama yaparken girişte bir tıkanıklık. Giriş izni almak için, COVID-19 aşısı yaptırdığınızın kanıtı olan o belgeye de ihtiyacınız olacak. Bu, bazı uzmanların gördüğü gibi gelecek: Bir spor maçına katılmak, manikür yaptırmak, işe gitmek veya trene atlamak için yeni koronavirüse karşı aşılanmış olduğunuzu göstermeniz gereken bir dünya. New York Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde biyoetikçi olan Arthur Caplan, "Aşı polisinin sizi aşılamak için kapınızı kırdığı noktaya gelemeyeceğiz" diyor. Ancak o ve diğer bazı sağlık politikası uzmanları, okul çağındaki çocuklar, askeri personel ve hastane çalışanları için mevcut aşı gerekliliklerine benzer şekilde, aşı talimatlarının yerel yönetimler veya işverenler tarafından oluşturulabileceğini ve uygulanabileceğini öngörüyor.(.....)" (62)
"Bazı uzmanlar, okul çağındaki çocuklar, askeri personel ve hastane çalışanları için mevcut gerekliliklere benzer şekilde, yerel yönetimler veya işverenler tarafından uygulanan aşı talimatlarını öngörüyor." (63)
"Yargıtay: Brezilya'da COVID-19 aşısı zorunlu olabilir
Hiç kimse aşı olmaya zorlanmayacak, ancak yaptırım uygulanabilir.. Brezilya Yüksek Mahkemesi, yerel yönetimlere COVID-19'a karşı zorunlu aşılama için önlemler alma izni verdi. Federal, eyalet ve belediye düzeylerindeki hükümetlerin, vatandaşları aşı yaptırmaya zorlayamasalar bile, aşıyı zorunlu kılmak için yasal önlemler alabilecekleri anlaşıldı. Dava, üst mahkemeden 17 Aralık Perşembe günü önleyici tedbir aldı. (.....)" (60)
"COVID-19 aşıları zorunlu olabilir mi? Kısa cevap: Evet
Kanadalıları COVID-19'a karşı aşılama süreci başladı. Aşı tereddütlerinin artması ve birçok kişinin maske takmayı bile reddetmesiyle birlikte, insanlar COVID-19 aşısının zorunlu olup olmadığını merak ediyor. Özellikle bağlamlar olabilir. Biri, işveren politikaları aracılığıyla işyeri. Diğeri ise mevzuattır. Ancak her iki olasılık da basit veya açık değildir.(....) Dikkate alınması gereken esas nokta, çalışanları belirli gerekçelerle ayrımcılığa karşı koruyan insan hakları mevzuatı olacaktır. Zorunlu bir aşı politikasının, tıbbi bir durum veya dini inancın aşıyı savunulamaz hale getirdiği kişiler için çıkarımları vardır.(....)" (61)
"Dr.Fauci, COVID-19 Aşısının Seyahat İçin Zorunlu Olabileceğini Söyledi
Ülkenin önde gelen immünologları ve bulaşıcı hastalıklar uzmanı, aşı karşıtı destekçilerin yanı sıra sivil özgürlük savunucularının tartışmalarını ateşleyeceğinden emin olan bir açıklamada, COVID-19 için aşıya sahip olmanın seyahat etmek için bir gereklilik haline gelmesinin "oldukça mümkün" olduğunu söyledi.. Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü (NIAID) direktörü Dr. Anthony Fauci Newsweek'e verdiği bir röportajda "Her şey masada. Elbette her şey mümkün." Dedi. (.....)" (64)
"Hükümet veya işverenim beni kanun uyarınca COVID-19 aşısı yaptırmaya zorlayabilir mi?
Başbakan Scott Morrison, bu hafta bir COVID-19 aşısının "yapabileceğiniz kadar zorunlu" olacağını söylediğinde birçok insanı şaşırttı. Daha sonra "zorunlu" kelimesinin kullanımından geri adım atsa da, hükümetin Avustralya'da% 95 aşılama oranını hedeflediğini açıkça belirtti. Aşı için güçlü bir toplum desteği var gibi görünüyor, ancak bu hedefe ulaşmak için gönüllü olarak almaya istekli yeterli sayıda insan olacağı henüz belli değil. Bu nedenle, ülke çapında uyumu sağlamak için hükümet tarafından bir tür teşvik veya zorlama olması muhtemeldir. (.....)" (65)
"YORUM: COVID-19 aşısı zorunlu olmalı mı?
Jackson Health Systems'daki RN Susana Flores Villamil, 15 Aralık 2020'de Miami, Florida'da bir sağlık çalışanına bir Pfizer-BioNtech COVID-19 aşısı uyguluyor. Jackson Memorial Hastanesi, COVID-19 aşısı piyasaya sürülürken ülke çapındaki hastane sistemlerine katılan ön saf sağlık çalışanları için aşılamaya başladı. Kanadalıları COVID-19'a karşı aşılama süreci başladı. Aşı tereddütlerinin artması ve birçok kişinin maske takmayı bile reddetmesiyle birlikte, insanlar COVID-19 aşısının zorunlu olup olmadığını merak ediyor. Özellikle bağlamlar olabilir. Biri, işveren politikaları aracılığıyla işyeri. Diğeri ise mevzuattır. Ancak, her iki olasılık da basit veya açık değildir. (....)" (66)
* Aşı pasaportu ve aşı olmak istemeyenlere karşı sosyal yaşamda yapılabilecek bazı kısıtlamalar ve protestolar..
"Coronavirus: İspanya, Covid aşısını reddedenlerin kaydını tutacak.
Sağlık bakanı, İspanya'nın koronavirüse karşı aşılanmayı reddeden kişilerin bir kaydını oluşturacağını ve bunu diğer Avrupa Birliği ülkeleriyle paylaşacağını söyledi. Salvador Illa, listenin halkın veya işverenlerin erişimine açılmayacağını söyledi. Virüsü yenmenin yolunun "hepimizi aşılamak - ne kadar çok olursa o kadar iyi" olduğunu söyledi. (....)" (123)
"Ontario yetkililerinin söylediğine göre COVID-19 aşısı olmayanlar kısıtlamalarla karşılaşabilir.
Ontario Başbakanı Doug Ford Pazartesi günü yaptığı açıklamada, insanları COVID-19 aşısı yaptırmaya zorlamanın anayasaya aykırı olduğuna inandığını ve bir aşıyı zorunlu kılmaya inanmadığını söyledi. Ford, yaygın olarak piyasaya çıktığında insanları aşı yaptırmaya şiddetle teşvik ettiğini de sözlerine ekledi. Ontario'nun sağlık bakanı, koronavirüs aşısı yaptırmanın zorunlu olmayacağını ancak aşı yapılmayanların kısıtlamalarla karşılaşabileceğini söyledi. Christine Elliott, Pazartesi günü eyaletin COVID-19 aşı dağıtım planlarıyla ilgili bir güncelleme sırasında açıklamalarda bulundu. Elliott, "Kimseyi aşı yaptırmaya zorlayamayız, ancak başbakana katılıyorum, aşı olabilen herkesi gerçekten teşvik ediyoruz" dedi.(....)" (124)
"Yakında: "Aşı Pasaportu"
Yakın gelecekte seyahat, yolcuların koronavirüs için aşılanmış veya test edilmiş olduğunu gösteren dijital belgeler gerektirebilir. Sorularınızın cevapları. Hükümetler ve seyahat endüstrisindekiler arasında yeni bir terim sözlüğe girdi: aşı pasaportu. Başkan Biden’in pandemiyi kontrol altına almayı amaçlayan idari emirlerinden biri, devlet kurumlarından koronavirüs aşı sertifikalarını diğer aşı belgeleriyle bağlantılandırmanın ve bunların dijital versiyonlarını üretmenin “uygulanabilirliğini değerlendirmelerini” istiyor. Danimarka hükümeti Çarşamba günü yaptığı açıklamada, önümüzdeki üç ila dört ay içinde vatandaşların aşı olduklarını göstermelerine izin verecek bir dijital pasaport çıkaracağını söyledi. (.....)" (125)
"Önümüzdeki yıl seyahat etmek istiyorsanız aşı pasaportuna ihtiyacınız olabilir.
Şimdi koronavirüs aşıları ABD'de ve yurtdışında yayılmaya başladığına göre, birçok insan alışveriş yapabilecekleri ve tekrar sinemaya gidebilecekleri günü hayal ediyor olabilir. Ancak bu aktiviteleri yapmak için sonunda aşıya ek olarak bir şeye ihtiyacınız olabilir: bir aşı pasaportu başvurusu. Birçok şirket ve teknoloji grubu, bireylerin Covid-19 testleri ve aşılarının ayrıntılarını yüklemeleri için akıllı telefon uygulamaları veya sistemleri geliştirmeye başladı ve konser salonlarına, stadyumlara, sinema salonlarına, ofislere ve hatta ülkelere girmek için gösterilebilecek dijital kimlik bilgileri oluşturdu .(....)" (126)
"Aşı olmadıkları takdirde insanların ne yapmasına izin verilmeyebilir?
* Koronavirüs aşıları artık dünya çapında yaygınlaştırılıyor.
* Bazıları, aşıyı reddedenlerin uçmanın yanı sıra restoranlara, mağazalara ve diğer mekanlara girmelerinin yasaklanabileceğini iddia etti.
* Ancak, politika yapıcıların dikkate alması gereken etik hususlar vardır.
Covid-19 aşıları dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde daha yaygın bir şekilde yayılmaya başladıkça mükemmel bir fırtına yaklaşıyor. Pek çok insan kendilerini virüsten korumak için sabırsızlanırken, bazıları aşılanmış ve aşılanmamış popülasyonları bırakarak aşıyı bırakmayacakları konusunda kararlı. Kasım ayında yayınlanan YouGov araştırmasına göre, Birleşik Krallık'ta her beş kişiden biri aşı olma ihtimalinin düşük olduğunu söylüyor. Farklı görüşlerin bir sonucu olarak, 2021'de bir tartışma ortaya çıkabilir. Virüsü yakalayıp yayabilecekleri için aşı yaptırmamayı tercih eden kişilere herhangi bir kısıtlama getirilmeli mi? Bu zor bir konu ama hükümetler zaten yetkililerin ve muhtemelen işletmelerin bir kişinin Covid aşısı olup olmadığını anlamasını sağlayacak sistemler geliştirmeye çalışıyorlar. Çin, bir kişinin bir otele check-in yapmak veya metroyu kullanmak için semptomsuz olup olmadığını gösteren bir sağlık kodu uygulaması başlattı. Şili'de koronavirüsten kurtulan vatandaşlara “virüssüz” sertifika verildi. 28 Aralık'ta İspanya Sağlık Bakanı Salvador Illa, ülkenin kimlerin aşı olmayı reddettiğini göstermek için bir kayıt oluşturacağını ve veri tabanının Avrupa genelinde paylaşılabileceğini söyledi.
Etik çıkarımlar.. York Üniversitesi'nde hukuk öğretim üyesi İsra Black ve Oxford Üniversitesi'nde tıp etiği üzerine araştırma yapan doktora sonrası araştırmacı Lisa Forsberg, CNBC'ye şunları söyledi; "Bir devletin bir aşıyı reddeden kişilere kısıtlamalar getirmesinin etik olarak caiz olup olmadığını söylemek kolay değildir". Akademisyenler, e-posta yoluyla ortak bir açıklamada, cevabın, aşının nüfustaki aşılama seviyesini sağlayan faktörlere, aşıyı reddedenler üzerindeki kısıtlamaların niteliğine ve kısıtlamaların nasıl uygulanacağına bağlı olacağını söyledi. (....)" (127)
"Aşı Sertifikası Veren / Talep Eden AB Ülkelerinin Listesi.
Daha fazla COVID-19 aşısı onaylanırken ve AB Üye Devletleri ve Schengen Bölgesi Ortak ülkelerinde daha fazla insan aşılanırken, aşılananlar için seyahati eski haline getirme isteği de arttı. Sözde 'aşı pasaportları' veya 'aşı sertifikaları', birkaç Üye Devletin bunları vatandaşlarına vermeye başlayacakları konusunda uyardıktan sonra son haftalarda büyük ilgi gördü, bu nedenle COVID-19'a karşı aşılananların kanıtı var. . (....) Aşağıda, bu sertifikaları sunmayı planladıklarını veya bu tür belgelere sahip olanların yanı sıra şu ana kadar yalnızca sertifikaları destekleyenler için kısıtlamasız giriş izni vermeyi planladıklarını belirten tüm AB ve Schengen bölgesi ülkelerinin bir listesini bulunuyor.. (.....)" (128)
"Koronavirüs: DSÖ, şimdilik 'seyahat koşulu olarak pasaport aşılarına karşı.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Cuma günü yaptığı açıklamada, uluslararası gezginlerin diğer ülkelere girişine izin vermenin bir koşulu olarak COVID-19'a karşı "aşı pasaportu" denilen aşı sertifikalarının uygulanmasına "şimdilik" karşı olduğunu söyledi. İspanya, Belçika, İzlanda, Estonya ve Danimarka da dahil olmak üzere birçok ülke aşı pasaportu üretmeye ilgi duyduklarının sinyallerini verdi. "Aşıların (virüs) bulaşmasını azaltmadaki etkinliği açısından hala çok fazla temel bilinmeyen var ve aşılar hala yalnızca sınırlı miktarlarda mevcut" dedi komite, aşılama kanıtının diğer sağlık önlemlerinden muaf olmaması gerektiğini de sözlerine ekledi. . Polonya, Perşembe günü aşı pasaportlarının piyasaya sürüldüğünü duyuran en son Avrupa ülkesi oldu. (.....)" (129)
"Avrupa'nın yeniden hareket etmesini sağlamak için koronavirüs 'aşı pasaportlarına' ihtiyacımız var mı? Euronews uzmanlara soruyor.
Avrupa'da devam eden koronavirüs aşılama programları ile dünya, COVID-19 salgınının perdesinin nihayet kapanmaya başladığını umuyor. Ancak bir aşı, pandeminin bir gecede hayatımız üzerindeki etkisini azaltmayacaktır; Onaylanmış aşıların onları isteyen insanların çoğuna ulaşması için önce aylarca beklememiz gerekecek. Virüsün etkisi eninde sonunda gevşeyecek ama henüz dünyayı terk etmeyecek. Şu anda onaylanan birkaç aşı ile birlikte, koronavirüs çağı sona ererken ve normallik duygusunu yeniden inşa etmeye başladığında, konuşma artık günlük hayatımızı nasıl yönlendireceğimize dönüştü. Avrupa'daki ve dünyadaki pek çok ülkede, pandemiye bağlı kısıtlamalar, serbestçe hareket etme yeteneğinin ciddi şekilde engellendiği anlamına geliyor. Örneğin, uluslararası sınırları geçen yolcular, varış yerlerine vardıklarında veya dönüşlerinde veya her ikisinde de uzun süreli zorunlu karantina süreleri ile karşı karşıya kalmışlardır. Eşi görülmemiş kitlesel aşılama programlarının sonunda bu kısıtlamaları tartışmalı hale getireceği umulmaktadır, ancak bu arada aşı olup olmama seçimi, ya özgürlüğe bir bilet ya da tecrit acısını uzatır. "Dijital sağlık pasaportları, COVID-19 salgınının uzun vadeli yönetimine katkıda bulunabilir. Ancak, veri gizliliği ve insan haklarının korunması için temel sorular ortaya koyuyorlar." Ana Beduschi,Doçent hukuk profesörü, University of Exeter (.....)" (130)
* İngiliz parlementosunda "aşı olmayanlara yapılması planlanan kısıtlamaların engellenmesi" üzerine açılan bir dilekçe sayfası..
"Covid-19 aşısını reddedenler üzerindeki herhangi bir kısıtlamayı önleyin.
Hükümetin, herhangi bir potansiyel Covid-19 aşısına sahip olmayı reddedenlere herhangi bir kısıtlama getirilmesini önlemesini istiyorum. Buna seyahat, konser veya spor gibi sosyal etkinliklerle ilgili kısıtlamalar dahildir. Hiçbir kısıtlama yok. (...)" (131)
"COVID-19: Danimarka'da yüzlerce protesto kısıtlaması.
Danimarka'nın COVID-19 kısıtlamalarını ve ülkenin dijital aşı sertifikası planlarını protesto etmek için Cumartesi gecesi yüzlerce kişi Kopenhag sokaklarına çıktı. Kendisine "Siyahlı Danimarka" adını veren bir grup tarafından organize edilen yaklaşık 600 kişi, Danimarka'nın kısmi olarak kapatılmasını protesto etmek için parlamento binası önünde toplandı.
Dijital aşı "pasaportu" planları öfkelerinin ana hedefiydi... Diğer Avrupa ülkeleri gibi, Danimarka da seyahat için COVID-19 aşısı için dijital bir sertifika geliştirmeyi planlıyor. Ayrıca restoranların yanı sıra spor ve kültürel etkinlikler için de kullanılabilir. Protesto organizatörleri, böyle bir pasaportun aşı olma yükümlülüğü anlamına geldiğini ve bireysel özgürlüğün daha da kısıtlanması anlamına geldiğini söylüyor. Danimarka'da aşı yaptırmak zorunlu değildir. (.....)" (132)
"Avrupa'da kilitlenme karşıtı gösteriler devam ediyor.
Vatandaşlar uygunsuz koronavirüs kısıtlamalarından bıktıkça bazı Avrupa ülkelerinde kilitlenme karşıtı protestolar ve gösteriler devam etti. Bazı ülkelerde durum böyle olsa da, diğerleri vatandaşları evde kalmaya zorlayan kötü hava koşullarına tanık oluyor. İşte duruma bir bakış
Danimarka
Danimarka'nın Covid-19 kısıtlamalarını ve ülkenin dijital aşı sertifikası planlarını protesto etmek için Cumartesi gecesi yüzlerce kişi Kopenhag sokaklarına çıktı. Kendisine "Siyahlı Danimarka" adını veren bir grup tarafından düzenlenen yaklaşık 600 kişi, Danimarka'nın kısmi olarak kapatılmasının "diktatörlüğünü" protesto etmek için parlamento binası önünde bir araya geldi. (.....)
İsviçre
Yaklaşık 500 protestocu 6 Şubat Cumartesi günü İsviçre vergi cenneti Zug'da yürüdü, beyaz koruyucu giysiler giydi ve COVID-19 salgınının yayılmasını sınırlamayı amaçlayan kurallardan hoşnutsuzluğunu dile getirmek için distopik sloganlar attı. Gösteri, binlerce kişinin polisle karşı karşıya geldiği ve ülkenin daha da katı bir şekilde tecrit edilmesine karşı çıktığı Viyana mitingini andırıyordu. (....)" (133)
* Tüm dünyada yapılan protestolar, ..
"COVID-19 salgınına verilen tepkiler üzerine protestolar.
Hükümet organları tarafından devam eden COVID-19 salgınına verilen yanıtlara karşı dünya çapında protestolar ve gösteriler yapıldı. Bazı protesto biçimleri, 1918 salgını sırasında görülen Anti-Mask League of San Francisco hareketiyle karşılaştırıldı. Çeşitli grevler de meydana geldi.
Afrika
Fildişi Sahili
------------
Protestocular, Abidjan'da inşa edilmekte olan ve evlerine çok yakın kalabalık bir yerleşim bölgesinde bulunan bir koronavirüs test merkezini yerle bir etti.
Kenya
-------
Kenya hükümeti, Kenya Polisini kilitlenmenin ilk 10 günü içinde en az altı kişiyi öldürmekle suçlayan protestocularla aşırı önlemler almakla suçlanıyor. Diğerleri, düzenlemelere uymayan veya yurt dışından evlerine dönen kişilerin 14 günden daha uzun süredir karantinaya alındıklarını ve bakımları için hükümete ödeme yapılması gerektiğini iddia ederek zorla karantinaya alınmalarını protesto etti. 8 Mayıs 2020'de hükümetin virüsü kontrol altına almak amacıyla Kariobangi'de 7.000 evi ve bir pazarı yıkması üzerine yüzlerce kişi protesto etti. (.....)" (134)
"Covid: Avustralya'da piyasaya sürülmeden önce düzenlenen aşılama karşıtı protestolar.
Aşılama karşıtı protestocular, ülkenin koronavirüs aşılama programının başlatılmasından önce Avustralya'da toplandı. Melbourne, Sidney ve Brisbane gibi şehirlerde protestolar yapıldı ve katılımcılar "Benim bedenim, benim seçimim" gibi sloganlar attılar. Mitingler büyük ölçüde barışçıl geçti, ancak yerel basında çıkan haberlere göre polis Melbourne'de çok sayıda tutuklama yaptı. (.....)" (172)
"Aşı Karşıtı Aktivistler Kaliforniya'da Cesaretlendirildi.
Aylardır aşırı sağcı aktivistler, koronavirüs salgını sırasında uygulanan maskeler ve kilitlenmelere karşı toplandı. Şimdi bazı protestocular odaklarını Covid-19 aşısına kaydırdı. Aslen New Jersey'den işsiz bir stand-up çizgi romanı. Beyaz önlük giymiş bir aktör ve muhafazakar podcast sunucusu. Los Angeles'ta Kongre için birkaç başarısız kampanya yürüten bir sineği. Ve en azından Capitol isyan günü Washington'da bulunan birkaç kişi.(.....)" (173)
"İngiltere'de COVID-19 protestosu
İngiltere'de yeni tip koronavirüs (COVID-19) önlemleri ve aşı karşıtı "StandUpX" adlı grubun üyelerinin gösteri yasağına rağmen başkent Londra'da yaptığı eyleme polis müdahale etti.İngiltere'de yeni tip koronavirüs önlemleri ve aşı karşıtı "StandUpX" adlı grubun üyelerinin yasağa rağmen başkent Londra'da yaptığı eylemde 16 kişi gözaltına alındı.(....)" (174)
"İngiltere'de Kovid-19 önlemleri karşıtı protestoya polis müdahalesi
İngiltere'de polis, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) önlemlerinin kaldırılmasını isteyen aşı karşıtı 'StandUpX' adlı grubun ulusal karantinaya rağmen düzenlediği eyleme müdahalede bulundu. Londra'daki Clapham Common Park'ta bir araya gelen StandUpX üyeleri, Kovid-19 önlemlerinin kaldırılmasını istedi. Polis, yürüyüşe geçen eylemcilere dağılmaları ikazında bulundu, uyarıyı dikkate almayan bazı göstericileri gözaltına aldı.(....)" (175)
"Brezilya'da COVID-19 aşı kampanyaları protesto edildi
Brezilya'da aşı karşıtları, ülkenin iki büyük kentinde yeni tip koronavirüs (COVID-19) aşısı yaptırılması kampanyalarına karşı protestolar düzenledi. Ülkenin en büyük iki kenti Sao Paulo ve Rio de Janeiro'da bir araya gelen aşı karşıtı grup, aşı yapılması yönündeki kararları protesto etti.(.....)" (176)
"İspanya'da yüzlerce kişi, 'sahte salgını' protesto etti
İspanya'nın başkenti Madrid'in Prado bölgesinde toplanan ve koronavirüsü 'sahte salgın' olarak nitelendiren aşı karşıtı yüzlerce kişi, hükümetin getirdği Covid-19 önlemlerini protesto etti. Eylem, geçen hafta Covid-19 önlemlerini protesto amacıyla sokağa çıkan çok sayıda göstericinin polis tarafından gözaltına alınmasının ardından yapıldı.(....)" (177)
"Berlin'de aşı karşıtlarından protesto
Almanya’nın başkenti Berlin’de koronavirüs önlemlerine ve aşıya karşı olan binlerce kişi “sessiz yürüyüş” yaptı. Koronavirüs salgını Avrupa’da etkisini arttırmaya devam ederken, Covid-19’a karşı uygulanan kısıtlamalara yönelik protestolar sürüyor. Almanya’nın başkenti Berlin’de bir araya gelen yaklaşık 5 bin aşı karşıtı Covid-19’a karşı alınan önlemleri protesto etti.(.....)" (178)
"Aşı karşıtlığı protestosunda dikkat çeken Trump detayı
ABD’de aşı karşıtı aşırı sağ grupların protestoları nedeniyle çalışmalar sekteye uğradı. Çok sayıda Amerikalı aşı olmak için uzun bir süre kuyrukta beklemek zorunda kaldı. Protesto ile ilgili Trump detayı ise dikkat çekti." (179)
BÖLÜM 9İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** AŞILARIN DURDURULMASINA YÖNELİK DAVALAR VE AŞI ŞİRKETLERİNE AÇILAMAYAN DAVALARLA İLGİLİ..
"If you live, the vaccine saved you. If you die, you died of an underlying disease. Crime, you too. Vaccines have no sin!" ("Yaşarsan seni aşı kurtardı. Ölürsen altta yatan bir hastalıktan ölmüşsündür. Suç,sen de. Aşıların günahı yok!")
- Aşılamaların durudurulması için açılan davalar ve aşı şirketlerine davaların açılıp-açılamaması üzerine..
"Türkiye’de aşılamanın durdurulması için dava açıldı
Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, koronavirüs aşılamasının durdurulması talebiyle Ankara İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Bugün yasalara aykırı faaliyet gösterdiği iddiası ile Sağlık Bakanlığı hakkında Antalya İdare Mahkemesi’nden gönderilmek üzere Ankara İdare Mahkemesi’nde dava açıldı ve aşı uygulamasına ilişkin de, “yürütmeyi durdurma kararı” istendi. Dava dilekçesinde adı olan isimler ise dikkat çekti. (....)" (74)
"Corona aşısı üreticilerine dava açılıyor
Avrupa Birliği (AB), aşı üreticilerine Covid-19 aşısını temin etmelerine yönelik imzalanan sözleşmelere uymaları yönünde çağrı yaptı. Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel gerekirse yasal yollara başvurabileceklerini söyledi.(....)" (75)
"Corona iddiası davalık oldu: ‘5G ile çalışan ürünlerin satışı durdurulsun’
Antalya’da yaşayan Muammer Karabulut, 5G teknolojisinin corona virüsü yayılmasında etkili olduğu iddialarının gündeme gelmesinden sonra bu teknoloji üzerine çalışan şirketlere dava açtı. Şikayetçi Karabulut dilekçesinde, 5G reklamlarının kaldırılmasını ve bu teknoloji ile çalışan ürünlerin satışının durdurulmasını istedi.(....)" (76)
"İlaç endüstrisi Covid aşısı yarışında davalardan kaçınmak istiyor.
Avrupa'daki ilaç endüstrisi, dünya çapında şok dalgaları gönderen virüse bir çare bulmak için benzeri görülmemiş bir düzeyde çalışıyor. Ancak milyonlarca hayatı kurtarmak isteyen bu şirketler aynı zamanda kendi ciltlerini de kurtarmak istiyor. Avrupa Komisyonu ile yapılan sözleşme müzakerelerine, bir aşının neden olduğu herhangi bir istenmeyen yan etki durumunda Üye Devletlerin sorumlulukları işletmelerle paylaşması gerektiğini söyleyen hükümler ekleniyor. Komisyon sözcüsü Vivian Loonela, "mümkün olan en kısa sürede aşı yaptırmanın bizim çıkarımıza olduğunu" söyledi. Bu nedenle ilaç firmalarıyla yaptığımız bu sözleşmelere, belirli sorumluluklar durumunda üreticilere tazminat ödenmesi için bir madde ekledik ”dedi. (.....)" (77)
"Şiddetli Covid aşısı yan etkileriniz varsa Pfizer veya Moderna'ya dava açamazsınız. Hükümet de muhtemelen zararları tazmin etmeyecektir.
ANAHTAR NOKTALARI
- PREP Yasası uyarınca, Pfizer ve Moderna gibi şirketler, aşılarında istemeden bir şeyler ters giderse sorumluluktan tamamen muaftır.
- Az bilinen bir hükümet programı, bir aşının ciddi şekilde zarar gördüğünü kanıtlayabilen insanlara fayda sağlar.
- Bu program, son on yılda sadece 29 iddiayı kapsayarak nadiren ödeme yapıyor.
Bir Covid aşısı olduktan sonra ciddi yan etkiler yaşarsanız, avukatlar CNBC'ye ABD mahkemesinde temelde suçlanacak kimse olmadığını söylüyor. Federal hükümet, Pfizer ve Moderna gibi şirketlere, aşılarında istemeden bir şeyler ters giderse sorumluluktan muafiyet verdi. Dallas işçi ve istihdam avukatı Rogge Dunn, "Kapsamlı bir dokunulmazlık yasasının çıkarılması çok nadirdir" dedi. "İlaç şirketlerine genellikle yasalar uyarınca sorumluluk koruması pek sunulmuyor." (....)" (78)
"Yüzde 90 etkili koronavirüs aşısıyla ses getiren ilaç devinin skandallarla dolu geçmişi
Firmanın geçmişinde, gizli anlaşmalarla milyonlarca dolar ödediği tüyler ürperten skandallar var. Bunlar arasında yasadışı deneylerle ölüme neden olma ve ruhsatsız ilaçların satışı gibi suçlamalar yer alıyor. ABD’li ilaç devi Pfizer ve Alman biyoteknoloji firması BioNTech ortaklığıyla geliştirilen koronavirüs aşısının yüzde 90 etkili olduğunun açıklanması, dünya genelinde büyük heyecan yarattı. BioNtech’in Türk bilim insanları Uğur Şahin ve Özlem Türeci tarafından kurulması nedeniyle aşı adayı, ülkemizde de övgüyle karşılandı. 80 kadar bilim insanının kanser, HIV ve tüberkülozla ilgili araştırmalar yaptığı BioNtech’in ve kurucularının başarısı, koronavirüs aşısına yönelik umutları da tazeliyor.
Öte yandan ortaklığın diğer tarafındaki ilaç devi Pfizer’ın sabıkası kabarık. Dünyanın en büyük ilaç firmalarından, yıllık kârı 50 milyar dolar civarındaki Pfizer, Xanax ve Viagra gibi popüler ilaçlarının yanında karıştığı skandallarla da ünlü. 1849’da kurulan ve Türkiye dahil 175 ülkeye yatırım yapan şirketle ilgili çok sayıda dava mevcut. Bunlar arasında patent ve rüşvet davaları ağırlıkta. Öyle ki ilaç devi hakkında 8 ülkede rüşvet iddiaları bulunuyor. Pfizer'ın doktorlara ve yetkililere rüşvet vermekle suçlandığı ülkeler arasında İtalya ve Avrasya ülkeleri yer alıyor. ABD Adalet Bakanlığı'nın yetkili isimlerinden Mythili Raman, “Pfizer; Bulgaristan, Hırvatistan, Kazakistan ve Rusya'daki hükümet yetkililerine milyonlarca dolarlık rüşvet vererek, Avrasya’daki işlerini kısa yoldan halletmeye çalıştı” diyor. Öte yandan ilaç devinin kabarık sicili, rüşvet suçlamalarından ibaret değil. Zira firmanın geçmişinde, gizli anlaşmalarla milyonlarca dolar ödediği tüyler ürperten skandallar da var. Bunlar arasında yasadışı deneylerle ölüme neden olma ve ruhsatsız ilaçların satışı gibi suçlamalar yer alıyor. (......)" (79)
** VE DİĞER ŞÜPHELER,TARTIŞMALAR,TEORİLER,KOMPLO TEORİLERİ
BÖLÜM 10İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** COVID-19 VIRÜSÜNÜN INSAN BEYNINI ETKILEMESI..
(İNSANLARIN İNANÇ SİSTEMİ YOK MU OLACAK?)
- Acaba korona virüs beyni etkiliyorsa, covid-19 aşıları, beyin de nasıl bir etki bırakabilir? Özellikle de insanların inanç sistemlerini kontrol ettiği iddia edilen ve "tanrı geni" olarak da bilinen wmat2 genine, herhangi bir etkisi olabilir mi? Örneğin, eğer wmat2 geni gerçekten de insanların maneviyatını kontrol ediyor ve covid-19 aşıları da bu wmat2 genine olumsuz etki ediyorsa, insanların bir nevi birer "inançsız" bireyler olmasını hatta "eşcinsel,sübyancı" vs gibi olumsuz özelliklere sahip olmasını sağlıyor, olabilir mi? Özellikle de "yeni nesiller" için, bunu söyleyebilmek mümkün müdür? Bu covid-19 aşıları, insanların nesillerinde "kalıtsal" olarak nasıl bir etki bırakabilir? Bunlarla ilgili herhangi bir araştırma olmadığı için bilemiyoruz,bunları zaman gösterecek.. Bu bölümde covid-19'un beyni etkilemesi ile wmat2 geni irdelendi..
"Yeni Kanıt COVID-19 Beyni İstila Etti
(Medscape) - Yeni hayvan araştırması, SARS-CoV-2'nin beyni istila edip doğrudan beyin hücrelerine etki ederek nöroinflamasyona neden olabileceğini öne sürüyor. Araştırmacılar, virüsün “kırmızı sivri uçlarının” kümelerinde bulunan başak 1'i (S1) farelere enjekte ettiler ve bunun kan-beyin bariyerini (BBB) geçtiğini ve sadece beyin bölgeleri ve beyin boşluğu değil, aynı zamanda diğer organlar tarafından - özellikle akciğerler, dalak, karaciğer ve böbrekler.(.....)" (48)
"COVID-19 ve beyin: Şimdiye kadar ne biliyoruz?
SARS-CoV-2'nin beyin üzerindeki etkileri hakkında şu anda ne biliyoruz? Bu özellikte, ortaya çıkan kanıtları topluyoruz. (.....) "Beyne bulaştığında, her şeyi etkileyebilir".. Başka bir çalışma, hastalığı çok şiddetli yapan şeyin COVID-19'un beyne saldırısı olduğu fikrini desteklemektedir. Yeni ortaya çıkan bulaşıcı hastalıklar konusunda uzmanlaşmış bir virolog ve Atlanta'daki Georgia Eyalet Üniversitesi'nde yardımcı doçent olan kıdemli çalışma yazarı Mukesh Kumar'ın da dahil olduğu bir araştırmacı ekibi, farelerin burun pasajlarını yeni koronavirüs ile enfekte etti. Bu, enfeksiyon akciğerlerinden temizlendikten sonra bile kemirgenlerde ciddi hastalığa neden oldu. Bilim adamları daha sonra, virüs yerine bir doz salin solüsyonu almış bir kontrol grubu ile farelerin müdahale grubunu karşılaştırarak çeşitli organdaki virüs seviyelerini analiz ettiler. Viruses dergisinde yayınlanan sonuçlar, akciğerlerdeki viral seviyelerin enfeksiyondan sonraki 3. günde zirveye çıktığını, ancak beyindeki seviyelerin semptomların en şiddetli ve zayıflatıcı olduğu 5. ve 6. günlerde devam ettiğini ortaya koydu. Bilim adamları ayrıca beynin vücudun diğer bölümlerine göre 1.000 kat daha fazla virüs içerdiğini buldu. Bu, kıdemli araştırmacının, bazı insanların neden birkaç gün sonra iyileştiğini ve yalnızca daha sonra nüksetmek için akciğer fonksiyonlarını iyileştirdiğini ve bazıları ölümcül olabilen daha şiddetli semptomlara sahip olduğunu açıklayabilir.
Kumar, "[COVID-19'un] daha çok bir solunum yolu hastalığı olduğu düşüncemiz mutlaka doğru değildir" diyor. “Bir kez beyne bulaştığında her şeyi etkileyebilir çünkü beyin ciğerlerinizi, kalbi her şeyi kontrol ediyor. Beyin çok hassas bir organdır. Her şeyin merkezi işlemcisidir. " "Beyin, virüslerin saklanmayı sevdiği bölgelerden biridir" diye devam ediyor "çünkü akciğerlerin aksine beyin, immünolojik açıdan virüsleri temizlemek için yeterli donanıma sahip değil." Kıdemli araştırmacı, "İşte bu yüzden ciddi hastalıklar görüyoruz ve kalp hastalığı, felç ve koku kaybı olan tüm bu uzun yolcular gibi tüm bu çok sayıda semptom," şeklinde açıklıyor kıdemli araştırmacı. "Tüm bunların akciğerler yerine beyinle ilgisi var." Kumar, beyin hasarının, COVID-19'lu birçok kişinin iyileştikten sonra Parkinson, multipl skleroz veya genel bilişsel gerileme gibi nörodejeneratif hastalıklar açısından yüksek risk altında olmaya devam ettiği anlamına gelebileceği konusunda uyarıyor." (49)
"COVID-19'un Beyin Üzerindeki Etkileri.
Otopsi çalışmaları, hastaların beyinlerine yönelik yıkıcı viral istilaya dair net kanıtlar bulamadı ve araştırmacıları SARS-CoV-2'nin nörolojik semptomlara nasıl neden olduğuna dair alternatif açıklamalar düşünmeye itiyor. (....) Virüs daha sonra koku ampulüne, duyusal bilgileri işlemek için bir merkeze ve belirli kraniyal sinirler yoluyla beyne doğru ilerleyebilir. Gerçekten de, beyin sapındaki medulla oblongata'da ve beyincik gibi diğer yapılarda, bu dokularda viral RNA'nın yanı sıra viral RNA ve hücrelerin içindeki proteinin kanıtlarını gözlemlediler ve bu da virüsün beyne birden fazla giriş yolu kullanıyor olabileceğini ima etti. Yine de Radbruch ve Heppner, SARS-CoV-2 enfeksiyonunun boyutunun, beyin dokusunu enfekte etmeye adanmış kuduz gibi diğer RNA virüslerine kıyasla soluk kaldığı konusunda hemfikirdir. Heppner, SARS-CoV-2'nin daha çok “tesadüfen nörotropik” bir virüs olduğunu ve muhtemelen kazara beyne girdiğini söylüyor. Özellikle, beyin sapında, nöronların içinde değil, kan damarlarının kaplamasını oluşturan endotel hücrelerinin içinde viral protein buldular. Bunun nedeni, nöronların içindeki virüsü tespit etmedeki zorluklar olabilir veya nöronları enfekte etmediğini gösterebilir. Bol miktarda ACE2'ye sahip olan endotel hücrelerinin aksine, SARS-CoV-2'nin hücrelere girmek için kullandığı moleküler kapılar, nöronların ACE2 reseptörlerine sahip olmama eğilimindedir.(....)" (50)
"COVID-19’un Beyin Üzerindeki Etkilerine Daha Yakından Bakış
Alt yazı: Bir COVID-19 hastasının beyin sapının ölüm sonrası alt kısmını gösteren manyetik rezonans mikroskobu. Oklar, COVID-19'a neden olan koronavirüsün neden olduğu enfeksiyon belirtisi olmaksızın kan damarı hasarını gösteren açık ve koyu lekelere işaret ediyor. Kredi: Ulusal Nörolojik Bozukluklar ve İnme Enstitüsü, NIH. COVID-19, öncelikle bir solunum yolu hastalığı olsa da nörolojik sorunlara da yol açabilir. Bu semptomlardan ilki koku ve tat kaybı olabilirken, bazı insanlar daha sonra yorgunluğu zayıflatan baş ağrıları ve bazen "beyin sisi" olarak anılan net düşünme güçlüğü ile mücadele edebilir. Tüm bu semptomlar, araştırmacıların COVID-19 SARS-CoV-2'ye neden olan koronavirüsün insan beynini tam olarak nasıl etkilediğini merak ediyor. NIH'nin Ulusal Nörolojik Bozukluklar ve İnme Enstitüsü'ndeki (NINDS) araştırmacılar, ipucu aramak için COVID-19'a yakalandıktan sonra ölen insanlardan alınan insan beyin dokusu örneklerinin ilk derinlemesine incelemelerini gerçekleştirdiler. New England Journal of Medicine'de yayınlanan bulguları, COVID-19’un birçok nörolojik semptomunun, beyin dokusunun kendisinin enfeksiyonu ile değil, vücudun enfeksiyona yaygın enflamatuar tepkisi ve ilişkili kan damarı hasarı ile açıklandığını göstermektedir. (.....)" (51)
"COVID-19 beyni nasıl etkiler?
Beyin vücuttaki en iyi korunan organdır. OSF HealthCare yoğun bakım nöroloğu MD Deepak Nair, “Bazı yönlerden beyin vücudun diğer bölümlerinden korunuyor - duvarlarla çevrili -” dedi. Kafatası beyni dış etkenlerin zararlarından korurken, kan-beyin bariyeri denen bir şey onu vücudumuzun içindeki enfeksiyon gibi tehditlerden korur. Kan-beyin bariyeri, beynimize neyin geçebileceğini (oksijen, glikoz, su ve elektrolitler gibi) seçen ve beyne zarar verebilecek toksinleri veya patojenleri dışarıda tutan özel hücrelerden oluşur. Bu savunma, sağlığımıza yönelik çoğu tehdit için işe yarar. Genellikle bir virüs veya bakteri ile enfekte olduğumuzda beynimiz etkilenmez. Ancak bazen - COVID-19'a neden olan yeni koronavirüste olduğu gibi - bir enfeksiyon kan-beyin bariyerini geçebilir ve nörolojik komplikasyonlara neden olabilir. (...)
COVID-19 beyni nasıl etkiler?
COVID'den kaynaklanan nörolojik komplikasyonlar nadir gibi görünse de, virüsün beyni ve merkezi sinir sistemini etkileyebileceğini öne sürüyor. Bununla birlikte, bunun gerçekleştiği kesin mekanizma, hala çözmeye çalıştığımız bir bilmecedir. Nair, "COVID ile, bu virüsün nasıl çalıştığını ve bu hastaları en iyi şekilde nasıl yöneteceğimizi anlamaya yeni başladık" dedi. "Bu, önümüzdeki birkaç yıl içinde hakkında çok şey öğrenmeye devam edeceğimizden şüphelendiğim bir alan." (....)
Beyni COVID-19'dan korumak
COVID-19'dan kaynaklanan nörolojik komplikasyonları önlemenin bir yolu, genel olarak hastalığı kontrol etmektir. Nörolojik komplikasyonlar en çok kritik hastalığı olan hastalarda görülür. Hastalığı yöneterek ve semptomların yüksek bir keskinliğe ulaşmasını önleyerek nörolojik komplikasyonlarda bir azalma görmeyi bekleyebiliriz - ki bu tıp camiasının yapmaya başladığı bir şey. Dr Nair, "Özellikle bakımın nörolojik yönlerine gelince, ihtiyatlı bir iyimserim" dedi. Bir başka önemli husus - bu virüsün insanları bu kadar hasta etmek için vücudumuzu nasıl etkilediğini anlamak. Bununla ilgili bazı umut verici araştırmalar var. Araştırmacılar, COVID-19 ile savaşırken vücudumuzun ürettiği kimyasallara baktıklarında, Dr. Nair'in bazı cevaplar verebileceğini düşündüğü iki kimyasal maddeyi araştırıyorlar. Bunlardan biri, bazen sadece bizi hasta eden patojene değil, sitokin fırtınası olarak bilinen bir fenomenin içinde vücudun kendisine de saldırabilen iltihaplı bir kimyasal olan sitokinlerdir. (....)" (52)
- Tanrı Geni (wmat2) nedir,ne değildir..
"Tanrı geni
Tanrı geni hipotezi, insan maneviyatının kalıtımdan etkilendiğini ve veziküler monoamin taşıyıcı 2 (VMAT2 "vesicular monoamine transporter 2 ") adı verilen belirli bir genin insanları manevi veya mistik deneyimlere yatkın hale getirdiğini öne sürüyor. Bu fikir, genetikçi Dean Hamer tarafından "Tanrı Geni: İnanç Genlerimize Nasıl Bağlanır? (The God Gene: How Faith is Hardwired into our Genes)" adlı 2004 kitabında önerildi. Tanrı geni hipotezi davranışsal genetik, nörobiyolojik ve psikolojik çalışmaların bir kombinasyonuna dayanmaktadır. Hipotezin temel argümanları şunlardır:
(1) maneviyat psikometrik ölçümlerle ölçülebilir;
(2) maneviyatın altında yatan eğilim kısmen kalıtımsaldır;
(3) bu kalıtsallığın bir kısmı, VMAT2 genine atfedilebilir;
(4) bu gen, monoamin seviyelerini değiştirerek etki eder; ve
(5) maneviyat, bireylere doğuştan gelen bir iyimserlik duygusu sağlayarak evrimsel bir avantaj sağlar.
Teklif.. Tanrı Geni hipotezine göre, maneviyat, Tanrı'nın varlığı ve daha büyük bir evrenle bağlantı duyguları dahil olmak üzere mistik deneyimlerle ilişkili duyumlara katkıda bulunarak (VMAT2) bir bileşeni oluşturan genetik bir bileşene sahiptir. Araştırma, üç alt ölçek kullanarak maneviyatı ölçmek için psikolog Robert Cloninger tarafından geliştirilen kendini aşma ölçeğini kullanıyor: "kendini unutkanlık" (okuma gibi bazı faaliyetlere tamamen kendini kaptırma eğiliminde olduğu gibi); "kişilerarası kimlik" (daha büyük bir evrene bağlılık hissi); ve "mistisizm" (ESP gibi kanıtlanmamış olan şeylere inanmaya açıklık). Cloninger, birlikte ele alındığında, bu ölçümlerin bir bireyin ruhani eğilimini ölçmek (ölçülebilir hale getirmek) için makul bir yol olduğunu öne sürüyor. Kendini aşma ölçüsü, Lindon Eaves ve Nicholas Martin tarafından yürütülen klasik ikiz çalışmalarında kalıtsal olduğu gösterilmiştir. Çalışmaları, kendini aşmadaki varyasyonun yaklaşık% 40'ının genlerden kaynaklandığını gösterdi.
Aksine, belirli dini inançların (belirli bir tanrıya inanç gibi) genetik bir temeli olmadığı ve bunun yerine kültürel birimler veya memler oldukları bulundu. Ayrı yetiştirilen tek yumurta ikizleriyle ilgili araştırmalardan da benzer sonuçlar çıkarıldı. Kendini aşma ile ilgili bazı spesifik genleri tanımlamak için Hamer, 1000'den fazla bireyin DNA'sını ve kişilik skoru verilerini analiz etti ve önemli bir korelasyonla belirli bir lokus VMAT2 belirledi. VMAT2, beyin kimyasalları serotonin dopamin ve norepinefrin seviyelerinin düzenlenmesinde anahtar rol oynayan veziküler monoamin taşıyıcı için kodlar. Bu monoamin vericilerin, mistik inançlarla ilişkili beyin faaliyetlerini düzenlemede önemli bir rol oynadığı varsayılmaktadır. Hamer, kendi kendini aşmanın insanlara doğuştan gelen bir iyimserlik duygusu sağlayarak, insanlara ölümün kaçınılmazlığına rağmen yaşamaya ve üretmeye devam etme iradesi veren ve daha iyi sağlık ve hastalıklardan iyileşmeyi teşvik ederek evrimsel bir avantaj sağlayabileceğini varsaydı.
Bilimsel yanıt.. Beyinde VMAT2 proteinleri sinaptik veziküller üzerinde bulunur. VMAT2, monoamin nörotransmiterlerini, monoamin nöronlarının sitozolünden veziküllere taşır. Gelişimsel biyolog ve bilim blog yazarı PZ Myers, "Bu bir pompa. Beyin aktivitesi sırasında dışarı aktarmak üzere bir nörotransmitteri paketlemekten sorumlu minicik bir pompa. Evet bu önemlidir ve dini düşünce gibi üst düzey süreçlerde aktif ve gerekli olabilir. Ama olmadığı bir şey de 'tanrı geni'. " Popüler bilim yazarı Carl Zimmer, VMAT2'nin kendi kendini aşma puanlarının varyansının yüzde birinden daha azını oluşturan bir gen olarak karakterize edilebileceğini iddia etti. Zimmer, bunların Yeşil Parti'ye üye olmaktan ESP'ye inanmaya kadar her şeyi ifade edebileceğini söylüyor. Zimmer ayrıca God Gene "Tanrı Geni" teorisinin yalnızca tek bir yayınlanmamış, kopyalanmamış çalışmaya dayandığına işaret ediyor. Bununla birlikte Hamer, VMAT2 bulgusunun öneminin, tüm ruhsal veya dini duyguları açıklamaktan ziyade, önemli olabilecek bir nörobiyolojik yola işaret etmesi olduğunu belirtiyor. Halen ilaç olarak pazarlanan "deutetrabenazin tetrabenazin" ve "valbenazin" dahil olmak üzere birkaç "VMAT2 inhibitörü" bulunmaktadır. Tanrı Geni sorusu deneysel çalışmalarla cevaplanabilir. (.....)" (38)
"Vesiküler monoamin taşıyıcı 2
Aynı zamanda çözünen taşıyıcı aile 18 üyesi 2 (SLC18A2 "solute carrier family 18 member 2") olarak da bilinen veziküler monoamin taşıyıcı 2 (VMAT2 "vesicular monoamine transporter 2"), insanlarda SLC18A2 geni tarafından kodlanan bir proteindir. VMAT2, monoaminleri - özellikle dopamin, norepinefrin, serotonin ve histamin gibi nörotransmiterleri - hücresel sitozolden sinaptik veziküllere taşıyan entegre bir membran proteinidir. Nigrostriatal yolda ve mezolimbik yolda dopamin salgılayan nöronların VMAT2 işlevi de nörotransmiter GABA'nın veziküler salınımı için gereklidir.
Bağlanma siteleri ve ligandlar .. VMAT2'nin, tetrabenazin (TBZ) ve taşıyıcıya reserpin bağlanması ile karakterize edilen en az iki farklı bağlanma yerine sahip olduğuna inanılmaktadır. Amfetamin (TBZ bölgesi) ve metamfetamin (reserpin bölgesi), işlevini engellemek için VMAT2'deki farklı sitelere bağlanır. Tetrabenazin ve reserpin gibi VMAT2 inhibitörleri, VMAT2 yoluyla alımı inhibe ederek sinaptik yarıktaki monoamin nörotransmiterlerinin konsantrasyonunu azaltır; Bu ilaçlar tarafından VMAT2 alımının engellenmesi, sinir ileticilerin sinaptik veziküllerde depolanmasını önler ve ekzositoz yoluyla salınan nörotransmiterlerin miktarını azaltır. Pek çok ikame edilmiş amfetamin, VMAT2 yoluyla alımı inhibe ederken, VMAT2 yoluyla veziküllerden nörotransmiterlerin salınmasını indüklese de; monoamin nöronlarında monoaminler (yani, dopamin taşıyıcısı, norepinefrin taşıyıcısı ve serotonin taşıyıcısı) için birincil plazma zarı taşıma proteinleri yoluyla nakil yönünü aynı anda tersine çevirerek, monoamin nörotransmiterlerinin sinaptik yarığa salınmasını kolaylaştırırlar. GZ-793A gibi diğer VMAT2 inhibitörleri, metamfetaminin güçlendirici etkilerini inhibe eder, ancak kendileri uyarıcı veya güçlendirici etkiler üretmez.
İnhibisyon ..VMAT2, nörotransmiterlerin monoamin nöronların akson terminallerinden sinaptik yarığa salınmasını sağlamak için gereklidir. VMAT2 işlevi engellenirse veya tehlikeye atılırsa, dopamin gibi monoamin nörotransmiterler, tipik salım mekanizmaları (yani eylem potansiyellerinden kaynaklanan ekzositoz) yoluyla sinapsa salınamaz. Kokain kullanıcıları, VMAT2 immünoreaktivitesinde belirgin bir azalma sergiliyor. Kokain kaynaklı duygudurum bozukluklarından muzdarip olanlar önemli bir VMAT2 immünoreaktivite kaybı sergilediler; bu striatumdaki dopamin akson terminallerine verilen hasarı yansıtabilir. Bu nöronal değişiklikler, daha şiddetli bağımlı kullanıcılarda bozuk ruh hali ve motivasyon süreçlerine neden olmada rol oynayabilir.
popüler kültürde
Ana madde: Tanrı geni.. Genetikçi Dean Hamer, VMAT2 geninin belirli bir alelinin, "kendini aşmayı" ölçmeyi amaçlayan soruları içeren sigara içme anketinden elde edilen verileri kullanarak maneviyatla ilişkili olduğunu öne sürdü. Hamer maneviyat çalışmasını Ulusal Kanser Enstitüsü sigara çalışmasından bağımsız olarak gerçekleştirdi. Bulguları, kitlesel pazar kitabı The God Gene: How Faith Is Hard-Wired Into Our Genes'de yayınlandı. Hamer, VMAT2'nin maneviyatı etkilemede en fazla küçük bir rol oynadığına dikkat çekiyor. Dahası, Hamer'in VMAT2 geninin maneviyata katkıda bulunduğu iddiası tartışmalı. Hamer'in çalışması hakemli bir dergide yayınlanmadı ve korelasyonun yeniden analizi, istatistiksel olarak anlamlı olmadığını gösteriyor. " (39)
* Veziküler monoamin taşıyıcı 2 (VMAT2) geninin, tardif diskineziye etkisi..
"Veziküler monoamin taşıyıcı tip 2'yi (VMAT2) engellediğinizde ne olur? Hadi bulalım!" (41)
"Dr. Laxman Bahroo'nun bu yıl #NEICongress fakültemize "Geleceğe Doğru: Tardif Diskinezi Yönetiminde Yeni Gelişmeler" konulu bir sunumla katılmasından memnuniyet duyuyoruz. Onun tartışacaklarından bir tat almak için bu videoyu izleyin!" (42)
"Tardif diskinezide veziküler monoamin taşıyıcı 2 (VMAT2) inhibitörlerinin etki mekanizması: dopaminin azaltılması, güçlü terapötik etkiler için motor striatumdan daha az "gitmeye" ve daha fazla "durmaya" yol açar. Öz - Tardif diskinezi artık veziküler monoamin taşıyıcı tip 2 (VMAT2) inhibe edilerek başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. (....) VMAT2 ve Tetrabenazine Tarafından Engellenmesi... Nörotransmiterler için taşıyıcılar, yalnızca presinaptik sinir terminallerinde (depresyon için çoğu ilaç tarafından hedeflenen iyi bilinen “yeniden alım pompaları”) değil, aynı zamanda sinaptik veziküllerde de mevcuttur. Gama amino bütirik asit (GABA), glutamat, glisin, asetilkolin, monoaminler ve diğerleri için farklı olanlar dahil olmak üzere çeşitli veziküler taşıyıcı türleri tanımlanmıştır. VMAT2 olarak bilinen özel taşıyıcı, bu nörotransmiterleri, nörotransmisyon sırasında salınım için gerekli olana kadar depolamak için dopamin, norepinefrin, serotonin ve histamin nöronlarının sinaptik veziküllerinde bulunur. VMAT2 ayrıca, "gerçek" doğal nörotransmiter için rekabet edebilen amfetamin ve ecstasy (MDMA; 3,4-metilendioksimethamfetamin) gibi "yanlış" substratlar olarak belirli ilaçları da taşıyabilir. Sinaptik veziküller, enerji gerektiren bir proton pompası ile lümenlerinde (iç kısımlarında) düşük pH oluşturur. Düşük pH, sırayla sinaptik vezikülde nörotransmitteri tutmak için itici güç görevi görür. (.....)
Tardif Diskinezide D2 Reseptörlerinin Aşırı Uyarılmasının Tedavisi
** (...) Şekil 1 - Motor striatumdan gelen “dur” ve “git” sinyallerindeki dengesizlik olarak geç diskinezi. Motor striatumun dolaylı yolağındaki D2 reseptörleri, hipotetik olarak D2 antagonistlerinin kronik blokajına, anormal nöronal plastisiteye sahip geç diskinezi olmasını “öğrenerek” tepki verir ve bu da dopamine aşırı duyarlılıkla sonuçlanır. Bu, dolaylı yoldan (sağda) yukarı regüle edilmiş D2 reseptörlerine etki eden çok fazla dopaminden gelen "durdurma" sinyallerinin ve doğrudan yoldan (solda) gelen karşı konulmamış "git" sinyallerinin çok fazla engellenmesine yol açar ve bu nedenle istemsiz hiperkinetik hareketler.
** Şekil 2 Tardif diskinezide D2 blokerlerinin dozunun artırılması. TD'nin istenmeyen hiperkinetik hareketlerini bastırma girişiminde, bu yukarı regüle edilmiş süper duyarlı D2 reseptörlerinin bazılarını bloke etmek için D2 antagonistinin dozunu yükseltmeye çalışılabilir. Bu, bazı hastalarda kısa vadede işe yarayabilir, ancak daha acil yan etkiler ve TD'yi uzun vadede daha da kötü hale getirme olasılığı pahasına.
** (...) Şekil 3 - Tardif diskinezide D2 blokerlerinin kesilmesi. Bazen, motor sisteminin normale geri döneceği ve hareket bozukluğunun tersine döneceği umuduyla TD'ye neden olan D2 antagonistinin kesilmesi gerekli veya istenebilir. Bazen altta yatan bozukluk buna izin vermez. Bununla birlikte, D2 antagonist tedavisinin kesilmesi mümkünse, hareket bozukluğunun tersine dönmesi maalesef nadirdir. Aslında, çoğu hasta D2 blokajı ortadan kalktığında, herhangi bir D2 antagonist tedavisi yokluğunda dopaminin tamamen engellenmemiş etkileri nedeniyle hareketlerinde ani bir kötüleşme yaşar.
** (...) Şekil 4 - TD'de VMAT2 inhibisyonu. Bu mekanizma, D2 reseptörlerini bloke etmeden dopamin stimülasyonunu azaltır. Dolaylı yoldaki (sağda) D2 reseptörlerinin aşırı uyarılmasını azaltacak ve burada durdurma sinyalinin daha az engellenmesine neden olacaktır. Ayrıca, VMAT2'yi inhibe edecek ve "git" sinyallerinin D1 reseptörlerinde (solda) dopamin tarafından yükseltildiği doğrudan yolda dopamin salınımını azaltacaktır. Bu D1 reseptörleri ve bu doğrudan ekstrapiramidal yol, TD'deki patoloji bölgesi olmasa da, bu yol hareket için "git" sinyallerini yönlendirir, bu nedenle VMAT2 inhibisyonu yoluyla dopamini düşürmek, doğrudan yoldan (açık sol). Dolaylı yoldan (sağda) daha fazla “durdurma” sinyaliyle birleştirildiğinde, anormal istemsiz hiperkinetik hareketleri yönlendirmek için motor çıktı, her iki yolda da dopamin tükenmesinin etkilerinin bu kombinasyonu ile güçlü bir şekilde azaltılabilir. (....)" (40)
"Tardif (Geç) diskinezi
Tardif diskinezi (TD), yüz buruşturma, dili dışarı çıkarma veya dudaklara şaplak atma gibi istemsiz, tekrarlayan vücut hareketleriyle sonuçlanan bir bozukluktur. Ek olarak, hızlı sarsılma hareketleri veya yavaş kıvrılma hareketleri olabilir. TD'li kişilerin yaklaşık% 20'sinde bozukluk günlük işleyişe müdahale eder. Tardif diskinezi, bazı kişilerde antipsikotikler ve metoklopramid gibi dopamin reseptörünü bloke eden ilaçların uzun süreli kullanımının bir sonucu olarak ortaya çıkar. Bu ilaçlar genellikle akıl hastalığı için kullanılır, ancak gastrointestinal veya nörolojik problemler için de verilebilir. Durum tipik olarak sadece aylar ila yıllarca kullanımdan sonra gelişir. Teşhis, diğer olası nedenleri ekarte ettikten sonra semptomlara dayanır. Durumu önlemeye yönelik çabalar, ya mümkün olan en düşük dozu kullanmayı ya da nöroleptikleri kullanmayı bırakmayı içerir. Tedavi, mümkünse nöroleptik ilacı kesmeyi veya klozapine geçmeyi içerir. Semptomları azaltmak için valbenazin, tetrabenazin veya botulinum toksini gibi diğer ilaçlar kullanılabilir. Tedavi ile bazıları semptomlarda bir iyileşme görürken diğerleri görmez. Atipik antipsikotik kullananlarda oranlar yaklaşık% 20 iken, tipik antipsikotik kullananlarda oranlar yaklaşık% 30'dur. Hastalığa yakalanma riski, kadınlar için yaşlılarda ve ayrıca duygudurum bozuklukları olan ve / veya antipsikotik ilaçlar alan tıbbi tanıları olan hastalarda daha fazladır. "Tardif diskinezi" terimi ilk kez 1964'te kullanılmaya başlandıç (.....)" (43)
"Büyük gen tedavisi isimleri deneysel Covid-19 aşısının arkasında sıralanmaktadır.
Gen terapisinde kullanılan aynı temel teknolojiye dayanan Covid-19'a karşı erken aşamadaki bir aşı, bu alanın en büyük isimlerinden bazılarından destek alıyor. (....) Üç fason üretim oyuncusu olan Viralgen, Aldevron ve Catalent de üretime yardımcı olmak için anlaştı. Tüm bu şirketlerin ve Wilson'ın bu aşıyı yapmak için imza atabilmesinin nedeni, çoğu gen tedavisinin bel kemiği olan, adeno ile ilişkili bir virüs olarak bilinen aynı virüs türünü kullanmasıdır. Gen terapisi, genetik materyali hücrelere gizlice sokmak için bir virüs kullanarak eksik veya hasarlı genleri değiştirmeye çalışır ki bu temelde virüslerin yaptığı şeydir. Covid-19 için geliştirilenler de dahil olmak üzere bazı aşı teknolojileri benzer bir yaklaşım benimsemeye çalışıyor. Büyük bir fark: Bir aşıdaki AAV miktarı, bebeklerde spinal musküler atrofi adı verilen nadir ve ölümcül bir hastalığı tedavi eden Novartis'in Zolgensma gibi gen terapilerindekinden 1.000 ila 10.000 kat daha az olacaktır. Gen tedavisi araştırmacıları, 2000'li yıllarda bir felaketin ardından adeno ilişkili virüse yöneldi. Wilson tarafından yürütülen ve grip benzeri semptomlara neden olan adenovirüs kullanan bir gen terapisi kullanan bir çalışmada, organ yetmezliğine ve ölüme yol açan bir bağışıklık tepkisi vardı. Sonuç olarak, tedavilerin gelişmesinin başlangıcında görülen tüm alan etkili bir şekilde dondu. Adenovirüsün aksine, adeno ilişkili virüs veya AAV, bağışıklık sisteminden kaçmakta çok iyidir, bu da bu tür bir tepkiye neden olmadığı anlamına gelir. Ancak, maymunlarda bulunan AAV'lerden türetilen Wilson ile çalışırken geliştirdiği Vandenberghe virüsü, bağışıklık sistemini biraz provoke etti. (.....)" (46)
* Covid-19 aşılarının yüz felci arasındaki bağlantı ne? WMAT2 geni bunda etkili olabilir mi?
- Tardif diskinezi, "yüz buruşturma, dili dışarı çıkarma veya dudaklara şaplak atma gibi istemsiz, tekrarlayan vücut hareketleriyle sonuçlanan bir bozukluk", olarak biliniyor. Yani bir nevi, bu da beyinle alakalı bir durum. Covid-19 virüsünün beyni etkilemesi ve Covid-19 aşılarının da "yüz felci"ne neden olduğuna dair haberlerin olması, "Acaba wmat2 geni ile de bir ilişkisi olabilir mi?" sorusunu aklımıza getirdi. Acaba olabilir mi?
"Covid-19 aşısı: Tespit edilen dört yüz felci vakası endişe verici mi?
Covid-19 aşıları hakkındaki sahte haberler, birkaç ülke kampanyalarını başlattıktan birkaç gün sonra sosyal medyada dolaşmaya başladı bile. Pek çok insan potansiyel kötü yan etkiler konusunda endişelenirken, diğerleri medyayı bu konuda yalan söylemekle suçluyor. Bu seride, FRANCE 24 Observers ekibi en yaygın söylentilerden bazılarını ele alıyor. Bu makalede, Pfizer-BioNTech aşısı denemeleri sırasında bir tür yüz felci olan Bell felci geçiren dört kişi hakkındaki söylentileri inceliyoruz. (.....) 3.Aşı olduktan sonra gerçekten yüz felci geçiren dört kişi var mıydı? Facebook'ta, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından 10 Aralık'ta yayınlanan aşı denemeleri hakkında, Pfizer-BioNTech aşısı denemelerine katılan dört kişinin bir çeşit geçici geliştirdiğini belirten bir raporu endişeyle dolaşan pek çok insan. Bell's Palsy denilen yüz felci. Bu durum, yüz kaslarınızı kontrol eden sinir bir bakteri, virüs veya başka bir hastalık veya travma nedeniyle sıkıştırıldığında veya iltihaplandığında ortaya çıkar. Çoğu durumda, felç birkaç hafta veya birkaç ay sonra geçer. Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Nörolojik Bozukluklar ve İnme Enstitüsü'ne göre Bell felci her yaştan insanı etkileyebilir. Risk faktörleri arasında hamilelik, obezite, hipertansiyon, diyabet ve üst solunum yolu rahatsızlıkları bulunur. Çok sayıda insan, FDA belgesinin ekran görüntüsünü ve Bell felçli üç kişiyi gösteren bir fotoğrafı paylaşmak için sosyal medyaya gitti. (.....)" (44)
"COVID-19 aşısı yüz felcine neden olabilir mi? Uzmanlar hayır diyor.
Yüz felci ve hassasiyet, Bell felcinin endişe verici belirtileridir, ancak özellikle doğru zamanda tedavi edildiğinde tam iyileşme mümkündür. (.....) Bell's Palsy ve COVID-19 Aşısı.. Bell'in felci tanıdık geliyorsa, aşı denemesindeki birkaç katılımcıya hastalık teşhisi konulduğu için COVID-19 aşısının yanı sıra haberlerdeki bozukluğu görmüş olabilirsiniz. Ancak tıbbi efsaneleri yıkmak için buradayız: Bell felçinin aşı alıcıları arasındaki insidans düzeyi genel popülasyondakiyle hemen hemen aynı. Yani, aşıyı yaptırmadan önce olduğu gibi, aşıyı aldıktan sonra Bell felci gelişme olasılığınız aynıdır. (....)" (45)
Bu da başka bir çalışma..
* COVID-19, KISIRLIK YAPIYOR MU? YAPIYORSA EĞER COVİD-19 AŞILARI DA KISIRLIK YAPAR MI?
- Covid-19 virüsünün ,"erkeklerde doğurganlığı azaltabileceği" yönünde bir haber vardı..Eğer öyleyse, covid-19 aşılarının da aynı olumsuz etkiyi yapıp-yapmayacağına dair herhangi çalışma var mıydı? Ya covid-19 aşıları da insanların doğurganlığını azaltan (kısaca kısırlık yapan) bir özelliğe sahip ise? Özellikle de yeni nesiller için, bunu söyleyebilmek mümkün olabilir mi? Yeni nesillerin doğurganlıkları, tehlike altında olabilir mi?
- "Covid-19 aşılarının kısırlığa neden olduğuna dair herhangi bir kanıt yok" algısı neden tek taraflı olarak yaydırılıyor?
Covid-19 virüs ve aşıları daha yeni bir kaç yıllık oldukları ve "insanların doğurganlıkları" hakkında herhangi bir bilimsel çalışma olmadığı için de, bu konuda kesin bir şey söyleyebilmek pek mümkün değil.. Tabii "kısırlığa neden olduğuna dair hiçbir veri veya kanıt yok" diyenlere de pek aldırış etmemek lazım..Çünkü bu tamamen bir aldatmacaya yönelik gibi gözüküyor. Bunun nedeni de covid-19 aşılarının kadınlarda /erkeklerde sadece "doğurganlığı azaltabilir" durumu değil, "doğurganlığı azaltmaz" durumunun da tam kesin olmamasıdır...Yani her ikisinde de bir veri ve kanıt henüz yok.. Gerçi "aşı olduktan sonra hamile kalan insanların olduğu" da söyleniyor (226) ancak bu ne kadar doğru burası bilinmiyor..Ancak öyle de olsa,asıl mesele bu aşılamadan sonra hamile kalma olasılığının, (yetişkinler için değil), çocuklar, gençler ve gelecek nesiller için ileride(gelecekte) ne kadar etkili olup-olmaması ile alakalıdır. İşte asıl tartışılması gereken nokta burası..
Buna rağmen sosyal medyada "sanki bu covid-19 aşıları gerçekten de doğurganlığa etkisi yoktur!" algısı yaratılıyor. Yani insanlara tek taraflı "kısırlığa neden olduğuna dair bir veri,kanıt yok" derken, aslında insanlara "aşı olun,bişicik olmaz!" demeye çalışıyorlar,gibi gözüküyor.. Neden sosyal medyada böyle tek taraflı bir algı operasyonu yapılıyor? Sanki insanlık, covid-19 aşılarını yıllardan beri vuruluyormuş gibi, "covid-19 aşılarının kısırlığa neden olduğuna dair bir kanıt,veri yok" diye böyle bir algı yaratılıyor,gibi bir durum var ortada sanki. Asıl olması gereken, her ikisini de adam gibi açıklamak ama maalesef bunu söyleyebilecek kişi sayısı çok az..Bunun gerçeğini de maalsef, zaman gösterecek,bekleyip göreceğiz..
"COVID-19 enfeksiyonu erkeklerde doğurganlığı azaltabilir: çalışma.
Koronavirüs, artan sperm hücresi ölümüne, iltihaplanmaya ve oksidatif strese neden olabilir. Deneysel kanıtlara dayanan yeni bir araştırmaya göre COVID-19, erkeklerde sperm kalitesine zarar verebilir ve doğurganlığı azaltabilir. Araştırmacılar Reproduction dergisinde Cuma günü bildirdiğine göre, dünyayı kasıp kavuran ve yaklaşık 2,2 milyon kişinin hayatına mal olan viral hastalık, sperm hücresi ölümünde artışa, iltihaplanmaya ve oksidatif stres denilen strese neden olabilir. Yazarlar, "Bu bulgular, erkek üreme sisteminin COVID-19 tarafından hedeflenebileceğine ve zarar görebileceğine dair ilk doğrudan deneysel kanıtı sağlıyor," sonucuna vardı. Ancak araştırma hakkında yorum yapan uzmanlar, virüsün erkeklerde doğurganlığı tehlikeye atma kapasitesinin kanıtlanmadığını söyledi. COVID-19, özellikle yaşlılarda ve altta yatan tıbbi sorunları olanlarda solunum hastalığına neden olur. Hastalık 2019'un sonunda orta Çin'de ortaya çıktığından beri dünya 100 milyondan fazla doğrulanmış vaka gördü. (.....)" (90)
"Yavuz dizdar: Üreme çağında olanlara ve gençlere aşı yapılmasının hiç bir anlamı yok.
Valla ben,mecut aşı ve diğer aşılar dahil,coronayla ilgili gençlerin aşı olmamalarını tavsiye ederim. Üreme çağında olanlara ve gençlere aşı yapılmasının hiç bir anlamı yok. Tek tük böyle sorun çıktığının söylenmesi,aşı piyasasını genişletme hedefi dışında başka hiçbir şey anlatmaz. Virüsün hedefi ileri yaştır. İleri yaşı etkiliyor. Genç insanlar virüste olağandışı bir mutasyon olmadığı ve hakikaten bu gösterilmediği sürece, eğer aşılanırlarsa ileride kısırlıkta dahil olmak üzere ne gibi bir tabloyla karşılaşacağımızı bilmiyoruz" (222),(223)
"COVID-19 aşısı kısırlığa neden olur mu?
Loma Linda Üniversitesi Sağlık doktorlarına göre, COVID-19 aşılarının kısırlığa neden olduğuna dair bir kanıt yok. Ülkedeki insanlar kendilerini COVID-19'dan koruyan bir aşı olup olmayacağını düşünürken, Courtney Martin, DO, FACOG ve Ciprian Gheorghe, MD, PhD, aşının kısırlığa neden olabileceği iddialarını ele almayı umuyor. Doğum hizmetleri tıbbi direktörü Martin, “Loma Linda Üniversitesi Sağlık'ta çalışanlarımızın çoğu genç, kadın profesyoneller - bu sorunun önemini ve ciddiyetini anlıyoruz” dedi. Alt Çizgi; COVID-19 aşılarının kısırlığa neden olduğuna dair hiçbir kanıt yoktur. İddia.. Birkaç sosyal medya gönderisi, mRNA aşıları tarafından hedeflenen COVID-19 başak proteini ile sağlıklı bir insan plasentasının geliştirilmesinde gerekli olan sinsitin-1 proteini arasında önemli bir benzerlik olduğunu iddia etti. İddia, iki protein arasındaki antikorlardan çapraz tanımanın, ikisi arasındaki beş amino asit örtüşmesi nedeniyle meydana geldiği ve bunun kısırlığa yol açtığıdır.(....)" (224)
"COVID-19 aşısı kısırlığa neden olabilir mi?
COVID-19 aşısı hakkındaki bu efsane gerçeklere dayanmıyor. (....) İddialar, aşı tarafından üretilen COVID-19'un başak proteinine karşı antikorların plasenta proteinlerine bağlanabileceğini ve hamileliği önleyebileceğini öne sürüyor. Ancak gerçek şu ki, COVID-19 aşılarının kadınlarda veya erkeklerde kısırlığa neden olduğuna dair hiçbir veri veya kanıt yok. Hamile kadınlar ve doğurganlık tedavisi görenler aşı denemelerine dahil edilmezken, bazı kadınlar hamile kaldı. Ve hamilelikleriyle ilgili herhangi bir sorun bildirilmedi. Dr. Gell, "Bu iddiaları destekleyecek hiçbir kanıt yok" diyor. "Ancak COVID-19'un tehlikeli olabileceğine ve hamile kadınlar için ciddi hastalık riskinin daha yüksek olduğuna dair kanıtlarımız var." COVID-19 aşısı tüm kadınlar için güvenlidir.. (....)" (225)
"Çalışma, COVID-19 aşılarının doğurganlık üzerindeki etkisine bakıyor
Binlerce kişi COVID-19 aşısını aldı, diğerleri ise o kadar hızlı olmadığını söylüyor. Büyük endişeleri mi? Muhtemelen çocuk sahibi olma üzerindeki etkileri. Doğurganlık ve hamilelik endişeleri aşı tereddütüne yol açıyor ve araştırmacılar mitleri ortadan kaldırmayı umuyorlar. Ya orada test edilmemiş ve dişilerin kısır olmasına neden olacak bir şey varsa? Aşıyla ilgili doğurganlık sorunları konusunda endişeli olan Stacey Clarke'a sordu. Doğurganlık hastası Nicole Linsley, "Bu beni tedirgin ediyor," dedi. Aşı kaygısı olan sadece kadınlar değil. Miami Üniversitesi'nden Dr. Ranjith Ramasamy, erkek hastalarının da soru sorduğunu söyledi. Miller School of Medicine'de üreme ürolojisi direktörü Ramasamy, "Aşının, COVID aşısının erkek doğurganlık sorunlarına neden olma potansiyeli ile ilgili endişe, gerçek COVID virüsünün testislerin içindeki reseptörlere bağlanabilmesinden kaynaklanmaktadır" dedi. .(....) Önceki bir çalışmada Ramasamy, koronavirüsü erkeklerin testislerinde buldu ve bazı erkekler için sperm sayısını geçici olarak düşürdü. Ancak Ramasamy, hem Pfizer hem de Moderna aşılarının gerçek virüsü kullanmadığından, muhtemelen erkek doğurganlığını etkilemeyeceğini söylüyor. “İnsanlar aşının içinde virüs olduğunu düşünüyor. Ancak FDA'dan acil kullanım izni olan Pfizer ve Moderna aşıları, COVID virüsünün ifade ettiği bir proteini oluşturan mRNA aşılarıdır. Yani tam virüs değil ve biyolojik olarak testislere bağlanıyor ve testis fonksiyonunu etkiliyor gibi görünmüyor ”dedi. (.....) "Şu anda gebe kalmaya çalışan veya doğurganlığa teşebbüs eden, gelecekteki doğurganlıklarını korumak isteyen ve aslında bize çalışma sonuçlarını beklemeye istekli olduklarını, ilerlemeden önce onlara güvence vermek istediklerini söyleyen birçok genç erkek görüyoruz. ve aşıyı yaptır. " Şimdiye kadar, aşıların kadınların doğurganlığını olumsuz yönde etkilediğini gösteren hiçbir veri yok. Aslında, Pfizer ve Moderna tarafından yapılan çalışmalarda, klinik deneylere katılan birkaç kadın hamile kaldı."" (226)
BÖLÜM 11İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** ÖLÜ VİRÜSLER YENİDEN CANLANDIRILABİLİNİR Mİ?
- Covid-19 aşılarındaki etkisiz hale getirilmiş ölü corona virüsler, insan vücudundayken canlandırılabilinir mi?
- Ölü virüslerin yeniden canlandırılabilmesi üzerine..
- "Covid-19 aşılarındaki ölü virüs hücreleri, insan vücudundayken yeniden canlandırılabilinir mi? Acaba bu mümkün mü? Olabilir mi?"
Bilemiyoruz ama Elon Musc'un uzaydaki on binlerce uydularının olması ve 5G ile Covid arasındaki bağlantılarla ilgili tartışmalara bakılırsa,bu hiç de yabana atılabilecek teorilere de benzemiyor gibi gözüküyor..Ama tabii inşallah olmaz diyelim.. "Ölü virüslerin yeniden canlandırılması" konusunu daha önce de irdelemiştik. Bunu BURADAN okuyabilirsiniz.. Şimdi yine konuyla ilgili bir araştırma sonucu ortya çıkmış,ona bir bakalım.. Bakalım bu konuda nasıl bir araştırma bulunmuş..
"Bir virüs yeniden canlandırılabilir mi?
Carl Zimmer’in New York Times makalesinde, dev virüs Pithovirus sibericum’un Sibirya permafrostundan kurtarılmasını anlatan yazısında canlandır ve dirilt kelimelerini kullandı. Bir virüs hayata döndürülebilir mi? Makalenin başlığında 'Sibirya buzunun dışında bir virüs yeniden canlandı' yazıyordu. Makalenin içinde Zimmer, 30.000 yıldan daha eski olan Sibirya permafrostundan bilim için yeni bir virüsü yeniden canlandırdılar ve daha sonra "dirilen virüslerin salgını riski" olarak değerlendirildi. Her iki kelime de "hayata döndürmek" anlamına gelir. Çoğu insan "virüs" dediğinde, genellikle hücreleri etkileyen çok küçük virüs parçacığını kasteder. Virüs parçacıkları canlı değildir: Bunlar, bir hücreyi enfekte edene kadar hiçbir şey yapmayan protein, nükleik asit ve bazen lipit topluluklarıdır. Bu nedenle zorunlu hücre içi parazitler olarak adlandırılırlar. Pithovirus durumunda, dondurulmuş numunede laboratuvarda amip enfekte edebilen bulaşıcı virüs parçacıkları mevcuttu. Bir virüsün yeniden canlandığını veya diriltildiğini söylemek yanlıştır, ancak her şeyi hayata döndürme fikrinin büyük bir genel çekiciliği olduğunu anlıyorum. Bu hikayedeki anahtar gerçek, virüs parçacığının bulaşıcılığının Sibirya donmuş toprakta 30.000 yıldan fazla bir süredir muhafaza edilmesidir. Bunun ikna edici manşetlere çıkmadığının farkındayım, ancak benimki şu olurdu: "Bulaşıcı virüs 30.000 yıl sonra Sibirya buzundan kurtarıldı". Zimmer'in bunu anlayabileceğinden şüpheleniyorum, ancak bana daha önce söylediği gibi, bilim adamı olmayanlar için pek de doğru olmayan bir şey yazmak bazen çok daha kolay (ve daha az kelime gerektirir). (.....)" (12)
"Sibirya buzundan bir virüs yeniden canlandı.
"Enfekte bir amipte bir pithovirüs partikülünün büyütülmüş bir görüntüsü." Sibirya, bilim adamlarının kafalarını dirilme hayalleriyle doldurur. Milyonlarca yıldır tundrası, yavaş yavaş hayvanları ve diğer organizmaları buza gömen permafrost haline geldi. Kalıntılarından bazıları o kadar iyi korunmuş durumda ki, bazı bilim adamları yünlü mamutların etini kemirdi. Hatta bazı araştırmacılar, hayvanları neslinin tükenmesinden geri klonlamak için kullanabilecekleri canlı mamut hücreleri bulmayı umuyorlar. Ve 2012'de Rus bilim adamları, 32.000 yıl boyunca donmuş toprakta gömülü bir tohumu bir çiçeğe dönüşmesi için ikna ettiklerini bildirdi. Şimdi, Fransız ve Rus araştırmacılardan oluşan bir ekip, daha uğursuz bir doğanın dirilişini gerçekleştirdi. 30.000 yıldan daha eski olan Sibirya permafrostundan, bilimde yeni olan bir virüsü yeniden canlandırdılar. Araştırmaya dahil olmayan Bowling Green Eyalet Üniversitesi'nden Scott O. Rogers, "30.000 yıllık bir virüsü çıkarmak ve onu gerçekten büyütmek oldukça etkileyici" dedi. "Bu, başkalarının yaptıklarının çok ötesine geçiyor." Amipleri enfekte eden çözülmüş virüs, insanlar için bir tehdit oluşturmaz. Ancak yeni çalışma incelemeye dayanırsa, hastalığa neden olan virüslerin de donmuş toprakta gizleniyor olma olasılığını artırıyor.
Yeni virüs, Fransa'daki Aix-Marseille Üniversitesi'nde bir eş ve koca ekibi olan Chantal Abergel ve Jean-Michel Claverie liderliğindeki bir grup araştırmacı tarafından keşfedildi. Dr. Abergel ve Dr. Claverie, sözde dev virüslerin yeni türlerini bulma konusunda uzmanlaşmış deneyimli virüs avcılarıdır. Tanıdık virüsler küçüktür ve genleri azdır. Örneğin grip virüsü 13 geni vardır ve yaklaşık 100 nanometre genişliğindedir. Ama genellikle amip leri enfekte eden dev virüsler 1000 kat daha büyük olabilir ve 2.500'den fazla geni olabilir. Rusya Bilimler Akademisi'ndeki araştırmacılar, Dr. Abergel ve Dr. Claverie'ye 2000 yılında Sibirya nehir kıyısından çıkarılan küçük donmuş buz parçalarını gönderdiler. Örneklerde dev virüsleri aramak için, Fransız araştırmacılar permafrost herhangi bir virüs onlara bulaşabilir görmek için amip kolonileri için permafrost bit ekledi. Amip ölmeye başladı - donmuş bir şeyin onları öldürdüğüne dair bir işaret. Bilim adamları kolonileri incelediklerinde, amiplerin içinde dev virüslerin çoğaldığını keşfettiler. (....)" (13)
"'Ölü' bakteriler nasıl hayata döner?
Bilim adamları, uykuda olan hücrelerin yeniden canlandırılması için katı bir genetik zaman çizelgesi ortaya çıkardı. Bulgular, daha önce bilinmeyen bir bakteri hayatta kalma stratejisine dair fikir veriyor ve araştırmacıların hücre yaşlanma süreçleri hakkında önemli sonuçlar çıkarmalarını sağlıyor. Tehlikeli patojenler de dahil olmak üzere birçok bakteri, metabolizmalarında radikal değişiklikler yaparak, büyümenin mümkün olmadığı dönemlerde hayatta kalmalarını sağlayan uykuda bir duruma geçebilirler. Bu tür bir uyku hali, örneğin mikropların yeterli yiyeceği olmadığında meydana gelir. Profesör Karl Forchhammer ve Alexander Klotz ile Tübingen Üniversitesi Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Tıbbı Interfaculty Enstitüsü'nde çalışan uluslararası araştırmacılar, siyanobakterilerin uyanma sürecini ilk analiz edenler oldular. Hücrelerin yeniden canlanma sürecinin katı bir genetik zaman çizelgesi izlediğini buldular. Çalışmalarının sonuçları Current Biology'nin son sayısında yayınlandı. Bulgular, bakterilerin daha önce bilinmeyen hayatta kalma stratejisine ilişkin içgörü sağlar ve araştırmacıların hücre yaşlanma süreçleri hakkında önemli sonuçlar çıkarmalarına olanak tanır. (....) " (229)
"İklim değişikliği, ortadan kaldırılmış virüsleri ölümden geri getirmekle tehdit ediyor.
Bilim adamları, donmuş 30.000 yıllık dev Sibirya virüsünü yeniden canlandırdı. Tek gereken, araştırmacıların yeni bir tür "dev virüsü" keşfetmesi ve canlandırması için uluslararası bir işbirliği için donmuş Sibirya toprağından tek bir örneklemeydi - alışılmadık büyüklükteki bir virüs, bilim adamlarının onu bir ışık mikroskobu ile tespit edebilecekleri anlamına gelen bir virüs. Gerçekten de, 30.000 yıldan fazla bir süredir donmuş olmasına rağmen, Pithovirus sibericum hala bir yumruk atıyor: basit bir çözme prosedürü, binlerce yıldır ilk kez, şüphelenmeyen tek hücreli organizmaları enfekte etmesine izin verdi. Ve iklim değişikliğinin Kuzey Kutbu ve Alaska'nın bazı bölgeleri gibi bölgelerde zaten zeminin çözülmesine neden olduğu göz önüne alındığında, bilim adamları bu laboratuvar deneyinin sonunda sahaya gidebileceğinden ve eski ve bilinmeyen virüslerin kendiliğinden yeniden canlanmasına yol açacağından korkuyorlar. (....)" (228)
"Bilim adamları, denizdeki 100 milyon yıllık mikropları canlandırdı.
Japon bilim adamları, 100 milyon yıldan fazla bir süredir uykuda olan mikropları canlandırdıklarını söylüyorlar. Küçük organizmalar, Güney Pasifik deniz tabanında, besin bakımından fakir, ancak yaşamalarına izin verecek kadar oksijene sahip tortuda hayatta kalmıştı. Mikroplar dünyanın en basit organizmaları arasındadır ve bazıları daha gelişmiş yaşam formlarının hayatta kalamayacağı aşırı ortamlarda yaşayabilir. Bilim adamları tarafından kuluçkaya yatırıldıktan sonra mikroplar yemeye ve çoğalmaya başladı. Araştırma, Japonya Deniz-Yer Bilimi ve Teknolojisi Ajansı tarafından yönetildi ve Nature Communications dergisinde yayınlandı.(....)" (230)
"Kuduz gribi melezi yoluyla "Zombi Virüsü" mümkün mü?
Son derece olası olmayan genetik ince ayar, mutant virüs yaratabilir. 28 Gün Sonra ve Ben Efsaneyim zombi hareketlerinde, durdurulamaz bir viral salgın insanlığı kasıp kavuruyor ve insanları yamyam eğilimleri olan akılsız canavarlara dönüştürüyor. Ölü insanlar hayata geri dönemeyecek olsa da, bilim adamları, Cumartesi 22: 00'de gösterime girecek olan yeni National Geographic Channel belgeseli The Truth Behind Zombies'de bazı virüslerin bu kadar agresif, zombi benzeri davranışları tetikleyebileceğini söylüyor. ET / PT. (National Geographic News, National Geographic Channel'ın kısmen sahibi olan National Geographic Society'nin bir parçasıdır.) Örneğin, merkezi sinir sistemini etkileyen viral bir hastalık olan kuduz, Florida'daki Miami Üniversitesi Miller Tıp Fakültesi'nden virolog Samita Andreansky'ye göre, aynı zamanda belgeselde de yer alan insanları şiddetli bir şekilde delirtebilir. (....)" (227)
"Virüsler ölü hücreleri istila edip onları yeniden canlandırabilir, böylece onları konakçı olarak kullanabilirler mi?
Zombiler fikri oldukça popüler. Zombilerin virüsler tarafından yeniden canlandırılan ölü insanlar olması mümkün mü? Şu anda bu dünyada hiçbir şey öngörülebilir değil. Olabilir veya olmayabilir. KİMSE BİLMİYOR . Ancak zombi olayı küçük böceklerde olur. Parazitlik olarak adlandırılır. Daha net anlamak için Zombies'i NatGeo'da izleyin. Harika bir belgesel. (....) " (229)
BÖLÜM 12İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** COVİD-19 VİRÜS VE AŞILARININ DİNİ (MANEVİ) YÖNDEN İNCELENMESİ..
- Covid-19 aşıları helal mi haram mı?
- Yukarıda Covid-19 virüs ve aşılarının özellikle de "beyin ve insanlığın doğurganlıkları" üzerinde bazı etkilerini vermiştik. Covid-19'un beyni olumsuz etkilemesi üzerine, covid-19 aşılarının da aynı etkileri ileriki zamanlarda özellikle de yeni nesillerde yapıp-yapmayacağı ve insanların inanç sistemlerine herhangi bir etkisi olup-ol
mayacağını irdelemiştik.. Tabii bu tür konular sadece İslam dünyasında değil Hristiyan,Yahudi ve hatta Budizm gibi uzakdoğu dinlerinde bile sıkça tartışılan konular olarak ön plana çıkabiliyor. Örneğin şu sıralar İslam dünyasında "covid-19 aşılarının, helal mi haram mı?" olup-olmadığı tartışılırken, Yahudi dünyasında, "covid-19 aşılarının insanları eşcinsel yapabileceğine" dair tartışmalar mevcut.
mayacağını irdelemiştik.. Tabii bu tür konular sadece İslam dünyasında değil Hristiyan,Yahudi ve hatta Budizm gibi uzakdoğu dinlerinde bile sıkça tartışılan konular olarak ön plana çıkabiliyor. Örneğin şu sıralar İslam dünyasında "covid-19 aşılarının, helal mi haram mı?" olup-olmadığı tartışılırken, Yahudi dünyasında, "covid-19 aşılarının insanları eşcinsel yapabileceğine" dair tartışmalar mevcut.
- Covid-19 aşıları müslümanlara helal midir haram mıdır?
Covid-19 aşılarında ne tür virüsler, mikroplar ve hammaddeler var, bunu tam olarak bilmiyoruz.. Ve İslam dünyasında da bu konuda hummalı bir tartışma da başlamış durumda.. Malum, bildiğiniz üzere müslümanlara "domuz eti" yemek haramdır.Neden haramdır? Çünkü,"domuz etinde bulunan bazı virüslerin (mikroorganizmaların), insanları hasta edebileceği" nedeniyle yasaklandiği söylenir;
"Domuz eti neden haram kılınmıştır?
İslâm dini birtakım hayvanların etlerini yemeyi serbest bırakmışken, bazılarını yasaklamıştır. İşte domuz da beslenme tarzı, görünüşü, insanı tiksindiren tabiatı ve bünyesinde, etini yiyenlere geçebilen trişin vb. zararlı unsurlar taşıması nedeniyle yasaklanmıştır. (....) " (36)
"Domuz eti neden haram?
Bildiğimiz gibi İslamiyet'te domuz eti haram. En'am 145, Nahl 115 ve Bakara 173 ayetlerinde açıkça domuz eti haram kılınmış. Ama sonunda da şöyle bir ibare var. “Her kim bunlardan yemeye mecbur kalırsa, başkasının hakkına saldırmadan ve haddi aşmadan bir miktar yemesinde günah yoktur. (....)" (37)
Eğer domuzda bulunan bir virüs hastalık yapıyorsa, doğal olarak yarasalarda ki virüslerde hastalık yapıyor da olabilir ve aslında yapıyor da diyebiliriz. Bilindiği gibi coronavirüs hastalığı da yarasalarda bulunan bir virüsten ortaya çıktığı rivayetleri bulunuyor.. Ama aşılardaki bu virüs,ölü yani etkisizleştirilmiş bir virüs olduğu için, yine de müslümanlara haram mıdır? Bilemiyoruz ama müslümanları ilgilendiren bu kısım ,doğal olarak tüm insanlığı da yakından ilgilendiriyor..Çünkü,insanlık ne idüğü güdüğü belli olmayan bir aşılanma kampanyasının adeta birer kobay fareleri haline gelmiş durumda..İslam dünyasındaki covid-19 aşılarının müslümanlara helal mi haram mı olup-olmadığı ile ilgili haber ve bilgileri aşağıda verdik.
- Covid-19 aşıları helal mi haram mı?
"Kovid aşısı: Helal mi değil mi? (Görüş)
Sadece Müslümanlar değil, Hindular ve Yahudiler bile içeriğindeki yasak maddeler nedeniyle Covid aşısının kullanımına ilişkin sorular sordu. Hindistan'da Covid aşılama süreci başlamadan önce bile. Hintli Müslümanlar başka bir tartışmaya girdiler. Soru, önerilen aşıların İslami beslenme yasalarına göre helal olmayabileceğine dair raporlar olduğu için aşı olmaya uygun olup olmayacaklarıdır. Müslümanlar, Yahudiler ve hatta Hindular Pfizer, Moderna, AstraZeneca ve Bharat Biotech'ten Covaxin tarafından geliştirilen önerilen aşıların bileşimini sorguladılar. Hindistan koronavirüs aşılama girişimini başlatmak için çabalarken bile Müslümanlar domuz ürünlerinin kullanımı konusunda endişelerini dile getirirken, Hindular aşıya inek kanının dahil edilmesini sorguladı. Helal veya haram .... (.....)" (28)
"Hintli Müslümanlar, Covid-19 Aşısının İslam Hukukunda İzin Verilmediğini Söylüyor, Buna Haram diyor.
İslam Hukukunda Covid19 Aşısına İzin Verilmiyor mu? İnsanlar İlaçlarda Domuz Etli Jelatin Kullanımından Korkuyor.(....) " (29)
"Aşı Helal midir? Endonezyalılar Cevabı Bekliyor.
Başkan Joko Widodo yakında aşılamaya başlamayı umuyor, ancak Çin şirketi Sinovac'ın aşısının hala güvenlik düzenleyicilerinden ve etkili bir Müslüman din adamları konseyinden onay alması gerekiyor. Çin şirketi Sinovac tarafından yapılan koronavirüs aşısının Endonezya'daki helal durumunu belirlemek için analiz edildiği Cakarta yakınlarındaki Global Helal Center'da bir çalışan ... "The New York Times için Ulet Ifansasti" Tek cümlelik mektup fazla bir şey söylemedi. Koronavirüs aşısının "domuz materyalleri olmadan üretildi" Çinli aşı üreticisi Sinovac, Temmuz ayında Endonezya'nın devlete ait aşı üreticisine yazdı. Mektup umut vaat ederken, Endonezyalı din adamlarının daha fazla ayrıntıya ihtiyacı vardı. En az miktarda domuz DNA'sı ile bağlanmış bir aşı, dünyanın en büyük Müslüman nüfusuna sahip ülke olan Endonezya'daki bazı İslam takipçilerini aşılamadan caydırabilir. Sinovac'ın daha fazla bilgi sağlaması aylar sürdü ve bu sadece bu hafta geldi. Çinli şirketin gecikmiş tepkisi, Endonezya'nın zaten kırılgan olan aşı sunumunda bir başka zorluk oldu. Güneydoğu Asya'daki en yüksek koronavirüs enfeksiyonu sayısına sahip ülke, 15 ay içinde 181,5 milyon yetişkine aşı yapma hedefi için destek sağlamaya isteklidir. Ancak Sinovac aşısının güvenliği ve helal olup olmadığı veya İslam'da izin verilip verilmediğiyle ilgili baş gösteren sorular hükümetin çabalarını karmaşıklaştırıyor. Başkan Joko Widodo, "Bu aşının helal olup olmadığı konusunda herhangi bir endişe olmamalı" dedi. "Covid salgını nedeniyle acil bir durumdayız." (....)" (30)
"İslam'daki puristler 'COVID aşısı haram' diye bağırıyor, ılımlılar buna izin verildiğini söylüyor.
Müslümanlar arasında COVID aşılarında domuzdan türetilmiş jelatinin kullanıldığı iddiasıyla ilgili endişelerin ortasında, Cemaat-i İslami (Hind) İslam'ın insan hayatı tehlikede olduğunda helal olmayan aşılara izin verdiğini söyledi. Birkaç İslami ekip, COVID-19 aşılarında İslam'da haram veya yasak bir bileşen olan domuz jelatininin sözde kullanımı konusunda endişelerini dile getirse de, Cemaat-e-İslami (Hind) 2 Ocak Cumartesi günü açıkladı 'Haram' maddeler içeren bir aşıya acil durumlarda ve 'yasal bir maddenin' bulunmadığı durumlarda izin verilebilir. “İzin verilmeyen bir madde, özellikleri ve nitelikleri bakımından tamamen farklı bir şeye dönüştürülürse, o zaman temiz ve caiz kabul edilebilir. Bu temelde, haram (kanuna aykırı) bir hayvanın vücut kısmından elde edilen jelatinin kullanılması İslami hukukçular tarafından izin verilebilir olarak görülmüştür, ”diyor Indian Express, Şeriat Konseyi'nin Şeriat Konseyi sekreteri Dr. dediği gibi. (....)" (31)
"COVID-19 Aşısının Helal Durumu Müslümanları Kaygılandırıyor
JAKARTA, ENDONEZYA - Ekim ayında Endonezyalı diplomatlar ve Müslüman din adamları Çin'deki bir uçaktan indi. Diplomatlar, milyonlarca dozun Endonezya vatandaşlarına ulaşmasını sağlamak için anlaşmaları sonuçlandırmak için oradayken, din adamlarının çok daha farklı bir endişesi vardı: COVID-19 aşısının İslam hukukuna göre kullanımına izin verilip verilmediğini. Şirketler bir COVID-19 aşısı geliştirmek için yarışırken ve ülkeler dozları güvence altına almak için çabalarken, domuz ürünlerinin kullanımı hakkındaki sorular - bazı dini gruplar tarafından yasaklandı - bozulan aşılama kampanyalarının olasılığı hakkında endişeleri artırdı. Domuz etinden elde edilen jelatin, aşıların saklama ve taşıma sırasında güvenli ve etkili kalmasını sağlamak için bir dengeleyici olarak yaygın şekilde kullanılmaktadır. Bazı şirketler domuz eti içermeyen aşılar geliştirmek için yıllarca çalıştı: İsviçre ilaç şirketi Novartis domuz eti içermeyen bir menenjit aşısı üretirken, Suudi ve Malezya merkezli AJ Pharma şu anda kendi aşıları üzerinde çalışıyor. Ancak talep, mevcut tedarik zincirleri, maliyet ve domuz jelatini içermeyen aşıların daha kısa raf ömrü, içeriğin aşıların çoğunda yıllarca kullanılmaya devam edeceği anlamına geliyor, dedi İngiliz İslami Tıp Genel Sekreteri Dr.Salman Waqar Bağlantı.
Pfizer, Moderna ve AstraZeneca sözcüleri, domuz ürünlerinin COVID-19 aşılarının bir parçası olmadığını söyledi. Ancak sınırlı tedarik ve diğer şirketlerle milyonlarca dolar değerinde önceden var olan anlaşmalar, Endonezya gibi büyük Müslüman nüfusa sahip bazı ülkelerin henüz jelatinsiz olduğu onaylanmamış aşıları alacağı anlamına geliyor. Domuz eti ürünlerinin tüketiminin dini açıdan kirli olduğu ve yasağın tıbba nasıl uygulandığı Ortodoks Yahudiler ve Müslümanlar da dahil olmak üzere dini topluluklar için bu durumun bir ikilem oluşturduğunu söyledi. Vakar, "İslam alimleri arasında domuz jelatini gibi bir şey alıp, onu sıkı bir kimyasal dönüşüme sokup geçirmediğiniz konusunda bir fikir ayrılığı var" dedi. "Bu hala alman için dinsel olarak kirli sayılıyor mu?" (....)" (32)
"COVID-19 dini geni inceler; efsaneyi ortaya çıkarır Doğaya ne kadar süre zarar verebiliriz?
COVID-19 salgınına karşı verilen mücadeleye polis ve güvenlik güçlerinin katıldığı doktorlar ve sağlık görevlileri. Genetik olarak dindar olmaya programlanmış mıyız? Tanrıların efendisi - Sakkra, Yüce Yüce taburu, Brahmas ve 330 milyon tanrıyı [sayı ref Budist yazıları-thistun kotiyak] içeren diğer astları ile birlikte COVID-19 genleri tarafından kendi kendini karantinaya almakla sınırlandırıldı. Her zaman adanmışlarla dolu tüm meskenleri süresiz olarak kilitlenir. Dini anlatılar, bilimin tatmin edemediği insan arzularından söz eder. Neden her dinde Tanrılar vardır? Tartışmalı soru genellikle Budizm'de de tanrılar olup olmadığını sordu. (.....) 2004 yılında, tartışmalı Amerikalı Genetikçi, ABD Ulusal Kanser Enstitüsü'nden Dr. Dean Hamer, dini inanç üzerinde genetik bir etkiye dair kanıt bulduğunu iddia etti. God Gene Dr. Hamer adlı kitabında, 1000'den fazla kişinin katıldığı bir çalışmayı anlattığı ve VMAT2 geninin artan maneviyat otoritesi seviyeleriyle ilişkili olduğunu, iddianın medyanın ilgisini çektiğini, arkasındaki bilim ise hafta olarak eleştirildiğini ve ikna edici olmadığını söyledi. Bir Budistin, Yaratıcı Tanrı'yı Hristiyanlık, İslam, Musevilik ve tüm tektanrılı felsefelerde kutlandığı şeklinde ifade ederek Tanrı'ya inanması doğru mudur? Budizm bazen ateist dinler altında sınıflandırılır, ancak Buddha Dhamma'ya sadık kalan bazılarımız ona "teistik olmayan" veya Ateist denmesini tercih eder - yani bir Tanrı veya tanrılara olan inanç gerçekten değildir.(....) " (47)
"Endonezyalı din adamları Sinovac'ın Covid-19 aşısını helal ilan etti
Endonezya Ulema Konseyi 8 Ocak Cuma günü yaptığı açıklamada, Sinovac Biotech tarafından üretilen bir Covid-19 aşısının helal kabul edildiğini veya İslam'da izin verildiğini söyledi. Dünyanın en büyük Müslüman çoğunluk ülkesi olan Endonezya, üç milyon doz CoronaVac'a sahip ve Çarşamba günü aşılama programına başladığında, başkan Joko Widodo'nun ilk aşıyı almasıyla birlikte kullanmayı planlıyor.(....)" (265)
BÖLÜM 13İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** COVID-19 DİJİTAL FİŞLEME SİSTEMİ BAŞLADI MI?
- Covid-19 bahane, insanları fişleme şahane mi? Olabilir mi?
Bundan yıllar önce, (çok uzun yıllara gitmeye de gerek yok,90'lı yıllarda bile), "Bizi uzaydan izleyecekler,kameralarla izleyecekler,fişleyecekler.." vs diye etrafınıza bunları söylemiş olsaydınız, sizi kesin komplo teorisi üreten bir deli zanneder ve sizin akıl hastanesinde yatıp-tedavi görmeniz gerektiğine karar verirlerdi... Ama işte bakın, yıllar önce komplo teorisi olarak gözüken bu "dijital fişleme" olayı, günümüzde birçok devletler tarafından kullanılmaya başlandı bile. Ve insanlar gerçekten de "iyi vatandaş ve kötü vatandaş" olarak fişlenmeye başlandı. Şaka değil,gerçekten de insanlar artık fişlenmeye başlandı.. Artık hiçbir insan güvende değil..Herşeye komplo teorisi gözüyle bakan, ekranlara çıkan, çok bilmiş medya palyaçosu akıllı bıdıklar,buyrun..Hani,bundan yıllar önce de buna komplo teorisi demiştiniz,hatırladınız mı,ne oldu? Cuk oturdunuz,öyle değil mi? Hadi okuyun bari de, birşeyler öğrenin bu konuda..🙂
"Fişleme mi mükafat mı? Çin'de vatandaşlara puan veren Sosyal Kredi Sistemi 2020'de yürürlüğe giriyor
Dünyanın en kalabalık ülkesi Çin, vatandaşlarını bilgisayar ya da kamera sistemleriyle izleyerek insanları davranış biçimlerine göre sınıflandırdığı Sosyal Kredi Sistemi'ni 2020'de tam olarak hayata geçirmeyi planlıyor. İlk kez 2009 yılında yerel bazda başlatılan ve 2014'te 8 firmayla ülke çapında devam eden uygulamayla vatandaşların para harcama alışkanlıkları, sosyal medya kullanımı, sokakta kurallara uyup uymadığına ilişkin bilgiler yapay zeka ve algoritmalarla takip edilerek puanlanıyor. Pekin hükümeti, Sosyal Kredi Sistemi ile işe alımlardan uçak bileti almaya kadar sosyal yaşamın pek çok alanını kişilerin puanlarına göre değerlendirecek. Bu yöntemle geçen yılın mayıs ayına kadar çeşitli kategorilerde kara listeye giren 26.82 milyon kişi uçağa, 5.96 milyon kişi ise yüksek hızlı trene binmekten men edildi. Sistemin daha işlevsel kullanılabilmesi için Çin hükümeti 176 milyon olan kamera sayısını bu yıl iki katına çıkarmayı düşünüyor.(.....)" (135)
"Murat Akan,"bu sistemle 50 milyon çinli vatandaş "kötü vatandaş" rolüne düştü.." (136)
"Çin, Tarihin En Büyük Dijital Diktatörlüğünü Kuruyor: Sosyal Puanlama Testi ve Diğer Detaylar!
Dünyanın İlk Dijital Diktatörleri: İnsan Puanlama ve Ona Göre Hizmet Alma Sistemi Çin’de Test Ediliyor! Arkadaşlar şimdi bu sistemin adı Sosyal Skor olarak geçiyor ve aslında Orwell’in 1984’ün de veya Zamyatin’in BİZ adlı romanlarında bahsettikleri o kapkaranlık distopya dünyasına reel dünyada da ufak ufak geçmeye başladığımızı gösteriyor. Aranızda Black Mirror adlı dizinin ilgili bölümünü izleyenler vardır eğer izlemediyseniz de 3. sezon 1. bölüme bakabilrsiniz. İzleyenler bileceklerdir, insanlar birbirlerine puan veriyorlardı. Yüksek puanlı insanlar maddi durumları gözetilmeksizin sosyal statülerini belirleyebiliyorlardı. Özetle Çin’de birbirlerini oylayan insanlar sayesinde vatandaşlarının kalitesini belirlemeyi hedefliyor. Senden benden topladıkları puanlarla yüksek seviyelere gelebilen Çinliler daha düşük puanlı olanlara göre daha fazla hakka sahip oluyorlar. Mesela puanınız aşırı düşükse restoranlara bile alınmayabilirsiniz. Çin bugünlerde bu sistemin testlerini yapmaya başladı. Eğer bir aksilk olmazsa da 2020 yılında yürürlüğe almak istiyorlar. Sistem yürütlüğe girdiğine Çinliler bir sabah kendilerini; A-B-C ve D gibi kategorize edilmiş farklı basamaklarda bulacaklar. (....)" (137)
"Çin "vatandaşa not" sistemine geçiyor
Çin 2020 yılından itibaren yasayla "sosyal kredi sistemi" olarak adlandırılan vatandaşa not verme sistemine geçiyor. Bu sistemde notu kötü olanlar oldukça zorluk çekecek. Ne ev kiralayabilecekler, ne kredi çekebilecekler ne de uçak bileti satın alabilecekler." (138)
"Çin "dijital diktatörlüğe" ilk adımı attı
Çin 2020 yılında vatandaşlara davranışlarına göre puan verileceği bir sosyal kredi sistemini hayata geçirecek. İyi bir puana sahip olmayanların toplumda yer bulması zorlaşacak. Yanlış sitelerde fazla vakit geçiren, doğum kontrol kurallarına uymayan ya da hükümet aleyhine konuşanlar puan kaybedecek. Ve Çin halkı zamanla iyi ve kötü vatandaş olarak ikiye bölünecek. Daha önce distopya filmlerine konu olan bu uygulama bazı bölgelerde test edilmeye başlandı. İşte onlardan biri..." (139)
"Koronavirüs Sonrası Yeni Dünya Düzeni: Sosyal Puanlama Sistemi
Koronavirüs sonrası yeni dünya düzeni nasıl olacak? Çin'de uygulanan sosyal kredi sistemi tüm dünyaya yayılacak mı? Türkiye'deki sosyal medya kullanımı nasıl değişti.(140)
"Çin'de yüz tanıma sistemi ile '7 dakikada gözaltı'
Dünyanın en kalabalık ülkesinin sokaklarında, yüz tanıma özelliği olan yaklaşık 170 milyon güvenlik kamerası var. Buna 400 milyon kamera daha eklenmesi planlanıyor. Peki güvenlik güçlerinin bu kameralar yardımıyla bir şüpheliyi bulması ne kadar sürüyor? BBC muhabiri John Sudworth test etti." (141)
"Çinliler için her şeyi değiştirecek yıl: 2020
Çin, vatandaşlarını davranışlarına göre puanlayan bir sosyal kredi sistemi kuruyor. Söz konusu sisteme dair iki farklı görüş var. Bu görüşlerden bir tanesi, sosyal kredi sisteminin dijital bir diktatörlüğe dönüşeceğini söylüyor. Bilinmeyen Enler'in yeni bölümünde Çin'deki sosyal kredi sistemini anlattık." (142)
"Çin'in sosyal kredi sistemi Amerika'ya doğru geliyor
Dünya, Çin’in sosyal kredi sistemini korkunç bir hayranlıkla izliyor, vatandaşların yaşamlarının sosyal puanlarına göre belirlendiği gerçek hayattaki zorunlu Orwellci bir korku. Günlük aktiviteler izlenip takip ediliyor ve ardından hükümet tarafından belirlenen kurallara göre tek bir sayıya ayrılıyor. 2020 yılına kadar tam anlamıyla yerleştirilmesi amaçlanan şirketin hedefi, "vatandaşların ve işletmelerin ekonomik ve sosyal itibarının değerlendirmesini standartlaştırmaktır." (.....) Google / Facebook / YouTube / Amazon / Microsoft / Apple, düzensiz (ve bazıları akıl almaz şekilde) gizliliğimize saldırıda, her şeyi dinliyor ve takip ediyor: ne dediğimizi, neyi araştırdığımızı, nerede seyahat ettiğimizi, hangi rotalarda olduğumuzu almak, ne satın alırsak ve bizimle ilgili diğer her şey. Çin de aynı şeyi yapıyor. Solcular, polisleri öldüren, taciz kampanyaları ve diğer kargaşalar düzenleyen cumhurbaşkanına suikast düzenlenmesi hakkında Facebook gönderileri veya tweet'leri "şakayla" paylaşabilir, ancak sosyal medya devleri göz yumuyor ve bunun yerine muhafazakarların hesaplarını bir hevesle etkisiz hale getiriyor. Aşırı sol görüşlü ve tuhaf bir şekilde etkili olan Güney Yoksulluk Hukuku Merkezi (SPLC) o kadar çok muhafazakar kişi ve kuruluşu “nefret grupları” olarak belirledi ve bazıları örgütü “haraç” nedeniyle dava ediyor. (.....)" (143)
"Sosyal Kredi Sistemi
Sosyal Kredi Sistemi, ÇKP (Çin Komünist Partisi) Genel Sekreteri Xi Jinping'in yönetimi altında Çin Halk Cumhuriyeti hükümeti tarafından geliştirilen ulusal bir kara listedir. Program, 2014 yılında sekiz kredi puanlama firması ile ulusal bir pilot uygulama başlatmadan önce 2009 yılında bölgesel denemeler başlattı. İlk olarak resmi olarak Çin Başbakanı Wen Jiabao tarafından 20 Ekim 2011 tarihinde Devlet Konseyi Toplantısı sırasında tanıtıldı. 2018'de bu çabalar, sekiz firmanın katılımıyla Çin Halk Bankası altında merkezileştirildi. 2020 yılına kadar vatandaşların ve işletmelerin ekonomik ve sosyal itibarının veya 'Sosyal Kredinin' değerlendirilmesinin standartlaştırılması amaçlanmaktadır. Sosyal kredi girişimi, bireylerin işletmeleri ve hükümeti için birleşik kayıt sistemi kurulmasının güvenilirlik açısından izlenmesini ve değerlendirilmesini talep etmektedir.
İlk raporlar, sistemin ödül ve ceza mekanizması olarak sayısal puan kullandığını öne sürdü; Son raporlar, aslında denenen sosyal kredi sisteminin çok sayıda farklı biçimi olduğunu gösteriyor. Sayısal sistem, yalnızca birkaç bölgesel pilot programda uygulanırken, ülke çapında düzenleyici yöntem esas olarak kara listeye ve beyaz listeye dayalıdır. Kredi sistemi, yüz tanıma sistemi, büyük veri analiz teknolojisi AI (yapay zeka) ve Project Maven içeren Skynet gibi Çin'in kitlesel gözetim sistemleriyle yakından ilgilidir. 2018 yılına kadar, devlete ait medyanın ülke çapında bir sosyal kredi sistemi oluşturmanın ilk adımı olarak tanımladığı vatandaşlara bazı kısıtlamalar getirildi. Kasım 2019 itibarıyla, dürüst olmayan ve hileli finansal davranışlara ek olarak, bazı şehirlerin kredi derecelendirmesinin olumsuz faktörleri olarak resmen listelediği diğer davranışlar arasında yüksek sesle müzik çalma veya kırmızı ışıkta geçme ve hoteller veya restoranlarda rezervasyon yaptırma gibi trafik kurallarını ihlal eden hızlı geçişlerde yemek yeme yer almaktadır, ancak, başkalarının toplu taşıma kimlik kartlarını vb. Kullanarak sahtekarlık yoluyla kişisel atıkları doğru bir şekilde sınıflandırmayı başaramamak, öte yandan, kredi derecelendirmelerinin olumlu faktörleri olarak listelenen davranışlar arasında kan bağışı, toplum hizmetleri için gönüllü olmak gibi hayır kurumlarına bağış yapmak yer alır.
Çin Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu'na göre Haziran 2019 itibarıyla, 27 milyon uçak bileti ve 6 milyon yüksek hızlı tren bileti, "güvenilmez (失信)" (kara listede) olarak kabul edilen kişilere reddedildi; 4,4 milyon "güvenilmez" insan yasanın gerektirdiği görevleri yerine getirmeyi seçti. Genel olarak, kara listeden çıkarılması 2–5 yıl sürer, ancak kara listeye alınan kişi yeterli çareyi yapmışsa erken çıkarılma da mümkündür. Kara listeye alınan kişilerin belirli kişisel bilgileri kasıtlı olarak topluma erişilebilir hale getirilir ve çevrimiçi olarak ve sinema salonları ve otobüsler gibi çeşitli kamu mekanlarında görüntülenirken, bazı şehirler de "güvenilmez" sakinlerin çocuklarının özel okullara ve hatta üniversitelere gitmesini yasaklamıştır. . Öte yandan, kredi notu yüksek olan kişiler, hastanelerde daha az bekleme süresi ve otellerde daha fazla iş teklifi alma olasılığı olan devlet kurumlarında indirim gibi ödüller alabilirler.
Kredi Sisteminin destekçileri, sistemin sosyal davranışı düzenlemeye yardımcı olduğunu, vergi ve faturaları zamanında ödemeyi içeren ve geleneksel ahlaki değerleri teşvik eden "güvenilirliği" iyileştirdiğini iddia ederken, sistemi eleştirenler hukukun üstünlüğünü aştığını ve sakinlerin ve kuruluşların yasal haklarını, özellikle itibar hakkını, kişisel haysiyet hakkını ihlal ettiğini ve Çin Komünist Partisi tarafından muhalefetin bastırılması yönünde sistemin kapsamlı bir hükümet gözetimi için bir araç olabileceği iddia ediliyor.. (.....)
Yargı sistemi
2013 yılında Çin Yüksek Halk Mahkemesi (SPC), yaklaşık 32.000 isme sahip bir borçlu kara listesi başlattı. Liste o zamandan beri devlete ait medya tarafından ulusal Sosyal Kredi Sistemine doğru atılan ilk adım olarak tanımlanıyor. SPC ayrıca özel şirketlerle çalışmaya başladı, örneğin Susam Kredisi, mahkeme cezalarında temerrüde düşen kişilerden kredi puanları düşmeye başladı. Mart 2018'de Reuters, düşük Sosyal Kredi notuna sahip vatandaşlar ve işletmeler üzerindeki kısıtlamaların ve dolayısıyla düşük güvenilirliğin 1 Mayıs'ta yürürlüğe gireceğini bildirdi. Mayıs 2018 itibariyle, kara listeye alınan kişilere birkaç milyon uçuş ve hızlı tren yolculuğu reddedildi; Mart 2019 itibarıyla listede 13 milyon kişi vardı. (....)
Politika örnekleri
Sosyal kredi politikaları şehirden şehire büyük ölçüde değişir.
Yerel yönetim politikalarından bazıları..
Beijing (Pekin)
----------------
* 15 Mayıs 2019'dan itibaren Pekin'in hızlı geçişlerinde yüksek sesle müzik çalmak veya yemek yemek (bebekler ve hastalar hariç) dahil olmak üzere uygunsuz davranışlar, kredi profillerinde olumsuz bir rekora neden olabilir.
* Ocak 2019'da Pekin hükümeti "Kişisel Kredi Puanı" nı test etmeye başlayacağını resmen duyurdu.
* Kasım 2018'de, programın Pekin'de 2018-2020 için daha ileri düzeyde uygulanması için ayrıntılı bir plan oluşturuldu. Planlar, toplu taşıma araçlarındaki kişilerin kara listeye alınmasını ve bireylerin ve işletmelerin güvenilmezlik derecesini kamuya açıklamayı içeriyordu.
* 2018 yılından itibaren bazı yerlerde trafik ihlalinde bulunanların kişisel bilgileri, trafik kesişmelerinde ekranlarda kamuya açık olarak gösterilmekte ve ileride kredi profillerinde kırmızı ışık ihlalleri kaydedilebilmektedir.
Shanghai
--------
* Eylül 2019'da Şangay Polis Departmanı, köpek sahipleri için sahiplerin genel kredi profilleriyle bağlantılı bir kredi sistemi kurmayı amaçladı.
* 1 Temmuz 2019 tarihinden itibaren şehrin atık ayırma kurallarına uymayan kişi ve kuruluşlar, kredi profillerinde negatif bir kayıt alacak ve buna karşılık gelen bir ceza ödemek zorunda kalacak.
* 1 Mayıs 2016'dan itibaren yaşlı sakinler, çocuklarının yaşlıları düzenli olarak ziyaret etmemeleri durumunda çocuklarına veya diğer aile üyelerine dava açabilir ve Şangay'daki mahkemeler, çocukların veya diğer aile üyelerinin yaşlıları ziyaret etmesi ve çocukları veya ilgili aileyi reddetmesi durumunda karar verebilir. üyeler kara listeye alınacak.
Guangzhou
-----------
* 1 Ağustos 2019'dan itibaren ulusal il veya belediye sınavlarında kopya çeken sakinler, kredi profillerinde negatif bir kayıt alacaklar.
* 1 Ağustos 2019'dan itibaren, başkalarının toplu taşıma kimlik kartlarını veya sahte kimlik kartlarını sahtekarlıkla kullanan veya başkalarının koltuklarında oturan sakinler, kredi profillerinde olumsuz bir kayıt alabilirler.
Shenzhen
--------
* 1 Kasım 2019 tarihinden itibaren kırmızı ışıkta geçme ve kırmızı ışığı ihlal etme gibi trafik kurallarını ihlal eden en az 14 yaşındaki sakinler, bir kez yakalandıklarında kredi profillerinde olumsuz bir kayıt alacaklar. Trafik kurallarını ihlal eden 14 yaşın altındaki sakinler için yasal vasilerinin eğitim kursları alması veya belirli sosyal hizmetleri tamamlaması gerekecek, aksi takdirde trafik ihlali kredi profillerine kaydedilecektir.
* 1 Kasım 2019 tarihinden itibaren motorlu taşıt veya moped sürücülerinin uygunsuz uzun far kullanımı ve alkollü araç kullanma gibi trafik ihlalleri sürücülerin kredi profillerine kaydedilebilir; Sürücü bir yılda 5 kez veya daha fazla trafik cezası alırsa veya bir yılda 3 veya daha fazla çözülmemiş ihlali varsa, profilinde olumsuz bir kayıt alır.
* 2018'den itibaren bazı yerlerde trafik ihlalinde bulunanların kişisel bilgileri, trafik kesişme noktalarında ekranlarda herkese açık bir şekilde gösteriliyor.
Hangzhou
--------
* 1 Ağustos 2019 tarihinden itibaren şehrin atık ayırma kurallarına uymayan kişi ve kuruluşlar, kredi profillerinde negatif bir kayıt alacak ve buna karşılık gelen bir ceza ödemek zorunda kalacak.
Nanjing
-------
* 8 Temmuz 2019'dan itibaren, bir yılda 5 veya daha fazla trafik ihlali (kırmızı ışık ihlali dahil) yapan motorlu sürücüler ve yayalar, kredi profillerinde olumsuz bir kayıt alacak. Bazı yerlerde trafikte ihlal edenlerin kişisel bilgileri, trafik kesişme noktalarında ekranlarda alenen görüntüleniyor.
* 8 Temmuz 2019 tarihinden itibaren motorlu taşıt şeritlerine yılda 5 veya daha fazla kez giren motosiklet sürücüleri, kredi profillerinde negatif rekor alacak.
Suzhou
------
* 2016'dan başlayarak, yirmi beş tür sakinin davranışı, otellerde veya restoranlarda rezervasyon yapan çevrimiçi video oyunlarında hile yapmak, ancak sipariş edilen paket servis yiyecekleri derhal alamayan cep telefonu faturalarını ödememek dahil olmak üzere kredi puanlarında bir düşüşe mal olacak. vb. Öte yandan kan bağışı yapmak veya gönüllü iş yapmak kişinin kredi notunu artırabilir.
Jinan
-----
* 1 Ocak 2017'den itibaren köpek sahipleri, köpeklerini halka açık yerlerde tasmasız bırakarak köpeklerinin köpeklerinden sonra temizlik yapmayan diğer insanları rahatsız etmelerine izin verdiği için üç puan kaybederler. Sahipler ikinci suçta üç puan daha kaybeder. Üçüncü kez 12 puan kaybeder ve 5 yıllık bir süre için köpek sahibi olmaktan men edilirler, köpekleri hükümete kayıtsız bulunursa veya yıllık incelemede kusurlu bulunursa, sahipleri de 12 puanı hemen kaybederler. Sıfır puana sahip sahiplerin köpeklerine, mal sahibi ilgili şehir kuralları hakkında ücretsiz kurslar alana ve ilgili sınavları geçene kadar hükümet tarafından el konulur.
Etkileri
Çin hükümetinin 2015 Uygulama Planı'nagöre, Sosyal Kredi Sistemi 2020 yılına kadar tam olarak uygulanacak. Sistem uygulandıktan sonra, vatandaşların ekonomik ve kişisel davranışlarına dayanarak ödüllerini veya cezalarını yönetecek. Bazı ceza türleri şunlardır: uçuş yasağı, özel okullardan dışlanma, yavaş internet bağlantısı, yüksek prestij çalışmalarından dışlanma, otellerden dışlanma ve halka açık bir kara listeye kaydolmak. (.....)
Kamu görüşleri
Onaylar
---------
* Ağustos 2019'da Çin Uluslararası Araştırmalar Enstitüsü'nden araştırmacı yardımcısı Zhengjie Fan, kara liste gibi mevcut ceza politikalarının hukukun sınırlarını aşmadığını iddia eden bir makale yayınladı. 2014'ten bu yana Çin'in Sosyal Kredi Sistemi ile piyasanın kredi sisteminin karşılıklı olarak yararlı bir etkileşim oluşturarak birbirini tamamlayacak şekilde büyüdüğünü savundu. Dünya Bankası Grubu'nun "Sınırları dahilinde iş yapma kolaylığı konusunda 190 ülke" sıralamasında yer alan Doing Business 2019 raporuna göre Çin, bir önceki yıl 78. sıradan 46. sıraya yükselirken Fan, Sosyal Kredi Sisteminin önemli bir rol oynadığını iddia etti.
* Ağustos 2018'de Berlin Özgür Üniversitesi'nden Profesör Genia Kostka, çeşitli geçmişlere sahip 2.209 Çinli vatandaşın bölgesel bir internet anketine dayanarak Çin'in Sosyal Kredi Sistemleri (SCS) üzerine bir araştırma makalesi yayınladı. Çalışma, "yanıtlayıcı gruplar arasında SCS'lerin şaşırtıcı derecede yüksek derecede onaylandığını" ve "sosyal açıdan daha avantajlı vatandaşların (daha zengin, daha iyi eğitimli ve şehir sakinleri) yaşlıların yanı sıra SCS'lerin en güçlü onayını gösterdiğini" buldu.
Kostka gazetede şöyle açıkladı: "Bu tür bilgili vatandaşların SCS'nin mahremiyet üzerindeki etkileri konusunda en çok endişelenmeleri beklenirken, bunun yerine SCS'leri kucaklıyor gibi görünüyorlar; çünkü bunu fayda yaratma çerçeveleriyle yorumluyorlar ve toplumda ve ekonomide dürüst ilişkileri teşvik ediyorlar. gizlilik ihlali yerine. " Çalışma, ankete katılan Çin vatandaşlarının% 80'inin Çin'deki sosyal kredi sistemine olumlu baktığını belirtmesine rağmen, anketin meşruiyeti ve söz konusu vatandaşların örneklem büyüklüğü sorgulandı.
Eleştiriler
----------
Çin'in Sosyal Kredi Sistemi, özellikle Çin Komünist Partisi genel sekreteri Xi Jinping ve Komünist Parti liderliğindeki Çin hükümetinin, batıdaki anayasacılık, güçler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı sistemlerine alenen karşı çıktığı göz önüne alındığında, bir dizi tartışmaya karıştı. Yasal olup olmadığı ve otoriterliğe yol açıp açmadığı, bireylere ve şirketlere nasıl uygulandığı özellikle not edilmelidir. İnsanlar sosyal protokolleri ihlal ettikleri için şimdiden çeşitli cezalarla karşı karşıya kaldılar. Haziran 2019 itibarıyla sistem, "güvenilmez" olarak nitelendirilen kişilerden 26 milyondan fazla iç hat uçak bileti satın alınmasını engellemek için kullanıldı. Halen hazırlık aşamasındayken, sistem, insanları ve çocuklarını belirli özel okullardan yasaklamak için uygulanmakta olup, düşük puan alanların kredi kartı kullanarak otel kiralamasını ve kara listedeki bireylerin istihdam sağlayabilmelerini önlemektedir.
* Mayıs 2020'de, Çinli araştırmacı medya grubu Caixin, Çin'deki ticari sosyal kredi sistemlerinin sorunlu ticari faaliyetleri caydırmada yetersiz olduğunu ve sosyal kredi sisteminin işletmeler lehine oynanmasının kolay olduğunu açıkladı.
* Ekim 2019'da Pekin Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Profesör Kui Shen, Çin Hukuk Bilimi'nde bir makale yayınladı ve mevcut kredi politikalarının bazılarının "hukukun üstünlüğünü" veya "Rechtsstaat" ı ihlal ettiğini, yani konut sakinlerinin yasal haklarını ihlal ettiğini öne sürdü. ve kuruluşlar, insan haklarına saygı duyma ve koruma ilkesini, özellikle itibar hakkını, mahremiyet hakkını ve kişisel haysiyeti muhtemelen ihlal ettiler ve makul cezanın sınırını aştılar.
* Haziran 2019'da Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü'nden Samantha Hoffman, "sisteme tabi kişiler ve kuruluşlar için gerçek korumalar olmadığını savundu. Çin'de hukukun üstünlüğü diye bir şey yoktur. Yüzeyde büyük ölçüde apolitik olabilen düzenlemeler, Çin Komünist Partisi (ÇKP) bunları siyasi amaçlarla kullanmaya karar verdiğinde siyasi olabilir. "
* Ocak 2019'da George Soros, sosyal kredi sistemini Xi'ye Çin halkı üzerinde "tam kontrol" vereceğini söyleyerek eleştirdi.
* Ocak 2019'da Forbes, "Çin dışında yaşayan birçok kişi için (sosyal kredi sistemi), İngiliz bilim kurgu dizisi Black Mirror'ın ürkütücü 'Nosedive' bölümlerinden biri gibi hissettirdiğini belirtti.
* Ekim 2018'de ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, sosyal kredi sistemini eleştirdi ve onu "insan hayatının neredeyse her yönünü kontrol etmeye dayalı Orwellci bir sistem" olarak nitelendirdi.
* Ağustos 2018'de Berlin Özgür Üniversitesi'nden Profesör Genia Kostka, yayınlanan makalesinde (ayrıca yukarıda "Onaylar" başlığı altında alıntı yapılmıştır) "eğer çabalarında başarılı olursa, Komünist Parti, muhalefeti bastırmak için nispeten düşük maliyetli ve devlet tarafından açık (ve popüler olmayan) zorlama kullanımını gerektirmeyen güçlü bir araca sahip olacaktır."
* Hill, Mayıs 2018'de "geleceğin totaliter 1984'ünün şimdi 2018 Çin olduğunu" kaydetti.
* 2017-2018 arasında araştırmacılar, kredi sisteminin hükümetin Çin nüfusu üzerindeki otoriter yönetimlerini otomatikleştirme planının bir parçası olacağını savundular.
* Aralık 2017'de İnsan Hakları İzleme Örgütü önerilen sosyal kredi sistemini "tüyler ürpertici" olarak nitelendirdi ve keyfi suistimallerle dolu.
* Aralık 2015'te Vision Times, sistemi kitlesel bir gözetim aracı ve kitlesel disiplin makinesi olarak etiketledi. (......)
Diğer ülkelerle karşılaştırma
Şili
----------
Pinochet diktatörlüğünün ilk günlerinden beri, bir Ticari Bilgi Rehberi (DICOM) ülkenin ekonomik yaşamında önemli bir yere sahiptir. DICOM puanları düşük olan insanlar, konut bulmakta zorlanırlar, yeni işyerleri kurarlar ve sistemin amaçlanan kullanımı iş bulmazlar, çünkü işverenler seçim sürecinin bir parçası olarak puanları kontrol etme eğilimindedir. Son zamanlarda, tıbbi bakıma erişimi belirlemede DICOM puanlarının kullanılmasının yasaklanması gibi, sistemin düşük puanlara sahip kişiler üzerindeki olumsuz etkisini azaltmak için alınan yasal önlemler alınmıştır.
Almanya
-----------
Şubat 2018'de Handelsblatt Global, Almanya'nın Çin'inkine benzer bir sisteme doğru "uykuda yürüyebileceğini" bildirdi. Kredi ve sağlık sigortasına erişimi belirlemek için evrensel kredi derecelendirme sistemi Schufa, coğrafi konumu ve sağlık kayıtlarından alınan verileri kullanıyor.
Rusya
-----------
Rusların yaklaşık% 80'inin, hükümetin ekonomiyi dijitalleştirme konusundaki kapsamlı planları kapsamında on yıldan kısa bir süre içinde kişisel başarıları ve başarısızlıkları belgeleyecek bir dijital profile sahip olacağı bildiriliyor. Gözlemciler bunu Çin'in sosyal kredi sistemiyle karşılaştırdı, ancak Başbakan Yardımcısı Maxim Akimov Çin tarzı bir sosyal kredi sisteminin "tehdit" olduğunu söylemeyi reddetti.
Birleşik Krallık
----------------
Yeni Ekonomi Vakfı, 2018'de Çin vatandaşının puanını Birleşik Krallık'taki diğer derecelendirme sistemleriyle karşılaştırdı. Bunlar, bir vatandaşın kredi puanından, telefon kullanım kira ödemesinden vb. Veriler kullanılarak, iş uygulamalarını filtrelemek için sosyal hizmetlere erişimi belirleyerek sunulan reklamları belirleme vb.
Amerika Birleşik Devletleri
------------
Bazı medya kuruluşları, sosyal kredi sistemini ABD'deki kredi puanlama sistemleriyle karşılaştırdı. Fast Company'ye göre, ulaşım konaklama iletişimiyle ilgili "artan toplumsal" ayrıcalıklar "ve hizmetler için ödediğimiz ücretler (sigorta gibi) ya teknoloji şirketleri tarafından kontrol ediliyor ya da teknoloji hizmetlerini kullanma şeklimizden etkileniyor. Ve Silikon Vadisi'nin hizmetlerini kullanmasına izin verme kuralları gittikçe sertleşiyor. "
Venezuela
-----------------
Venezuela, 2017'de Çinli telekom şirketi ZTE'nin yardımıyla "carnet de la patria" veya "anavatan kartı" olarak bilinen bir akıllı kart kimliği geliştirmeye başladı. Sistem, doğum günleri, aile bilgisi istihdam ve gelir mülkiyeti tıbbi geçmişine ait devlet yardımları, bir siyasi partinin sosyal medya üyeliğinde yer alıp almadığı ve bir kişinin oy kullanıp kullanmadığı gibi ayrıntıları depolayan bir veritabanı içeriyordu. Venezuela'da pek çok kişi, kartın günlük hayatın tüm yönlerini izleyerek sosyal kontrolü sıkılaştırma girişimi olduğu konusundaki endişelerini dile getirdi." (144)
Ayrıca bakınız
----------------
"Uygulama Geliştirme ve Çeşniler" (Topluluk) (145)
Daha İyi İş Bürosu Derecelendirme sistemi (146)
Kara Liste (istihdam) (147)
Nokta sistemi (sürüş) (148)
Algoritmaya göre hükümet (149)
İngiltere'de Home Office düşmanca çevre politikası (150)
"Çoğunluk Kuralı" (Orville) (151)
Meritokrasi (152)
"Nosedive" (Siyah Ayna) (153)
Dürtme teorisi (154)
Çin'de kamu kayıtları(155)
Sosyal dışlama (156)
Songbun(157)
Gözetim kapitalizmi(158)
Totaliter(159)
Fısıltı ağı(160)
Beyaz Liste(161)
Whuffie, Magic Kingdom'da Down and Out bölgesinde itibara dayalı bir para birimi(162)
Zhima Credit, Ant Group tarafından özel finansal kredi puanlama ve sadakat programı(163)
BÖLÜM 14İÇİNDEKİLERE GERİ GİT
** KOMPLO TEORİSİ DEYİP GEÇMEYİN. KOMPLO TEORİLERİNİ HERKES ÜRETİR VE ASLINDA ÇOK FAYDALI OLABİLİR..
"Among the most famous theorists, psychologists such as B.F.Skinner, Jean Piaget, Sigmunt Freud, Albert Bandura in the field of psychology, and names such as Albert Einstein and Stephan Hawking in the field of physics. (En ünlü teorisyenler arasında, psikoloji dalında B.F.skinner,Jean Piaget,Sigmunt Freud,Albert Bandura gibi piskologları ve fizik dalında ise Albert Einstein ve Stephan Hawking gibi isimleri sayabiliriz..)"
- Komplo teorilerini her insan üretir. "Ben komplo teorisi üretmem!" diyen yalancının tekidir. Gazeteciler,hekimler,polisler,adli birimler ve siyasetçiler başta olmak üzere hemen hemen her meslek sahibi insan, mesleklerinin gereği, bu tür komplo teorilerini üretmek zorundadır. Gazetelerde,sosyal medyada ve ekranlarda "komplo teorileri"ni eleştiren bu meslek sahipleri dahi, mesleklerinin icabını daha kaliteli bir şekilde yerine getirebilmesi için, olaylar üzerine ciddi öngörüler ve kurgulamalar (komplo teorileri) yapmak zorundadırlar. Aksi taktirde, istedikleri POZİTİF sonuçlara varmaları pek mümkün değildir..
"Yapılan her türlü bilimsel araştırmaların başlangıcı da sonu da komplo teorileri ile desteklenir. Bir bilimsel araştırma, konu üzerinde bir komplo teorisi ile başlar, bir komplo teorisi ile biter. Bu olmadan, bilimsel araştırmalarda başarıya ulaşılması pek mümkün değildir.."
Bir polis,bir savcı bilinen/bilinmeyen bir olay (vaka) üzerine, görmüş olduğu eğitim ve yaşamış olduğu deneyimler üzerinden çeşitli kurgulamalar,öngörüler yapar. Yani "komplo teorileri" üretir. Bunu yapmak zorundadır,çünkü olayın aydınlatılabilmesi için bu gereklidir. Aynı şey hekimler (doktorlar) için de geçerlidir.. Onlar da hastalarının hastalıkları üzerinde, hasta ve hastalık üzerinde, görmüş olduğu eğitim ve yaşamış olduğu deneyimler üzerinden olası öngörü ve kurgulamaları (yani "komplo teorileri"ni) üreterek, hasta ve hastalık konusunda yeterince bir bilgi toplamaya ve hastalığın sebeplerinin aydınlatılmasını sağlamaya çalışır.. İşin ilginç yani, bu komplo teorilerinin hemen hemen tüm eğitim kurumlarında,okullarda öğrencilere veriliyor olmasıdır..Komplo teorileri (öngörüler,kurgulamalar) olmadan, bir kişinin meslekte ilerlemesi pek mümkün değildir.. Bu nedenle, eğitim kurumlarında verilen eğitimlerin hemen hepsinde mutlaka çok sayıda kurgulamalar, öngörüler (komplo teorieleri) bulunur. Dünyadaki tüm devletlerin kurumlarında da komplo teorileri (olasılıklar,kurgulamalar,tahminler,öngörüler) önemli bir ölçüde yer edinir. Sadece istihbarat,emniyet,askeri birimlerde değil, devletlerin ve toplumların sağlıklı düzeni için de hükümetler,meclisler,tüm siyasi partiler ve devlet dairelerinde de bolca komplo teorileri üretilir..Bunlar olmadan devletlerin ve toplumların "sağlıklı düzeni ve gidişatı" pek mümkün değildir.. Her ne kadar bilim adamları komplo teorilerini kabul etmese de, kendilerinin eğitim yerlerinde öğrencilerine vermiş oldukları eğitim ile kendilerinin yapmış oldukları çalışmalarda kullanmış oldukları metodların hepsinde mutlaka olasılıklar,kurgulamalar,tahminler ve öngörülerden oluşan komplo teorileri mevcuttur. Çünkü bu komplo teorileri olmadan, bu bilimadamlarının öğrencilerine mantıklı dersler anlatabilmesi ve bilimsel araştırmalarını dahi sağlıklı bir şekilde yapabilmeleri ve başarıya ulaşabilmeleri pek mümkün gözükmemektedir..
** Komplo teorilerinin faydalarından biri de bazı kirli gerçeklerin ortaya çıkarılmasıdır..
* Komplo teorisi nedir?
- Bir komplo teorisi, bir/birden fazla kaynak üzerinde (kaynak/kaynaklardaki bilgilerden yola çıkarak) gelecekte olabilmesi muhtemel gelişmeleri gösterebilmek amacıyla oluşturulan (kurgulanan), varsayımlara dayalı "olasılıklar,tahminler ve öngörüler"den oluşan teorem zincirinden oluşur.. Bu varsayımların benzerleri geçmişte yaşanmış da olabilir yaşanmamışta.. Benzerleri yaşanmışsa bu varsayımların tanımlamaları daha kolay olabilir. Yaşanmamışsa, tanımlamalar "yaşanmış benzerler" /yeni gelişmeler üzerinden kurgulanabilir.. Her türlü komplo teorilerinin içinde, "yanlışlıklar ve yanıltıcılıklar" bulunabilir ve bunların içinde kaynağı olan teoriler (olasılıklar,tahminler,öngörüler) olabildiği gibi, aslı astarı (kaynağı) olmayan teoriler,yalan haberler de olabilir.. "Yanlışlık ve yanıltıcılık" hepsinde vardır, burada önemli olan "bunları (kaynaklı olasılıklar mı yoksa kaynaksız olasılıklar mı diye) birbirinden ayırabilmek,süzgeçten geçirebilmektir.."
- Mantıklı irdelenen komplo teorileri aslında kamuoyundan yıllarca saklanmış çok sayıda "kirli gerçeklerin" ortaya çıkmasına da zemin hazırlayabilir. Siyaset,sanat ve sağlık başta olmak üzere pekçok konu da , medyada ortaya atılan iddialara aften yapılan (ve komplo olarak görülen) teorilerin aslında "gerçeklik payı", bu teorilerin gerçekleşebilme olasılıklarının olabilmesi nedeniyle mümkün olabilir,düzeydedir.. Bunu, ortaya atılan pek çok komplo teorisinin, sonradan gerçek olduğunun ortaya çıkmasından rahat bir şekilde anlayabiliriz..
Ortaya atılan ve "komplo teorisi" olarak görülen teorileri, 3 türe ayırabiliriz;
1) Kaynakları olan (mantıklı irdelenen) teoriler..
2) Kaynakları olmayan (mantıksız irdelenen) teoriler..
3) Kaynaklı/kaynaksız olarak, kişiler üzerinde ortaya atılan teoriler..
İlk ikisi genel de, kamuoyuna yani topluma mal olmuş kişi/kurumlarla ve medyada yayınlanmış çeşitli haber,araştırma vb bilgilerle ilgili kaynağı olan bilgilerden oluşan teorilerdir.. 3.cü tür ise genelde topluma mal olmamış, normal kişiler (sıradan vatandaşlar) üzerinde ortaya atılan kaynaklı/kaynaksız teorilerdir. Ki bu (kişiler üzerine atılan bir iftira,yalan haber şekinde ele alınabilir ve bu) ciddi bir suça da girebilir. Bu 3.tür bilgiler doğru da olabilir yanlış da ama bir suç da teşkil edebilir..O yüzden dikkatli olmak lazım..
" Özellikle de topluma mal olmamış kişiler üzerinde yapılan aslı astarı (kaynağı) olmayan teoriler, komplo teorisi olarak değerlendirilemeyebilir ve bu bir iftiraya girebilir hatta suç dahi teşkil edebilir.."
Bir teori oluşturmada genel kanı şudur; "Bir şey üzerinde bir teori oluşturabilmek için ilk önce o şey hakkında medyada,kamuoyunda (bu konuda) herhangi bir bilginin yayınlaması gerekir/gerekebilir..Yani teori yanlış da olsa, doğru da olsa kaynağının olması gerekir/gerekebilir... Kaynağı olmayan bir teori, çıplak bir adama benzer ki bu teori doğru da olabilir, yanlış da ama bir suç da teşkil edebilir..Bu yüzden dikkatli olmakta fayda vardır.." Ancak ilk iki türün (1 ve 2) herhangi bir suça girmesi de pek mümkün değildir.. Çünkü, topluma mal olmuş kişi/kurumlar ve medyada "yayınlanmış bilgilerle" ilgili gerçeklerin ortaya çıkarılabilmesi adına, bu tür teorilerin özellikle de kaynaklı bilgilerden oluşan teorilerin olmasından faydalar olabiliyor.. Kaynakları olan teoriler, genel de kamuoyunda (medyada) siyaset,sanat,sağlık vb olmak üzere pekçok konuda yer alan, çok sayıda haber,araştırma,makale vb gibi "yayınlanmış bilgiler" (iddialar) üzerine, bu iddiaların "geçmişte oluşup-oluşmadığına veya ilerde (gelecekte) gerçekleşip-gerçekleşmeyeceğine" dair ortaya atılan bir takım öngörülerden/kurgulamalardan oluşan teorilerdir.. Kaynakları olmayan teoriler ise, bu öngörü ve kurgulamaların, TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜ olabilen olasılıklı teorilerdir,diyebiliriz.. Tabii gerçekleşme olasılığı ayrı bir durumdur..Bu hayal ürünü olasılıklı teoriler gerçekleşebilir de gerçekleşmeyebilir de..Suç teşkil edebilir de etmeyebilir de. Bu özellikle de kişiler üzerinde yapılan teorilerin ,bireylere nasıl bir etki bırakabileceğine bağlı olabilir..
Medyada yayınlamış bilgilerin "geçmişte gerçekleşmiş/gerçekleşmemiş yada gelecekte gerçekleşebilir/gerçekleşmeyebilir" olma olasılıklarının gerçek olma payları daha çok kaynakları olan mantıklı irdelenen teoriler üzerinde yoğunlaşırken, kaynakları olmadan mantıksız irdelenen teorilerin gerçeklik payları (olma olasılıkları) ise ya hiç bulunmamakta / çok az sayıda olabilir düzeyde olabilmektedir.. Bunların hepsi 1 ve 2'deki türler yani sadece kamuoyuna (topluma) mal olmuş kişi/kurumlar ve medyada "yayınlanmış bilgiler (iddialar)" için geçerlidir,diyebiliriz..3.tür ise topluma mal olmayan sıradan kişiler üzerinde olabildiği için bu tür bilgiler, doğru da olabilir yanlış da ama bir suç da teşkil edebilir.. 1 ve 2.türde ise suç teşkil edebilme olasılığı ise neredeyse yok denecek kadar azdır hatta hiç yok da diyebiliriz..Zaten olmaması da gerekir. Çünkü, kaynağı olan bir bilgi üzerine kurulan olasılıklı teoremlerin zararından ziyade, faydaları daha çok olabilir..
** Komplo teorileri, normalde hiçbir şeye/kimseye zararı olmaz...
Ancak aşırı hassas duygusal ve biraz da psikolojik rahatsızlığı olan kimseler üzerinde, bir takım olumsuz etkiler oluşturabilir. Ama bu olumsuz etkileri bu kişiler üzerinde, sadece komplo teorilerinde değil, örneğin covid-19 salgının kendisinde bile görebilmek mümkündür. Ve bu tür olumsuz tepkiler sadece hassas olan insanlarda değil, normal insanlarda da vardır ve bu olumsuz etkilenmeler hemen her olumsuz hatta olumlu haberlerde ve ortamlarda dahi olabilir. Yani bu olumsuz etkilenmenin sebepleri çok sayıda olabilir ve sadece komplo teorilerine tek taraflı bu suçu yüklemek doğru olmaz.
"Varsayalım ki komplo teorilerinden biri böyle olumsuz etkilenmelere sebep oldu ve komplo teorileri suçlandı. Öyleyse diğer olumlu ve olumsuz haber ve ortamlardan dolayı da olumsuz etkilenmeler olduğunda da aynı suçlamaların, bu olumlu ve olumsuz haber ve ortamlara da yapılması gerekmez mi? Belki de bu olumlu ve olumsuz haber ve ortamlardan dolayı meydana gelen olumsuz etkilenmelerde oluşan çeşitli zarar ve ziyanlar, komplo teorilerden dolayı meydana gelen olumsuz etkilenmelerden oluşan zarar ve ziyanlardan çok daha fazla da olabilir.. Yani tek taraflı bir suçlama, pek hakkaniyetli bir tavır olmayacaktır.."
Hemen her olumlu ve olumsuz haber ve ortam, kişilerin rahatsız olmasına zemin hazırlayabilir. Örneğin;
- Haberleri izleyen..
- Gazeteleri okuyan..
- Tv'lerde dizileri,filmleri,kadın programlarını vb programlarını izleyen kimseler, bunlardan olumsuz etkilenirse ve çeşitli zarar-ziyan oluşursa, bunların suçlusu komplo teorileri olabilir mi? Hiç akıl mantık alabiliyor mu?
- Eğer öyleyse, sağlık ocaklarına,sağlık birimlerine ve hastanelere giden hastaların sorumlusu da yine komplo teorileri olabilir,dyebilir miyiz? 😕
"Eğer böyle komplo teorilerine insanların hassas beyinleri kaldırmıyorsa, böyle teorileri okumamaları,izlememeleri daha yerinde olabilir..Hatta sadece komplo teorilerinde değil, diğer olumsuz etkilenmelere sebep olabilen olumlu-olumsuz haber ve ortamlardan da uzak durabilirler.. Örneğin, hiç gazete okumayabilir, tv ve dizi-film izlemeyebilir,internete dahi girmeyebilirler..Hatta komşulardan,akrabalardan,arkadaşlardan da uzak durabilir, sokağa dahi çıkmayabilirler...Madem herşeyden böyle olumsuz etkileniyorlar, öyleyse hiç bir şey yapmasınlar, otursunlar oturdukları yerde..Öyle değil mi?" 😁
Güldüğümüze bakmayın, aslında tüm bunlar trajikomik durumlar..İnsan üzülüyor böyle durumda olanlara ama bir açıdan baktığınız da gerçekten de böyle herşeyden olumsuz etkilenen insanlar olabiliyor..Ve bu kişilerin toplumdan ve herşeyden uzak olmaları da aslında gerçekten üzüntü verici..Onlara herşeyden olumsuz etkilenmemeleri için çeşitli destekler verilmeli..Psikolojik destek,sosyal destek,devletsel destek vs vs.. Aslında yapılması gereken en mantıklı ve en iyi olan şey, bu tür hassas bireylere, "bu tür komplo teorilerinin faydalarının anlatılması ve/veya bunlarla nasıl başa çıkabileceklerinin eğitimleri"de verilebilir..Yapılması gereken en iyi şey budur,herhalde.. Bu nedenle sadece tek taraflı komplo teorilerini suçlamak yerine, bunlardan faydalanmak daha mantıklıdır..Ya gerçekten de bu komplo teorilerinin olma olasılıkları, gerçeklik payları varsa? Çok sayıda komplo teorisinin, sonradan geçmişte yaşanmış olduğu ortaya çıkması da buna örnektir diyebiliriz..
Sosyal medyada dünyada en çok komplo teorisi üretenler yine devletlerin kendileridir.. Hemen her devletin istihbarat ve askeri istihbarat servislerinin , sosyal medyada sayıları milyonlarca hatta kimbilir belki de milyarlarca sahte hesaplar açarak, sahte yada gerçek üzerine kurulu milyarlarca komplo teorileri üretmiş olabildiklerini bilinmesi gerekir..
- Bu konuda şüpheler ise sosyal medya devleri üzerinde..
Facebook, twitter gibi sosyal medya devlerinin neden bu milyarlarca düzeydeki "komplo teorilerini ve sahte hesapları" kaldırmadığına dair bilgiler, bizlere birer ipucu da verebilir.. Şimdi bununla ilgili mücadele verdiklerini söylüyorlar ama ne kadar inandırıcı olabiliyorlar? "Kendileri için zararlı olan komplo teorisi, bir başkası için olmayabilir.. Bir başkası için komplo teorisi olan bilgiler, sosyal medya platformlarında bu komplo teorisi olarak görülmeyebiliyor.." Örneğin Trump'un twitlerinin,videolarının,sayfalarının kaldırılması,hesaplarının askıya alınması gibi durumlar, bizlere sosyal medya platformlarını yöneten başka küresel güçlerin olabileceğini gösteriyor. Türkiye'den de devlet adamlarının özellikle de twieetleri bu nedenle işaretlenebilmişti.. Bu tür müdahelelere baktığımızda, covid-19 aşıları hakkında dünyada oluşan şüphelerin hiç de yersiz olmadığını anlayabiliriyoruz..
** Komplo teorileri gerçekliği,gerçek olduğu ortaya çıkan komplo teorileri ve ülke devletlerinin ordularının ve istihbarat servislerinin sosyal medya platformlarında, on/yüz binlerce hatta milyonlarca sahte hesap açarak, sahte komplo teorileri üreterek dezorformasyon yapması..
"On binlerce" Facebook hesabı Rus istihbaratıyla ilgili olabilir.
Facebook daha önce resmi olarak Rusya'nın İnternet Araştırma Ajansı ile ilişkili 470 hesabın 2016 seçimleriyle ilgili olarak yasaklandığını ve geçen hafta Rusya'da 270 hesabın daha yasaklandığını belirtmişti. Ancak bugünün ifadesinde Mark Zuckerberg, çok daha yüksek bir “onbinler” tahmininden de bahsetti, ancak bu sayıya olan güven de çok daha düşük olacaktı. "IRA'da, özellikle IRA'ya sabitlediklerimizde, Amerikan seçimlerinde 470'i ve geçen hafta Rusya'da peşinden gittiğimiz 270'i tespit edebiliriz"; bu tür koordineli dezenformasyon kampanyası ile ilgili hesapların sayısını soran Senatör Feinstein'a (D-) yanıt olarak başladı. Ama sonra devam etti: "Sistemlerimizin yakaladığı, özellikle Rus istihbaratına atfedilmesi daha zor olan ancak sayı onbinlerce sahte hesapta yer alan başka birçok kişi var." (....)" (164)
"Twitter, Çin Dezenformasyon Kampanyasını Kaldırdı.
Şirket, son dezenformasyon çabasının yeni bir kırışıklık ile geldiğini söyledi: Çin hükümetinin koronavirüs salgınına verdiği yanıtı övmek. Çin, Hong Kong protestoları üzerine bilgi savaşlarıyla mücadele etmek için binlerce sahte Twitter hesabı oluşturdu. Twitter Perşembe günü yaptığı açıklamada, Çin'in Hong Kong'daki protestoları ve Komünist Partinin koronavirüse verdiği yanıtı tartışan on binlerce sahte hesap oluşturarak dezenformasyonu yayma çabasını hızlandırdığını söyledi. Şirket, dezenformasyonu yaymak için eşgüdümlü bir çaba içinde "yüksek oranda meşgul" olan 23.750 hesabı keşfettiğini ve kaldırdığını söyledi. Twitter ayrıca, içeriği beğenerek ve retweetleyerek Çin'in mesajlarını güçlendirmeye adanmış yaklaşık 150.000 hesabı kaldırdığını söyledi. (.....)" (165)
"Komplo teorisyeni diye bir şey yoktur.
En azından ana akım medyanın onları tasvir ettiği şekilde değil. 'Komplo' terimi, 'birlikte komplo kurma eylemi' olarak tanımlanır, ancak yavaş yavaş olumsuz çağrışımlar geliştirdi, öyle ki, işleyen tanım, içinde yaşadığımız gerçeklikle ilgili gerçek olmayan bir teori gibi görünüyor. 'Komplo teorisi' terimi, fantezinin ve hayal gücünün alemlerine, 'efsanevi' illuminati ile ilgili kurgu, film veya kitapların alemlerine göndererek sorgulamayı ve tartışmayı durdurmanın, saptırmanın bir yolu olarak kullanılır. Medya komplo teorisyenlerini aptal, cahil, aşırı sağ ve tehlikeli olarak tasvir ediyor. Ve bu sadece medya değil. Birleşik Krallık'ta artık 77. Tugay adında, internetteki "dezenformasyonu" engellemeye adanmış bütün bir ordu fraksiyonu var. Binlerce dijital asker sahte profiller oluşturuyor ve bir bilgi savaşı veriyor. Ve ilginç bir şekilde, ordunun sahte haber olduğuna inandığı şeyleri sadece yıkmıyorlar. Ayrıca bir deney olarak dezenformasyon yayıyorlar. Ne için? Bilgi savaşını devam ettirmek için mi? Gelmekte olan Teknokraside kontrolü sürdürmek için zihnimizin nasıl çalıştığını öğrenmek için? Birleşmiş ve güçlü olmaktansa bir ulus olarak bölündüğümüzden ve zayıfladığımızdan emin olmak için mi? Ve gerçekten şok edici olan şey, bazen bu dijital askerlerin sözlerinin ailemiz ve arkadaşlarımız tarafından kullanılan kelimelerle aynı olmasıdır "Sen tehlikelisin, dezenformasyon yaymayı bırak." Genellikle bu suçlamalar tek bir anlatıya dayanıyor, BBC ve The Guardian gibi medya kuruluşlarında sürekli tekrarlanan, komplo teorisyenlerinin virüs olmadığını, bunun 5G'den kaynaklandığını düşündüğü ve insanları 5G direklerine ateş açmaya teşvik ettiği 'komplo' . Yani birisi bunu söylediğinde, geldikleri politik bakış açısını temsil eden sözlerini gazeteden kaldırmış gibi geliyor. (......)" (166)
"Komplo teorilerinden ne öğrenebiliriz.
Siyasi ayaklanmalardan seks, teknoloji ve kadın endişelerine kadar, komplo teorileri bize toplumlarımızda neler olup bittiği ve bunları nasıl düzeltebileceğimiz hakkında çok şey anlatabilir. MÖ 331'de Roma'da bir sorun vardı. Şehrin diğer ucunda, pek çok seçkin adam hastalığa yenik düşüyordu ve neredeyse hepsi ölüyordu. Kayıplar, endişe verici olduğu kadar şaşırtıcıydı. Sonra bir gün bir köle, bir tür sulh hakimi olan bir küratör aediline yaklaştı ve nedenini bilebileceğini ima etti. Kız, gizlice zehir hazırlayan üst sınıf kadınlardan oluşan bir ittifak bulacaklarını iddia ettiği çeşitli evlere bir müfettiş ekibi götürdü. Onlar yaptı. Sanıklar merkez meydana sürüklendi ve masumiyetlerini kanıtlamaları istendi. Karışımlarının tıbbi olduğunu iddia ettiklerine göre, onları içerler mi? (....)" (167)
"Komplo teorileri
Komplo teorilerine inanç, normal insan psikolojisinin bir ürünüdür ancak son derece tehlikeli olabilir. COVID-19, 5G telefon ağından mı, yoksa gizli bir Çin biyolojik silah programının ürününden mi kaynaklanıyor? Hayır. Bu iddiaların her ikisinin de doğru olduğuna dair hiçbir kanıt yoktur, ancak bazı insanlar için çok fazla kanıt olmaması, örtbas etmenin açık kanıtıdır. Komplo teorisinin paranoyak, altüst olmuş dünyasına hoş geldiniz. Herhangi bir büyük dünya olayını düşünün ve bunu açıklayacak neredeyse kesinlikle en az bir komplo teorisi var. Liste neredeyse sonsuz: Apollo ayına inişler sahteydi, 11 Eylül bir iç işti, iklim değişikliği bir aldatmacaydı, JFK CIA tarafından öldürüldü, dünya düz, ilaç endüstrisi kanser tedavisini bastırıyor, aşılar Otizme neden olan Prenses Diana, kraliyet ailesi tarafından öldürüldü, Barak Obama Kenya'da doğdu ve gizlice Müslüman, dünya kertenkeleler tarafından yönetiliyor. Bu "teorilerin" çoğu, kelime katı bilimsel anlamından ziyade günlük anlamıyla kullanılır, gerçekten bilim veya tıp konularındaki "komplo hipotezleri" olarak adlandırılmalıdır. (....)" (168)
"Gerçek olduğu ortaya çıkan 6 komplo teorisi.
İnsanlar komplo teorilerini severler ve her zaman eski Romalıların birkaç tane olduğuna dair kanıtlar bile vardır. Bugün internetin gelişiyle birlikte her yerde görünüyorlar. Ancak terim genel olarak aşağılayıcı olsa da bu, insanların sizi elde etmeye çalışmadığı anlamına gelmez. Aşağıda (en azından kısmen ya da öngörüsel olarak) doğru olduğu ortaya çıkan bazı komplo teorileri var.
1. Roswell, Yeni Meksika'da düşen bir hava balonu değildi.
1947'de Ordu Hava Kuvvetleri, New Mexico'daki Roswell'in dışındaki çölde düşen gizemli bir nesnenin bir uçan daire değil, aslında bir hava balonu olduğunu açıkladı. Yıllar geçtikçe, kaza mahalline olan ilgi arttı ve azaldı, ancak 70'lerin sonlarından 90'ların sonuna kadar ilgi arttı ve birçok inanan, hükümetin Roswell'de gerçekte ne düştüğünü örtbas ettiğini iddia etti. Los Angeles Times'ın 1994'te belirttiği gibi, "Roswell olayı", düşmüş bir hava balonunun keşfiyle tetiklenen UFO fantezilerinden başka bir şey olmadığı için Savunma Bakanlığı tarafından defalarca reddedildi. " Görünüşe göre, bir örtbas vardı: Çölde düşen şey bir hava balonu değildi. Ama o da bir UFO değildi. Bunun yerine, muhtemelen balonla taşınan akustik algılama kullanan Sovyet nükleer silah gelişimini gözetlemek için bir Soğuk Savaş girişimi olan Mogul Projesi'nden bir balondu. (....)
2. Amerikalı bilim adamları havayı askerileştirdi. (....)
3. Birleşik Devletler hükümet yıllardır ufoları araştırıyor. (....)
4. Paradaki manyetik malzemeler, bir kişinin taşıdığı fatura sayısını belirlemek için kullanılabilir. (....)
5. "Çiplenmiş" insanlar uydular tarafından izlenebilir.
Detroit Free Press'e göre 90'ların yayını olan Relevance, yüksek kaliteli kağıdı ve güzel düzenleriyle "komplo teorileştirmenin en düzgün örneklerinden biriydi". Yayının arkasındaki kişi olan doktor Philip O’Halloran, bir sayıda derinin altına yerleştirilen biyoçiplerin "uzayda birkaç mil yukarı, yörüngedeki bir uyduya kadar uzaya gidebilen düşük frekanslı FM radyo dalgaları yayacağını" yazdı. İletim, 'yonganın' tam konumu hakkında bilgi sağlayacaktır. " Bu tür görüşlerin kökenlerini tartışmaya geçmeden önce, bir yıl sonra bir New York gazetesinde yazan bir psikolog, O'Halloran'ın önerdiği şeyi anlatan birini duyan ruh sağlığı uzmanlarının "kişinin ciddi bir paranoid bozukluktan muzdarip olduğuna dair bir teşhis koyabileceğini" söyledi. Ancak O'Halloran'ın fikri ileri görüşlüydü: Sadece üç yıl sonra, 1998'de, İngiltere'deki Reading Üniversitesi'nden Kevin Warwick adlı bir sibernetik profesörü, çağdaş bir Bağımsız makaleye göre "bir bilgisayarın tanıyabileceği benzersiz bir tanımlama sinyali yayan bir çip implantı aldı. oda ışıkları, kapı kilitleri veya asansörler gibi çeşitli elektronik cihazları çalıştırmak için.." Bu, O'Halloran'ın 2018'de önerdiğinden hala çok uzak olsa da The Atlantic, demanslı akrabalarını izlemek için GPS özellikli çipler yapmaya çalışan bir grup hakkında bilgi verdi. Gelecekte, birkaç on yıl önce paranoyak bir hastalık olarak reddedilen başka grupların GPS takibi olabilir."
6. Hükümet, yasak sırasında alkolü zehirledi. (....)" (169)
"Doğru olduğu ortaya çıkan 5 vahşi komplo teorisi.
Kalay-folyo şapkalarınızı bir saniyeliğine çıkarın, çünkü bazen kulağa çılgınca gelen bir komplo teorisi aslında doğru çıkmaktadır. Hükümetin savaşı haklı çıkarmak için bir düşman saldırısı oluşturmasından “zihin kontrolü” deneylerine kadar, gizliliği kaldırılmış belgeler veya soruşturmalar bunların gerçekten gerçekleştiğini kanıtlayana kadar bazı hikayelere inanmak zor. İşte bulduğumuz en çılgın eski komplo teorilerinden beşi:
1. ABD Donanması orada olmayan Kuzey Vietnam torpido botlarına ateş etti. (....)
2. FBI sızdı, gözetledi ve "yıkıcı" olarak gördüğü Amerikan siyasi gruplarını itibarsızlaştırmaya çalıştı. (....)
3. ABD askeri liderlerinin masum insanları öldürme ve hepsini Küba'yı suçlama gibi bir planı vardı. (....)
4. CIA, medyada propaganda yaymak ve istihbarat toplamak için en iyi Amerikalı gazetecileri işe aldı.
1950'lerde Soğuk Savaş'ın ortasında başlayan Merkezi İstihbarat Teşkilatı, kamuoyunu etkilemek ve istihbarat toplamak amacıyla önde gelen Amerikalı gazetecilerle görüştü. Mockingbird Operasyonu adlı program yaklaşık otuz yıldır devam etti. 1977'de Rolling Stone'da yazan gazeteci Carl Bernstein'dan: "Bu gazetecilerin Ajans ile olan ilişkilerinden bazıları zımniydi; bazıları açıktı. İşbirliği, uzlaşma ve örtüşme vardı. Gazeteciler, basit istihbarat toplamadan Komünist ülkelerdeki casuslarla birlikte hizmet vermeye kadar çok çeşitli gizli hizmetler sağladılar. Muhabirler defterlerini CIA ile paylaştı. Editörler kadrolarını paylaştı. Gazetecilerden bazıları Pulitzer Ödülü sahibi, kendilerini ülkeleri için portföyleri olmayan büyükelçiler olarak gören seçkin muhabirlerdi. Çoğu daha az yüceltildi: Ajans ile olan ilişkilerinin çalışmalarına yardımcı olduğunu fark eden yabancı muhabirler; casusluk işinin cüretkar işleriyle, makaleler yazarken olduğu kadar ilgilenen telsizler ve serbest gazeteciler; ve en küçük kategori, yurtdışında gazeteci kılığına giren tam zamanlı CIA çalışanları. Pek çok durumda, CIA belgeleri, gazetecilerin Amerika’nın önde gelen haber kuruluşlarının yönetimlerinin onayıyla CIA için görevler yapmak üzere görevlendirildiğini gösteriyor." Kilise Komitesi, programın çoğunu, Kongre'den gelen tam bir raporla birlikte ifşa etti; “CIA şu anda dünyanın dört bir yanında CIA'ya istihbarat sağlayan ve bazen gizli propaganda yoluyla fikirleri etkilemeye çalışan birkaç yüz yabancı kişiden oluşan bir ağa sahip. Bu kişiler, CIA'ya çok sayıda gazeteye ve çok sayıda basın hizmetlerine ve haber ajanslarına, radyo ve televizyon istasyonlarına, ticari kitap yayıncılarına ve diğer yabancı medya kuruluşlarına doğrudan erişim sağlar. "
5. CIA, farkında olmadan ABD ve Kanada vatandaşları üzerinde bazıları ölümcül olan "zihin kontrolü" deneyleri gerçekleştirdi.
Gizmodo'ya göre, belki de doğru olduğu ortaya çıkan en şok edici komplo teorilerinden biri, Soğuk Savaş sırasında biyolojik ve kimyasal silah yeteneklerini geliştirme amacını taşıyan MKUltra adlı bir CIA programıydı. Ancak, araştırmayı kapsayan daha büyük bir programa dönüştü (Today I Found Out aracılığıyla):
- alkolün sarhoş edici etkisini artıracak;
- hipnozun indüksiyonunu kolaylaştıracak veya başka şekilde yararlılığını artıracak;
- bireylerin sorgulama sırasında mahrumiyet işkencesi ve zorlamaya karşı koyma becerilerini artıracak ve sözde "beyin yıkama" olarak adlandırılan;
- kullanımları öncesinde ve sırasında yaşanan olaylar için hafıza kaybı yaratacak;
- uzun süreler boyunca "şok ve kafa karışıklığı yaratacak" ve gizli kullanım yapabilen; ve
- bacaklarda felç gibi fiziksel sakatlıklara neden olacak akut anemi vb.
Program süresince CIA, hastaneler, hapishaneler ve üniversiteler gibi 80'den fazla kurumla çalışmak üzere paravan şirketler kurdu. Bu ortaklıklar kurulduktan sonra, ajans uyuşturucu, hipnoz ve sözlü ve fiziksel taciz kullanan konularda deneyler yaptı. Kilise Komitesi'ne göre, bu programa en az iki Amerikan ölümü atfedilebilir. Kilise Komitesi bu şok edici programın çoğunu ortaya çıkarmış olsa da, çok gizli dosyaların birçoğunun 1973'te CIA Direktörü Richard Helms tarafından imha edilmesi emri verildi." (170)
"Gerçek olduğu ortaya çıkan komplo teorileri.
11 Eylül'den JFK'dan aya ayak basmasına ve Jeffrey Epstein'ın ölümüne kadar, resmi açıklamaları sorgulayan insanlar genellikle deli olarak damgalanır. (...) Bu günlerde, YouTube'da komplo teorileri yayınlamak sizi yasaklayabilir bile. Dolayısıyla, CIA'nın gerçekten gizli bir zihin kontrol programına sahip olduğunu veya ABD hükümetinin II.Dünya Savaşı'ndan sonra Nazi bilim adamlarını işe aldığını ve kendi halkına "sahte bayrak" terör saldırıları planladığını öğrenmeye yardımcı olmuyor. İşte komplo teorilerinden bazıları ya da gerçekten gerçekleşen eski komplolar.. (....)" (171)
** Bill Gates'in komplo teorileri..
"Bill Gates, 2021'in nasıl olacağını tahmin ediyor ve yakın geleceğimize dair bizi uyarıyor.
İş adamı, pandeminin bu yıl boyunca nasıl gelişeceğine ve işlerin ne zaman normale dönebileceğine dair tahminlere sahip. İşadamı, bilgisayar ve hayırsever Bill Gates, Covid-19 nedeniyle şu anda yaşanan gibi bir sağlık krizini tahmin edebildi. Daha sonra hangi eczacının ilk doza başlayacağını tahmin etti. Aynı şekilde, pandeminin ne zaman biteceğini ve hangi değişikliklerin devam edeceğini ifade etti. Hemen 2021'in neye benzeyebileceğini ve her şeyin cesaret verici olmadığını açıkladı. Microsoft kurucu ortağı, blogunda "Bu gelişmeler 2021'i 2020'den daha iyi hale getirecek" başlıklı bir makaleyi duyurdu ve burada geçen yıl öğrenilen dersler ve görmeyi bekleyebileceklerimiz üzerine düşündü. bu 2021.(....)" (23)
"Bill Gates, 2015'te Covid-19 salgınını öngördü; iklim değişikliği, biyo terörizm gelecekteki tehditler konusunda uyarıyor.
2015'te koronavirüs salgınını doğru bir şekilde tahmin eden hayırsever Bill Gates, şimdi iklim değişikliğinin her yıl Covid-19'un 2020'de yaptığından daha fazla insanı öldürebileceğini söylüyor. 2020 Covid-19 salgınını doğru bir şekilde öngören, 16. yüzyıl astrologu Nostradamus değil, Microsoft'un kurucu ortağı Bill Gates'di. Gezegendeki en önde gelen hayırseverlerden biri olan milyarder, 2015'te yapılan 'Bir sonraki salgın' başlıklı Ted konuşmasında, önümüzdeki 10 yıl içinde gezegendeki milyonlarca insanı savaşın değil de bir mikrobun öldürme olasılığının daha yüksek olduğu konusunda uyardı. . “Önümüzdeki birkaç on yıl içinde herhangi bir şey 10 milyondan fazla insanı öldürürse, büyük olasılıkla bir savaştan ziyade oldukça bulaşıcı bir virüs. Füzeler değil, mikroplar, ”demişti Gates. (....)" (24)
"Bill Gates, yaklaşan felaketleri tahmin ediyor ve milyonların tehditlerle karşı karşıya olduğu konusunda uyarıyor.
Bir YouTube röportajında milyarder Hayırsever Bill Gates, insanlığın karşı karşıya olduğu sonraki iki ölümcül felaket olacağına inandığını tahmin etti. Milyarder hayırsever Bill Gates, geçtiğimiz günlerde, insanlığın karşı karşıya olduğu sonraki iki ölümcül felaket olacağına inandığı şeyin tahmininde bulundu. "Veritasium" adlı YouTube kanalının sunucusu Derek Muller ile yaptığı röportajda Gates, ölümcül tehditlerin ana hatlarını çizdi ve iklim değişikliği ve biyoterörizmin önümüzdeki yıllarda meydana gelebileceğini ve milyonlarca insanı yok edebileceğini söyledi. Microsoft'un kurucu ortağının, 2015 yılında koronavirüs gibi bir solunum virüsünün neden olduğu yeni bir pandemi olasılığı konusunda dünyayı uyardığını belirtmekte fayda var. Gates, “Biri iklim değişikliğidir. Her yıl bu, bu salgında sahip olduğumuzdan çok daha büyük bir ölüm olur." (....)" (25)
YOUTUBER Bill Gates..😁
"Bill Gates ; Bir sonraki salgını böyle önlüyoruz.
Talihsiz gerçek şu ki, COVID-19 son salgın olmayabilir. Dünya bunu önlemek için adımlar atmadıkça, bir sonraki salgının tehdidi her zaman başımızın üzerinde olacak. (gatesnotes.com (27)) adresindeki 2021 Yıllık Mektubumuzda bu konu hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz." (26)
"Küresel sağlık yerelleştiği yıl.
Dünya, bu pandeminin zor kazanılmış derslerini herkes için daha sağlıklı, daha eşit bir geleceğe dönüştürmek için önemli bir fırsata sahip. Bu mektubu, hayatımızdaki diğerlerinden farklı olarak bir yıl sonra yazıyoruz. Yirmi yıl önce, küresel sağlığa odaklanan bir vakıf oluşturduk çünkü Microsoft'un getirilerini olabildiğince çok yaşamı iyileştirmek için kullanmak istedik. Sağlık, gelişen her toplumun temelidir. Sağlığınız risk altındaysa veya ölümcül bir hastalığa yakalanmaktan endişeleniyorsanız, başka bir şeye konsantre olmak zordur. Hayatta kalmak ve iyi kalmak, her şeyin gerekli zararına karşı önceliğiniz haline gelir.(.....)" (27)
"Bill Gates: "Salgının sonu, en iyi örnek, muhtemelen 2022'dir"
Microsoft'un kurucusu ve Bill ve Melinda Gates Vakfı'nın eş başkanı Bill Gates, 10 Ekim 2019'da Lyon, Fransa'da Küresel HIV Tüberkülozu ve Sıtma ile Mücadele Fonu konferansı sırasında bir konuşma yaptı. Microsoft'un kurucusu ve Bill ve Melinda Gates Vakfı eş başkanı Bill Gates şunları söyledi; Aşı onaylarının gelecek yılın başlarında gelmesini ve ABD'nin 2021 yazında normale dönmeye başladığını görmesini beklese de, salgının 2022'ye kadar sonunu görmeyeceğimize inanıyor. Gates, Fox News Pazar günü yaptığı açıklamada, "En iyi salgının sonu muhtemelen 2022'dir. Ancak 2021'de, küresel yaklaşımı benimsersek sayıları aşağı çekmemiz gerekir" dedi. "Tanrıya şükür aşı teknolojisinin orada olduğunu biliyorsunuz, fon sağlandı ve şirketler en iyi çalışanlarını buna yatırıyor. Bu yüzden bunun sonsuza dek sürmeyeceği konusunda iyimserim."(.....)" (183)
- WHO ve diğer bilim adamlarının komplo teorileri..
"Dünya Sağlık Örgütü: Covid-19 salgını 2022'nin başlarında sona erer
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölge Direktörü Dr. Hans Kluge, Covid-19 salgınının 2022 yılının başlarında biteceğini ve en kötü senaryonun geride kaldığını söyledi. Danimarka devlet yayıncısı DR'ye açıklamalarda bulunan Kluge, 2021 yılında da Covid-19'un tüm dünyada etkisini göstereceğini ancak 2020 yılına göre daha temkinli ve yönetilebilir olacağını vurguladı. Kluge, en kötü senaryonun geride kaldığını, virüsün ilk yayılmaya başladığı 2020 yılına göre virüs hakkında daha fazla bilgiye sahip olunduğunu belirtti. Covid-19 salgınında yaşanan gelişmeleri hiç kimsenin önceden bilemeyeceğini vurgulayan ve kendi tahminini açıklayan Kluge, "2022'nin başında salgının sona ereceğini düşünüyorum. Virüs olmaya devam edecek, ancak kısıtlamalara ihtiyaç olacağını düşünmüyorum. Bu iyimser bir mesaj." ifadelerini kullandı. (.....)" (180)
"Covid: 'Toplum 2022'ye kadar normale dönmeyebilir'.
Dünyanın önde gelen bilim adamlarından biri, toplumun "gelecek yıla kadar" normale dönmesinin pek olası olmadığını söyledi. Prof Helen Rees, "birinci nesil" aşıların yeni koronavirüs varyantlarına karşı daha az etkili olabileceğini söyledi. Sonuç olarak Prof Rees, BBC Wales Live'da jab'ların yüksek hacimli sunumunun 2022'ye kadar gerçekleşmeyebileceğini söyledi. Güney Afrika'dan ama Galler'de ailesi olan Prof Rees, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) Covid-19 komitesinde yer alıyor. Halk Sağlığı Wales, Galler'deki topluluklar içinde Güney Afrika varyantının potansiyel yayılma potansiyeli hakkında bir araştırma başlattı.(.....)" (181)
"Hayat ne zaman normale dönecek? Fauci şimdi 2022 diyor.
Jen Psaki Çarşamba günü, "Tam olarak tahmin edebileceğimiz bir yerde değiliz" dedi.(...) Başkan Joe Biden ve aralarında Dr. Anthony Fauci'nin de bulunduğu üst düzey danışmanlardan oluşan ekibi, bu hafta aşı uygulamasına bağlı yeni tarihler ve okulların yeniden açılmasıyla ilgili hedefleri değiştirerek, çoğu Amerikalının önümüzdeki aylarda neler beklemesi gerektiğini açıklamaya çalıştı. (...) İşte baş döndürücü zaman çizelgesi hakkında bilmeniz gereken üç şey: Yeni bir normal var ve kimse bunun hakkında konuşmak istemiyor. Aylarca, LA Times Today ile yapılan bir röportajda Fauci'nin aşı uygulaması planlandığı gibi çalışsaydı, bu sonbaharda hayatın yeniden "normal" hissetmeye başlayabileceğini öne sürdükten sonra, bu hafta yeni bir tahmin verdi. Fauci, "Umarım, 2022'ye girmeye başladığımızda gerçekten alıştığımız normalliğe yaklaşan bir normallik derecesine sahip olacağız" dedi.(....)" (182)
- Covid-19 Anma törenleri samimi mi?
"Pandemide hayatını kaybeden 500.000 Amerikalıyı onurlandıran Beyaz Saray mum ışığı töreninin resimlerini görün.
Soldan, Başkan Joe Biden, First Lady Jill Biden, Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve kocası Doug Emhoff, 22 Şubat 2021 Pazartesi günü Washington'da COVID-19'dan ölen 500.000 Amerikalıyı onurlandırmak için düzenlenen bir tören sırasında Beyaz Saray'ın önünde duruyor. . Başkan Joe Biden, Pazartesi günü COVID-19'dan ölen 500.000'den fazla Amerikalının yasını tuttu. Pazartesi günü bir anma töreninde "İnsanların sıradan Amerikalılar olarak tanımlandığını sık sık duyarız. Böyle bir şey yok" dedi. "Onlarda sıradan bir şey yok. Kaybettiğimiz insanlar olağanüstü." 28 milyondan fazla vaka ile ABD, ABD'de bilinen ilk koronavirüs ölümünün kaydedilmesinden bu yana, virüsten yarım milyon ölümle sonuçlanan korkunç bir kilometre taşı kaydetti.(....)" (189)
"Biden, COVID-19 nedeniyle kaybedilen 500.000 ABD hayatını anıyor
ABD'nin COVID-19'dan 500.000 ölüm eşiğini geçmesinden saatler sonra, Başkan Biden Pazartesi gecesi geçen yıl kaybedilen canları antı. Bir yıl süren pandemide ABD'den daha fazla can veren ülke yok. Beyaz Saray'da yaptığı kısa bir konuşmada "Bugün, gerçekten acımasız ve yürek parçalayıcı bir dönüm noktasına işaret ediyoruz" dedi. "500.071 ölü. Bu salgında bir yılda ölen Amerikalılar, Birinci Dünya Savaşı, II. Dünya Savaşı ve Vietnam Savaşı'nın toplamından daha fazla."(....)" (190)
"CNN sunucusu, Covid'den 500 bin ABD'nin öldüğünü bildirirken ağlıyor.
Brianna Keilar, "Kaybettiğimiz insanları kişisel olarak tanımasak bile hatırlamamız gerekiyor," diyor. CNN sunucusu Brianna Keilar, ABD'de şu anda Covid-19'dan ölen 500.000 kişiden bazılarını hatırlayan üzücü bir bölümün ardından gözyaşlarını sildi. Newsroom'un dayanağı, sevdiklerinin son anlarını anlatan aile üyelerinin duygusal klipleriyle derinden etkilendi. Bayan Keilar şöyle başladı: "Birçoğunun bu astronomik kayıp karşısında hissizleştiği bir ulus olarak bile, Amerikalı arkadaşlarımızın bu hikayelerinin, geçen yıl biriktirilmiş olmanın doğal olduğunu ve bu zırhı deldiğini biliyorum ve sorun değil." (....)" (191)
"BBC muhabiri, Covid'den haftalar arayla ölen ebeveynlere trajik bir haraç verirken gözyaşları içinde.
BBC muhabiri Cathy Killick, her ikisi de birbirinden haftalar arayla COVID-19'dan ölen ebeveynlerinin hayatlarını yansıtırken gözyaşlarına boğuldu. BBC muhabiri Cathy Killick, ailesinin hayatını yansıtan duygularını zaptedemedi. Koronavirüsten ölen ebeveynlerine dokunaklı bir saygı duruşunda bulunarak, hastalığın dünya çapındaki aileler üzerindeki etkisinin farkına varmanın önemini vurguladı. Bayan Killick şunları söyledi: "Duyduğunuz müzik, kardeşimin ölürken annemize çalmak için bulduğu bir şey. (.....)" (192)
"CNN Muhabiri, Canlı TV'de COVID Ölümleri Üzerine Gözyaşları İçinde Yıkıldı: 'Tamam Değil'
Sara Sidner, COVID'den ölen anneleri için bir ailenin otopark cenazesini tartışırken duygusallaştı. Koronavirüs salgınının ön saflarında haber yapan bir CNN muhabiri, virüsün Amerika Birleşik Devletleri'nde yüz binlerce aileye yaptığı acı ve ıstırabın duygusal bir görüntüsünde canlı yayında bozuldu. Muhabir Sara Sidner, ev sahibi Alisyn Camerota ile konuşurken ağlamaya başladığında vakaların arttığı Güney Los Angeles'ta yakın zamanda yaptığı bildiriyi düşünüyordu. Salı günü gözyaşları içinde "Özür dilerim. Bunu atlatmaya çalışıyorum" dedi. "Bu, bulunduğum onuncu hastaneydi ve bu ailelerin bundan sonra nasıl yaşamak zorunda olduklarını ve bu kadar ileri giden gönül yarasını görmek için ... Gerçekten alması zor." (....)" (193)
-COVID-19 SALGIN VE AŞILARI HAKKINDA BAZI İLGİNÇ KOMPLO TEORİLERİ..ACABA GERÇEK OLABİLİR Mİ?
"Covid-19 mitleri QAnon komplo teorisiyle nasıl birleşiyor.
Çevrimiçi ve gerçek hayattaki gösterilerde, iki viral komplo teorisi giderek daha fazla bir araya geliyor. İlk bakışta ortak görünen tek şey, gerçeklikten çok uzak olmalarıdır. Bir yandan, QAnon: Başkan Trump'ın Şeytan'a tapan elit pedofillere karşı gizli bir savaş yürüttüğünü iddia eden karmaşık bir komplo teorisi. Öte yandan, koronavirüsün var olmadığını, ölümcül olmadığını ya da diğer birçok temelsiz iddiayı iddia eden girdaplı bir sahte bilim yığını. Bu iki fikir şimdi büyük bir komplo karması içinde giderek daha fazla bir araya geliyor. Bağlandı.. Geçtiğimiz hafta sonu Londra sokaklarında, binlerce takipçiye bir anti-mask, anti-lockdown gösterisinde hitap eden konuşmacıların her iki temaya da değindikleri görüldü. QAnon'u ve bir dizi başka komplo teorisini tanıtan posterler sergilendi. Pazar günü Başkan Trump, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki gerçek Covid-19 ölümlerinin resmi rakamların küçük bir kısmı olduğunu iddia eden bir mesajı retweetledi. Tweet daha sonra yanlış bilgilendirme politikası uyarınca Twitter tarafından silindi. Onu gönderen hesap - "Mel Q" hala yayında ve QAnon fikirlerinin bol miktarda yayıcısı. QAnon'un ana düşünce tarzı, Başkan Trump'ın, önde gelen politikacıların ve gazetecilerin tutuklanıp idam edilmesiyle hesaplaşma günü sona erecek olan çocuk kaçakçılığına karşı bir mücadeleye liderlik ediyor olmasıdır. Mel Q, koronavirüs dezenformasyonunu da tıkayan birçok QAnon etkileyicisinden sadece biri. QAnon ve Covid-19 komploları arasındaki birleşme, BBC tarafından alınan bir dizi e-postada da görülüyor. Tipik bir e-postada "Koronavirüs çocuk seks kaçakçılığının örtbas edilmesidir - bu dünyada büyük bir sorun ve kimse bunu bildirmek istemez". Bir başka adam, protestolara katılan annesinin pandemi sırasında ilk olarak koronavirüs komplo teorileri ve şimdi de QAnon tarafından nasıl tavşan deliğine götürüldüğünü açıklamak için temasa geçti.
Şeytani pedofiller, anti-vaxxers ve 5G.. QAnon etkileyicileri ve pandemik komplocular arasında uzun süredir örtüşme var, ancak Londra ve dünyanın diğer şehirlerindeki hafta sonu protestoları, artan bağlarının bugüne kadarki en büyük çevrimdışı gösterisiydi. Aşırılığa odaklanan bir düşünce kuruluşu olan Stratejik Diyalog Enstitüsü'nün (ISD) üst düzey politika direktörü Chloe Colliver, "Covid komplolarının savunucuları QAnon kalabalığından hazır izleyiciler buldular ve bunun tersi de geçerlidir" diyor. Open University psikoloğu Jovan Byford, "Pandemi karşısında, komplo teorileri düzenli ve kontrol edilebilir bir dünya çiziyor" diye açıklıyor. "Komplo teorileri, sosyal mekanizma çöktüğünde ve dünyayı anlamlandırmanın mevcut yolları olup bitenler için yetersiz kaldığında gelişir." Pandemi, bu tür fikirler için genel potansiyel kitleyi artırırken, QAnon ve koronavirüs zincirleri de çocuklarla ve onların güvenlikleriyle ilgili bir meşguliyet - veya takıntı - ile bağlantılıdır. Bu, bu teorilerin neden daha iyi huylu tartışmaların hangi kafelerin bebek dostu olduğunu veya hangi yerel okulların not aldığını kapsadığı yerel Facebook gruplarında yayıldığını görmemizi açıklıyor. "Çocuk istismarı, cinsel ve ahlaki ahlaksızlığın özüdür ve tartışılmaz derecede kötü olan bir şeydir" diyor Jovan Byford, "bu yüzden teoriye dahil edilmesi, komplocuların canavarlığı ve suçluluğu fikrini mutlak, tartışılmaz uç noktaya taşımaya yardımcı oluyor." (....)" (57)
"Covid-19, çocuk istismarı için ideal ortamı yarattı.
Kilitlenmeler, teknoloji devleri ve ajanslar tarafından daha zayıf çevrimiçi gözetime yol açtı. Darknet suçluları, kilitlenme sırasında web üzerindeki kontrollerdeki zayıflıkları tespit etmek ve bunları kullanmak için hızlı davrandılar. Interpol geçtiğimiz günlerde, Covid-19 salgınının ve uzun süreli tecrit sürelerinin mükemmel bir çocuk istismarı ve çevrimiçi istismar fırtınası yarattığını bildirdi. Normal yüz yüze etkileşimlerini kesen küçükler, ekranlarında artan miktarda zaman geçiriyorlardı. Ebeveynlerin sık sık dikkati dağıldı ya da evde eğitimle birlikte işleri halletmeye çalışıyordu. Bu arada pedofililer ve çocukları para gasp etmek veya resimlerini satmak amacıyla cinsel olarak istismar edenler de internette geçirilen zamanı artırdı. Kolluk kuvvetleri de tecrit sırasında önemli ölçüde engellendi. Interpol Uluslararası Çocuk Cinsel İstismarı veritabanını düzenli olarak kullanan üye ülkelerin yüzde altmışı ya buna erişmedi ya da Covid-19 salgını sırasında faaliyetlerinde önemli bir azalma gördü. (....)" (58)
"Kadınlar neden koronavirüs aşısı olmak için daha az istekli olabilir? Araştırma.
Geçtiğimiz haftalarda yayınlanan üç anket, pandemi sırasında kadın ve erkeklerin davranışları ve inançları hakkında bildiğimizi veya bildiğimizi düşündüğümüzü altüst etti. Ufukta koronavirüs aşıları ile Pew Research, yaklaşık 13.000 Amerikalıya bir aşı yaptırmayı planlayıp planlamadıklarını sordu. (....) Yeryüzünde neler olup bitiyor? Dezenformasyon ve komplo teorileri hakkında rapor yazan bir gazeteci Ben Collins, "Bunun sosyal medya ve çevrimiçi sağlık topluluklarıyla nasıl bağlantılı olduğunu merak etmelisiniz". Çevrimiçi Goop ve QAnon topluluklarının kutsal olmayan bir pastel ittifak oluşturması mümkün mü? Vücudumun bir karışımı tarafından ele geçirilen kadınlar bir tapınak mı, hükümetim pedofil bir yüzük, retorik Instagrammed ve Pinterest inkarcılığa yol açtı mı? (....) Funk birkaç şeye daha dikkat çekti. Önceki alakasız çalışmalarda, erkekler yeni genetik teknolojileri benimseme konusunda daha istekli davrandılar. Kadınlar bekle ve gör yaklaşımına yöneldi. Funk, bu kadınların er ya da geç aşı olmayı planladıklarını söylemiş olabilir. Sadece önce gitmek istemiyorlar. Bazı kadınların, çevrimiçi anti-vaxx'lardan değil, gerçek tıbbi bakıcılardan tıbbi rehberliği takip etmesi de mümkündü. Hamile ve emziren kadınlar, Pfizer ve Moderna’nın koronavirüs aşı denemelerinden, birçok klinik denemeden (çalışmalar sırasında birkaç düzine katılımcı istemeden hamile kaldı) çıkarıldı. Bu, mevcut güvenlik güvencelerinin yalnızca kendi sağlıkları için değil bebeklerinden de korkan kadınlar için güven verici gelmeyebileceği anlamına gelir.(....)" (59)
"Polis : Komplo teorisi ABD'li eczacıyı aşıları bozmaya itti..
Yetkililer, Wisconsin'li adamın COVID-19 aşısının insanların DNA'sını mutasyona uğratacağına inandığını söylüyor. Wisconsin'li bir eczacı, Moderna'nın COVID-19 aşısını yok etmeye çalıştığı için tutuklandı. Bir Wisconsin eczacı polise, mahkeme belgelerine göre, aşının insanların DNA'sını mutasyona uğratacağına inandığı için yüzlerce doz koronavirüs aşısını mahvetmeye çalıştığını söyledi. Steven Brandenburg, doğu Wisconsin'de hizmet veren bir sağlık bakım sistemi Advocate Aurora Health'de bir eczacı Polise, mahkeme belgelerine göre 57 şımarık Moderna aşısı şişesiyle ilgili soruşturmanın ardından geçen hafta Grafton köyünde tutuklandıktan sonra dünyanın "çöktüğüne" inandığını söyledi. Yetkililer, şişelerde 500 kişiye yetecek kadar aşı bulunduğunu söylediler. Pazartesi günü sanal bir duruşmada, Ozaukee İlçe Bölge Savcısı Adam Gerol, Brandenburg'un "güvensiz olduklarına dair bu inancı oluşturduğunu" söyledi. Eczacının, eşiyle boşandığı için üzgün olduğunu ve bir meslektaşının Brandenburg'un işe iki kez silah getirdiğini söylediğini ekledi. Mahkeme belgelerinde bir dedektif, Bradenburg'un kabul edilen bir komplo teorisyeni olduğunu ve araştırmacılara, DNA'larını değiştirerek insanlara zarar verebileceği için kasıtlı olarak aşıyı mahvetmeye çalıştığını söylediğini söyledi. (.....)" (56)
"Yoganın komplo teorisi sorunu var mı?
Bir yoga öğretmeni olarak kariyeri boyunca Seane Corn, öğrencilerin ve meslektaşlarının ana akım tıbba karşı savunduğunu duymak için kullanıldı. Hatta bazı endişelerini paylaşıyor. Ancak 2020'de koronavirüs salgını başladığında Seane bir değişiklik fark etti. BBC'ye verdiği demeçte, "Beni panellerde konuşmaya veya aşı karşıtlığından bahseden liderleri dinlemeye davet eden metin mesajları ve e-postalar almaya başladım, ancak bunun içinde Covid'in bir aldatmaca olduğuna dair bir retorik vardı" dedi. Corn, "Daha sonra bana Big Pharma hakkında bilgi göndermeye başlayacaklardı ve bu daha sonra Bill Gates ile ilgili bilgilere ve ardından seks kaçakçılığına yol açacaklardı" diyor. "Ayrıca akranlarım arasında farklı bir dilin kullanıldığını gördüm: 'Büyük Uyanış', 'Fırtına', 'Nereye Gidiyoruz, Hepimiz Gidiyoruz'." Bayan Corn, "Bunların hepsi tamamen ruhsal konuşmadır - yoga topluluklarında özgürleşme özgürlüğünden bahsederken '(Büyük Uyanış) gibi bir terimi kolayca kullanabiliriz" diye ekliyor. Ancak bu cümleleri başka bir topluluktan da tanıdı: QAnon. QAnon, seks ticareti yapan Satanist pedofillerden oluşan bir grubun dünya çapındaki hükümet işletmelerine ve medyasına sızdığı ve eski ABD Başkanı Donald Trump'ın onları alt etmek için çalıştığı fikrine odaklanan, temelsiz komplo teorilerinin geniş kapsamlı bir kümesidir. Ocak ayında ABD Kongre Binası'na düzenlenen saldırıda olduğu gibi, bazı taraftarlar şiddet içeren suçlarla ilişkilendirildi. Yoga topluluğunun üyelerine olan çekiciliği, bazılarını şaşırtabilir. Ancak pandeminin başlangıcından bu yana, bir dizi batı yoga ve "sağlık" etkileyicisi, sosyal medya platformlarını QAnon komplolarını paylaşmak ve yüz maskesi ve aşı kullanımını caydırmak için kullandı. (....)" (184)
"Covid-19: Onlara bir anti-vax videosu gösterdiğimizde bir gönüllü paneli nasıl tepki verdi?
Aktivistler, sosyal medya saldırısında aşılardan korkan insanları hedef alıyor. Bir deneyde BBC Panorama, aşı olma istekliliklerini nasıl etkilediğini görmek için yalanlarla dolu bir panel videosu gösterdi. Norwich'in uykulu bir banliyösünde 83 yaşındaki Rosemary, bir akrabasından WhatsApp mesajı açar. ""Uzmanlara Sor" adlı bir video içerir. Klip, İngiltere, ABD, İspanya ve İsveç'te bulunan etkileyici tıbbi ve bilimsel başlıklara sahip insanları içeriyor. Bazıları, kanıtların aksine, Covid-19 aşılarının güvensiz olduğunu, bir kişinin DNA'sını değiştirebileceğini ve hatta salgının bir şekilde gerçek olmadığını iddia ediyor. Biberiye korkar ve aşı olup olmayacağından aniden emin olamaz. "Kulağa çok gerçekçi geldi ve insanlar çok makul ve klinisyen ve doktor olarak adlandırıldılar" diyor. Yaşlıların ve risk altındaki grupların çoğunun aşıları olmuş olduğu için, hükümet için bir sonraki büyük zorluk İngiltere'deki herkesi aşılamaktır. Çoğu insan aşı yapmak istediğini söylese de kararlı bir azınlığın uyguladığı en son aşı karşıtı taktikler, insanların gerginliğini istismar etmeye çalışıyor.
Kasıtlı taktikler.. Biberiye, aşı karşıtı aktivistler tarafından kullanılan taktiklere maruz kalan milyonlarca kişiden sadece biri - aşılar hakkında tehlikeli olduklarını öne sürmek ve bir tür devlet kontrolü dahil olmak üzere çeşitli iddialarda bulunan gevşek bir insan topluluğu. 27 dakika boyunca Uzmanlara Sor videosu, sık sık tıbbi konsültasyon odaları gibi görünen yerlerde oturan pek çok kişinin kimlik bilgilerini yankılayan 33 kişiyi durmaksızın tanıtıyor. İddiaların çoğu yanıltıcı olsa da ya da tamamen doğru olmasa da benzer mesajları güvenle ve sakince tekrar ediyorlar. Biberiye, genellikle sağlam tavsiye almak için başvuracağı doktorlara benzeyen bu insanlar, Covid-19'un "gerçek bir tıbbi salgın olmadığını" söylediği için şok oldu ve aşıların DNA'nızı değiştirerek kısırlığa neden olduğunu, bunların bir parçası olduklarını, insanlara zarar vermek için kasıtlı bir küresel plan olduğunu söyledi. Videodan korkmakta yalnız değil. Bir Londra konseyi, Uzmanlara Sor videosu Asyalı ve siyah topluluklarda dolaşmaya başladıktan sonra bir uyarı yayınladı. Bu gruplar koronavirüsten orantısız bir şekilde etkilendi ve bazı etnik azınlık gruplarının Covid-19 aşıları söz konusu olduğunda daha yüksek bir isteksizliğe sahip olduğuna dair göstergeler var. Westminster konsey lideri Rachael Robathan, "Bunu bu toplulukları hedef almaları, aşı yapılmadığı için ölenlerin olacağı anlamına gelecektir" diyor. YouTube, Twitter ve Facebook'tan kaldırılmış olmasına rağmen Uzmanlara Sor'un 250.000'den fazla kez görüldüğü iddia edildi. WhatsApp'ta viral oldu ve üreticileri PayPal üzerinden bağış istiyor.
Sosyal medya patlaması.. Video, çevrimiçi bir aşı karşıtı saldırının yalnızca bir kısmı. BBC Monitoring tarafından yapılan özel araştırma, pandemi sırasında aşı karşıtı materyalleri destekleyen sosyal medya hesaplarının takipçilerinde büyük bir artış olduğunu ortaya koydu. Bunlar meşru tıbbi sorular soran hesaplar değil, aşılara karşı zaten kararlarını vermiş ve sonuçlarını desteklemek için kanıt üreten veya gerçekleri çarpıtan kişi ve kuruluşlar. Instagram'da, büyük aşılama karşıtı hesapların takipçi sayısı 2020'de yaklaşık beş kat artarak dört milyonu aştı. (......)" (185)
"Covid: Aşıların doğurganlığa asılsız zarar verdiğini iddia ediliyor.
Uzmanlar, sosyal medyada Covid aşısının kadın doğurganlığını etkileyebileceği iddialarının temelsiz olduğunu söyledi. Gönderiler yanlış bir şekilde Pfizer aşısının kadınlarda kısırlığa veya vücutlarının plasentaya saldırmasına neden olabileceğini öne sürüyor. King's College London'da kadın doğum profesörü ve Royal College of Obstetricians and Gynecologists sözcüsü Profesör Lucy Chappell, aşının doğurganlığınızı etkileyebileceği hiçbir "makul biyolojik mekanizma" olmadığını söylüyor. Aşı nasıl çalışır? Aşı, vücuda koronavirüsün kendine özgü "sivri uçlarının" küçük ve zararsız bir parçasını üretmesine izin veren bir planla birlikte bir mesaj göndererek çalışır. Bu, bağışıklık sisteminizi harekete geçmeye, virüsle savaşmak için antikorlar ve beyaz kan hücreleri üretmeye ve virüsle tekrar karşılaşırsanız onu tanımaya teşvik eder. (.....)" (186)
"Korkular, düşük BAME aşısı alımı 'ölümlere neden olacaktır'.
BAME topluluğu liderleri, Covid-19 aşı efsanelerini ortadan kaldırmak için daha çok şey yapılması gerektiğini, aksi takdirde "ölümlere neden olabileceğini" söylüyor. Etnik azınlık kökenli insanlar orantısız bir şekilde koronavirüs nedeniyle ölüyor. Yine de bu topluluklardan birçoğu, sorulduğunda hala aşı olmayı reddediyor. Sirona Care'in icracı olmayan müdür yardımcısı Nura Aabe, önlem alınmazsa "ölümlere neden olacağını" söyledi. Oxford Üniversitesi ve Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu tarafından yapılan OpenSafely araştırması, yakın zamanda 80 yaşın üzerindeki siyahların beyaz akranlarının Covid'e karşı aşılanma olasılığının yarısı kadar olduğunu buldu. Çalışma, İngiltere'deki 20 milyondan fazla hasta kaydına dayanıyordu. Bristol doktora öğrencisi olan Bayan Aabe, BAME ve Somali topluluklarındaki aşı mitleri konusunda "endişeli" olduğunu söyledi ve efsaneleri çürütmek için çevrimiçi olarak aşı olduğu bir fotoğrafını paylaştı.(......)" (187)
"Aşı söylentileri çürütüldü: Mikroçipler, 'değiştirilmiş DNA' ve daha fazlası.
En çok paylaşılan sahte aşı iddialarından bazılarına baktık, mikroçipleri insanlara yerleştirmek, genetik kodumuzun sözde yeniden yapılandırılmasına kadar her şeyi..'Değiştirilmiş DNA' iddiaları.. Bir aşının DNA'nızı bir şekilde değiştireceği korkusu, sosyal medyada düzenli olarak yayınlandığını gördük. BBC bunu üç bağımsız bilim adamına sordu. Koronavirüs aşısının insan DNA'sını değiştirmeyeceğini söylediler. Birleşik Krallık'ta şu anda Pfizer / BioNTech tarafından geliştirilen onaylı olanlar da dahil olmak üzere, yeni oluşturulan aşıların bazıları, virüsün genetik materyalinin bir parçasını veya mesajcı RNA'yı kullanıyor. Oxford Üniversitesi'nden Prof. Jeffrey Almond "Bir kişiye RNA enjekte etmek insan hücresinin DNA'sına hiçbir şey yapmaz" diyor. Koronavirüsün yüzeyinde bulunan bir proteini üretmesi için vücuda talimatlar vererek çalışır. Bağışıklık sistemi daha sonra proteine karşı antikorları tanımayı ve üretmeyi öğrenir.(.....)" (188)
** Bunlarda ilginizi çekebilir..(Youtube'den alınan birbirinden ilginç ve değerli bu videoları izleyerek konular hakkında daha detaylı bilgiler edinebilirsiniz..)
- Abdullah Çiftçi, aşı projesinin arkasındaki sırları tek tek deşifre etti (231)
- PCR TESTİ YALANI (232)
- TÜRKİYE NÜFUSU 5 MİLYONA İNECEK! MADDE MADDE AÇIKLADI (233)
- 6G ile baz istasyonu insanın kendisi olacak (234)
- Elon Musk oğluna neden o ismi verdi? X Æ A-12 Musk bir kodlama mı? (235)
- Hamza Yardımcıoğlu: 2021'de kitlesel sokak hareketleri beliyorum | 20. Saat 5.Bölüm 1 Ocak 2021 (236)
- Sisteme Karşı İsyan Başladı! Gümüş Fiyatı 40 Katına mı Çıkacak? | Hamza Yardımcıoğlu (237)
** DECCAL'İN ORTAYA ÇIKTIĞI ve KIYAMETİN YAKLAŞTIĞI VB İLE İLGİLİ..
- Deccalin son vazifesi covid-19 salgını ve aşısı mı? Kıyametin son alametlerinden biri mi? İşte konu ile ilgili birbirinden ilginç ve değerli bazı videolar..
- Kıyamet Nasıl Kopacak? Kıyamet Alametleri Neler? (238)
- Her Açıdan 27 Ocak 2021 | Mehmet Ali Bulut (239)
- Bu son programım! Mehmet Ali Bulut canlı yayında kimlere sitem etti? (240)
- RUSYA'DAN TÜYLERİ ÜRPERTEN DECCAL AÇIKLAMASI! DECCAL İDLİB'TEMİ? CORONA VİRÜSÜNÜN ARKASINDAKİ GÜÇ! (241)
- SAKLIYORLAR! DECCAL İLE YÜZYÜZE KONUŞAN ADAM NE ANLATTI? DECCALİN ADASI ve KIYAMET (242)
- Deccal'in Alametleri Kan Donduruyor! Bugün Binlerce Müslüman Bu Tehlikeyle Karşı Karşıya!! (243)
- 2020 DECCAL DÜNYAYA GELDİ - Kıyamet Alameti - Hadis (244)
- Messiah dizisi. DECCAL GELDİ? YA DA HZ İSA. 2020 - DİZİDEKİ KİM? (245)
- Dabbetül Arz Geldiğinde Herkes Eve KAPANACAK ve Tavaf Duracak! (BEKLENEN AN GELDİ) (246)
- KIYAMET ALAMETLERİ BİR BİR GERÇEKLEŞİYOR. KIYAMET GÜNÜ NELER YAŞANACAK? (247)
- 54 KIYAMET ALAMETİ 6'SI HARİÇ HEPSİ GERÇEKLEŞTİ | Mehmet Yıldız (248)
- Kehanetleri tek tek çıktı! 2021'de neler olacak? (249)
** Suudi Arabistan,Hz. Muhammed(sav)'in mezarını gizlice açmış olabilir mi?
- İslam peygamberi Hz. Muhammed(sav)'in mezarı açıldı mı?
Neden açsınlar ki? Çünkü;
- Mezar açılarak, peygamberin vücudundan DNA örnekleri alınmış olunabilir..
- Alınan bu DNA örnekleri ile Hz.Peygamber(sav)in bir kopyası oluşturulabilinir..
Çünkü son zamanlarda "DNA çalışmaları" ile "hayvan ve insan kopyalamaları"nın yapıldığı ve hatta ABD istihbarat servisi CIA /ABD savunma bakanlığı PENTAGON'un da bu yönde ciddi faaliyetleri olduğu biliniyordu. Küresel güçlerin özellikle de İslam anlayışındaki "Allah inancını" ortadan kaldırmak amacıyla, Hz.Peygamer(sav)in bir kopyasını üreterek, bu kopyayı kendileri için hizmet etmesi ve "Allah" diye bir varlığın olmadığı vb yönünde kendilerine hizmet ettirilmesi sağlanılabileceğine dair teoriler bulunuyordu. Yani kısaca deccaliyetin bir ön hazırlığının yapılması sağlanıyor da olabilir,diyebiliriz.. Aynı şekilde diğer peygamberlerin mezarları açılarak da, bu peygamberlerin vücudlarından DNA örnekleri alınarak, peygamberlerin benzerlerinin (kopyalarının) oluşturulması da sağlanabilir.
"Acaba olabilir mi? Bu mümkün müdür? Yüce Allah(cc) buna izin verir mi?"
"Suudi Arabistan'ın Hz.Muhammed’in mezarını imha etme ve kalıntıları anonim bir mezara taşıma önerisi, yeni Müslüman bölünme riskini doğuruyor.
İslam'ın en saygın kutsal yerlerinden biri olan Hz.Muhammed'in mezarı yıkılabilir ve bedeni, Müslüman dünyasında anlaşmazlıkları ateşlemekle tehdit eden planlar altında isimsiz bir mezara götürülebilir. (....)" (80)
- Efendimizin Kabrini Açmaya Çalışan Şahısları Bakın Allah Nasıl Cezalandırdı ?! İnanamayacaksınız!! (250)
- Hz. Yusuf’un Kabrini Açmaya Çalıştılar! Daha Sonra Meydana Gelen Mucizeyle Yer Yerinden Oynadı! (251)
- Peygamberin Mezarı Tam 500 Yıl Sonra Açıldı. (252)
- Hz.İsa'nın Dna'sı İnsan Olmadığını Gösteriyor ! (253)
- Dehşet Plan! Pentagon'un Açıklaması Neyi Hedefliyor? İsmail Hakkı Aydın Açıkladı! Beyza Hakan,Kayıt Dışı (254)
- Çok Şaşıracaksınız! Evrim'den Frekans'a Kuran'da Bilimle İspatlanmış Gerçekler! | İsmail Hakkı Aydın (255)
** Bu da zaman makinesinin bulunmuş olunabileceği ve zamanda yolculuk yapanlarla ilgili..
- Türkiye'de zaman makinesi mi var? Ömer Çelakıl açıkladı (256)
- Ömer Çelakıl tehdit mi ediliyor? Başıma bir şey gelirse... (257)
- Zaman Yolcusu, Bu Videoyu 2045 Yılında Kaydetti ..!! (258)
- YIL:2749, Zaman Yolculuğu Yaptığını İddia Eden Kişi Yeryüzünü UYARMAKTA (259)
References (sources)
-----------------------
(1) Strain (biology)
https://en.wikipedia.org/wiki/Strain_(biology)
ET:26.01.2021
(2) Aşı: Türkiye'de kullanılan Çin aşısı CoronaVac hakkında neler biliniyor?
BBC,2 Aralık 2020-14 Ocak 2021
https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-55162850
ET:25.01.2021
(3) İnaktif aşı ne demek? İnaktif aşı örnekleri neler? İşte, inaktif aşısı özellikleri...
Milliyet,30.12.2020
https://www.milliyet.com.tr/gundem/inaktif-asi-ne-demek-inaktif-asi-ornekleri-neler-iste-inaktif-asisi-ozellikleri-6393450
ET:25.01.2021
(4) Inactivated vaccine
https://en.wikipedia.org/wiki/Inactivated_vaccine
ET:26.01.2021
(5) Covid 19 aşıları: Farkları neler, nasıl dağıtılacaklar?
Mesut Ersöz,Osman Kaytazoğlu, Emre Temel,26 -27 Kasım 2020
https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-55092070
ET:25.01.2021
(6) İnaktif, Viral Vektör, mRNA...Covid-19 aşılarında firmalar hangi teknikleri kullandı? Farkları neler
Faruk Can,14/01/2021
https://tr.euronews.com/2020/12/31/inaktif-viral-vektor-mrna-covid-19-as-lar-nda-firmalar-hangi-teknikleri-kulland-farklar-ne
ET:25.01.2021
(7) SARS-CoV-2 vaccines in development
Florian Krammer,23 September 2020
https://www.nature.com/articles/s41586-020-2798-3
ET:26.01.2021
(8) Rabies virus-based COVID-19 vaccine CORAVAX™ induces high levels of neutralizing antibodies against SARS-CoV-2
Drishya Kurup, Christoph Wirblich, Holly Ramage & Matthias J. Schnell,16 October 2020
https://www.nature.com/articles/s41541-020-00248-6
ET:26.01.2021
(9) What bats can teach us about developing immunity to Covid-19 | Free to read
Clive Cookson, Anna Gross and Ian Bott in London SEPTEMBER 8 2020
https://www.ft.com/content/743ce7a0-60eb-482d-b1f4-d4de11182fa9
ET:26.01.2021
(10) Coronavirus and Bats: A Deadly Combination?
genengnews,February 11, 2020
https://www.genengnews.com/news/coronavirus-and-bats-a-deadly-combination/
ET:26.01.2021
(11) What are the ingredients of Pfizer’s covid-19 vaccine?
by Antonio Regalado,December 9, 2020
https://www.technologyreview.com/2020/12/09/1013538/what-are-the-ingredients-of-pfizers-covid-19-vaccine/
ET:27.01.2021
(12) Can a virus be revived?
by Vincent Racaniello,With David Tuller and Gertrud U. Rey,14 MARCH 2014
https://www.virology.ws/2014/03/14/can-a-virus-be-revived/
ET:26.01.2021
(13) Out of Siberian Ice, a Virus Revived
By Carl Zimmer,March 3, 2014
https://www.nytimes.com/2014/03/04/science/out-of-siberian-ice-a-virus-revived.html
ET:26.01.2021
(14) Covid: What do we know about China's coronavirus vaccines?
BBC,14 January 2021
https://www.bbc.com/news/world-asia-china-55212787
ET:26.01.2021
(15) 5 Soruda Çin Aşısı CoronaVac
Amerikanınsesi-VOA,30 Aralık 2020
https://www.amerikaninsesi.com/a/bes-soruda-cin-asisi-coronavac-/5718693.html
ET:25.01.2021
(16) CoronaVac COVID-19 Vaccine
Robert Carlson,Danielle Reiter,Holly Lutmer,January 21-23, 2021
https://www.precisionvaccinations.com/vaccines/coronavac-covid-19-vaccine
ET:26.01.2021
(17) Factbox: Development of Sinovac's potential coronavirus vaccine
By Reuters Staff,JANUARY 7 2021
https://www.reuters.com/article/us-health-coronavirus-sinovac-factbox-idUSKBN29C2GQ
ET:25.01.2021
(18) Rollout of China’s Sinovac vaccine in Hong Kong under threat
Primrose Riordan and Nicolle Liu in Hong Kong and Christian Shepherd in Beijing JANUARY 16 2021
https://www.ft.com/content/2c075d3c-6ad8-49a8-a938-41a73dd0997d
ET:27.01.2021
(19) 'I won’t take it': China struggles to get the world to trust its vaccines
BY IAIN MARLOW, FASEEH MANGI AND KARI SOO LINDBERG,BLOOMBERG,Dec 29, 2020
https://www.japantimes.co.jp/news/2020/12/29/asia-pacific/china-coronavirus-vaccines-trust/
ET:27.01.2021
(20) No ‘negative’ news: How China censored the coronavirus
BY RAYMOND ZHONG, PAUL MOZUR, JEFF KAO AND AARON KROLIK,THE NEW YORK TIMES,Dec 20, 2020
https://www.japantimes.co.jp/news/2020/12/20/asia-pacific/china-coronavirus-censorship/
ET:27.01.2021
(21) China's 'vaccine diplomacy': A global charm offensive
AFP-JIJI,Dec 10, 2020
https://www.japantimes.co.jp/news/2020/12/10/asia-pacific/china-vaccine-diplomacy/
ET:27.01.2021
(22) She chronicled China’s crisis. Now she is accused of spreading lies.
BY VIVIAN WANG,THE NEW YORK TIMES,Dec 26, 2020
https://www.japantimes.co.jp/news/2020/12/26/asia-pacific/china-coronavirus-rights-media/
ET:27.01.2021
(23) Bill Gates Predicts What 2021 Will Be Like, Alerts Us to Our Immediate Future
entrepreneur,January 5, 2021
https://www.entrepreneur.com/article/362782
ET:23.02.2021
(24) Bill Gates predicted Covid-19 pandemic in 2015; climate change, bio terrorism future threats, he warns.
ET Now Digital, Feb 06, 2021
https://www.timesnownews.com/business-economy/companies/article/bill-gates-predicted-covid-19-pandemic-in-2015-climate-change-bio-terrorism-future-threats-he-warns/716707
ET:23.02.2021
(25) Bill Gates Predicts Upcoming Disasters, Warns That Millions Face Threats
Bhavya Sukheja,6th February, 2021
https://www.republicworld.com/world-news/global-event-news/bill-gates-predicts-upcoming-disasters-warns-that-millions-face-threats.html
ET:23.02.2021
(26) This is how we prevent the next pandemic
BillGates-youtube,27 Oca 2021
https://www.youtube.com/watch?v=OJtblo12UxI
ET:23.02.2021
(27) The year global health went local
By Bill and Melinda Gates,January 27, 2021
https://www.gatesnotes.com/2021-Annual-Letter?WT.mc_id=20210127020000_AL2021_BG-YT_&WT.tsrc=BGYT
ET:23.02.2021
(28) Covid vaccine: Is it Halal or not? (Opinion)
IANSJAN 7, 2021
https://www.businessinsider.in/india/news/covid-vaccine-is-it-halal-or-not-opinion/articleshow/80148037.cms
ET:27.01.2021
(29) Covid-19 Vaccine Not Permissible Under Islamic Law, Says Indian Muslims, Calls It Haraam
https://www.youtube.com/watch?v=si7GhC9jTnM
ET:27.01.2021
(30) Is the Vaccine Halal? Indonesians Await the Answer
By Richard C. Paddock,Jan. 5, 2021
https://www.nytimes.com/2021/01/05/world/asia/indonesia-sinovac-vaccine-halal.html
ET:27.01.2021
(31) Purists in Islam cry ‘haram COVID vaccine,’ moderates say it is allowed
The Federal,3 January, 2021
https://thefederal.com/news/as-purists-cry-over-haram-covid-vaccine-jurists-say-emergency-usage-allowed/
ET:27.01.2021
(32) Halal Status of COVID-19 Vaccine Worries Muslims
By Associated Press,December 20, 2020
https://www.voanews.com/covid-19-pandemic/halal-status-covid-19-vaccine-worries-muslims
ET:27.01.2021
(33) Viral Aşılar
Prof. Dr. Mustafa Arda,Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi
http://www.mikrobiyoloji.org/TR/Genel/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFFA79D6F5E6C1B43FF4B5119729FFAA2F9
ET:25.01.2021
(34) R&D Pipeline
http://www.sinovac.com/?optionid=748
ET:25.01.2021
(35) Chinese Inactivative Vaccine Two Dose
https://sichuanyuetong.en.made-in-china.com/product/ZBqnLtsSSjUC/China-Chinese-Inactivative-Vaccine-Two-Dose.html
ET:25.01.2021
(36) Domuz eti neden haram kılınmıştır?
https://www.yeniakit.com.tr/haber/domuz-eti-neden-haram-kilinmistir-176738.html
ET:26.01.2021
(37) Domuz eti neden haram?
Özgür Bolat,5 Kasım 2009
https://www.hurriyet.com.tr/domuz-eti-neden-haram-12861989
ET:26.01.2021
(38) God gene
https://en.wikipedia.org/wiki/God_gene
This page was last edited on 19 January 2021
ET:29.01.2021
(39) Vesicular monoamine transporter 2
This page was last edited on 4 January 2021,
https://en.wikipedia.org/wiki/Vesicular_monoamine_transporter_2
ET:29.01.2021
(40) Mechanism of action of vesicular monoamine transporter 2 (VMAT2) inhibitors in tardive dyskinesia: reducing dopamine leads to less “go” and more “stop” from the motor striatum for robust therapeutic effects
Stephen M. Stahl,Cambridge University Press-18 December 2017
https://www.cambridge.org/core/journals/cns-spectrums/article/mechanism-of-action-of-vesicular-monoamine-transporter-2-vmat2-inhibitors-in-tardive-dyskinesia-reducing-dopamine-leads-to-less-go-and-more-stop-from-the-motor-striatum-for-robust-therapeutic-effects/A1AF5638ECC5D7E64EE87D8BF68CE4E2
ET:30.01.2021
(41) I Blocked Some VMAT2
https://www.youtube.com/watch?v=Vf0GOe8ceuA
ET:30.01.2021
(42) I Blocked Some VMAT2
https://www.facebook.com/NEIglobal/videos/i-blocked-some-vmat2/186458195566461/
ET:30.01.2021
(43) Tardive dyskinesia
This page was last edited on 19 January 2021
https://en.wikipedia.org/wiki/Tardive_dyskinesia
ET:30.01.2021
(44) Covid-19 vaccine: Are the four detected cases of facial paralysis worrying?
Observers team,16-28/12/2020
https://observers.france24.com/en/americas/20201228-covid19-vaccine-paralysis-face-bells-palsy-rumours
ET:30.01.2021
(45) CAN THE COVID-19 VACCINE CAUSE BELL’S PALSY? EXPERTS SAY NO.
Cassie Drumm,January 25, 2021
https://thehealthnexus.org/can-the-covid-19-vaccine-cause-bells-palsy-experts-say-no/
ET:30.01.2021
(46) Big gene therapy names line up behind experimental Covid-19 vaccine
By MATTHEW HERPER,MAY 28, 2020
https://www.statnews.com/2020/05/28/big-gene-therapy-names-line-up-behind-experimental-covid-19-vaccine/
ET:30.01.2021
(47) COVID-19 dissects religious gene; exposes myth For how long can we hurt nature?
KKS PERERA,27 April 2020
http://www.dailymirror.lk/opinion/COVID-19-dissects-religious-gene-exposes-myth-For-how-long-can-we-hurt-nature/172-187256
ET:30.01.2021
(48) New Evidence COVID-19 Invades the Brain
bioethics,January 5, 2021
https://bioethics.com/archives/53774
ET:30.01.2021
(49) COVID-19 and the brain: What do we know so far?
Ana Sandoiu,January 25, 2021
https://www.medicalnewstoday.com/articles/how-does-sars-cov-2-affect-the-brain
ET:30.01.2021
(50) COVID-19’s Effects on the Brain
Katarina Zimmer,Jan 20, 2021
https://www.the-scientist.com/news-opinion/covid-19s-effects-on-the-brain-68369
ET:30.01.2021
(51) Taking a Closer Look at COVID-19’s Effects on the Brain
Dr. Francis Collins,January 14th, 2021
https://directorsblog.nih.gov/2021/01/14/taking-a-closer-look-at-the-effects-of-covid-19-on-the-brain/
ET:30.01.2021
(52) How COVID-19 affects the brain
Laura Nightengale,December 17, 2020
https://www.osfhealthcare.org/blog/how-covid-19-affects-the-brain/
ET:30.01.2021
(53) Severe Acute Respiratory Syndrome (SARS)
who,(no date)
https://www.who.int/health-topics/severe-acute-respiratory-syndrome#tab=tab_1
ET:23.02.2021
(54) The deadly coronaviruses: The 2003 SARS pandemic and the 2020 novel coronavirus epidemic in China
Yongshi Yang,a,1 Fujun Peng,b,c,1 Runsheng Wang,d,1 Kai Guan,a Taijiao Jiang,b,c,∗∗∗∗ Guogang Xu,e,∗∗∗ Jinlyu Sun,a,∗∗ and Christopher Changf,g,∗,2020 Mar 3
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC7126544/
ET:23.02.2021
(55) SARS-CoV-2'nin Kökeni - Dünya Sağlık Örgütü
who,26 March 2020
https://apps.who.int/iris/bitstream/handle/10665/332197/WHO-2019-nCoV-FAQ-Virus_origin-2020.1-eng.pdf
ET:23.02.2021
(56) Conspiracy theory drove US pharmacist to spoil vaccines: Police
ALJAZEERA,5 Jan 2021
https://www.aljazeera.com/news/2021/1/5/conspiracy-theory-drove-us-pharmacist-to-spoil-vaccines-police
ET:29.01.2021
(57) How Covid-19 myths are merging with the QAnon conspiracy theory
Marianna Spring and Mike Wendling,2 September 2020
https://www.bbc.com/news/blogs-trending-53997203
ET:30.01.2021
(58) Covid-19 has created ideal environment for child exploitation
Breda O'Brien,Sep 12, 2020
https://www.irishtimes.com/opinion/covid-19-has-created-ideal-environment-for-child-exploitation-1.4352565
ET:30.01.2021
(59) Why might women be less eager to get the coronavirus vaccine? An investigation.
Monica Hesse,Dec. 16, 2020
https://www.washingtonpost.com/lifestyle/style/women-covid-vaccine-skeptical/2020/12/15/63551cac-3a61-11eb-9276-ae0ca72729be_story.html
ET:30.01.2021
(60) Supreme Court: COVID-19 vaccination may be mandatory in Brazil
André Richter,18/12/2020
https://agenciabrasil.ebc.com.br/en/justica/noticia/2020-12/supreme-court-covid-19-vaccination-may-be-mandatory-brazil
ET:31.01.2021
(61) Can COVID-19 vaccinations be mandated? Short answer: Yes
Alison Braley-Rattai,December 16, 2020
https://theconversation.com/can-covid-19-vaccinations-be-mandated-short-answer-yes-151958
ET:31.01.2021
(62) COVID-19 vaccines could become mandatory. Here’s how it might work.
JILLIAN KRAMER,AUGUST 19, 2020
https://www.nationalgeographic.com/science/2020/08/how-coronavirus-covid-vaccine-mandate-would-actually-work-cvd/
ET:28.01.2021
(63) National Geographic
https://twitter.com/NatGeo/status/1296238280686673921
ET:28.01.2021
(64) Dr. Fauci Says COVID-19 Vaccine Could Become Mandatory for Travel
RICH THOMASELLI,JANUARY 02, 2021
https://www.travelpulse.com/news/impacting-travel/dr-fauci-says-covid-19-vaccine-could-become-mandatory-for-travel.html
ET:31.01.2021
(65) Can the government, or my employer, force me to get a COVID-19 vaccine under the law?
Jonathan Este,August 20, 2020
https://theconversation.com/can-the-government-or-my-employer-force-me-to-get-a-covid-19-vaccine-under-the-law-144739
ET:28.01.2021
(66) COMMENTARY: Should the COVID-19 vaccine be mandatory?
Alison Braley-Rattai,December 18-19, 2020
https://globalnews.ca/news/7528320/canada-covid-19-vaccination-mandatory/
ET:30.01.2021
(67) Human uses of bats
This page was last edited on 14 December 2020
https://en.wikipedia.org/wiki/Human_uses_of_bats
ET:29.01.2021
(68) Trump is laying groundwork for a new world order built around the US, China and Russia
Dr. Michael Ivanovitch,JUL 1 2019
https://www.cnbc.com/2019/07/01/commentary-trumps-new-world-order-is-built-around-us-china-russia.html
ET:31.01.2021
(69) Russia to China: Together we can rule the world
BRUNO MAÇÃES,February 17, 2019
https://www.politico.eu/blogs/the-coming-wars/2019/02/russia-china-alliance-rule-the-world/
ET:31.01.2021
(70) Russian, Chinese Leaders Hail 'New Era' At Kremlin Meeting
By RFE/RL,June 05, 2019
https://www.rferl.org/a/china-s-president-arrives-in-russia-on-official-visit/29982754.html
ET:31.01.2021
(71) U.S. spies find coronavirus spread in China, North Korea, Russia hard to chart
By Mark Hosenball, Jonathan Landay,MARCH 31, 2020
https://www.reuters.com/article/us-health-coronavirus-usa-spies-idUSKBN21H3CW
ET:31.01.2021
(72) For China, the ‘USA Virus’ Is a Geopolitical Ploy
Renée DiResta,APRIL 11, 2020
https://www.theatlantic.com/ideas/archive/2020/04/chinas-covid-19-conspiracy-theories/609772/
ET:31.01.2021
(73) Bilim Kurulu üyesi Yeşim Taşova'dan merak edilen soruya yanıt: 'Aşı olan kişi koronavirüse yakalanıyorsa...'
Gülşah ÖZGEN,01.02.2021
https://www.hurriyet.com.tr/gundem/bilim-kurulu-uyesi-yesim-tasovadan-merak-edilen-soruya-yanit-asi-olan-kisi-koronaviruse-yakalaniyorsa-41729591
ET:01.02.2021
(74) Türkiye’de aşılamanın durdurulması için dava açıldı
20 Ocak 2021
https://tele1.com.tr/turkiyede-asilamanin-durdurulmasi-icin-dava-acildi-310983/
ET:01.02.2021
(75) Corona aşısı üreticilerine dava açılıyor
SOZCU, 24/01/2021
https://www.sozcu.com.tr/2021/dunya/corona-asisi-ureticilerine-dava-aciliyor-6226387/
ET:01.02.2021
(76) Corona iddiası davalık oldu: ‘5G ile çalışan ürünlerin satışı durdurulsun’
Can ÖZÇELİK,06/04/2020
https://www.sozcu.com.tr/2020/teknoloji/corona-iddiasi-davalik-oldu-5g-ile-calisan-urunlerin-satisi-durdurulsun-5729452/
ET:01.02.2021
(77) Pharmaceutical industry looking to avoid lawsuits in Covid vaccine race
Christopher Pitchers&Ana Lázaro Bosch,03/09/2020
https://www.euronews.com/2020/09/03/pharmaceutical-industry-looking-to-avoid-lawsuits-in-covid-vaccine-race
ET:01.02.2021
(78) You can’t sue Pfizer or Moderna if you have severe Covid vaccine side effects. The government likely won’t compensate you for damages either
MacKenzie Sigalos,DEC 17 2020
https://www.cnbc.com/2020/12/16/covid-vaccine-side-effects-compensation-lawsuit.html
ET:01.02.2021
(79) Yüzde 90 etkili koronavirüs aşısıyla ses getiren ilaç devinin skandallarla dolu geçmişi
Çağla Üren,11 Kasım 2020
https://www.indyturk.com/node/270826/sa%C4%9Flik/y%C3%BCzde-90-etkili-koronavir%C3%BCs-a%C5%9F%C4%B1s%C4%B1yla-ses-getiren-ila%C3%A7-devinin-skandallarla-dolu
ET:01.02.2021
(80) "Saudi Arabia's proposal to destroy Prophet Mohammed’s tomb and move remains to anonymous grave risks new Muslim division
ANDREW JOHNSON,September 03 2014
https://www.belfasttelegraph.co.uk/news/world-news/saudi-arabias-proposal-to-destroy-prophet-mohammeds-tomb-and-move-remains-to-anonymous-grave-risks-new-muslim-division-30557589.html
ET:01.02.2021
(81) Bats are not to blame for coronavirus. Humans are
Nick Paton Walsh and Vasco Cotovio, CNN,March 20, 2020
https://edition.cnn.com/2020/03/19/health/coronavirus-human-actions-intl/index.html
ET:04.02.2021
(82) Koronavirüs salgınının sorumlusu yarasalar mı?
BBC,21-22 Haziran 2020
https://www.bbc.com/turkce/haberler-53131438
ET:04.02.2021
(83) Pangolin
Bu sayfa son olarak 5 Aralık 2020
https://tr.wikipedia.org/wiki/Pangolin
ET:04.02.2021
(84) Corona virüsü salgınının asıl sebebi bulundu! Yarasa değil pangolinden yayılmış
Sozcu,19/02/2020
https://www.sozcu.com.tr/2020/dunya/son-dakika-corona-virusu-salgininin-asil-sebebi-bulundu-yarasadan-degil-ondan-yayilmis-5611705/
ET:04.02.2021
(85) Coronavirus came from bats or possibly pangolins amid ‘acceleration’ of new zoonotic infections
Joel Achenbach,Feb. 7, 2020
https://www.washingtonpost.com/health/coronavirus-came-from-bats-or-possibly-pangolins-amid-acceleration-of-new-zoonotic-infections/2020/02/07/11eb7f3a-4379-11ea-b503-2b077c436617_story.html
ET:04.02.2021
(86) Coronavirus: Meet the legend, the Chinese 'Bat Woman'
Jay Hilotin, Assistant Editor and Karishma Nandkeolyar,April 20, 2020
https://gulfnews.com/world/coronavirus-meet-the-legend-the-chinese-bat-woman-1.1587380739770
ET:04.02.2021
(87) Canlı bir Top: Pangolin | Animalojik
https://www.youtube.com/watch?v=Mm-gdTOZWpA
ET:04.02.2021
(88) Meet China's "Bat woman" Coronavirus expert at Wuhan Institute of virology
https://www.youtube.com/watch?v=1nVm17kyqDM
ET:04.02.2021
(89) Shi Zhengli
3 Şubat 2021
https://tr.wikipedia.org/wiki/Shi_Zhengli
ET:04.02.2021
(90) COVID-19 infection may reduce fertility in men: study
AFP,January 29, 2021
https://gulfnews.com/world/covid-19-infection-may-reduce-fertility-in-men-study-1.1611891990126
ET:04.02.2021
(91) Explainer: Why it's hard to make COVID-19 vaccines and boost supplies
AP,January 28, 2021
https://gulfnews.com/lifestyle/health-fitness/explainer-why-its-hard-to-make-covid-19-vaccines-and-boost-supplies-1.1611846278876
ET:04.02.2021
(92) Why were US media silent on Pfizer vaccine deaths?: Global Times editorial
Global Times,Jan 15, 2021
https://www.globaltimes.cn/page/202101/1212939.shtml
ET:06.02.2021
(93) Chinese state media attacks BioNTech-Pfizer vaccine, even as China prepares to roll it out
GRADY MCGREGOR,January 20, 202
https://fortune.com/2021/01/20/china-covid-vaccine-pfizer-biontech-norway/
ET:06.02.2021
(94) 'They are devils': China's parents demand answers over vaccine scandal
Lily Kuo in Beijing,Wed 25 Jul 2018
https://www.theguardian.com/world/2018/jul/25/china-vaccine-scandal-parents-demand-answers-rabies
ET:06.02.2021
(95) Understanding How Vaccines Work
CDC,July 2018
https://www.cdc.gov/vaccines/hcp/conversations/downloads/vacsafe-understand-color-office.pdf
ET:06.02.2021
(96) How do vaccines work?
WHO,8 December 2020
https://www.who.int/news-room/feature-stories/detail/how-do-vaccines-work
ET:06.02.2021
(97) Coronavirus variants, viral mutation and COVID-19 vaccines: The science you need to understand
FebruRichard Kuhn,ary 2, 2021
https://theconversation.com/coronavirus-variants-viral-mutation-and-covid-19-vaccines-the-science-you-need-to-understand-153771
ET:06.02.2021
(98) Pfizer's Covid-19 vaccine appears to work against mutation in new coronavirus strains, study finds.
Michael Nedelman,January 8, 2021
https://edition.cnn.com/2021/01/08/health/pfizer-vaccine-variant-strain-mutation/index.html
ET:06.02.2021
(99) SARS-CoV-2 Mutations Don't Appear to Increase Transmissibility
UNIVERSITY COLLEGE LONDON,November27th,2020
https://www.labmanager.com/news/sars-cov-2-mutations-dont-appear-to-increase-transmissibility-24495
ET:06.02.2021
(100) COVID research updates: One man’s COVID therapy drives worrisome viral mutations
Nature,05 FEBRUARY 2021
https://www.nature.com/articles/d41586-020-00502-w
ET:06.02.2021
(101) Chinese study: Antibodies in COVID-19 patients fade quickly
Robert Roos,Jun 19, 2020
https://www.cidrap.umn.edu/news-perspective/2020/06/chinese-study-antibodies-covid-19-patients-fade-quickly
ET:06.02.2021
(102) A new study suggests coronavirus antibodies fade over time – but how concerned should we be?
manchester.ac,29 October 2020
https://www.manchester.ac.uk/discover/news/a-new-study-suggests-coronavirus-antibodies-fade-over-time--but-how-concerned-should-we-be/
ET:06.02.2021
(103) Some Covid Survivors Have Antibodies That Attack the Body, not Virus
Apoorva Mandavilli,Oct. 27, 2020 - Jan. 28, 2021
https://www.nytimes.com/2020/10/27/health/covid-antibodies-autoimmunity.html
ET:06.02.2021
(104) Natural killer cells act as rheostats modulating antiviral T cells
Stephen N. Waggoner, Markus Cornberg, Liisa K. Selin & Raymond M. Welsh,20 November 2011
https://www.nature.com/articles/nature10624
ET:06.02.2021
(105) T cells found in COVID-19 patients ‘bode well’ for long-term immunity
Mitch Leslie,May. 14, 2020
https://www.sciencemag.org/news/2020/05/t-cells-found-covid-19-patients-bode-well-long-term-immunity
ET:06.02.2021
(106) Could new COVID variants undermine vaccines? Labs scramble to find out
Ewen Callaway,07- 08 JANUARY 2021
https://www.nature.com/articles/d41586-021-00031-0
ET:09.02.2021
(107) COVID-19 vaccines may need regular updates for emerging variants
Michel C. Nussenzweig, Paul Bieniasz,January 29, 2021
https://www.rockefeller.edu/news/30098-covid-19-vaccines-emerging-variants/
ET:09.02.2021
(108) Can you still transmit Covid-19 after vaccination?
Zaria Gorvett,3rd February 2021
https://www.bbc.com/future/article/20210203-why-vaccinated-people-may-still-be-able-to-spread-covid-19
ET:07-09.02.2021
(109) Vaccine shedding
wikipedia,5 February 2021
https://en.wikipedia.org/wiki/Vaccine_shedding
ET:09.02.2021
(110) Vaccinated people could become Covid-19 super-spreaders by believing they are immune from transmitting the virus and abandon social distancing
ZOE ZACZEK FOR DAILY MAIL AUSTRALIA and AAP, 26 January 2021
https://www.dailymail.co.uk/news/article-9189963/Vaccinated-people-Covid-19-super-spreaders-believing-transmit-virus.html
ET:09.02.2021
(111) Can vaccines cause or spread diseases?
NRVS,November 2018
https://nrvs.info/faqs/can-vaccines-cause-or-spread-diseases/
ET:09.02.2021
(112) VERIFY: Can I still spread COVID-19 after getting vaccinated?
Steve Bunin,January 26, 2021 - February 6, 2021
https://www.king5.com/article/news/health/coronavirus/vaccine/can-i-still-spread-covid-19-after-getting-vaccinated/281-d7d16b14-a210-4c3a-bdb4-899e3ee7f8cb
ET:09.02.2021
(113) Aşı olana bulaşır mı? Uzmanlar kafa karıştırıyor...
Cemil Turan,28.11.2020
https://www.habernediyor.com/saglik/asi-olana-bulasir-mi-uzmanlar-kafa-karistiriyor-h50229.html
ET:07.02.2021
(114) Bilim yanıtını arıyor: Aşılandıktan sonra da virüsü yayabilir miyiz?
Merthan SÜMBELLİ,Can MUMAY,15/01/2021
https://www.sozcu.com.tr/2021/saglik/bilim-yanitini-ariyor-asilandiktan-sonra-da-virusu-yayabilir-miyiz-6210889/
ET:07.02.2021
(115) Corona virüs aşısı yaptıran kişiden virüs bulaşır mı?
NTV,10.12.2020
https://www.ntv.com.tr/saglik/corona-virus-asisi-yaptiran-kisiden-virus-bulasir-mi,0IH62TPnfUaPOF__mVkLmA
ET:07.02.2021
(116) COVID FAQ: I Got the Vaccine. Is Life Normal Again?
Jennifer Clopton,Feb. 3, 2021
https://www.webmd.com/vaccines/covid-19-vaccine/news/20210203/covid-faq-i-got-the-vaccine-is-life-normal-again
ET:07.02.2021
(117) Are vaccines making viruses more dangerous?
Dave Hawkes,August 19, 2015
https://theconversation.com/are-vaccines-making-viruses-more-dangerous-45424
ET:09.02.2021
(118) Vaccine myths: Facts vs. fiction
Esther Benenson,January 06, 2021
https://www.vcuhealth.org/news/covid-19/vaccine-myths-facts-vs-fiction
ET:06.02.2021
(119) Inactivated vaccine
wikipedia,25 January 2021,
https://en.wikipedia.org/wiki/Inactivated_vaccine
ET:09.02.2021
(120) DSÖ'den aşı uyarısı: Rahatlığa kapılmayın
dw,04.12.2020
https://www.dw.com/tr/ds%C3%B6den-a%C5%9F%C4%B1-uyar%C4%B1s%C4%B1-rahatl%C4%B1%C4%9Fa-kap%C4%B1lmay%C4%B1n/a-55828737
ET:09.02.2021
(121) DSÖ'den kafa karıştıran açıklama
OdaTv4,26.12.2020
https://odatv4.com/dsoden-kafa-karistiran-aciklama-26122035.html
ET:09.02.2021
(122) WHO: Dünya Covid-19 aşısında feci bir ahlaki çöküşün eşiğinde
BBC,18 Ocak 2021
https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-55710072
ET:09.02.2021
(123) Coronavirus: Spain to keep register of those who refuse Covid vaccine
BBC,29 December 2020
https://www.bbc.com/news/world-europe-55471282
ET:08.02.2021
(124) Those who don’t get COVID-19 vaccine could face restrictions, Ontario officials say
Ryan Rocca,Global News,December 7, 2020
https://globalnews.ca/news/7506576/not-receiving-coronavirus-vaccine-possible-restrictions/
ET:08.02.2021
(125) Coming Soon: The ‘Vaccine Passport’
Tariro Mzezewa,Feb. 4-7 2021
https://www.nytimes.com/2021/02/04/travel/coronavirus-vaccine-passports.html
ET:08.02.2021
(126) If you want to travel next year, you may need a vaccine passport
Rishi Iyengar,December 28, 2020
https://edition.cnn.com/2020/12/27/tech/coronavirus-vaccine-passport-apps/index.html
ET:08.02.2021
(127) What people might not be allowed to do if they don’t get vaccinated
Sam Shead,JAN 6 2021
https://www.cnbc.com/2021/01/06/what-people-might-not-be-allowed-to-do-if-they-dont-get-vaccinated.html
ET:08.02.2021
(128) List of EU Countries Issuing/Asking for Vaccination Certificates
schengenvisainfo,February 4, 2021
https://www.schengenvisainfo.com/news/list-of-eu-countries-issuing-asking-for-vaccination-certificates/
ET:08.02.2021
(129) Coronavirus: WHO against vaccine passports as a condition for travel 'for the time being.
Euronews and AFP,15/01/2021
https://www.euronews.com/2021/01/15/coronavirus-who-against-vaccine-passports-as-a-condition-for-travel-for-the-time-being
ET:08.02.2021
(130) Do we need coronavirus 'vaccine passports' to get Europe moving again? Euronews asks the experts
David Walsh,03/02/2021
https://www.euronews.com/travel/2020/12/11/do-we-need-coronavirus-vaccine-passports-to-get-the-world-moving-again-euronews-asks-the-e
ET:08.02.2021
(131) Prevent any restrictions on those who refuse a Covid-19 vaccination
https://petition.parliament.uk/petitions/323442
ET:08.02.2021
(132) COVID-19: Hundreds protest restrictions in Denmark
CGTN,07-Feb-2021
https://news.cgtn.com/news/2021-02-07/COVID-19-Hundreds-protest-restrictions-in-Denmark-XGtx9mI0M0/index.html
ET:08.02.2021
(133) Anti-lockdown demonstrations continue in Europe
WION Web Team,Feb 07, 2021,
https://www.wionews.com/world/anti-lockdown-demonstrations-continue-in-europe-361948
ET:08.02.2021
(134) Protests over responses to the COVID-19 pandemic
wikipedia,8 February 2021,
https://en.wikipedia.org/wiki/Protests_over_responses_to_the_COVID-19_pandemic
ET:08.02.2021
(135) Fişleme mi mükafat mı? Çin'de vatandaşlara puan veren Sosyal Kredi Sistemi 2020'de yürürlüğe giriyor
Kerem Congar,11/02/2020
https://tr.euronews.com/2020/02/11/fisleme-mi-mukafat-m-cin-de-vatandaslara-puan-veren-sosyal-kredi-sistemi-2020-de-yururluge
ET:08.02.2021
(136) Ne Var Ne Yok 4 Şubat 2021 / Murat Akan
Ne var ne yok,5 Şub 2021
https://www.youtube.com/watch?v=t2KYa8gzd_U
ET:08.02.2021
(137) Çin, Tarihin En Büyük Dijital Diktatörlüğünü Kuruyor: Sosyal Puanlama Testi ve Diğer Detaylar!
webtekno,30 May 2019
https://www.youtube.com/watch?v=aCCKEipg8aU
ET:08.02.2021
(138) Çin "vatandaşa not" sistemine geçiyor - DW Türkçe
DW Türkçe,16 May 2018
https://www.youtube.com/watch?v=PljUIRD8_Os
ET:08.02.2021
(139) Çin "dijital diktatörlüğe" ilk adımı attı - DW Türkçe
DW Türkçe,4 Tem 2018
https://www.youtube.com/watch?v=1KQy41eu-EE
ET:08.02.2021
(140) Koronavirüs Sonrası Yeni Dünya Düzeni: Sosyal Puanlama Sistemi
N'oluyoruz?,28 Ağu 2020
https://www.youtube.com/watch?v=eoufHUavM1I
ET:08.02.2021
(141) Çin'de yüz tanıma sistemi ile '7 dakikada gözaltı'
BBC News Türkçe,12 Ara 2017
https://www.youtube.com/watch?v=png2Bq_0Jxc
ET:08.02.2021
(142) Çinliler için her şeyi değiştirecek yıl: 2020
Sözcü TV,15 May 2019
https://www.youtube.com/watch?v=l7Ow9vcZN4E
ET:08.02.2021
(143) China’s social credit system coming towards AmericaEditorial Team
Patrice Lewis,June 1, 2019
https://www.weeklyblitz.net/news/chinas-social-credit-system-coming-towards-america/
ET:08.02.2021
(144) Social Credit System
Wikipedia,5 February 2021
https://en.wikipedia.org/wiki/Social_Credit_System
ET:08.02.2021
(145) "Uygulama Geliştirme ve Çeşniler" (Topluluk)
https://en.wikipedia.org/wiki/App_Development_and_Condiments
ET:08.02.2021
(146) Daha İyi İş Bürosu Derecelendirme sistemi
https://en.wikipedia.org/wiki/Better_Business_Bureau#Rating_system_and_accreditation
ET:08.02.2021
(147) Kara Liste (istihdam)
https://en.wikipedia.org/wiki/Blacklist_(employment)
ET:08.02.2021
(148) Nokta sistemi (sürüş)
https://en.wikipedia.org/wiki/Point_system_(driving)
ET:08.02.2021
(149) Algoritmaya göre hükümet
https://en.wikipedia.org/wiki/Government_by_algorithm
ET:08.02.2021
(150) İngiltere'de Home Office düşmanca çevre politikası
https://en.wikipedia.org/wiki/Home_Office_hostile_environment_policy
ET:08.02.2021
(151) "Çoğunluk Kuralı" (Orville)
https://en.wikipedia.org/wiki/The_Orville#Episodes
ET:08.02.2021
(152) Meritokrasi
https://en.wikipedia.org/wiki/Meritocracy
ET:08.02.2021
(153) "Nosedive" (Siyah Ayna)
https://en.wikipedia.org/wiki/Nosedive_(Black_Mirror)
ET:08.02.2021
(154) Dürtme teorisi
https://en.wikipedia.org/wiki/Nudge_theory
ET:08.02.2021
(155) Çin'de kamu kayıtları
https://en.wikipedia.org/wiki/Public_records_in_China
ET:08.02.2021
(156) Sosyal dışlama
https://en.wikipedia.org/wiki/Social_exclusion
ET:08.02.2021
(157) Songbun
https://en.wikipedia.org/wiki/Songbun
ET:08.02.2021
(158) Gözetim kapitalizmi
https://en.wikipedia.org/wiki/Surveillance_capitalism
ET:08.02.2021
(159) Totaliter
https://en.wikipedia.org/wiki/Totalitarianism
ET:08.02.2021
(160) Fısıltı ağı
https://en.wikipedia.org/wiki/Whisper_network
ET:08.02.2021
(161) Beyaz Liste
https://en.wikipedia.org/wiki/Whitelisting
ET:08.02.2021
(162) Whuffie, Magic Kingdom'da Down and Out bölgesinde itibara dayalı bir para birimi
https://en.wikipedia.org/wiki/Whuffie
https://en.wikipedia.org/wiki/Down_and_Out_in_the_Magic_Kingdom
ET:08.02.2021
(163) Zhima Credit, Ant Group tarafından özel finansal kredi puanlama ve sadakat programı
https://en.wikipedia.org/wiki/Zhima_Credit" (144) WİKİPEDİA
ET:08.02.2021
(164) ‘Tens of thousands’ of Facebook accounts may be related to Russian intelligence
Devin Coldewey,Apr 10 2021
https://techcrunch.com/2018/04/10/tens-of-thousands-of-facebook-accounts-may-be-related-to-russian-intelligence/
ET:08.02.2021
(165) Twitter Removes Chinese Disinformation Campaign
Kate Conger,June 11, 2020
https://www.nytimes.com/2020/06/11/technology/twitter-chinese-misinformation.html
ET:08.02.2021
(166) There’s No Such Thing As A Conspiracy Theorist
Kate Orson,Aug 11, 2020
https://medium.com/@kateorson/theres-no-such-thing-as-a-conspiracy-theorist-a22efbf8b652
ET:08.02.2021
(167) What we can learn from conspiracy theories
Zaria Gorvett,25th May 2020
https://www.bbc.com/future/article/20200522-what-we-can-learn-from-conspiracy-theories
ET:08.02.2021
(168) Conspiracy theories
Graham Lawton,
https://www.newscientist.com/term/conspiracy-theories/
ET:08.02.2021
(169) 6 Conspiracy Theories That Turned Out to Be True
AUSTIN THOMPSON,JULY 10, 2019
https://www.mentalfloss.com/article/587232/conspiracy-theories-that-were-true
ET:08.02.2021
(170) 5 wild conspiracy theories that turned out to be true
Paul Szoldra,May 04, 2018
https://www.wearethemighty.com/lists/conspiracy-theory/
ET:08.02.2021
(171) Conspiracy theories that turned out to be true
Frank Chung,December 30, 2019
https://www.thechronicle.com.au/news/conspiracy-theories-that-turned-out-to-be-true/news-story/767607d322591ac3ccae3656568a2b80
ET:08.02.2021
(172) Covid: Anti-vaccination protests held in Australia ahead of rollout
BBC,(2 days ago),21.02.2021
https://www.bbc.com/news/world-australia-56137597
ET:23.02.2021
(173) Anti-Vaccine Activists Emboldened in California
Manny Fernandez, 6-9 Feb. 2021
https://www.nytimes.com/2021/02/06/us/california-covid-vaccine.html
ET:23.02.2021
(174) İngiltere'de COVID-19 protestosu
dunya,21 Ara 2020
https://www.dunya.com/foto-galeri/gundem/ingilterede-covid-19-protestosu-galeri-483113
ET:23.02.2021
(175) İngiltere-protestoİngiltere'de Kovid-19 önlemleri karşıtı protestoya polis müdahalesi
SIMON DAWSON,09.01.2021
https://tr.sputniknews.com/koronavirus-salgini/202101091043545479-ingilterede-kovid-19-onlemleri-karsiti-protestoya-polis-mudahalesi/
ET:23.02.2021
(176) Brezilya'da COVID-19 aşı kampanyaları protesto edildi
TrtHaber,2 Kasım 2020
https://www.trthaber.com/haber/dunya/brezilyada-covid-19-asi-kampanyalari-protesto-edildi-527632.html
ET:23.02.2021
(177) İspanya'da yüzlerce kişi, 'sahte salgını' protesto etti
Euronews,09/11/2020
https://tr.euronews.com/2020/11/09/ispanya-da-as-kars-t-yuzlerce-kisi-sahte-salg-n-ve-covid-19-onlemlerini-protesto-etti
ET:23.02.2021
(178) Berlin'de aşı karşıtlarından protesto
BirGun,22.11.2020
https://www.birgun.net/haber/berlin-de-asi-karsitlarindan-protesto-323856
ET:23.02.2021
(179) Aşı karşıtlığı protestosunda dikkat çeken Trump detayı
Sozcu,01/02/2021
https://www.sozcu.com.tr/2021/dunya/asi-karsitligi-protestosunda-dikkat-ceken-trump-detayi-6238394/
ET:23.02.2021
(180) Dünya Sağlık Örgütü: Covid-19 salgını 2022'nin başlarında sona erer
Kerem Congar,22/02/2021
https://tr.euronews.com/2021/02/22/dunya-sagl-k-orgutu-covid-19-salg-n-2022-nin-baslar-nda-sona-erer
ET:23.02.2021
(181) Covid: 'Society might not return to normal until 2022'
BBC,4 February 2021
https://www.bbc.com/news/uk-wales-55933328
ET:23.02.2021
(182) When will life get back to normal? Fauci now says 2022
Anne Flaherty,18 February 2021
https://abcnews.go.com/Politics/biden-faucis-shifting-timeline-pandemic-explained/story?id=75951232
ET:23.02.2021
(183) Bill Gates: "The end of the epidemic, best case, is probably 2022"
Andrea Diaz,September 21, 2020
https://edition.cnn.com/world/live-news/coronavirus-pandemic-09-21-20-intl/h_f1e67abfe78e2d2a4053690e6c5ed8d6
ET:23.02.2021
(184) Does yoga have a conspiracy theory problem?
By Joshua Cheetham,13.02.2021
https://www.bbc.com/news/world-55957298
ET:14.02.2021
(185) Covid-19: How did a volunteer panel react when we showed them an anti-vax video?
Marianna Spring, 15 Feb. 2021
https://www.bbc.com/news/blogs-trending-56047409
ET:16.02.2021
(186) Covid: Claims vaccinations harm fertility unfounded
Rachel Schraer,13 Feb 2021
https://www.bbc.com/news/health-56012529
ET:16.02.2021
(187) Fears low BAME vaccine uptake will 'cause deaths'
BBC,5 February 2021
https://www.bbc.com/news/uk-england-bristol-55937548
ET:16.02.2021
(188) Vaccine rumours debunked: Microchips, 'altered DNA' and more
Flora Carmichael and Jack Goodman,2 December 2020
https://www.bbc.com/news/54893437
ET:16.02.2021
(189) See pictures of the White House candlelight ceremony honoring the 500,000 Americans who died in the pandemic
Sarah Al-Arshani Feb 23, 2021,
ET:25.02.2021
(190) Biden commemorates 500,000 U.S. lives lost to COVID-19
KATHRYN WATSON,FEBRUARY 23, 2021
https://www.cbsnews.com/news/biden-honors-500k-covid-deaths/
ET:25.02.2021
(191) CNN host cries as she reports 500k US deaths from Covid
Oliver O'Connell,1 DAY AGO
https://www.independent.co.uk/news/world/americas/brianna-keilar-cnn-covid-deaths-b1806280.html
ET:25.02.2021
(192) BBC reporter in tears as she pays tragic tribute to parents who died of Covid weeks apart
GERRARD KAONGA,Feb 18, 2021
https://www.express.co.uk/news/uk/1399683/BBC-News-reporter-in-tears-crying-parents-dead-died-Covid-weeks-apart-Cathy-Killick-vn
ET:25.02.2021
(193) CNN Reporter Breaks Down in Tears Over COVID Deaths on Live TV: 'It's Just Not Okay'
Rachel DeSantis,January 13, 2021
https://people.com/human-interest/cnn-reporter-breaks-down-tears-over-covid-deaths-live-tv/
ET:25.02.2021
(194) DSÖ: COVID-19 aşılarıyla bağlantılı belgelenmiş ölüm yok
trthaber,15 Mart 2021
https://www.trthaber.com/haber/dunya/dso-covid-19-asilariyla-baglantili-belgelenmis-olum-yok-564739.html
ET:23.03.2021
(195) Mutation and Epistasis in Influenza Virus Evolution
Daniel M. Lyons and Adam S. Lauring,2018 Aug 3.
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6115771/
ET:23.03.2021
(196) How Flu Spreads
https://www.cdc.gov/flu/about/disease/spread.htm
ET:23.03.2021
(197) What Causes the Flu?
Carol DerSarkissian on July 20, 2019
https://www.webmd.com/cold-and-flu/what-causes-flu-viruses
ET:23.03.2021
(198) Mike Pompeo said US intelligence shows the head of WHO was 'bought by the Chinese government,' according to reports
Adam Payne Jul 22, 2020,
https://www.businessinsider.com/mike-pompeo-who-workd-health-organisation-tedros-china-2020-7
ET:07.03.2021
(199) Exclusive: The Secret Plan to Unwithdraw From the WHO After Trump’s “Bizarre,” “Ruinous” Exit
BY KATHERINE EBAN,JUNE 8, 2020
https://www.vanityfair.com/news/2020/06/secret-plan-to-unwithdraw-from-the-who-after-trumps-exit
ET:07.03.2021
(200) 'Keeping things confidential or secret is dangerous':WHO chief responds to Trump
Christina Okello with RFI, 21/04/2020
https://www.rfi.fr/en/americas/20200421-who-tells-us-nothing-to-hide-over-covid-19-response-china
ET:07.03.2021
(201) China testing blunders stemmed from secret deals with companies
THE ASSOCIATED PRESS,DECEMBER 4, 2020
https://businessmirror.com.ph/2020/12/04/china-testing-blunders-stemmed-from-secret-deals-with-companies/
ET:07.03.2021
(202) China testing blunders stemmed from secret deals with firms
By DAKE KANG,December 3, 2020
https://apnews.com/article/china-virus-testing-secret-deals-firms-312f4a953e0264a3645219a08c62a0ad
ET:07.03.2021
(203) Fighting the Coronavirus Pandemic: China's Influence at the World Health Organization
François Godement,SENIOR ADVISOR FOR ASIA,23 MARCH 2020
https://www.institutmontaigne.org/en/blog/fighting-coronavirus-pandemic-chinas-influence-world-health-organization
ET:07.03.2021
(204) The Politics of the WHO
Steven Menashi,Fall 2003
https://www.thenewatlantis.com/publications/the-politics-of-the-who
ET:07.03.2021
(205) The Chinese Health Organization?
BRAHMA CHELLANEY,Apr 22, 2020
https://www.project-syndicate.org/commentary/world-health-organization-supports-china-covid19-narrative-by-brahma-chellaney-2020-04?barrier=accesspaylog
ET:07.03.2021
(206) ‘Tailored To China’s Terms’: Fauci’s Deputy Had To Sign Beijing-Approved Confidentiality Form Before China Visit
CHUCK ROSS,March 01, 2021
https://dailycaller.com/2021/03/01/cliff-lane-anthony-fauci-china-world-health-organization/
ET:07.03.2021
(207) Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'yle savaşan Etiyopya yönetimi, DSÖ Başkanı Tedros'u isyancı örgütü desteklemekle suçladı
sputniknews, 19.11.2020
https://tr.sputniknews.com/afrika/202011191043255038-tigray-halk-kurtulus-cephesine-savas-acan-etiyopya-yonetimi-dso-baskani-tedrosu-isyanci-orgutu/
ET:08.03.2021
(208) WHO boss Dr Tedros denies supporting Tigray leaders
bbc,19 November 2020
https://www.bbc.com/news/world-africa-55001328
ET:08.03.2021
(209) Tedros Adhanom Ghebreyesus: The Ethiopian at the heart of the coronavirus fight
Imogen Foulkes,7 May 2020
https://www.bbc.com/news/world-africa-51720184
ET:08.03.2021
(210) Tedros Adhanom: WHO chief may face genocide charges
Jonathan Ames,December 14 2020
https://www.thetimes.co.uk/article/who-chief-tedros-adhanom-ghebreyesus-may-face-genocide-charges-2fbfz7sff
ET:08.03.2021
(211) WHO chief Tedros Ghebreyseus is accused of aiding genocide in Ethiopia: Nobel peace prize nominee lodges complaint with International Criminal Court
RACHAEL BUNYAN,14 December 2020
https://www.dailymail.co.uk/news/article-9052247/WHO-chief-Tedros-Ghebreyseus-accused-aiding-genocide-Ethiopia-nobel-peace-prize-nominee.html
ET:08.03.2021
(212) W.H.O.’s Chief, Tedros Adhanom, Facilitated Butchering Prisoners’ Private Parts
LJDemissie,January 3, 2020
https://borkena.com/2021/01/03/w-h-o-s-chief-tedros-adhanom-facilitated-butchering-prisoners-private-parts/
ET:08.03.2021
(213) An Open Letter to Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, Director General of the UN’s World Health Organiza
Eric Reeves,Jul 24, 2017
https://www.genocidewatch.com/single-post/2017/07/24/an-open-letter-to-dr-tedros-adhanom-ghebreyesus-director-general-of-the-un-s-world-health
ET:08.03.2021
(214) DSÖ’nün Başında Bir Terörist Var
Murat Soydan,Apr 14, 2020·
https://medium.com/@mrsoydan90/ds%C3%B6n%C3%BCn-ba%C5%9F%C4%B1nda-bir-ter%C3%B6rist-var-3408babe7680
ET:08.03.2021
(215) DSÖ: Medikal Sahtekarlık Çetesi
Murat Soydan,Apr 12, 2020
https://medium.com/@mrsoydan90/ds%C3%B6-medikal-sahtekarl%C4%B1k-%C3%A7etesi-e615c96bab82
ET:08.03.2021
(216) Coronavirus: Is WHO Chief Tedros Ghebreyesus on the chopping block?
Chidozie Uzoezie,20 May 2020
https://www.theafricareport.com/28376/coronavirus-is-who-chief-tedros-ghebreyesus-on-the-chopping-block/
ET:08.03.2021
(217) "Tıp doktoru olmayan Dünya Sağlık Örgütü Direktörü Tedros Adhanom...
twitter,kenantoprak,16 Nis 2020
https://twitter.com/kenanebubekir63/status/1250717041419485191
ET:08.03.2021
(218) Tigray People's Liberation Front
wikipedia,7 March 2021
https://en.wikipedia.org/wiki/Tigray_People%27s_Liberation_Front
ET:08.03.2021
(219) Tigray Peoples Liberation Front (TPLF)
https://www.trackingterrorism.org/group/tigray-peoples-liberation-front-tplf
ET:08.03.2021
(220) European Parliament,MOTION FOR A RESOLUTION
2019-2024, B-9-2020-0387_EN.DOCX
https://www.europarl.europa.eu/doceo/document/B-9-2020-0387_EN.docx
https://www.google.com/url?sa=t&rct=j&q=&esrc=s&source=web&cd=&cad=rja&uact=8&ved=2ahUKEwj6o4HMxaDvAhUCx4UKHfQvCsY4ChAWMAJ6BAgHEAM&url=https%3A%2F%2Fwww.europarl.europa.eu%2Fdoceo%2Fdocument%2FB-9-2020-0387_EN.docx&usg=AOvVaw0nKVl-Bd1DVjj8CGLOxHV_
ET:08.03.2021
(221) Abusing Self-Determination and Democracy: How the TPLF Is Looting Ethiopia
Matthew J. McCracken,2004
https://scholarlycommons.law.case.edu/cgi/viewcontent.cgi?article=1390&context=jil
ET:08.03.2021
(222)"Her İnsanda Kanser Odağı Vardır, Çok Ararsanız Bulursunuz" Dr. Yavuz Dizdar Anlatıyor...
glutensizdunyacom
https://www.youtube.com/watch?v=SJEkxjaY9OA
ET:24.03.2021
(223) Her Açıdan 17 Mart 2021 | Hüseyin Çiloğlu
https://www.youtube.com/watch?v=HlDByxRnlRM
ET:24.03.2021
(224) Does the COVID-19 vaccination cause infertility?
Sheann Brandon - January 20, 2021
https://news.llu.edu/health-wellness/does-covid-19-vaccination-cause-infertility
ET:24.03.2021
(225) Can the COVID-19 vaccine cause infertility?
Published Feb. 22, 2021
https://www.geisinger.org/health-and-wellness/wellness-articles/2021/02/17/20/57/covid-vaccine-and-infertility
ET:24.03.2021
(226) Study looks at impact of COVID-19 vaccines on fertility
March 3, 2021
https://www.winknews.com/2021/03/03/study-looks-at-impact-of-covid-19-vaccines-on-fertility/
ET:24.03.2021
(227) "Zombie Virus" Possible via Rabies-Flu Hybrid?
KER THANFOR,NG,OCTOBER 28, 2010
https://www.nationalgeographic.com/science/article/1001027-rabies-influenza-zombie-virus-science
ET:24.03.2021
(228) Climate change threatens to bring eradicated viruses back from the dead
Arielle Duhaime-Ross@adrs Mar 3, 2014
https://www.theverge.com/2014/3/3/5466328/climate-change-threatens-to-bring-eradicated-viruses-back-dead
ET:24.03.2021
(229) How 'dead' bacteria return to life
Universitaet Tübingen,October 6, 2016
https://www.sciencedaily.com/releases/2016/10/161006124409.htm
ET:24.03.2021
(229) Can viruses invade dead cells and reanimate them, so they can use them as hosts?
GynZone Aps, 7 months ago
https://www.quora.com/Can-viruses-invade-dead-cells-and-reanimate-them-so-they-can-use-them-as-hosts-The-idea-of-zombies-is-rather-popular-Is-it-possible-that-zombies-are-dead-humans-reanimated-by-viruses
ET:24.03.2021
(230) Scientists revive 100 million-year-old microbes from the sea
BBC,28 July 2020
https://www.bbc.com/news/science-environment-53575103
ET:24.03.2021
BAZI İLGİNÇ VİDEOLAR
----------------------
(231) Abdullah Çiftçi, aşı projesinin arkasındaki sırları tek tek deşifre etti
https://www.youtube.com/watch?v=sVCIJwfLEhQ
(232) PCR TESTİ YALANI
https://www.youtube.com/watch?v=e7hr8CVdrvw
(233) TÜRKİYE NÜFUSU 5 MİLYONA İNECEK! MADDE MADDE AÇIKLADI
https://www.youtube.com/watch?v=SMTE-LTwjkQ
(234) 6G ile baz istasyonu insanın kendisi olacak
https://www.youtube.com/watch?v=aaqCg5CWxOc
(235) Elon Musk oğluna neden o ismi verdi? X Æ A-12 Musk bir kodlama mı?
https://www.youtube.com/watch?v=zsUzds8nJxI
(236) Hamza Yardımcıoğlu: 2021'de kitlesel sokak hareketleri beliyorum | 20. Saat 5.Bölüm 1 Ocak 2021
https://www.youtube.com/watch?v=JcNKM7nt-Yk
(237) Sisteme Karşı İsyan Başladı! Gümüş Fiyatı 40 Katına mı Çıkacak? | Hamza Yardımcıoğlu
https://www.youtube.com/watch?v=A4nd5Jt8uQs
(238) Kıyamet Nasıl Kopacak? Kıyamet Alametleri Neler?
https://www.youtube.com/watch?v=W7GsOVA0h2I
(239) Her Açıdan 27 Ocak 2021 | Mehmet Ali Bulut
https://www.youtube.com/watch?v=1vBz0lC_i-E
(240) Bu son programım! Mehmet Ali Bulut canlı yayında kimlere sitem etti?
https://www.youtube.com/watch?v=fgtW0JNLQqI
(241) RUSYA'DAN TÜYLERİ ÜRPERTEN DECCAL AÇIKLAMASI! DECCAL İDLİB'TEMİ? CORONA VİRÜSÜNÜN ARKASINDAKİ GÜÇ!
https://www.youtube.com/watch?v=09QbHVVz-K0
(242) SAKLIYORLAR! DECCAL İLE YÜZYÜZE KONUŞAN ADAM NE ANLATTI? DECCALİN ADASI ve KIYAMET
https://www.youtube.com/watch?v=WR3gegmaFHw
(243) Deccal'in Alametleri Kan Donduruyor! Bugün Binlerce Müslüman Bu Tehlikeyle Karşı Karşıya!!
https://www.youtube.com/watch?v=IGHkG2OsvjA
(244) 2020 DECCAL DÜNYAYA GELDİ - Kıyamet Alameti - Hadis
https://www.youtube.com/watch?v=xW4qlonKZ9s
(245) Messiah dizisi. DECCAL GELDİ? YA DA HZ İSA. 2020 - DİZİDEKİ KİM?
https://www.youtube.com/watch?v=zzEmrcJBZTM
(246) Dabbetül Arz Geldiğinde Herkes Eve KAPANACAK ve Tavaf Duracak! (BEKLENEN AN GELDİ)
https://www.youtube.com/watch?v=d4Wfrbdj1v0
(247) KIYAMET ALAMETLERİ BİR BİR GERÇEKLEŞİYOR. KIYAMET GÜNÜ NELER YAŞANACAK?
https://www.youtube.com/watch?v=7Hg9OVxHM5E
(248) 54 KIYAMET ALAMETİ 6'SI HARİÇ HEPSİ GERÇEKLEŞTİ | Mehmet Yıldız
https://www.youtube.com/watch?v=p75auYI2HcI
(249) Kehanetleri tek tek çıktı! 2021'de neler olacak?
https://www.youtube.com/watch?v=lUSqj_NYcgs
(250) Efendimizin Kabrini Açmaya Çalışan Şahısları Bakın Allah Nasıl Cezalandırdı ?! İnanamayacaksınız!!
https://www.youtube.com/watch?v=e44hcIBiAaY
(251) Hz. Yusuf’un Kabrini Açmaya Çalıştılar! Daha Sonra Meydana Gelen Mucizeyle Yer Yerinden Oynadı!
https://www.youtube.com/watch?v=L5QIV9Ee3rI
(252) Peygamberin Mezarı Tam 500 Yıl Sonra Açıldı.
https://www.youtube.com/watch?v=FrFxeL5wz2E
(253) Hz.İsa'nın Dna'sı İnsan Olmadığını Gösteriyor !
https://www.youtube.com/watch?v=dQMquyCWiXw
(254) Dehşet Plan! Pentagon'un Açıklaması Neyi Hedefliyor? İsmail Hakkı Aydın Açıkladı!
Beyza Hakan,Kayıt Dışı
https://www.youtube.com/watch?v=_Z61-Tlr0Vg
(255) Çok Şaşıracaksınız! Evrim'den Frekans'a Kuran'da Bilimle İspatlanmış Gerçekler! | İsmail Hakkı Aydın
https://www.youtube.com/watch?v=RmlvKepY7Q8
(256) Türkiye'de zaman makinesi mi var? Ömer Çelakıl açıkladı
https://www.youtube.com/watch?v=-FoR-ydUKvk
(257) Ömer Çelakıl tehdit mi ediliyor? Başıma bir şey gelirse...
https://www.youtube.com/watch?v=GyFIAx_TBdc
(258) Zaman Yolcusu, Bu Videoyu 2045 Yılında Kaydetti ..!!
https://www.youtube.com/watch?v=3lX4sx-8hvE
(259) YIL:2749, Zaman Yolculuğu Yaptığını İddia Eden Kişi Yeryüzünü UYARMAKTA
https://www.youtube.com/watch?v=YWh-EoTnWck
/////////////////////
(260) Borsa manipülatörlerine baskın
hurriyet,05.07.2006
https://bigpara.hurriyet.com.tr/haberler/genel-haberler/borsa-manipulatorlerine-baskin_ID569442/
ET:25.03.2021
(261) 25 milyonluk manipülasyonda 6 hisse senedi kullanıldı
ERDAL KILINÇ,04.04.2009
https://www.milliyet.com.tr/ekonomi/25-milyonluk-manipulasyonda-6-hisse-senedi-kullanildi-1079167
ET:25.03.2021
(262) Borsa'da manipülasyon operasyonu
Cumhuriyet,02 Nisan 2009
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/borsada-manipulasyon-operasyonu-52864
ET:25.03.2021
(263) Borsa'da manipülasyon baskını: 30 gözaltı
iha,21 Haziran 2011
https://www.iha.com.tr/haber-borsada-manipulasyon-baskini-30-gozalti-180193/
ET:25.03.2021
(264) FETÖ'nün borsa yapılanmasına operasyon
Çağatay KENARLI-Sinan BİLGİLİ/,12.05.2017
https://www.dha.com.tr/istanbul/fetonun-borsa-yapilanmasina-operasyon/haber-1507438
ET:25.03.2021
(265) Indonesian clerics declare Sinovac's Covid-19 vaccine halal
Read more at
JANUARY 08, 2021
https://www.todayonline.com/world/indonesian-clerics-declare-sinovacs-covid-19-vaccine-halal
ET:26.03.2021
resimler
--------
(p1) https://en.wikipedia.org/wiki/Vaccination
(p2) https://tr.wikipedia.org/wiki/COVID-19_a%C5%9F%C4%B1s%C4%B1
(p3),(35) https://sichuanyuetong.en.made-in-china.com/product/ZBqnLtsSSjUC/China-Chinese-Inactivative-Vaccine-Two-Dose.html
(p4) https://gulfnews.com/world/coronavirus-meet-the-legend-the-chinese-bat-woman-1.1587380739770
(p5) https://pixabay.com/photos/cough-coronavirus-graffiti-5052068/
https://www.drugtopics.com/view/survey-finds-45-americans-have-some-doubt-about-vaccine-safety
(p6) https://www.youtube.com/watch?v=6DiiY8a6xMg
(p7)https://www.arabnews.com/node/1795401/middle-east
(p8) https://www.theguardian.com/uk-news/2020/sep/19/coronavirus-protesters-in-london-may-get-arrested-police-warn
(p9)https://www.shieldwallnetwork.com/2020/12/17/covid-19-vaccine-advisory/
(p10) https://en.wikipedia.org/wiki/Law
https://pixabay.com/photos/vaccine-covid-19-syringe-injection-5921276/
(p11)https://www.youtube.com/watch?v=nC9SZOdFIZg
https://news.mit.edu/2020/how-could-covid-19-and-body-immune-response-affect-brain-0428
(p12) http://content.time.com/time/covers/0,16641,20041025,00.html
(p13) https://lookingtogod.org/2014/03/31/zombie-virus/
https://www.youtube.com/watch?v=qHS3IED7Z5U
(p14)https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Pregnant-woman.jpg
https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_vaccine_topics
(p15)https://pixabay.com/tr/illustrations/helal-halalteken-100-helal-2850505/
vaccine
https://en.wikipedia.org/wiki/Haya_(Islam)
(p16)https://newslead.net/facial-recognition-and-beyond-journalist-ventures-inside-chinas-surveillance-state/
socialcreditsystem
https://daycreekhowl.org/7793/showcase/the-ugly-truth-about-social-credit/
chinepolice
https://www.scmp.com/news/china/society/article/2157883/drones-facial-recognition-and-social-credit-system-10-ways-chinarepresentative pictures
(p17)https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Albert-einstein-profile-picture-512x512.png.cf.png
stephen-hawking
https://pixabay.com/tr/vectors/stephen-hawking-bilim-adam%C4%B1-fizik%C3%A7i-3244215/
beneficial
https://commons.wikimedia.org/wiki/File:WLG_beneficial.svg
Google
UYARILAR : Unutmayın, bu sayfadaki tüm bilgiler sizlere sadece bilgi vermek amacıyladır.. Burada verilen (ve medyada yeralan) konu ve virüs hakkındaki bazı bilgi,haber ve makalelerin ve tıbbi bilimsel çalışmaların doğru ve bilimsel geçerliliği olup-olmadığını da bilmiyoruz..Bu teorilerin,bilgilerin gerçek olup-olmadığını yada ilerde gerçekleşip-gerçekleşmeyeceğini bilemiyoruz.. Bizim yaptığımız sadece bilgi vermektir..Tıbbi olan/olmayan tüm bilgiler,hiç bir şekilde tavsiye niteliğinde ve herhangi bir sağlık yönlendirmesi amacıyla verilmemiştir.. Aşı olup-olmama hakkınız size aittir. Buradaki bilgilerde, size aşınızı olup /olmama konusunda herhangi bir yönlendirme sunulmamaktadır. Ve size aşı olun /olmayın diye bir tavsiyede de bulunmuyoruz.. Çünkü neyin, ne olduğunu bizlerde tam olarak bilmiyoruz. Bu karar sizindir.. Virüs ve aşılar konusunda sizin için en iyi olan devletinizin ve hekimlerinizin sağlık yönlendirme talimatlarına uymanız, en doğru olanıdır. Bu hem sizin hem de çevrenizdekilerin iyiliği ve sağlığı içindir.. BURADAKİ genel uyarı kısmınıda okuyabilirsiniz.. Saygılarımızla..
Bu kadar ayrıntılı araştırdığınız için elinize sağlık.
YanıtlaSilValla aklımda çok soru var, daha geçen gün blog arkadaşım ve kızı da pozitif çıkmış, inşallah iyileşecekler, telefonlaştık, konuştuk, ilaçlarını alıyor filan karantinada. :( bir an önce kurtulmayı diliyorum:(
Yine dopdolu bir yazı ile karşımızdasınız Ertuğrul Bey maşallah :)
YanıtlaSilKapak fotoğrafı çok ilgi çekici. Bu süreçle ve aşılarla ilgili ben de çok fazla yayın izliyor ve okuyorum.Sizinki de adeta hepsini birleştiren, düşündüren bir yazı dizini ve araştırma olmuş.Bu süreçte aşının insanlara nasıl ve ne şekilde etki edeceği bilinmiyor gerçekten,hep birlikte göreceğiz.Umarım faydalı bir şekilde sonlanır ve herşey biter.Emeklerinize sağlık:)
Aşı olanlar uzaylıya mı dönüşecekmiş :)
YanıtlaSilaa eturul bey hayırlı olsun yen siteniz gayet güzel olmuş, bence covid oyunu bitmez bitirmezler, gerçekten çok önemli bir konu çok detaylı araştırmışsınız emeğinize sağlık.. :)
YanıtlaSilhey maşallah bu bayağı bayağı bir uzun olmuş. başladım okumaya bayağı bir okudum, sonra baktım çok fazla bilgi oldu, sonrasını parça parça okudum. bu dediklerin işallah gerçek değildir sadece kompostodur :) biontech aşısında bedene covid veriyolar, bağışıklık için, o yüzden sert ağır bir aşı ama daha koruyucu, çin aşısında yokmuş o yüzden şekerli su diyolar ya. aman ya dua edelim de bitsin gitsin bu sene artık :) aşı da var deseler de yok zaten :)
YanıtlaSilhayırlı olsun Ertuğrul Bey hemen takibe aldım elinize sağlık:)
YanıtlaSilçok değerli araştırma ve derlemeler bunlar Ertuğrul Bey elinize sağlık...
YanıtlaSilBirazını okuyabildim (iş yeri malum)kalanını evde okuyacğım. Öteki sitenizi de severdim :-) Buna nasılkaydolacağım, bozuk mu o buton?
YanıtlaSilAnnem ve babam aşı oldular çok şükür bir olumsuz biri durum yok ama dediğiniz gibi sorgulamak öğrenmek lazım.Sağlık bu sonuçta.
YanıtlaSilI hope it ends soon...
YanıtlaSilyenilerden bir arkadaşımızın böyle bir sorunu oldu da, sen bilebiliyor musun? bana yazdığı mesaj şu. blogger arkadaşımız gülten çapkın.
YanıtlaSil"google bir şiirimi sildi, şiddet icerikliymis.Siirimde gerçekten şiddet içeren bir ifade yoktu.Ustelik başka şiddet içeren yayımlar olursa blogu feshedecekler. Blogumu hassas içerik olarak işaretledim.Kafam çok karıştı, şuan çoğu yayını taslağa taşıdım. Bunu neden yaptılar anlamadim.Cok üzgünüm, hep tedirgin olarak yazamam ki.Yayinlari taslakta taşısam korumaya alabilir miyim? Sana bunu soracağım, teşekkür ederim
Sizi kutluyor ve gıpta ile alkışlıyorum Ertuğrul bey. Emeğinize sağlık. Sevgiyle, sağlıkla kalın.
YanıtlaSil